19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 ARALIK 2005 PERŞEMBE 8 Istanbul HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Y 15 Sinop Edirne Y 14 Samsun PB 15 Adana B 22 PB 18 Kocaeli Y 17 Trabzon PB 18 Çanakkale Y 16 Giresun PB 18 Izmir Y 17 Ankara B 13 Manisa Y 16 Eskişehir Y 12 Aydın Y 18 Konya PB 14 Denizli PB 15 Sıvas S 13 Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mandin Siirt Hakkân Van B S B B S B B 22 17 21 21 18 12 10 Zonguldak Y 16 Antalya B 20 Kars B 10 Ö Açık c C s Parçalı bulutiu Yurdun kuzey ve batı kesımlen parçalı ve çok bututtu, Marmara, kuzey ve kıyı Ege ıle akşam ve gece saatlennde batı Ka- radenız'ın batısı ve Iç Anadolu'nun kuzeybatısı yağmurlu ve sağanak yağışlı dığer yerler az bulutiu geçecek. Hava sıoaklığında onemlı bır değışıklık olmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockho/m Londra Amsterdam Brükse! Paris Bonn K K K Y PB Y K K 0 1 0 8 6 5 4 3 Münih Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına K PB PB PB PB K Y Y 3 6 14 5 4 4 13 20 7 Zürih K 3 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahire K B K K Y K PB PB 2 14 -6 8 13 1 8 22 B 24 Bulutiu ^ Çok bulutlu • Yağmurlu Gök guruftülü GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı I. Sayfada önce sorunun "daha çok demokrasi" ile çö- zümleneceğini söylerken Yeni Zelanda'da her- halde ilahi bir sesle uyanıyor ve: Bu kez "daha çok demokrasi"y\, Müslümanlı- ğın etnik gruplar arasında bağı sağladığını söy- leyerek değiştiriyor. Att ve üst kimliklerden söz ederken Kürt'ün, La- zın, Çerkezin arasına koyduğu Türk'ü alt kimliğe indirdi ve "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını" üst kimliğe yerteştirdı. RTE bır şey söylemek istiyor, ama ya cesareti yok ya da Türkiye'yi henüz hazır bulmadığı için söyleyemiyor. Oysa dönüp doiaşıp kimlik sorununu, yaşamı- nın tek amacını söylemek istiyor: Üst kimlik: Islam... alt kimlik: Türk, Kürt, Çer- kez vs. Osmanlı'ya dönüş! • • • Din bağı ile ulus olmaktan çıkacakmışız, üm- met olacakmışız... Alt kimliklerle durmadan oy- nayarak ulus devlet olmaktan çıkarmışız, umu- runda değil. Hedefi bu. Osmanlı çırağı bu kafa: Türk'ü de diğer etnik gruplarla birlikte ümmet diye nitele- mek! Laik Türkiye din temelinde açıklanabilir, dini i- nanç laik bir devlette yurttaşlığın rengi olabilir mi? Sıra laikliğin tarifine geliyor. Hocalan Erbakan durup durup "Avrupa'daki kadar laiklik" isterdi. öğrencileri bu noktaya adım adım yaklaşıyorlar. Laikliği de kendilerine uygun kıvamda tarff ettir- dikten sonra... anayasada belirtilen laiklik kavra- mına fatihaaa! • • • Bir yerlere varmak için teröristbaşı, katiller ka- tili Öcalan'ın "Demokratik Cumhuriyet" tezini kopya ederek hükümet görüşü diye resmi açık- lamalarda kullanmak... Konfederasyon içerikli Demokratik Cumhuriyet deyişiyle ılgili tartışma- lan öcalan'ın "Başbakan'ahak vehyorum. Bende aynı düşüncedeyim ve bunu ilk ben söylemiş- tim" diye karşılamasına ses çıkarmamak... RTE'nin son hamlelerinden bir diğerini, en tehli- kelisini ortaya koyuyor. Baykal, "tehlikeyi" sorguluyor: "Imralı'da çizi- len o bayrak neyin bayrağı? O konfederasyon ne- yin konfederasyonu? Biz iki milletiz, bunu kabul edelim deniyorsa bu bizinereye götürür? TC ola- rak biz iki milletiz denmek isteniliyorsa bu süre- cin nerede duracağını kim söyleyebilir?" Şu gerçeği yadsımak olanaksız: TürkiyeAB'ye girmek isterken kendi biriiğini tehlikeye atıyor." Velakin; sivil toplum kuruluşları, demokrat pa- şalar, yalılarda rahatına bakan medya... "tehlike- ye" karşı duyarsız. Türkiye her gün bir adım geriye... Üst kimlik Islam, alt kimlik Türk! Olmaz olmaz demeyin: RTE ile her şey olur, olabilir. YUGOSLAVYA'DAN GÖÇENLER Tazminatlar 37 yıl sonra ödeniyor ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Yu- goslavya'dan 1956'ya kadarTürkiye'ye göç e- den ve oradaki mülkle- ri millileştinlen göç- menlerin tazrainatlan 37 yıl sonra ödeniyor. Dönemin Yugoslav hü- kümeti tarafindan Tür- kiye'ye ödenen 37 mil- yon 500 bin lira, "yeni bir sorun çıkmazsa" 3 7 yıllık nemasıyla bir- likte 1 -1.5 ay içinde ço- ğu "ikinci nesil" hak sahiplerine verilecek. 2. Dünya Savaşı'nın ardından Türkiye'ye göçe zorlanan yurttaş- ların oradaki mallannın karşılığı olan tazminat- lar yıllar sonra ödenme- ye başlıyor. Savaş son- rasında Türkiye'ye göç edenierle ilgili Yugos- lavya ve Romanya ile 1970'lerin başında ya- pılan anlaşmayla 1956'ya kadar Türki- ye'ye gelen göçmenlere tazminat ödenmesinin kararlaştınlmasıyla başlayan süreç zamanla tam bir karmaşaya dön- dü. Dönemin Yugoslav hükümeti, göçmenlere ödenmesi için 1969 yı- lında Türkiye'ye 37 mılyon 500 bin lira gön- derdi. Türkiye ise Öde- melerle ilgili hak sahip- lerinin belirlenmesi için dosyalan araştırmaya başladı. Aradan yıllar geçerken göçmenlerin birçoğu yaşamını yitir- di, birçoğu da "unutul- du." Bu sırada hak sa- hiplerine bugüne kadar lJrnilyonYTLdağıtıl- dı. Dışişleri Bakanlığı ve Mılli Emlak Genel Müdürlüğü'nün yıllar süren çalışmalanmn ar- dından geçen yıl, hak sahiplerinin gerekli başvurulan yapması is- tendi. încelemelerin ar- dından toplam 670 dos- ya hazırlandı. Dosya- larda 4 bin 113 kişinin hak sahibi olduğu anla- şıldı. Dışişleri Bakanlı- ğı'nın dosyalar üzerin- deki çaüşmalan ta- mamlamasının ardın- dan bu kişüere 1 -1.5 ay içerisinde toplam 2 tril- yon lira ödenecek. Ad- resi belirlenemeyen hak sahiplerine ait 260 mil- yar lira ise beklemeye devam edecek. Türkiye Bosna Her- sek Kültür Derneklen Federasyonu Başkanve- kili ve Izmir Bosna Sancak Kültür ve Yar- dımlaşma Derneği Baş- kanı Cemal Şenel aile- sinin, 1960 yılrnda Tür- kiye'ye göç ettiğini söyledi. Yugoslavya'da yaşayan Türklerin göçe zorlandığını ve birçok insanın katledildiğini anlatan Şenel, "Bizlere valilikler tarafından yapılan duyurular ko- nusunda birçok va- tandaşın bilgisi yok" dedi. Şenel. tazminatla- nn ödenmesinin bugü- ne kadar "özellikJe ge- ciktirildiğini" söyledi. Nükleer kaçakçılıkI Baştarafı 1. Sayfada silah yapımında kullanılabile- ceknitelikteki "muhafaza des- tekleri, stator, taban, ring magnet, frekans konvertörle- rinin (güç kavnağı)" de içinde yer aldığı parçalan gönderdi. Almanya'dan 5 ayn partide top- lam 40 bin 84 adet "ring mag- netin" Türk şirketlerince alın- dığı, bunlardan 20 binin Du- bai'de yerieşik "Gluf Industri- es, 16 bin 637 adedinin Pakis- tan'daki "Abid Light" şirketi- ne doğnıdan transit edildiği, 3 bin 397 adedinin ise üzerine tel sanlarak yine Pakistan'daki şir- kete gönderildigi saptandı. 20 bip 500 parça kayıp ABD tarafindan Libya'daki parçalara el konulurken Lib- ya'ya 40 bin 34 adet parça git- mesine karşın ring magnetler- den yalnızca 19 bin 477 adetine ulaşıldı. Aradaki 20 bin 55 7 adet parçanın ise kayıp olduğu orta- ya çıkarken bu parçalann hangi ülkeye geçtiği araştınlıyor. Uz- manlar, kayıp olan parçalann kullanım amacına ve şekline bağh olarak 10 ila 20 adet nük- leer sılah yapılabileceğine ışaret ettiler. Tekno Elektrik adına Kürşat Zafer Cire tarafından imzalanan ve parçalann yurtdı- şmdan alımı sırasında imzala- nan belgede, "eşyanın belirti- len amaç dışında kullanılma- yacağı tahhüdünü" içeriyor. İŞAPAMLARI İDPİALARI KABUL ETMEPİ tşadamı SelimAlguadiş, fre- kans dönüştürücülenn uranyum zenginleştirme santrifiijlerine has özellıklerinin eksik olduğu- nu, dolayısıyla "çift maksatb" sayılması için uzun dönem fre- kans sabıtliğı ek özelliği gerek- tiğini savundu. Alguadiş, "Ra- por bu özelliklerden sadece birinin, frekans üst sınırının uygunluğundan hareket ede- rek yeteıii olduğunu iddia et- mektedir. Çift kullanım liste- sinde olmazsa olmaz olarak tanımlanan 4 kriterin hepsini yerine getirdiğini, rapor hiç- bir suret ile teyjt etmemekte- dir" diyerek iddjalan kabul et- medi. Suçlananlardan Zübeyr Baybars Çaycı, Pakistan şirket- lerine yapılan ıhracatlarla ken- disinin ilgilenmediğini savun- du. Ertuğrul Sözmen de şirke- tin Dubai ve Pakistan'a yaptığı ihracatlar hakkında bilgisi ol- madığını ıleri sürerek "Bu ih- racatın bağlantıları ile ilgili hiçbir şey bilmiyorunT dedi. Eşyanm nihai kullarucısmm da Türkiye'deki Tekno Elektrik Ltd. Şti. olduğu ve elektrik ürünlerinin testinde kullamlaca- ğı kabul ediliyor. Cıre'nin bu taahhüdüne kar- şın parçalann Pakistan'da yer- ieşik Alpha Centauri firmasına ihraç edildiği belirlendi. Rapor- da, "Bu durum, Kürşat Zafer Cire'nin eşyanm niteliği ve yurtdışı edilmemesi gerektiği- ni bildiği balde bilerek ve iste- yerek Pakistan'a sevk ettiğini ortaya koymakta ve Tekno fir- masının rüm eylem ve işlemle- rinden bilgi ve sonımluluk sa- hibi olduğu tespitimizi destek- Iemektedir" denıldı. Türki- ye'den gönderilen güç kaynak- Iannın Libya'nın nükleer prog- rarm kapsammda, gaz santrifü- jünün parçalan ile birlikte ele geçirilmesine işaret edilen ra- porda, bunun uranyum zengin- leştirme tesisinin yapımında kullamlmak amacıyla parçala- nn satıldığı anlamını taşıdığı kaydedildi. TAEK'den izin alınmadı Güç kaynaklannın, dünyada nükleer teknolojide kullanılan maddelerin ihracatını denetüne bağlayan Nükleer Tedarikçiler Grubu listesi kapsamına girdiği belirtilen raporda, ihracat sıra- sında Tükiye Atom Enerjisi Ku- rumu'ndan da izin alınmadığı vurgulandı. Raporda, Türkiye'de yerieşik şirketlerin Libya'mn nükleer programına sağladığı parçalann toplam piyasa degeri 10 milyon dolar (13.5 trilyon) olarak hesaplandı. Üıracatı ba- ğımsız yapıyor görünen şirket sahipleri Güneş Cire ile Selim Alguadiş'in birlikte tek bir te- şekkül olarak hareket ettikleri saptamasına yer verilen rapor- da, işadamlannın birbirlerinden haberdar da olduklan belirtildi. "Libya'nın nükleer progra- mı kapsamındaki eşya trafi- ğinin Türkiye boyutu, ulusla- rarası kamuoyunda uyandır- dıgı yankı dikkate alındığın- da, Türkiye'yi siyasi ve askeri açıdan güç durumda bıraka- bilecek nitelik arz etmekte- dir" de|erlendırmesi dikkat çe- ken raporda. "ABD Enerji Ba- kanlığı raporuna göre, Lib- ya'nın nükleer programı kap- sammda el konulan ve tama- mı Türk fırmalan tarafından temin edilen 6 bin 992 santri- füj motoru ile yılda 7 nükleer silah için yeterli olabilecek miktarda uranyumun üretil- mesi (zenginleştirilmesi) mümkündür" denıldı. Istanbul Cumhuriyet Başsav- cılığı'na da gönderilen raporda, Selim Alguadiş, şirket ortakla- rmdan Zübeyr Baybars Çaycı, Ertuğrul Sözmen ve Marco VValter Tınner haklonda teşek- kül halinde kaçakçılık, "devle- tin siyasi, mali, iktisadi veya askeri güvenliğini bozacak ve- ya çevre ya da toplum sağhğı- nı tehdit edecek nitelikte ol- ması" nedeniyle 32 yıla kadar hapis ve ağır para cezası iste- miyle dava açüması talep edildi. DYP'LÎ NÜZHET KANDEMÎR 'Babacan yeterli mesai yapmıyor' Bu >ıl 18. kez düzenlenen Best Model of The VVbrld yanşmasında KKTC'yi temsil edecek Hasret Kolcu ve Mustafa Mahan yanşmaya alınmadı. (AA) KKTClimodellere istanbuVda ambargo LEFKOŞA (AA) - KKTC, Istan- bul'da 9 Aralık Cuma gecesi yapılacak ve 18'incisi düzenlenecek "Best Mo- del of The World" yanşmasına bu yıl alınmadı. Best Model of The World KKTC Ulusal Delegesi Bülent Gün- kut, 1987'den beri yanşmaya katıldık- lannı belirterek uygulamayı "ambar- go" olarak niteledi. Günkut, konuyla ilgili yaptığı açık- lamada, KKTC'nin 17 yüdır yanşma- ya davet edildiğini ifade ederek bu yıl davet edilmemeleri konusunda organi- zatörErkan Özerman'ı suçladı. "Ya- rışmaya katılmak için Özerman'a vazılı başvuru yaptığım, ancak Özer- man'ın. 'Best Model of The Kıbns' yanşması yapılmadığuu gerekçe gös- tererek KKTC'yi bu yıl yanşmaya davet etmediğini" kaydeden Bülent Günkut. "Bu bir ambargo ve üstelik de İstanbul'dan" dedi. Günkut, yanş- maya katılmış olsalardı. KKTC'yi Ku- zey Kıbns güzeli Hasret Kolcu'nun ve Kuzey Kıbns erkek güzeli Musta- fa Mahan ın temsil edeceğini belirtti. MAHMUT GÜRER ANKARA - DYP Genel Başkan Yardım- cısı Nüzhet Kande- mir, Başmüzakereci Ali Babacan ınAB ile pazarlıklan yüriitebi- İecek şekilde çalışma- dığını söyledi. Kande- mir, Babacan'ın AB surecinin en yoğun dö- neminde 10 günlük Avustralya gezisine çıktığını vurguladı. Emekli Büyükelçi Turhan Fırat da, "Göründüğü kada- rıvla Dışişleri Baka- nı Abdullah Gül ger- çek başmüzakereci a- ma siyasi işleri yürü- tecek olan Ali Baba- can" dedi. Türkiye'nin müza- kere süreci ve başmü- zakerecisinin AB tara- fından çok kez eleşti- rilmesi dışpolitika uz- manlan tarafindan da haklı bulunuyor. Emekli Dışişleri Ba- kanlığı Müsteşan, DYP Genel Başkan Yardımcısı Nüzhet Kandemir, Babacan'm mesaısini başmüzake- recilikten çok başka iş- lere ayırdığını söyledi. Bunun en büyük gös- tergesinin AB ile tanm ve mallann serbest do- laşımı gibi en karma- şık konulann görüşül- düğü dönemde Baba- can'ın 10 günlük Yeni Zelanda ve Avustralya gezisine çıkması oldu- ğunu anlatan Kande- mir, "AB böyle şeyle- re alışık değil.Tabii ki daha farklı bir müza- kere süreci öngörü- yorlardı" dedi. Emekli Büyükelçi Turhan Fırat da, önem- li olanın müzakereleri yürüten kurumlann çokluğu değil, derli toplu olması olduğunu söyledi. BirçokAB ül- kesinin müzakere sü- recinde, geniş ve kar- maşık sistemlerle ça- hşmalan yürüttüğüne işerat eden Fırat, buna karşın AB ile muhata- bm tek kişi olduğunu vıırguladı. Fırat, "Örneğin, konuları hiç bilme- yen bir kimse tutup da heyet başkanı olursa olmaz. Işler eksik olur" dedi. Fı- rat, Türkiye'nin siste- minin de derli toplu olursa işleyebileceğıni dile getirirken, "AB'- den gelen her ses illa doğru olacak diye bir kaide vok'Medi. Kuzey Irak'ta para konuşuyor• Baştarafı 1. Sayfada Gazete, ABD'nin işgal son- rası göreve getirdiği sivil otori- tenin başına atanan Paul Bre- mer'ın görevinin son gününde Kuzey Irak'a acil bir ziyaret gerçekleştirdiği ve söz konusu ziyarette, Talabani ve Barza- ni'ye 1.4 milyar dolar para ta- şındığını yazdı. Habere göre ABD Başkanı George VV. Bush'un atadığı ve "süper va- li" olarak adlandınlan Paul Bremer paralan üç helikopter eşliğinde Kuzey Irak'a taşıdı. Gazetenin iddiasına göre bank- notlar halinde taşınan para, BM'nin "petrol karşılığı gı- da" fonundan almdı. Habere göre bölgedeki geliş- meleri dikkatle ve rahatsızhkla izleyen Türkiye ve Iran 'uı Kürt- lere ekonomik baskı yapmasın- dan çekinen ABD, ilk defa ola- rak önemli miktarda parayı na- kit olarak Kürt liderlere teslim etti. Söz konusu paranın 798 milyon dolarlık ilk bölümü Bar- zani'ye Erbil'deki karargâhın- da teslim edildi. Ardmdan yeniden havalanan helikopterler. bu defa Talaba- ni'nin Süleymaniye'deki karar- gâhma gittiler. Bu uçuş sonra- sında Kürt lidere 602 milyon dolar veren ABD'li yetkıli, ay- m helikopter fılosu ile Bağdat'a geri döndü. ilk defa olarak bu kadar büyük miktarda verilen nakit paranın iki Kürt liden tat- min etmediği, bu konuda Ame- rikan yönetimine rahatsızlıkla- n ima eden mesajlar gönderdik- leri de ileri sürüldü. Bremer dolar dağıttı Haberde, ABD'li yetkilinin BM'nin "petrol karşılığı gı- da" fonundan 4 milyar dolar al- dığı da belirtiliyor. Bu paranın 1.4 milyar dolannı iki Kürt li- dere paylaştıran Bremer'm, ge- ri kalan 2.6 milyar dolar tutann- daki parayı nereye ve kimlere teslim ettiği ise bilinmiyor. Ga- zetede yer alan diğer habere gö- re ise Türkiye, geçen günlerde Ankara "da temaslarda bulunan ABD Savunma Bakanlığı Müs- teşar Yardımcısı Peter Flo- ry'ye, Kandil Dağı'ndaki PKK kamplanna operasyon yapılma- sı konusunda istemde bulundu. Flory'nin böyle bir operasyo- nun bölge istikranna yaran ol- mayacağuıı, uzun dönemde so- rurüar yaşanacağmı belirtmesi üzerine Ankara'da yeni bir plan hazırlandı. Buplan çerçevesin- de, MlT Müsteşan Emre Ta- ner başkanlığmdaki bir heyet, Irak'ta görüşmelerde bulundur GUNDEM MUSTAFA BALBAY B Baştarafı 1. Sayfada ğan'ın gerginliğini gidermiş olmasını diliyoruz. Gezi heyeti öylesıne apar topar oluşturuldu ki, U- laştırma Bakanı Binali Yıldınm, Singapur'dan gele- cek misafirini bıle unuttu. Singapur Ulaştırma Baka- nı Lee Boon Yang'ın 7 Aralık'ta Ankara'ya yapaca- ğı ziyaret çok önceden planlandığı halde, Binali Yıl- dınm Başbakan'la birlikte olduğu için yapılamadı. Başbakan'ın gezi boyunca yaptığı basın top- lantılarında sorulan sorular Türkiye'nin iç günde- mine ilişkindi. Yeni Zelandalılar Kürt sorunu deyin- ce Başbakan buna bozuldu ve şu yanıtı verdi: "Türkiye'de Kürt sorunu değil, bölücülük soru- nu var!" Anlaşılan Başbakan'ın görüşleri yeryüzünün en- lem ve boylamına göre değişiyor. Başbakan'ın Uzak Asya gezisinin Avustralya bölümünde bazı önemli ziyaretlerin de olacağı söyleniyor. öyle anlaşılıyor ki Erdoğan bu geziden her konuda çok "Coşan" bir kışi olarak dönecek! • • • Başbakan'ı Uzak Asya gezisinde rahat bıraka- lım. Hiçbir iç sorunu olmayan, bütün planlarını yapmış huzurlu bir ülkenin yöneticisi olarak bu gezisini tamamlasın! Biz Ankara'ya dönelim... AKP'nin önceki gün yapılan grup toplantısında iki ana bölüm vardı: BasınaaçıkbölümdeAbdüllatifŞener, AKP'nin nimetlerini anlattı. Kapalı bölümde de AKP Balı- kesir Milletvekili Turhan Çömez. bu nimetlerin ganimetlerinin nerelerde olduğunu sordu. Çömez'in yedi sayfayı bulan grup konuşması, AKP icraatının partinin içinde de dikkatle izlendi- ğini gösteriyordu. öncelikle şunu vurgulayalım ki, Sayın Çömez soyadıyla ters orantılı bir siyasetçi. AKP grubun- da verdiği rakamlar, yaptığı saptamalar ciddi bir araştırmanın ürünü. Çömez'in konuşmasından anlıyoruz ki, AKP'li bakanlar, partililerden çok kendilerine ait fabrika- ların yöneticilerinin isteklerine kulak veriyorlar... Vergi indirimlerinde kamuoyuna açıklanması zor bağlantılann sonucunda karar veriyorlar... • • • Geçen haftaki grup toplantısında da AKP Ha- tay Milletvekili Fuat Geçen, bir konuşma yapmış ve Erdoğan'a seslenmişti: "Sayın Erdoğan, Doğu ve Güneydoğu'yla çokil- gileniyorsunuz. Bir de öteki Türkiye var." Erdoğan hemen müdahale etmiş ve uyarmıştı: "öteki Türkiye diye bir şey yok..." Başbakan; açıklamalarının, konuşmalannın ucunun nereye varacağını bilmediği için, Hatay milletvekilinin saptamasına bile anında karşı çık- mıştı. Şimdi Çömez bir adım daha ileri gidiyor ve AKP döneminin uygulamalarını verilere dayalı bir dille eleştiriyor. Işe yarar mı? Hani bir söz vardır; ne söylersen söyle, söyledi- ğin karşı tarafın anladığı kadardır. AKP yöneticileri nin değil Türkiye'nin farklı kesımlerinden, AKP'nin içinden gelen farklı seslere bile kulak astığı yok. Hani Erdoğan'a sorsalar: - AKP'nin içinden farklı sesler geliyor, ne diyor- sunuz? Şu yanıtı verir: - Çin'den farklı şahıslar geliyor. ankcum(fl cumhuriyet.com.tr BOELNG DE TEKLİF VERMEDİ AtakProjesVnde ABD lifirma kalmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nın ikinci kez ihaleye çık- mayı planladığj Atak Helikopter Projesi'nde Apache'nin üreticisı Boeing firmasının da tek- lif vermemesiyle ihalede ABD'li firma kalma- dı. Türk Silahlı Kuv\'etleri"nin (TSK) helikop- ter gereksinmesini karşılamak amacıyla geçen hükümet döneminde ihaleye çıkılan, bu hükü- met döneminde iptal edilerek yeniden ihale süreci başlatılan Atak Projesi'nde yeni bir aşa- maya gelindi. Ilk ihale sürecinde sona kalan ve görüşmelerin yoğun olarak sürdürüldüğü fır- malardan olan Kıng Cobra'nın üreticisi Bell Textron, yeni ihale surecinin başlannda proje- den çekilmişti. Son gelişme ise ABD'li diğer firma Boeing'le yaşandı. Teklif verme sureci- nin dolmasına karşın Boeing dosya sunmadı ve ihalede ABD'li firma kalmadı. ABD'li fir- malann şartnameye konulan bazı düzenleme- lerde Kongre onayı gerekmesi nedeniyle süre- cin dışında kaldıklan öğrenildi. Şartnamede teknoloji transferi ve yazılım konusunda sorun yaşandığı kaydedildi. Türkiye, proje kapsa- mmda üretilecek helikopterin ana görev bilgi- sayannın yerli olanaklarla üretiknesini istiyor. • ANKARA (ANKA) - ABD'nin iç isrihbarat örgütü FBI Başkanı Robert Mueller, bu gece Ankara'ya geliyor. Mueller, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ve İçişleri Bakanlığı yetkili- leriyle görüşecek. Görüşmelerde, El Kaide gi- bi iki ülkeyi ilgilendiren isrihbarat konulanyla istihbarat alanındaki ışbirliği ele alınacak. Nagazaki bombacısı öldü • Dış Haberler Ser\isi - 2. Dünya Savaşı'mn son safhasında, Japonya'mn Nagazaki kenti- ne atom bombasını atan ABD'li pilot Frede- rick Ashworth, 93 yaşında kalp krizinden öl- dü. Japon kentinde on binlerce insanm ölü- müne yol açan 4.5 tonluk bombayı attığı B-29 tipi uçağı kullanan ve sonradan korami- ralliğe kadar yükselen emekli subaym, Arizo- na'nın Phoenk kentinde öldüğü bildirildi."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle