Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 MART 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
CHP Genel Başkan Yardımcısı Özyürek, AKP'nin kıblesinin ABD olduğunu söyledi
Hükümet sıkıstıMIYASEİLKNUR
lktidara geldiği günden bu ya-
na medyadan ve iş dünyasından
büyük destek alan AKP hüküme-
ti, ABD'nin üstü örtülü uyansın-
dan sonra bu çevrelerden yumu-
şak bir muhalefete maruz kaldı.
"ABD hükümetten desteğini çeki-
yor mu?" kuşkusu nedeniyle ilk
kez hükümeti eleştiren bu çevre-
lerdeki dönüş karşısında Başba-
kan öfke saçmaya başladı. "Bir
yerlerden düğmeye basıldı" diye-
rek tepkisini dile getiren Başba-
kan karşı atağa geçerken CHP de
kurultay sonrası muhalefeti Mec-
lis duvarları dışına taşıdı. AKP
hükümetinin durumunu, medya ve
iş dünyasındaki değişimi ve CHP
muhalefetini CHP Genel Başkan
Yardımcısı Mustafa Özyürek'le
'Muhalefet
değilkoltuk
arıyorlar?
- Parti içi nuılıaliller seçimde
partinin alcyhinc mi çalışn?
ÖZYÜREK- Aleyhte çahşanlar
var, hiç seçim bölgesine
gitmeyenler var. Bunlan herkes
biliyor, görüyor. "Solda
muhalefet boşluğu var, muhalefet
aranıyor" diyorlar. Bunlar
muhalefet aramıyor, kendilerine
koltıık arıyorlar. Ikbal peşindeler.
Bunların öncüleri var, bir de iyi
niyetle bunlara katılanlar var.
Elbette CHP'nin bugünkü
yönetiminin eksikleri
olabilir, doğru yapmadıklan
olabilir. Bunlar eleştirilebilir ama
bunun bir usulü ve üslubu var.
- CHP'dc parti içi dcnıokrasinin
işlenıediği gerekçesiyle istifalar
olduğu bir dönemde İznıir il
örgütünün görevden alınnıası ve
13 milletvekiline kınanıa cczası
verilmesi bu iddialan teyit eder
gibi olmadı nu?
ÖZYÜREK - CHP grubunda
isteyen milletvekili çıkıp
konuşur. Parti içinde demokrasi
işlemiyor diyen arkadaşlann bir
kez bile konuştuklanna tanık
olmadım.
Stratejl değlştl'
- CHP'nin muhalefet ivmesi
kurultaydan sonra sanki yükseldi
gibi. Muhalefet stratejisi mi
değişti?
ÖZYÜREK- Bu yeni bir strateji
değil de yapmamız gereken
çalışmaları işte parti içi sorunlar
nedeniyle yeterince
yapamıyorduk. Kurultaydan beri
çok önemli etkinlikler sergiledik.
Mesela, Habur'a gittik, lzmir'de
Tekel işçilerine destek verdik,
SEKA işçilerine destek verdik.
0 yörelere gittiğimizde öyle bir
sahiplenme oluyor ki bizim için
de motivasyon oluyor. Tekel'den
atılan işçi, SEKA'da mağdur
olmuş işçi CHP'yi yanında
görmek ister, bekler. Anıa o
işçiler AKP'ye oy vermişlerdir.
Ama yanılgıyı görüyorlar.
Daha aktif, daha etkin
bir saha çalışması yapıyoruz. Bu
giderek artacak, yoğunlaşacak.
Bu iktidar açısından artık
balayı bitmiştir. Artık aşağı
doğru iniş başlamıştır.
• Basında ve iş dünyasında AKP'ye karşı yumuşak muhalefetin ABD'nin tutumuyla
ilgili olduğunu belirten Özyürek, "İş dünyası ve medya iyi koku alır, o nedenle AKP'ye
mesafeli yaklaşmaya başladılar" dedi. ABD yönetiminin, kendine yakın yazarlara
Türkiye'yi uyarıcı yazılar yazdırdığına dikkat çeken Özyürek, AKP'nin kendi
tabanmın talepleri ile ABD'nin talepleri arasmda sıkışmış durumda olduğunu söyledi.
konuştuk.
- AKP, ilk iki yılında medya,
ABD ve iş dünyasının desteği ile ik-
tidaıinı sürdürüyordu. Ancak ön-
ce ABD, arkasından medya, şim-
di de iş dünyası AKP'den memnu-
niyetsizliğini dile getirmeye baş-
ladı. Ne oldu da her şey tersine
döndü?
MUSTAFA ÖZYÜREK -
AKP'nin ne olduğunu, ne yapıp
ne yapmayacağını bizler çok iyi
biliyorduk, çok yakından da izli-
yorduk. Ama medya desteği ile öy-
le bir hava estiriliyordu ki, Baş-
bakan'ın her lafında bir hikmet
varmış gibi gösteriliyordu. Bu iki
yılı böyle idare ertiler. Tayyip Er-
doğan Başbakan olmadan önce
ABD'ye gidip aracılar vasıtasıy-
labazıgörüşmeleryapmıştı. Ora-
da ABD'ye "Siz ne buyurursa-
mz biz onu yapanz, yeter ki bizi
destekleyin" izlenimi verildi.
Blnlerce klşl katledlldl
1
ABD'liler verilen sözlere güven-
di. Irak'amüdahale öncesinde ön-
ce limanlar ve havalimanlann kul-
landınlmasına ilişkin tezkereyi
geçirdiler ve ABD 'liler geldi, de-
polar tutuldu, asken malzemeler
yığıldı. Ama arkasından 1 Mart
tezkeresi Meclis'ten geçmedi. Bu
olayda ABD bir kez sarsıldı ama
yine de Ortadoğu'da gibi strate-
jik önemi olan Türkiye ile ilişki-
lerini bozmak istemedi. Sonuçta
ABD Irak'a girdi ve bu müdaha-
le sonucu binlerce masum insan
katledildi. AKP iktidarı uzun sü-
re kulağını tıkasa da kendi taba-
nını tatmin için zaman zaman Baş-
bakan, katliamlar nedeniyle
ABD'yi kınamak zorunda kaldı.
CHP GenelBaşkan Yardımcısı Özyürek, partiden istifa eden kişilerin çoktan partiden koptuğunu söyledi.
Yeni parti ihtiyacı yok
- CHP ve AKP'den kopmalar başladı? Bu
kopmalar partileşmeyle sonuçlanır mı?
ÖZYÜREK- Partilerı kopmalar değil şartlar
kurar. Türkiye'de sağda ve solda yeni parti
ihtiyacı doğuran şartlar yok. Parti içinde
umduğunu bulamamış, kendisini bakan olmaya
göre kurgulamış, CHP muhalefette kaldığı için
sarsıntı geçirmiş, kendini, yerini, rolünü
algılamakta güçlük çekmiş arkadaşlanmız parti
içinde muhalefet örgütlemeye çalıştılar. O
noktada umduklarını bulamayınca istifa ettiler.
Bunun sayısının fazla olacağını zannetmiyorum
ama o istifa eden arkadaşlanmız zaten çoktan
CHP'den kopmuşlardı. Bu arkadaşlanmızın CHP
yönetimiyle ilgili genel başkanla ilgili görüşlerini
kamuoyu biliyor da bunlann AKP iktidan ile
ilgili ve uygulanan politikalarla ilgili ne
düşündüğünü kimse bilmiyor. Çünkü ülke
sorunlan onlann gündeminde değil. Emek
vermeden siyaset yapılmaz. Emeğinizi
vereceksiniz, iddianızı ortaya koyacaksınız ama
bir de o partinin tüzüğünü, programını gözeten
bir muhalefet yapacaksınız. Ben de genel başkan
da parti içinde uzun süre muhalefet yaptık
ama hiçbir seçimde partiye oy vermeyin
diye bir kampanya açmadık.
- Celal Doğan parti kurmak için girişimlerde
bulunuyor, partiden kopacağı söylenen
milleryekilleri bu harekete destek verebilir mi?
ÖZYÜREK - Partilerin içinde bu tip
rahatsızlıklar her dönemde olur. Ana gövdeden
aynlan insanlann kişisel kabiliyeti de olsa
kurduklan partiler kalıcı olamıyor. Çünkü, bu
hareketlerin arkasında kişisel tavırlar, kişisel
tatminsizlikler yatıyor. Ben birine kızdım diye
partiden istifa edip yeni bir parti kurarsam bu
tutmaz. Ama Türkiye'de bir ihtiyaç olur, bir
boşluk olur, o zaman çok kabiliyetli olmaya da
gerek yok, çok sıradan insanlar da doldurabilirler.
Bugün yeni bir partinin şansı yok. CHP açısından
baktığımızda elbette bazı arkadaşlanmız
milletvekili olmuşlardır ama CHP'li
olamamışlardır. Partinin genel başkanına
kızabilirsiniz ama milletvekili olarak üzerinize
düşen bir görev var, onu yerine getirmeniz lazım.
Bu arkadaşlanmız bunu da yerine getirmediler.
Asıl ABD için bardağı taşıran
damla, Başbakan'ın "Israil terö-
ristbir ülkedir" şeklindeki deme-
ci oldu. Bu açıklama ABD ile
AKP arasında bir gerilime neden
oldu. ABD yönetimi, bir ülkeye
tavır alacağı zaman doğrudan açık-
lama yapmak yerine yakın bulduk-
lan gazeteci ve yazarlara o konu-
da yazı yazdınyor. O köşe yazı-
lan çıktı. Gerek bu köşe yazılan
gerekse ABD Dışışleri Bakanı'nın
açıklamalannın Türkiye'deki yan-
sıması "Acaba ABD AKP'den des-
teğini çeldyormu?" izlenimini do-
ğurdu. Malumunuz sermaye çok
iyi koku alır. Yavaş yavaş ihtiyat-
lı, kuşkulu yaklaşmaya başladı.
Medyada Erdoğan'ı yere göğe
sığdıramayanlar çekimser, hatta
kuşkulu tavırlar sergilemeye baş-
ladı.
Sorumluluğu
yıkma kolaycılığı
- ABD'nin örtülü uyarısı nede-
niyle basın AKP'ye yüz mü çevir-
di?
ÖZYÜREK - ABD'nin hükü-
mete mesafe koyması nedeniyle ol-
sa gerek basın da aynı mesafeyi
koymaya başladı. Genel başkanı-
mız kurultayda bunu çok güzel
açıkladı. Tabii bazıları "parano-
ya, ABD'nin işi gücü yok da
CHP'nin iç işlerine mi karışacak"
dedi. Elbette adamlar elinde çan-
ta ile gelip CHP'de faaliyet gös-
termediler. Ama Ortadoğu'daki
olaylan komplo teorileri üretme-
den açıklayamazsınız. Medya, ik-
tidar, muhalefet ilişkilerinde be-
lirleyici unsur, ABD pölitikalan-
dır. Bazı ABD'li gazeteciler, "hü-
künıetin ve bürokrasinin uyunılu
davranması yeterli değil, kamu-
oyunda ABD karşın bir hava oluş-
tu, bunu önleyin" diye açık mesaj-
lar veriyorlar. Tabii burada iktida-
rı yeteri kadar ABD'yi savunma-
makla, CHP'yi de ABD'ye karşı
çıkmakla suçluyorlar. Bu yakla-
şımda bir miktar da Mecüs'te mut-
lak çoğunluğu bulunan hüküme-
tin, sorumluluğu başkasına yık-
ma kolaycılığı var. Şimdi bu son
tavırlar medyayı da etkiledi ve ba-
zı köşe yazarları koroya katılarak
hükümeti eleştirmeye başladı.
CHP hedef
hallne getlrillyor
- AKP, medya ve iş dünyası yö-
rüngesini VVashington'a göre mi
belirliyor?
ÖZYÜREK - AKP, iş çevresı
ve medyanın kıblesi ABD. Onun
için kıblesi halk olan CHP ve ba-
zı sivil toplum örgütleri hedef tah-
tası haline getiriliyor.
- ABD mesajının hükümet üze-
rinde etkisi oldu mu?
ÖZYÜREK - Elbette. Sayın
Başbakan, ABD Dışişleri Bakanı
geldiğinde onunla bütün sorunla-
rı görüştüğünü ve aralarının iyi
olduğunu söyledi. O günden son-
ra da Irak'taki katliamlar, Filis-
tin'deki bombalamalar konusun-
da açıklamalan olmadı. Ama ba-
sın bir ölçüde de olsa eleştirileri-
ni sürdürüyor.
Basın bir anlamda iktidan tem-
bih edici, uslandıncı bir politika
izliyor. Basın tarafından, CHP'ye
yöneltilen suçlamalann onda bi-
ri AKP'ye yöneltilse, AKP bası-
na yapmadığını bırakmaz. Baş-
bakan övgüye öylesine alıştı ki
eleştiriye tahammülü yok. AKP
kendi tabanının talepleri ile
ABD'nin talepleri arasında sıkış-
mış durumda.
Mızrak çuvala sığmıyor- Geçenlerde AKP'ye yakın bir köşe yazan "CHP'nin
nıuhalefetinin sadece laiklik konusunda odaklandığmı,
diğer konularda aynı refleksi gösteremediğuü" yazdı. Bu
konudaki değerlendirmeniz ııedir?
ÖZYÜREK - Gazeteciler bizim etkinliklerimizi izle-
yip diğer konulardaki muhalefetimizi yansıtmıyor. Laik-
lik konusunda AKP'nin toplumu rahatsız edecek bir tav-
rı olduğunda bizim gösterdiğimiz tepki basında yer bu-
luyor. Ama bizim ekonomi, sosyal sorunlarla ilgili mu-
halefetimiz basına yansımıyor.
'Basında yer almadık'
Mesela, şu 1 milyar dolarlık koşullu kredi konusunda
CHP, sert tepki göstermişti. "CumhuriyettarihindeTür-
kiye hiçbir dönemde koşullu kredi almamıştır, almamak
gerekir" demiştik. Ama bugün hiçbir köşe yazan "CHP
bunu zamanında söylemişti" diye yazmıyor. tş güvenli-
ği konusunda 15 gün geceli gündüzlü çalışıp önergeler
vererek engellemeye çalıştık. Basında ne kadar yer aldı?
- Ama son günlerde basmda manşetlere çıkmaya baş-
ladınız. Enerji yolsuzluğu, SEKA direnişi gibi konularda-
ki muhalefetiniz geniş yer buldu.
ÖZYÜREK- lktidann cilası dökülünce basında yer al-
maya başladık. Bir de tabii mızrak çuvala sığmıyor. Ener-
ji yolsuzluğunda medyamız önce bakanı yücelten başlık-
lar attı:
"Bakan düğmeye bastı ve yolsu/luklar ortaya çıkarıl-
dı." Cumhurbaşkanı'nın iki kez veto ettiği birisini vekâ-
leten görevde tutacaksın, o kişi yolsuzluk yapacak ve ba-
kanın bundan haberi olmayacak.
'Parti dıslıyor demlslerdl'
Sonra ortaya çıktı ki, şimdi tutuklu olan bir müteahhidin
bürosunda oturuluyor, bir yanda AKP'nin genel sekreteri,
öbür yanda şimdi tutuklu olan genel müdür, diğer yanda tu-
tuklu olan genel müdür yardımcısı, diğer köşede de tutuk-
lu olan ve bu organizasyonlan yapan müteahhit.
- Ihale alanların arasmda da millervekilleri...
ÖZYÜREK - Millervekilleri de var, işte bizden ayn-
lan bir milletvekilinin telefonda nasıl baskı yaptığını öğ-
reniyoruz. Bu milletvekilleri "Eve Dönüş Yasası'na ka-
bul oyu verdiğimiz için parti bizi dışhyor" demişlerdi.
Biz bu konuda grup kararı almamıştık. Başka hayır
oyu veren arkadaşlanmız da vardı. Bu arkadaşlar o ya-
sayı bahane ettiler.
'Değerlendlrme hatası'
-Peki bu iki milletvekili nasıl CHP'de milletvekili oldu?
ÖZYÜREK- Tabii hiç kuşku yok, bu bir değerlendir-
me hatasıdır. Onlardan biri ile ilgili örgütün yoğun tale-
bi vardı. Zannediliyor ki, bir insan zengin olunca çevre-
sine yararlı olur, fakir fukaraya çare bulur.
Ama bunların çok yapay olduğu, o insanlann kişisel
çıkarlarını gözetecekleri çok düşünülmemiş.
vvalter Russeli Mead:
'Kürtdevletinin
hunılması
ABD'nin ulusal
çıkanna uymaz'
LEYLA TAVŞANOĞLU
ABD'nin dış siyasetine yön
verdiği bilinen, kimilerine gö-
re ABÜ'deki "yenimuhafaza-
kâr" (neocon) akımının beşi-
ği "Council on Foreign Relati-
ons" in (CFR) önde gelen bir
üyesi WalterRussellMead,ba-
ğımsız bir Kürt devletinin
ABD'nin ulusal çıkarlarına
hiçbir biçimde hizmet etme-
yeceğini söyledi.
Mead'le geçenyıl nisan ayın-
da Istanbul'a geldiğinde bir
konuşma yapmıştık. O söyle-
şide bana ABD'nin Büyük Or-
tadoğu Projesi'nin (BOP) içi
boş bir kaba benzediğini söy-
lemişti. Aradan neredeyse bir
yıl geçti. Bir gün Istanbul'da-
ki ABD konsolosluğundan bir
telefon geldi. Mead'le yeni-
den bir söyleşi, bu sefer tele-
fonla Washington'dan yapmam
öneriliyordu. Sıcağı sıcağına
Mead'den VVashington'daki son
yaklaşımlan almak çok yarar-
lı olacaktı. Ortaya çok ilginç ve
çarpıcı bir söyleşi çıktı:
-Türkhalkında son zaman-
larda gittikçe arttığı tespit edi-
lenABD'yekarşı husumetduy-
gulannı nasıl değeıiendiriyor-
sunuz?
MEAD - Son zamanlarda
Türkiye'ye hiç gitmediğim için
bunun nedenini benden daha
iyi anlayacağınızdan kuşkum
yok. Ama ortada pek çok zor
olgu var. Bunlar da kamuoyun-
da belli düşün-
celer oluşması-
na yol açıyor.
Bir yanda Tür-
kiye'detslambi-
lincınuı sürekli
yükselişi var.
-Bunun Tür-
kiyeiçin bir teh-
dit olduğunudü-
şünüyor musu-
nuz?
MEAD-Tür-
kiye siyaseti ko-
nusunda uzman
değilim. Ama
ben bunu şöyle
tanımlayabili-
rim: Bu bir
meydan okuma-
dır. Bir yandan
Atatürk'ün dö-
neminden bugü-
ne gelmiş olan
Cumhuriyet ta-
rihine bir mey-
dan okumadır.
Yani Türkiye
Avrupa'yla Or-
tadoğu arasında
kendini bir köp-
rü olarak mı gö-
rüyor, yoksa gü-
ney ve doğuya
yüzünü dönmüş
başka bir ko-
numda mı his-
sediyor? Türkiye, gelişmekte
ve olgunlaşmakta olan büyük
bir ülke.
- Peki, ABD'ye karşı gittik-
çe artan husumet duyguları
konusuna dönersek...
MEAD- Bu gerilimi doğu-
ran üç kaynak olduğunu söy-
leyebiliriz. Birincisi, halkınbir
bölümünde tslam duyarlılığı-
nın artmasıyla birlikte daha
önce ABD ve öbür Müslüman
ülkeler arasında sorunlara yol
açan konular şimdi Türk kamu-
oyunda daha fazla açığa çıktı.
tkinci olarak Türkiye'de klasik
Kemalist hareket yanlıları
ABD'nin belki de ülkedeki
Müslüman unsurlardan yana
eğilim göstermeye başladığı-
nı düşünüyorlar. Türkiye'de
bütün politikalara kızanlar
ABD'ye daha farklı nedenler-
den dolayı öfke duyuyor ola-
bilirler. Bir de sadece Türki-
ye'nin komşusu Irak'ta değil,
bölgenin öbür yörelerinde de
gittikçe artan ABD varlığı ol-
gusu var. Bu da Türkiye'nin
hoşuııa gidecek bir biçimde
olmayabilir.
-1Jkrayna, Gürcistanve Lüb-
nan gibi birçok ülkede eski re-
jimlerin devrilip Washüıgton
yöneünıineyakın yeni rejimle-
rin getirilmesinin ardında
ABD'nin manipülasyonu ol-
duğu ileri sürülüyordu. Bu ko-
nuda ne düşünüyorsunuz?
MEAD - Dünya, bu tür
komplo teorilerinin gerçek ola-
mayacağı kadar karmaşık bir
yer. ABD'nin Ukrayna'da saf
bir demokratik düzen görmek
istediği doğrudur. Ama orada
işlerin çoğu hükümet tarafın-
dan değil, Açık Toplum Ens-
titüsü gibi kuruluşlar tarafın-
dan gerçekleştirilmiştir. Ve bi-
liyorsunuz, Açık Toplum Ens-
titüsü'nün başındaki George
Soros Bush yönetiminden ve
George Bush'un kendisinden
nefret etmektedir. Dolayısıyla
da orada tek bir Amerikan
komplosu olamaz.
- Yani pek çok Amerikan
komplosu mu var?
MEAD- Birbirine çelme ta-
kanpekçok...
- Peki Irak'laki durum?
MEAD- Irakhların demok-
rasiyi istediğinin göstergesi
can tehlikesi pahasınapek çok
kişinin kendi istekleriyle oy
vermeleri oldu.
-İyi de seçimlerden önceFel-
luce'de yapilanlar?
MEAD - Bütün bunların
hiçbirisi lrak halkının demok-
rasiye ilgisini etkilemedi. İn-
sanlann işgale müteşekkir ol-
malan için hiçbir neden olma-
masına karşın yönetimlerini
kendileri seçmek istediler.
-Ya KuzeyIrak'ta kurulaca-
ğı söylenen Kürt devleti?
MEAD - ABD'nin hep bir-
leşik bir lrak'tan yana olduğu-
nu düşünüyorum. ABD, şim-
di bütün lrak halkının ortak bir
yoldailerleme-
si ve kendine
ortak bir gele-
cek çizmesi
içinçabaharcı-
yor. Üstelik,
Iran'ı dengele-
mek için güç-
lü bir Irak'ın
varlığınm
ABD'nin ulu-
sal çıkarlanna
olduğunu da
hiçbir zaman
unutmamak
gerekir. Ba-
ğımsız bir
Kürt devleti
ABD'nin ulu-
sal çıkarlanna
hiçbir biçimde
hizmet etme-
yecektir.
-Talabanive
Barzanibugö-
rüşüpaylaşmt-
yorlar gibi...
MEAD -
Onlann kendi
çıkarları açı-
sından kendi
görüşleri var.
Amauluslara-
rası bir çerçe-
veyle çalışmak
zorunda ol-
duklannı anla-
mış durumdalar. Karşılannda
hasım bir Türkiye, hasım bir
ABD ve hasım bir lrak varken
Kürt bağımsızlığını elde ede-
bilecekleri çok meçhul. An-
cak birleşik bir lrak içinde ku-
rulacak federal bir düzende
özerklik gibi bir statüleri ola-
bilir. Daha fazla değil. Bence
de bu en mantıklısı olur. Bel-
ki Türkiye ve Kürtler arasın-
daki çözüm Türkiye'nin AB
üyeliğiyle mümkün olabile-
cektir. Türkiye'nin AB üyesi ol-
ması Kürtlere her türlü meşru
azınlık hakkını sağlayacaktır.
Ama ne yazık ki Irak'ın AB
üyesi olması gibi bir olasılık
yok.
- ABD'nin askeri müdahale
listesinde bundan sonra Suri-
ye ve İran olabilir mi?
MEAD- ABD'nin Ortado-
ğu'da daha fazla savaş istedi-
ğini sanmıyorum. Ama böy-
le bir olasılığı iki nokta tetik-
leyebilir. Birincisi, Ortadoğu
ülkeleri tarafından destekle-
nenbirteröristgrubun 11 Ey-
lül gibi bir saldınya geçmesi.
Ama lran'ın nükleer silah ka-
pasitesi konusu, diplomatik
ve benzer bütün yollar denen-
dikten sonra bir sonuç ver-
mezse ABD ve İran arasında
çatışmaya neden olabilir. Ama
bunun bugünden yarına ger-
çekleşmesi gibi bir olasılık da
görmüyorum. Yine de bu, çok
ciddi bir konu
• WalterRussell
Mead, ABD'nin dış
siyaseti konulannda
önde gelen bir
düşünür olarak
tanmıyor. "Özel
Öngörü: Amerikan
Dış Politikası
Dünyayı Nasıl
Değiştirdi" adlı kitabı
dünyanın belgesel
kitap alanında en
önemli ödülü sayılan
"Lionel Gelber"
ödülünü 2002'de aldı.