Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA
4
CUMHURİYET 8MART2005SALI
10 dishab(«>cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Dünya Bankası'mn Başı
Dünya nüfusu 6 milyarı çoktan aştı.
2036'da bu rakam 8 milyarı geçecek.
Ne yazık ki günümüzde dünya nüfusu-
nun 2.7 milyarı günde 2 doların altın-
daki yoksulluğun acılarını çekiyor. Ge-
lişmekte olan ülkelerde her yıl 10 mil-
yon çocuk ölüyor. 1 milyar insan temiz
akar sudan yoksun. Yüksek gelirli ül-
keler dünya nüfusunun yüzde 15'ini
oluştururken dünyada kullanılan tüm
enerjinin yarısından fazlasını onlar tü-
ketiyor. Başta Afrika olmak üzere Uzak-
doğuilebirlikteAIDS'denölenler, yılda
"milyon" rakamı ile tanımlanıyor.
Gelir, sağlık, gönenç, enerji, eğitim da-
ğılımındaki çarpık küreselleşmeyi önle-
mek, bu alanda hizmet vermek ama-
cıyla 2. Dünya Savaşı'ndan sonra "In-
ternational Bank for Reconstruction
and Development (IBRD) - Uluslarara-
sı Yeniden Yapılanma ve
Kalkınma Bankası (Dünya
Bankası)" kuruldu. Merke-
zi VVashington'da olan bu
örgüt "International Mone-
tary Fund (IMF) - Uluslara-
rası Para Fonu (UPF)" ile bir-
likte oluşturuldu. Birbirini
tümleyen iki örgüt konu-
sunda üyeler arasında bir
"gentlemen agreement (çe-
lebileranlaşması)" bulunu-
yor. Bu anlaşma, UPF'nin p , W o ı f o w i t z
başına bir Avrupalının; ban- H a u l W O I T o w ı t z
kaya ise genellikle bir Amerikalının ge-
tirilmesini öngörüyor.
Türkiye her iki örgütün kurucu orta-
ğıdır. Türkiye, Dünya Bankası'mn mali
olanaklarından en çokyararlanan ülke-
lerin başında geliyor. Bankanın, Anka-
ra dahil, 100 kadar ülkede temsilciliği
var. Bankanın başında bu göreve iki
kez seçilen, 2. dönemini 31 Mayıs'ta dol-
duracağı için ayrılacak olan Avustralya
kökenli James VVolfensohn bulunuyor.
1995'te bu göreve getirildiğinde Lond-
ra'da, biranlamda "butik", yatırım ban-
kacılığı yapıyordu. Geçmişte "para ba-
bası" olan VVolfensohn, bu koltuğa otur-
duktan sonra bankada "yoksul baba-
sı" rolü ile ezilenlerin, AIDS'ten ölenle-
rin sözcülüğünü üstlendi. Yoksul ülke-
lerin insanlarını kollamaya ya da küre-
sel sorunların çözümüne öncülük yap-
masına karşın yine de "küresellik kar-
şıtlarının"tepki dolu gösterilerinden ka-
çamadı.
Bankanın temel gündemini "Yenibaş-
kan kim olacak?" sorusu oluşturuyor.
Çelebiler anlaşmasına göre başkanlığa
bu kez bir Amerikalının getirilmesi kuv-
vetle olası. Bununla birlikte Avustralya-
lı başkandan sonra Afrikalılar da kıta-
ları adına Güney Afrika Ma-
liye Bakanı Trevor Manu-
el'i öne sürüyorlar.
Başkanlık sorunu, birin-
ci planda kimin bu göreve
getirileceğinde değil, ban-
kanın en önemli sermaye
payınasahipABD'nin Baş-
kanı George W. Bush'un
kendi dış yardım siyasası-
nı nasıl bir damga ile ban-
kaya vurmak istediğinde
düğümleniyor. Dış yardım
ödeneklerinde önemli kısıt-
lamalar yapan "Bush Yönetimi" ban-
kanın izleyeceği siyasaya da kendi dam-
gasını basmayaniyetli.. Bush'un, ban-
kanın daha çok borç silinmesi, daha çok
bağışyapması, dahaazkredisağlama-
sı gibi bir siyasayı, ancak kendi ölçüt-
lerini karşılayan, söz dinleyen ülkelere
yönlendirmek istediği anlaşılıyor.
Bunun en ilginç örneğini Cumhuriyet
Ankara Bürosu'ndan Işık Kansu ile
Ebru Toktar'a ödüller kazandıran ha-
berden anımsarsınız. Irak'ın işgalinden
önce Türk Hazinesi, ABD ile bir mali an-
laşma imzalamıştı. ABD Temsilciler
Meclisi'nden de geçen anlaşmaya gö-
re ABD, Türkiye'ye ya 1 milyar dolar ba-
ğış yapacak ya da Türkiye isterse bu-
nu 8.5 milyar dolarlık kredi olarak kul-
lanabilecekti. Geçen gün iptal edilen
anlaşma, Türk kamuoyuna olağanüs-
tü bir müjde gibi duyurulmuştu. Oysa
Kansu-Toktar, kazın ayağının yalnız
"yardım" olmadığını, bu mali desteğin
"Türkiye 'nin Irak işgaline katılımı koşu-
luna bağlandığım" açıklamışlardı. Bu ha-
ber açıklanmasaydı neler olurdu ya da
olmazdı bilinmez, ama bu olay bile
Bush'un yeni Dünya Bankası Başka-
nı'ndan beklediği kalkınma siyasası için
güzel bir örnektir.
Bush'un, bu göreve "neo-con" de-
nilen "yeni tutuculann" önde gelen şa-
hinlerinden Paul Wolfowitz'i önerdiği,
Ingiliz Financial Times gazetesine yan-
sıdı. Avrupalı üyeler bu adaya daha işin
başında karşı çıktılar. Daha önce iki dö-
nem başkanlık yapmış, on binlerce in-
sanın savaşta ölümüne neden olmuş
ABD'nin eski Savunma Bakanı Robert
McNamara benzeri bir ki-
şiyi bu koltukta görmeyi ke-
sinlikle istemediler. Âvru-
palılar, Irak'ın yeniden ya-
pılanmasında Dünya Ban-
kası kaynaklarının ABD iş
dünyasına aktarılmasına da
karşıydılar.
Beyaz Saray, sadık şahi-
ninde ısrarcı olursa, Avru-
palılar, 2000'de UPF Baş-
kanlık seçiminde Alman
Caio Koch VVeser'in önü-
nü kesen Amerikalılara, bu
kez Wolfowitz'i boykot ederek intikam
alma fırsatını da yaratmış olacaktı. Bu
gelişmeler üzerine VVolfensohn "Sayın
Wolfowitz'in bu görev için düşünülen
kişiler listesinde artık olmadığını sanı-
yorum. Bu konuda yorum yapmaya
gerekyok" diyerek bu adayın yolunun
tıkandığını açıkladı.
Dünya Bankası Başkanlık seçimi kar-
maşık bir süreci öngörüyor. Ankara da-
hil, VVashington ile Avrupa başkentleri
arasında çeşitli adlar gidip geliyor. Bun-
lardan biri bu göreve istekli olan ABD
Ticaret Temsilcisi Robert Zoellick'in,
Condoleezza Rice'ın Dışişleri'nde ken-
dine yardımcı yapması üzerine adaylı-
ğı düştü. Bu arada ünlü iletişim devi
AT&T'nin eski Başkan Yardımcısı ve
Beyaz Saray AIDS eşgüderi Randall To-
bias ile bir başka dev, ilaç yapımcısı Ely
Lilly'nin yöneticilerinden John Tay-
lor'ın adları da söylenir oldu. özellikle
ABD'nin dış yardım siyasasını uygula-
yan USAID örgütünün eski başkanı Pe-
ter McPherson'dan da söz edildi.
Eskiden fotoğrafı iyi çıkan kişilere
Fransızcadan alıntı ile "fotojenik" de-
nilirdi, televizyon çıktıktan sonra bu
sözcüğün yerini "güzel görüntü veren,
sesinin uygunluğu ile çeki-
ci olan kişi" anlamında "te-
lejenik" sözcüğü üretildi.
Bu sözcük, geçenlerde bil-
gisayar devi Hevvlett Pac-
kard'ın (HP) başkanlığın-
dan milyonlarca dolar taz-
minatla kovulan Carly Fi-
orina için de kullanılıyor.
Dünya Bankası Başkanlı-
ğı'nda onun da adı geçi-
yor. New York Times gaze-
r»oriw cin r ir.o
t e s i
"Tek kadın aday olan
Carly Fıorına Fiorina-nın saygı uyandl.
ran dinamik yöneticiliği ile siyasal yö-
nü olmayan birad olduğunu" güveni-
lir kaynaklara dayandırdı.
ABD'nin 500 dev şirketten biri olan
HP'nin başında 6 yıl dorukta kalması-
nın bir beceri olduğu da yoruma eklen-
di. Bir başka bilgisayar şirketi Compaq
ile birleştirdiği HP'nin hisse senetleri-
nin düşmesi Fiorina'nın sonunu getir-
diyse de pazarlama alanında yetenek-
li bir uzman olduğu kabul ediliyor. Kar-
şıtları, Dünya Bankası gibi uluslararası
ekonomi ve kalkınma alanında çok yay-
gın bir örgütün yönetiminin pazarlama
ile benzerliği olmadığını öne sürüyorlar.
Hatta bunlar, "Fıorına bu göreve gelir-
se korkarız UPF ile Dünya Bankası'nı
da birleştirmeye kalkar" şakasını yap-
madan da edemiyorlar.
Sıra Bilal Oğlan'da mı?
Bankanın eski başkan
yardımcılarından Kemal
Derviş'in adaylığı da Türk
basınında ortaya atıldı. Çe-
lebiler anlaşması gereği
Derviş'in adaylığı daha baş-
tan olanaksız görülüyor.
Anımsanacağı üzere Dün-
ya Bankası, Türk ekono-
misi ve siyasasında ne za-
man bunalımlaryaşanmış-
sa çatısı altında çalışan
önemli kişileri Türkiye'ye
kazandırmıştır. 1960 Devrimi'nden son-
ra Kemal Kurdaş başarılı bir Maliye
Bakanı ve ODTÜ Rektörü olmuştu. 12
Mart 1971 muhtırasından sonra Dr.
Atilla Karaosmanoğlu ekonomik iş-
lerden sorumlu Başbakan Yardımcılı-
Kemal Derviş
ğı'na getirilmiş, ancak Baş-
bakan Nihat Erim'in ken-
dilerini kullanma istemini
onuruna yediremeyerek 10
arkadaşı ile birlikte askeri
hükümetten istifa etmişti.
12 Eylül 1980'deTurgut
Özal önce Başbakan
Yardımcısı, sonra Başba-
kan, daha sonra da Cum-
hurbaşkanı olmuştu. Son
koalisyon hükümeti, eko-
nomik bunalımı gidermek
amacıyla Derviş'e sorumlu bakan ola-
rakTürk ekonomisini teslim etmişti. Ön-
ceki hafta Brüksel'de Bush'un, Baş-
bakan RecepTayyip Erdoğan'a Dün-
ya Bankası'nda çalışan oğluBilal'iöv-
mesi pek hayra alamet değil.
Hükümet Sahte mi?
Sağlıksız insanların, hasta çocuk-
ların yaşamıyla oynayıp köşe dön-
mek isteyen "sahte ilaç" üreticileri
serbest bırakıldı.
"Sahte rakı" üreticileri 20 can aldı.
20 kişi de kaldırıldıklan hastanelerde
yoğun bakımdalar.
Samsunlu yerel yöneticiler, ilde
"sahte bal" pazarlayanların peşine
düştü. Bazı kentlerimize etiketlerini
değiştirerek "sahte sucuk" satışı ya-
panlar ortaya çıkarıldı.
Izmir'deTanm Müdürlüğü, kalp has-
talarının düşmanı doymuş yağ oranı
yüksek ithal palmiye yağının zeytin-
yağı ile karıştırılmasıyla satılan "sah-
te zeytinyağı" ele geçirdi.
BirzamanlarTürkiye'de"H//z7ss/h-
ha (sağlığı koruma)" kurumları vardı.
Birzamanlar insan sağlığı ile uğra-
şanları gerekli cezalara çarptıran yar-
gı vardı. Bir zamanlar bu ülkede hü-
kümetler vardı. Yoksa şimdi Türki-
ye'de "sahte hıfzıssıhha kurumları",
"sahte yargı", "sahte hükümet" mi
var?
Elmek: oacar@superonline.com Faks:0312.442 79 90
Esad ile Lahud anlaştı. Lübnan'daki Suriye askerleri bugün çekilmeye başlıyor
Son gün31MartDış Haberler Servisi - Suriye
ve Liibnan devlet başkanları,
Lübnan'daki Suriye birliklen-
nin Bekaa Vadisi'ne çekilme-
sini onayladı. Çekilmenin mart
ayı sonuna kadar tamamlana-
cağı bildirildi.
Suriye Devlet Başkanı Be-
şarEsad ve Liibnan Devlet Baş-
kanı Knıil Lahud'un Suriye'nin
başkenti Şam'da yaptıkları gö-
rüşmenin ardından bir yazılı
açıklama yaparak Suriye as-
kerlerinin mart sonuna kadar
Liibnan' ın doğusunda yer alan
Bekaa Vadisi'ne çekilmesinin
tamamlanacağını duyurdular.
Açıklamada, Suriye ve Liib-
nan ordulannın, birliklerin Be-
kaa'da ne kadar kalacağına da-
ha sonra karar vereceği ifade
edildi.
Bugün Bekaa'ya
Lübnanlı yetkililer, oluştu-
rulan ortak askeri komitenin,
görüşmenin ardından hareke-
te geçeceğini belirtirken adı-
nın açıklanmasını istemeyen
Liibnan ordusundan bir üst dü-
zey yetkili, Bekaa Vadisi'ne
çekilmenin bugünden (salı) ön-
ce başlamayacağını söyledi.
Liibnan Savunma Bakanı Ab-
dürrahim Murad, önceki gün
yaptığı açıklamada zirvenin he-
1
urıye ve
Liibnan
liderlerinin
Şam'da anlaşmaya
varması
Lübnanlıları
sevince boğdu.
Başkent
Beyrut'taki
Şehitler
Meydanı'nda
toplanan 40 bin
kişi "Suriye
dışarı" diye
slogan attı.
(Fotoğraf: AFP)
men ardından birliklerinin çe-
kilnıesine başlanacağını bildir-
mişti.
Liibnan'da, başkent Bey-
rut'un doğusundaki dağlarda
konuşlanmış Suriye birlikleri-
nin Esad-Lahud görüşmesi sü-
rerken toparlanmay^ başladığı
bildirildi. Görgü tanıklarının
ifadelerine göre, Mdayric, Su-
far ve Aley'deki askerler, kişi-
sel eşya ve askeri teçhizatı üs-
lerdeki askeri araçlara yükleme-
ye başladı.
Bu arada, Lübnan'ın başken-
ti Beyrut'taki Şehitler Meyda-
nı'nda muhalefetin çağnsıyla
40 binden fazla kişi toplandı.
Liibnan bayrağı ve eski başba-
kan RefikHariri'nin posterle-
rini taşıyan göstericiler mey-
dana yürüyüş yaparak geldi-
ler. Gösteride, "Suriyedışan,öz-
gürlük, bağunsızhk" şeklinde
sloganlar atıldı.
Fransa Cumhurbaşkanı Jac-
ques Chirac ve Almanya Baş-
bakanı Gerhard Schröder yap-
tıkları görüşmenin ardından or-
tak açıklama yaparak "Suri-
ye'nin askerlerini ve güvenlik
güçlerini en kısa zamanda çek-
nıesini bekliyoruz" dediler.
KORUTURK ILE GÖRÜŞMESİNİ DEĞERLENDtRDl
Talabani: Türkiye
federasyonu destekliyor
Dış Haberler Servisi - Kürdistan
Yurtseverler Birliği liderı Celal
Talabani, Türkiye'nın Irak
politikasının değiştiğini, Ankara'nın
artık Irak'ta federal bir yapıyı
desteklediğini öne sürdü. Kürt-Sat
televizyonunda konuşan Talabani,
Türkiye'nin Irak Özel Koordinatörü
Büyükelçi Osnıan Korutürk'le
yaptıkları görüşmeye değinerek
"Türk kardeşlerimiz, federaliznü
desteklediklerini açıkça söyledi" dedi.
Türkiye'nin Kerkük konusuna
bakışının da değiştiğini savunan
Talabani, "Türk kardeşlerimiz de
Kerkük'ten göç edenlerin dönüşlerini
öngören Irak geçici anayasasuıdaki
58'inci maddenin uygulannıasını
kabul ediyor. Bu da, Türk
kardeşlerimiz açısından yeni bir
şeydir" diye konuştu. Celal Talabani.
FRANSIZ İNSAN HAKLARI DERNEĞÎ BAŞKANI
Turkıye nin uyelığını
iç siyaset belirliyor'
PARİS (AA) - Fransa İnsan Hak-
lan Birliği (LDH) Başkanı Michel
Tubiana, "Fransa'da Türkiye'nin
AB üyeliği konusu, iç siyasi oyun-
lara göre belirleniyor" dedi.
Fransa'daki insan hakları dernek-
leri tarafından meclis binasında dü-
zenlenen bir konferansta, Türkiye'de-
ki insan hakları tartışıldı. Tubiana,
Türkiye'den çok sayıda insan hakla-
rı savunucusunun katıldığı konfe-
ransta yaptığı konuşmada, Türki-
ye'nin AB üyeliğiyle ilgili tartışma-
nın zaman zaman abartıldığını söy-
ledi. Türkiye'nin üyeliğine karşı
çıkanların büyük kısmmın dini fark-
lılıklan gerekçe gösterdiğini hatırla-
tan Tubiana, "Fransa'da insan hak-
ları savunucuları olarak bu reflek-
si desteklememiz mümküıı değil"
dedi. Türkiye'deki insan hakları ve de-
mokrasinin tanı kusursuz olmadığı-
nı kaydeden Tubiana, bununla bir-
likte 10 yıl önceye oranla ilerleme-
lerin gözlendiğini belirtti. Kon-
feransta Türkiye'deki cezaevi ve ka-
rakolların durumuna ilişkin eleştiri-
lere atıfta bulunan Tubiana, "Bu ko-
nuda başkalarına tavsiyede bulu-
nurken kendi nıevcut durumumu-
za da bakmamız gerekir. Fransa'da
da her şey mükemmel değil" diye
konuştu.
Türkiye İnsan Haklan Vakfı (TİHV)
Başkanı Yavuz Önen de yaptığı ko-
nuşmada, Irak'ayönelik askeri mü-
dahaleye dikkati çeken Önen, bu as-
keri müdahaleye destek veren AB ül-
kelerini eleştirdi. Önen, Avrupa'nin
bu konuda kendisini sorgulaması ge-
rektiğini belirterek, Irak ve Afganis-
tan müdahalelerine destek veren AB
üyesi ülkelerinbulunduğuAB'ninar-
zu edilen AB olmadığını savundu.
OLEYIS SENDIKASI
GENEL KURUL ÇAĞRISI
OLEYİS Sendikası'nın 10. Erken Olağan Genel Kurulu 02-03 Nisan 2005
tarıhlerinde, 10.00 ile 17.00 saatleri arasında, Büklüm Sokak No: 1 Küçüke-
sat/ANKARA adresindeki Ankara Dedeman Otelı'nde aşağıdakı gündemle
yapılacak olup, çoğunluk sağlanamadığı takdirde, ıkincı toplantı 09-10 Nısan
2005 tarihlerinde aynı saat, aynı yer ve aynı gündemle tekrarlanacaktır.
GÜNDEM:
1 Yoklama ve açıliîj
2 Dıvan seçımı vc Dıvan'a (jcııcl Kurul tutaııaklaıının mı/alanıa yetkısı vcnlmesı.
3 Saygı ciuru*5U
4. Oenel Ua^kanın Minıi!) kıınu^nıası
5 Faalıyet Rapoılannın ukunması
a) Merkc/ Yonctım Kurıılıı (aalıyct laporlaımın okunması
b) Mcrke7 Denetım Kurulu faalıyet raporlarının okunması
c) Mtrkcv Dısıplın Kuıulu laalıyct lapoıluıııikn nokunması
6 Komısyonların olusturulması
a) Sendıkanın tunı hesap, gelır-gıder \e saırtum belgelcrını ıncclcyıp rapor ha/ulanıak
uzeıe Hesap lelkık Komısyonıı oluslıuulnıası
b) TÜ7Ük Komısyonu'nun olustuııılması
c) Kararlar Komısyonunun olu^tuıulması
7. Tü/ük dcğişıkhk oncrgclcnnın t>kunması
8. Merkez Yönelım, Denetım ve Disıplın kurullarının laalıvet rapoılaıı ile I uzuk değışıklık
önergelerı hakkında genel goruşme yapılması
9. Komısyon raporlarının okunması ve raporlar uzerınde genel gorusme yapılması
a) Hesap Tetkık Komısyonu laporunuıı okunması
b) Tüzük Komısyonu rapoıunun okunması
c) Kararlar Komısyonu raporunun okunması
10 Faalıyet raporlarının ıbraları ile komısyon raporlarının karara bağlanması
a) Merkez Yonetım Kuıulıı faalıyet raporunun ıbrası
b) Merke/ Denetım Kurulu faalıyet rapoıunun ıbıası
c) Merkez Dısıplın Kurulu faalıyet raporunun ıbrası
d) Hesap I etkık Komısyonu raporunun karara bağlanması
e) fü/ük Komısyonu raporu \e tü/uk değısıklığı onergeleıınm kaıaıa bağlanması
f) Kararlar Komısyonu raporunun (MYK'ya verıletek yetkıleıın) karara bağlanması
11 Secımler
a) (ienel Başkan ile Merkc/ Yönctim Kurulu asıl ve yedek üyelerının seçımı
b) Merkez Denetım Kurulunun asıl ve yedek üyelerının seçımı
t) Merke7 Dısıplın Kurulunun asıl ve yedek üyelerının seçımı
d) DİSK Genel Kurul Delegelerının seçımı
e) lUf Delegelerının seçımı.
12 Scçılen Genel Başkanın teşekkur konuşması.
n Kapanış.
KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 2004/371 Vesayet
Vesayet işlemleri Mahkememizin 2004/371 vesayet sayılı dosyası ile görül-
mekte olan Mahçur Candaş, Şakir Taneri'nin Bursa, Orhangazı, Hürriyet
Mah., Topselvi Mevkii, 192 Ada, 86 Parsel, 1/48 Hısse, Tekke Mah., Tekke
Camii Mevkii, 241 Ada, 64 Parsel, 1/48 Hisse, Tekke Mah., Tekke Camiı
Mevkii, 241 Ada, 65 Parsel, 1/48 Hisse, Tekke mah. Tekke Camıi Mevkii,
241 Ada, 66 Parsel, 1/144 Hisse'de kayıtlı tanışmazlardaki payları pazarlık su-
retiyle satılacaktır.
Isteklilerın 0216. 467 28 79 numaralı telefondan vasi Caııaıı Atakaıı'a mü-
racaatları duyrulur. 02.03.2005 Basın- 93 15
DENİZLİ 5. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTT1RMAİLANI
Dosya No:2002/3403
Satılmasına karar verılen gayrımenkullenn cinsı, kıymeti, adedi ve evsafı
1 - Tapu Kaydı: Denizlı, Kınşhane Mah. Hacıemin Değirmenı Mevkii, 96 Pafta,
777 Ada, 18 Parselde kayıtlı 209 m2 mıktarlı bahçelı kerpiç ev ve arsa vasıflı taşın-
nıaz.
Önemli Ozellıklerı: Parselın tamamına oturan (209 m2) profıl dikmeler üzerine çe-
lık çatılı eternıt örtülü ımalathane binası yapılnııştır. Imalathane yüksek yapılı olup
araya çelık latalar atılıp ar kat-asma kat yapılarak 2 kat şeklinde kullanılmaktadır. Ta-
banı karo taşı döşemeli içinde yazıhane, mutfak, lavabo bölümü nıevcuttur.
tmar Durumu: Denizlı Beledıyesi, imar durumuna göre konut alanında, aynk ni-
zam, kat adedi 3 kat, 18 parsel için kati ruhsat verılemez, yola terkı vardır. 21 nolu
parsel ön bahçe yok, komşu mesafeler 3 metre, arka bahçe mesafesi 4,75 m2'dir.
Muhammen Bedeli. 70 000. 000.000.-TL (70.000 00.- YTL)
Satış Gün ve Saatleri: 1. Satış: 11.04.2005 - 2. Satış: 21. 04.2005, Saat : 14.00'ten -
14.10'akadar
2- Tapu Kaydı: Denizlı, Kırışhane Mah. Hacıemin Değirmenı Mevkii, 96 Pafta,
777 Ada, 21 Parselde kayıtlı 247 m2 miktarlı bahceli kerpiç ev ve arsa vasrflı taşm-
maz. Önemli özellikler Parselin tamamına oturan (247 m2) profil dikmeler üzerine
çelık çatılı eternıt örtülü imalathane yapısı mevcuttur. 18 no'lu parselle bitjşik olup
ıkisı birlikte kullanılmakta, 21 no'lu parsel uzerınde çelik çatılı asma katlı olarak ya-
pılmış asma kat tabanı suntadan yapılmış çelik çatı altı tavanlar strafor kaplamnıştır.
İmar Durumu: Yukanda yazılı (1 sırada) aynı yer 777 Ada, 18 Parselle aynı imar
özellilderıne sahip.
Muhammen Bedeli: 80.000. 000.000-TL (80.000.00- YTL)
Satış Gün ve Saatlen: 1. Satış: 11.04.2005 - 2. Satış: 21. 04.2005, Saat: 14.20'den -
14.30'a kadar.
Satış Şartlan: Taşınmazın ilk (1.) satış gün ve saatlen;
1. Sırada kayıtlı olan: 11.04. 2005 günü saat: 14.00 ile 14 10 arasında;
2. Sırada kayıtlı olan: 11.04. 2005 günü saat: 14.20 ile 14.30 arasında;
1- Gün ve saatlerinde Denizli Adliyesı ihale salonunda açık arttırma suretiyle yapı-
lacakttr. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetın yüzde 60'ını ve rüçhanlı alacaklılar
varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmesi şartı ile en çok arttırana ıha-
le olunur. Böyle bir bedelle alıeı çıkmazsa, en çok arttıranm taahhüdü bakı kalmak
şartıyla 21 04.2005 günü aynı yerde aynı saatte ıkincı arttırmaya çıkarılacaktır. lkinci
arttırmada ıse rüçhanlı alacaklılar var ise alacakları mecmuunu ve tahmin edilen kıy-
metlermin yüzde 40'ını ve satış masraflarını geçmesi şartı ile en çok arttırana ihale
olunur
2- Arttırmaya ıştırak edeceklerın, tahmin edilen kıymetın yüzde 20'si nıspetinde
pey akçesi veya bu miktar kadar mıllı bir bankanın teminat mektubunu vermeleri la-
zımdır. Satış, peşin para ıledir, alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verı-
lebilir. %18 KDV Tellaliye resmı, ihale pulu, damga resnıi, tapu harç ve masraflan
alıcıya aittir. Bınkmış vergiler satış bedelınden ödenır.
3- Ipotek sahibi alacaklılarla dığer ılgililerın (*) bu gaynmenkul üzerindeki hakla-
rını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddıalarını dayanağı belgelerı ile on beş gün
ıçınde dairemize bıldirmeleri lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sıcılı ile sabit olma-
dıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır.
4- lhaleye katıhp daha sonra ihale bedelinı yatırmamak suretiyle ihalenin feshine
sebep olan tüm alıcılar ve kefillerı, teklıf ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki
farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacak-
lardır. İhale farkı ve temerrüt faizı ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil
olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelınden alınacaktır.
5- Şartname, ilan tarihinden ıtıbaren herkesin görebılmesı için dairede açık olup
masrafı verıldığı takdirde isteyen alıcıya bir örneğı gönderilebilır.
6- Satışa ıştırak edenlerin şartnameyı görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayıla-
caklan, başkaca bilgı almak ısteyenlerin 2002/3403 sayılı dosya numarasıyla müdür-
lüğümüze başvurmalan ilan olunur 24 02.2005
(lc.lf.K. 126) (*) llgililer tabinne irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 8478