23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 MART 2005 ÇARŞAMBA HABERLER CHP lideri Deniz Baykal, kapkaç olaylan karşısında hükümeti çaresizlikle suçladı: patlamasıyaşanıyorANKARA(OımhııiTyetBürosu)-CHP Genel Başkanı DenizBaykal, Türkiye'de "suç ve suçluluk patlamasr yaşandığı- nı, TBMM'nin araştırma komisyonu ku- rurak, olaya el koynıası gerektiğini bil- dirdi. tslami holdinglerin TBMM gün- demine taşınmasını isteyen Baykal, yurt- taşlann birikimlerinin "bir avuç haram- zadeyepeşkeşçekilmesine" izin verilemey- ceğini vurguladı. Baykal, TCY'dekı ba- sın özgürlüğünü engelleyen hükümlerin değiştirilmesi konusunda da CHP olarak her türlü desteği vereceklerinı söyledı. Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada lslami holdinglerin TBMM gündemine taşınmasının AKP ta- rafından engellendiğine işaret ettı. Bu konuda TBMM'de mutlaka bir komisyon kurulması gerektiğini, aksi taktirde • Son dönemde artan suç olaylanna dikkat çeken Baykal, olayın kaygı verici bir boyut kazanmaya başladığmı belirtti. Polisiye önlemlerle olayın önüne geçmenin mümkün olmaktan çıktığını söyleyen Baykal, TBMM'nin duruma el koymasını istedi. AKP'nin "biiyükvebal altuıda" kalaca- ğını kaydeden Baykal, CHP olarak ge- lecek hafta da bu konuyu Meclis günde- mine getirmeye devam edeceklerini bil- dirdi. Din adamlannın yanındaki birta- kım kişilerin işbirlıği ile vatandaşlann el- lerindeki birikimlerin toplandığına işa- ret eden Baykal, "Vatandaşlanmızınbü- tün birikjmleri, bir avuç haramzadenin çıkaniçinkullanılıyorsa,bıına TBMM'nin sessiz kalması mümkün değUdir" dedi. Siyasetçılerin oy uğruna bu duruma göz yumduklannı savunan Baykal, olayın si- yasi uzantılarının ortaya çıkanlması ge- rektiğini vurguladı. Baykal, partisi tarafından "baükban- kalaria" ilgili hazırlanan "Kara delik" komisyonunun çalışmalan hakkında bil- gi verirken, raporun, ekonomik krizın altında aslında "bankalar krizinin yarü- ğuu" ortaya koyduğunu ifade etti. Baykal, Türkiye'de son yıllarda suç ve suçluluk oranlarının kaygı verici şekil- de artığını belirterek "Türkiye, suçlular ülkesine dönüşmeyebaşlamışür. Günlük sohbetlerden gazete haberierine, man- şetlere, giderekülke yöneticilerinin çalış- ma gündemlerine kadar kendisini daya- 75 MtLYAR ÖDEYECEK Kazan tazminata mahküm oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Necmettin Erbakan hakkında, kayıp trilyon davasında verilen mahkûmiyet kararıru onayan Ersan Ülker başkanlığmdaki Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin 5 üyesi, SP'li Şevket Kazan aleyhine açtıklan tazminat davasında, 75 bin YTL (75 milyar lira) kazandı. Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü duruşmasma, davacılann avukatı Fevzi Coşkun ile davalı Kazan'ın avukatı İsmail Aydos katıldı. Coşkun, delillerin toplandığını ifade ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etti. Aydos, müvekkilinin, yargıyı eleştirdiğini, Yargıtay 11. Ceza Dairesi üyelerine yönelık herhangi bir sözünün bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istedi. Her üye için 15 bin YTL Mahkeme, Kazan'ı, her üye için 15 bin YTL olmak üzere toplam 75 bin YTL manevi tazminat ödemeye mahkûnı etti. Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kazan, eski Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya hakkında gündeme getirilen iddiaları değerlendirirken "...Şimdi gazete manşetlerinde yargının ilibarı tartışılıyor. Erbakan'ın üstüne, sahte evrak tanzim etti diye leke sürmeye tcşebbüs ediyorsunuz, elbette yarguuz leke alır" şeklinde değerlendirme yapmıştı. Bunun üzerine, Erbakan hakkındaki cezayı onayan Ülker başkanlığmdaki Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin 5 kişilik heyeti, Şevket Kazan'ın yaptığı açıklamalarla kişilik haklanna hakaret edildiği gerekçesiyle 100 bin YTL'lik tazminat davası açmıştı. Kazan'ın avukatı İsmail Aydos, karan temyiz edeceklerini açıkladı. Manevi tazminatın sebepsiz zenginleşmeye neden olamayacağını belirten Aydos, mahkemenin "fahiş bir rakama" hükmettiğini söyledi. Aydos, delil araştınlmasına ve tanık dinletmeye ilişkin taleplerinin dikkate ahnmadığını öne sürdü. İĞrVELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Fethullahçılar'ın yaptıracağı ilköğretim okulunun temelini atan Milt! Eğitlm Bakanı Hüseyin Çelik, "Hükümetimiz ülke çapında özel eğitim kurumlannı arttırmak için bunlara %100 değil, %300 destek veriyor." dedi. tan bir durumla karşı karşıyayız. Türki- ye'de suç ve suçluluk patlaması yaşan- maktadır" diye konuştu. Suç oranlanndaki artışın yıllardır uy- gulanan ekonomik-sosyal politikalardan kaynaklandığmı belirten Baykal, tanm kesiminde çalışanlann ailelenne baka- maz hale gelince kente yaptıklan göçle- rin yarattığı "bozulmanın" bu artışta önemli rol oynadığım ifade etti. Bu du- rumun artık "polisiye önlemlerle'' önü- ne geçmenin olanaklı olmadığını kayde- den Baykal, bilimadamlan, kriminolog- lar, sosyologlar ve TBMM'nin sorunun çözümü için harekete geçmesi gerekti- ğini bıldirdı. Baykal, AKP'li bakanlık- larda yolsuzluk olaylanna yenılerinin eklendiğini belirterek bunlardan birinin de Mavı Akım'daki fiyatlandırla yönte- minde değişıklık yapılma- sıyla Türkiye'nin milyon- larca dolar zarar ettirilme- sı olduğunu söyledi. Baykal, şunlan söyledi: "Geçmişik- tidar, Mavi Akım dosyasıy- la ilgili olarak yargılanryor da bugünkü iktidann Ma- vi Akım dosyasının duru- mu konusundaki tablo ne- dir? Bu konudaki dosya eli- mi/in alnndadır." Rumsfeld'e yamt Baykal, Irak'ta hâlâ dire- nişin sürmesini "Türki- ye'nin,Amerikan askerinin kuzeyden Irak'a girmesine izin vermemesine" bağla- yan ABD Savunma Baka- nı Donald Rumsfeld'e sert tepki gösterdi. Irak halkı- nın işgalin ilk günlerinde hiçbir direnış göstermediği- ne işaret eden Baykal, "ABD, Irak'taki başansız- hğının sorumluluğunu Tür- kiye'dearamasuı'' dedi. Hü- kümetin bu gelişmeler kar- şısındaki suskunluğunu da eleştiren CHP Genel Baş- kanı, "Türkiye'nin Irakpo- litikası baştan aşağı fiyas- kodur" diye konuştu İMZA YETKİSM KALDIRMADIĞI tDDlASI GÖZALTINDAKİ34 KİŞIYARGIÇ KARŞISINDA Özkan, Halkbank ;j Holding mağduru: için Taner'i suçladı ' Dini kuilandılar ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Yüce Divan'da yargılanan eskı Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, düzenlenen raporlara kar- şın Halkbank yöneticilerinin imza yetkisini kaldırmadığı iddiasımn gerçeği yansıtmadığını savunarak o dönemde Hazine'nin bağlı ol- duğu eski Devlet Bakanı Güneş Taner'i suçladı. Özkan, "Ben gö- revimi yaptıın, HazineMüsteşark- ğı652 gün raporlanbekletmiştir,so- rularunıza hiçbir yamt vermemiş- tir. Şimdiyanıtvermeyenlermi,ben misuçluyum?" dedi. Yüce Divan, özkan'ın gerektiğinde çağnlmak üzere duruşmalardan vareste tu.- tulmasını kararlaştırdı. Özkan ile eski Devlet Bakanı Recep Önal'ın Yüce Divan'da yar- gılanmalanna dün devam edildi. Savunma yapan Özkan, bankalar yeminli murakrplarınca Halkban- kası ile ilgili hazırlanan raporla- nn bir kez de Başbakanlık Teftiş Kurulu'na inceletilerek denetimin 2 yıl geciktirildiği iddiasımn ger- çeği yansıtmadığını söyledi. Tef- tiş Kurulu'na yeniden bir ıncele- nıe yaptırmadığını, yasalara aykı- n olarak doğrudan savcılığa gön- derilen 5 raporun görevsizlik ka- ranyla kendisine geldiğini belir- ten Hüsamettin Özkan, Hazine Müsteşarlığı'na yazdığı yazılarda, bu kişilerin de savunmalan alın- dıktan sonra dosyalann gönderil- mesini istediğini anlattı. Bu raporların, Başbakanlık Tef- tış Kurulu ve Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nca incelendi- ğini ve gelen toplam 12 rapordan ikisinde Halk Bankası yöneticile- riyle ilgili suçlama bulunduğunu kaydeden Özkan, bu 2 rapor konu- sunda ilgililer hakkında gereğinin yapılması için soruşturma izni ver- diğini savundu. Recep Önal da Başbakanlık Yük- sek Denetleme Kurulu'nun ban- kacıbk suçlarına ilişkin herhangi bir işlem yapmaması üzerine bu konu- da Bankalar Yeminli Murakıplar Başkanlığı 'ndan gelen öneriyi ken- di imzasıyla Başbakanlık onayına sunduğunu anlattı. Duruşma, 19 Nisan Salı günü- ne ertelendi. SABİTHORASAN KONYA - Endüstri Holding ope- rasyonunda gözaltına alınan 34 ki- şi dün adliyeye çıkanldı. Holding eski Yönetim Kurulu Başkanı Mus- tafa Ertekin, iddialann asılsız ol- duğunu öne sürerken sorgu sıra- sında bunalıma girdiği belirtilen Emrullah Aydıncı, Numune Hasta- nesi Psikiyatri Bölümü'nde tedavi aluna alındı. Holdinge 700 bin mark kaptırdığından yakınan bir yurttaş sanıklara "Hırsızlar" diye bağırdı. Endüstri Holdinge ait 250 mil- yon markı zimmetine geçirdiği ile- ri sürülen Ertekin'in ve 33 kişi dün Konya Adliyesi'ne çıkarıldı. Erte- kin, gazetecilere yaptığı açıklama- da, u Daha önce vapüan operasyon- lar gibi bu da asılsızdır. Kayboldu diye bahsedilen paralannda aslı yoktur" dedi. Emniyet sorgusun- da psikolojik sorunlar yaşayan ve Sedat Peker'ın adamlarından ol- duğu ileri sürülen Aydıncı ise Nu- mune Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Adliye önünde bekleyen Adnan Güzeloğlu adlı bir yurttaş holding yöneticilerini protesto et- ti. Güzeloğlu, Ertekin'e tepki gös- tererek "Bizim paramızı yediniz. Hırsızlar" diye bağırdı. Alman- ya'da işçi olarak çalışan Güzeloğ- lu, gazetecilere şunları söyledi: "Camilerdereklamyaparakpa- ra toplayanEndüstri Holding tem- silcilerinin sözüne kandık. Canıi Öğrerinı Başkanı denilen kişiler aracılığıyla holdinge aflece 700bin mark yanrdık. Biz bu parayı kâr- zarardiyeyanntak,en azmdankâr- zarar neyse onu almamız lazımdı. Aldıklanparalaıiabodyguard tut- muşlar. Meram'daki lüks vülası- nın önündeki 4 koruması Erte- kin'le görüşmeme izin vermedi. Osman Şanlı isimli yönctici ile gö- rüştüm. Bana' Sen git paranı gön- dereceğiz' dedi Amasözlerinitut- madılar. Suratma tükürmek için geldim. Hiç otanazsa bilsin ki ada- let bi/inı hakkımızı savunacak. Di- ni kullanarak bizi bu hale getirdi- ler. Avrupa'da pek çok insan tanı- yorum. Ailesine haber vernıeden holdinge parayaürdığı için eşinden boşanan çok sayıda kişi var." NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr AB ile müzakere tarihi olan 3 Ekim yaklaştıkça, sanki gerilim artıyormuş gibi bir görüntü ortaya çıkıyor. AKP hükümetinin AB işini yavaştan aldı- ğına ilişkin haberler yerli ve yabancı medyada yer aldıkça AKP yönetici- leri bunun uydurma olduğunu söylü- yor ve böyle konuşanlara veryansın ediyorlar. AB ile ilişkiler gerçekten tavsadı mı? Birsorun olduğunu kabul etme- liyiz. Durduk yerde bunca söylenti ortalığa saçılır mı? Kıbrıs konusu AB ile ilişkilerde hâlâ ne olduğu belli ol- mayan bir sorun olarak Türkiye'nin önünde duruyor. Türkiye, Kıbrıs Rum Yönetimi'ni tanıyacak mı? Böyle bir tanıma ne gibi sonuçları beraberin- de getirir? ••• Başbakan Tayyip Erdoğan, 17 Aralık sonrası yaptığı bütün açıklama- larda Gümrük Birliği sözleşmesini im- zalamanın Kıbrıs Rum Yönetimi'ni AKP Tekliyor mu? tanımak anlamınagelmeyeceğini be- lirtti. Bu konuda bazı uluslararası ör- neklere de gönderme yapıldı. Bazı sözleşmeleri imzalamanın mutlaka o ülkeyi tanıma anlamına gelmeyece- ği söylendi. Ancak son günlerde Avrupa'dan gelen haberler, AB'nin Türkiye'yi bu konuda daha fazla sıkıştırmak niye- tinde olduğunu gösteriyor. AB yetki- lileri Kıbrıs Rum Yönetimi'ni Türki- ye'nin tanımasının kaçınılmaz oldu- ğunu ifade ediyorlar. Bu noktada da- ha yeni zorlamaların ortaya çıkacağı da bir gerçek. • • • AKP, Kıbrıs konusunda sıkışıyor. Tabii bu sıkışma, iç kamuoyunda AB'ye muhalefet eden kesimlerin de iştahını kabartıyor. AKP içinde de mil- liyetçi bir kalkışmanın izlerine rastla- mak mümkün. Tayyip Erdoğan son açıklamasında, nisan ayında Kuzey Kıbrıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlı- ğı seçimlerini beklemenin doğru ol- duğunu söyledi. Mehmet AliTalat'ın cumhurbaşkanı olmasıyla, Kıbns Rum kesimiyle görüşmelerin yeniden baş- laması mümkün görünüyor. AKP'nin de bu sonucu beklediği ortada. AKP'yi sıkıştıran ikinci konu ise Er- meni sorunu. AB üyesi ülkelerin önem- li bir kısmı Ermeni sorununun "jeno- sit" diye ifade edilmesini istiyorlar ve kendileri de böyle kabul ediyorlar. önümüzdeki günlerde bu konuda birçok AB üyesi ülke parlamentosun- da Türkiye aleyhinde çeşitli kararlar alınabilir. Bu da AKP'nin durumunu daha da zorlaştırır. • • • Irak'ta izlenen belirsiz siyasetler de Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin so- ğumasında bir etken olarak öne çık- tı. Türkiye'nin Kerkük sorunu nede- niyle Kuzey Irak'a müdahale edebi- leceği haberleri Batı basınında yer al- dıkça, AB'den Türkiye'ye yönelik şüphe dolu bakışlar arttı. Güvensiz- lik ifade eden yorumların sayısı ço- ğaldı. Kürt sorunu konusunda da hâlâ belirsizlik sürüyor. Hâlâ Kürtçe yayın yapan TV ve radyolar cezalara çarp- tırılıyor. Kürtçe yayın yapmak isteyen TV'lere hâlâ izin çıkmadı. Bu gerginliğe son günlerde 1 Ni- san'da yürürlüğe girecek Türk Ceza Kanunu tartışması tuz biber ekti. Başbakan Erdoğan yaşadıkları ger- ginliklerin öfkesini medyadan alaca- ğını sanarak gazetecileri hedef alan sert çıkışlar yaptı. ••• 17 Aralık tarihine kadarTürkiye'nin AB ile uyum içinde yürümesi için gay- ret gösteren AKP, bu tarihten sonra kafalardasoru işaretleri bırakan biryol izlemeye başladı. AB ile görüşme- lerde bir gerginlik, bir isteksizlik öne çıktı. Tabii bu isteksizlik, ya da gere- ken dinamizmi gösterememe Türki- ye'de yeniden iç tartışmaların da önü- nü açtı. AKP'de bir durgunluk ve belirsiz- lik dönemi yaşanıyor. Erdoğan ve ar- kadaşlarının önünde iki yol bulunu- yor: Birincisi, AB ile uyum içinde de- mokratikleşme yolunda çabalarını sürdürmek ve iç gerginliklerin üste- sinden gelmek. Diğeryol ise, gelenek- sel milliyetçi-statükocu çizgiye para- lel bir gerginlik siyasetine teslim ol- mak. Çok sıkıntılı ve karmaşık bir döne- me girdik. AKP bunun altından kal- kabilir mi? Bekleyip göreceğiz. GLOBALPOLİTİKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU Yazarımız yıllık ızninin bir bölümünü kullanaca- ğından yazılarına ara vermiştir. ZAFERE YOLCULUK Müze,Kurtuluş Savaşı'nm tohumlarnun atüdığı top- raklara yolculuk yapmak isteyenleri çağuıyor. Çanakkale'de dinci rehberlere karşı aydınlık müze HAKANDÎRİK ÇANAKKALE - Bu yılki zafer kutlamalann- da, yurdun dört bir ya- nından yurttaşların akı- nına uğrayan Çanakka- le'de, dinci rehberlere kar- şı, "Deniz Müzesi" ay- dınlığı yaşanıyor. Müze- de, ziyaretçilere Çanak- kale Savaşları "interaktiP biçimde anlatılıyor. Ko- nuklan, "Gelibolu" bel- geselinin yönetmeru Tol- ga Örnek tarafından ba- ğışlanan kostümler ıçın- deki askerlerkarşılarken daha önce sergilenmemiş eserler dikkat çekiyor. Deniz Müzesi'nde, emekli astsubay, sanat ta- rihçi Cevattnce'nin genel tasanmında gerçekleşti- rilen iç kale düzenleme- si, modern anlayışla geç- mişe ışık tutuyor. 11 Mart'ta açılan müzeyi, Çanakkale Deniz Zafe- ri'nın kutlandığı 18 Mart'ta 6 binin üzennde kişi gezmiş. Müze giri- şinde ziyaretçileri, gülen yüzleriyle iki çocuk ma- ketı karşıhyor. Ilkinin adı Yardım. "Merhaba" di- yor Yardım, konuklara ve adının anlamını açıklı- yor: "Adınu,Nusretma- yın gemisinden aldım. 'Nusret' sözcüğünün Türkçe'dekikarphğı' Yar- dım'dnf Ona "Uyanık" eşlik ediyor. 0nun da adı, Çanakkale Boğazı'nı ma- yınlayan gemilerden "ln- tibah"tan geliyor. Yardım ve Uyanık, Ulusal Kurtu- luş Savaşı'nıntohumlan- nın ekıldığı Çanakkale Savaşlan'nın ziyaretçile- re anlatımında yardımcı oluyor. Müzedeki gezi sırasın- da, zafer bir kez daha ya- şanıyor. Yedi dakikalık filmden savaşın gelişımi izlenirken Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ahmet Sipahioğlu ve Seyhan Boztepe tarafın- dan hazırlanan maket ve animasyonlarla canlan- dırma yapılıyor. ÇELİK: HÜKÜMETtN İŞt DEĞİL 'Atatürk'lü telgrafa sansür'iddiası ANKARA(Cumhuri- yet Bürosu) -CHP Mil- letvekili Ufuk Özkan, Çanakkale Zaferi'nin 90. yıldönümü törenlerinde CHP Genel Başkanı De- niz Baykal'ın gönderdi- ği telgraf mesajının, "me- tinde Mustafa Kemal Atatürk" yazılı olduğu gerekçesiyle okutulma- dığını iddia etti. TBMM Genel Kuru- lu'nda, "gariveşehitya- kuüaruun durumu" ko- nusunda gündem dışı söz alan Özkan, Çanakkale Zaferi nedeniyle yayım- lanan bazı programlar- da Atatürk'ün adının hiç geçmediğini ileri sürdü. Ufuk Özkan, "Çanak- kale'deki kutlamalara Baykal'ıngönderdiği kut- lama mesajı da okutul- nıadı. Telgraf metninde Atatürk yazdığıiçin oku- tulmadı. Atatürk'ü ve aziz şehitlerimizi unut- mayacağız, unutturma- yacağız" diye konuştu. Söz alan AKP Grup Başkanvekili Faruk Çe- lik ise telgrafın gönde- rilmesi halinde protokol gereği okunması gerek- tiğini belirtti. "Telgraf okumak, hükünıetiıı işi değü" diyen Çelik, Ça- nakkale Zaferi'nin siya- si malzeme konusuna çe- kildiğını söyledi. Çelik, Baykal'ın telgrafla de- ğil, Çanakkale'ye gide- rek törenleri şereflendi- rebileceğini belirtti. TAŞI BOYADILAR UğurMumcu 'nun mezanna çirkin sahlırı ANKARA (Cumhuri- yetBürosu)-Bombah sal- dın sonucu yaşamını yi- tiren gazetemiz yazarı UğurMumcu'nun Cebe- ci Asri Mezarhğı'ndakı gömütü, kimliği belirsiz kişilerin saldınsına uğ- radı. Toplam 35 güvenlik görevlisinin bulunduğu mezarlıkta Mumcu'nun gömütü siyah ve kırmızı boyalarla boyandı. Me- zarlık Idare Amıri Erol Güngör, saldınnın "do- ğal" olduğunu savunarak "Bunu önlemek için her mezann başına birgörev- li dikmeliyiz'' dedi. Mumcu'nun gömütü önceki gün kimliği belir- siz kişilerin saldınsına uğradı. Gömütün başına gelen kişi ya da kişiler, el- lerindekı siyah ve kırmı- zı renkli boyalan mezar taşlannın üzerine dökerek kaçtı. Bir süre sonra gö- mütün boyanmış olduğu- nu fark eden mezarlık yö- netimi, boyalann çıkanl- ması için bırkaç güven- lik görevlisini görevlen- dirdi. Ancak görevliler boyalan çıkarmakta ba- şarılı olamadı. Bunun üzerine umıag'dan gelen görevliler iki gün boyun- ca boya çözücüler ve tel fırçalarla taşları temizle- meye çalıştılar. Mezarlık ldare Amiri Erol Güngör, Cumhuri- yet'in konuyla ilgili soru- lan üzerine, "Burası800 dekarlık bir ara/i ve 272 bin mezarvar. Toplam35 güvenlik görevlisi çalışı- yor.Herınezan korumak için mezarlann başına bi- rer görevli dikmemiz la- zım'' diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle