23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 2005 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER "Odunu aday göstersem seçti- ririm." "Selden kütük alamazlar". Birıncisi Adnan Menderes'inL Ikincisi Deniz Baykal'ın!.. Biri tarihe geçmiş, bırı de bu gı- dişle tarihe geçecek iki söz!.. "Odun" dedikleri, "kütük" de- dikleri milletvekili adayları, partıliler!.. Bir partinin genel başkanı nasıl olur da böy- le konuşur; nasıl olur da bu denli kendi- ne güvenir? Doğrusu ya, o kadar da yalan sözler değil bunlar! Değildi de... Çünkü Adnan Bey, milletvekili aday listesıni tek başına ya da birkaç yakınıyla hazırlardı. Listeye koydun mu 'odun' sayılacak kişi kolay- lıklaseçilir, Meclis'egirerdi. CHP'nin şim- diki sahibi de parti üyelerini, daha doğ- rusu yandaşlarını 'kütük' mü sayıyor? Yoksa bir yanlışlık mı, istenmeden ağız- dan kaçırılmış bir söz mü? "Odun "yada "kütük", değişmez. Yıl- lar sonra siyasal dünyamızda yeniden boy gösteren bir anlayışın belirtisi. "Ben başkanım, istediğimi aday yaparım, is- temediğimi partiden atarım. Emir ben- de, güç bende, elimin altındakiler kim olursa olsun, ne olursa olsun, benim bi- rerkuklamdır, seçilmek için herşeye kat- EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Kütük' de Odun' Sayılır! lanırlar..." Böyle diye diye, Menderes nereye git- ti hep anımsarız. Anımsadıkça üzülürüz. Ipte asılmak Menderes gibi bir insanın yaz- gısı olmamalıydı... Daha nice politikacı; daha nice yönetıcı neler neler yaptı, ya- pıyor, yapacak, ama hıçbiri ipe mıpe git- meyecek. Zaten idam cezası da kalktı! Politikaya girmiş bir kişi ne yaparsa yap- sın yanlışlarından yanılgılarından ötürü cezaalmıyor. Nicesuçlamalaraltındaol- sa da oturduğu yerden atılamıyor... Şu günlerde CHP'den söz etmek is- temiyorum. Ortaya çıkan adaylardan da... Daha önce kaç kez yazdığım gibı, CHP'yi kendi yazgısına bırakmak en lyi- si, dedim. Ne yapsak boşa gitti, gidi- yor... Varsın olağanüstü kurultayda he- saplaşsınlar. Sarıgül mü, Livaneli mi, yoksa Güneş mi, öteki Güneş mi, Bay- kal mı? Yalnız geçen gün Sayın Livanelı'nın dört gazete yöneticisiyle yaptığı konuşmada söylediği bir söz dik- katimi çekti.. CHP'yi eleştirirken dedı ki "Ülke topraklannın satılma- sına CHP karşı çıkarak yanlışlık yapıyor. AB içinde Türkler de gi- dipyabancıülkelerden toprak, ev satın alabilirler. Bu işlerkarşılıklı?" Açık açık yazılıyor, ülke toprakları en baştaAlman, Ingiliz, Hollandalı, Yunan uy- ruklular arasında paylaşılıyor. Hele kıyı- lar, Avrupa yurttaşlarının yerleşme alanı oldu. En önemlisi de verımli toprakları- mızın ucuz ucuz elden gıtmesi!.. Demek CHP genel başkan adaylarından Sayın Lıvaneli böyle birdurumu hoşgörüyor, azı- cık eleştırdiği için partisini de kınıyor! "Kütük"olmak, "Odun"olmak insanoğ- luna yakıştırılmayacak bir şeydir. Ayıptır, saygısızlıktır. Tam da kurultay öncesı, ül- kede ışsizlik, işten çıkarmalar, türlü yan- lışlıklar ülkeyi yabancıların emrine sun- maya benzer tutumlar sürüp giderken, bir genel başkanın "Soldan kütükalamaz- sınız" demesi çok, ama çok yadırgatıcı- dır. CHP ne de olsa eski gözağrımız. Ata- türk'ün, Inönü'nün partisi; yeni oluşumun- da, yeni açılımında başarılı olmasını di- lemekdegörevimız... Alaturka... Necdet TEZCAN A laturka adıyla gündeme giren ve bir süre önce so- nuçlanan "Türk Sanat Müziğl Beste Yanşmasrnm ar- dından söylenmesi gerekli bazı şeyler yok mu? Olmaz olur mu? Bir uzman gi- bi olmasa da bir izleyıci gözüy- le neden olmasın. Adından baş- layalım önce. Alaturka sözcüğü yerine "Türk Sanat Müziği Bes- teYanşmasr ya da yalnızca "Bes- te" yanşması biçiminde adlandı- nlması sanınm en azından daha "şık" olmaz mıydı? Kullanılan bu sözcük; hem, artık yıpranmış, hem de kullanılmaz olmuştur. Türkçe olmaması da bir başka sorun bence. Böyle, yeni yeteneklerkazan- dırma amaçlı yanşmalarda ünlü bestecilerolmamalı, amatörbes- teciler yer almalıydı. Binnci olan bestenin bile, al- dığı puana bakarsanız, vanlan yer, hıç de iç açıcı değil. Böyle- sine akademik yanşmalarda hal- kın oylanyla sonuçlann değerlen- dirilmesi yerinde olamaz. Bu tür oylamalarda eş dost oylarının önemı, makromilliyetçiliğinbe- lirleyici olduğu söylenemez mi?.. Oylama, uzman kişilerce olma- lıydı diye düşünmek istiyorum. Bu ve benzer yarışmalann Türk müziğine hangi yenilikler getir- diğini ise işinustalannabırakmak niyetindeyim. Bu denli masraf ve emeğin, kimlerin ekmeğine yağ sürdü- ğünü bilmiyorum, ama boş bir ça- ba olduğunu vurgulamak istiyo- rum, onca emeği geçenlere, on- ca güzelliklere karşın... Yeni bir şey yoktu, ama yine- leme çoktu gibi geldi bana... YTL ile yeni bir dönem başlıyor. Türkiye'nin Lirası 81 yıldır olduğu gibi bugün de Türkiye'nin bankasında güvenle büyüyor. www ısbank com.tr I 444 02 02 TURKIYE^BANKASI ıf Türkiye'nin Bankası PENCERE Bu Yelken Rüzgâr Bekliyor... Belleğin sürekli anılarla yüklenmesi, bir açıdan saydamlığın yitırılmesi anlamına da geliyor. "Bu yel- ken rüzgâr bekliyor" tümcesi bir şıır dizesi miydi, bilemiyorum... Ama şiirin hayattan, özellikle sıyasetten kopuk olmadığını biliyorum... Politika ne denli kirlenirse kirlensin, her türlü suçlamanın, dedikodunun, iftiranın, hırsın, üçkâ- ğıdın döndüğü birçamurortamında bile gerçeğin özünü yakalamak olanağı yitmemiştir... Evet, bu yelken rüzgâr bekliyor... • Hangi yelken?.. Bir laık Cumhuriyette dışardan destekli ılımlı Is- lam devleti tasarımı iktıdara geçmışse; karşısında bir muhalefet kesinlikle oluşur... Toplum felsefesinın zaten temel yasasıdır: Her ıktidarın bir muhalefeti doğal olarak vardır; doğa boşluk kaldırmaz... Pekı, kütüğe kayıtlı seçmenin yüzde 25'iyle, se- çime katılanların yüzde 34'üyle iktidara geçen ılım- lı Islam partisinin karşısındaki muhalefet yüzde 19 muydu?.. Neden bu dengesizlik?.. Bugün iktidar saldırgan.. Muhalefet edilgen.. -"* Niçin?.. Yapılan bütün araştırma ve soruşturmalarda,; Meclis'teki ana muhalefet partisinin oy oranı ne- den yükselemiyordadüşüyor?.. 1 • Bugün Türkiye'de garip bir dengesizlik siyasal*: yaşama damgasını vurmuştur. Sırtını "Ilımlı Islam Devleti Modelı" projesini yü- * rüten büyük dış güçlere dayamış bir iktidara kar- şı, laik, Atatürkçü halk muhalefeti niçin toparlana- mıyor?..Ticaretodalarıylaziraatkurumları bile ge- rekli muhalefeti yaparlarken, niçin sosyal demok- rat parti geride kalıyor?.. Bilinçsizlikten mi?.. Tembellikten mi?.. • Ana muhalefet partisi kımıldamayınca.. Sonunda halk kıpırdadı.. Bugün CHP'yi Kurultay'a sürükleyen bir kişi de- ğildır; meydanlarda toplanan halk muhalefetidir... Meydanlarda toplanan halk, halktan kopmuş gö- rünen Atatürk'ün partisini uyarıyor. Bu uyarıyı dınlemeyenlerin Kurultay'da oy he- sabıyla üste çıkmalarının hiçbir değeri olmaya- caktır. Halkın gerisinde kalanlar, parti duvarlannın gerisinde iktidar güvencesi sağlayamazlar. Yaşanan olayın toplumsal ve siyasal anlamı bu- dur. Dedikodu, kişisel itişmeler, kişilerın kişilikleri üze- rinde bitmez tükenmez iddialar, koltuk ve delege hesapları, komplo söylentıleri, kurultay numarala- rı bu temel gerçeği örtemez. • Evet, bu yelken rüzgâr bekliyor.. Türkiye, ılımlı Islam ıktidarı AKP'nin dış güçlere bağlı siyasal konuşlanmasının karşısındaki ulu- salcı ve laik muhalefeti yaratacaktır... Bu yelken rüzgâr bekliyor.. Kurultay ya bu rüzgâra yelken açacak.. Ya da parti duvarlannın ardına sinmiş olanların iç iktidar hesaplarında halktan kopukluğunu tes- cil edecek... Yazımızın başlığı "Bu yelken rüzgâr bekliyor" di- ye saptandı; ama, yazının sonunda altı oklu bay- rağı benimsemiş olanlara şu deyişi önerebiliriz: "Bu bayrak rüzgâr bekliyor..." 12. ADALET VE DEMOKRASI HAFTASI BUGÜN 27 OCAK 2005 PERŞEMBE Yer Çankaya Belediyesı Çağdaş Sanatlar Merkezı Kennedy Caddesı No 4 Kavaklıdere Belgesel Film Gösterimi - Pinochet'in Çocukları (Paula Rodriguz/Almanya/2002) Saat 12.00 Diızenleyenler BSB Sınema Eserlerı Meslek Bırlığı, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecılık Vakfı Açıkoturum - Ulusal Açıdan Yerellik Sorunu Yöneten Kubra Cıhangır ÇAMUR Konuşmacılar • Dr Tayfun ÇINAR, Bırten GÖKYAY, Prof Dr Bırgul Ayman GULER, Prof Dr Oğuz OYAN Saat 14.30 Düzenleyenler Yerel Yonetım Araştırma, Yardım ve Eğıtım Derneğı Konser Tolga ÇANDAR, Seza KIRGIZ Saat 19.00 Duzenleyen CHP Ankara ll Başkanlığı ETKİNLİKLERİMİZ ÜCRETSİZDİR. ZONGULDAK CUMOK ÇAĞRISI 29 Ocak 2005 Cumartesi günü saat 16.00'da Zonguldak yurtseverleri Yazarımız ALİ SİRMEN ile buluşuyor. Zonguldak CUMOK, ZOKEV (Zonguldak Kültür ve Eğitım Vakfı) ve TMMOB Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesı'nın ortaklaşa düzenledıği "UĞUR MUMCU'YU ANMA" etkinlığinde birlıkte olmak dileğimizle... Sen gelmezsen bir eksiğiz. Yer: Maden Mühendisleri Odası Şube Lokali lletişim Bilgi: Aydın Kasapoğlu - 0532 4275918 ÇANAKKALE CUMOK DOSTLARI 29 Ocak 2005 Cumartesi günü saat 14.00'te Yalıhan'da el ele, gönül gönüle AYDINLIK TÜRKİYE yolunda yürüyüşe devam için toplanıyoruz. Sen gelmezsen bir eksiğiz. lletişim Bilgi: Abuzer Inanmaz: 0286 2141356-2233176 0544 6588180
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle