27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 EYLÜL 2004 CUMARTESİ HABERLER DUN1ADA BUGUN ALt SlRMEN Kıbrıs'ı Götüren Emperyalizm mi Yoksa? AB ve zina tartışmalanna öylesine dal- mıştık ki, çok önemli bir haber manşete çıkmış olmasına karşın kamuoyunun o kadar dikkatini çekmedi, gereğince ir- detenmedi ve korkanm, böyle giderse konu iyice gündemden düşecek. Oysa söz konusu olan gelip geçici bir gelişme değil, hepimizin üzerinde ciddi- yetle durması ve uzun uzun düşünmesi gereken bir olay. K/bns davasıyla adı bütünleşmiş olan, bu konuda uzun yıllar herkesin takdir et- tiği bir mücadele veren Rauf Denktaş'ın torunu Rauf Kürşat'ın Kıbrıs Rum kesi- mine başvurarak AB kolaylıklarından ya- rarianmasını sağlayacak bir pasaport is- temesi gazetelerin maşnetinde yer a/dı. Birçok kişi, bu arada kimi meslektaş- lar, Rauf Denktaş'ın bu duruma ne diye- ceğini merak ediyor, K/bns davasının bü- yük mücahidinin çok üzülmüş, hatta kah- rolmuş olduğunu düşünüyordu. Doğrusu ya genç Rauf'un açıklaması da kimseyi tatmin etmeyen entipüften bir gerekçeye dayanıyordu. Kıbns Türk Kesimi'ndeki bir üniversi- teyi bitirmiş olan delikanlı, Ingiltere'de masteryapacağını, eğerbu pasaportasa- hip olursa on bin yerine bin pound öde- me imkânına sahip olacağını açıklıyor ve ekliyordu: - Bu pasaportu gezmek için değil, oku- mak için istedim. • • • Rauf Denktaş'ın açıklaması bir gün sonra geldi. Kıbrıs Türklerinin eski lide- ri, torununun Rum kesiminden pasaport almak için izin istediğini bildiriyor, ken- disinin de, devletine sırtını dönmemek ko- şuluyla ona "Peki" yanrtını verdiğini söy- lüyor ve ekliyordu: - 0 pasaport hakkımızdır. Doğrusu, iki açıklamayı da doyurucu ve akla yakın bulmadığımı beJirtmek is- tenm. Üstelik, Sayın Denktaş'ın, daha önce bu yola tevessül edenleri suçladı- ğı ve Rum tarafıyla emperyalizmin çok us- taca manevrasıyla KKTC'nin ıçini boşalt- maya yönelik bu gelişmeyi engellemek için çabaladığını da hatııiıyorum. Olay önemlidir, çünkü Rauf Denktaş'ın torunu bile dokuz bin pound için (kendi açıklaması öyle) böyle bir girişimde bu- lunduğuna göre, Denktaş'ın ve Türki- ye'nin (AKP nükümeti hariç) K/bns konu- sundaki geleneksel tezleri iflas etmiştir. Bu yüzden de Kıbns Rum Kesimi'ni, (hatta artık Rauf Bey'in torunu b/le fi/len tanıdığına göre, ona biz de Kıbrıs Cum- huriyeti diyebiliriz) AB'yi, emperyalizmi suçlamamızın bir anlamı yoktur. Bizlersavunduğumuz Kıbns davasını, New York'ta, Güney Lefkoşa (Niccosia) ya da Bruksel'de değil, Türkiye'de, Lef- koşa'da, KKTC'de kaybettik. Gerisi lafı güzaf!... • • • Rauf Denkta'ın son olayla ilgili açıkla- malannı okuyunca insanın aklına haklı olarak şu soru geliyor: - Peki bunca şehidi neden verdik, bun- ca ablukaya neden göğüs gerdik, bun- ca fedakârlığa neden katlandık, K/bns'ta düşenler bu durumda şehit mi oluyor, yoksa niyazi mi? Yanlış anlaşılmasın, "Kanla alınanı, müzakere masasında vermeyiz" diyen- lerden değilim. Eğer o mantık doğru ol- saydı, hiç bir savaşın barışı olamazdı. Ancak, bırtoplum, uğrunda savaştığı, toprak demiyorum, kavram ve kazanım- dan bu denli kolay vazgeçebiliyorsa ya o savaşta bir yanlışlık vardır ya da o ba- nşta... Haberi okuyunca, şehit Ibrahim Karaoğlanoğlu'yudüşündüm. Boşuna mı ölmüştü? Acaba ailesi şimdi ne dü- şünüyordu? Acaba Cumhuriyet de, Os- manlı dönemi gibi eninde sonunda kay- . bolacak şeyler ve yerier için nafile şehit- ter verme dönemine mi girmişti? Kıbns olaylarını bilenler, bu konuda in- sanın içini ferahlatacak yanıtlar getirebi- Mer. Gerçekten de, o dönemlerin olay- lannı izleyenler, eğer 1974 müdahalesi ol- masaydı, Kıbns'ta, daha sonra ömeği- ne eski Yugoslavya'da rastlanan kor- kunç bir etnik temizlik hareketi yaşana- cağını, dünyanın ise iş işten geçtikten sonra tepki venp harekete geçeceğini bilmektedirler. Bugün torun Denktaş'ın ana babası hayatta kalabildilerse, kendisi üniversi- teyi bitirip Ingiltere'ye gitmeye hazırlana- bildi ve Rumlardan pasaport isteyebildiy- se eğer, bunu 1974'teki müdahaleye ve oradaki Kıbnslı olsun, Anadolulu olsun şe- hitlere borçludur. Eğer her yaştan Kıbnslı Türkler ve bu arada özellıkle gençler, bu gerçeği kabul edip geçmış olaylan hatırlayabilirlerse kayıpların acısı bir nebze olsun diner. Yok eğerceplerindeki Rum pasaport- lu ceketlerıni, bir yana fırlatıp bütün ger- çekleri unutarak Girne'deki Karaoğla- noğlu plajının kumlannda sefa sürerken bilinçlerinin son nebzesini de yitiririerse Karaoğlanoğlu adı, birplaj yaftası olarak kalır, bir süre sonra oraya neden bu ad verildiği bile anımsanmaz, unutulup gi- der... asrrmenfa cumhuriyet.com.tr Görevden alınan 14 yöneticisi, kurum başkanı Malatyalı'nın harcamalannı gündeme getirdi TSE'de yolsuzluk savaşlanEBRUTOKT4R ANKARA-Türk Standartla- n Ensritüsü (TSE) yolsuzluk ıd- dialan ıle çalkalaruyor. Yolsuz- luk iddiasıyla görevden alınan 14 yönetici, TSE Başkanı Ke- nan Malatyab'mn harcamala- nnı gündeme getirdi. Aylık ma- aşı 4.5 milyar lirayı bulan Ma- latyalı'nın, Hilton Oteli'nde yaptığı tüm masraflan kunıma ödettiği belgeleriyle ortaya çık- tı. Malatyalı ise Çorum'dan An- kara'va gelip gittiği için otelde kaldıgını belirterek "İddialar. görevden alınanlann bedef sap- ürnıa. beni de defohı haie getir- me operasyonu" dedi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişleri, 15gündüryürüttü- • TSE'de '14 yöneticinin yolsuzluk yaptığı' gerekçesiyle görevden alınmasmm ardından kurumda iç hesaplaşma dönemi başladı. Görevden alınanlar, TSE Başkanı'nın kıyak harcamalarıru gündeme getirerek karşı atağa geçti. Aylık maaşı 4.5 milyar lirayı bulan Malatyalı'nın Hilton Oteli'nde yaptığı tüm masraflan kuruma ödettiği ortaya çıktı. ğü soruşrurma sonucunda TSE'nin ıthalatçılara verdiği "uygunluk belgelerinde" yol- suzluk yapıldığı bulgulanna ulaş- tı. Soruşturma nedeniyle genel sekreter, genel sekreteryardım- cısı ve tüm daire başkanlan gö- revden uzaklaştınldı. Soruşturmanın ardından ku- rum içinde intikam operasyonu başladı. Görevden alınan yöne- tıciler. TSE Başkanı'nı hedef alarak, Yönetim Kurulu karar- lannı tartışmaya açtı. Buna göre aylık maaşı 4.5 milyar lirayı bulan TSE Başka- nı Malatyalı, 29 Mayıs 2003 'te çıkardığı kararla yeme içme ve konaklama harcamalannın ku- rum tarafindan karşılanmastnı sağladı. Hilton Oteli'nde ko- naklamaya başlayan Malatyalı, 10 Eylül 2004 tarihli faturaya göre 4 günlük otel masrafi için 813 mılyon 975 bin 131 lıra fa- tura çıkardı. Fatura, TSE tara- findan ödendi. Bu harcırah yönergesi, Cum- hurbaşkanlıgı Devlet Denetleme Kurulu (DDK) tarafindan da eleştırildi. DDK, TSE 'nin 2001, 2002,2003 yılJan faaliyetlerini incelediği raporunda, harcırah makasının fazla açılmaması yö- nündeki kuralın dikkate alınrna- dığı uyansında bulundu. TSE Başkanı Malatyalı ise kendısine yönelik suçlamalan, "karşı operasyon" olarak nite- lendirdi. Aynı zamanda Çorum Sanayi ve Ticaret Odası Baş- kanı olduğunu kaydeden Ma- latyalı, "Ankara'da ikamet et- miyorum. TSE Me\zuaü'na ve şimdiye kadarki geleneksel uy- gulamaya göretüm yönetim ku- ruhı üyeleri Ankara'va geldik- lerinde dört ya da beş yüdızb oteflerde kaiuiar" dedi. Malatyalı, "Bu bdgeleri sız- dıran Genel Sekreter'in kendi- si de Hilton'da kabyor. Kura- mun pnestijini gerekçe göstere- rek, bu oteldekalmamıaöneren, o faturalan ödeyen de kendisi- dir" suçlamasında bulundu. Malatyalı, konaklama gider- lerinin karşılanmasının Yönetim Kurulu karan ile yapıldığına da işaret erri. NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Bu köşede zaman zaman ce- zaevlerinden gelen mektupla- ra yer verdiğimi bütün okuyu- cularım bilirler. Bunu, içeride sesini duyuramayanlann bu kö- şeden seslerı bir yerfere ulaş- sın diye yapıyorum. Bu kada- rını bile çok görenler olduğunu da biliyorum. Cezaevinden in- sanlann mektuplannı yayımla- mak aynen onlar gibi düşünmek anlamına gelmez. Bunu söyfe- mek bile ayıp ama ne yazık ki böyle sananlar olduğunu biliyo- rum. Cezaevinde eli kolu bağlı in- sanların, yaşadıklan sıkıntılan aktarmak, onlar/n sağlık, ha- berieşme gibi alanlarda karşı- laştıklan zoriuklann çözümü için onların taleplerine aracılık et- mek, en azından insani bir gö- rev. Türkiye'de yüzlerce aydın, yıllarını hapislerde geçirmedi mi? Onlar da cezaevindeyken dertlerini anlatabilmek için az uğraşlar vermediler. önümde cezaevinden gelen bir tomar mektup yığılı. Ben arada bir onlann dertlerine sa- hip çıkıp köşemi onlara ayırdı- Cezaevleri ve Ceza İnfaz Kanunu... ğım için bana mektup yoltuyor- lar. Ben de bu köşenin elverdi- ğı ölçüde onları aktarmaya ça- lışıyorum. Aslan Bahar, Tekir- dağ F Tipi Cezaevi'nden yolla- dığı mektupta, yeniden cezaev- lerine tek tip elbıse zorunlulu- ğu getirileceğinı yazıyor. Bu yüz- den 198O'l\ yıllarda çok sayıda insan yaşamını yitirmişti ve sı- kıyönetim koşullannda bile böy- le bir girişimin anlamsız oldu- ğu anlaşılıp vazgeçilmişti. Şim- di neden acaba? Süleyman Acar da Tekirdağ FTipi'ndenyazmış. Acar, 1 Ni- san operasyonuyla tutuklandı- ğını, haklannda hiçbir iddia ol- madığı halde "örgüt üyeliği" suçlamasıyla aylardır hapiste tutulduğunu anlat/yor: "Ente- resandır, 82 insan, polis, MİT ve DGM işbihiğiyle tutuklandı ve yine 'ilginç' olan tek gerek- çe vardı: 'Diskette adın geçiyor' Neşter operasyonunda telefon kayıtları izinsiz dinlendiği ge- rekçesiyle delil olmazken, 1 Ni- san operasyonunda, polisin sahte belgelehyle 82 insan tu- tuklandı. Kimsenin ruhu duy- maz, sesi çıkmaz nasılsa!.." Ercan Kutlu, Tekirdağ F Ti- pi'nden yolladığı mektupta AKP hükümetınin fsrail siyasetini eleştiriyor ve hâlâ "ölüm oru- cu"nu sürdürenlerin bulundu- ğunu belirtiyor. Tekirdağ'dan Inan Kazmaz da yeni çıkanlacak Ceza İnfaz Kanunu'nda zorla çalıştırma hükmüne dikkat çekiyor. Sü- leyman Şahin de yeni Ceza İnfaz Kanunu'nda hükümlüleri hedefalan maddelerden ve içe- ride yaşadıklan sıkıntılardan söz ediyor. Coşkun Akdeniz, tek kişi- lik hücrelerde kalan tutuklula- nn yalnızlığa mahkûm edildik- lerini belirtiyor. Orhan Eski, Ga- lip Doğu da F Tipi cezaevlerin- deki sorunlardan söz ediyor ve yeni İnfaz Yasası'ndaki tehlike- lere işaret ediyoriar. Banş Karahan, Ali Kaplan, OkanTüm, Fikret Akar, Meh- met Kulaksız, Yalçın Akar, Güven Güney, Birol Abatay, Günay Eren'in mektuplannda da benzer tecrit ve İnfaz Yasa- sı'na ilişkin endişeler dile geti- riliyor. Uşak Cezaevi'nden Filiz Gencer de kendilerine yapı- lanlan şöyle özetliyor "Tümya- şam kaynaklan kurutulmalıdır. O yüksek kalın, sessiz, soğuk duvartarın arasına sıkıştınlmış insansız hücrede onu yaşama bağlayan tüm can damarlan kesilmelidir. Duygularını, dü- şüncelerini, yaşanmışlıklarını aktardığı mektuplar suçludur mesela... imhaedilmelidir. Yüz- lercesi, binlercesi imha edilir. Adına gelen dergiler, kitaplar, küçük masumane hediyeler suçludur. Yasal olmaları, her yerde kolaylıkla dağıtılıyor ol- maları önemli değildir... Dur- madan kanatılan yaralanmıza, bunca ölüme rağmen, direnç- le sanlıyoruz yaşama." Gürtekin Toprak da şunlan yazmış Tekirdağ F Tipi'nden: " Ceza İnfaz Kanunu'nda ne- ler var. Eminim birbasın men- subu olarak siz bile tam olarak bilmiyorsunuzdur. Kısacası bu yasanın özü, hapishaneye gi- renin, özellıkle F Tipi'ne gire- nin ömrû billah çıkamayacağı biçimde düzenleniyor. Isyan, açlık grevi, ölüm orucu yap- mak 6 ay ile 3 yıl arasında hüc- re cezasına tabitutulacak. Marş, türkü söylemek, hak gaspları- na, keyfi uygulamalara karşı çıkmakya da 'sessiz protesto' etmek dahi bir disiplin cezası olarak uygulanacak. Tutukluve hükümlülehn bu yasaya daya- ntlarakaylarca görüş yapması, yakınlanyla mektuplaşması en- gellenecek. Zorla çalıştırma adı altında 'çağdaş köleler'yaraf/- lacak." önümüzdeki günlerde yasa- laşacak olan Ceza İnfaz Kanu- nu tasansı üzerinde hiç tartış- ma bile yapılmadı. Şimdi o da yasalaş/yor. Cezaevleri yeniden daha da ağır sorunların içine yuvarlanmasın? KETENCI INŞAAT'TAN BUYUK FIRSAT... KÖRFEZKÖY KONUTLARINDA YAŞAM BİR BAŞKADIR Mfi AYPA ANAHTAR TESLİMİ Körfezköy Konutlan 2. Etap ortak kayıtları tamamlandı. Projemize göetertien yoğun llgl ve firmamıza duyulan güvene teşekkür ederiz. PE$İN FİYAT: 90.000.000.000 TL 6753/6 Sokak No 10/A Esin Sitesi 35570 Karşıyaka-İZMİR Tel: 0232 370 20 42 / 370 20 72 / 370 20 64 / 370 18 94 Faks: 0232 370 18 50 e-posfa: [email protected] www.ketenciinsaat.com 5ajlam zemin, deprem yonetmelıjıne uygun tao m* net kullanım alanlı konutlar| Apartman gırişfgrı perforje kapı, mermer zemin| Daire gırışleri çelık kapı, ıç kapılar ozel ımalat pres kapı, antrede portmanto| Büyukler ve çocuklar için yıizme havuzu| ın otopark, her parsel ıçın spor alanlan ve etkınlik merkezlerı| Yeşıllıkler içinde parke taşı döşeli gezinti alanları, 2.4 saat güvenlik hızmeti| Banyo dolapları, akrıhk kuvet, ebeveyn banyosunda duş teknesı, asrna tavan| Kullandıjm kadar odeme sıstemıyle merkezı ısıtma, i 4 saat sıcak su| Katlar arası ses tecndi, salon ve odalar lamınat parke| Mutfak tezgah ustu, balkonlar ve tum ıslak zemınler seramık kaplama| Hazır mutfak, çelık evyelı lamınat kaplama mutfak tezqahı[ Tum dogVamalar ve balkon kapıları çlft ısıcamlı, PVC dojramal Dıs duvarlar ısı yalıtımlı ozel ponza blok tuğ*la| Puvarlar ve tavan alçı perdah, su bazlı plastık boya|
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle