Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 MART 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Çocuklann okul-dershane-özel öğretmen üçgeninden başı dönmüş durumda
LGS hasta ediyorFİGENATALAY
LGS'ye hazırlanan çocuklar, okul-
dershane-özel öğretmen kıskacında
boğuluyor, sessiz çığlıklar atıyorlar.
Ancak, anne-babaların çoğu, bu çığ-
lıkları duymuyor, bu yoğun tempo-
nun ve baskının, çocuklan üzerinde-
ki olumsuz etkilerini görmezden ge-
liyorlar. Oysa, birçok çocuğun psi-
kolojik ve zihinsel altyapısı, böyle
bır yükü kaldırmaya uygun değil.
12 Haziran 2005 tarihinde yapıla-
cak sınava yaklaşık 800 bin öğren-
ci girecek. Ergenlik dönemini de ya-
şayan, okul, dershane ve özel ders-
ler arasında bölünmüş bu çocukla-
ANNELER DÎKKAT
'Ihûyaç
duyduğunda
yakınında
bulunun'
Asuman Kuzuoğlu, çocuklan
sınavlara hazırlanan annelere şu
önerilerde bulundu:
• Bu gencin annesi olduğunuzu
asla unutmayın ve başka roller
üstlenmeyin (öğretmenlik gibi).
• fhtiyaç duyduğu her anda sizi
yanında bulmasına ve yakınlığımzı
hissetmesine fırsat tanıyın.
•" Günlük programını onun
istediği doğrultuda hazırlamasına
ve uygulamasma yardımcı olun.
t/ Çalışma ortamını birlikte
düzeııleyüı. Aynı düzende
kalabilmesi için de ona destek olun.
•* Daima onun başarılannı ön plana
çıkann. Başanlannın farkında
olduğunuzu ve onu takdir ettiğinizi
övgü dolu sözlerle ifade edin.
• 'Ben sana dememiş nüydinı...',
'Benim dediğimi yapsaydın,....' diye
başlayan diyaloglarla tüm
ilişkilerinizi bozabilirsiniz.
• Onun bu yıla kadar sürdürmüş
olduğu herhangi bir etkinliği varsa
(sanat, spor vb.) mutlaka bu
çalışmalann devamını sağlayın.
v' Çocuğunuzu akademik başan
anlamında çok iyı tanımaya çalışın.
Ulaşabilmesinin çok zor
olabileceği hedefleri belirlernekten
sakının. '
• Onun düzenini bozmamak adma
yaptığınız bazı fedakârlıklan
sürekli gündeme getirmekten
kaçının. (Senin için bu kadar
çok para döküyoruz ya da sen
çalış diye hiçbir yere gidemez
olduk, gibi.)
• Uzmanlar, çocuklann bireysel özelliklerinin göz ardı edilerek
her durumda bu sınava "en iyi" şekilde hazırlanmaya
yönlendirilmelerinin, birçok çocuk üzerinde belki de yaşam boyu
sürecek psikolojik sıkıntılara neden olabileceğine dikkat çekiyorlar.
nnbüyükbölü-
mü bu yoğun
tempo içinde serseme dönmüş du-
rumda. Anne-babalarının "iyi bir
okulagirmesi" içinyaptıkları "feda-
kârlıklarla" yaşamlan cehenneme
dönen bu çocuklar ve aileleri için sı-
nav, neredeyse "ölüm kalım mesele-
si"ne dönüşmüş durumda.
ARGA Eğitim ve Psikolojik Da-
nışma Merkezi yöneticisi, rehber
öğretmen, psikolog M. Asuman Ku-
zuoğlu, "Şu anda lise giriş sınavlan-
na hazırlanan bireylerin ve ailelerin
çoğu için tek bir hedef var, sınav. Sı-
navın iyi bir gelecek için sadece araç
olduğu unutulmuş durumda" dedi.
Uzman pedagog Belgin Temur ise
çocuklann, neredeyse uyanık za-
manlannın tümünü bu sınava hazır-
lık için kullanmaya zorlanmaları-
nın, başan yerine başansızlığı ve be-
raberinde de kaygıyı, yetersizlik ve
değersizlik duygularını getirdiğini
vurgulay arak "Ortaya çıkan bu duy-
gular, birçok psikolojik ve psikiyat-
rik sorunun da altyapısım oluştur-
maktadır" diye konuştu.
Birçok çocuk ve aile için hedefin
en yüksek başan olduğuna dikkat
çeken Temur, bunun çocuklardaki
olumsuz etkilerini şöyle anlattı:
"Özellikle de mükemmeliyetçi ya-
Italyan öğrencilerden ziyaret
Italya'dan Tor Vergata, Roma III, Luis,
Cattolica ve La Sapienza
üniversitelerinden 40 kişilik bir öğrenci
grubu gazetemizi ziyaret etti. Cumhuriyet
Müzesi'ni gezen gençler yazarımız Nilgün
Cerrahoğlu ve Yazıişleri Müdürümüz Salim
Alpaslan'dan Türkiye'mn güncel konuları
hakkında bilgi aldılar. Öğrenciler medya,
ekonomi, AKP hükümeti ve Türkiye'nin
AB'deki reform süreci gibi konuların yanı
sıra 6 Mart'ta polisin kadın göstericilere
attığı dayağa ilişkin sorular yönelttiler.
Teknik Servis ve Cumhuriyet Arşivi'ni de
gezen gençler 1924'te çıkan ilk baskıyı ve
gazetenin tarihi nüshalarını incelediler.
(Fotoğraf: Fatih ERDOĞDU)
pıda olan, en yüksek başandan da-
ha azıyla yetinmeyen aile tavn, çocuk-
lann da benzer duygular hissetme-
lerine ve başarılı olmak konusunda
kendilerinden beklentilerini çokyük-
seltmelerine neden olmaktadır. Bu
bakış açısı da çocuğun kaygısını ve ba-
şansız olnıa korkusunu daha da art-
tuıcı olabilmektedir. Sınava hazırük
konusundaki baskının başka bir
olumsuz sonucu da hayal kırıklığı ve
sonrasmda benlik algısınui bundan
zarar görmesidir. Ergenlik dönemi-
nin getirdiği zorluklar da eklenince
'Yeterince iyi değilim' düşüncesi
depresif özelliJklerin belirginİeşmesi
sonucunu doğurabiliyor."
VELİLERDEDERTLÎ
'Suçluluk
duygusu
insanı
bunaltıyor'
Veli Elif Su: "Oğium sınaviara
hazırianıyor, ben suçluluk
duygusuyla bunalıyorum... Evet, tam
da böyle yaşıyoruz bu yılı... Sürekli
onun hayatuu kısıüamaktan
utanıyorum üstelik. Çünkü ben 14
yaşlarundaki halinıi unutnıadını. 14
yaş bir insanın en önenıli kırılma,
büyümek için çırpınına, kendine ve
hayata ilişkin soru sorma zamanlan...
Bu yaştaki bir insan ne kadar
kendisiyle çelişirse o kadar yeni
sorular üretir, yaşanıaya dair
keyifleri ve kederleri öğrenir. Ve
öğrendikleriyle sistemin ona açüğı
tuzaklan daha kolay kavrayabilir...
Şûndi beninı oğlunı sadece sınava
zorianıyor, Ben de ikide bir, 'Ders
çahştın mı oğlum?' diye soruyorum,
kursa gönderiyorum, çünkü onun
için 'gelecek satın almaktan' başka
çüaşun yok. Parayı bashnp istediği
okulda da okutamanı. Kendisine
düşüncesi iğdiş edilmiş, sessiz
yurttaşlar yaratabiunek için kurduğu
eğitim sistenıini benimle ve oğlumla
da pekiştiriyor... Bunun bir ispatı da
var. Oğlum dersleri başından beri
kötü giden bir çocuk. Daha ilkokulda
pek çok dersten sınıita kaJnıası
gerekirken devlet aynı öğrenciyi
ikinci kez okutmamak için sınıf
geçirmeyi marifetten saydı. Kendi
sorumluluğunu velilerin üzerine attı.
Kursa gönder ve öğret.. Bu sayede
dershaneler coğaldı. LGS de işte bu
pazaruı son durağı... Ben ve oğlum
bu pazaruı sadık müşterileri olduk,
bunalarak, yorularak, utanarak..."
Ünîversite mezunları alacak
YÖKafbk
diploma eki
verecek
FIRATKOZOK
ANKARA - Yükseköğretim Kurulu (YÖK)
tarafından yürütülen projeyle üniversite
mezunlanna diplomalannın yanı sıra AB
ülkelerinde geçerli olacak "diploma eki" adlı bir
belge de verilecek. Belgede öğrencinin derslen,
hangi dilde eğitim aldığı ve becerileriyle ilgili
bilgiler yer alacak. Lisans diplomasıyla birlikte
verilecek olan ekte, eğitimi alınan programın
dersleri, derslerin içerikleri ve başan notlan
olacak. Belgede aynca öğrencinin hangi dilde
eğitim aldığına ilişkin bilgiler de bulunacak.
Diploma ekinin ilk nüshası ücretsız olacak ve
Ingılızce, Fransızca ya da Almanca dillerinden
birinde hazırlanacak.Belge sayesinde AB üyesi bir
ülkede yüksek lisans ya da doktora yapmak
isteyen bir öğrenci eğitimıyle ilgili bilgileri net
olarak gideceği üniversiteye belgelendirebilecek.
Üniversite de öğrencinin belgesine bakarak ona
uygun ders programı oluşturacak ya da öğrenciyi
yeniden Türkiye'ye gönderebilecek.
'iMot döküm belgesl yetmlyordu'
ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, diploma
ekinin AB tarafından şart koşulduğunu söyledi.
Belgeyle birlikte öğrencinin lisans eğitimi
hakkında aynntılı bilgiye ulaşılacağını anlatan
Akbulut, "Diplomayla birlikte verilen not döküm
belgesi yeteıii olmuyor. Öğrencinin hangi dersin
hangi konularında ne kadar bilgiye sahip olduğu
bilinmiyor. Bu açıdan ek yararlı olacaknr" dedi.
AKP hükümeti, TÜBÎTAK'tan sonra Atatürk Yüksek Kurumu'na da el attı
Erdoğan'a atamayetkisiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Atatürk
Kültür, Dıl ve Tarih Yüksek Kurumu Yasa-
sı'nda Değışiklik Yapılmasına Daır Yasa Ta-
sarısı TBMM'ye sunuldu. Tasarı daha önce
TÜBlTAK'ta da yapıldığı gibi kurumun baş-
kanının 1 defaya mahsus olarak Başbakan ta-
rafından atanmasını öngörüyor.Tasarıda, en
son 2000 yılında verilen Atatürk Uluslarara-
sı Barış Ödülü uygulamasımn sürdürülmesi
de öngörülüyor. Odül 29 Ekim 2005'te sahi-
bini bulacak.
Gerekçesinde, Anayasa Mahkemesi'nin
1993 yılındaki iptal karannın ardından doğan
boşluğun giderilmesi amacıyla hazırlandığı
belirtılen tasan, toplam 31 maddeden oluşu-
yor. Tasanda; Atatürk Kültür Merkezi, Türk
Tarih Kurumu, Türk Dıl Kurumu ve Atatürk
Araştırma Merkezi asli üye sayılannın 12'ye
indırilmesi ve bu üyelerin tamamının yönetim
kurullannca önenlecek 24 aday arasından
yüksek kurulca seçilmesi ve görev sürelerinin
6 yerine 5'eryıl olması öngörülüyor. Tasany-
la bu kurum ve merkezlerdeki başkan yar-
dımcıhğı ve yürütme kurullan da kaldınlacak.
Tasannın geçici maddesinde, yüksek kuru-
la Cumhurbaşkanı'nca atanacak üyelerle yük-
sek kurum ve bağlı kuruluş başkanlannın ta-
sannın yasalaşarak yürürlüğe girmesinden
itibaren bir ay içinde atanmaları ve yüksek ku-
rulun üç ay içinde ilk toplantısını yapması ön-
görülüyor.
Tasanyla TÜBİTAK Yasası'nda yapılmak
ıstenen yasa değişikliğinin benzeri bir düzen-
leme de getinlıyor. Buna göre, yönetim ku-
ruluna Başbakan'ca seçılecek üyeler, bağlı ku-
ruluş başkanlarında aranan niteliklere sahıp
kişiler arasından bir defaya mahsus olmak
üzere bir ay içinde Başbakan'ca atanacak.
Halen görevdeki yüksek kurum başkanı ve bağ-
lı kuruluş başkanlan ile yönetim kurulu üye-
leri ise yenıleri atanıncaya kadar görevlerine
devam edecek.
KROMSAN DAVASINDA BİLİRKİŞİRAPORU:
Topmkta 143 katfazla hvm
AĞUSTOSTA 'NOKTA' GÖREVLENDİRME
10 bin eğitimci atanacak
ABİDİN YAĞMUR
MERSİN - Mersin'in Kazanlı
beldesinde faaliyet gösteren
Kromsan Fabrikası'nın beldeye
bıraktığı tehlikeli atıklara ilişkin
Çukurova Üniversitesi Mühen-
dislik Fakültesi Çevre Mühen-
disliği Bölümü'nün hazırladığı
rapor tamamlandı. Raporda, ka-
tı atık örneklerinde toprakta bu-
lunmasına izin verilenden 143
kat fazla krom+6'ya rastlandığı
belirtildi.
Kazanlı Belediyesi'nin Krom-
san aleyhine açtığı davada, Mer-
sin 3. Asliye Hukuk Mahkeme-
si'nin bilirkişi olarak atadığı çev-
re yüksek mühendisleri Aslıhan
Gücek ve Üker Ardıç'ın hazırla-
dığı raporda krom+6 atığının ak-
ciğerkanserine neden olduğu vur-
gulandı.
Raporda," Yüksekmiktariar-
da krom+6 mide ülseri, karaci-
ğer ve böbrekte ağır yaralara ne-
den olmaktadır. Sonuçolarak da-
va konusu alandanveyerleşim bi-
riminde alınan numunelerde in-
san sağüğına zararlı kanserojen
maddeninyüksekorandabulun-
duğu saptanmışür" denildi. Hüseyin Çelik.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu - Milli Eğitim Ba-
kanı Hüseyin Çelik, bu yı-
lın ağustos ayında 10 bin
öğretmenin atamasının nok-
ta tayini ile yapılacağını
söyledi.
Milli Eğitim Bakanı Çe-
lik, TBMM Genel Kuru-
lu'nda kendisine yöneltilen
sorulanntamamını 1 saat20
dakikada yanıtladı. 7 ilde
üniversite kurulacağını an-
latan Çelik, 58 ve 59'uncu
hükümetler döneminde 51
bin 419 öğretmen atandı-
ğını, ağustos ayında da 10
bın öğretmen ataması daha
yapılacağını söyledi. Türki-
ye'nin hiçbir tarafından öğ-
retmen yetersizliği nede-
nıyle boş geçen ders olma-
dığını savunan Çelik,
"Ağustos 2005'teyapacağı-
mız 10 bin öğretmenin ata-
ması, nokta tayini ile yapı-
lacak. Yani norm kadro göz
önünde bulundurulmak
üzeretüm atamalar, bilgisa-
yar ortamında buradanya-
pılacak. İllerde kura çeldmi-
ne gerek kalmayacak"
DUZYAZI
ORHAN BİRGtT
Bayrak, Ama Hangisi?
Mersin'de önceki günkü gösteride Türk bay-
rağını yakma girişimini eski DEP milletvekilleri
Leyla Zana ve Orhan Doğan da, DEHAP Ge-
nel Başkanı Tuncer Bakırhan da tepki ile karşı-
ladılar. Bayrağın ortak değerimiz olduğunu söy-
leyen Zana'nın Mersin'deki olayı provokasyon
olarak nitelemesi de eşdeğer sözcüklerle öteki
iki politikacı tarafından paylaşıldı.
Bizim kuşağımızın duayen gazetecileri arasın-
daki Ahmet Emin Yalman yaşasaydı, bu üç Kürt
asıllı politikacımızın değerlendirmelerini okurken
ağlardı. Hemen kaleme sarılır ve onları "ortak
değerlerimizipaylaştıklan için" göklere çıkarırdı.
Günümüzün Yalman'ları da bu eski ustayı arat-
mayacak kadar saf davranışlar sergiliyorlar. Onu
rahmetle anmama yardımcı oluyorlar!
Çünkü, bu üç politikacının pazartesi günü Di-
yarbakır'dak\ Nevruz gösterilerinde, altındatop-
landıkları Demokratik Konfederalizm dövizi ile
yukarıdaki değerlendirmeleri çelişmiyor mu?
Ocalan, 21 Mart 2005'i yeni bireylemin başlan-
gıcı olarak değerlendirmek amacıyla, Türk, Irak,
iran ve Suriye'deki Kürtlerin tek devlet halinde top-
lanmasını öneren görüşünü açıklıyor. O açıklama,
DEHAP Genel Başkanı tarafından miting kürsü-
sünden Başbakan Erdoğan'a, tarihe geçmesi için
"Sayın öcaİan 'ın fikirierini tartışmasını tavsiye ede-
rek" aktarılıyor. Benzer bir konuşmayı Bayan Za-
na da aynı kürsüde yineliyor. Bu söylemler ve gös-
teride verilen mesaj, AB ülkelerinin Diyarbakır'a
gelen büyükelçileri tarafından demokratikleşme-
nin göstergesi olarak değerlendiriliyor!
Sormaz mısınız?
öcalan'ın konfederalizm öneri paketi ve o pa-
keti belgelemek amacıyla topluluğadağıtılan ha-
ritalarda gösterilen oluşum, Bakırhan'ın, Zana'nın
ve Doğan'ın ortak değerimiz olduğu konusunda
söz birliği ettikleri Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal
bayrağını mı kullanacaktır? Aynı alanda Kongra
Gel'in ve onun politik örgütü ERNK'nin flamala-
rı ile ay-yıldızlı bayrağımızdan hangisi, bu arka-
daşlar için ortak ya da yüce değer taşımaktadır?
Mersin'deki gösteride bayrağımıza yönelen sal-
dırı olayında provokasyon olasılığı elbette göz ar-
dı edilmesin. 21 Mart gününü gönüllerince kut-
lamak isteyen vatandaşların huzurlarını bozmak
isteyenlerin olup olmadığını sadece devlet değil,
o mitingi düzenleyenlerde provokasyon iddiası-
nı ortaya atan DEHAP yetkilileri de araştırsın.
Ama ya Diyarbakır Fuar Alanı'ndaki posterler?
Dövizler ve flamalar? Dağıtılan haritalar?.. 2005
Nevruzunu bir yeni başlangıcın miladı olarak de-
ğerlendirmek amacıyla Imrah'daki insan katilinin
önerisine sarılıp, Türkiye Cumhuriyeti Başbaka-
nı'na bu öneriyi değerlendirerek tarihe geçebile-
ceğini muştulayanlar?
Birileri dış politika uzmanlarının çokça kullan-
dığı "salam politikası" yöntemi ile hem devleti-
mizi, hem kamuoyumuzu dinginleştirmektedir.
Pasifize etmektedir. Salamdan keskin bir bıçak-
la zar gibi bir dilim kesip alsanız, çok kimse yap-
tığınızı fark etmez. Bu eyleminizi aralıklarla sür-
dürürseniz, o kimselerin gözleri öylesine alışır ki
kestiğiniz dilimlerin tabakta neredeyse bir şey
bırakmadığı neden sonra anlaşılır.
12 Eylül döneminde Ege ve Kıbrıs için yazdı-
ğım bir yorum yazısında, bu gözlemi savundu-
ğum için sıkıyönetim mahkemesinde yargılanır-
ken askeri savcıya sormuştum: "Ege ve Kıb-
rıs 'taki haklarımızın peşkeş çekilmesine razı olur
musunuz?" Savcı, kisvesini açmış ve üzerinde-
ki askeri üniformayı kanıt olarak gösterircesine
"Sanık böyle bir şeyi nasıl düşünüyor?" diye
sormuştu. O zaman, salam politikasındaki ince-
liğin ilgilileri fark etmeden bir şeyleri alıp götür-
mek olduğunu yinelemiştim. Diyarbakır kutla-
malarındaki konfederalizm önerisi Sevr'in ta ken-
disiyse, o önerinin üstünü örtmek amacıyla ay-
yıldızlı bayrağımız kullanılmaya kakışılmasın. Yok,
Türk bayrağı sınır taşlarımızın üstünde dalgala-
nan, o sınırlar için şehit olanların son örtüsü ola-
rak içtenlikle selamlanıyorsa, o zaman lütfen söy-
lemlere dikkat edilsin. İnsan katillerinin önderli-
ği terk edilsin.
Faks: 0 212 677 08 21 obirgit@e-kolay.net
MÜ'de ülkiicü saldırı
• Istanbui Haber Servisi - Ülkü Ocaklan üyesi bir
grubun, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile
Göztepe Kampusu'nda öğrencilere saldırdığı belir-
tildi. MÜ Hukuk Fakültesi Göztepe ve Haydarpaşa
Kampusu'na gelen ve öğrenci olmayan 40-50 kişi-
lik ülkücü grup, okul kantinini bastı. Önceki gün
satır ve sopalarla okula gelen grubu üniversite
önünden uzaklaştıran güvenlik güçlerinin, dün oku-
la saldıranlara müdahalede bulunmadığı belirtildi.
Öğrenciler, rektörlüğe ve polise yaptıkları tüm uya-
nlara karşın hiçbir önlenı ahnmadığını söyledi.
'Hazine arazisi işgali yok'
• Istanbul Haber Servisi - Akfırat Belde Belediye
Başkanı Hılmi Yıldız, " Yasalarla Orman Yağması"
haberimızle ilgili yaptığı açıklanıada, "Akfırat'ta
Hazine arazisi ışgalı olmadığını, beldenin Türki-
ye'nin 'tek örnek beldesi olmakla ün yaptığım"
belirtti. Yıldız açıklamasında, Akfırat'ın ilk ve tek
planh belde olduğunu, l/1000ve 1/5000'likplan-
larınm da yapılarak onaylandığını kaydetti.
İZMİR CUMHURİYET OKURLARI
AYDINLIK BULUŞMALAR-Ei
KUŞLUK KAHVALIİSİNDA BUl UŞUYORUZ
GAZETEMİZ YAZARI MEHMET FARAÇ
ARAMIZDA...
••TÖRL/TLRORUM)IX)ĞU ' SÖ)Lli)l
MUŞ BULANIKTA ÜĞRETMEniLBllMİZ VE
ÇOCUKLARIMIZ YARDIMIMIZI BEKÜYORI
KİTAP KAMPANYAMIZA DtSTEKLERlNlZl BEKLİYORUZ.
ROMAN VF ANS1KL0PEDİ BAŞTA, SİZ GETİRlN BİZ
ULAŞriRALIM, CUMOK'UN ELİ BtROL ÖĞRETMEN VE
ÇOCUKLARINA ULAŞSIN"
SEN GELMEZSEN BİR EKSİ6İZI
TARİHI
SUT21
MAKI P\ZAR. 1030
YER DEVAK OTEL - Mcktupçu Durafı • Mustafa Kemal Sahıl Bulvan Gibelyalı
KAKV^LTI ÖCRETI12 000 000 TL OLUP REZERVASYON İÇİN SON TA.RİH 26 MW200^'TİR
p Z E R V A S Y O N :
D GÜNOĞLU 0 533 765 52 67
N MANTAR 05335637868
SBAY 05359805474
0532 6» 76 08