Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 ARALIK 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIZI
Cumhuriyet savcıları,polislere ceza hukukunun iyi anlatılmasıgerektiğini söylediler
'Adlikollukkurulmalı'HİLAL KÖSE
C
umhunyet savcılan, hırsız-
hgın bir türü olan ve 2000'li
yılın başından beri artış gös-
teren kapkaç, gasp gıbı suç-
"arın, sokağa itılen çocuklardaki ar-
tışa göre paralellik gösterdığini be-
lirterek "IstanbuTa otobüsler dohı-
su insan suç işlemeye geliyor. Burada
kaçıp kaybouııak Jcolay" dedıler.
Cumhuriyet savcılan, hazırlık soruş-
turmasının yürütülmesınde savcıya etkin
görevlerin venldigini, buna karşın kendile-
rine direkt baglı adh kolluk kurulmadan etkin suç
takıbınin yapılamayacağını ifade ettiler.
Türkıye'de yıllardıradli kolluk tartışmalannın
yapıldığını, bazı güçlerın bunu istemediğıni kay-
deden savcılar. "Etkin suç soruşturması ekip işi-
dir~ Tam alışıyoruz, emniyet müdürii başka gö-
reve gidiyor. Ptolis merkezi amiıieri altı avda bir
değişiyor. Bize gelen dosya, bomboş ve eksik defil-
lerie mahkemeye gjdiyor" dedıler. Polısüı adh ve
idan olmak üzere çok fazla görevının olduğunu
dile getıren savcılar. "Savc^adlikolluğun
sicil amiri olmah. Bunlann hiçbiri olmaz-
sa da emniyette adli sorusturmayı yürüte-
cek a>n bir birim oJuşturulmalı" dedıler.
Üst sırun 2 yıla kadar hapıs cezası olan
suçlarda rutuklama karannın venlmedı-
ğinı, adlı kontrol dıye bir sıstemın getı-
— Faili meçhuller
Kapkaç, gasp gibi suçlann ço-
ğunun faili meçhul olduğunu, kayıtlara
geçmediğiniya da mağdurun şikâyette bu-
lunmadığım anlatan savcılar, konuşmalannı
şöyle sürdürdüler: "Resnti kayıtlara geçen olay-
ların en azyarısı kadar da kayttstz olanlan var.
Hırsızlık ve kapkaç nüfus artışına göre çoğa-
lıyor. Basit hırsızlık olaylarının yanında,
şartlara göre organize, Trakya 'dan
Bolu 'ya kadar çalışan adi suç
şebekeleri var." ™~
dığini ifa-
de eden savcılar,
"Etkin pişmanlık var. Şüpheti, kaçnra, delilleri
karartmadurumu varsa vekendisiniispatedemi-
yorsa tutuklanıyor" dedıler. Polislere ceza huku-
kunun ıyi anlatılması gerektiğini \nrgulayan sav-
cılar, şöyle devam ettiler: "BirçoğudetUtoplama-
da bile ne yapacağını bilmiyor. Maddi gerçeğe an-
cak maddi delille ulaşabilirsin. Suçunu kanıtlaya-
madığın kişiyi de cezaevine koyamazsın."
""SiK^ununyakaJanıpyargıJanınaasü-
recinde, cezai caydıncıhk, güvenlik, de-
üDerintoplanmasıgibi bir sürii faktör var.
Bunlano birçoğunda eksiklik oJunca suç
patüyor'1
dıyen savcılar, Istanbul'daki ıka-
met sorununa da dikkat çektiler. In-
J sanlann nerde oturduğunun bılinme-
'Delil yoksa tutuklanamaz'
Cumhuriyet savcıları, polis-
lerin, "Bizyakalıyoruz savcı
serbest bırakıyor" açıklamaları-
rtı ise şöyle değerlendirdi: "Kap-
kaç ya da gasp olaylannda suçüs-
tüyakalanan hiçbir kişi serbest bı-
rakılmaz. Zanlt delillerle birlikte
cumhuriyet savcısına getirilirse
tutuklanır. Polis suçluyu yaka-
lıyor ama delilyok. Aslın-
di- da yakalamıyor."
ğini,Istan-
bul'da kaçıp kay-
bolmanın kolay olduğunu dile getiren savcılar, dev-
letin ilk önce vatandaşını kayıt altuıa alması ge-
rektiğini vurgulayarak "Kişj, binlerce kilometre-
den suç işlmeye geliyor. Variık sebebi gibi-. Bu
adamı mahkûm etmekle engelleyemezsin. ÇıkO-
ğı anda suç işkyecek'1
dedıler. Suçlunun hapse atıl-
masının, mahkûm edılmesmin ve tutuklanması-
nın farklı şeyler olduğunu söyleyen savcılara gö-
re, "idaritedbiralınmadan,savcı ikpoüsle suçen-
geDenmez".
SUÇA İTEN SEBEPLER KALPIRILSIN
Savcılara göre kapkaç, gasp gibi olaylar, soka-
ğa itilen çocuklann sayısındaki artışla paralellik
göstenyor. Buna suçun işlenmesindeki kolayhk
ve dehl bırakma bakımından az riskh olması
da eklenıyor. Bu gıbı suçlarda verilecek ce-
zalardan önce bu çocuklan suça iten se-
beplenn ortadan kaldınlmasına yönelik
tedbirler alınması gerektiğini vurgula-
yan savcılar, yenı yasayla kabul edilen
Çocuklan Koruma Kanunu 'nun 18 ya-
şını doldurmamış her kişiyi çocuk ka-
bul ettığinin, buna göre çocuklara ce-
za vermekten ziyade koruyucu tedbirle-
rin alınarak topluma kazandmlmalanrnn
esas aldığının altını çızdiler.
15 yaşını doldurmamış çocuklann, üst sını-
n 5 yıl hapis cezasuıı geçmeyen suçlardan dola-
yı tutuklanamayacağuu kaydeden savcılar, 12-
15 yaş arası çocuklarda alt sının 3 yıl, 15-18 yaş
arası çocuklarda ise alt sının 2 yıh aşmayan suç-
lardan dolayı uzlaşma hükümlerinın getirildiği-
nı belırttıler. Savcılar, " l ziaşma kapsamında ka-
lan suçlardan doiayı suç faili hakkında rutuklama
tedbirinin uvgulama olanağı kalmanuşür" dedı-
ler. Kapkaç suçu olarak nıtelendınlen suçlarda
öngörülen hapıs cezalannın alt ve üst sınırlannın
bu kapsamda kalması nedenıyle çocuk yaşlarda-
ki kişıleri rutuklama sebeplennin bir hayli azal-
dığını kaydeden savcılar, şöyle devam ettıler tt
Bu
yasa ,suç işleyenlerin serbest kaidığı görüntüsü
veriyorsa da asıl amacu çocuklann hapse konul-
ması yerine kanunda düzenlenen tedbirlerin
alınaraktopluma kazandırümasını
TBMM'ye sunulan rapora göre, suç işleyen çocuklann yüzde 84'ü ailesi ile birlikte yaşıyor
Ithıik efler lıırsızhkta kııflanıh} oı*
A
EMİNEKAPLAN
NKARA - TBMM Töre \e Namus Cına-
yetlerıni Araştırma Komisyonu'na sunu-
İan raporlar, kadın ve çocuklara yönelik
şıddetın boyutunu gözler önüne serdı. Istan-
bul'da suça kanşan çocuklann büyük bölümü
hırsızhk ve dolandıncıhkta kullanılıyor. Bu
çocuklann yüzde 84'ü ailelennin yamnda ka-
hyor. Sığınma evlenne başvuran kadınlann
yüzde 56'sı fızıksel, cınsel ve ekonomik ola-
rak ıstısmar edilen kadınlardan oluşuyor, ıstis-
mann yüzde 70*ı eşler tarafrndan uygulanıyor.
Sığınma evlenne en fazla Ege Bölgesi'nden
kadınlar başvuruyor. Istanbul Valiliğı'nin
TBMM Töre ve Namus Cınayetlen Araştırma
Komisyonu'na sunduğu raporda, kentte suç
olaylanna kanşan çocuklann genellıkle hırsız-
lık ve dolandıncıhk yaptığı be-
hrtildı. Rapora göre, çocuk-
lann kanştıö olay sayısı
2003 yılındalObın 493,
2004 yılında ise 11 bin 606.
31 Ekınî 2005 tanhı ihbanyla
Istanbul'da çocuklann kanştığı
olay sayısı ise 9 bin 501. Bu olay-
larda 11 bin 717 çocuk yakalandı.
Bunlardan 1770'i kız, 9 bin 997'si ise
erkek. Hakkında işlem yapılan çocuk-
lardan 63O'u kız, 259'u erkek ohnak üzere
toplam 889'u 0-11; 114O'ı kız, 9 bin 688'i er-
kek olmak üzere toplam 10 bin 828'i de 12-18
yaşlarında. Suç olaylannın türleri ise şöyle:
Dolandıncılık-yankesicilik (935), işyennden
hırsızlık (935),Varalama (905), darp" (737),
oto ve otodan hirsızlık (623), gasp ve soygun
(547). Olaylar srrasrnda yakalanan çocuklann
yüzde 57 sinüı madde bağımlısı olmadığı be-
lirlenirken \iizde 37'sınin sigara, \iizde 2'sinin
alkol, ^iizde 1 'inın çözücü. ^ d e 1 'ının ya-
pıştıncı, yüzde 1 'inin de hap kullandığı kay-
dedildi. Bu çocuklann yüzde 84"ünün öz anne
ve babasıjla, yüzde 2'sinin sokakta, \oizde
4'ünün yakın akraba ile ve vüzde 3'ünün de
sosyal hizmet kurumunda yaşadığı kaydedildi.
KADINLAR ŞİDPET VE TACİ2 MAĞPUBU
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esırgeme Kuru-
mu'nun (SHÇEK), 2004 yılında kadın sı-
ğınma evlerinde kalan 551 kadın üzerinde
yaptığı araştırmaya göre, kadınlann yüzde
56'sı fızıksel, duygusal, cınsel ya da ekono-
mik olarak ıstismar edilmeleri, yüzde 3l'i
ekonomik ve sosyal yoksunluk,
yüzde 8'i evlilik dışı hamilelik ya
da çocuk sahibi olma nedeniyle
ailesi tarafmdan kabul edil-
meme, yüzde 3"ü evliliğe zor-
lanma, yüzde 14'ü de cezaevin-
den yeni çıktığı ıçın yardım ve
desteğe gereksınım duyduğu
için sığınma evlenne başvurdu.
adınlann uğradığı istısmar türlen-
ne göre, kadmlann yüzde 61 'ırun
fiziksel, yüzde 24'ünün cinsel,
yüzde 11 'ının duygusal, yüzde
4'ünün de ekonomik olarak istismar edildi-
ğı belirlerurken bu istismann yüzde 70'ınin
eşler tarafmdan uygulandığı ortaya çıkarıl-
dı. Sığınma evlenne gelen kadınlann yüzde
33'ü 23-30 yaş grubunda yer alırken yüzde
59'unun evlı, yüzde 49'unun ıllcokul mezu-
nu olduğu, yüzde 42 sınin hıç çahşmadığı,
yüzde 83'ünün ise hıçbrr yerden gelırinm
©lmadığı saptandı.
îşsizlik veyoksulîuğun fçfr;
yarattığı sorun:
KAPRAC
250 KİŞİYE İSTİHTAM
Istanbul Valiliği'nin TBMM Töre ve Namus Cinayetleri Araştırma Komisyonu'na sunduğu rapor-
da, kentte suç olaylanna karışan çocuklann genellikle hırsızlık ve dolandıncıhk yaptığı belirtildi.
TURAN, TEKELLEŞME TEHLİKESİNİN OLDUĞUNU SÖYLEDİ
'Yabancılargelecek rekabetariacalC
GÖKÇEITYGUN
T
emızlik ve Servıs Hizmetlen
Işverenleri Derneği Başkanı
Cevat Turan, Türkiye'nin AB
ile müzakerelennin başlamasıyla bir-
likte. yabancı şirketlerin güvenlik ve
temizhk sektörüne yahnm yapacağı-
nı ve rekabetin artacağını belirterek
yerlı firmalara, sektörden silinme-
mek ıçin kendılerinı yenilemelen uyansrnda
bulundu. 18 yıldır güvenhk ve temizlik hiz-
meti \'eren Mis Group Şirketler Toplulu-
ğu'nun da yönetim kurulu başkanı olan Tu-
ran, bu sektörlerle ilgili sorulanmızı yanıtla-
dı. Türkiye'nin AB üyeliği müzakerelen sü-
recine paralel olarak. çok sayıda yabancı yatı-
nmcının, güvenlik ve temızlik sektörüne yö-
nelme eğilımıne girdığini anlatan Turan, "Bu
zaten normal ve ohnası gereken bir durum.
Çünkü AB ile müzakerelere başlavan tünı üi-
kelere, v"abancı sermaye Önce hizmet sektörü
ile girmeye başhyor. Vani \abancı sermaye, çok
fazla riske girnıeden vaünm yapabilecegi sek-
törlere yöneü>t)r. Türkıye'de de bu süreç işle-
yecek. Böylece rekabet artacak. Yerel şir-
ketlerin, sermayeleri ile gelecek olan
yabancı firmalara karşı hazuianma-
, \ ları gerek" dıye konuştu. Turan, sek-
\ I töre girecek olan yabancı şirketlerin
V satın alma yöntemı ile büyüyecekle-
' rine, ancak bu durumun bir süre son-
ra tekelleşmeye yol açacağma dikkat
çekerek "KapitaBzmin doğası gereği
büyük şirketler küçükleri yutar. Bu
nedenle kendini gelistûmeyen yerli firmalar
tehhkede. Bu firmalar, bindikleri dalı baJtala-
yacak tarzda çahşmamah. Ucuz ücretlerle, ka-
\Tt dışı çahşma modeflerini tercih ermemeh'"
ıfadesini kullandı. Sadece Istanbul'da 813
güvenlik şirketi bulunduğunu. ancak bu raka-
rrun fazla olduğunu, ücret ve personel istık-
rarsızlığı yarattığıru anlatan Turan, "Biz Mis
Group bünyesinde İçişleri Bakanlıgı ona>h bir
kurs açük, bugüne kadar 1100 kişhi egittik.
Buradan egrtim alanlar güvenfik personeli ol-
mak için valiliğin açtığı sınava girmeve hak ka-
zanıyor. Ancak \alilik ve de\1et suıav açma
konusunda daha hı/J> olr ıah, çünkü sektörde
yeterti sayıda sertifikulı eleman ywk" dedi.
ç
güvenlik
sektorunu
doğurduSAlİMHALtMOĞLU
E
konomik, sosyal dengelerin
bozuhnası ile artan ışsızlik
sorunu, suç olaylannı ortaya
çıkarmakla kalmadı, güvenlik sek-
törünü de berabennde getirdi. Gü-
venlik sorunu, 250 bin kişiyi istih-
dam eden bir sektöre dönüştü. Te-
rörün, hırsızlığuı ve kapkaçın art-
masıyla beraber özel güvenliğin gi-
derek büyüyen bir sektör haline
geldiğıni belirten ARS Özel Gü-
venlik Şirketi Genel Müdürü, tero-
nzm, yangın ve patlayıcı maddeler
uzmanı \1inus Kızmaz Türkiye 'de
650 güvenlik şırketinin olduğunu,
bunlann her birinin yıllık ortalama
10 trilyon lıra cirolannın olduğunu
ve yaklaşık 250 brn kışiye istihdam
sağladığmı ıfade ettı. Sokaklardaki
suçun artmasıyla \e polısuı yeter-
sızliğı nedeniyle yoğun bir talep ile
karşılaştıklanna değinen Kızmaz,
en çok talep görenlerin kamera ve
hırsızlık alarm sıstemlen olduğunu
söyledi. Kızmaz, normal bir villa-
nm hırsızlık alarm sistemi kurumu-
nun asgan 1360 YTL olduğunu ve
kamera sayısının arttıkça fiyatın da
artacağını ifade etti. Küçük bir
odanın korunmasının mahyetinin
en düşük 500 YTL olduğunu ifade
eden Kızmaz, sıstemlerin gü\enlik
merkezlerine bağlanması dunı-
munda aylık 200-240 YTL olduğu-
nu belirttı. Kızmaz, güvenlik sek-
töründe kullanılan malzemelerin
büyük çoğunluğunun Türkıye'de
üretitaıediğini, kamera, bilgisayar
gibi malzemelerin yüzde 80'inin
Ingiltere, îtalya, ABD, Israil, Ja-
ponya ve Çin gibi ülkelerden ıthal
edildiğine dikkat çekti. Insanlann
tatile gıderken posta kutulannı
komşulanna emanet etmeleri ko-
nusunda uyaran Korkmaz, "Hırsız-
lar posta kutulannda evrak
biriken. pencere ve balkonlan açık
eviere girmeji tercih ediyorlar"
diye konuştu. Kapkaçın ev ve
ışyeri soygunlanrun bü>-ük bir
sorun olduğu ülkemizde oto hjrsız-
lığına da değinen Kızmaz, "Araç-
lannı park ederken içerde araca ait
eşva ve paket bırakmasınlar, sitede
değOlerse araçlarun sokağm aydm-
hk lasmına park etsinler" dedı.
BİTTİ
DUZYAZI
ORHAN BİRGtT
AKP'de Ufak Ufak
Başlayan Başkaldırı
Yeni Zelanda'daki gezi sıkıcı gelmiş olmalı ki,
Başbakan ani bir kararla Avustralya programını
bir gün öne almış ve kendisine eşlik eden işadam-
ları ile gazetecileri ilk durakta bırakarak "beşinci
krta"ya uçmuş.
Gelin küçük bir senaryo yaparak, havaalanında
Türkiye Büyük Elçisi'nin, Erdoğan'a, ülkesindeki
sıra dışı bir anketle ilgili notları sunduğunu varsa-
yalım.
Ankara'da rasgele seçilen 1179 kışiye yönelti-
len, "Seçim Sistemi ve Siyasi Partilerdeki De-
mokrasi değerlerini Ölçme" adı verilen bu an-
keti yanıtlayanların birleştıği ilk üç çarpıcı konuyu
elbette merak edersiniz.
Başkentli denekler en çok güvenilen kurumlan
ordu, cumhurbaşkanı, sivil toplum örgûtleri
olarak sıralıyor.
Herdört kişiden üçü yani ankete katlanlann yüz-
de 72'si iktidardan memnun olmadıklannı bildiri-
yor.
Üçüncü sırada yer alan yanrt, aslında ilk sıra ile
de bağlantılı olarak deneklerin en çok güvenilen
kurumlann arasına "demokrasinin vazgeçilmezi"
olması gereken siyasal partileri niçin almadığını da
anlatıyor. Partilerde parti içi demokrasinin olma-
dığı konusunda görüş çokluğu var.
O küçük senaryomuzu sürdürürsek, Başba-
kan'ın kendisine uzatılan bu anket yanıtının veriliş
nedenini kavramakta güçlük çektiğini de haklı ola-
rak söyleyebiliriz. Ta ki, anketi Afyon AKP Millet-
vekili Dr. Mahmut Koçak'ın düzenlediğınin ken-
disine iletilmesine kadar.
Bir iktidar milletvekili, 1179 vatandaşa, kendi
başkanlığındaki "Politika Merkezi Oemeği" araa-
lığıyla önemli sorular yönelterek nabız tutturuyor.
O tutulan nabızlardan AKP'yi en çok huylandıran
iki kurum; ordu ve cumhurbaşkanlığı en güveniltr
kurumların başında yer alıyor!..
Siz AKP Genel Başkanı'nın yerinde olsanız na-
sıl bir değerlendirme yaparsınız? özellikle kap-
tanlığını yaptığınız politika takımının gidişinden
memnun olmayanlann yüzdesinin 72 olduğunu
görünce...
Kurşun asker değiliz biz
O yüzde 72'nin AKP Grubu'na yansımasını dün
bir başka "Dr. pariamenter", Balıkesir Milletvekili
Turhan Çömez'in kürsüye çıkarak tane tane "Biz
kurşun asker değiliz" diye haykırmasında da
bulmak olası. Çömez'in, gidişten rahatsızlık duy-
duğu birsüredir biliniyordu. Ancak, o rahatsızlığın
dünkü kapalı toplantıdaki konuşmanın söylemine
etki yapacak ölçülerde büyüyeceğini, sanınm en
azından AKP yöneticileri hesaplamamış olmaJıdır-
lar.
Dr. Çömez, seçim bolgesindeki başansızlıklar-
dan yola çıkarak, ülke geneli ile ilgili gözlemlerini
AKP Grup toplantısının tutanaklanna geçirtmiş.
CIA uçaklannın tüm Avrupa kamuoyunda kıyamet
kopaıîan esrarengiz seferieri için niçin sessiz ka-
lındığını sorgulayan Çömez, "Her bakana yönel-
teceğiyüzlerce sorunu" olduğunu özellikle hatır-
latıyor. Kendisinin ve öteki milletvekili arkadaşla-
nnın bu tür sorunlan tartışmasının hakları olduğu-
nu da anlatıyor. "Türkiye gündemine otunmuş alt
kimlik-üst kimlik tartışmalannın, anayasal va-
tandaşltk kavramlannın grup plarformunda ko-
nuşulamayışının nedenlerini" öğrenmek istiyor.
"Biztatmin olmazsak, umudumuzu muhafa-
za edemezsek kamuoyuna sağlıklı mesajlar
veremeyiz" diyor.
özetle AKP'li milletvekillerinin içinden sessizli-
ğini bozmak isteyenler teker teker ortaya çıkryor.
Kimi anketleri, kimi o anketlerden kendilerine ge-
len haykınşları dile getirerek. Dr. Mahmut Koçak'ın
yönettiği anket siyasal partilerimizin bugün için yi-
ne de en çok beğenileninin AKP olduğunu ortaya
koymuyor değil. Ancak beğenenlerin sayısı, kimi-
lerinin son günlerde ağızlarından bal akıtarak söy-
ledikleri gibi öyle yüzde 40'larda olmak şöyle dur-
sun yüzde 28'e inmekle de kalmıyor. 3 Kasım 2002
seçimlerinde AKP'yi destekleyen ve yakın zama-
na kadar da o desteği Erdoğan'dan esirgemeyen
liberaller, yol değiştiriyoriar. Buna karşılık muhafa-
zakâroylarda yüzde 47'ye ulaşan bir payanda olu-
şuyor.
Oylece türban, içki yasağı gibi sorunlarda ik-
tidar partisinin niçin şahinleştiğini anlamak kolay-
laşıyor. Dahası, dünkü yazıda sözünü ettiğim Van
duruşmasını Yücel Aşkın'a işkenceye dönüştür-
mek amacıyla bazı çevrelerde tezgâhlanan 448
mağdurun hak arama çabası ile dilekçelerini dos-
yaya koymaları, mahkemede sanık rektöre tek tek
soru yönertmeleri gibi hazıriıklar da özel bir anlam
kazanıyor.
özetle, üzerinde yakın zamana kadar değişim
senaryolan oluşturulan dünün Milli Görüşçülerinin
aslında yeni birgömlek giymekten sıkılarak gardı-
roplanndaki giysileri özlediklerini söylemeye hazır-
landıklan ortaya çıkıyor.
AKP bir yol aynmında mı?
Ekonomide geminin tehlikeli sularda başıboş
seferyaptığını, Kıbrıs, Kuzey Iraksorunlanndaya-
şanan düş kınklıklarının gizlenemez hale geldiğini
bilenler için bu sorunun yanrtı elbette zamana yayıl-
mak koşulu ile "Niçin olmasın"dır.
Faks: 0 212 677 08 21 [email protected]
DYP LtDERl AĞAR'DAN ÖNERİ
'Liderserveüeri için etik
komisyonu kurukun
9
ANKARA (ANKA) - DYP Genel Başkanı
Meomet A^r, liderlerin servetlerinin araştı-
nlması için komisyon kuruhnasını istedi.
Yaşanan "Hakkâri'' polemiği nedeniyle AKP
ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la arasın-
da soğuk rüzgârlar esen Ağar'dan,
Erdoğan'a yaptığı "dokunuhnaznk"
restınden sonra yeni bir çıkış daha
geldi. Ağar, hükümete şu öneride
bulundu. "Mecfc'te dört tane parti
başkanı var. Onlarla ilgili bir etik ko-
misyon kurulsun. herkesin mah, müikü, serve-
ti, gehnişi, geçmişi araştınlsm. Kim nereden,
nasıl gelmiş ortaya çıksın. Benim besap vere-
meyecektkfbir teretkhıthı konıfcn yoktur." ^