Katalog

2 ŞUBAT 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SEFİNE-İ TERAKKİ TURHAN SELÇUK DÜRÜST IABİAILI İSTANBUL EFENDİSÎ ABDÜLCAUBAZ1 IN jHARİKULÂDE MACERALAEI KISIM tEKMÎLÎ BİRDEN İ-ER-LE 7: EVKA,IÂDE SAMıL ı _ İTı MIZA HAJ-E - oNl/ıN l 131Z YAPMA 6. Idare Mahkemesi, havzalan tehdit eden İSKİ Yönetmeliği'nin bazı maddelerini iptal etti İçme suyukirlenmeyecekİstanbul Haber Servisi - 6. Idare Mahkemesi, Istanbul'un içme suyu kaynaklarını tehdit eden yeni ÎSKÎ Yönetmeliği'nin bazı hükümleri hak- kında yürütmeyi durdurma karan ver- di. tstanbul'un "yüzeyveyeralüsula- nnın çeşitliyollaıİa kirlenmesiniönle- mekamacıyla r 'hazırlandığı ifade edi- len yeni İSKİ Yönetmeliği, 21 Şubat 2003 tarihinde "tstiklalGazetesi w nde yayımlanarak yürürlüğe girdi. Mimarlar Odası ve tnşaat Mühendis- leri Odası İstanbul şubeleri yönetme- liğin, lstanbul'un içme suyu havzala- rı koruma alanlarını süregelen yasadı- şı ve kirletici imar sürecine teslim eden, havzalarda yaşanan yağma sürecini meşrulaştırarak buna yasal zemin ha- zırlayan ve içme suyu kaynaklannın kul- • Mimarlar Odası ve inşaat Mühendisleri Odası, İSKİ Yönetmeliği'nin, tstanbul'un içme suyu havzalannı kirletecek imar sürecine teslim ettiğini belirterek hükümlerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması talebiyle dava açmıştı. lanılamayacak derecede kirlenerek dev- re dışı kalmasına yol açacak hüküm- lerinin iptali ve yürütmesinin durdurul- ması talebiyle dava açmıştı. Yürütmeyi durdurma karan alınan bazı yönetmelik maddeleri şunlar: • içme suyu havzalarındakı plansız alanlarda, plan yapımını beklemeden, ISKİ'tıin olumlu görüşüyle yapılaşma izni verilebileceğine ilişkin düzenleme. •* Kısa mesafeli koruma alanlann- da suni gübre ve zirai mücadele ilaç- lan kullanılmayan ziraata izin veren ve bu kez 1998 yönetmeliğinin aym maddesinde hayvancılığa getirilmiş olan yasaklamayı da kaldıran 8. mad- de (d) fıkrası. ı/ Orta mesafeli koruma alanların- da her türlü kamuya ait konut dışı ya- pılara, üstelık de yapılaşma haklannı 0.14'ten 0.2 l'e çıkararak izin veren 9. madde (d) fıkrası. ^ Uzun mesafeli koruma alanların- da, depolama tesislerine ve içme su- yu havzalarında kirlenmeye neden olacak fonksiyonlara izin veren 10. madde (c) fıkrası. • İçme suyu havzalarmın orta ve uzun mesafeli koruma alanlaruıdaki rüm ilçe ve belde belediyeleri ve mü- cavir alanlarım imara açan ve büyük kısmıru içme suyu havzalarındaki ge- nel yapılaşma koşullanndan muaf tu- tan 11. madde (j) fıkrası. • İçme suyu kaynağı olarak kulla- nılması öngörülen Küçükçekmece Gö- lü havzasının kısa, orta ve uzun mesa- feli koruma alanlarındaki mevcut plan- ların revizyonunun, ancak göl içme suyu kaynağı olarak lcullanılmayabaş- ladıktan sonraki 1 yıl içinde yapılma- sını öngören, 21. madde (a) fıkrası. • Yönetmelik, mutlak ve kısa me- safeli koruma alanlannda yapı yasa- ğı getirmişken bu alanlarda yer alan belde belediyeleri Durusu, Tepecik ile Çavuşbaşı ve mücavir alanlannı bu yasak kapsamı dışına çıkararak yerleşik olmayan alanlarda dahi yeni yapılaşmaya olanak sağlayan 21. mad- de (b) fıkrası. V' Ümraniye-Dudullu bölgesinde yeni depolama tesislerinin yapımına izin veren 21. madde (c) fıkrası. *"' Bölgenin havza alanı olarak ila- nından önce yapılmış yapılarla 2981 sayılı imar affi yasası ve bu yasayla ile irtibath diğer yasalara göre yasal statükazandırılmışyapılariçin kirle- tici etkileri olup olmadığına dahi bak- maksızın, yönetmelik hükümlerinc uygunluk aranmayacağını vurgııla- yanGeçiciMadde l'in(a)fıkrasının ilk paragrafı. Topbaş: Su problemimiz yok • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, barajlardaki doluluk oranının yüzde 56 ol- duğunu belirterek şu anda su problemi olmadığını söyledi. Topbaş, lstanbul'un gelecek- te su sıkıntısı yaşamaması için su havzalarının konınma- sı gerektığını belirtti. Katillerden hesap soracağız1 • İstanbul Haber Servisi - Avrııpa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Dursun Atılgan, "Demokrasi Haf- tası"nda, amaçlarının ağıt yakmak olmadı- ğını belirterek cinayetleri yapanların ve yaptıranlann ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi. Bu yoldaki mücadele için yitirilen aydınlann söylemlerinin, söylemleri olaca- ğını ifade eden Atılgan, "Hesap sormak için hukuk devletı mekanizmalarını ışletme konusunda devleti yönetenlerden ısrarla talepte bulunacağız" dedi. Demirere pasaport davası • İstanbul Haber Servisi - İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi, el konulan Egebank'ın eski sa- hibi Yahya Murat Demirel, eşi Ayşenur Esenler Demirel ve Zafer Arıkan lıakkında "Pasaport Kanunu'na muhalefet etmek" suçundan açılan davanın dosya- sını, "görevsizlik kararı" ile Beykoz Sulh Ceza Mahkenıesi'ne gönderdi. Mahkemenin söz konusu karannda, sanıklar Yahya Murat Demirel, eşi Ayşenur Esenler Demirel ve Arıkan hakkın- da, 31 Arahk 2004'te İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e açılarak yurtdışına izinsiz çık- tıklan gerekçesıyle dava açıldığı belirtildi. Süriicü sertifikaları iptal edîldî • İstanbul Haber Servisi - Bakırköy'deki 5 sü- riicü kursundan 1997 yıhnda alınan 8 bin 945 sertifikanın iptal edilmesi nedeniyle 12 Şubat'la sınav yapılacak. Emniyetten yapı- lan açıklamada, sınava kalılacak kursiyerle- rin, sertifika aldıkları kurslarla irtibata geç- mesi, 7 Şubat 2005 tarihi mesai bitimine kadar TC Ziraat Bankası Cağaloğlu Şubesi nezdindeki 29033496-5001 No'lu hesaba 20 YTL yatırmaları ve dekontlarını kursa teslim etmeleri gerektiği kaydedildi. Hava korsanı yangılanacak • BERLİN(AA)-A1- manya'nın Münih ken- tinde 29 Haziran 2004 tarihinde Türkiye'ye hareket eden THY'ye ait bir yolcu uçağım kaçıran Burhan B'nin (28) 14-17 Mart'ta Landshut Eyalet Mah- kemesi'nde yargılanacağı açıklandı. Mahke- me sözcüsü, Burhan B'nint uçağın içindeki 164 kişiyi rehin almak suçundan 5 ila 15 yıl hapis cezasma çarptırılabileceğini bildirdi. Savcılık, Burhan B'nin suçlamaları büyük öl- çüde kabul ettiğini, uçağı ailevi sorunlardan dolayı kaçırdığmı itiraf ettiğini belirtti. • ••;?/< ••%• Hakkâriperişan, yaşamfelç Hakkâri'de geçen hafta meydana gelen §.6 büyüklüğündeki depremin ardından Kı/ılay tarafindan Şchir Stadı'na kurulan çadırlar, karlaruı erimesiyle su altında kaldı. Kentteki okııllanıı açıbşı 14 Şubat'a ertelendi. Hakkâri'de geçen hafta meydana gclcn 5.6 büyüklüğttndeki dcprem ve devamındald artçı sarsnıtılar sonucu, paniğe kapılan ya da cvi hasar görcn bazı aileler yaşaııılannı çadırlarda sürdürüyor. Kızılay tarafindan Hakkâri merkezdeki şehir stadına kurulan 20 çadırda yaşayan aileler, karlaruı erimesiyle zor anlar yaşadı. Hakkâri'de önceki akşam etkili olan yağmur sonucu karlann crimcyc başlamasıyla 20 çadır su altında kaldı. Çadniann içinde ve çevresinde biriken sular, kadınlar tarafindan kürek ve süpürgc yardunıyla tcmizlcnmeye çalışddı. Korku nedeniyle evlcrine giremeyen bazı yurttaşlar da Hakkâri Valiliği'nce okullara yerlcştirildi. Bu nedcnle kent nıeı kcziylc ilçe ve köylerdeki okullarda eğitiın-öğretimin 14 Şubat'ta başlayacai>ı belirtildi. (Fotoğraf: AA) TEMA Biyolojik zenginlik korunmah İstanbul Haber Servisi - TEMA Vakfı'ndan "Dünya Sulak Alanlar Günü" nedeniyle yapı- lan yazılı açıklamada, gelecek kuşaklara sür- dürülebilir bir yaşam bırakmak için sulak alanlardaki kültürel ve biyolojik zenginliğin korunmasının önemine dikkat çekildi. Açıkla- mada, "Sulak Alanla- ı ın Korunnıası Sözleş- mesi"nin, 1971'de Iran'm Ramsar kentin- de imzalandığı 2 Şubat tarihinin, "Dünya Su- lak Alanlar Günü" ola- rak kutlandığı anımsa- tıldı. rürkiye'nin de 17 Mayıs 1994'te Ramsar Sözleşmesi'ne taraf ol- duğu ifade edilen açık- lamada, lürkiye'nin, 1 milyon hektarın üze- rinde, 250 adet sulak alanıyla Avrupa vc Or- tadoğu'nun en önemlı ülkelerinden biri oldu- ğu vurgulandı. Açıkla- mada, Türkiye'nin su- lak alanlanndan 9'u Ramsar listesine dahil olmak üzere 71 'inin uluslararası öncm taşı- dığı kaydedildi. Türldye sıcak noktada Uluslararası korunmaya alıması gerekenyerler arasında Küre Dağları, İstanbul Ormanlan, Amanos Dağları, Babadağ, Datça Yarımadası veFırtına Vadisiyer alıyor Haber Merkezi - îngiliz ekolog Nornıan Myers ve Uluslararası Doğa Koruma Örgütü, dünya üze- rindeki bitki türlerinin yüzde 44'ü ile kuş, memeli, sürüngen ve çift- yaşarların yüzde 35'ini içeren, toplam olarak dünya yüzeyinin yüzde 1.4'ünükaplayan25 icoru- mada öncelıklı bölge anlamına gelen "sıcaknokta" belirledi. National Geographic Türkiye dergisi bu ayki sayısında koruma- da öncelikh bölgelen mercek al- tınaaldı. Belirlemede ilk önce bit- ki örtüsü dikkate alınırken 'sıcak nokta'lar, Filipinler, Yeni Zelan- da, Pasifik Adalan, Brezilya ve Türkiye dahil birçok ühcenin top- raklarını kapsıyor. Akdeniz Havzası ve Kafkas- ya'nın bir bölümünü içine alan Türkiye'nin topraklarının iki ka- rasal, iki tatlısu ve bir deniz eko- bölgesi (Akdeniz Ormanlan, Ku- zey Anadolu ve Kafkasya Orman- lan, Balkan Nehirleri, Anadolu Tatlısu Eko-Bölgesi, Akdeniz) içi- ne girmesi dolayısıyla özel bir öne- mı bulunuyor. Biyolojik açıdan önemli pek çok ekolojik bölge birden fazla ülke- ye yayılmış durumda. Akarsular, denizler, ormanlar ve göller ulıı- sal suıırlan tanımıyor; tür çeşitli- liği ve ekolojik yaşam ulusal sınıı - lann ötesinde de devam edebiliyor. Rusya blrincl durumda Örncğin, Türkiye topraklann- da doğan Çoruh ve Aras nehirle- ri Kafkasya Ekolojik Bölgesi'nin diğer ülkelerinde denize ulaşıyor. Dolayısıyla ülkeler arası koordi- nasyon bu noktada öne çıkıyor. VVVVF'nin Avrupa orman stıateji- sine göre, Türkiye, Rusya'dan son- ra, en fazla "sıcak nokta"ya sahip ikincı ülke. Yapılan değerlendirme sonucuııda, Akdeniz Havzası'nda projenin başladığı tarihte yasal ko- ruma statüsü olmayan ve öncelik- li olarak korunması gereken or- man alanlan belirlendi. Bugün Türkiye ormanlarının sıcak noktalan olarak bilinen Kü- re Dağlan, İstanbul Ormanlan, lbradı-Akseki Ormanlan, Karçal Dağlan, Amanos (Nur) Dağlan, Babadağ, Yenice Onnanlan, Dat- ça Yanmadası-Bozburun ve Fır- tına Vadisi bu şekilde uluslarara- sı doğa koruma arenasında yerini almış. oldu. DUZYAZI ORHAN BtRGİT Erdoğan Şahinleşti mi? Başbakan'ın, Amerikan Wall Street Journal ga- zetesiyle Nevvsvveek dergisine verdiği demeçler- le, dün partisinin parlamento grubundayaptığı ko- nuşmalar, ilk bakışta Kerkük'te egemenliği elleri- ne geçirmek için Kürtlerin yaptığı girişimlere arka çıkan Amerika'ya ciddi bir uyarı gibi algılanabilir. Söz konusu demeçlerde de, dünkü grup konuş- masındada, Irak'ta yapılan seçimleröncesinde, bu ülkenin bütünü içinde bazı kesimlerin ağırlıklarını özgürce sandığayansıtmaktan alıkonulmuş olma- sından haklı olarak "bölgeye demokrasiyi getir- me niyeti ile geldiklerini söyleyen"lersuçlanıyor. Başbakan bununladayetinmeyerek "Şunu her- kes bilmelidir ki, Türkiye sadece tarihi bağlar- la değil, akrabalık bağlarıyla da bağlı olduğu bu coğrafyanın uzun yıllar boyunca devam ede- cek bir kargaşaya sevk edilmesine izin verme- yecektir" diyor. Pazar günkü seçimlerden sonra Irak Türkmen Cephesi Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Ab- durrahman, bölgede birçok yere sandık ve oy pu- sulası gitmediğini söylüyor. Türkmen Meclisi Baş- kanı Dr. Saadettin Ergeç de Türkmenlerin yaşa- dığı yerlerde dışarıdan oy vermeye gelenlerden, 18 yaşın altında oldukları halde oy kullananlardan söz ediyor. Bazı Türkmen ve Arap köylerindeki seçmen- lerin tamamının Kürt partilerine oy vermiş gibi tu- tanaklar yapıldığını, Kürt polislerin ölmüş seçmen- ler adına da oy verdiğini ileri sürüyor. Başkan, ba- zı sandıklarda kullanılan oyların birleştirme merkez- lerinde değiştirildiğini de sözlerine ekliyor. Seçim öncesinde 100 bin eklenmiş Kürt seçmen- le ilgili iddialarla, Türkmen temsilcilerin dün yaptı- ğı açıklamalar, Başbakan'ın sözünü ettiği kargaşa beklentisinin öncü nedenleri olmasın. Ne Başba- kan, ne Dışişleri Bakanı, Türkiye'nin bundan son- ra nasıl bir beklenti içinde olması gerektiğini söy- lemeden doğrudan kendi kamuoyumuza dönük me- sajlar veriyorlar. O tür mesajlar, seçimlerden son- ra Kerkük'teki Türkmen Cephesi Meclisi'nde bir ara- ya gelen Irak Milli Türkmen Partisi. Türkmen Ba- ğımsız Hareketi, Türkmen Islami Hareketi ve Türk- men Adalet Partisi yetkililerini de kargaşa ortamı- na itelememelidir. Ama bunun için Milli Güvenlik Kurulu Genel Sek- reteri Alpogan'ın dün ABD Savunma Bakanlığı Müsteşarı Douglas Feith'e yaptığı iki uyarıyı Ame- rika ciddi olarak uygulamaya geçirmelidir. Alpdoğan, Aralık 2005'te tekrarlanacak genel seçimlere kadar kurulacak geçici Irak hükümetin- de dışarıdan bir Sünni bakan atanmasını öneriyor. Dahası geçici parlamentonun hazırlayacağı yeni ana- yasa ile ilgili çalışmalara Sünnilerin de dahil edil- mesini öne sürüyor. MGK Genel Sekreteri'nin öne- ri paketinde Türkmenlerden söz etmeyişi, acaba sadece "Konu Başbakan ve Dışişleri Bakanı'nın konuşmalan ile gerekli adreslere gitmiştir" düşün- cesine mi dayanmaktadır? Özellikle anayasa ha- zırlığı için yapılacak çalışmalarda Türkmen temsil- cilere de yer verilmesi, 3.5 milyon civarında oldu- ğu tahmin edilen ülkenin üçüncü etnik grubunun dışlanmadığını gösterme açısından önemlidir. Son bir ayiçerisindeAmerika'danAnkara'ya ge- len üst düzey konukların görevlerini hatırlayalım. NATO Başkomutanı, Savunma Bakan Yardım- cısı, Irak'taki ABDordusunun Merkez Kuvvetleri Ko- mutanı, Savunma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ile ilk resmi ziyaretini Ankara'ya yapacak olan çi- çeği burnundaki Dışişleri Bakanı. Feith dün yaptığı basın toplantısında, Türkiye'ye bir parmak bal da tattırmayı ihmal etmiyor. Nükle- er silahlara karşı işbirliğine ilgi gösteren ülkelerin bu konuda liderlik üstlenme fırsatına sahip olduk- larını söylüyor ve "Türkiye böyle bir rol üstlen- mek isterese bunu desteklemeye hazırız" di- yor. Yani özetle Iran üstüne pazarlık kapısını açıyor. Erdoğan ve Gül, hatta Arınç'ın o sert konuşma- ları pazarlık için bir güç gösterisi mi? Bekleyelim ve görelim. Faks: 0 212 677 08 21 [email protected] Hükümet, 2-B'yi ısıtıyor AKP ormanlan satmakta tsrarlı • Bakanlar Kurulu'nda 2-B'nin yeniden gündeme getirilmesi kararlaştırıldı. Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, 2005 bütçesine 2-B yoluyla önemli bir kaynak girişi sağlanabileceğini söyledi. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Hükü- met, orman vasfını yitir- miş arazilerin satışını öngören ve daha önce Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer tarafindan veto edilen "2-B" yasa- sını yeniden gündeme gehriyor. Bakanlar Kurulu'nda düzenlemenın yeniden gündeme alınması ka- rarlaştırılırken Başba- kan Yardımcısı Mehmet AüŞahinde"2-Bkonu- sıınu tekrar gündeme alarak yasalaştırmayı, hemvatandaşınmesken sorunumın çözümünü hcm de orman vasAnı kaybetmiş arazilcrden sağlanacak kaynakla Hazinc1 ııin payını alma- snıı düşünüyoruz" de- di. Bakanlar Kuru- lu'nun, son toplantısın- da 2-B konusunu görüş- tüğüöğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe bu konuda bir su- nuş yaparak 2005 bütçe- sine 2-B yoluyla önem- li bir kaynak girişi sağ- lanabileceğini söyledi. Pepe, bunun için de kamuoyunun bu konuda aydınlatılması gerekti- ğini kaydetti. Diğer ba- kanlann da bu konuya destek vermesi üzerine hükümetüı 2-B'yi yeni- den gündeme getirme karan aldığı öğremldi. MÜSİAD ziyareti Ömer Bolat başkan- hğındaki Müstakil Sa- nayici ve tşadamları Dernegi (MÜSİAD) he- yeti de dün Şahın ile yaptığı görüşmede bu konuyu gündeme getir- dı. Şahın, gazetecilerin sorularını yanıtlarken bu konunun daha önce bir anayasa değişikliğiyle Meclis gündemine gel- diğini söyledi. Sezer tarafindan anayasa değişikliğiyle ilgili yasa teklifinin bir kez daha görüşülmek üzere geri gönderildiğini kaydeden Şahin, bu konuda "bir kafa ve kavram karışık- hğ* olduğunu vurguladı.