Katalog

17 MART 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ağar: Kukla bir yapı kunuluyop • ANKARA (Cumhuriyet) - DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, ekonomide vahim bir tablo yaşandığını öne sürdü. 'Ulke ekonomisi bir batağın içinde. Iktidar kurtuluş için çırpınmıyor bile' diyen Ağar, sadece lafla gerçeğin tersine çevrilmeye çalışıldığını ifade etti. IMF'nin istedıği tasarılarla bankacıhğı mılli olmayan, denetimi milli olmayan, vergi gelirleri dahi yabancilar tarafından toplanan bir kukla yapı kurulmak istendiğini savundu. Köy Hizmetleri resmen kapandı • ANKARA (AA)- Köy Hizmetleri Genel Müdiirlüğü (KHGM) diinden geçerli olmak iizere resmen kapandı. Konuyla ilgili KHGM'den yapılan yazılı açıklamada, 28 Ocak 2005 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 'Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün kaldınlması ve yürültüğü hizmetlerin Istanbul ve Kocaeli'nde büyükşehir belediyelerine, diğer illerde il özel idarelerine devrinı' öngören 5286 sayılı yasanın, dün yürürlüğe girdiği hatırlatıldı. Başbakan'a maaş sorusu • ANKARA (AA)- Öğretmen okullarının kuruluşunun 157. yıldönümü dolayısıyla öğretmenlerin sorunlan, dün Meclis kürsüsüne taşındı. CHP Tekirdağ Milletvekili Erdoğan Kaplan gündem dışı konuşmasında, Türkiye'nin öğretmen yetiştirme politikasına sahip olmadığını söyledi. Kaplan, öğretmenlerin aldığı ücretin, yoksulluk sınırındaki ücretin yansı kadar olduğunu ifade ederek, "Acaba Sayın Başbakan, öğretmenlerin aldığı yetersiz ücretlerden haberdar mı yoksa aklı sadece kendi maaşında mı?" dedi. EMEP: Edelman'ı istemiyopuz • İstanbııl Haber Servisi - EMHP Genel Başkanı Levent Tüzel, ABD Büyükelçisi Eric Edelman'ı istemedıklerini belirtti. Tüzel, "Edelman, ABD'nin Suriye'yı sıkıştırma politikasının devamı olarak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e, 'Suriye'ye gitmeseniz iyi olur' demeye getirdi. Bağımsızlıkçı ve yurtsever güçleri, ABD Büyükelçisi'ni protesto etmeye çağınyorum" dedi. Denktaş, Kıbrıs'ı anlatacak • İstanhul Haber Servisi -KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Artvinliler Hizmet Vakfı'nın 2. Çoruh Toplantısı'na katılarak Kıbrıs davasını anlatacak. Toplantı, 20 Mart Pazar günü saat 09.30'da Dedeman Oteli'nde yapılacak. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı, mahkemelere yol gösterici nitelik taşıyor Yargı laikliği koruyacakİLHANTAŞCI ANKARA - Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun "laikliğiko- rtımak yargmm görevidir" ka- ran, mahkemelere yol gösteri- ci nitelik taşıyor. Kurulun "la- ikliğin korunmasına gerek kal- madığuıa" ilişkin önceki kara- n dosyaya bakan yerel mahke- meyi bile bağlamıyordu. An- cak, kurulun yeni karan onama yönünde olduğu içın tüm mah- kemeler açısından bağlayıcıhğı bulunuyor. Değışik mahkeme- lerbenzer olaylarda kurulun son karanndaki ilkeleri göz önüne alarak karar verecekler. Yargıtay Ceza Genel Kuru- lu'nun Milli Gazete yazarları Selahattin Aydar ile Mehmet • Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun "Laikliği korumak yargmm görevidir" diyerek Mehmet Şevket Eygi hakkındaki mahkûmiyeti onama kararı benzer olaylarda mahkemeler açısından yol gösterici nitelik taşıyacak. ŞevketEygi hakkındaki davalar- da verdiği kararlar benzerlik göstermekle birlikte sonuçları bakımından farklı özellikler ta- şıyor. Kurul, şubat ayında Mil- li Gazete yazarı Aydar'ın, TCY'mn 312. maddesinin 2. fıkrasına göre aldığı 1 yıl 8 ay hapis cezasını 2'ye karşı 3 üye- nin oyuyla onayan 8. Ceza Da- iresi karanna yapılan itirazı 13 'e karşı 14 üyenin oyuyla kabul etmişti. Böylece kurul, yerel mahkemenin mahkûmiyet ka- rannı dabozmuştu. Kurul boz- ma kararında "laikliğiıı korun- masınagerekkalmadığT görü- şünü savunmuştu. Mehmet Şevket Eygi olayın- da ise aym suçtan verilen hapis cezasını 8. Ceza Dairesi boz- muştu. Ancak, Yargıtay Cumhu- riyet Başsavcıhğı karara itiraz ederek, yerel mahkemenin mah- kûmiyet kararının onanması yö- nünde görüş bildirdi. Kurul da itirazı kabul ederek Eygi'nin mahkûmiyetini 4'e karşı 24 üye- nin oyuyla onamış oldu. Selahattin Aydar davasmda Yargıtay Başsavcıhğı'nm itira- zı üzerıne mahkûmiyet karan- nın bozulması nedeniyle yerel mahkemenin direnme hakkı or- taya çıktı. Bu bakımdan ilk ka- rar, Aydar'ın cezalandınlması- nı isteyen yerel mahkeme açı- sından bile bağlayıcıhğı olma- yan bir nitelik taşıyordu. Ancak Mehmet Şevket Eygi dosyası, mahkûmiyet karannm onanma- sı ve kesinleşmesi nedeniyle Ay- dar karanndan aynlıyor. Mehmet Şevki Eygi kararı kesın nitelik taşıdığından yerel mahkemenin de bu karara diren- me olanağı bulunmuyor. Eygi hakkında verilen karar mahkû- miyeti veren yerel mahkemeye olduğu kadar diğer mahkeme- lere de yol gösterici nitelik ta- şıyor. Benzer olaylarda yerel mahkemeler, Eygi hakkında ve- rilen kurul kararındakı ılkelen göz önüne alarak karar vere- cekler. Ceza Genel Kurulu'nda şu üyeler "laikliği koruma görevi- nin yargıya" düştüğü yönünde oykullandı: SeydiYetkin,Rama- zan Taşan,Nedim Baran,Yılnıaz Alatuğ, VIııhittin Mıhçak, Ünal Başoğlıı, Kemal Karacan, Fev- zi Elmas, Ahmet Özten, Sevim Çetin, Ali Suat Ertosun, Orhan Koçak, Birsen Karakaş, Ham- di YaverAktan, Ali ErolÖzgenç, Cengiz Özbek, Neşe Cansever, Abdülrahim Ozer, Türgut Ok- yay, Ersan Ülker, Emel Özgan, Ali Kınacı, Hüseyin Eken, Şük- rü Türktemel. Erdoğan, kapkaç, hırsızlık ve kaçak rakı olaylarmı toplumsal çözülmeye bağladı Asayişe maneviyatçı yaldaşım ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Başba- kan TayyipErdoğan, bü- yük kentlerde asayiş olaylarındaki artış ve ka- çakrakı olayının, güven- lik sorunu olmanın ya- nı sıra toplumsal değer- lerın çözülmesınin bir işareti olduğunu belir- terek yurttaşlan sorum- lu olmaya ve "bfcd biz kılan değerlere" sahip çıkmaya çağırdı. Erdo- ğan, "Nemelazımcılık topyekûn çürümenin de yolunu açmaktadur. Top- lumsal mancviyatımızı yükseltelim" dedi. Başbakan Tayyip Er- doğan, partisinın grup toplantısında büyük kentlerde artan kapkaç ve hırsızlık olaylarıyla son zamanlarda artan ka- çak rakı sorununu de- ğerlendirdi. Kent mer- kezlerinde görülmeye başlayan bazı asayiş olaylarının sorun olarak kendini hissettırdiğini kaydeden Erdoğan, "Bu olumsuzluklar güvenlik sorunu olmanın yanı sı- ra toplumsal değerleri- mizin çözülmesi açısın- dan manidar işaretler olarak görülmeli ve de- ğerlendirilmelidir. Top- lumdaki bütün zaaflara bir güvenlikpenceresin- den baknıak yanhş, ek- sikolur.Apartmanımıza, sokağınuza ve mahalle- mize toplumsal bir so~ rumlulukduygusuyla sa- hiplenerek bakmak zo- rundayız" dedi. Sorumluluk almayan bireyciliğin getirdiği ne- melazımcılık anlayışı- nın, topyekûn bir çürü- menin de yolunu açtığı- na işaret eden Erdoğan, toplumsal zaaflann yu- kandan aşağıya doğru • Toplumdaki zaaflara bir güvenlik penceresinden bakmanın yanlış ve eksik olacağını savunan Erdoğan'dan çözüm önerisi: "Toplumsal maneviyatımızı yükseltelim." sirayet ettığini, "benim memurum işini bilir,ge- misini kurtaran kaptan ya da benden sonrası tu- fan" anlayışmın bellek- lerden silinmesi gerek- tiğini söyledi. Yakın za- manlara kadar halka yu- kandan bakanların yan- lış yaptığını ve toplu- mun vicdanında adalet ve hakkaniyet duygusu- nu yaraladığını kayde- den Erdoğan, şu görüş- leri dile getirdi: "Siyasetçi de, memur da, işçi de bu ülkenin bir ortalamasıdır. Vanlışlar- da bize düşen pay nedir diye kendimize sorma- nıız lazun. Bi/i bi/ kılan değerleri lütfen muha- faza edelim, toplumun nıaneviyatını yükselte- lim, paylaşma kültürünü büyütelim ve ayrıcahk yerine hepimiz sadece adalettalep edelim. Böy- le davranırsakemin olun kikısasüredebüyükzor- lukları aşarız." Deri işçilerinden protesto Türkiye Deri-İş Sendikası, Çorluve Alibeyköy'de bu- lunan 2 fabrikada çalışan 56 üyelerinin "sendikaya üye olduklan için işlerine son verildiği" gerekçesiyle protesto gösterisidüzenledi. Zeytinburnu Seyitnizam Mahallesfnde yer alan, söz konusu fabrikalann bağ- lı bulunduğu fırmanııı önünde "Sendikalı olduk, iş- ten abldık" yazılı pankarüa toplanan grup adına açık- laına yapan Deri-İş Sendikası Genel Başkanı Yener Kaya, Çorlu ve Alibeyköy'deki 2 fabrikada çalışan iş- çilerin tamanuna yakunnın anayasal haklannı kulla- nıp Deri-İş Sendikası'na üye olduklannı anlatarak bıı- nun üzerine işverenin, sendika üyesi işçileri işten çı- kardığım söyledi. Kaya, "Toplusözleşme yetkisi aldı- ğunızişyerlerinde işveren,yasalan hiçe sayarak56 üye- ıııizin işine son verdi. 33 gündür Çorlu'da, 16 gündür de Alibeyköy'de üyelerimiz, işbaşı yapmak için işyer- lerinin önünde beklemektedir. İşveren, üyelerimizin çalışnıa hakkını, sendikalaşma hakkını engeüenıeye çalışmaktadır. İşvereni yasalara uymaya davet ediyo- ruz" dedi. Türk-İş tstanbul 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak'ın da katılarak destek verdiği protesto- cular, açıklamanın ardından olaysız dağıldılaı; (AA) Diyanetîşleri Başkanlığı, Çanakkale Zaferi 'ninyıldönümünde zaferin mimannı anmadı Atatürk'süz Çanakkale hutbesi&mmi'X*: A:tatürk'ün adınayer verilmeyen "Çanakkale Geçilmez" adlı hutbede, zaferin "250 bin imanlı vatan evladının, şahadetşerbetini içmesiyle yazıldığı" belirtildl ANKARA (CumhuriyetBürosu)- Diyanet îşleri Başkanlığı, Çanakka- le Zaferi'nin yıldönümü nedeniyle yann tüm camilerde okutacağı hut- bede zaferi n miman Mustafa Kemal Atatürk'e yer vermedi. Diyanet îşleri Başkanlığı, Çanak- kale zaferinin yıldönümünde tüm ca- milerde okutulmak üzere hazırladı- ğı "ÇanakkaleGeçümez" adlı hutbe- de Atatürk'e değinmedi. Çanakkale zaferinin, Türk milletinin tarih boyun- ca karşılaştığı en büyük ve en zorlu sınavlardan biri olduğu belirtilen hut- bede, "Çanakkale zaferi, tarihinıizi taçlandıran olaylar arasuıda muhte- şem bir yere sahiptir. Müslüman var- lığını yeryüzünden ebediyen sihneyi amaçedinenzihniyet,Çanakkale Bo- ğazı'ndan geçerek İstanbul'u ele ge- çirmek suretiyle ülkemizi parçala- mak, milletimizi esir etnıek amacıy- la 1914 yılı kasım ayuıda Osmanh devletine savaş ilan etti" denildı. Bir yıldan fazla süren Çanakkale savaşlan sonunda vatan sevgisi ve iman gücünün maddi üstünlükten da- ha önemli olduğunun bütün dünya- ya ispat edildiği vurgulanan hutbe- de şöyle denildi: "Çanakkale'de mad- di gücünıüz,düşnıanın gücünenispet- le çok daha zayıffa. Askerimizin bir- çoğunun ayağında postalı dahi yok- tu. Ancak Mehmetçiğin ıııaııevi gü- cü büyüktü. Ingüiz ordu komutanı- nm; 'Bizı Türklerin maddi gücü de- ğil, manevi gücü mağlup etmiştir. Çünkü onlann atacak barutu bile kal- mamıştı' şeklindeki iürafı, bu gerçe- ği ifade etmektedir." Hutbede, şu görüşlere yer veril- di: "Çanakkale geçilmezfermanı,250 bin imanlıvatanevladının,şahadetşer- betini içmesiyle yazümışür. Şehitlik münıin için yüce bir mertebedir. Ni- tekimYüceRabbimizKuranıkerim'de şöyle buyurmaktadır: 'Allah yolun- da öldürülenleri ölüler sanmayın; bi- lakis, onlar diridırler. Rableri katın- da nzıklanmaktadırlar.' Ecdadmu- zuı yüce değerler uğruna üstün feda- kârhklar göstermesinin tcmelinde, bu ilahi ve peyganıberi müjdeler bu- lunmaktadır." KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRILDIĞINIİDDİA ETTİ | ZEKİ SEZER'DEN AKP'YE ELEŞTİRİ: Erdoğan'dan Anadol'a dava | DSP'ninmeyvesini yiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol aleyhine 10 bin YTL'lik manevi tazminat da- vası açtı. Başbakan Erdoğan'ın avukatı Fatih Şa- hin'in, Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açtı- ğı davanın dilekçesinde, Anadol'un, TBMM'de ga- zetecilere yaptığı açıklamada, CHP'nin geçmişine ilişkm değerlendirmelerde bulunduktan sonra, "Bu şerefli ve onurlu nıavdye dil uzatma küstahlığında bıı- lunan Savın Recep Tayyip Erdoğan, bunun altinda kahr" dediği belirtildi. Dilekçede, bu sözlerin Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kişilik haklanna saldırı niteliğı taşıdığı savunularak Anadol'un 10 bin YTL manevi tazminata mahkûm edilmesi ıstendi. CHP'K KemalAnadoL AFYONKARAHİSAR (AA) - Demokıatik Sol Partı (DSP) Ge- nel Başkanı Zeki Sezer, AKP hükümetinin kendilerinden olumluya giden, altyapısı düzeltilmiş ve aylık yüzde sıfırlara düşmüş bir ekonomı devraldığını söyledi. Sezer, dün DSP Af- yonkarahisar il binasında düzenlediği basın toplantısında, AKP hükümetinin DSP'den teslim aldığı olumlu yapının meyvesini yerken, yapılması gereken hiçbir ekonomık atılımı gerçekleş- tirmediğini belirtti. Hükümetin 2.5 yılda hiçbir yatınm yapma- dığı gibi, özel sektörün önündeki yatırım yapma engellerini de kaldırmadığını savunan Sezer, "AKP hükümeü yabancı serma- yeye girişinin de önünü açanıadı. Bizim bıraklıgımı/. ithalat ile ihracat açığı 2 rnilyar dolar iken bu rakam 2003 yıunda 22 mil- yar dolara çıkh. 2004 yıunda ise bu rakam 34.4 milyar dolara çıkti. Yani Türkiye'nin gelirleri ithalata gidiyor" dedi. 1 • • w •• POHTTKA GU1NLUGU HtKMET ÇETtNKAYA Rastlantı mı?... AKP'den istifa eden eski Kültür Bakanı Erkan Mumcu'nun iddiaları ortalığı iyice karıştırdı... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Ge- nel Başkanı Deniz Baykal Istanbul Boğazı'nın Anadolu yakasında oturup balık yemişler... Iki yıl önce yapılan görüşmede yine iddiaya gö- re YOK reformundan ABD'yle ilişkilere dek pek çok konu görüşülmüş, karşılıklı sözler verilmiş... Her neyse!.. Benim üzerinde durmak istediğim konu şu: Er- doğan ile Baykal'ın görüşmelerini sağlayan Saman- yolu Televizyonu'nun Ankara Temsilcisi (şimdi Star'ın başında) Haluk Örgün... Bilal Çetin'in Vatan'daki yazısında Haluk ör- gün'ün Usküdar'da oturduğu, Başbakan Erdo- ğan'la kapı komşusu olduğu belirtiliyor... Erdoğan'la örgün, Üsküdar Emniyet Mahalle- si'nde oturuyor... Haluk örgün, öğrenciliğinden beri Fethullah Gülen'in yanında kalmış. Daha sonra Fethullah Gülen'in yeğeni olan Ali Bayram'ın kızıyla evlen- miş... Haluk Örgün evlendikten sonra da Fethullahçı Samanyolu TV'nin Ankara temsilciliğine getiril- miş... Fethullah Gülen'in 40 yıllık yol arkadaşı Nuret- tin Veren'le dün sabah konuşurken ilginç bir id- diaortayaattı... Veren, "Haluk örgün, Fethullah Gülen'in has mürididir" deyip şunları söyledi: "Erdoğan-Baykal gizli görüşmesini de Haluk örgün ayarlamış. Erdoğan'ı buluşma yerine Ha- luk örgün kendi otomobiliyle götürmüş. Acaba, Haluk örgün kimin talimatıyla bu gizli buluşmayı gerçekleştirmiştir? " Elbet hemen aklıma Fethullah Gülen geldi... Recep Tayyip Erdoğan ile Haluk örgün Üskü- dar Emniyet Mahallesi'nde kapı komşusu... _ Bihyorsunuz Fethullah Gülen'le ilgili yazı dizim Üsküdar 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce dur- duruldu... ••• On on iki gün sürecekti yazı dizim. Altı yıldır Amerıka'da yaşayan Fethullah Gülen'in avukatla- rı, Üsküdar Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvur- dular. Nedeni ise Gülen'in kişilik haklannın çiğnenmiş olması... Dün sabah Cumhuriyet Hukuk Bürosu'ndan avu- kat Akın Atalay'a sordum: "Yann (bugün) mahkememiz var. Fethullah Gü- len, ABD'cfe oturuyor, ama Türkiye'deki ikamet adresi Üsküdar Emniyet Mahallesi Büyükçam- lıca Caddesi olarak gösteriliyor..." Akın Atalay: "Evet öyle. Geçen duruşmada yargıca durumu anlattım. Altı yıldır Amerika'da yaşayan Gülen'in Türkiye adresi Üsküdar Emniyet Mahallesi..." Akın Atalay'a "Işin başka ilginç yanı var" dedim bu yanıtı üzerine. Akın, "Ne o" deyince hemen ek- ledim: "Recep Tayyip Erdoğan, Haluk örgün ve Fet- hullah Gülen aym mahallede oturuyor..." Akın'ın odasından çıkıp masamın başına otur- dum... Fethullah Gülen'in siyaserte neden bu denli et- kili olduğunu çözmeye çalıştım... CHP'Iİ milletvekilleri Mustafa Gazalcı önderli- ğinde "Fethullah Gülen Okullan"yla ilgili TBMM'de soruşturma açılmasını istediler... Sonucu merakla beklerken Fethullah Hoca, CHP'lilere yanıt veriyordu web sitesinde... Değirmenin suyunun nereden geldiğini birtürlü açıklamayıp polemik yapıyordu: "Evet ben, bu müesseselerin bir şahsa ait ol- madığını, milletin malı olduğunu, 'değirmenin su- yu'nun da Anadolu'nun tertemiz bağrından gel- diğını birkere daha anlatsam da fedakârlığın ma- nasını ve 'almadan vermesi'n/ bilmeyenler yine de insanlığa hizmet için fedakârlık yapma duy- gusunu idrak edemeyecek, manasız bir kıskanç- lık, haset ve kınle onu kurutmaya çalışacak ve bundan sonra da tekrar tekrar araştırma öner- geleri verecektir." ••• Tarikat şeyhi güçlü!.. Tarikat şeyhi herkese kafa tutabiliyor!.. Tarikat şeyhi, Başbakan'la, yeğeninin kızıyla ev- li arabulucuyla aynı mahallede oturuyor... Bunların hepsi birer rastlantı mı? Tarikat şeyhi Amerika'da altı yıldır yaşadığını unutuyor... Şeyh Fethullah'ın parası bol, dinciliğe dayalı si- yasetini ABD gözetiminde sürdürüyor... hikmet.cetinkayaCucumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 İmar Bankası davası Kanser hastası sanık AİHM'ye başvurdu İstanbııl Haber Servi- si-El konulan İmar Ban- kası'nın zarara uğratıl- ması ile ilgili davada yar- gılanan tutuklu sanıklar- dan kanser hastası Sa- dıkKaragöz, tahliye ta- lebinin reddedilmesi üzerine AlHM'ye baş- vurdu TMSF tarafından el konulan tmar Bankası'nı zarara uğrattıklan ge- rekçesiyle gıyabi tutuk- lu Kemal, Yavuz ve Ha- kan Uzan'ın da aralann- da bulunduğu 25 sanıgın yargılanmasına dün de- vam edildi. tstanbul 8. Ağır Ceza Mahkeme- si'ndekı duruşmaya tu- tuklu sanıklar Bahattin Uzan, Yeşim Öztürk Hil- mi Başaran, Erol Hür- baş, Mustafa Akar ve Tacettin Pak getirildi. Tahliye talebini yinele- yen sanık Bahattin Uzan, prostat ameliyatı olma- sı gerektiğini söyleye- rek, "AmeHvanyeşilışık- la buharlaşürma meto- du ile yaptirmak istrvo- runı. Ancak bu yöntem cezacvinin gönderdiği devlet hastanelerinde mümkün değil" dedi. Sanık Yeşim Öztürk de, tahliyesini isteyerek "TambirUzanzedeolan bizler nasıl olur da çete üyesi oluyoruz" dedi. Akciğer kanseri olduğu gerekçesi ile duruşmaya katılmayan Sadık Kara- göz'ün avukatı Ismail Hakkı Karaca, müvek- kılinin tutukluluğunun kaldınlması ile ilgili ola- rak AlHM'ye başvur- duklannı söyledi. Mah- keme, Karagöz'ün teda- visi ile ilgili Adlı Tıp Kurumu Başkanlı- ğı 'ndan rapor alınması- na karar ,verdi.