09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 MART 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞHABERLER dishabCacumhuriyet.com.tr 11 Karamanlis ile görüşecek • ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün Brüksel'de Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis'le akşam yemeğinde bir araya gele- cek. Yemeğe Dışişleri Bakanlan Abdullah Gül ile Petros Molivyatis de katılacak. Brüksel'deki görüşmenin 17 Aralık'taki Avrupa Birliği zirvesinden önce Yunanistan'ın Kıbns ve Ege konuları nedeniyle dondurduğu yakınlaşma sürecinc ycniden ivme kazandırması bekleniyor. Tiirk kamyon şoföril öldürüldü • Dış Haberler Servisi - lrak'ın çeşilli bölgelerinde düzenlenen saldınlarda toplam 7 kişı yaşamını yitirirken Musul'un güneyindeki Beyci'de üzerine ateş açılan bir Tiirk kamyon şoförünün öldiiıüldüğü bildirildi. Dün ölenler arasında 1 ABD askeri ve Iraklı güvenlik güçleri de bulunuyor. Yetkililer Mıısııl'da yolsuzlııkla mücadele biriminin başkanı olan Velid Kaşmula'nın, iki korumasıyla birlikte çalıştığı binaya yerleştirilen bombanın patlaması sonucu öldüğünü söylediler. Iraklı bakan kaçınıldı' îddîası • BAĞDAT(AA)-Irak Içişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, yabancı ajanslara yaptığı açıklamada, Eyalet Işleri Bakanı Vali Abdüllatif'in konvoyuna saldırı düzenlendiğini, bakan ve 10 korumasının kaçınldığını iddia etti. Olayın duyulmasının ardından Reuters ajansını telefonla arayan Bakan Abdüllatif, haberin doğru olmadığını, kendisinin ve korumalarının güvende olduğunu açıkladı. saldırı bekliyor • Dış Haberler Servisi - Ingiliz iç istihbaratı MI5'in, "trlandalı terör gruplarımn seslerini duyurabilmek için sanayi tesislerine saldınlar düzenleyebileceği" uyarısı yaptığı bildirildi. MI5'in yaptığı uyarı çerçevesinde, Londra'daki metropolitan polisi ve diğer polis teşkilatlarının bölgelerindeki büyiik işyeri ve sanayi tesislerine birer elektronik posta mesajı göndererek koruma önlemlerini arttırmalarını tavsiye ettiği kaydedildi. El Zerkavi'ye 15 yıl hapis cezası • AMMAN(AA)- Ürdün'de askeri bir mahkeme, kaçak durumdaki terör lideri Ebu Musab El Zerkavi'yi 15 yıl hapse mahkûm etti. Ürdün mahkemesi, El Zerkavi'nin gözaltına alman yandaşına da 3 yıl hapis cezası verdi. El Zerkavi ve yandaşı El Miktat Muhammed el Dabbas'ın (24), Bağdat'taki Ürdün Büyükelçiliği'ne 2003 yılında düzenlenen ve 18 kişinin öldüğü saldırı nedeniyle suçlu bulunduğu kaydedildi. Afganistan'da sel 200 can aidı • KÂBİL(AA)- Afganistan'da aşın yağışlar sonucu meydana gelen sel nedeniyle ölenlerin sayısının 200'ü aştığı bildirildi. Afgan yetkililer, son günlerde ülkeyi etkisi altına alan yağışlann yol açtığı selin binlerce evin yıkılmasına neden olduğunu belirttiler. Yetkililer, selden en çok etkilenen bölgelerin ülkenin orta kesimlerindeki Uruzgaıı bölgesi olduğunu kaydettiler. Annan, BM reformu taslağmda Bush'un isteklerini göz önüne aldı ABD reformuDış Haberler Servisi - BM Genel Sekreteri Kofî Annan, kurumda geniş kapsamlı re- formlar yapılmasını öngören planı bugün genel kurula sun- maya hazırlanırken tasarının asıl hedefinin ABD'yi mem- nun etmek olduğu belirtiliyor. Annan ve ekibi, aylardır özel- likle ABD'nin BM onayı al- maksızın Irak'a saldırması ve çeşitli skandallar nedeniyle yıp- ranan kuruma uluslararası alan- daki saygınhğını ve güvenilir- liğini yeniden kazandırmak için geniş kapsamlı bir reform pa- keti üzerinde çalışıyordu. Re- form tasansı, BM'nin dünya güvenliğine ilişkin kararlan alan ve kalkmma konulannda belir- leyici rol oynayan bir örgüt ol- • Bugün genel kurula sunulacak olan taslak ABD Başkanı ile Amerikan dış politikası ve özellikle de Irak savaşı nedeniyle yaşanan sayısız çatışmanın ardmdan Washington'a verilmiş bir ödün olarak değerlendiriliyor. maözelliğini sürdürebilmesini sağlamayı da hedefliyor. An- cak, BM'nin tarihindeki en kök- lü değişimi oluşturacak reform planı pek çok kesim tarafından, ABD Başkanı GeorgeBush ile Amerikan dış politikası ve özel- likle de Irak savaşı nedeniyle ya- şanan sayısız çatışmanın ardın- dan Washington'a verilmiş bir ödün olarak değerlendiriliyor. Yeni plana göre BM ilk kez, ABD ve diğer zengin ülkelerin güvenliğinin sağlanmasına ön- celik vereceğini ilan edecek. BM'nin Ingiliz lcra Direktö- rü, Mark Malloch Brovvn, The Sunday Telegraph gazetesine yaptığı açıklamada, "Reform- İarın, ABD'nin terör kaygıları- nı karşılayacak bir güvenliksis- temi oluşturması gerekiyor'' de- di. Brown, gelişmekte olan ül- kelerdeki yoksulluğun önlen- mesi ve toplumsal sorunlar gi- bi konulann Batı'nın güvenli- ğine yönelik tehditler bağla- mında ele alınacağını söyledi. Zimbabve'nin BM Temsilci- si Chidyan Siku ise "Biz geliş- mekte olan ülkelerin tenısilcile- ri, genel sekreterliğin, Kuzey'in stratejikgündenûneönem vere- rek ABD'yi memnun etmeye çalıştığını düşünüyoruz" dedi. Fransa'nın BM misyonundan bir yetkili de "VVashington'ı hoşnutetmeyeçalışırken çok ile- ri gidebilirler. BM sadece ABD için değüdir" diye konııştu. Kurumla ABD arasında uz- laşma sağlamak için tasarıda Washington'ın terör kaygıları- nı giderecek düzenlemeler ya- pıldı. Buna göre, 2006'ya ka- dar geniş kapsamlı bir terör kar- şıtı anlaşma imzalanması, nük- leer silahların yayılmasına kar- şı yeni önlemler alınması ve hangi koşullarda savaş açılaca- ğı ve önleyici vuruş yapılaca- ğının kurallarla belirlenmesi öngörülüyor. Reform taslağın- da terörün tanımı ise şöyle ya- pılıyor: "Bir topluluğu, hiikü- meti ya da uluslararası örgütü yıldırmak amacıyla sivillerinya da savaşa katümayan resmi gö- revlilerin ölümüne ya da yara- lanmasına yol açan her türlü eylem terör sayılır." Tasanda, 53 üyeli Insan Hak- ları Komisyonu'nun, üyeleri genel meclis tarafından seçilen daha küçük çaplı bir insan hak- lan konseyine dönüştürülmesi de öneriliyor. tnsan haklarını ihlal eden ülkeler ise panele alınmayacak. Taslakta, BM Gü- venlik Konseyi'nin 5 daimi üye- sinin sayısının arttınlması da öngörülüyor. ABD'de Irak savaşmm ikinci yıldönümü protesto gösterileriyle anıldı Yüz 1>iııler sokaktaDış Haberler Servisi - Irak'a saldı- rının ikinci yıldönümünde, yüz bin- lerce ABD'li savaş karşıtı çeşitli kentlerde sokaklara dökülerek işga- li ve Başkan George Bush'u protes- to etti. Aralarında New York ve San Fran- cisco gibi büyük kentlerin de bulun- duğu pek çok ABD şehrinde dün, "Barış ve Adalet Birliği" adlı savaş karşıtı örgütün düzenlediği geniş ka- tılımlı protesto gösterileri yapıldı. New York'un Manhattan semtinde öğlen saatlerinden itibaren BM bina- sı yakınlarındaki Dag Hammarsk- jold binası önünde toplanan protes- tocular, savaş karşıtı pankartlar taşı- yıp sloganlar atarken, Irak'ta ve Af- ganistan'da ölen Amerikan askerle- rini simgeleyen, ABD bayrağına sa- rılı tabut maketleri taşıdılar. Asker toplama merkezlerinin önünde top- lanan protestocular ise sloganlar ata- rak Irak'taki ABD askerlerinin der- hal evlerine dönmelerini istediler. New York'un Brooklyn semtinde de Brooklyn Halk Kütüphanesi önü ve Montague Caddesi olmak üzere iki noktada toplanan savaş karşıtlan, bu- rada da bayrağa sarılı tabut maket- leri taşıdılar. Her iki grup daha son- ra, Lafayette Bulvarı'nda birleşerek gösterilerine devam etti. New York'un Bronx semti de "Savaşa Direnenler Birliği'' tarafından düzenlenen ben- zer bir protesto eylemine sahne ol- du. Broadway'de yerlere yatarak yo- lu kapatan yaklaşık 30 eylemci po- lis tarafından tutuklandı. Bir şemsiye örgüt olan Barış ve Adalet Birliği tarafîndan tüm ABD'de düzenlenen protesto gösterilerine binlerce savaş karşıtı katıldı. Birliğin, "Dünya Savaşa Hayır Diyor" yazılı pankartları taşıyan göstericilerin ka- tılımıyla hafta sonu için ABD gene- linde 800 civannda savaş karşıtı gös- teri düzenlediği belirtiliyor. San Fran- cisco'da da geniş katılımlı bir göste- ri yapıldı. Protestocular 3 kilomet- relik yürüyüş yaptı. Los Angeles'ta da eylemciler sokaklara döküldü. ABD'nin San Fransisco kentinde gerçekleştirilen geniş katılımlı eyleme anarşist gruplar da katıldı. (Fotoğraf: AP) ESKİ tNGÎLTERE DIŞÎŞLERİ BAŞKANI COOK, BAŞBAKAN'I SUÇLADI: Blair hatır için savaştaDış HaberlerServisi- tngiltere Baş- bakanı Tony Blair'in Irak savaşına destek vermesinin temel nedeninin, ABD'nin en yakın müttefıki olma ko- numunu kaybetmek istememesi ol- duğu savı güç kazanıyor. BBC'nin hazırladığı bir belgeselde Irak savaşı ile ilgili tartışmalar sürerken istifa eden eski dışişleri bakanı ve dönemin Avam Kamarası Başkanı Robin Co- ok, Başbakan'ın savaşa gitme nede- ninin kitle imha silahlan olmadığını söyledi. Cook, "Başbakanı savaşı destekle- me kararı almaya sevk eden şey, Ge- orge Bush'unen yakın müttcfikiolma- sı ve ABD yönctinıinc İngiltere'nin en yakın mürtefik ülke olduğunu göster- mekistemcsiydT dedi. Sorunun Sad- dam Hüseyin rej iminin silahsızlandı- nlması değil, Bush'un "rejim deği- şikliği" politikası olduğunu söyleyen Cook, Blair'in başından beri ne yapıl- dığının farkında olduğunu söyledi. Belgeselde, Ingiliz dış istihbarat servisi MI6'nın başkanı RichardDe- arlov'ın açıklamaları da yer aldı. Dearlove, Washington'ın Irak savaşı- nı başından beri ABD politikalarına uygun bir biçimde hazırladığını belirt- ti. Dearlove, Washington'dakatıldığı bir bilgilendirme toplantısımn ardın- dan Irak'taki savaşın kaçınılmaz ol- duğunu öğrendiğini ve savaştan 9 ay önce bunıı Blair ve bir grup bakana aktardığını kaydetti. Richard Dearlo- ve, bütün bilgi ve istihbaratın bu po- litika çerçevesinde Bush yönetimi ta- rafuıdan "ayarlandığun" söyledi. Gül, soru önergesini yamtladi: Kriterlerde 'soykınm 'yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yar- dımcısı Abdullah Gül, sözde Erme- ni soykınmı ile Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği arasında, doğrudan veya do- laylı hiçbir bağlantı bulunmadığını bildirdi. Gül, DYP Denizli Milletvekili Üm- metKandoğan'ın yazılı soru önerge- sine verdiği yanıtta, Türkiye'nin, AB'ye katılım müzakerelerinin baş- latılması için gerekli olan Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirdiğini ve bunun, gerek AB Komisyonu'nun 6 Ekim 2004 tarihli llerleme Raporu ve Tavsiye Belgesi'nde gerekse 17 Aralık 2004 tarihli AB doruğu so- nuçlannda teyit edildiğini belirtti. Müzakere sürecinin koşullannın her aday ülke için belli olduğunu ve Türkiye'nin tam üyelik sürecinin de diğer ülkelerde olduğu gibi AB mük- tesebatının belirlediği çerçevede ce- reyan edeceğini dile getiren Bakan Gül, "Bu itibarla Ermenisoykınmı id- dialanyla Türkiye'ninAB'yetam üye- liğiarasında,doğrudanveya dolayhhiç- bir bağlantı bulunmamaktadır. Bu konu, belli çevrelertarafindanzaman zaman gündeme getirilse de ülkemi- zin bu konudaizleyegeldiği açıkve ka- rarlı hınını, AB çevrelerince de bilin- mektedir" dedi. Türk Tarih Kurumu bünyesinde Er- meni iddialannı araştıran bir Tarih Araştırma Grubu oluşturulduğunu, seçkin tarihçilerden oluşan grubun, Er- meni iddiaları konusundaki Türk tez- lerini güçlendirmek amacıyla önem- li çalışmalar gerçekleştirdiğini belir- ten Gül, bilimsel çalışmalar sonucu hazırlanan kitaplann, yakında Türk ve uluslararası kamuoyunun bilgisine sunulacağını açıkladı. İsrailde Türk Yahudileri fçln buluşma yeri Arkadaş Derneği Kültiir Merked YEHUD/TEL AVÎV (AA) - Isra- il'deki Türk Yahudilerini bünyesin- de toplayan iki kuruluştan biri olan "ArkadaşDerneği'', Sefarad ve Türk kökenli Yahudilerin bir araya gelip faaliyetlerinden yararlanabileceği bir kültür merkezi kuruyor. Tel Aviv yakınlanndaki Yehud Be- lediyesi sınırlan içinde, belediyenin tahsis ettiği tek kath bir evi kültür mer- kezine dönüştürmek için çalışan Ar- kadaş Derneği Başkanı Eyal Peretz, "tstedim ki, buradakilerin çocukla- n da Türkiye ile ilgili geçmişlerini öğ- rensin,gelip burada kah ve içsiıı, Türk filmlcrini, televizyonlannı seyretsin, bir arada olsunlar" dedi. Kendisinin de Yehud'da doğduğu- nu hatırlatan Peretz şunlan söyledi: "Yehud'un nüfusunıın büyük kısmı 1948-50'lerde İzmir'dcn göç edenler- den oluşuyor. Babamda İzmirdoğum- lu. O zaman sokaktakilerin lisanı da Ladino (Ispanya'dan göç eden Yahu- dilerin dili) ve TürkçeydL Kahvecile- ri, berber ve borekaslarıyla (börek- çiler) burası küçükbir İzmirgörünü- mündeydi. O yüzden kültür merke- zi için de Yehud'u seçtik" diye konuş- tu. Kültür Merkezi'nin adını "Türk Evi" olarak planladıklarını söyleyen Peretz, restorasyon çahşmalarının hızla ilerlediğini kaydetti. Merkezin bünyesinde, göç eden- lerin kültürünü tanıtacak her türlü eşya ve resimlerin sergileneceği bir müze ile Türkçe, lbranice ve Ladi- no dillerinde kitaplann yer alacağı kü- tüphane bulunacak. Dil kurslan dü- zenlenecek, kültürleri tanıtacak top- lantılar, seminerler yapılacak, kon- feranslar verilebilecek, aynca Ye- hud'daki yaşlılan ve gençleri buluş- turacak toplantı odalan yer alacak. BIÇAK SIRTI EROL MANtSAU Birileri Bizi Fena Halde İşletiyor... Işin en güzel yanı da patronlar kulübünün Anka- ra'yı "karşısına alırgörünmesi". Bana biraz Holly- wood filmlerini anımsattı. Şu iyi polis-kötü polis nu- marasını... Efendim, bugün "karşımıza aldık havasını" ka- muoyuna sundukları yönetimi kendileri destekle- yip getirmediler mi? Noktasına virgülüne kadar yazmaya çalıştım(*). Uzaktaki bir büyük ülkenin Ankara'daki temsilcisi 2002'nin ilk aylarında kim- lerle toplantı yaptı? Istanbul'dan hangi patronlar bu toplantılara ka- tılıp "yeni /Mdan" destekleyeceklerini bildirdiler? Şimdi kalkıp "Patronlar karşı çıkıyor" demek ko- mik oluyor. Işin içinde başka şeyler aramak gerekiyor: 1) Birileri "tabanına karşı" sıkışmış durumda. Brüksel'in, VVashington'ın ve dış sermaye çevre- lerinin "yakını" pozisyonunadüşmüşler. Patronlar- la sıkı fıkı durumdalar. Öyle ise patronlarla ve dış odaklarla çatışma senaryoları hazırlamalı. Işin esasında nasıl olsa beraberler; televizyon- lardaki gelin-kaynana kavgalarının cazibesi bizim- kileri de etkilemiş olmalı. Herkes bir yerlerde oy- nuyor. Oynuyor ne kelime, basbayağı göbek atı- yorlar bunlar. Levent Kırca sonunda işsiz kalacak galiba. 2) ABD veya Avrupa Birliği Ankara'daki yönetim- derı, neden hoşnut olmasın ki? Her şey ABD'nin ve AB'nin istediği yolda ilerliyor. Sıralayalım ve görelim: - AB, 17 Arahk 2004'te Ankara'ya bütün istedi- ği koşulları dayatarak kabul ettirmiş. Türkiye'nin bek- leme odasında oyalanarak iğfal edilmesi, kandırıl- ması için tüm koşullar kabul edilmiş. Türkiye'nin içeri alınmadan özel statüye doğru götürüleceği en baştan belirlenmiş. AB hiçbir yükümlülük altına girmiyor. Türkiye'yi, bir piton yılanının yavaş yavaş sıkarak pes ettirmesinin koşulları "müzakere sü- reci" adı altında sıralanmış. AB'nin Ankara'dan hoşnut olmaması için hiçbir neden yok. - ABD ve AB birlikte Kıbrıs'ı istemişler. 1 Mayıs 2004'te Rumlar adanın bütününü temsilen AB'ye girmişler. Ankara, uluslararası antlaşmalardan do- ğan garantörlük hakkını kullanmamış. Rumların Kıbrıs Cumhuriyeti olarak alınmasının, 1959-60 antlaşmalarına aykırı olduğunu belirterek engelle- me yapmamış. Avrupalılar da Amerikalılar da gö- bek atmışlar. -15 Aralık ve 17 Aralık belgelerine Ermeni tasa- rıları, Fener Patrikhanesi, Ege Denizi, Güneydoğu Anadolu "sorunları ve talepleri" açık olarak kon- muş. Ankara'dan bütün bunlara da "hayır, olmaz" diye birtepki gelmemiş. ABD ve AB yine memnun. - Kuzey Irak'ta Türkiye ve Türkler tasfiye edilir- ken Ankara'dan yine çıt çıkmamış. ABD ve Ingil- tere, istediklerini söke söke alırken Ankara sessiz kalmış. Memnun olmamaları için bir neden varmı? Türkiye örnek ülke Ustelik Türkiye, "genişletilmiş Ortadoğu proje- sinde" örnek ülke ilan edilmedi mi? Amerika da, Avrupa da Türkiye'yi örnek ülke olarak seçmekte yerden göğe haklılar. Bir bakalım: - Türkiye AB'ye tek yanlı bağlanırken gıkı çıkmı- yor, hatta hevesli. önce 6 Mart 1995'te eşi benze- ri olmayan gümrük birliği ile arka bahçe yapma- nın altyapısı hazırlanmış ve uygulanmış. - Sonra AB'nin ve Batı'nın dev şirketleri ellerini kollarını sallaya sallaya gelip gıdayı, ilacı, otomo- tivi, ulaştırmayı, bankacılığı, iletişimi, medyayı hat- ta borsayı yavaş yavaş işgal etmeye başlamışlar. Bundan iyisi can sağlığı, Türkiye'den ve onun yö- netimlerinden memnun olmayacaklar da kimden memnun olacaklar? - Ankara, hiçbir ülkenin yapmayacağı bir biçim- de IMF ile "işbirliğine girmiş". Ekonomi onun de- netimine bırakılmış: Ne güzel, sen sağ ben sela- met, işler emin ellerde. ABD ve AB mutlu olmasın da kim mutlu olsun? - ABD'nin ve AB'nin dev şirketleri Türkiye'yi ide- al pazar ilan etmişler. Hükümetin uygulamaların- dan çok memnunlar. Batı'nın dev şirketleri demek ABD ve AB'nin kendisi demektir. O halde hüküme- te kızmalarına hiçbir neden olamaz. Işte bu nedenle ben ABD'nin ve AB'nin hükü- mete kızdığına, ondan hoşlanmadığına kesinlikle inanmıyorum. ABD'nin, AB'nin ve onların dev şir- ketlerinin istekleri yerine geliyorsa kızmaları için çıl- dırmış olmaları gerekmez mi? Bana kalırsa birileri kafamızı karıştırmak istiyor galiba. Ben tekrar ısrar ediyorum; bu iş bana, iyi polis-kötü polis numarası gibi geldi. SiznedersinizL (*) Siyaset Güncesi, 2004, Der Yayıncılık. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali SÜRECI BALTALIYORLAR Yerleşimciler Gazze'ye aktı Dış Haberler Servisi - Israil'in Gazze'den çe- kilme planını engelle- mek amacıyla 600 'den fazla Yahudi yerleşim- cinin Gazze Şeridi'ne yerleştiği bildirildi. Ba- tı Şeria'daki yerleşimle- rin ise Ortadoğu barış planına aykırı biçimde genişlediği ortaya çıktı. Israil radyosu, 600 yerleşimcinin çoğunlu- ğunun Gazze'nin güne- yindeki Guş Katif Yahu- di yerleşim birimine ta- şındığını belirtti. Radyo, bu kişilerin yerleşkele- rin boşaltılmasına kar- şı düzenlenecek göste- rilerde yer almayı tasar- ladığını kaydetti. Aşın sağcı milletvekili Effi Eytam da kansı ve 8 çocuğuyla buradaki bir yerleşkeye taşınmaya ni- yetli olduğunu açıkladı. Savunma Bakanlı- ğı'nın yaptığı bir ince- leme, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerinin, Ortadoğu'da banşı ön- gören ABD destekli yol haritasına aykın bir şe- kilde genişlediğini gös- terdi. Bakanlığın tali- matıyla geçen haftalar- da bütün yerleşim bi- rimlerinin hava fotoğ- raflan çekildi. încele- meler, son birkaç ayda pek çok yerleşimde çok sayıda yeni bina yapıl- dığını ortaya koydu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle