Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 OCAK 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kolcuoğlu, 39 kişinin yaşamını yitirdiği Pamukova'daki tren faciasının raporunu açıkladı
Baro: Deliller karartddı• Cumhuriyet
başsavcılığını soruşturma
başlatmaya çağıran lstanbul
Barosu Başkanı Kolcuoğlu,
"Facia, tren personelinin
disiplinsizlikleri sonucu
değil, işletmenin yeni
felsefesi doğrultusunda
meydana geldi" dedi.
lstanbul Haber Servisi - lstanbul
Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu,
Pamukova'da meydana gclcn tren fa-
ciasındadelillerin karartıldığını belir-
terek cumhuriyet başsavcılığının ko-
nuyla ilgili soruşturnıa başlatması ge-
rektiğini söyledi. Tren personelinin,
görevinde özenli ve başarılı olduğu-
nu ifade eden Kolcuoğlu, kazanın "iş-
letmenin yeni felsefesi" sonucu mey-
dana geldiğini dıle getirdi.
tstanbul Barosu'nun istemiyle, Sa-
karya'nın Pamukova ilçesi Mekece
mevkiinde meydana gelen tren faci-
asına yönelik hazırlanan 280 sayfa-
lık Bilirkişi Raponı, tstanbul Baro-
su Başkanı Kazım Kolcuoğlu tara-
fından açıklandı.
Kolcuoğlu, 22 Temınuz 2004'te
39 kişinin yaşamını yitirdiği kaza-
nın ardından TCDD ekipleri tara-
fından yapılan çalışmalarla delille-
rin karartıldığmın bu incelemelerde
belgelendiğinin altını çizdi.
D A V A L A R ETKİLENECEK
Kolcuoğlu, raporun, tutuklu sanık
makınist Fikret Kaı abıılul, tutuksuz
sanıklartren şefi KöksalCoşkun, ma-
kiııist Recep Sönmez'in Sakarya 2.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen
davası ile TCDD Genel Müdürü Sü-
leyman karaman'm davalarının sey-
rini etkileyeceğini ifade ettı. Raporun
acıklanmasının ardından, tren kaza-
sıyla ilgili tazmınat davalarının arta-
cağını belirten Kolcuoğlu, maddi gü-
cü yeterli ohnayanlara hukuki destek
verebileceklerıni sözlerine ekledi.
Kazanın ertesi günü, yolun yeni-
lenme çalışmalarının yapıldığı ve
menfezlerin balast malzemeleriyle
doldurulduğuna dikkat çekilen ra-
porda, "Daha da önemlisi, bu sırada
2 numaralı vagon menfez çıkışı üze-
rinde kalmış, vagonu çckccek zaman
Açıklanan
raporun
davaların
seyrini
etkileyeceğini
söyleyen
Kolcuoğlu,
tazminat
davalarının
da artacağına
dikkat çekti.
Kolcuoğlu,
isteyenlere
hukuki
destek
vereceklerini
belirtti. (AA)
bulunmamıştırw
denildi. Kaza bölge-
sinde ikı eğım değışıkliğı noktası bu-
lunmasına karşın hıçbır eğım levha-
sı bulunmadığı ifade edilen raporda,
cğiınlerin beton elektrik direkleri üze-
rıne sıyah boya ıle yazıldığına, bazı-
larının ise ağaç dallan ile kapalı ol-
duğuna yer verildi.
Raporda özetle şöyle denildi: "Be-
lirlenen saatte 140 kilometre azami hız,
dahasonra 'Tren Lıvre Hızlannın Art-
tırılması Emri' ile yüzde 10 arttınla-
rak saatte 154 kilometre değerine yük-
seltilnıiştir. Deneysel veriler, azami hı-
zı saatte 140 kilometre olarak belirler-
ken herhangi bir iyileştirmeyapmadan
azami hızınfiilenarttınlması, işletme-
nin yeni dönenı teknik güvenlik anla-
yışına uygun düşmektedir."
TîCARİ IŞLETME: TCDD
Kazanın, tren personelinin disip-
linsizlikleri, özensizlikleri sonucu de-
ğıl, işletmenin yeni felsefesi doğrul-
tusunda meydana geldiğı belırtilen
raporda, kamu hizmeti vermesi gere-
ken TCDD'nin, ticarı işletme olmak
yönünde yeni bir felsefe gelıştirdıği
görüşüne yer verildi. Bu felsefenın,
teknik güvenlik azalmasına yol açtı-
ğı ifade edilen raporda şöyle denildi:
"İşletme felsefesini işaret eden en
önemli belge, işletmenin 1996'da' Ye-
niden Yapılanma Çalışması' kapsa-
nunda, Amerikan Booz. Allen & Ha-
milton Ltd. fırmasımn yapbrmış ol-
duğu çalışma ve raporlardır."
RAPORA TEPKI
Rapora tepki gösteren Devlet Demir-
yolları lşletmesi Genel Müdürlü-
ğü'nden (TCDD) yapılan yazılı açık-
lamada, 'kazanın meydana geldiği
noktada, kazadan sonra, hiçbir onanm
çalışması yapılmadığı, dolayısıyla de-
lillcrin karartılmadığı" kaydedıldi.
Prof. Dr. llkay toprağa verildi
• tstanbul Haber Servisi - Geçen cuma günü
yaşamını yitiren tstanbul Üniversitesi (ttî) Cer-
rahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Ertaç llkay (65), Şişli Camii'nde kılman öğle
namazının ardından Zıncirlikuyu Mezarlı-
ğı'nda toprağa verildi. llkay için ÎÜ'de de bir tö-
ren düzenlendi. Törene tlkay'ın çalışma arka-
daşları, dostlan ve ailesi katıldı. Sıvas'ta 1939
yılında doğan 1976 yılında bilirkişi olarak çalış-
maya başladığı Adli Tıp Kurumu Gözlem Da-
iresi'ne 1982 yılında 2. görevle uzman olarak
tayin edilen îlkay, 1994-1996 yılları arasında
aynı dairenin başkanı olarak görev yaptı.
Eski bakan Faruk Sükan öldü
• ANKARA (AA) - Eski bakanlardan Faruk
Sükan dün Ankara'da hayatını kaybetti. Sü-
kan içinbugün saat 10.30'da lçişleri Bakanlı-
ğı önünde, daha sonra da TBMM önünde bir
tören düzenlenecek. Sükan'ın cenazesi, tö-
renlerin ardından Kocatepe Camii'nde kılı-
nacak öğle namazını müteakip Cebeci Asri
Mczarlığı'nda toprağa verilecek.
Tarihi kümbet yıkıldı
• tstanbul Haber Servisi - Kasımpaşa Ca-
mii'nin avlusunda bulunan tarihi kümbet ve
çeşmenin, belediye ekiplerinin çalışmaları sıra-
smda tahrip oldu. Yurttaşlar, yıkımda tuğla ve
sütunlardan oluşan molozların kümbetin içine
doldurulduğunu belirterek kümbetin sonradan
ekJenen sıva ve tuğlalar nedeniyle tarihi görün-
tüsünün yok edildiğini savundu. Yıkımdan iki
gün sonra Anıtlar Kurulu tarafından gönderilen
görevlilerin, kümbete ait tuğla ve mermer par-
çalarını molozlardan aynştırdığı belirtildi.
İstanbul'da kar hazırlığı
• tstanbul Haber Servisi - lstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Kadır Topbaş, karla mücadele
amacıyla satın alınan 206 yeni aracı hizmete
soktu. AKOM'da düzenlenen törende konuşan
Topbaş, çarşamba günü meteorolojiden tstan-
bul'a kar yağacağı yönünde bilgiler geldiğini
belirterek AKOM'un gelişmeleri takip ettiğini
ve durunıa göre uyanlannı yapacağını söyledi.
Üniversiteye bağış
• tstanbul Haber Servisi - Suna ve Inan Kıraç
Vakfı, Boğaziçi Üniversitesi ve Boğaziçi Üni-
versitesi Vakfı (BÜVAK) ile yaptığı işbirliği
kapsamında Türkiye'de ilk kez kurulacak
"Amiyotrofik Lateral Skleroz (ALS) ve Nörö-
dejenerasyon Araştırma Laboratuvan" için
üniversiteye 350 bin dolar bağışta bulundu.
Vakıf tarafından sağlanan desteğin önemli bir
bölümünün, lisansüstü öğrencilerine verilecek
burslara, araştırma geliştirme, laboratuvar
ekipmanı ve malzemesine ayrılacağı bıldirildi.
Bağımlı, polislere saldırdı
• İSTANBUL (AA) - Kâğıthane'de, uçucu
madde bağımlısı bir kişinin bazı otomobillere
zarar verdiği ihbarı üzerine olay yerine giden
polis ekibi, Bülcnt O. (26) ile karşılaştı. Bü-
lent O, kendisıni engellemeye çalışan polis
memurlanna yanında bulunan bıçakla saldır-
dı. Olayda, Gültepe Polis Merkezf nde görevli
Başkomiser Ahmet Bozkurt ve polis memuru
Mehmet Sarıoğlu yaralandı. Polis memurla-
rından Halil lbrahim Tel de olay sırasında ya-
şanan arbedede, arkadaşlannın silahlanndan
çıkan bir kurşunla bacağından yaralandı. Bü-
lent O. çıkarıîdığı mahkemece tutuklandı.
2kişiye49bin716YTL
• ANKARA (AA) - On Numara Oyunu'nun
bu haftaki çekilişinde 10 bilen 2 kişi, 49 bin
716'şar YTL kazandı. Şanslı numaraların 4,
12, 13, 17, 19, 20, 23, 25, 27, 32, 39,42,46,
47, 49, 51, 58, 59, 63, 64, 75 ve 77 olarak be-
lirlendiği çekilışte, 9 bilenler 1023.30'ar, 8
bilenler 56.35'cr, 7 bilenler 6.15'er YTL, 6
bilenler 85'er, hiçbir numarayı doğru tahmin
edemeyenler de 65'er YKr ikramiye kazandı.
CHP, Bakan Çelik'in bir yakınının Konya'ya atanmasını Meclis gündemine taşıdı
Akrabaya çifte görev
Köpeğe kapalı devre ameliyat Yüzüncü Yıl
Üniversitesi (YYÜ)
Veteriner Fakültesi'nde ilk defa trafik kazası sonucu yürüyemeyen bir
köpeğe kapalı devre sistemiyle ameliyat yapıldı. YYÜ Veteriner Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Nihat Mert, fakültenin eğitim programını AB eğitim
standartlarına çıkarmayı amaçladıklarını belirtti. Mert, "Bu sistemle
öğrenciler sınıflardaki televizyonlarda yapılan ameliyatları aynı anda
görebiliyor. Böylece öğrenciler dersleri daha iyi takip ederek
operasyonların nasıl gerçekleştirildiğini canlı olarak görüyorlar" dedi. (AA)
• Milli Eğitim Bakanı
Çelik'in akrabası Mahfuz
Bayar, Tatvan'da Belediye
Başkan Yardımcısı olarak
çalışırken Konya II Milli
Eğitim Müdür Yardımcısı
olarak görevlendirildi.
CHP'li Atilla Kart,
uygulamanm siyasi etikle
bağdaşmadığmı söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-CHP Konya Milletvekili Atil-
la Kart; Milli Eğitim Bakanı Hü-
seyin Çelik'in akrabası Mahfiız
Bayar'ın Tatvan Belediye Başkan
Yardımcısı olarak görev yapar-
ken Konya 11 Milli Eğitim Müdür
Yardımcısı olarak atanmasını so-
ru önergesiyle Meclis'e taşıdı.
Kart, "kişisel amaçlarla kamu
yetkisinin kötüye kuİlanıldıgınT
söyledi. Kart, "MahfiızBayar'uı
Ağustos-Eylül 2004 tarihlerinde
Konya'da görevlendirildiğini, öz-
lük haklannı Konya'dan aldığını,
Konya'da çok kısa bir süre, 7-10
gün görevyapmış göründüğünü ve
ardından da Tatvan Belediye Baş-
kan Yardımcılığı görevini sürdür-
düğünü öğrendiklerini" aktardı.
Uygulamanın siyasi etikle bağ-
daşmadığını kaydeden Kart, kişi-
sel amaçlarla kamu yetkisinin kö-
tüye kullanıldığını bildirdi.
YASAL ı
600 bin öğrenci birleştirilmiş smıflarda okuyor!
Eğitimin kanayan yarası
ANKARA (ANKA)-
Meclis'te soruşturma
önergesine de konu olan
"Akıllı Okullar" projesine
ınıza atan Milli Eğitim
Bakanlığı, Türk eğitim
sisteminin en önemli
yaralarından biri olan
"birleştirilmiş suuf
_ _ uygulamasına bir türlü son
veremiyor. Türkiye'de 600 bine yakın
öğrenci birleştirilmiş sınıflarda eğitim
alıyor. Akıllı Okullar adı altında,
asansöründen Osmanlı mimarisine dek
çeşitli unsurları banndıran "modern"
okullar yaptırmayı planlayan Milli
Eğitim Bakanhğı'nın, 2003-2004 eğitim
öğretim yılına ilişkın istatistiki verileri,
birleştirilmiş sınıfuygulamasının
Türkiye'nin istisnasız tüm illerinde
uygulandığını ortaya koyuyor. Buna
göre, Türkiye'de 16 bin 379 okulda
süren birleştirilmiş sınıf uygulaması
kapsamında 587 bin 379 öğrenci
öğrenim görüyor. Bu öğrencilerden 238
bin 343'ü ıkı, 178 bin 6'sı üç, 18 bin
194'ü de 4 sınıf bir arada öğrenim
görüyor. 5 sınıf bir arada eğitim gören
öğrenci sayısı 152 bin 836'ya ulaşıyor.
Veliler okul temizliyor
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesindeki bazı
okullarda hizmetli açığı nedeniyle temizliği
öğretmenler ve öğrenci velileri yapıyor. Cuma
Ibiş Pansiyonlu llköğretim Okulu'nda hafta
sonları bir araya gelen bazı öğrenci aileleri ve
öğretmenlerin temizlik işlerini birlikte
yürüttüğü bildirildi. llçe Kaymakamı Seddar
Yavuz, bu yıl içerisinde hizmet satın alımı için
girişimde bulunacaklarını belirtti. (AA)
. CEREKCE NEDIR?
Kart, Milli Eğitim Bakanı Çe-
lik'e şu somları yöneltti: "Adı
geçenin mesleki kıdemi ve cgitimi
nedir? Hangi yöneticilikkademe-
lerinden sonra il milli eğitim mü-
dür yardımcılığı görevine getiril-
miştir? Bu görev, Konya il milli
eğitimin vveb sitesinde neden gö-
rünmemektedir? Kamuoyundan
«i/Jenilmck ve kamuoyu dencti-
minden kaçuılmakistenen bir uy-
gulamaveişlem mi sözkonusudur?
Tatvan-Konya ve Konya-Tatvan
yol harcırahı ödenmiş midir?
Ödendiyse tutarı nedir? Adı geçen,
Tatvan Belediye Başkan Yardım-
cılığYnda hangiyasalgerekçeylegö-
revini sürdürmektedir? Siyasi ni-
teliği ağır basan bir görev yaptığı
açık olan bir kişinin, Milli Eğitim
Müdür Yardımcılığı gibi özel ko-
numu olan bir göreve getirilmesi-
nin 'idari uygulama ve takdiryet-
kisi' kavranılaniçindekiaçıklama-
sı ve gerekçesi nedir?
Skandal niteliğindeki bu tip bir
görevlendirme,temizsiyasetve as-
gari eük kurallanyla bağdaşır mı?
Adı geçenin ikili görev yapmasını
zorunlu kılan hangi ilıtivaç ve tek-
nik sebep vardır?" Kart, Çelik'e
bu konuda nasıl bir işlem yapma-
yı düşündüğünü sordu. Kart, Ce-
lik'e "Bu haksız ve keyfi işlemin
gelişiminden bizzat haberdar ol-
mamanız söz konusu olamayaca-
ğına göre, hukukun ve siyasi eti-
ğin gereğini yapacak mısınız" so-
rusunu da yöneltti.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
lyimserliğin Zemini (I)
Arkadaşlarımla zaman zaman, "iyimserlik" ve
"kötümserlik" konularını tartışırız. Ben, "kötüm-
serlik" ve "karamsarlığın", "başarısızlığın" yarısı
olduğuna inandığım için, bu düşünceye asla yer
vermek istemem. Olaylar, en tatsız biçimleriyle
gelişirlerse gelişsin, gene de iyimser olmak ve
umutlu olmak için bir şeyler bulurum.
Bu iyimserliğim, Amerikalıların, "VVİshfull thin-
king" dedikleri ve bizde, "Görmek istediği gibi
görmek", olarak değerlendirilmemeli. Böyle bir
değerlendırme çok ucuz olur. Benim iyimserli-
ğim, eskiden, "mukayese yöntemi" denilen ve
günümüzde, "karşılaştırmalı yöntem" adı veri-
len, toplumsal bilim yöntemlerini kullanmak ve
gelişmeleri doğru değerlendirmekten geliyor.
Fakat bu konunun ayrıntılarına girmeden ön-
ce, toplumsal bilimin doğası üzerinde biraz dur-
makta yarar görüyorum. Eğer bu köşenin çerçe-
vesinde, bugünkü yazıma sığdıramazsam aynı
konuya, daha sonra devam etmek niyetindeyim.
öyle ya, yeni bir yıla girdik. Her şeyi iyimserlik
süzgecinden geçirmek gerek...
• • •
Çok farklı "bilim" tanımları vardır. Gerçekten
yüzlerce yıldır, bu alanda kalem oynatan sayısız
bilim insanı, kendilerince birer tanım yapmışlar-
dır. Yirminci Yüzyıl'a kadar, toplumsal bilimler
pek bilim sayılmadığı için yapılan bilim tanımları,
salt doğal bilimler konusunda dile getirilmiş.
Toplumsal bilimlerin bir bilim olarak değerlendi-
rilmesi, ancak geçen yüzyılda gerçekleşmiş.
Ama kimi doğal bilimciler; toplumsal bilimleri,
hâlâ bilimden saymazlar.
Doğal bilim, genel olarak şöyle tanımlanır: "İn-
sanın doğa ile mücadelesinde; doğadaki deği-
şimi anlayabilmek, denetleyebilmek ve bu deği-
şimin yasalannı bulabilmek için gihşilen her tür-
lü çabaya, bilim denir".
Bilim insanı bu çaba içindeyken bellli varsa-
yımlar geliştirecek, kuşkucu olacak, olayları "se-
bep-sonuç" ilişkisi içinde ele alacak; sürekli,
"sınama-deneme" yapacak ve sonunda değişi-
min yasasını bulacaktır. Bu sınama ve deneme-
ler için, bir laboratuvara gereksinimi olacak ve
sonunda bulduğu değişimin yasası; 'zaman" ve
"mekâna" bağlı olmayacaktır. Yani, her zaman
ve dünyanın her yerinde, aynı sebepler, aynı so-
nuca yol açacaktır.
• • •
Doğal bilimciler, toplumsal bilimleri bilim say-
mazlar ama, büyük bir haksızlık yaparlar. Zira
doğal bilimci, nasıl "değişimi" anlamaya çabalı-
yorsa toplumsal bilimci de aynı biçimde, değişi-
mi anlamaya çabalar. Ancak, doğal bilimci do-
ğadaki değişimi anlamaya çabalarken toplumsal
bilimci, toplumdaki değişimi anlamaya çabalar.
Toplumsal bilimci de varsayımlar üretir, kuşku-
cudur ve sebep-sonuç ilişkisi içinde, sürekli sı-
namalar yapar. Laboratuvar olarak, bizzat toplu-
mu kullanır. Toplumdaki değişimi, "zaman" ve
"mekân" içinde karşılaştırır. Fakat her zaman,
aynı sebepler aynı sonuçları doğurmadığı için
toplumsal bilimci, zaman ve mekândan bağım-
sız yasalara ulaşamaz. Bunun yerine çoğu kez,
gerçekleşen, "eğilim" ya da eski deyişle "tema-
yüllere" ulaşır ki, bana sorarsanız bunun da çok
değeri vardır.
Kaldı ki, aynı ya da benzer sebeplerin, farklı
zamanlarda ve farklı mekânlarda, farklı sonuçla-
ra yol açmasının nedenlerini açıklamak da gene
toplumsal bilimcinin işidir.
Zaman ve mekân içinde karşılaştırmalar yap-
mak zorunluluğu, toplumsal bilimler içinde, "fa-
rih"\ önplana çıkartır. Zira, günümüzdeki olayları,
değişmeleri ve gelişmeleri doğru değerlendire-
bilmek için, bunların ardındaki sebepleri bilme-
miz gerekir. Ve bu nedenle, toplumsal bilim ala-
nında çalışan araştırmacıların, tarihten bağlarını
kopartmamaları gerekir.
• • •
Tarih alanında çalışan araştırmacıları, iki grup
içinde değerlendirebiliriz. Bunlardan bir bölümü;
başta geçmişin "belgeleri" olmak üzere, tarihin
birinci dereceden kaynaklarını gün ışığına çıka-
ran, çok değerli araştırmacılardır. Bu nankör ve
zahmetli işle uğraşanları, sanıyorum sevgili Ad-
nan Ekşigil'in benzetmesiyle, "bilimin proletar-
yası", olarak isimlendirebiliriz.
Ikinci grup ise farklı bir toplumsal bilim alanın-
da eğitim görmüş olmakla birlikte, işin "geçmi-
şini" de anlamaya çabalayan toplumsal bilim in-
sanlarıdır. Bunların işi daha kolaydır. Ve eğer
geçmişi doğru değerlendirirlerse doğru analizler
yapabilirler.
• • •
Benim "iyimserliğimin" kökeninde, geçmişi
doğru değerlendirebilme çabası yatıyor ki, bunu
bir sonrakı yazımda ele alacağım.
Ünlversite Öğretim
Üyeleri Derneai
Yeni başkan
Yeşildere
Eğitim Servisi - Üniversite Öğretim
Üyeleri Derneği'nin Olağan Genel
Kurulu'nda, Yönetim Kurulu
Başkanlığına Prof. Dr. Tahsin Yeşildere
seçildi.
Genel Kurul'da yapılan seçimde,
Yönetim Kurulu asil üyeliklerine, Prof.
Dr. Yeşıldere'nin yanı sıra Prof. Dr. Nihal
Saban, Yard. Doç. Ozan Erözden, Doç.
Dr. Sermet Koç, Prof. Dr. Reşit Canbeyli
Doç. Dr. HaldunGülalp, Doç. Dr. Fuat
Ercan, Doç. Dr. Süleyman Özyalçın ve
Prof. Dr. Gülhan Türkay getirildıler.
Denetim Kurulu asil ve yedek
üyeliklerine, Okutman 1. Refik Baysal,
Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Prof.
Dr Mehmet Z. Saçlıoğlu, Prof. Dr. Feyza
E. Krause, Prof. Dr. Hacer Ansal, Disiplin
Kurulu asil ve yedek üyeliklerine ise Prof.
Dr İJlkü Azrak, Prof Dr Aysel ÇeUkel,
Prof. Dr. Burhan Şenatalar, Prof. Dr.
Türkan Saylan, Prof. Dr. CengizArın,
Prof. Dr. Coşkun Özdemir seçildiler.