28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 MART 2005 SALI -I- CUMHURİYET SAYFA HABERLER Altı milyon kadın okuma yazma bilmiyor, çoğu sosyal güvenlikten yoksun şekilde yaşıyor MartburukkutlanıyorANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kadınlar, 8 Mart Dün- ya Emckçi Kadınlar üünü'nü buruk kutluyor. Türkiye'de hcr 5 kadından 1 'inin sosyal gü- venlik kayıtlan bulunmuyor vc kayıl dışı scktörde çalışıyor. Kent- lerde, 15-24 yaş arasındaki ka- dın genç nüfusun yüzde 31.5'i iş bulamıyor. Ülkede okuma yazma bilmeyen 7 milyon kişi- nin 6 milyonunu kadınlar oluşturuyor. Çağdaş Yaşamı Des- • ÇYDD'nin yaptığı çalışmaya göre kentlerdeki 15-24 yaş arasında kadın genç nüfusun yüzde 31.5'i işsiz. Özellikle de lise ve üzeri eğitime sahip her 100 genç kadından 20'si iş bulamıyor. dından 95 'i sosyal güvenlikten yok- sun. tekleme Derneği'nin (ÇYDD) 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gü- nü nedeniyle hazırladığı çalışma, kadınların toplumda hak ettikleri değeri göremediklerini bir kez da- ha ortaya koydu. Derneğin yaptığı çalışmada yer alan saptamalar şöy- le: • Türkiye'de okuma yazma bil- meyen 7 milyon kişinin 6 milyonu- nu kadınlar oluşturuyor. İlköğreti- me ve ortaöğretime katılamalayan kadınların sayısı 2 milyona ulaşıyor. • Ücretli çalışan her 100 kadın- dan 63'ü düzenli özel bir ışte, 35'i ise düzenli bir kamu işyerinde ça- lışıyor. Ancak, bu kadınların beşte birinin sosyal güvenlik kayıtları bu- lunmuyor ve kayıt dışı sektörde ça- lışıyor. •" Kentlerde her 100 kadından 26'sı sanayi sektöründe, 61 'i ise hiz- metler sektöründe çalışıyor. Kadın- ların çoğu, tekstil, konfeksiyon, gar- sonluk, tezgHahtarlık, sekreterlik gibi düşük nitelikli emek gerektiren sektörlerde ve sosyal güvenlikten yoksun hizmet veriyor. • Geçici, mevsimlik ve yarıza- manlı işlerde çalışan her 100 ka- ULUSLARARASIAF ÖRGÜTÜ Silahlar yaşamlan karartıyor HİLAL KÖSE Evdeki bir silah, evde yaşayanlardan birinin öldürülme riskini yüzde 41 oranında arttınr- ken, bu olasıhk kadınlar söz konusu olduğun- da üç kat daha fazla oluyor. Kadınlara karşı şid- detin çoğunun birlikte yaşadıkları erkekler ta- rafından uygulandığını ortaya çıkaran rapor- lara göre, cinayete kurban giden kadınların yüzde 70'i sevgilileri ya da kocaları tarafın- dan öldürüldü. Uluslararası AfÖrgütü, "Silahuı Kadınların Hayatına Etkisi" adlı bir rapor hazırladı. Ra- pora göre, denetlenmeyen ve tehlikeli bir bi- çimde gelişen milyar dolarlık hafif silah tica- retinin bedelini kadınlar ödüyor. Yüzde 60" ı bireysel kullanımda olan hafif silahlara er- keklerin sahip olduğu anımsatılan raporda, ha- fif silahlardan dakikada 1 kişinin yaşamını yi- tirdiğine dikkat çekiliyor. Güney Afrika'da ve Fransa'da kocaları tarafından öldürülen üç ka- dından birinin silahla vurulduğu belirtilen ra- — — — ^ — — pora göre, bu oran • Raporagöre ABD'deüçteikiyeyük- Güncy Afrika'da seliyor.Birkadınınko- J ,, cası ya da erkek arka- ve Fransa da d a ş ı t a r a f ı n d a n ö l d ü r ü l . kocaları m c riskinin silah kul- tarafından lanma ihtimali söz ko- öldürülen üç n u s " olduğunda beş kat kadından biri a r U ı p ifad f e d l l e n «" •i vi porda, şunlar vurgula- S l i , d nıyor"AteşlisilahIann vuruluyor. Bu daha erişilebüırolduğu oran AB D 'de yerlerde, daha çok ka- üçte ikiye dın öldürülüyor." yükseliyor Evde bulunan bir si- ____________^_ lahın kadının şiddete karşı direnme kapasi- tesini de azalttığına dikkat çekilen raporda, aile içi şiddetin tehlikeli bir parçası olan sila- hın kadını cinsel ilişkiye zorlamada da kulla- nıldığı kaydediliyor. Devletlerin kolluk güç- lerine verilen çok özel silah kııllanma yetkisi- nin genellikle istismar edildiğine değinilen ra- porda, "Kanun uygulama görevlileri güçleri- ni ve silahlaııııı kadınlara yönelik şiddet dahil, genellikle uluslararasıstandarttan çiğncmek üze- re kullanıyoıiar" deniliyor. Irak'ta ABD işga- li ve istilası ile birlikte kadınların tecavüz teh- likesi ile karşı karşıya bulundukları ifade edi- lerek, Bağdat'ta kadınların taciz ve tecavüze karşı korkudan dışanya çıkmadıkları belirti- liyor. Kadınların ve kız çocuklarının savaş ya da barışta cinsiyetleri nedeniyle evlerinde, tar- lalarda ve okullarında hedef halinde oldukla- n anlatılan raporda, "Barışveyenideninşasü- recinde kadınların aklil katılıını oltnadığı tak- dirde ne güvenlik, ne adalet ııe de barış miinı- kündür" deniliyor. Güvenlik güçlerııun oncekı giin yaptığı sert müdahaleye hem AB'den hem yurtiçinden tepki yağdı. (Fotoğraf: AA) ı ve yevmiyeli olarak ça- lışan toplam 10 milyon 800 bin ci- varındakı nüfusun yüzde 20'sı ka- dın. Bunun 366 bini mevsimlik ya da geçici işlerde çalışıyor. Ücretli ve yevmiyeli olarak çalışan her 100 kadından 16'sının da düzenli bir işı yok. • Kentlerdeki 15-24 yaş arasın- da kadın genç nüfusun yüzde 31.5'i ışsiz. Özellikle de lise ve üzeri eği- time sahip her 100 genç kadından 20'si iş bulamıyor. Inceleme başlatıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Içişleri Bakanlığı, Istanbul'da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen eylemde çıkan olaylarla ilgili olarak inceleme başlattı. Edınilen bilgiye göre, tçişleri Bakanlığı, önce Saraçhane'de ardından da Beyazıt'ta yapılan gösteriler ve güvenlik güçlerinin gösterilere müdahale etme biçimiyle ilgili incelemede bulunmak üzere tstanbul grııbundan iki polis başmüfettişi görevlendirdi. AB'den İstanburdaki gösteriye polisin müdahalesi için sert uyan geldi Avrupab şaşkına döndü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Avrupa Birliği (AB) Troykası'nın Ankara toplantısından Türkiye'ye yönelik sert bir bildiri çık- tı. Toplantının ardından ya- zılı bir bildiri yayımlayan AB Troykası, Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamın- da tstanbul'da gösteri yapan kadınlara polisin uyguladı- ğı şiddet karşısında "şoke olduklarınr açıkladı. AB, 17 Aralık sonrasında en üst düzey siyasi teması- nı dün Ankarada gerçekleş- tirdi. AB Troyka toplantısı- na Dışışleri Bakanı Abdul- lahGül, AB Dönem Başka- nı Lüksemburg'un Dışişle- ri Bakanı Jean Asselborn, Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorum- lu komiseri OUi Rehn ile AB'nin bir sonraki Dönem Başkanı tngiltere'nin ABden sorum- lu bakanı Denis Macshane katıldı. Toplantıya, tstanbul'da Dünya Emekçi Kadınlar Günü et- kinlikleri kapsamında gösteri yapan kadınlara yönelik polisin uyguladığı şiddet damgasuıı vurdu. Reformlann uygulanmasının altını çi- zen AB Troykası, kendilerinin Türkiye'de bu- lunduğu sırada meydana gelen bu olaydan bü- yük rahatsızhk duyduğunu yayımladığı sert bildıriyle ilan etti. AB Troykası, yazılı bildiri taleplerini Gül'edebildirdi. Bu durumdan ra- hatsız olan Gül, polisin yasalara karşı gelenle- re önlem almak zorunda olduğunu, ancak aşı- n şiddet kullanımı nedeniyle Içişleri Bakanlı- ğı'nın da zaten tahkikat açtığını kaydetti. Basın toplantısı öncesinde medyaya dağıtı- AB Troyka toplantısma 8 Mart damgası Başbakan'dan dayağa savunma AB Troykası'nın kaygıları Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmeye de yansıdı. AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu komiseri OIli Rehn, kadınlann coplanmasına yönelik görüntülerin Türkiye'nin imajı açısından ıyi olmadığını vurguladı. Başbakan Erdoğan ise, birinin özgürlüğünün bittiği yerde diğerinin özgürlüğünün başladığını söyleyerek u Dünyaıun hiçbir yerinde gösterinin zamanı, yeri ve biçinıi konusunda göstericiler karar vermez. 6 polisin de gösteriler sırasında yaralandığuu dikkate alalnn" görüşünü savundu. Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek de gazetecilerin sorusu üzenne,, "Bu tür eylemleri Avrupa'da da polis herhalde çiçeklerle karşılamıyor. Bu hakkı kuüananlar da kanunlan zorluyor. Polisin kimseye peşin hükıııü yok. Polisimizi de aıılayışla karşılamak gerekecektir" görüşünü dile getirdi. lan yazılı bildiride, "Dünya KadınlarGünü'yle ilgili olarak İstanbul'da gösteri yapan kadın ve genç insanlara karşı polisin dayak görüntüle- riyle şoke olduk. Göstericilere karşı aşırı şiddet kullanımından endişe ederiz" denildi. Bildıriyle yetinmeyen AB Troykası, basın açıklamasına da bu rahatsızlıklarını taşıdı. Ka- dına yönelik şiddet görüntülerinin kendilerini şoke ettiğini kaydeden Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, "Bu çerçevede Dışiş- leri Bakanı'nın olaylann soruşturulması ve sıı- menaltı edilnıemesi yönündeki taahhüdünü memnuniyetle karşılıyoruz" dedi. AB Komisyonu da polisin aşırı güç kullan- masını kınadı. Komısyon Başkanı Jose Ma- nuelBarroso'nun sözcüsü Francois Le Bay, po- lisin şiddet kullanmasındanduyduklan üzün- tüyü dile getirdi. Le Bay, polisin kadın ve ço- cuklara karşı kullandığı şid- dete hiçbir anlam verileme- diğini belirtti. Açıklamada Türkiye'nin insan haklan, ifade özgürlüğü ve azınlık haklarına mutlaka nayet et- mesi gerektiği vurgulandı. Avrupa Parlamentosu Başkanı Josep Borrell, İs- tanbul'da düzenlencn gös- teriler sırasında "Türk po- lisinin katı tavnnı" şiddet- le kınadığını açıkladı. Borrell, konuya ilişkin yazılı açıklamasında, poli- sin yansıttığı şiddet görün- tüleri ve bazı göstericilerin tutuklanması karşısında, "Türk yetkililere, Türki- ye'nin AB'ye katüım mü- zakerelerinin başlamasının kararlaştınldığı Aralık 2004 /irvesinde üstlen- dikleri yükümlülükleri lıatıı latnıa gereği lıis- settiğini" belirtti. KESK Genel Başkanı Sa- miEvren, etkinliklere polisin müdahale etme- sini kınadı. Evren, "Kaduı eylemlerine gaz bombalan ve coplarla saldınlması, kadıııa yö- nelik şiddetin devlet eliyle sürdürüldüğünün birgöstergesidir" dedi. ÇYDD Başkanı Prof. Dı. TürkanSaylanise "Ülke olarakAB'yegir- nıe aşamasuıdayız. Bu kadar insan haklan ça- lışması yapıyoruz ama, kadınların en doğal haklanolan 8Mart kutlamalannın önüııecop- lar, biber gazlan çıkıyor" diye konuştu. Miting tertıp komitesi, polisin güç kulla- narak çok sayıda kişinin yaralanmasına ve ölüm tehlikesi atlatmasına sebebiyet verdiği ıddiasıyla Istanbul Valiliği ve görevli polis- ler hakkında suç duyurusunda bulundu. ENTERNET /MEHMET SUCU mehmetC» cumhuriyet.com.tr Türkiye intemeti 12 Nisan'da 12. yaşına giriyor ve bugünlerde bilişim dünyası açık kaynak kodlu yazılımların yaşamsal önemini vurgulayıp duru- yor. Linux Kullanıcıları Derneği ve Açık Kaynak Kod Platformu adına Bilgi Üniversitesi'ndeki Öz- gür Yazılım ve Açık Kaynak Günleri toplantısında konuşan Mustafa Akgül, açık kaynak kodlu bir işletim sisteminin Ulusal Işletim Sistemi olarak ge- liştirilmesi ve KOBl'ler, okullar, kamu ve savunma sanayiinde kullanılmasının teşvik edilmesi gerek- tiğini belirtti. Akgül Hoca tarafından sunulan Açık Kaynak Kod Platformu'nun bildirgesi tarihsel bir önem ta- şıyor. Sözü fazla uzatmadan bildirgeyi sizlerle pay- laşalım: Insanlık, Bilim, Teknoloji, Bilgi, Bilişim ve inter- netin başını çektiği yeni birtoplum biçimine geçi- şin sancılarını çekiyor: Bilgi Toplumu. Bilgi toplu- muna giden yolda ulaşımdan savunmaya, üre- timden dağıtıma, eğitimden sağlığa, ticaretten ka- mu yönetimine, iletişimden eğlenceye yaşamın tüm boyutlarını düzenleyen akıllı cihaz ve sistem- lerin önemli bir bileşeni yazılımdır. Açık kaynak kod yazılımlar, adı üstünde, kaynak kodları herke- sin incelemesine ve kullanımına açık yazılımlardır. Bu tür yazılımların ayırt edici özelliği, kullanıcıyaya- zılımı değiştirme özgürlüğü sağlamasıdır. Acık kay- Bilişim Açık Kaynaklı Yazılımla Gelişir nak kod yazılımlar, ücretsiz, uyarlanabilir, sağlam, hızlı ve güvenlidir. Açık kaynak kod dünyası, yeni bir yazılım üretme biçimi, yeni iş modelleri sunmak- tadır. Dünyanın her tarafından bilişim uzmanların- ca imece yöntemi ile endüstri standartlarında ge- liştirilen açık kaynak kod yazılımları, insanlığın or- tak malıdır. Açık kaynak yazılımlar, en küçüğünden cep te- lefonu, saat gibi gömülü sistemlerden, en büyü- ğünden süperbilgisayarlara, ev kullanıcılanndan KO- Bl'lere, kamu kurumlarından her türden okullara, tüm kurum ve bireylerin rahatça kullanabileceği, gereksinimlere göre basitleştirilebilen, sağlamlaş- tırılabilen, güçlendirilebilen yazılımlardır. Açık kay- nak kod yazılımlar, her alanda çözümler sunarak, yazılım tekellerine karşı tüketiciye seçenekler sun- maktadır. Almanya, Ispanya, Meksika, Brezilya, Çin, Kore, Hindistan gibi birçok ülke, kamu kurumla- rında açık kaynak kod yazılımlarının kullanımını şimdiden benimsemiş ve bilgi toplumu stratejile- rinin bir parçası yapmışlardır. Avrupa Birliği, UNES- CO, Dünya Bankası gibi kuruluşlar güvenlik ve ta- sarruf gibi gerekçelerle açık kaynak yazılımlarını önermektedir. Dünya üzerindeki hemen her ülke kendi gereksinimlerine göre açık kaynak kodlu bir Linux dağıtımı geliştirmiştir. Ülkemizde de TÜBİ- TAK'ın girişimi ile bu yönde ULUDAĞ: Ulusal Da- ğıtım Projesi başlatılmış ve bir Linux dağıtımı olan Pardus Ulusal Işletim Sistemi hazırlanmıştır. Ülke- mizde açık kaynak kod camiası 10 yılı aşkın bir sü- redir bulunmakta, Turkuaz, Gelecek, lstanbulx, Boreas, Turkix gibi dağıtımlar ve başka açık kay- nak kodlu yazılımlar ve uygulamalar geliştirilmek- te, yerli açık kaynak firmaları kurulmaktadır. Açık kaynak kod yazılımlar tasarruf ve güvenli- ğjn ötesinde de bir ülke ekonomisi için önemlidir. Ulkemiz teknoloji, özellikle bilgi teknolojisi üretmek zorundadır. Açık kaynak ortamları, teknoloji üre- tebilecek gençler yetiştirmenin etkin yollarından biridir. Açık kaynak, ithal hazır çözümler yerine, ül- kemize, ülke insanına güvenmek, ona yatırım de- mektir. Açık kaynak, kendi okullarında, gereksinim- lerine göre uyarlanmış, güvenli, sağlam ve ucuz çözümler demektir. Açık kaynak yazılımlar, müte- vazı donanımları etkin kullanabilmek demektir. Tüm üretim ve servis sektörlerinde bilişim maliye- ti gittikçe artmaktadır. Açık kaynak yazılımlar, en başta lisanslar nedeniyle bu maliyetleri düşürerek, yerli sanayici ve bilişimciye destek demektir, ül- kenin rekabet yeteneğıni arttırmak demektir. Açık kaynak yazılımları, kapalı kaynak kod ya- zılımlarla yetenek ve performansta yarışacak ko- numdadır. Açık kaynak yazılımların tam rekabet or- tamında kapalı kaynak yazılımlarla yarışması ge- rekir. Kamudaki uygulamaların platformu bağım- sız olması gerekir. Temel bilişim eğitimin marka ba- ğımlılığı yaratmayacak, kullanıcıya tüm alternatif platform ve ürünlerde çalışabilme yeteneğini ka- zandıracak ürünlere değil kavramlara ağırlık ver- mesi gerekir. Açık kaynak yazılımlarının ülkenin bilgi toplumu stratejisinde önemli rol oynaması gerektiğini dü- şünüyoruz. İlgili tüm tarafların katkıları ile katılım- çı bir süreçle bu stratejilerin belırlenmesi gerekir. Ülkede herkesin açık kaynak yazılımlarla tanış- masını öneririz. Ister kişisel bir kullanıcı, ister kü- çük ölçekli bir işletme, ister büyük ölçekli bir ka- mu veya özel kuruluşun yöneticisi olun, açık kay- nak yazılım alternatifini, maliyet ve venmlilik açı- sından değerlendirmeden karar vermeyin! Ülkemizin geleceğinde bilişim önemli bir rol oy- nayacaktır. Açık kaynak yazılımlar çoğu sektör ve bireyler için, Türkiye'nin üretmesi ve gelişmesi için, en etkin ve verimli seçenektir. Yine seçim sizin, yeter ki seçin! DUZ YAZI ORHAN BİRGİT Tek Sütunluk Bir Haber.. önce o tek sütunluk dediğim haberin başlığını yazayım: "Arınç: Istifa bir haktır." TBMM Başkanı, sanırım önceki gün katıldığı bir televizyon programında AKP ve CHP'de yaşanan istifaları normal karşıladığını söylemiş. Meclis Baş- kanı, istıfanın bireysel bir hak olduğunu belirttiği ve "Istifa eden için ihanet etti, nankör diyebilirsiniz ama bu hakkı kimsenin elinden alamazsınız. Kamu görevlisinin önüne engel koyamazsınız. Istifa eden milletvekili sonucu siyaseten görür. Bazen öyle se- beple istifa eden olur ki onların yürüdüğü yoldan Türkiye istifade edebilir" dediğini yazan bu küçük haber, dünkü "Milliyef'te vardı. Demek Sayın Arınç ile Sayın Erdoğan'ın görüş- leri bir kez daha karşı karşıya geliyor. Ve TBMM Başkanı, partisinden ayrılan milletvekilinin, milletve- killiğınden de ayrılmış sayılmasını sağlayacak bir anayasa değişikliği için zemin yoklayan AKP Genel Başkanı'nı dostça uyarmak istiyor. CHP niçin suskun? Oysa Erdoğan, Afrika gezisine çıkmadan önce AKP Grubu'nda yaptığı konuşmada ortaya atmıştı bu öneriyi. Yine Afrika gezisi sırasında bir Türk te- levizyonundaki özel söyleşisi sırasında da CHP'yi de müttefik olarak yanına çağırmayı ihmal etmemiş- tı. CHP bir anayasa değişikliği için olduğu kadar, eşe dosta "iktidar-muhalefet el ele" görüntüsü ver- mek için de gerekli Başbakan için. Ana muhalefet partisinde, AKP'de olduğundan daha fazla kıpır- danma var. Bir partiden istifa ya da ihraç yolu ile ay- rılan milletvekilinin yasama üyeliğinin düşmesi, ye- rine aynı partinin o seçim bölgesindeki aday liste- sinde sıradaki kişinin parlamentoya çağrılmasını ile ri süren Erdoğan'ın önerisini CHP nedense yanıtla- madı. Ne "evet" ne "hayır" demeden pusuda bek- leme gereğini duyarak, parti içindeki eylemci mil- letvekillerine başlarında sallanmakta olan Demok- les'in kılıcını gösterdi. AKP Genel Başkanı'nın önerisinde olabilir görü- nen bir başka ayrılma biçimi daha var: ölüm. ölen milletvekilinin boşalttığı sandalye için ara seçim ya- pılmamasını savunan eskı Başbakan Ecevit'in ye- dek milletvekilliği önerisi yerindeydi. Ama o zaman da dikkate alınmadı. İki yıllık geçmişi olan bugünkü parlamentoda -çok şükür- ölüm nedeni ile boşalan sandalye sayısı sadece bir. Ama Erdoğan'ın asıl amacı anlaşılıyor ki doğal yollardan değil, lidere ka- fa tutarak boşalacak ya da boşaltılacak olan parti üyeliğini bir kıskaç gibi elinde tutmak. Son derece- de dikkatli ve ihtiyatlı bir hazırlık içerisinde olduğu anlaşılıyor Başbakan'ın. Sanki bağ bağışlıyormuş gi- bi, böyle bir değişiklik yapılırsa yürürlüğün gelecek seçim döneminden sonra olabileceğini de bir atıfet yaparcasına açıklamasında yineliyor. Oysa o atıfet örtüsünün altmdaki gerçek, anayasada yer alan ve seçim yasalarındayapılacak bu türdüzenlemelerin daha sonraki dönemde yürürlüğe gireceğini bildi- ren hüküm. Partisinden ayrılan üyenın milletvekilliğinden de ayrılmış sayılmasını ilk öneren lider rahmetli Men- deres'ti. Demokrat Parti'nin iktidaragelişinden beş yıl sonra -ki 1954'teki genel seçimde 1950'dekin- den fazla sandalye kazanılmıştı- parti içinde önce 11, daha sonra 19 milletvekili, ünlü ispat hakkı öner- gesini verdi. Menderes, aralarında eski yol arka- daşlarının da bulunduğu 11 milletvekilinin 3'ünü di- siplin kuruluna sevk etti. Onlar bu harekete istifa ile yanıt verdiler. 15 Ekim 1955'te toplanan DP Büyük Kongresi, bir emrivaki içinde parti üyeliğinden ay- rılmış kişilerin milletvekilliğinden de ayrılmış sayılma- sı için Iktidar Partisi Meclis Grubu'nagereken yasa değişikliği için görev verdi. DP tek başına iktidardaydı. Yapabilseydi kongre- nin kendisine verdiği o görevi yasa haline dönüş- türmek, beş dakikalık bir zamana bile sığdırılabile- cek kadar basit görünüyordu. Ama Menderes, kong- rede önergenin kabul edildiği ilan edilirken esen tepki rüzgârının gürültüsü içinde o önergeyi unut- mak zorunda kaldı. AKP kurucularından ve Erdoğan'ın eskı yol arka- daşlarından Bülent Arınç'ın o tek sütunluk habere dönüşen uyarısı, sanırım Başbakan'a birşeyleran- latmış olmalıdır. Benimkisi yaşadığım ve bugünler- de yazmakta olduğum bir anı kitabındaki küçük bir paragrafı da araya katarak vatandaşlık görevini ye- rine getirmek. Sadece AKP'ye değil. Bu olayda ve Ceza Yasa- sı olayında özellikle basına karşı getirilen hükümler için hiç de dürüst davranmayan CHP'ye de uyarıda bulunmak... Faks: 0 212 677 08 21 obirgitCne-kolay.net 42 KADINA ÖLÜM TEHDİDÎ Diyarbakır'da canpazarı DİYARBAKIR(Cuın- huriyet Bürosu) - Diyar- bakır Kadın Merkezi (KA-MER) Sosyal Da- nışmanı Mehtap Kızıl- kan, son bir yıl içinde merkeze "ölüm tehdidi altında" olan 42 kadının başvurduğunu açıkladı. Kızılkan, dünyadaki tüm kadınların birbirine yakın şiddet türlerini ya- şadığını, kültürel özel- liklere göre şiddetin sa- dece nitelik ve nicelik değiştirdiğini söyledi. Birçok kadının çok sa- yıda şiddet türüne aynı anda maruz kaldığına dikkat çeken Kızılkan, 1997-2004 yıllan arasın- da 12-65 yaş arası 2 bin 44 kadının KA-MER Acil Yardım Hattı'na baş- vurduğuna işaret etti. Kı- zılkan, merkezin yaptığı ankete katılan 65 kadının tamamının psikolojik, yüzde 75.3'ünün sözel, yüzde 58.2'sinin fizik- sel, yüzde 72'sinin eko- nomik, yüzde 49.5'inin cinsel şiddete, yüzde 13.7'sinin tecavüze uğ- radığını, yüzde 16.9'- unun da ensest ilişki ya- şamak zorunda kaldığı- nı belirlediklerıni vurgu- ladı. Bu kadınların yüzde 57.4'nün görücü, yüzde 8'inin berdel usulüyle, yüzde 13.5'inin de 16 yaşından küçük evlendi- ğini ifade eden Kızılkan, yüzlerce kadının da öldü- rülme tehdidi altında ya- şadığına dikkat çekti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle