Katalog

ŞAYFA CUMHURİYET 23 MART 2005 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER FRENKÇESİYLE "analiz". Belki öy- le söylense bazılarınca daha kolay an- laşılırdı; çünkü konu "psıkanaliz". Ya- ni, ruh hallerinin çözümlenmesi. Şimdı buna "şiddetle ihtiyaç var". Medyadaki, edebıyattaki, hatta bılım çevrelerindeki bazı tutumları anlamak ve olabilirse "fedaw'efme/c"i içın. Söz konusu tutumlar en çok dışa dönük iki konuda ortaya çıkıyor. Biri, Osmanlı'nın başlatmadığı ve olay ola- rak hayli tartışmalı, ama hukuk yönün- den kesin yanlış bir "Ermeni soykırı- mı" iddiası; öbürü de Türkıye'nin baş- iatmadığı ve olaylar açısından ister is- temez iki yanlı, ama hukuk açısından kesinlikle haklı olduğumuz bir Kıbns so- runu. Nedense bu iki konuya ilişkin olarak kimimizde anlaşılması güç dav- ranışlar görülüyor. Şu "nedense"ye açıklık getirmek gerek. Soykırım konusunda resmi tutum belli: Türkiye Cumhuriyetı, 1948 Sözleşmesi açısından zaten cezalan- dırma ve tazmınat ödetme gibi huku- ken olanaksız durumlar söz konusu olsa bile, ulusun onurunu korumak açısından mirasçısı olduğumuz Os- manlı'nın böyle bir suç işlemediğini savunuyor. Bu konuda hayli yayın ya- AÇI MUMTAZ SOYSAL Çözümleme pıldı, arşıvler de ardına kadar açık. Elbet, herkesin bu resmı tutumu pay- laşması beklenemez. Ama, içimızden bu görüşün aksini savunan birkaç kı- şiye bakıyorsunuz, hıçbiri konunun uz- manı bir tarihçi ya da hukukçu değil. Bırı romancı; olaylara kurban giden Ermeniler konusunda öyle rakamlar söylüyor ki, o zamanın Osmanlı ülke- sindeki tüm Ermeni nüfusunu bıle aş- makta. Bıri tarihçi; ama "The Economist" dergısinın 29 Ocak sayısında kendisin- den söz edilirken "eminent Ottoman historıan", yani "ünlü Osmanlı tarih- çisi" diye yazılışın aksıne, o alanın de- ğil, Ortaçağ Avrupası'nın tarihçisi. Hukukçu olarak şimdi ortaya sürü- len ise "Türk-Ermeni Uzlaşma Komi- tesi"ne başkanlık eden ve Amerıkan hükümetinın "düşünce deposu" du- rumundaki Dış llişkiler Konseyi'nde çalışan David L. Philips dıye bırı. O bile, Osmanlı devletinde ve hüküme- tinde değil, ancak "olaylan gerçekleş- tirenlerın bir bölümü"nde "Ermeni olan herkesi ortadan kaldırma" "kast"\ bulabılmış. Üstelık, bunların Mütare- ke'de yargılanıp birkaçının asıldığını da unutarak. Bu gıbi durumlarda Batı'daki iddi- acıların yanında yer almak neden- dir acaba? Kıbrıs konusunda, birço- ğu için "iktidarın aynı ters yöndekipo- litikasına yalakalık" diye basıt bir ya- nıt bulunabılir ama, genel nedenler bundan mı ibaret? Gerçek tutkusu ve doğruluk aşkı mı? "Ulusaltutumlann üstüne çıkacakka- dar entel olduğunu" ıspat çabası mı? Batı'nın bazı çevrelerine hoş görü- nüp oralarda saygınlık kazanma mı? Şarkıdaki gibi "Birihtimal daha var" ama, onu söylemeye ınsanın dilı var- mıyor: Içımizden kimilerinin yabancı hizmetindeoluşu. Çünkü, eğeröyley- se ulusça çoktan ölmüşüz demektir. Bereket, böyle ölümlerin fizik ölüm- den farkı, bir silkınişle çürüyüşten di- rilişe geçmenin her zaman mümkün oluşudur. Hükümet ve Maliye Bakanı... Plt)f. Dr. Mustafa ALTEVTAŞ Gazı Ünı IktısatBöl Başk M aliye Bakanı 8 Mart 2005 günü, TBMM Genel Ku- rulu'nda kendısıne yo- neltılen sorulara yanıt venrken ozelleştırme konusunda, "Özel- leştirmenin ana fclscfcsi, devletin asli görevleriolan adaletvegüven- liğin sağlannıası ile özel sektör ta- rafindan yüklenilemeyecek altya- pı yatınmlanna yönelmesi, eko- nominin ise pazar mekanizmala- n tarafından yönlendirilmesidir" bıçımınde bir tanım yaptı Devle- tin gorev ve sorumluluklannı "ada- let ve güvenliğin sağlanması" ve u özel sektör tarafından yüklenil- meyecek altyapı yatınmlan" ıle sınırlamak, 19 yuzyılda kalmış "jandarmadevlet" anlayışının gü- nümüze taşınmasınınkanıtını oluş- turmaktadır Gunümüzde adalet ve güvenliğin sağlanmasının bıle, devlettarafından değil mafyatık kı- mı güçlere ve özel güvenlık şırket- len aracılığı ıle pıyasa mekaniz- masına terk edılmış olması karşı- sında, ınsanınjandarma devletını arayası gelıyor Maliye Bakanı'nın bu yaklaşı- mı kışısel bır yaklaşım olmayıp 24 Ocak 1980kararlanılegeçılen yenı dönemm en belırgın ozellığı- dır BununyansımalarauAKP'nın programında, 2002 Seçım Bıldır- gesı'nde ve hukumet programla- nnda görmekteyız AKP Programı'nda ve Seçun Bıldırgesı'nde, "piyasaekonomi- sindenyanaolunduğu",u devletin ilkeolarakher türliiekonomik fa- aliyetin dışındaolması gerektiği'", "temeleğitimdışındakieğitim hiz- metleri ile sağlık ve sosyal güven- lik sisteminden yaraıianmanınsa- tanalma gücünebağhkılınacağı,bu alanların da özel girişimciliğin özeneceğiçekinı alanına dönüştü- rüleceği'' belırtılmektedır. I Arkası 8. Sayfada IM ŞART! Yatak, masa ya da koltuk... Eski mobilyanızı evinizden alalım. Yeni İstikbal'inizi evinize teslim edelim. YTL'YEVARANINDIRIMLE BELİRTİLEN İNDİRİM MİKTARI, YANDA GORULEN BERGAMA YATAK ODASINA |5 KAPILI KARYOLALI] AİTTIR mdmtnum İSTİKBAL'DEN PEŞİN FİYATINA VADE FARKSIZ MAXIMUM KART'A PEŞİN FİYATINA VADE FARKSIZ TAKSİT 1VK2Ü istikbal Boydak ıi 03 2005 TAHİHİNDE BAŞLAVAN KAMPANYA ^0 04 2005 TARİH NE KADAfl SURFCFK OLUP URETIM VE STOK IMKANLAR YLA SINIRLIOIH İSTİKBAI UfiUNLERl ÜZERİNDE ÜNCEDEN BELİRTMEKSİZ N DEÖİŞİKLİK VAPMA HAKK NASAHİPtlR TATAK 0DASI VE OENÇ 00ASI TAKIMURINDA 1AHFUZDUR KAMPANYA KO^ULLARIYLA LÜİll AYR NT U BİLÛ İÇİN LÜTFEN BİR IST KBAL YETKİLİ SATIC bl NA BASVURUNUZ l . l l MAK MUM KART UYGULAMASI İŞ BANKASI POS C1HAZI ÛLAN BAYILERIM ZDE GEÇERL D R İSTİKBAL AŞ 0 S B H CAD HO : 3B070 KAYSER EHHHH33HH www İstikbal com PENCERE ABD Türkiye'yi İşgal Eder mi? Başkan Bush, Irak ışgalının ıkinci yıldönümün- de yenı Amerıkan kuramını ya da sıyasetinı ka- çıncı kez dıle getirdı, bilemiyorum, 'Neoconı'ler bızım Nasrettin Hoca'dan mı esinlenmişler?.. Hoca testıyı oğlanın elıne vermış: - Gıt, çeşmeden doldur!.. Bir de tokat patlatmış: - Sakın kırayım demei. Çocuk: - Baba neden vuruyorsun, testiyı kırmadım kı... Hoca Nasrettin: - Kırdıktan sonra tokat ne işe yarar kı?.. Ben şımdiden önlem alıyorum... Hocamız yamandır... Ama Başkan Bush daha yaman!.. Diyor ki: - ABD'ye tehdıt hangı ülkeden gelıyorsa, on- dan once biz harekete geçmeliyiz... Tehdıdı saptayacak kım?.. Bush!.. • Bırleşmış Mılletler, uluslararası hukuk, devlet- ler arası kurallar ve ılışkiler, zart zurt ile filan feş- mekânın tümü fosss... Kurt kuzuya ne demış: - Suyumu bulandırıyorsun... - Aman efendım, ben akıntıya göre sızden da- ha aşağıdayım... - Olsun!.. Şaka gibi geliyor ama bu iş çığrından çıktı, iş- galın ıkıncı yılında hem Başkan Bush tehdıt var- sayımında ABD'nin oncelikli hareket kuramını yı- neledı, hem Savunma Bakanı ekşı yüzlü ve kem bakışlı Rumsfeld, Irak'aAmerıkan saldırısı ıçın ku- zeyden geçiş hakkı vermedi diye Türkiye'yi suç- ladı... Işler şekerrenge donüşüyor... Korkmaya başladım. • Başkan Bush'un şakası yok!.. Herkes bırbırine soruyor: - Iran'a saldırır mı?.. - Surıye'yı de ışgal eder mı?.. İster istemez içime bir kuşku düştü: - ABD Türkiye ıçın ne düşünüyor?.. Bız banşçıyız.. Nükleer sıcılımız de temız.. Yine de yaranamıyoruz.. 'Neoconı'ler homurdanmaya başladılar bıle: - Türk halkı bizı sevmiyor.. - Türkıye'de Amerıka'ya karşı düşmanlık artı- yor.. Padışah, öncekı sadrazamın kellesıni vurduk- tan sonra Mavı Boncuklu Hasan Paşa'yı başve- zıryapmış. Mührü teslim aldıktan sonra paşa sor- muş: - Sultanım, benden önceki sadrazamın suçu neydi?.. Padışah: - Rüyama gırmek cüretıni gösterdi... Paşa diz çöküp hemen mührü geri vermiş: - Beni bağışlayın efendımız... - Neden?.. - Sultanım, her şey elimden gelir de rüyanıza ginp girmemek elimden gelmez... ABD Türkiye'ye saldırır mı?.. Ne bıleyım?.. Bu bızım ehmızde olan bir şey de- ğil ki!.. Bush bozuldu mu Rumsfeld'ıtuttutabilirsen... metin aydoğanVian YENİ KİTAP 368 sa\ (d ULKEYEADANMIŞ BİRYAŞAM MUSTAFA KEMAL ve KURTULUŞSAVAŞI UMAY YAYINLARI'nındıoer kıtapla: BitaıeyenOyun ^ aıı Dünya Düzenı Komâlızm vt 1 Turkıy*. Mttn aydogan Avnıpa fiırlıguun Neresmdeyız FkoııomıkBnnalımuıddn AnhkÇağddn Küreselleşmeye MustafaKemalAtaturk UlusdlBunalnnd ^ oneüm Geleneklen vt Turklcr Bılım ve Unıversıte Metuı.ijdogan Mı ön avdogajı Prot Ur nı UMAYYAYINLARI tel: 0232 422 31 14 fax: 0232 464 41 37 e-mail: [email protected] vvww.umayyayinlari.com Büttin Kitapçılarda