Katalog

25 NİSAN 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Kullanan öder Akdenizyöresinden gelen bir okur mektubu, günümüzde "da- yanışma"n\n giderek ne kadar büyük önem kazandığını bir kez daha gözler önüne seriyor doğ- rusu: "Döviz bozdurmam gerekti, bir bankanın şubesine girdim. Işlem yaptırırken servisten bir memur, gişe memurundan 10 YTL istedi. Sıradan birdurum... Ancak, konuşmasıarasında Tu- valet kâğıdı kalmadı' sözünü duyuyordum. Bu tür kurumlar- da personel arasında doğum günügibi, evlenmegibi, emek- liye aynlma gibi durvmiarda da- yanışma amaçlıpara toplandı- ğını biliyordum. llk kez bir ku- rumda, o da bir bankada, tuva- let kâğıdı parasının personel- den toplandığına tanık oluyor- dum. Bu fikrin sahibi yönetici- yi, bu uygulamaya sessizce kat- Ianan personeli, bu personelin sendikasını kutlamak geliyor içimden! Sizdenricam,bu örnek dav- ranışı, tuvalet kâğıdı dayanış- masını bütün bankalanmıza önemli bir kâr etme yöntemi olarak duyurmanızdır!" Adım adım Gazeteci ağabeyimiz Ali Aba- lı, TBMM Başkanı Bülent Annç'ın geçen riafta curna na- mazını kılmak için Meclis mes- cidine makam arabasıyla gitti- ğine tanık olmuş. Merak ermiş; Annç'ın makam odası ile Mec- lis mescidi arasındaki uzaklığı adımlamış. Tam tamına 185 adımtutuyormuş... IŞIK KANSD Incirlik ZafîyetiBir çuval incir berbat edilirken na- sıl çuvallanılır? Şöyle çuvallanılır Hükümet, 23 Haziran 20O3'te giz- ii karamame çıkararakABD'ye Irak için Türkiye'deki üs ve limanlan kullandır- ma izni verir. Izin için BM kararlan ge- rekçe gösterilir. Oysa emekli Orge- neral Kemal Yavuz'a göre, gerekçe gösterilen BM karan, BM Anfaşma- sı'nın "Banşın Tehdidi, Bozulması ve Saldırma Fiili Halinde Yapılacak Ha- reket" başlıklı bölümüne dayanmak- tadır ve Irak'ta saldıran da, banşı bo- zan da ABD'dir. Irak'a yönelen saldı- nya onay veren bir BM karan da or- tada yoktur. Açıkçası, TBMM'de gö- rüşülmeyen ve kamuoyundan gizle- nen karamame "usulsûz ve hukuk- suz'ûur. Türkrye, stratejik açıdan çok önem- li bu gizli karamamenin varlığından, hü- kümet, Ocak 20O4'te incirlik'i ABD'ye "rotasyon" için kullanma izni verince haberdar olur. Rotasyon izni de aynı karamameye dayandınlmaktadır. Tep- kiler üzerine karamamenin gizliliğinin kaldınldığı açıklanır, ancak karamame Resmi Gazete'de yayımlanmaz. Bu da yetmez. Hükümet, ABD Baş- kanı Bush'un 2004 yılı Haziran ayın- daki Ankara ziyareti öncesinde ka- rarnamevi "1 yılsüreyle uzatma" ka- ran alır. Onceki karamamenin gizlili- ğinin kaldınldığının açıklanmasına kar- şın uzatma karan da Resmi Gaze- te'de yayımlanmaz. Şeffaflık havarisi AKP iktidan şim- di de Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in "Ortada dolaşıyor, ama benim de haberim yok" diye nitelen- dirdiği bir gizli karamameyle İncirlik'i "lojistik merkez" olarak ABD'nin kul- lanımına açmaya hazırlanıyor. "Ne hakla, hangi hukuksal dayanakla ve ne için?" diye soracak olursanız... Bakın, onu kimse bilmiyor, bilemiyor. Hem de daha geçen hafta Genel- kurmay Başkanı'nın, "PKK terör ör- gütünün Irak'ın kuzeyinde tasfiyesi konusundaABD 'nin gereklihassasi- yetigöstennemesi, örgütün bölgede üçüncü birgüç olarak variığınıpekiş- tirmesine yol açmıştır" vurgusunu yapmasınakarşın... CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, bu yüzden çırpınıyor. Hu- kuksal boyut bir yana, siyasi boyutun da unutulduğunu yineliyor, yineliyor, yineliyor "Irak ile ilgili Amerika'dan taleple- rimiz var. Onlar yerine getirilmiyor, amaABD 'nin taleplehninyaşama ge- çirilmesinde hiçbirsakınca görülmü- yor. Talepleri tek taraflı yerine getir- mek, diplomatikzaafanlamına gelir." Zaafiyet paçaJardan akıyor artık! önce Yargrtay Cumhuriyet Başsav- cısı Nuri Ok'tan duyduk şu sözieri: "Laikiik karşıtlannın ûlkemizde güç- lenme ortamı butduklan, yandaş sayı- lannı ve imkânlannı arttırdıklan, bun- lann doğal sonucu olarak devlete sız- dıklan bir gerçektir." Ardından Genelkurmay Başkanı Or- genera! Hilmi Özkök görüş açıkfadı: "Irticai hareket, dini bireysellikten çıkararak onu toplumun talepleri ola- rak siyasete yansıtma gayretleri yo- ğunlaştınlmıştır... Analizler ve tavsiyeler Bu dönemde irticai örgütler, kamu kurumlannda kadrolaşma gayretlerini arttırmış, bu yönde önemli mesafeler kaydetmişierdir." Aynı günlerde TOBB Konferans Sa- lonu'nda "AB Müzakere Sürecinde Deneyimler" tpplantısında Başbakan- lık Müsteşan Ömer Dinçer'in, "10 se- ne önce dünyadaki ve Türkiye'dekige- lişmeleri analiz eden ve bu analiz ne- ticesinde Tûrkiye'ye tavsiyelerde bu- lunan birkonuşma için lince tabi tutu- lan bir Başbakanltk Müsteşan olarak" diye başlayan tümceler kurduğuna ta- nık olundu... ömer Dinçer'in, 10 sene önce yap- tığı konuşmadaki "analizieri" ve o "ana- lizlerneticesinde Tûrkiye'ye bulundu- ğu tavsiyeler" neJerdi, bir kez daha anımsayalım isterseniz: lürkiye Cumhuriyeti'nin başlangıç- ta ortaya koyduğu bütün temel ilkele- rin, laikiik, cumhuriyetçilik, milliyetçi- lik gibi birçok temel ilkenin, yerini da- ha çok katılımcı, daha adem-i merke- zi, daha Müslüman biryapıya devret- mesizorunluluğu veartıkbununzama- nının geldiği düşûncesini taşıyorum." Dikkatinizi çekiyordurmutlaka. Bun- ca uyanya karşın kimse, ömer Din- çer'in Başbakaniık Müsteşartığı'nı baş- kasına devretmesi zamanının geldiği düşûncesini taşımıyor hâlâ... ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL 'Çahşan EmekK Sosyal Güvenlik Destek Vergisi mi Odüyor?' 506 sayıh Sosyal Sigortalar Yasası'nın 3. maddesi ile, yasay- la kurulu sosyal güvenJik kurumlanndan emekli aylığı alanla- nn, aylıklan kesilmeksizin "sigortah bir işte" çalışmalanna olanak tanınmıştrr. Ancak, değişik sosyal güvenlik kurumlanndan emekli ya da yaşlılık aylığı alan bu emeklilerin ücretlerinden "Sosyal Gü- venJikDestekPrimT' kesilmekte, bu kesintiye işverenleri de ''iş- veren payT ile katılmaktadır. Sosyal güvenJik destek primi ödenmiş süreler. sigortalılık sü- resinden sayılmaz ve SSK. dışında kalan diğer sosyal güvenlik kurumlanna tabi olarak geçen hizmetleri ile de birleştirilmez. Bu anlatımdan. karşılığı olmayan Sosyal Güvenlik Destek Pri- mi'nin, "kamugiderierinikarşılamakûzere'' çalışan emekli ile işvereninden alınan bir vergi niteliği taşımakta olduğu anlaşıl- maktadır. lşveren aracılığı ile kesilen ve işveren ile sigortalının birlik- te ödediği ve yüzde 24.10 oranını aşan, dolaylı bir vergi özel- liği taşıyan, Sosyal Güvenlik Destek Primi'ne esas alınan üc- retin alt sının asgari ücrete eşitlenmiş olup, 2005 yılında 488.70 YTL olarak belirlenmiştir. Prime esas alınacak üst sınır kazan- cı ise, 16 yaşından büyük işçiler için saptanan asgari ücretin 6.5 (altı buçuk) katı olan 3.176.55 YTDdir. "Günlük kazançlan alt smınn akmda olan sigortahlar ile üc- retsiz çalışan sigortahlaruı günlük kazançlan alt smır üzerinden, günlük kazançlan üst sınırdan fazla olan sigortahlaruı günlük kazançlan da üst sınır üzerinden hesaplanır. Sigortahnm kazan- a alt sınınn altmda ise, bu kazanç ile alt sınır arasındaki farka ait sigorta primJerinin tümünü işveren öder." Bu pnmın oranı ise %7.5'i sigortah, %22.5'i de işveren pa- yı olmak üzere toplam %30'dur. Sigorta primine esas kazancın alt sınınndan alınan destek pri- minintutanayda 146.61,kazanç üstsınınolan3.176.55 YTLden alınan destek primi ise 952.97 YTDdir. Bugün SSK emeklilerinin çoğunluğu, alt sınır aylığı olan 426 YTL yaşlılık aylığı almaktadır. Bu hesaba göre, asgari üc- retle çalışan bir emekli ayda 146 YTL destek primi ödeyerek SSK'den aldığı yaşlılık aylığını 280 YTL'ye indirmekte, ayda 1.420.00 YTL ücretle çalışan bir diğer emekli, ayda 426 YTL ödeyerek, SSK'den aldığı aylığı tümüyle geri ödemektedir. Üst sınır kazancı olan 3.176.55 YTL ücret alan bir başka emek- li, ayda 952.97 YTL (yılda 11.435.58) destek primi ödeyerek, yaşlılık aylığının iki katından fazlasını, SSK'ye geri ödemek- tedir. Bu sigortalı, bu primi ödeyerek kendi aylığının yanı sıra bir KİM KtME DUM DUMA BEHIÇAK behicak(n turk.net ;«_••-.«. HARBt SEMÎHPOROY semihporoyuı yahoo.com HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA B1LGÎ\ hayatepik ı mynet.com -butçeden eflitime giden pay devedc kutakmış!.. -buna da $ükurJ..bu 'ulkede.devekuşunda kulak olursa 488.70 (YTL) Taban Ucrede Çahsan Emekli Ocret \e K.esınnler NetUcreı Damga Vergısı Gelır \'eneısi Işsizlik Sıgortası %7.5 Destek Pnmı (Sigortalı) Brüt Lcret %22.5 Destek Pnmi (İşveren) Işverene Malıvetı %30 Toplam Destek Pnmı Aylılc 381.31 2.93 67.81 0.00 36.65 488.70 109.96 596.66 146.61 3.176i5fiTL)Ta«uıUcred Ücret ve Kesıntıler Net Ucret Damga V'ereısı Gelır Vergısı Işsizlik Sıgortası O o7.5 Destek Pnmi (Sıgortalıj Brüt Ucret %22.5 Destek Pnmi (tşveren) Işverene Malıjetı O o30 Toplam Destek Pnmı Ayhk 2.252.76 19.06 666.49 0.00 23.24 3.176.55 714.72 3.954.80 952.97 Yılhk 4.51 5 7 0 35 19 813.69 0.00 439.83 5.864.40 1.319.49 7.183.89 1.759.32 %63.69 O o0.49 %11.33 "oO.OO %6.12 %81.63 %18.37 %100.00 %24.49 «ÇahşarjEmekti Yılhk 27.033.08 22.71 7 997.91 0.00 2.858.90 38.118.60 8.576.69 47 457 66 11.435.58 % %56.96 "'İ0.48 %16.85 %0.00 »o6.02 , %80.32 M8.07 %100.00 %24.10 başka SSK emeklisinin de aylığını geri vermektedir. Sonuç olarak, sosyal güvenliği desteklemek amacı gerekçe lösterilerek alınan ve karşılığı olmayan bu prim, "Çahşan emekli sosval güvenük destekvergisi mi ödüyor?" sorusunu ak- a getirmektedir. OTOBÜSTEKİLER KEMAL URGENÇ k_urgenc<lı yahoo. com f— / t'Sik_î^— ıısıTARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 25 Nisan uttw.munUas-arikan.com Askeri hüviyetimi, nüfus cüzdanımı ve ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. Dz. AsL ALPERIŞINDURAN CAZIN KRALIÇBLERINDEN ELLA.. 1318 'DE gUGUM, ÛNLÜ AMERlKALl CAZ ŞAGIOClSl ELLA FITZGERALD (FİSC//?/LP) DOĞMUŞrU. NEM/ YOKKTrt PAYKCEM, KEŞFE&lLM/Ş YE ONUN O£K££7T&4S/AJP/Q Ç»- LI^M^y/i &4ÇO4M/Şrr. ÇOtC <S£ÇHteDEU, Z£fiJ- Gi/V KONTRALTO SESİYLE, g/LL>£ UOLIOAY VE SAZAH \/AU6HAN GİSl ,CAZ'N HU£ALIÇ£LE- i S4&4S/NA Gİ/SEN ŞARKICI, 8AZI 8e&rELE£ 8'LE YAPMtŞTI. "DIXIELAMP"O£fJ "SWIKI6"E, *BtUES"A PEĞirJ BI&ÇO*: TURPE 8AŞA&LI OLAM /TZGE&tLD'iN} "A-TISKer A'-rASKEr", "HOW HIGM THE MOO*/', "PLE/4SE TFLL THE TTeurH" G<6İ SEI/İLÇN ÇASKAei ARDIK SAGNAK NtLGÜN CERRAHOĞLU Vatikan'daki'KaraPapa' "HitlerGençliğinden Papalığa" manşetini atan In- giliz gazetelerine Almanlar çok kızdı. Alman basının- da yapılan yorumlara bakılırsa, Ingilizler "NaziPapa" meselesini Almanları "arkadan vurmak" için kullanı- yor. Çünkü Almanya'nın Avrupa'da -XVI. Benedict ile taçlanan- gücünü çekemiyortar. (!) XVI. Benedict'in -namı diğer Ratzinger- özgeçmi- şi; Papa'nın kimliği meselesi olmaktan çıkıp Ingiliz ve Alman kamuoyu arasında karşılıklı "hakaretleşmeye" dönüştü. "Sun" ve "Bild" gibi sansasyonel gazete- lerin sütunlanndan etkili yayın organlanna sıçradı. "DerSpiegel"\r\ internet sitesine (www.spiegel.de/in- ternational/) girip bakın. Almanlann konuyu nasıl bir tutkuyla "ulusal onur" meselesine dönüştürdüğünü göreceksiniz. Oysa sorun Almanya degil, Ratzinger'in kendisi. Alman Papa'nın 14 yaşındayken "Hitler'in gençlikör- gütüne yazılmış olmasının" ötesinde hoşgörüsüzlü- ğü, katılığı, diğer din ve kültürler üzerinde "ırkçılık" sı- nınnavaran ifadeleri, kışkırtıcıyargılan... "NaziPapa" ile bunlar kastediliyor. Asağılayıcı gönderme ve benzetmelere yalnız Ingi- liz basınında rastlanmıyor. Avrupa'nın tüm liberal ya- yın organlannda benzer ifadeler var. "Ratzinger"e "Nazinger" diyeni mi ararsınız, "Kara Papa" diyeni mi? "Alman papaz" ve "çoban köpeği" anlamına gelen çrft anlamlı "German shepherd"'\ tercih edeni mi? "Rottweiier"\ mi? Seçenek bol... Almanlar, bunlann hepsini "uluslanna yapılmış hakaret" olarak algılar- larsa gururlan çok incinecek. 'Nazinger' dinter diyaloğunu tarihe gömdü CNN'nin Vatikan'dan yayımladığı "tahttörenini'iz- ledim dün. II. Jean Paul'ün cenaze töreni gibi; mili- metresine dek hesaplanmış şaşaa ve sembolizm yük- lü bir koreografi ile "sahneye konulan" ayin, üç saat sürdü. Ayinin ardından XVI. Benedict uzun bir vaaz verdi. Yeni Papa'nın çizgisini özetleyen vaazın özeti, "mis- yonerlik ve evanjelizasyon mesajıydı." "Dinler arası diyaloğa" önem veren II. Jean Paul'ün aksine, XVI. Benedict yalnız Hıristiyanlarla "ortak mirasa sahip Yahudikardeşlerini" andı. "lslam"a atıf yapmadı. Hı- ristiyan ve Yahudi dinleri dışındaki tüm dinleri, "ina- nan ve inanmayan tüm insanlığa" gönderdiği genel bir selamla geçiştirdi. Ratzinger'in, kardinalliği döneminde, uğruna bü- yük mücadele verdiği ve ısrarla Avrupa anayasasına konulmasını istediği "Hıristiyan-Yahudi gelenek" çiz- gisi de bu zaten. "Ratzinger Papalık'ta değişecek mi?" sorusuna yanıt arayanlann, bu vaazdan olumlu bir sonuç çıkartmalan zor. XVI. Benedict bu gidişle ta- rihe, yalnız Nazi geçmişiyle değil, "uygarlık çatışma- sının Papa "sı olarak geçecek. Papalık koltuğunda hi- dayete erip görüşlerini tersyüz etmesini beklemek safdillik. Alman Papa'nın vizyonu birgünde oluşmadı ki... Es- kiadı "Engizisyon"olan, "DinselöğretiterKurulu"nun yıllarca başkanlığını yapmış bir adamdan bahsediyo- ruz. II. Jean Paul'ü gölge gibi izleyen ve tecrübesin- den dersler çıkartan bir din adamı bu. 'Dünya için tehdit' XVI. Benedict'in II. Jean Paul'ün deneyiminden çı- karttığı ilk ders; "dinler arası diyalog"dar\ vazgeç- mek. Yaşamının son dönemlerinde güçten düşen se- lefinin üzerinde giderek dahafazla etki sahibi olan Rat- zinger, bu "diyalog söylemleri ve toplantılannı" za- ten minimuma indirgemekle işe başlamıştı. "Diyalog" buluşmalan, II. Jean Paul'ün son yıllannda git gide sey- rekleşmiş ve özünü yitirmiştir. Katolik Kilisesi'nin tüm diğerdin ve inançlar üzerin- de "tekdoğru"olduğuna inanan Ratzinger, "Dinlerin Birleşmiş Milletlerine" dönüşen bu toplantılardan rahatsızdı. Kilisesıralan boşalırken Islamın yayılmasın- dan yılmıştı. Yeni Papa, işte bu nedenle "Hıristiyan Kökenler" tartışmasınaonem veriyorvebunu "Avrupa siyasetinin" temel hedeflerinden ve direklerinden birine dönüştür- meye kendini adıyor. Bundan sonra daha da çok adayacak. Bu uğurda yıllarca çalışmış, çaba sarf et- miş, kitaplar yazmış birinden, kilise siyasetini tam da eline geçirdiği sırada, çark etmesini beklemek hayal. "New York Tımes" boşuna, "Nazi Papa, dünya için tehdit" uyansı yapmıyor. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 SOLDANSAĞ.4: 1/ Yutak ilti- habı.2/Birşe- yin tersini söyleyerek edilen alay... Bir Asya ül- kesinin baş- kenti. 3/Torik, palamut gibi balıklardandi- limdiümkesi- lerek yapılan 9 salamura. 4/ Eski Türk güreşlerin- denbiri.-.Kentyada kasabada dış mahal- le.5/Borusesi...Gö- rülen âlemin ötesi. 6/ Askerlik çağı... Lez- zet. II Doğu Anado- lu'da bir ırmak... Hol- landa'nınplakaişare- 8 ri. 8/Kemikleriniçin- 9 deki yağlı madde... Tatsız ruzsuz yiyecekler için kullanılan bir sözcük. 9/Bir kimseyle eğlenme ve onu küçümseme... Tibet sığırı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Pulculuk. 2/"Gümüşsepet" de denilen ve pem- be ya da beyaz çiçekler açan bir süs bitkisi... Bir nota. 3/Yapraklan salata gibi yenen kokulu bir bit- ki... Erişmiş, ulaşmış. 4/Arapçada "ben"... Resim ya da harfle yapılan işaret. 5/Budizm'de ruhun ulaş- tığı en yüksek mertebeye verilen ad. 6/Kâğıt oyun- larında ortayapara koyma... Nazi partisinin aske- ri polis örgütü. 7/E1 ya da yüz hareketleriyle gös- terme... Bir zaman birimi. 8/Tantal elemenrinin sim- gesi... Tuna Irmağı'nda kullanılan bir çeşit yolcu kayığı. 9/ Müslüman olmayanlann, özellikle Ya- hudilerin m^zarlığına verilen ad. -