Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 2005 PERŞEMBE
CHP KURULTAYINA DOGRU
DUNYADABUGUN
ALİ SÎRMEN
20 Ocak Rezaleti Halkın
Değil, Rejimin Ürünü
Kurban Bayramı'nın ilk günü, Türkiye kentle-
rinin sokaklarındasergilenen rezaletin ertesinde,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuyu ka-
muoyuna duyuran medyayı suçlamayı yeğledi.
Başbakan güya mizahi üslüpla medyaya yük-
lenirken halkın inancına saygı gösterilmesi ge-
rektiğini söyleyerek resmen güya karşı çıktığı, vah-
şete destek vermekte beis görmedi.
Erdoğan'ın davranışı, "devlet neyapsın? Elin-
den geleni ardına koymuyor, ama halk dinlemi-
yor; zamanla alınacak önlemlerle durum düze-
lecek" diyerek tevil yoluna sapmak olanağını or-
tadan kaldırıyor.
Çünkü Başbakan, sergilenen vahşete "Halkın
inancıdır, saygı göstehn!" diye arka çıkmıştır.
Bu çıkış kamu yöneticilerine değil, medyaya
yöneliktir. Çünkü, belediye yetkilileri devlet me-
murları, vahşeti sergileyen gözü dönmüş yara-
tıklara, tüm Türkiye düzeyinde topu topu üç mil-
yar lira (3 bin YTL) ceza kesmişlerdir. Zaten kim-
se de başka türlü bir gelişme bekliyor değildi..
Kurban Bayramı'nın ilk günü, Türkiye sokak-
larında sergilenen vahşet Kasımpaşalı Kriterle-
ri'ne uygun olarak hükmeden Tayyip Erdoğan ik-
tidarının dizginlerini elindetuttuğu devletin veye-
rel yönetimlerin, kimi zaman açık, çoğu zaman
zımni desteğiyle yaşama geçirilmiştir.
•••
Her şeyden önce, bir noktayı açıklığa kavuş-
turmamız gerekmektedir. Demokrasi din ve vic-
dan özgürlüğüne saygı üzerine kuruludur. Ama
bu demek değildir ki, bir insan "Inancım budur,
gereğiniyerine getiriyorum" diyerek her istedi-
ğini yapmaya muktedirdir. Çağdaş ülkelerde, di-
ni inanç gerekçesiyle de olsa, başkalarının hak-
larını hukuklarını çiğneyemez, başkaları üzerin-
de baskı oluşturamazsınız. Dini inançlarınız, si-
zi insanları hak yoluna davete icbar etse bile siz
bir demokraside, baskı oluşturabilecek şekilde
insanlara böyle birçağrı yapamazsınız. Dini inanç
gerekçenizi, ileri sürerek canlılara işkence ede-
mezsiniz. Bu canlı insan daolur, işkenceci iki ayak-
lılardan daha az hayvan olan hayvan da olur.
Demokrasilerde dini inançlarınızın dışa vuruımu-
nun da bir sınırı vardır. Durum böyle olunca da,
Başbakan'ın halkın inançlarına saygı gösteril-
mesi çağrısını dikkate almamız mümkün değil-
dir.
Vahşete dönüşen, işkence ile somutlaşan hiç-
bir inanca saygı duymuyorum. Hiçbir çağdaş
insan ve kurum da buna saygı duymamaktadır.
Ve bu vahşeti protesto eden, bunların sorumlu-
larını küçümseyen Avrupalıları haklı gördüğümü
de belirtmek isterim.
•••
Kimsenin dikkatinden kaçmamıştır sanırım.
Türkiye'de benzeri manzaralar son yılların ürü-
nüdür. Türkiye'de her zaman kurban kesilmek-
teydi. Ama bu ilkel manzaralar son yıllarda git-
tikçe hızlanan bir ivme ile artmaktadır.
Ülkemizde daha önce de kurban kesiliyordu
ama, böyle ilkel vahşet görüntüleri sergilenmi-
yordu. İlkel insanların, ilkelliklerini, "diniinancım
budur" gerekçesi altında inatla, herkesin, bütün
dünyanın gözüne sokarak sergilemeleri son yıl-
larda Türkiye'ye egemen olan görüşün ürünü-
dür.
Bu manzaralar karşısında yönetimlerin seyir-
ci kalarak zımni işbirlikleri, Başbakan'ın herke-
si, halkın inançlarına saygı göstermeye çağıra-
rak vahşete arka çıkması Türkiye'de son yıllar-
da artan, her Kurban Bayramı'nda tekrarlanan
ilkellik tablolarının rejimin bir ürünü olduğunun
açık kanıtıdır.
Bu ilkellik karşısında, çağdaş kuruluşların kişi
ve kurumları, Türkiye'ye, "Sizler bizimle birlikte
değil, ancak bizim yanımızda yaşayabilirsiniz"
dedikleri zaman haklıdırlar.
Bu türtepkilerle karşılaştığımızda, öfkemizi, vah-
şetimize tepki gösterenlere değil, vahşeti orta-
ya koyanlara yöneltmemiz gerekiyor.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
ANMA
Canımız, oğlumuz,
ağabeyimiz
Türkiye Işçi Partisi
1965-1971 Amasya ll Başkanı
$ERAFETTİN
ATALAYı
ölümünün 34. yılında
o günün heyecan ve
sıcaklığı ile anıyoruz.
AİLESİ
BEYOĞLU1. AtLE MAHKEMESt'NDEN
Esas No: 2004/424
Davacı Metin özden tarafından davalı Tatıana Özden
aleyhine açılan boşanma davasının yargılaması sırasın-
da, Davalı Tatiana Özden'in tebligata yarar adresı tüm
aramalara rağmen tespit edilemediğinden tebhgat yapı-
lamamıştır. Davalının 15.02.2005 günü saat 10.00'da
mahkememizde duruşmada hazır bulunması veya kendi-
sını vekılle temsil ettirmesi, bulunmadığı veya vekille
temsil ettirmediği takdirde yargılamaya yokluğunda de-
vam edileceği hususu dava dilekçesi tebliği yerine geç-
mek üzere ilan olunur. 18.01.2005 Basın: 2767
Livaneli'nin 'üçüncü isim' önerisi Sangül tarafından reddedildi. Iki isim de kendi adaylığmda ısrarlı
'Tek aday'dauzlaşmayokAYŞESAYIN
ANKARA - CHP Olağanüstü Ku-
rultayı'nda genel başkan adaylığına
hazırlanan Istanbul Milletvekili Zül-
fii Livaneli ile Şişli Belediye Başka-
nı Mustafa Sangül, CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal'a karşı 'tek aday'
formülünde uzlaşamadı. Livaneli'nin
"üçüncü isim" önerisi Sangül tarafın-
dan kabul görmeyince, iki isim de
kendi adaylıklannda diretti.
CHP Olağanüstü Kurultayfnda
Zülfii Livaneli ve Mustafa Sangül'ün
genel merkeze karşı "güçbirHği" ara-
yışında, aday adaylan arasındaki ilk
yüz yüze diyalogdan "uzlaşma" çık-
madı. Önce kurmaylar arasında plan-
lanan görüşme, Sangül'ün istemi üze-
rine "yüzyüze" görüşmeye çevrildi.
Edinilen bilgiye göre, Livaneli kana-
dı önce görüşme istemini reddetme-
yi tartıştı. Ancak peşinen öneriyi red-
• 'Baykal'a karşı tek aday' formülü için bir araya gelen Şişli Belediye Başkanı
Mustafa Sangül ve Istanbul Milletvekili Zülfü Livaneli anlaşma sağlayamadı.
510 delegenin desteğini aldığını söyleyen Sangül, "Ok yaydan çıktı" diyerek geri
dönemeyeceğini bildirdi. Sangül, bugün adaylığını açıklayacağını belirtti.
detme durumunda, Sarıgül kanadı-
nın bunu "tek aday formülü için uz-
laşma aradıkancakreddedildik"şek-
linde koz olarak kullanabileceği de-
ğerlendirmesi yapıldı. Bunun üzeri-
ne Livaneli, görüşme talebine olum-
lu yanıt verdi.
İki aday da fedakârlık yapmalı'
Sangül, berabennde kendisıne des-
tek veren bir grup milletvekiliyle Li-
vanelı'yı TBMM Halkla Uişkiler bi-
nasında kabul etti. 1 saat 10 dakika-
sı baş başa olmak üzere yaklaşık 2 sa-
at 10 dakika süren görüşmede San-
gül, şimdiye kadar yaptığı çalışmala-
n ve aldığı mesafeyi anlattı. Kurul-
tayın zor geçeceğini ancak halk nez-
dınde büyük desteği olduğunu belir-
ten Sangül, arkasında 510 delege bu-
lunduğunu ifade etti. Livaneli ise arit-
metik olarak bakıldığında üç adaylı
yanştan muhaliflerin sonuç almasının
zor olduğuna işaret etti. tki tarafın da
fedakârlık yapması gerektığini belir-
ten Livaneli, "üçüncü isim" önerisin-
de bulundu. Ancak bu öneri Sangül
tarafından kabul görmedi.
Sangül, kendisinın büyük mesafe
aldığını belirterek "Artık ok yaydan
çıktL Ben bu oku arük rııtanıam. Halk
biaistiyor" görüşünü dile getirdi. Li-
vaneli ise "Bugünkü gazetelere bak-
ün mı? Örneğin Milüyet'e bakön ını?
Orada benim adaylıgım söz konusu
olursa, ınuhaliller olarak ortak iddi-
amızın olacağıgörünüyor. Çünkü be-
nim adaybğundan sonra, bütün mu-
halif arkadaşlar bana yönelir. Ancak
senin adaylığmda, bizim arkadaşla-
nn bir bölümünün oylan Baykal'a
yönelebiür. Bu da kurultaym kaybe-
dilmesi sonucunu doğurur. O neden-
le üçüncü isim olmuyorsa, benim Bay-
kal'la karşılaşmamla sonuç alacağımız
görünüyor" dedi.
PM'ye isim istedi
Sangül, adaylıkta kararlı olduğunu
ve bugün saat 12.00'de açıklayacağı-
nı belirterek Livaneli'ye, "PartiMec-
lisi için önereceğiniz isim varsa, alabi-
liriz" görüşünü iletti. Livaneli, "Böy-
lebir aşanıaya gelmiş değiliz. O neden-
lcisim bildirnıemizsözkonusu olamaz"
diyerek isim önerisini geri çevirdi.
Görüşme sonrasında Livaneli ve
Sangül, TBMM bahçesinde ortak
açıklama yaparken gazetecilerden
soru almayacaklarını ifade ettiler.
îlk sözü alan Livaneli, CHP'nin gel-
diği noktadaki durumu ve süreci de-
ğerlendirdiklerini belirterek, arka-
daşlanyla birlikte çalışmalannı sür-
dürdüklerini bildirdi.
Mustafa Sangül de aylardan beri
sürdürdüğü çalışmalan belli bir nok-
taya taşıdıklanm belirterek "Sayınli-
vanelive benim tek amacun var; o da
CHP'nin kurultayından artık sade-
ce ve sadece genel başkan değil, çağ-
daş, denıokratik, laik Türkiye'nin
başbakanuun çıkmasnu arzu ediyo-
ruz" diye konuştu.
Şişli Belediye
Başkanı Mustafa
Sangül ve İstanbul
MiUetvekili Zülfü
Livaneli zirve sonrası
ortak açıklama yaptı.
Bu mücadelenin
kendilerinin "bireysel
mücadelesi olmadığını"
vurgulayan Sangül,
"Bu, Türkiye'deki
sosyal demokratların
iktidara taşınması
mücadelesidir" dedi.
Livaneli ise
arkadaşlanyla birlikte
çalışmalannı
sürdürdüklerini
belirtti. (Fotoğraf: AA)
Güneş, kurultaydan partiyi ileriye taşıyacak bir sonuç çıkmayacağını söyledi
Koltuk kavgasına indirgendi
Hurşit Güneş.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- CHP kurultayı öncesinde
başkentte çalışmalannı sürdüren
aday adaylanndan Hurşit Güneş,
"konunun genel başkanlık
koltuğuna indirgendiğini, ideoloji
tartışması yapılmadığmı"
söyledi. Güneş, "Bu kurultaydan
bir şey çıkmayacak. Mücadele bu
kurultayda bitmeyecek" dedi.
Hurşit Güneş dün Ankara
büromuzu ziyaret etti. Kurultay
öncesinde bir ideolojik tartışma
yaşanmadığına dikkat çeken
Güneş, "Biz, partiyi sola çekelim,
dedik. Diğer adaylar bir
farklanm ortaya koymadılar.
Parti yeterince Atatürkçü değil
denebilir ya da neo-liberal çizgiye
çekilnıeli denebilir, birçok şey
söylcnebilir. Adı genel başkan
adayı olarak geçenler meseleyi
genel başkanlık koltuğuna
indirgediler" açıklamasını yaptı.
Güneş, kendisinın hiçbir zaman
imza, delege hesabına
girmediğini, ittifak arayışlannın
da dışında kaldığını söyledi.
Mücadele bitmeyecek
Kurultaydan partiyi ileri
taşıyacak bir sonuç
çıkmayacağını kaydeden Güneş,
"Mücadele bu kurultayda
bitmeyecek. Yönetimin bir
yenilenme projesi yok. Karşısına
çıkanlar da bir projeye ortaya
koyamadı" dedi. Güneş, kurultay
sonrasında Anadolu gezilerine
çıkacağını bildirdi. Güneş,
kurultaydan sonra partinin
bölüneceği, kopmalar olacağı
yorumlan konusunda da şu
değerlendirmeyi yaptı:
"CHP'den daha önce de
kopmalar oldu. Cumhuriyetçi
Parti, Güven Partisi kuruldu,
tsmet Paşa CHP'den koptu.
Ancak kopmalar CHP'ye çok
büyük zarar vermedi. Bu
kurultaydan sonra da çok büyük
kopmalar olacağnu sanmıyorum.
Eğer CHP kendini yenilerse
büyük zarar görmez, CHP vitrini
ve politikaJarıyla kendini
yenileyebilmeli. Ancak maalesef
bu yenilenme ihtiyacının gereği
yapılacak gibi görünmüyor. Ben,
CHP'de ve ülkemizde değişinün
öncülüğünü yapmaya adayım."
caret-slyaset-medya'
•• ••
Oymen: Uçlü
baskıyapılıyor
Haber Mejrkezi - CHP PM üyesi Yard. Doç. Dr.
Örsan K. Oymen, laikliğin korunması, demok-
rasinin geliştirilmesi ve sosyal adaletin sağlan-
ması için mücadele veren CHP'ye ticaret-siya-
set-medya işbirliği tarafından ilkelerinden taviz
vermesi için yoğun bir baskı kampanyası uygu-
ladığını savundu. Öymen, yaptığı yazılı açıkla-
mada, CHP kurultayının bu baskılara son vere-
ceğini söyledi. Parti içinde ideolojik tutarlılığın
sağlanması amacıyla, partinin programına aykın
söylemlerle ve "sosyal-liberal sentez" teziyle sol
ideolojiden taviz verilmesini gündeme getiren
CHP İstanbul Milletvekili Kemal Derviş'e karşı
mücadele verdiğini söyleyen Öymen, şöyle de-
vam etti: "Sadece PM'nin değil, parti tabanının,
seçmeninin, örgütünün ve kurultay delegesinin
büyük çoğunluğunun hiçbir biçünde içine sindi-
rcmediği ve partinin bir parçası olarak görmek
istenıediği Derviş, bugün 'ticaret- siyaset-medya
işbirliğınin' de çıkarlanna uygun bir biçimde ge-
nel başkan aday adayı Zülfü Livaneli'yi öne süre-
rek tekrar sahneye çıkmaya çalışmaktadır. CHP
kurultayı Deniş'e karşı gerekli yanıtı verecektir."
Gaziantep ve çorum _._.____
Değişim istemi
GAZtANTEP / ÇORUM (Cumhuriyet) - Ga-
ziantep'te delegelerin büyük çoğunluğu, deği-
şimden yana olduğunu söyledi. Muhalif grupla
hareket eden milletvekili Abdülkadir Ateş,
"Yönetimin değişnıesi doğrultusunda oy kulla-
nacağun. Bu yanş Baykal ile muhalifler arasın-
dageçecek" dedi. Baykal yanlısı olduğunu
açıklayan milletvekili Ahmet Yümazkaya ise
"Kurultay CHP'ye yeniden bir hareketlenme,
silkinnıe getirecektir" dedi. 11 delegenin bu-
lunduğu Çorum'da da ıl yönetimi ile milletve-
killeri farklı adaylan destekliyor. îl Başkanı
Gürsel Yıldınm ile delegeler Osman Samsun-
lu, Yusuf Var Baykal'ı, Çorum Milletvekili Fe-
ridun Ayvazoğlu ile delege Muharrem Bozdo-
ğan Sangül'ü destekleyeceklerini söyledıler.
Demokratik ve saydam yönetimi etkin kılmanm yanı sıra tüzük kurultaymı toplayacağmı da söyledi
Iivaneli'den 13 maddelik söz• Zülfü Livaneli,
kurultayda genel başkan
seçilmesi halinde izleyeceği
ve gerçekleştireceği
politikalan 13 maddeden
oluşan bir taahhütname ile
kamuoyuna duyurdu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP genel başkan adaylığına hazırla-
nan İstanbul Milletvekili Zülfii Liva-
neli, seçilmesi durumunda gerçekleş-
tireceklerini 13 maddelik bir taahhüt-
nameyle kamuoyuna duyurdu. Liva-
neli, partılilere "demokratik saydam
yönetimi etkin kılma, tüm CHP'lileri
kucaklama, demokratik tüzük deği-
şikliğiiçin tüzük kurultayını toplama"
sözü verdi.
Livaneli, 13 maddeden oluşan ta-
ahhütnamede; genel başkan olması
halinde izleyeceği politikaya yer ver-
di. CHP'lilere demokratik ve saydam
yönetim tahhüdünün yanı sıra payla-
şımcı, katılımcı bir anlayışı etkin kı-
lacağını kaydeden Livaneli, toplumun
her kesiminin kendini temsil edebil-
diği, gençlere ve kadınlara öncelik ve-
ren bir parti olacaklannı kaydetti. Li-
vaneli'nin diğer "taahhütieri" şöyle:
• Belli bir ekibin ve arkadaş gru-
bunun değil, tüm CHP'lilenn genel
21 MİLLEfVEKİLİNDENÎ LlVÂNELİ'NİN ÂDAYLIĞINA DESTEK
Kemal Derviş de büdiriye imza koydu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP'de genel başkanlık için tstanbul
Milletvekili Zülfii Livaneli'ye destek ve-
ren 21 milletvekili, Livaneli ve Şişli Be-
lediye Başkanı Mustafa Sangül arasın-
daki görüşmeden karar çıkmaması üze-
rine "adaylann teke indirilmesi konu-
sunda il başkanlannın karannı bekleye-
ceklerini" bildirdi. Bildıride daha önce
CHP Genel Başkanı DenizBaykal'a kar-
şı tek aday çağnsı yapan KemalDerviş' in
imzasnıın da yer alması dikkat çekti.
Livaneli'nin genel başkan adaylığını
desteklediklerini daha önce kamuoyuna
açıklayan 21 milletvekili dün akşam sa-
atlerinde tekrar yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, değişımden yana olan il baş-
kanlannın, örgütten gelen istekler doğ-
rultusunda, genel başkan adayı olarak is-
mi geçen Zülfü Livaneli ve Mustafa Sa-
ngül'e "tek aday" önerisinde bulunduk-
lanna dikkat çekildi. Livaneli'nin "buna
hazır olduğunu" belirttıği ve dün yaptık-
lan görüşmede bunu Sangül'e de ilettiği,
ancak olumsuz yanıt aldığı görüşüne yer
verilen açıklamada şöyle denildi:
"Mustafa Sangül, bugün (dün) il baş-
kanlanyla yapnğı toplannda, il başkan-
lannın, adaym teke indirilmesi önerisi
karşısında 'Bana cuma gününe kadar
izin verin, açıklama yapmayın, adayı te-
ke indireceğız' demiştir. Diğer taraftan
tüm basın organlanna adaylığını27Ocak
Perşembegünü saat 12.00'deaçıklayaca-
ğını bildimıis.tir. Bu büyükbir çelişkidir.
Bizler örgüte saygı gereği il başkanlan-
nın karannı bckleyeceğinıi/i kamuoyu-
na duyuruyoruz."
Açıklamada, HasanÖren, ismailOzay,
YükselÇorbacıoğlu, NejatGencan, Meh-
met Kesimoğlu, Sıdıka Sanbekiı; Berhan
Şimşek, Kemal Derviş, Zeynep Damla
GüreJ, MemdııhHacıoğlu, Hakkı l Ikil Nu-
ri Saygun, Muharrem Küıç, MeylütAsla-
noğlu, Muharrem Ince, FîkretÜnlü, Inal
Batu, Mustafa Gazalcı, Ziya Yergök, Ha-
san Güyüldar ve Sanıi Tandoğdu'nun
isimleri yer aldı.
başkanı olacağım.
ı/ Ülkemiz için doğru olmadığını ka-
bul ettığimiz AKP iktidarının deneti-
mi, izlenmesı ve ülkenin çıkarlannın
korunması için gölge kabıne kuraca-
ğız.
^ Partimizin toplum nezdinde hak
ettiği yere gelebilmesi ve öncelikle
parti bilinci oluşturmak için parti fçi
eğitime önem vereceğiz.
• Genel başkan ve genel merkez yö-
netimınin örgütlerle daha yakın diya-
log kurması için ıl ve ilçe örgütlerimiz-
le her seferinde başka bir ilde olmak
kaydı ile değerlendirme toplantılan
düzenleyeceğiz.
^ Partinin halkımızla daha iyi bü-
tünleşmesi için, tespit ettiğimiz toplum-
sal sorunlara halkın ıçıne girerek halk-
la beraber çözüm yaratacağız.
• Partimizin yaşadığı sorunlan ye-
nı bir bölünme ve aynmcılık yarata-
rak değil, herkesi kucaklayarak, bugü-
ne kadar küstürülmüş ve dışlanmış
tüm CHP'lileri tekrar bu çatı altında
bir araya getirecek bir anlayışla görev
yapacağız.
• Bir şey olmak değil, bir şey yap-
mak anlayışının partide hâkim olma-
sını sağlayan bir genel başkan olaca-
ğım.
^ Atatürk'ün bıze emanet ettiği ve
ilkelerine sıkı sıkıya bağlı olduğumuz
CHP'yi, sol kimliği ile tüm halkımı-
zın yuvası ve umudu olan tek çekim
merkezi haline getireceğiz.