25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 MART 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab^cumhuriyet.com.tr 11 Kürtlerle Şiilerin hükümet kurma pazarlıkları başarısızlıkla sonuçlandı. Kürtler Şiileri suçluyor Irak'taanlaşmayok• Şiiler adma görüşcn Çelebi'nin sözcüsü "Görüşmeler çöktü. Anlaşma yok" derken Kürtlerin temsilcisi Berham Salih, "Şiiler başbakanlığı Sünnilere bırakmayı kabul ederlcrse biz de devlet başkanlığım Şiilere bırakmayı kabul ederiz" diye konuştu. Dış Haberler Servisi - Irak'ta, Kürt liderlerle Şii Birleşik Irak Ittifakı ara- sındaki hükümet kurma pazarhklan- ııın başarısızlıkla sonuçlandığı bildi- rildi. Birleşik Irak tttifakı'nın önde ge- len iiyelerinden Ahmet Çelebi'nin, Kürt-Şii ittifakının sağlanması için kuzeyc yaptığı seyahatten eli boş dön- düğü kaydedildi. Çelebi'nin sözcüsü, "Görüşmeler çöktü. Anlaşma yok" dedi. Kürtler adına konuşan Başba- kan Yardımcısı Berham Salih de El Arabiya televizyonuna yaptığı açık- lamada, Şiilerin siyasi eşitlik konu- sundaki sorumluluğu tümüyle Kürt- lerinüzerine yıkmak istediklerini öne sürerek "Şiiler başbakanlığı Sünnile- re bırakmayı kabulederlerse biz de dev- let başkanlığım Şiilere bırakmayı ka- le'ye giden anayolda şirketin ABD'li çalışanlannın araçlarının yakınında bomba patladığını söyledi. Callahan, saldında bir şirket çalışanının da ya- ralandığını bildirdi. Şirket, Irak'taki ABD Dışişlen Bakanlığı görevlileri- nin korunmasına yardım ediyor. Mu- sul'da da önceki gece bir ABD aske- rı öldürüldü. Bağdat'ta düzenlenen iki ayn sal- dırıda bir polis memuruyla Bağdat Havaalanı'nın başmühendisı yaşamı- nı yitirdi. 12 ceset bulundu Direnişçilerin Beyci'de'ki petrol boru bul ederiz" diye konuştu. Irak Kürdistan Demokratik Birli- ğı'nden (IKDP) bir kayııak, IKDP li- deri Mesud Barzani ile IKYB lideri Celal Talabani'nin anlaşma mctni- nin maddelerini incelemeye devam ettiğini söyledi. Kürt partileri, böl- genin petrolden alacağı gelirin yüz- de 17'den 25'e çıkanlmasını ve Ker- hattına sabotaj yapması sonucu bölge alevler içinde kaldı. (Fotoğraf: REUTERS) kük'ün Kürdistan özerk bölgesine da- hil edilmesini istiyor. Hükümet kurmak için gereken üç- te iki çoğunluğa sahip olan bu iki gru- bun anlaşmaya varamamasınrn, Irak'ı siyasi birbelirsizliğin içine sokabile- ceği, güvenliğin sağlanması ve ülke- nin yeniden inşası çalışmalannın da- ha da ertelenmesine yol açabileceği belirtiliyor. Yeni parlamentonun ilk oturumunu 16 Mart'ta yapması öngö- rülüyordu. Öte yandan, Bağdat'ın güneyınde yol kenanna yerleştirilen bir bomba- nın patlaması sonucu, Blackvvatergü- venlik danışma şirketinde çalışan 2 ABD'li öldü. ABD Büyükelçilıği Söz- cüsü Bob Callahan, önceki gün Hil- El Şurgat Polis Şefi Muhammedel Cuburi'nin evinin önünde bomba yüklü bir kamyonetın patlaması so- nucu ikisi polis 4 kişi öldü. Latifiye kentinin dışındaki bir tarım arazısin- de 12 ceset bulundu. Öldürülenlerden 3 'ünün asker olduğu, diğer cesetlerin- se Kerbela ve Necef'e giden Şiilere ait olduğu sanılıyor. Musul'da geçen cunıa bir Şii cami- sine düzenlenen ve 50 Şiinin öldüğü intihar saldırısını Sünni Cemaat Cünd Essahabe örgütü üstlendi. Örgüt, bir internet sıtesinde yayımlanan bildiri- de, Şiilere karşı saldınları Musul'da başlattığını ve saldırılara devam edeceğini belirtti. SUNDAY TIMES'A GÖRE tRAN'A SALDIRMAK IÇÎN TATBİKAT YAPIYOR 'Israil vuracak y SYEByt Ariel Şaron izni verdi. (AP) Dış Haberler Servisi - lran'ın nük- leer programının durdurulması için harcanan diplomatik çabalann sonuç vermemesi durumunda, Israü'in bu ülkeyi karadan ve havadan vuracağı öne sürüldü. lngiltere'de yayımlanan Sunday Ti- mes gazetesi, Başbakan Ariel Şaron ve kabinesinin, çok özel bir toplantı- da yetkili kişilere bu konuda "ilkiz- ni verdiğini" de yazdı. Times, Necef çölünde lran'ın Natanz nükleer tesi- sinin bir modelinin kurulduğunu ve Israil güçlerinin bu model üzerinde bir- kaç aydır "saldırı tatbikatlan" yap- tığını bildirdi. Israil güçlerinin taktikleri arasın- da, seçkin Şaldag (Yalıçapkını) ko- mandoların yapacağı saldırılar, F-l 5 jetlerinin hava saldırısı ve uçaklarda yeraltı tesislerini de tahrip edecek güçte bombalann kullanılmasının bu- lunduğunu yazan Times, planların Amerikan komuta kademesiyle de paylaşıldığını öne sürdü. Gazete, ABD komuta kademesinin lsrailli muha- taplarına "tran'ı diplomatik olarak yola getirmek mümkün olmazsa biz si/in önünüze engel olarakçıkmayız" şeklinde güvence verdiğini de iddia etti. Israil parlamentosunun Savunma ve Dışilişkiler Komitesi'nin üyesi, milletveküi Efraim Sneh ise lran'ın nükleer silah peşinde koşmasının Is- rail'in varhğını tehdit ettiğini, ancak bu ülkeye bir askeri operasyon düzen- lenmesinin son seçenek olduğunu ve sorunun diplomasiyle çözülmesini umduklarını belirtti. Ancak Sneh, Iran'ı vurma planla- rının var olup olmadığı konusunda bir yorumda bulunmadı. Başbakan Yardımcısı Şimon Peres de gazeteci- lerin sorulan üzerine "Böylebir plan yapıldığım sanmıyorum" dedi. ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ YÖNETİM KURULU BAŞKANUĞI'NDAN SicilNo: 4593/557 Şirketimizin 2004 faaliyet yılına ait Olağan Genel Kurutu aşağıdaki gündemde belirtilen konuları görüşmek üzere 30 Mart 2005 tarihine rastlayan Çarşamba günü saat 10.30'da Istanbul'da Büyükdere Caddesi Iş Kuleleri Kule 2 Kat. 23-26 34330 4.Levent adresirıde toplanacaktır. 2004 faaliyet yılına ait Yönetim Kurulu ve Denetçi Raporları, Bağımsız Denetleme Kuruluşu Raporlan, şirketimiz ana sözleşınesmin son hali, Kurumsal Yönetim llkelerine Uyum Raporu ile 2004 yılı bilanço ve kâr/zarar hesapları, toplantıdan önceki iki hafta süresince şirket merkez ve bölge müdürlüklerinde ortakların incelemesine hazır bulundurulacaktır. Söz konusu bilgi ve belgelere www.anadolusigorta.com.tr adresinde yer alan internet sitemizden de ulaşılabilmektedir. Toplantıya katılacak ortaklarımızın elinde bulunan hisse senetlerini veya bunlara sahip olduklarını gösterir belgeleri, toplantı gününden en az bir hafta önce şirket merkezine tevdi ederek giriş kartlarını almaları ve yukarıda yazılı gün ve saatte toplantıda hazır bulunmaları rica olunur. Toplantıya vekaleten katılacakortaklarımız tarafından şirketimize verilmesi gereken vekaletname örneği aşağıda gösterilmiştir. ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ 30 MART 2005 TARİHLİ OLAĞAN GENEL KURUL GÜNDEMİ ı- Başkanlık Divanı'nın seçimi ve Olağan Genel Kurul Toplantısı Tutanağı'nın Başkanlık Divanı'nca imzalanması için yetki verilmesi, 2- 2004 yılına ait Yönetim Kurulu ve Denetçiler Raporları'nın okunması ve müzakeresi, 3- 2004 yılına ait tarihi maliyet esasına göre düzenlenmiş bilanço ve gelir tablosu ile 5024 sayılı kanun uyarınca enflasyona göre diizeltilmiş bilanço ve gelir tablosunun incelenerek onaylanması ve Yönetim Kurulu üyeleri ile denetçilerin ibraları, 4- Yasal kayıtlarda 5024 sayılı kanun gereği yapılan enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşan geçmiş yıl zararının öz sermaye kalemlerine ait enflasyon farklarından mahsubu, 5- Kâr dağıtımı hakkında karar verilmesi, 6- Yönetim Kurulu üyelerinin seçimi ve görev sürelerinin saptanması, 7- Denetçilerin seçimi, 8- Yönetim Kurulu üyelerinin ve denetçilerin ücretlerinin saptanması. 9- Bağımsız Denetleme Kuruluşu hakkında karar verilmesi. VEKALETNAME ÖRNEĞİ Hissedarı bulunduğum Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi'nin 30 Mart 2005 tarihinde Büyükdere Caddesi iş Kuleleri Kule 2 Kat:23-26 34330 4,Levent Istanbul adresinde saat 10.30'da yapılacak 2004 yılına ait Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda, beni temsil etmeye ve gündemdeki maddelerin karara bağlanması için oy kullanmaya 'yı vekil tayin ettım. VEKALETİVEREN Isim, Imza veTarih VEKALETİVERENİN Sermaye miktarı: Hisse adedi: Oy miktarı: Adresi: Not: Vekaletnamenin noter tasdiksiz olması halinde vekaleti verenin noter tasdikli imza sirküleri vekaletnameye eklenecektir. Lübnan'da her gün gösteri yapan muhaliflcr Suriye'nin çekünıe karannı kutluyor. (AFP) Suriye 5 bin istihbaratçıyı çekecek AjanlardayolcuDış Haberler Servisi-Suriye'nin Lüb- nan'daki askerlennin üçte biriyle 5 bin ajanını 31 Mart'a kadar çekeceği bildi- rildi. Nihai çekilme tarihi ise 7 Nisan'da Şam ve Beyrut yönetimlerinin yapaca- ğı görüşmede belirlenecek. Lübnan Dev- let Başkanı Emil Lahud, nihaı çekilme- nin iki ülke yönetimlerinin karar vere- ceği bir konu olduğunu söyledi. ı Tüccar bıçaklandı Suriyelilere saldırılar ! Dış Haberler Servisi-Lübnan'ın ; ! başkenti Beyrut'ta, Suriyeli bir tüccann dün sabah bıçaklanarak öldürüldüğü bildirildi. Lübnan güvenlık servisleri, Yusuf Musa Musa (43) adh kişınin dükkânmı açmaya çalıştığı sırada vücuduna aldığı 14 bıçak \ darbesi sonucu öldüğünü belirttiler. Trablus'ta da Suriyeli işçilere ait 5 çadınn ateşe verildi. Lübnan'ın eski j başbakanı Refik Hariri'nin öldürülmesinin ardından çok sayıda Suriyeli işçinin dövüldü, evleri ya da çadırlan ı yağmalandı. ' Birleşmiş Milletler (BM) Temsilcisi Terje Roed-Larsen, önceki gün Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la görüşme- sinin ardından Suriye birliklerinin Lüb- nan'dan iki aşamalı olarak çekilmesi ko- nusunda anlaştıklarını açıklamıştı. Washington Post gazetesine göre Esad, Lübnan'daki 15 bin askerin üçte biriyle 5 bin istihbarat ajanını 31 Mart'a dek çek- me sözü verdi. Gazete, Esad'ın diğer as- kerleri de ay sonuna kadar doğudaki Be- kaa Vadısi'ne çekmeyi ve 1 Nisan'da Beyrut'taki istihbarat merkezini kapat- mayı vaat ettiğini yazdı. Bir Lübnanlı yetkiliyse geçen salıdan bu yana 4 bin askerin Suriye'ye geçti- ğini, 4 bin askerin de Bekaa Vadisi'ne çekildiğini söyledi. 6 bin asker de daha önce Bekaa'ya çekilmişti. Yetkili, 10 bin askerin durumunun ortak askeri ko- misyonca belirleneceğini söyledi. Roed-Larsen dün de Lübnanlı yetki- lilerle bir araya geldi. Şam yanlısı La- hud, BM'nin Suriye'nin tamamen çe- kilmesini öngören 1559 sayılı kararının uygulanmasına yönelik görevinde Ro- ed-Larsen'e yardımcı olacaklannı an- cak nihai çekilme tarihine "iki ülke hü- kümetleri ve ordularının kararvereceği- ni" vurguladı. Dışişlen Bakanı Mah- mud Hammud da, iki ülkenin üst düzey askeri yetkilılerinın 7 Nisan'da bir ara- ya gelerek çekilme tarihini belirleyece- ğini, bu tarihe kadar Suriye askerlerinin Lübnan'da kalacağını söyledi. BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Mesele, Acaba 'Ermeni Meselesi' mi? Kamuoyunda, "yanlış Ermeni tezlehnin" çürü- tüleceği tartışılıyor. Hükümet ve muhalefet çevre- leri, bazı kamu kuruluşları ve sivil toplum örgütle- ri yeni girişimlerde bulunacaklarmış. Ancak Ermeni savlarının çürütülmesi imkânı bu- lunmamaktadır. Çünkü "mesele", bilimsel ya da aka- demik bir mesele değildir. Bu tamamen "siyasi" bir meseledir. ABD'nin ve AB'nin "Türkiye politikalannın bir sonucudur" ve aynı zamanda sadece bir "aracı- dır". - Meseleyi, "bilgi eksikliğinden kaynaklanan" bir soru olarak değerlendiremeyiz. - Biz anlatamıyoruz, ama Ermeniler daha iyi an- latıyor biçiminde algılamak, "esas meseleyi gizle- mekten başka biranlam taşımaz". Meselenin esasını kavramak için şu değerlendir- meyi yapmamız gerekir: 1) Ermeni sorunu, ABD ve Avrupa'nın Türkiye'ye ve bölgeye yönelik politikalarının "birparçasıdır". Aynen Kıbrıs, K.lrak, Güneydoğu Anadolu, Ege, Pat- rikhane sorunlarında olduğu gibi Türkiye'nin bü- tünlüğüne, bağımsızlığına, Lozan'aveCumhuriye- te karşı yeni gelişen veya "yeniden ateşlenen" ge- nel bir meseledir. 2) Prof. S. Shaw ve Prof. B. Levvis gibi ünlü Ba- tılı tarihçiler doğruları yazdıkları için ya üniversite- deki odaları bombalandı ya da Fransız mahkeme- leri tarafından gülünç gerekçelerle cezalandırıldı- lar. Düzinelerce Türk diplomatı Batı'da çatır çatır vurulurken Batı bunu bile görmek istemedi. Unlü Batı tarihçilerinin yazdıkları ve teröristlerce öldü- rülen Türk diplomatları "Ermeni meselesinin ger- çek yüzünü" Batı'ya gösterememişse, o zaman "esas meseleyi bizim görmemiz gerekir". Batı bilmiyor, onun için Ermenilere hak veriyor demek; "Bushyanlış bilgi aldığı için Irak'ı işgal et- mekzorunda kaldı" demek kadar safça ve aptal- ca bir düşünce tarzı olur. 3) Türkiye'nin iç ve dış politikalarındaki denge- sizlikler "Batı ile ilişkilehmizin normalleştirilmesi- niengelliyor". Batı ile ilişkilerimizi normalleştirecek ve dengeleyecek yönetimleri işbaşına getiremedi- ğimiz sürece Ermeni, Kıbrıs, Güneydoğu, Patrik- hane ve diğer "meseleler", önümüze konacak ve dayatılacaktır. 17 Aralık 2004'te kabul edilen AB mutabakatı "Er- meni meselesini de otomatik olarak kabullenmek" anlamına gelmektedir. Batı dayatmalarına hayır demeyeceksıniz; ondan sonra da "Bilgilendire- lim, gerçekleri görerek kararlarını değiştirmeye çalışsınlar". Aziz Nesin'i haklı çıkarmak istiyorsa- nız o başka. Ağzıyla kuş tutsa... 17 Aralık 2004 mutabakatı "Türkiye'nin Lozan'ı tartışmaya açması mutabakatıdır". Bunun içinde "Ermeni meselesi" ile birlikte bütün meseleler var- dır. Türkiye'de yönetimler 17 Aralık mutabakatına "evet" dedikten sonra "bari biraz bilgilendirelim" demek dünya kara mizah tarihine geçecek bir al- datmacadır. Çünkü bu mutabakatla; 1) Ermeni meselesini görüşme masasına getir- meyi, pazarlık etmeyi kabul ediyorsunuz. 2) Ege'de Yunan talepleri doğrultusunda çözü- me "evet" diyorsunuz. 3) Fener Patrikhanesi'ni ekümenik (ve bağımsız) olarak kabullenmenin kapılarını ardına kadar açı- yorsunuz. 4) Kıbrıs'ta Rumları adanın egemen gücü olarak kabullendiğinizi ilan ediyorsunuz. 5) Güneydoğu Anadolu'nun özerkliği tartışılabi- lir diyorsunuz. 6) Dicle ve Fırat sularındaki hükümranlık hakla- rınızdan vazgeçebileceğinizi kabul ediyorsunuz. 7) AB'nin Türkiye'yi bekleme odasına hapsede- rek "özel bir statü ile himayesi altına alması ko- şullarım" kabul ediyorsunuz. Daha bugünden AB ülkelerinin yarısı "soykırım meselesini" meclislerinden geçirdiler bile; 2-3 yıl içinde AB'nin ortak politikası olacak. ABD'de Se- nato'dan geçirme hazırlıkları şimdiden başladı. Ermeni meselesi "bilgi eksikliği veya bilimsel bir mesele" değildir, tamamen siyasidir ve Batı'nın Türkiye politikasının bir parçasıdır. Bu gerçeği görmemek demek, "Batı ile ilişkile- rimizi normalleştirmeden", kendi kendimizi aldat- mayı sürdürmek demektir. Aynen 6 Mart 1995'te, 17 Aralık 2004'te bayram yapanların, halkı aldattıkları gibi. "Meseleleri ma- sanın üzerine taşıma" imkânına kavuştukları için esas bayramı onlaryapıyorlar... Dahaanlamadınız mı? Yoksa anlamak mı istemiyorsunuz? www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali çevreciler uyarıyor Yüz milyonlar tehdit altındaDış Haberler Servisi - Yüz milyonlarca Çin- li ve Hintlinin, iklimin ısınınası nedeniyle Hi- malaya Dağlan'ndaki buzulların erime hızının artmasıyla ciddi sorun- larla karşı karşıya ol- duğu bildirildi. Doğal Hayatı Koru- ma Vakfi tarafından Ce- nevre'de yayımlanan ra- porda, Hindistan, Çin ve Nepal'in yüksek böl- gelerindeki buzul taba- kalarının iklimin ısın- ması sonucu eriyerek artık yılda 10-15 met- re alçaldığı belirtildi. Rapora göre, iklimin daha da ısınması ve Hi- malaya buzullarının hızla erimesi halinde, akarsu ve nehirlerin re- jimleri bozulacak ve her yeri sular basacak. 30-40 yıl sonra su se- viyesi normale döne- cek olsa da bütün bun- larÇin'inbatısı, Nepal ve Hindistan'ın kuze- yinde devasa ekonomik ve çevresel sorunların ortaya çıkmasına yol açacak. 33 binkm2'likalanı kaplayan Himalaya bu- zulları, 7 büyiik nehri besliyor; bu nehirler, dünyanın en kalabalık nüfuslarına sahip böl- gelerden geçiyor. Bölgede son 30 yıl- da ortalama sıcaklık bir derece artmış bulu- nuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle