18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 OCAK 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA J\_ U l^ l U J \ kulturCfcumhuriyet.com.tr 15 KULE CANBAZI SUNAY AKIN Vali kamyonu durduracak mı?185O'lı yıllarda Naum Tiyalrosu, insanlann ılgısını bu sanata çekebilmek içın pıyango dü- zenler; bu uygulama, ulkemızdekı ılk pıyango çekılışlerınden bırıdır... Aradan yaklaşık 150 yıl geçcr! Kartal Sa- nat Tiyatrosu'nun sahibi Nihat Ülger'ın de başka yolu kalmamıştır; çaresız, Pıyango biletı alacak ve kendısıne çıkacak büyük ıkramiyeyle tıyatrosunu yaşatacaktır Neden mı?.. Çunku, bınbır ö/verıyle kurduğu tiyatrosu başına yıkıl- makta ve kendısıne yardımcı olacağını söyleyen Istanbul Valısı ve Kartal Kaymakamı'ndan bır ses çıkmamaktadıı1 . Anımsayacaksınız, Nıhat Ülger, Kartal'da bu- lunan Eczacıbaşı llkoğretım Okulu'nun alt ka- tını devletten kıralayarak ızbelıkten kurtarmış, Kartal Sanat I ıyatrosu scmttekı çağdaş, dııyar- lı insanlann bır araya geldıği bir sanat merkezı- ne dönüşmuştu. 17 Ağustos depremınden hasar gördüğü gerekçesıyle okulun yıkılma kararı alı- nanca hıçbır yetkılı tıyatronun geleceğını dü- şunme/ ve bınanın elektnğı, suyıı kesıleıek sa- natçılar ortaçağ karanlığına mahkûm edılırler. Nıhat Ülger, Mehmet Esatoğlu, Hadi Çaman gıbı sanatçılarla, Istanbul mılletvekılı Berhan Şimşek'in ve yuzlerce Kartalh'nın katıldığı bır basın toplantısı duzenler Toplantı esnasında Sa- yın Şımşek, Istanbul Valısı Muamnıer Güler ıle telefonla görüşerek yıkımın ertelenmesını sağlar. Ne var ki, geçen zanıan içensınde Nıhat Ülger'ın senıttekı bir başka sahne olan Ilasan Âli Yücel Kültür Merkezi'nde oyunlarını oy- nama isteği gereklı ılgıyı gormezken, okul bi- nasının yıkımına başlanılır, hem de ıçınde tıyat- ro sanatçılarının olduğu halde! Sanatçıların can güvenliği... Şımdı, Sayın Güler'e sormak gerekır, Ecza- cıbaşı llkoğretım Okulu'nun alt katında Kartal Sanat Tiyatrosu'nun oyunculan bulunurken, bı- nanın ııst katlarından ıtıbaren yıkımına başlan- dığını bıliyor mu?. Bınanın depreme dayanık- sı/ olduğu söylenılıyor ama, ıçınde insanlar var- ken yıkım ışlemı yapılıyor!.. Bu bır facıaya da- vetıye çıkarmak değıl mıdir'? Zaten dırencı za- yıf olan bır bınaya yıkım araçlarının yaptığı dar- beler çöknıe rıskını arttırmaz mı?.. Sayın Valı, anımsayacaksınız, geçtığımız yıl içınde freni patlayan bır kamyon Kartal'da pek çok masum ınsanın olumüne neden olmuştu. Şımdı soruyo- rum sizc, tıyatroculara bır yer göstermeden, 17 yıllık Kartal Sanat Tıyatrosu'na hak ettiğı say- gınlığı vermeden sanatçıların can guvenliğını tehdıt eden bu uygulama frenı patlamış bır dev- let kamyonu değıl mıdır'?.. Bu kamyonun şoför j Olmak _ l ya da I olmamak ! koltuğunda oturduğunuzun farkında mısınız? Çözüm çok basıt Sayın Güler: Nıhat Ülger'ın, mart ayında açılacağı söylenen Kartal Kültür Merkezı'nden yeı talep eden dılekçesı Kartal Kaymakamı'nın tnasasında duruyor. Sizın sa- natçıları zıyaret etmenız ve gereklı protokolü hazırlatmanız sorunu çözecektir Kartal Kültür Merkezı'nın açılışına kadar geçecek süre ıçerı- sinde de, tıyatronun Hasan Âli Yücel Kültür Merkezi'nde çalışmalannı surdürmesi, gosten- lennı bu sahnedc yapması sağlanmalıdır Görül- düğu gıbı, Kartal Sanat Tiyatrosu sanatçılarının ve onların eserlerını 17 yıldır ızleyen on bınler- ce sanatsever Kartalirnın ısteklerı hıç de yerı- negetırılemeyecek şeyler değıl!.. Üstelık, bu ıs- teklen bır an once sağlamak en bınncı gorevı- nız olmahdır Inanın bana, bu frenı patlamış kamyonlarla bız AB'ye değıl, olsa olsa mezara gırerız, gırıyoruz da!.. Sayın Güler; ışte sıze Kartal Sanat Tiyatro- su'nun kapatılmaması ıçın açılan deftere yazı- lan yazılardan örnekler Bakın, bu yazıyı bır ço- cuk yazmış "Amacınız insanları aydınlatan yerleri karartnıaksa yenilmeyeceğiz. Küçü- cük yüreklerimizle sonuna kadar buradayız." Sayın Valı, bu yazıyı da bır veh kaleme almış: "Tiyatroları ve okulları yıkmalısınız, yerleri- ne hapishaneler, devlet daireleri ve lüks vil- lalaı yapııı!.." Bu da bır oğretmenın düşünceleri: "Ben bir Türkçe öğretmeniyim. Kartal Sanat Tiyat- rosu'nun kapanması karşısında yöneticilerin dııvaısız olmasından ben kendimi suçlu gö- rüyorunı. Çünkü bu yetkilileri de yetiştiren bir öğretmen vardı. Keşke onları yetiştirirken biraz daha sanata duyarlı nesil olarak yetiş- tirselerdi. Bundan sonraki en büyük hede- linı yeni nesilleri sanata karşı daha duyarlı yetiştirmek olacak. Çünkü, gelecek nesille- rin bir daha böyle acı tablolarla karşılaşma- sını istemiyorum." 'Yüzünüz hiç kızarmıyor mu?' Kartal Sanat Tiyatrosu'nu yıkan, sanatsever- lerı hıç mı hıç düşunmeyen yonetıcıler, bır öğ- retmenın yukardakı sözlerı karşısında ne du- rumdasınız'? Sahı, bır oğretmenın bu duyarlığı karşısında yutkunurken boğazınıza bir yumruk ınmıyor mu? Yüzünuz hıç kızarmıyor mu'' ltı- raf edeyım, benim kızarıyor1 '! Durun, bır başka oğretmenın Kartal Sanat Ti- yatrosu'nu zıyaretınde deftere yazdığı şu dü- şuncelerı de okuyun. "Biz öğretmenler hep ka- ranlığın içinden parlak bir ışık çizgisi arayan ve bu uğurda nıücadele veren kişileriz. Yarın- lara umutla bakan çocuklarımızı örnek birer yurttaş olarak yetiştirebilmek için hep güze- li, iyiliği ve dostluğu anlatırız. Yürekleri sım- sıcak, heyecanla çarpan nıinik yavrularımı- za iyi ve güzeli anlatmanın yolu bu tiyatrodan geçiyordu. Tiyatro biz insanlara paylaşnıayı, dayanışmayı, sevgiyi ve güzelliği anlatır. Hep böyle olnıası dileğiyle... Tiyatrolar kapanma- sın ve yarınlara umutla bakan sevgili çocuk- larınuzın kaynaştığı yer olsun." bvet Sayın Muammer Güler. Kartal Sanat Ti- yatrosu'nun kapanmaması ıçın açılan defterde bunun gıbı daha yuzlerce yazı var. Sıze düşen gorev (ve de yakışan) bu defterı bır yazınızla ka- patmak ve sanatçıların kaymakamlığa verdıkle- rı dılekçeyı bır an once hayata geçırmektır. Frenı patlamış bır kamyon, son süratle Kartal Sanat Tıyatrosu'nun üstüne doğru gıdıyor Sayın Güler, bu facıayı durdurmak sıze kalı- yor! Sef Justus Frantz Orkestrasıyla Aspendos'ta Kültür Servisi - 12. Aspendos Uluslararası Opera ve Bale Festivali'ne katılacak olan, dünyanın en unlü şeflerı arasında anılan Alman şef Justus Frantz ve Uluslar Filarmoni Orkestrası; 12 Ocak günü saat 18.00'de Berhn'de bır basın toplantısı dıızenlıyoı Toplantıda Devlet Opera ve Balesı Genel Müdürü Remzi Buharalı'nın yanı sıra Aspendos Uluslararası Opera ve Bale Festıvalı dış ılışkiler sorumlusu Alper Ünal da bulunacak. Uluslar Filarmoni Orkestrası, Aspendos Festivah'nın ıkinci yabancı konıığu olarak 12 Temmuz'da Beethoven'ın dostluk, kardeşhk ve barış konularını en güzel ışleyen yapıtlarından biri olan '9. Senfoni'yı seslendırecek. Zengın repertuvarıyla öne çıkan topluluğa, konserde Devlet Opera ve Balesı Genel Müdürlüğü Korosu ve Devlet Çokseslı Korosu eşlık edecek 1995 yılında çok kültürlü bir orkestra olarak Justus Frantz tarafından kurulan topluluk 5 ayrı kıta ve 41 ülkeden, yaşları 21-26 arasında değışen genç sanatçılardan oluşuyor Mekânını 'müzik' olarak tanımlayan ve yerleşık bır mekâna sahıp olmayan orkestra dünya çapında 1000'den fazla konser verdı 1998'de Kofi Annan'ın davetlısı olarak Bırleşmış Mılletler Günu'nde New York'ta özel bır konser veren topluluk, ünliı tenor Placido Domingo'nun duzenledığı 'Operalia' şan yarışmasının resmı orkestrası. KÜLTÜR • SANAT wvırw.perareklam.com.tr • (0212) 293 89 78 JJ1İJ. buluüan beMerkenYÖNETMEN: YEŞİM USTAOĞLU *K Rüçhan Çalışkur \ Rıdvan Yağcı \ İsmail Baysan Beyoğlu Alkazar Mecıdıyekoy Odeon Cineplex Nışantaş] Movleplex Altunızade Capitol Speclrum 14 2932466 216 3790 219 09 60 651 33 30 11 11 11 11 45- •oo- 00- .10- 14-00 -16:30 - 22:00 13:30-16:00 - 16:10 -19:00 - 19 00-21.30 18-45 - 21.30 - C./C.tesı 23:45 21:50 EFES ^ E F E S P i l s e n ' i n k ü l t ü r v e s a n a t a k a t k ı l a r ı a r t a r a k s ü r e c e k . ALTUNIZADE CAPİTOL SPECTRUM 14 ATAKOYGALLERIAPRESTIGE BEYOGLU CINE MAJESTIC KADIKOYTEPECINEMAXX KADIKOYKADIKOY ANKARA CINEBONUS (ARCADIUM) ANKARA KAVAKLIDERE 0216 65133 30 0212 560 72 66 0212-244 97 07 0216 339 85 85 0216 337 74 00 0312 241 12 41 0312 468 7193 1120 13201530 1950 2200 111513151515171519152115 1100-1300-1500-1700-1900-2115 1200 1415 1630 1900 2115 CMCTS 2345 111513151500 1700 1915 2115 11301330153017301930 2130 1215143017001915 2130 ANKARA METROPOL ANKARA TUZEON IZMIRAGORA IZMIR MOV1ELAND IZMIRCINECITYKIPA IZMIR SEMA 0312 42574 78 0312-21534 00 0232 2781010 0232 324 62 30 0232 3865888 0232 483 91 00 11301330153017301930 2130 1130 1330153017301930 2130 1215143016451900 2115 1215143016451900 2115 1100-1300-1500-1700-1900-2100 CM CTS 2345 1215 143016451900 2115 ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Sular Çekildi... Tina Neredesin? Tayland, Sri Lanka, Endonezya, Malezya, Myanmar (Burma)... Sular çekildi, geriye 150 bini aşkın ölü, yıkım, yokluk ve yoksulluk kaldı. Sular çekildi ve ge- riye, öksüz, yetım bir buçuk milyon çocuk, aç- lıktan ve hastalıktan ölüme mahkûm yüz bin- lerce çocuk, insan tacirlerının, çocuk simsarla- rının ellerine düşen ve düşecek olan binlerce "satılık çocuk" kaldı. Şimdi bir kez daha doğanın şiddeti mi, yok- sa insanoğlunun şiddeti mi daha güçlü diye dü- şünmekten kendimi alamıyorum. Şimdı dünyanın varlıklı ülkelerınden 5 mılyar dolar yardım yapılıyor diye alkışlayanları şaşa- rak izliyorum. Herhalde ABD'nin Irak işgali için 150 mılyar dolar harcadığının farkında değiller! Farkında olmak istemiyorlar! Tsunamiden ön- ce de yeryüzünde her gün 30 bine yakın çocuk açlıktan ölürken dünya nüfusunun yarısı gün- de bir buçuk dolarla geçinmeye çalışırken bu varlıklı ülkelerın akılları neredeydi diye sormak- tan kendimi alamıyorum. Şimdi en çok Türkiye'nin yardım konusunda- ki duyarsızlığı tartışılıyor ve bu tutum yardım ku- rumlarına güvensizliğe bağlanıyor. Bence da- ha büyük etken, özellikle 80 sonralarında ge- lıştirdığımız düşünce biçimi, "Gemisinı kurtaran kaptan ", "Bana dokunmayan yılan bın yaşasın " zihnıyetı, değerölçülerimizin kaypaklığı, ilgi ala- nımızın sınırlılığı, ıçine kapanıklığımız, nabzımı- zın en uzak yıldızla bırlıkte atmaması... Şımdı, tuhaf bir biçımde nedense hep Tina'yı düşünüyorum. Tina Taylandlı. Arkadaşım. Tina, gerçek adı mıydı bılmiyorum. Sanmıyo- rum. Onu Bangkok'ta tanımıştım ve öyküsünü "UzakDoğu'm" kıtabımdaanlatmıştım. Aklı fik- rı, kendını Bangkok gecelerınden kurtarıp Phu- ket Adası'na atmaktı. Hayır, ben o adaya hıç gıtmedım. (Bizim Ege ve Akdeniz sahilleri dururken oraya denize gir- meye gıdenleri de hiç anlamadım.) Bangkok'a çok gıttim. Çünkü Vietnam, Kamboçya, Laos, Myanmar'a gidebilmek için kaçınılmazdı. Tina'nın dünyadaki kadın araştırmalarından, Bırleşmış Milletler, UNIFEM, UNICEF raporla- rından hıç haberı yoktu. Tüm raporlara geçen "Tayland'da yaklaşık yetmiş bin genelev ve iki milyon kız ve erkek fahişe bulunmaktadır" cüm- lesınden de... Kimse ona, Tina sen bu cümle- nin neresındesin diye sormarnıştı. Mekong Nehri'nin güneyi "çocuk-kadınları" alan satan, pazarlayan çetelerle doluydu. Yal- nız Tayland'ın kuzeydeki köy ve kasabalarından değil, Laos'tan, Kamboçya'dan, Myanmar'dan ve Çin'in Yunnan bölgesinden gelen kızları Bangkok'a yolluyorlardı. Seks endüstrisiyle beslenen ülke turızmi, Batılı açgözlü turistlere 'mal' ve 'hizmet' yetiştirmek zorundaydı... Tina, 19 yaşında olduğunu söylüyordu, ben de inanmış görünüyordum. Gece değil gündüz buluşacaktık ve bana Bangkok'taki en sevdiği tapınağı gösterecekti. Çünkü onun deyişiyle "Fahişelerin asıl yuvası bu izbe yerler değil, o güzel tapınaklardır"... Harıl harıl anlatıyordu: "Bizde sizdeki gibi değil... Bizde ayıp değil. Bu işi para karşılığında yapmak çok daha iyi. Çün- kü o zaman işin var demektir. O zaman ailene para yollayabilir, kardeşlerine bakabilirsin... Yok- sul anneler-babalar can atar, kızları çabuk bü- yüsün de fahişe olsun diye..." Tina'nın cıvıl cıvıl, çocuk sesi hâlâ kulaklarım- da. "Savay diii, my friend" (Ben iyiyim dostum) derken yüzüne yayılan ışıl ışıl gülümsemesi gözlerimin önünde... Tina'nın tek dileği, tek düşü vardı: Bir an ön- ce Bangkok'tan ayrıiıp Phuket Adası'nda iş tut- mak... Acaba başarmış mıydı? Ben "Savay diii Tina", ya sen? Ne tuhaf mahluk şu insan! Sular çekildi. Geriye 150 bıni aşkın ölü, yok- luk, yoksulluk, açlık, hastalık, insanoğlunun acı- masızlığı, yeryüzündeki eşitsizlik, haksızlık, sö- mürü kaldı. Ve ben Tina'yı düşünüyorum. Neredesin Tina? www.zeyneporal.com Faks:0 212 257 16 50 Edebiyatçılar buluşuyor • Kültür Servisi - Hollanda'nın Rotterdam kentinde kültürel etkinlikler düzenleyen Sahne Sanat Vakfı, yazar Murat TuncePin yönetimınde 14-15 ve 16 Ocak tarihlerinde '3. Akdeniz Edebıyat Buluşması'nı düzenleyecek. Her yıl Türk yazar ve şairlerin de konuk olduğu 3. Akdeniz Edebıyat Buluşmasf na bu yıl Türkiye'den şair Metın Demırtaş katılacak. Ayrıca Kıbrıs'tan Neşe Yaşin, Stephanos Stephanides, Fas'tan Malıke El Assimi, tspanya'dan Luis Minöz, Bosna'dan Vjekoslav Vukadın, Fılıstin'den Mohammed Abulail ve Hollanda'dan Gerry van der Lınden de edebıyat ıçın buluşacaklar. 14 Ocak akşamı Rotterdam, Bıbliotheek Theater salonunda ılk etkinlik, piyanist Mediha Doğuduyal'ın vereceği konserle başlayacak. 10 yıldır Rotterdam'da kültürel ve sanatsal etkinlikler düzenleyen Sahne Sanat Vakfı edebıyat buluşmasını, Hollanda'da yine sanatsal etkinliklere verdikleri destekle tanınan Dünya Vakfı, El Jezr Vakfı, HTİB (Hollanda, Türkiyeli Işçiler Birliği), Rotterdam Santral Kütüphanesi işbirliği ile gerçekleştirecek. BUCÜN • CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU'nda, saat 19.30'da 'V. Uluslararası Gitar Festivali' kapsamında '20. yy'dan Ispanyol İzlenimleri', Roberto Porroni (Gıtar), Doina Dinu Palade(Soprano), Flavis Ghilardi (Vıyola). (0 212 232 98 30)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle