18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 OCAK 2005 SALI 4 HABERLER DÜNYADABUGUN ALt SİRMEN Umudu Artık Yaşlılara Bağlamış Olan Tıirkiye Enis Uras, genç Cumhuriyet okuru bir diş heki- mi. Kendisi ve arkadaşı Cem Över ile cuma akşa- mı tanıştım. önce Samim Lütfü'den konuştuk bi- raz, sonra Türkiye'nin ahvali, gazetemizin durumu geldi gündeme. Enis Uras sohbetin biryerinde sor- du: - Türkiye'nin geleceği konusunda iyimser misiniz? Dostlarımı kırdığını bildiğim halde gerçek görüşü- mü söyledim: - Hayır değilim. - Ben sizin gibi düşünmüyorum, dedi Enis Uras. Sonra görüşünü açıklamadan önce başka bir so- ru sordu: - Okan Bayülgen'in, "Herkes Bunu Konuşuyor" programının sonuncusunu izlediniz mi? - Hayır, dedim, o zatı konuklarına ve seyircilerine karşı saldırgan bulduğum için izlemiyorum. - Yok dedi, bu program güzel, sonuncusunda da, Etiler'deki huzurevindeki emeklilerle konuştu. On- ları dinleyince, Türkiye'den umut kesilmeyeceğine bir kez daha inandım. Sonradan pazar günkü Cumhuriyet'te o prog- ramla ilgili haberleri ve Etiler'de Emekli Sandığı Hu- zurevi'nde kalan yaşlı gençlerin isimlerini ve görüş- lerini okudum. Belli ki, herkes değilse bile pek çok kişi program- dan ve programın görmüş geçirmiş kahramanların- dan söz etmekteydi. Nitekim Beşiktaş ADD, jbra- him Somay (82) Necmi Ergüney (90) ile Afife Özal'ı (76) onur üyesi yapmış ve devrim şehidimiz Uğur Mumcu'yu anma etkinlikleri kapsamında her yıl ver- diği "Cumhuriyet ve Atatürk ödülleri"ne bu üç ki- şiyi layık görmüştü. ••* Genç dostlarımla bu konuşmayı 21 Ocak2005'te yapıyorduk. Uğur'un 12. ölümyıldönümünü idraket- memize topu topu üç gün kalmıştı. Uğur, demokrasi, özgürlük ve bağımsızlık yolun- da can verenlerin ne ilki ne de sonuncusu olacaktı. Ondan önce niceleri gitmişti, ondan sonra da baş- kaları. Zaten Adalet ve Demokrasi Haftası'nda Uğur Mumcu, Muammer Aksoy ve aynı yolda can ver- miş şehitlerimiz birlikte anılıyorlar. Uğur Mumcu, menfur bir biçimde öldürüldüğün- de 51 yaşındaydı, ardında da, bir bölümü öğrenci- likyıllarını, hapishaneyi, sakıncalı piyadeliği, üniver- site öğretim üyeliğini, gazeteci yazarlığı içeren çey- rek yüzyılı aşkın yılmaz bir mücadele dönemi vardı. Uğur Mumcu'nun 12. ölüm yıldönümünde, Uğur'un olmaması için çabaladığı her şey, eğer gerekenler yapılmazsa olacağını öngördüğü her şey oldu. Or- tadoğu ile ilgili yazılarına baktığınızda, bölgeyle ilgi- li öngörülerinin de gerçekleştiğini fark edebilirsiniz. ölümünün 12. yılında Uğur'a ağlamıyorum. Çün- kü o ağlanacak değil, gıpta edilecek, alkışlanacak bir insanın yaşamını dokudu çabalarıyla. Toplum için mücadele etti, bir yaşamı bütün bir topluma ve insanlığa armağan etmenin kucak do- lusu mutluluğunu yaşadı. Ama Uğur Mumcu'nun 12. ölüm yıldönümünde, Ortadoğu'daki bütün kırmızı çizgileri çiğnenmiş, re- jiminin bütün ana ilkeleri ayaklar altına alınmış, AB konusunda horlanan ve her geçen gün biraz daha yitip giden Türkiye'ye ağlamadan edemiyorum. ••• Uğur Mumcu'nun 12. ölüm yıldönümünde Türki- ye artık umudunu, yaşlılara bağlamış bir ülkedir. Oysa Atatürk onu gençliğe emanet etmemiş miy- di? O gençler bir zamanlar ona sahip çıktılar, koru- dular kolladılar, bu uğurda canlarını verdiler. Uğur Mumcu, o gençlerin bir örneği, seçkin bir simgesiydi. Ya şimdiki gençler?... Bu yüzden iyimser değilim. Biliyorum birçok kişi, böylesine bir kötümserliğin insanı teslimiyetten başka biryere götürmeyeceği- ni söyleyecektir şimdi. Acaba öyle mi dersiniz? Şu medyamızın, içindeyüzdüğümüzzilleti, duçar olduğumuz illeti görmezden gelerek durmadan gü- lücük ve umut saçan kalemlerine bakınız, bizim kö- tümserliğimiz mi teslimiyete götürüyor, onların yal- nız kendi çıkarlarıyla sınırlı umutları mı? Ne dersiniz? Bütün bu teslimiyete, zillete hayır diyen kötüm- serlik mi teslimiyete götürüyor bizleri, yoksa o te- meli yalnızca kişisel çıkarlardan oluşan, her şeye evet deyip kitleleri de aynı şeyi yapmaya çağıran iyim- serlik mi? Gözlemimizde çok kötümser olmak, bunları de- ğiştirecek iradeyi yitirmediğimiz sürece bizi teslimi- yete götürmez. Ve unutmayın teslim olmayanlar için çare tüken- mez! [email protected] Cenel başkan adayı Korkmaz 'Amacım solu birleştirmek' tstanbul Haber Ser- visi-CHPGenel Başkan adayı Ahmet Korkmaz, Türkiye'yi 50 yıldan bu yana sağ partilerin yö- nettiğine dikkati çekerek "Türkiye'de solu, sosyal demokratlan iktidara taşıyacak bir programı ivedilikle gtindeme ge- tirmek gerektiğini, ken- di amacının da, parri içi ve parti dışında kalan solu birleştirmek" oldu- ğunu söyledi. CHP Hakkâri II Baş- kan Yardımcısı Ahmet Korkmaz, 29 Ocak'ta yapılacak olağanüstü kurultay için neden aday olduğunu gazetemize değerlendirdi. Hakkâri, Van, Diyarbakır il ör- gütlerinin ardından, ts- tanbul il örgütünü ziya- ret etmek için tstanbul'a geldığini anlatan Kork- maz, adaylığını "Kan ve barut kokan Irak sı- nınndaki Çukurca ilçe- si"nden başlathğını söy- ledi. Kurultay gündemin- de yalnızca CHP Genel Başkanı DenizBaykal'ın konuşmasının olduğu- na dikkati çeken Ahmet Korkmaz, "Oysakurul- tayda mutlaka konuş- makistiyorum. Yapaca- ğun konuşma ile yöre- nin sorun ve sıkıııtılan- nı die getirerek kamu- oyunun dikkarini bu yö- ne çekmek istiyorum" dedi. Sangül'ün adaylığı kesinleşiyor; 'ağabey' formülü için çaba gösterenler çalışmalannı yoğunlaştırdı CHP'degeri sayımbaşladıANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - CHP'de kurultay için geriye sayım başlarken Şişli Belediye Başkanı Mus- tafa Sangül, 27 Ocak günü CHP Ge- nel Merkezi önünde adaylığını açık- lamaya hazırlanıyor. Sarıgül'e des- tek veren 14 milletvekili, "koltukuğ- runayolarkadaşlarmı'hain' diyeka- ralayan" CHP lıden Deniz Baykal ı kınadı. CHP'de bayram sonrası kurultay kulisleri yeniden hareketlendi. Aday adaylanndan Zülfü Livaneli, "Bay- kal'uı karşısına tek adayia çıkdması" durumunda yanşa katılmayabilece- ğini açıklarken Sangül cephesinde "Arnk dönemeyiz, Sangül aday ola- cak" mesajı verildi. Sangül'ün 27 Ocak günü başkentte adaylığını açık- layacağı bildirildı. Sangül'eyakın 14 milletvekilinın dün yaptığı ortak açık- • CHP'de bayram sonrası kurultay kulisleri yeniden hareketlendi. Zülfü Livaneli, "BaykaPın karşısına tek adayia çıkılması" durumunda yanşa katılmayabileceğini açıklarken Sangül cephesinde "Artık dönemeyiz, Sangül aday olacak" mesajı verildi. lamada, "CHP'nintarihindehiçolma- dıgı kadar kötü yönetildigi, Cumhu- riyetin kurucusu olan partinın birkaç kişinin şabsi şirketine dönüştürüldü- ğü" savunuldu. Baykal'ın kurultay stratejisini "dış güçlerin müdahale- si" ve "ahlak" temeline oturttuğu vur- gulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi: "Onlarca yıl birlikte siyaset yaptığı yol arkadaşlarını diş güçlerin maşası konumuna getirme gafletine düşmüş- tür. Bizler, dedeleri Çanakkale'de, Dumlupmar'da, Antep'te şehit olnıuş, kanı dökülmüş yurtsever bir neslin toruıılarıyız. Sayın Baykal da öyle. Ama bir koltuk uğruna halkımızı ve delege arkadaşlarunızı yandtmakiçin gözünü kırpmadan kendi yol arka- daşlarını hain diye karalayabilmek- tedir. Sayın Baykal, bunları söylerkcn bir şeyi unutmamahdır. Size sornıaz- lar mı, aklınız yeni mi başınıza geldi, diye. Bu arkadaşlarsizin genel başkan- bğmızıve yönetinıinizidesteklerkenva- tansever, şerefli ve sıfir kilomerrc mil- letvekiliyken size karşı durduklanza- man mı hain, diş güçlerin maşası ve ahlaksız oldular. Bu iddialan redde- diyoruz, kuuyoruz, ayıplıyoruz." Sangül'ün seçimbürosundanyapı- lan açıklamada da "kurultaym giin- demveyerinin" CHP'ye yakışmadı- ğı kaydedıldi. Gündeme göre dele- gelere konuşma hakkı verilmediği vurgulanan açıklamada, "Gündemde adaylara da konuşma hakkı verilme- nıişriı. Yeterli imzayı bulan adaylara konuşma hakkı verilmesi divan baş- kanmabırakılmışur'' denildi. Salonun yetersiz olduğu, güvenlik sorunu ya- ratabileceği de kaydedilirken delege- lere "Gelin bu kurultayda, arük ye- ter, diyelim ve kaderimizi değiştire- lim" çağnsı yapıldı. Sangül'ün yakın çevresinde "Aday- hkkesin" mesajı verilirken "ağabey" formülü için çaba gösterenler de Is- tanbul'da çalışmalannı yoğunlaştır- dı. CHP'nin eski genel sekreteri Er- tuğrul Günay, "CHP'yi halktan ko- paran, düzenin stepnesi yapan bu yö- netimin değişmesi" için Sangül'ü sağ- lıklı, soğukkanlı, akla uygun davran- maya çağırdı. CHP'nin iç sorunlany- la halkı bıktıran, birbirini boğan bir kördüğüme dönüştüğünü vurgulayan Günay, "Bu düğümü çözecek küıç şu anda Sayın Sangül'ün ettndedir. Birey- sel bir deneye ve maceraya kalkışma- malıdıı. Bu durumda korkanm ki, bu köhne yönetinı yine yerinde kalır. Sa- yın Sangül'ün sağduyulu davranaca- ğını ummak istiyonını. Aksi halde 29 Ocak hepimiz için üzüntü verici bir tarihe dönüşebiür" diye konuştu. Sangül, hiçbir başansı olmayan bugünkü parti yönetiminin artık değişmesi gerektiğini söyledi u bir lıalk hareketidir'ERKANT UYSAL KONYA - Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül, 29 Ocak'taki kurultay öncesi CHP Genel Merkezi'ne eleştirilerini arttırdı. Sangül, "Genel başkanımız sağ olsun, bu parlinin kurucusu Atatürk genel başkanlığa aday olsa ona da mazeret bulur" dedi. Konya'da partililer tarafından "Başbakan Sangül" sloganıyla karşı lanan Sangül, CHP'nin şahlanması için değişimin şart olduğunu vurguladı. Konya'da bir otelde bölge toplantısı yapan Sangül'e eski bakan Onur Kumbaracıbaşı, CHP Milletvekili Sefa Sirnıen ve partililer eşlik etti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı oturduğu yerden laf üretmekle eleştiren Sangül, "Onlar yoğunlar. Onlar sadece çamur atmasuıı biliyor" dedi. Partisini iktidara taşıyacağını ve genel seçimlerde CHP tarihinin en yüksek oyunu alacağını öne süren Sangül, şöyle konuştu: "Halk oylaması olsa Deniz Baykal'm mı, —^—^^— Mustafa Sangül'ün mü • Konya'da partililer tarafından "Başbakan Sangül" sloganıyla karşılanan Sangül, CHP'nin şahlanması için değişimin şart olduğunu vurguladı. çıkacağı ortada. Ama yine de genel başkanımız sağ olsun, bu partinin kurucusu Atatürk genel başkanuğa aday olsa ona da mazeret bulur. Bu bir halk hareketidir. Erdal înönü, Deniz Baykal'a kurultaylarda hangi şartlan tanıdıysa, Deniz Baykal da Mustafa Sangül'e aynı şartlan tanısın. 56 yıldır partinıiz tek başma iktidar değil. Bugünkü parti yönetimi 43 yıldır siyaset yapıyor. 17 yüdır CHP'yi yönetiyor. Ancak ortada başan yok. Artık bu kurultaydan genel başkan değil, laik çağdaş Türkiye'nin başbakam çıksm." Atanmışlar seçilmeyecek' Sangül partililerin Baykal aleyhine yaptıklan tezahüratlara engel oldu ve "Genel başkanımız aleyhine lütfen slogan atmayın" ifadelerini kullandı. Sangül, CHP'yi yeniden yapılandıracağını belirterek sözlerini şöyle tamamladı: "Genel başkan seçildiğinı zaman ilk olarak bütün köyleri, beldeleri gezeceğun. Halkımızla iç içe olacağım. Zengin- fakir ayrum yapmadan çauşacağım. Küskün olanlar parümize tekrar gelecek. CHP'yi dünyamn en demokratik partisi yapacağun. Genel merkez atamasıyla milletvekili olunamayacak. Artık ön seçim sonuçlan geçerli olacak. Partiye genel merkez yöneticilerini seçecekleri değil, halkı kaydedeceğiz." ÎGNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN BELGÜZAR TOPRAĞA VERİLDÎ StlRT'TE GERGtNLÎK Gözaltında ölüm Cenazelerivalilik için soruşturma \ toprağaverdi tstanbul Haber Servisi - Gözaltında tutulduğu Bakırköy llçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği'nin nezarethanesinde ölü bulunan Gökhan Belgüzar'ın cenazesi, îstanbul'da toprağa verildi. Belgüzar'ın cenazesi, öğle vakti Tozkoparan Uhud Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Samandıra Mezarlığı'nda toprağa verildi. Baba trfan Belgüzar, "Bu çocuk daha önce de 3 yıl cezaevinde yatn. O zaman niye kendini asmamış?" dedi. Karakoldaki ölümle ilgili Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan soruşturma ise sürüyor. Emniyet yetkilileri, 3 görevli hakkında idari soruşturma başlatıldığını bildirdiler. İdari soruşturmanın, olay sırasında görevli grup amiri, nezarethane sorumlusu ile büro nöbetçisi hakkında yürütüldüğü ifade edildi. DÎYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Şırnak'ın Gabar Dağı kırsahnda öldürülen PKK/KONGRAGEL üyesi Sibel Sarük ile Nergis Özer'in cenazeleri öncekı gün memleketleri Siirt'e gÖnderildi. Aileleri cenazeleri kent merkezindeki Bıttımlık Mezarlığı'nda gömmek istedi. Valiliğin buna izin vermemesi üzerrne Siirt savaş alanına döndü. Çıkan olaylarda onlarca gösterici ve polis yaralandı. Gerginlik gece boyunca da devam etti. Çeşitli mahallelerde korsan gösteriler düzenlendiği ve çok sayıda kişinin gözaltma alındığı belirtildi. Polis Cumhuriyet Meydanı'nı tamamen trafiğe kapattı. Eğlence Jandarma Karakolu'nda bekletilen cenazeleri ise jandarma teslim aldı. Siirt Valisi Murat Yıldınm, teröristlerin cenazelerinin Eruh llçe Belediye Mezarlığı'nda defhedildiğini belirtti. tLBAŞKANLARl 'Adaylar teke insin' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP'li 12ü başkanı tarafından yapılan açıklamada "değişim güçlerinin adayuun teke indiıilmcsi" istendi. CHP Aksaray İl Başkanı Doğan Koşar, Gaziantep İl Başkanı Duran Ergetir, Bolu İl Başkanı H.CahitÇmgı, Sakarya îl Başkanı Osman Nuri Zengin, Erzurum II Başkanı Adıgüzel Özgüven, K. Maraş II Başkanı Mehmet Engizek, Uşak İl Başkanı Beyhan Demirel, Şırnak İl Başkanı Mehmet Uğur, Sıvas II Başkanı Bülent Renda Deniz, Osmaniye İl Başkanı Yiısuf Kaypak, Elazığ tl Başkanı Mehmet Süleyman Türker, Kilis İl Başkanı ÇetinTathcı ve Karabük Delegasyon Sözcüsü tbrahim Canbolat tarafından yapılan açıklamada, "kurultayın kamuoyuna umut vermediği" vurgulanarak şu görüşlere yer verildi: "Ortak aklın yerine lideri koyan, eleştin ve özeleştiri mekanizmalannı işlemez hale getiren, parti örgütünü vasal zorunluluklan yerine getiren bir aygıt haline dönüştüren yönetinı anlayışı CHP'yi giderck halktan ve iilkc gündeminden koparnııştır. Bugün önümüzde duran en öncmli görevin bu anlayışı ve onun temsilcilerini değişürmek olduğu açıktır. Değişim ve demokrasi isteyen her partili bu sorumlulukla güçlerini birleştirmelidir." 1R NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] ABD Iran'a saldırabilir mi? Hemen herkes, Irak'taki acı tecrübeden son- ra GeorgeVV.Bushetrafındaki "Şa- hinler"\r\ böyle bir işgal harekâtına girişemeyeceğini düşünüyor. Irak gibi çeşitli mezhep ve etnik ayrılık- lar nedeniyle bölünmeye uygun bir ülkede bile ABD tam bir çaresizlik içindeyken, bu bataktan çıkama- mışken, Iran'a saldırabileceği tezle- rinin gerçekçi görünmediğini söyle- yebiliriz. Iran, bin yıllık devlet deneyimine sa- hip, köklü bir kültürel geleneği olan, önemli birülke. Irak gibi Birinci Dün- ya Savaşı'ndan sonra bölgedeki iş- galci Batılı ülkelerin yarattığı yapay bir ülke değil. Üstelik Iran, büyük çoğunluğu Şii olan, yani aynı din ve mezhepten insanların yaşadığı bir ülke. Burada mezhep ayrılığı teme- linde bir siyaset de geliştirmek müm- kün değil. Buna benzer birçok ge- rekçeyi alt alta sıralayabiliriz ve bu nedenle ABD'nin Iran'a saldırması- ABD Iran'a Nasıl Saldıramaz mı? nın mümkün olmadığını söyleyebi- liriz. Ben birsüredir, kafamda bazı "aca- ba "larla dolaşmaya başladım. Bütün bu gerçeklere rağmen Bush'un çıl- gın "Şahinler"\ Iran'a saldıramazlar mı? Ben saldırabileceklerini, bunun imkânsız olmadığını düşünüyorum. ABD'de başkanlık seçimleri, çok sert ve kıran kırana bir kavga içinde ge- çer. ABD'de başkanlığı kazanmak için birçok çılgınlık yapılabilir. Çün- kü ABD'de başkanlık seçimi, dün- yaya hükmeden ülkenin başına ki- min geçeceği anlamına geliyor. Bu ülkenin başına geçen kendi ülkesi gi- bi dünyanın kaderini de etkileyecek bir gücü elinde tutuyor. ABD başkanlık seçimleri, siyasi tercihlerin ekonomik tercihlerle üst üste geldiği bir ülkede yapılıyor. ör- neğin George VV. Bush ve ekibi gel- dikten sonra dünya yeniden silahlan- ma tercihlerine zorlandı. Silah ve petrol tüccarları yeniden öne geçti- ier. ABD, dünyanın çeşitli bölgelerin- de büyük silahlı gücüyle hegemon- ya kurmaya çalıştıkça, diğer ülkeler de silahlanmanın ne kadar önemli ol- duğunu kabul etmeye başladılar. Orneğin Irak'ın işgalinden bu ya- na Avrupa ülkeleri içinde ordulann ge- liştirilmesi ve silahlanmanın arttırıl- ması konusunda kuvvetli bir eğilim ortaya çıktı. ABD'nin gerisinde kal- dıklarını ve gelişmelerde hiçbir ağır- lıklarının bulunmadığını gören Avru- pa ülkelerinde, silahlanarak ve ordu- larınıgüçlendirerekbirdengeyarat- ma düşüncesi yaygınlık kazanmaya başladı. Son ABD başkanlık seçimleri, Irak'ı işgalin yarattığı milliyetçi ve şoven ha- vanın gölgesinde yapıldı. Bush ve eki- bi, Irak'ta başarısız oldukları ve eko- nomiyi batağa soktukları halde, sırf savaş ortamının rüzgârıyla seçimi kazanabildiler. Böylece dünyanın ka- derine bir dört yıl daha hükmetme olanağı buldular. Bu onlar açısından tehlikeli bir deneyim oldu. Neden tehlikeli bir deneyim: Çün- kü bir büyük işgal hareketi yapıldı- ğında başarısız bile olunsa, savaş or- tamı savaşı çıkaran ekibe bir destek sağlıyor. Bütün bunları söyledikten sonra kafamdaki acabaları sizlerle paylaşmak istiyorum. Acaba Bush ve ekibi dört yıl son- ra yapılacak ABD başkanlık seçim- leri için, yeni bir plan mı yapıyor? Acaba ABD'nin "Şahinler"\ ABD baş- kanlık seçimlerine Iran'a saldırının ar- kasından mı gitmek istiyorlar? Aca- ba "Cumhuriyetçi Şahinler", üçün- cü seçimi de kazanmak için Iran ma- cerasına mı girişmek istiyorlar? Aca- ba, işgale başlar, ondan sonra da ABD seçimlerini mi yaparız diyorlar? ABD'nin Iran'a saldırması çılgınlık olur. Iran'a girerler, ama bir daha çı- kabilirler mi? Fakat, tarih savaş ta- raftarlarının yaptığı çılgınlıklarla do- lu değil mi? Hitler bir çılgın değil miydi? Benzer çılgınlıkları Bush da yapamaz mı? Bunları ciddi ciddi düşünüyor ve endişelere kapılıyorum. Gerçekten Bush ve adamları bir çılgınlık yapa- bilirlervedünyayıyenibirfelaketesü- rükleyebilirler. Mutlaka olur demiyo- rum, ancak olabilir, buna karşı uya- nık olalım diyorum. ABD seçimleri yaklaştıkça tehlike daha da artacak- tır inancı içindeyim. Mantıklı düşünürsek olmaz diye- biliriz. Ancak, birçok şey mantık sı- nırlarını aşarak, insanlığın felaketi- ne dönüşmüyor mu? Şimdiden uya- nık olup ona göre hazırlık yapmak- ta yarar olduğu inancındayım.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle