Katalog

25 EYLÜL 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 20 gecekondu yıkılacak ama.. Kamulaştırmada anlaşma yok İstanbulHaberSenisi- Istanbul Büyükşehir Be- lediyesı ve Alibeyköy'deki sel mağdurlan, kamu- laştırma karan konusunda bır anJaşmaya varama- dı. "Acil kamuiaşürma kararT Bakanlar Kuru- lu'nda beklerken 20 gecekondunun yıkuıu önü- müzdeki günlerde gerçekleştirilecek. Bahçelievler Demokrası Platformu üyeJeri de ilçelerinde su bas- kınlanna karşı hiçbır çalışmanın yapılmadığını sa- vunduJar. İstanbul Büyükşehir Beledıyesi"nden yapılan açıklamaya göre, kamulaştırma belirlenen 20 ge- cekondunun yıkımı ıle başlayacak. Tapulu arazıle- rin yıkımı için Bakanlar Kurulu"ndan aciJ kamu- laştırma karan çıkmasının beklendiği ifade edile- rek gecekondulannyıkımı için de Çevik Kuvvet ekip- lerinden gün beklendiği, hazırlıklann tamamlandı- gı kaydedildi. 20 gecekondu için enkaz bedelinin 2 trilyon 305 milyar 809 milyon lira olarak belirlendiği kayde- dilen açıJdamada, şu ana kadar hiçbir mal sahibiy- le anlaşma sağlanamadıgı vurgulandı. Bahçeliev- ler Demokrasi Platformu üyeleri, altyapı çalışma- lannın eksikliğinden kaynaklanan sel baskımnın ardından bir buçuk ay geçmesıne karşın ilçelerin- de hiçbir çalışmanın başlamadığını belirttiler. Grup adına açıklamayapan SemaGül, "Ybksulasadaka anlayışı devam ediyor" dedı. Grup, sel mağdurla- rından topladıklan imzayı belediye yetkililerine verdikten sonra olaysız bır şekılde dağıldı. SÖZÇİZGİMN Turhan Selçuk DÜNYA KÜRESELLEŞTİKÇE KÜÇÜLÜYOFL Istedikleri zammı alamayan kamu çalışanlan psikiyatri servislerine başvurdu Memunmldmyasıbozukhı5 ktidarın kamu çalışanlarının I taleplerini çok farklı göstererek I toplumu yanılltığını belirten KESK MYK üyesi llhan Avcı, "İktidara kar- şı 81 ilde gerçekleştireceğimiz ey- lemle sokağın diliyle tepkimizi gös- tereceğiz" dedi. Haber Merkezi - Toplu görüşmeierin ikinci turunun ardından istedikJeri zarn oramnı alamayan kamu çalışanlan "psikolojilerinin bozulduğunu" belirterek yurdun çeşıtlı yerlennde, tedavi için sevk kâğıtlanyla bırlikte psikiyatri servislerine başvurdular. KESK Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyesi İlhan Avcı, ıktidann kamu çalışanlarının taleplerini çok farklı göstererek toplumu yanılttığını belırtirken "İktidara karşı 81 ilde gerçekleştireceğiıniz eylemle sokağın diliyte tepkimizi göstereceğjz" dedi. Ankara'da Numune Hastanesi Psıkiyatn Sen'isı'ne dün muayene için gelen memurlar, hastane bahçesinde hükümetle Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin aleyhinde slogan atarak bir süre bekledi. Burada konuşan Türkiye Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, önceki gün yapılan toplu .- görüşmeierin ardından Şahin'in yaptığı ; açıklamalann, memurlann psikolojisini bozduğunu ; belirterek tedavi olmak istediklerini söyledi. . DEHAP Genel Başkan Yardımcısı Naci Kuday da parti yöneticileriyle birlikte dün KESK'in Yüksel - Caddesi'ndeoluşturduğulnsanca Yaşam ve l Demokrasi Kürsüsü'ne destek ziyareti yaptı. • TEPKİMİZİ GÖSTERECEĞİZ ; KESK MYK üyesi İhsan Avcı da, Türkiye'de * herkesin hak aramamn ve almanın zorluîdannın i farkında olduğunu belirterek şunlan söyledi: v "Ülkeyi mutlu bir a7inlığın cenneti, çauşanlar içinse cehenneme çeviren iktidariara geçmişte gereken ; dersi verdik. Diyalog bizim için ilk adımdır. ancak ; son adım olmayacakOr. Taleplerimizi çok farklı • göstererek toplumu yanütan iktidara karşı yann '. (bugün) 81 ilde gerçekleştireceğiıniz eylemle sokağın \ difivie tepkimizi göstereceğiz. Biz rakamiardan • ziyade. insanca yaşam talep ettik Sayın Başbakan - ve hükümetL bugüne kadar izledikleri politikalaıia ; toplumun biiyük bir kesİmini mağdur etmiştir." < BASK Genel Başkam Resul Akay ve beraberindeki ! heyet, Memur-Sen'in Demirtepe'deki toplu ! görüşme çadınnı ziyaret etti. Akay, toplu görüşme « sürecinde hükümetin izlediği tutumu \ yadırgadıklannı belirterek hükümetin 1 Ocak'tan | itibaren öngördüğü zammın 19 milyon liraya s karşılık geldiğini, bu maaşlarla kamu çalışanlannın \ yalnız gıda gereksinimini karşılayabileceğini ş söyledi. • MUAYENE EDİLMEDİLER • Bolu'da Kamu-Sen'in "Vızite EylemTne katıhnak İ için çalıştıklan kurumlardan sevk alarak Bolu Izzet î Baysal Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniği'ne « giden memurlar, bir gün öncesinden rande\-u ı almadıklan gerekçesiyle muayyene edilmediler. ; Kamu-Sen Kayseri Temsilcisi Muammer Öner, Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniği'nde doktora, "Memurun hali ne olacak. bunun sonu nereye varacak; çare sizde Doktor Be\" dedi. Samsun'da, Ruh ve Sınir Hastalıklan Hastanesi önünde toplanan Kamu-Sen üyesi memurlar, devam eden toplu görüşmelerde "hükümetin • tavnnı" protesto etti. D E L İ GÖMLEÖİ CİYDİLER Sıvas, Elazığ ve Adana'da da memurlar hastanelere başvurdular. Istanbul'da Aksaray Metrosu önündeki toplusözleşme takip çadırında toplanan Türkiye Kamu-Sen Istanbul Şubesi'ne üye memurlar üzerlerine deli gömleklen giyerek "Açhk sımnnın aJönda ücretlerie çahşmaya nıahkûm edilen memurun psikoloji&i bozuldu" dedıler. Vectra 1.6 Comfort modeli, standart donanım özelliklerinden bazıları: • Cruise Control • Sürücü, yolcu, perde ve yan hava yastıkları • ABS • Yağmur sensörü • Sis farları • Yol bilgisayarı • Klima • Işığa duyarlı iç dikiz aynası FaiU meçhuüer için umut ışığı HaberMerkezi - Is- tanbul'da 23 yıl önce öldürülen Sevinç Öz- güner'in kızı, annesi- rün katil zanlılannın bulunamaması nede- niyle îçişleri Bakan- hğı aleyhine açtığı 3 milyar liralık tazmi- nat davasını kazandı. Dava Danıştay tara- fından onanırsa bin- lerce faili meçhul ci- nayet kurbarunın ya- kını için de tazminat hakkı doğacak. NTV'nin haberme göre, 23 Mayıs 1980 tarihinde Mecidiye- köy'de eşinin gözle- ri önünde öldürülen Türkiye îşçi Partisi üyesi Sevinç Özgü- ner'in kızıAlev Oz- güner, katillerin bu- lunamaması üzerine Bölge îdare Mahme- si'ne başvurdu. îstan- bul 2. tdare Mahke- mesi, 20 yıl boyunca failleri yakalayama- yarak hizmet kusuru işleyen îçişleri Ba- kanlığı'm, Özgüner ailesine 3 milyar lira manevi tazminat öde- meye mahkûm etti. MuhbiHikhesaplaşması Istanbul Haber Servisi - "Matador Operasyonu Davası"nda tutuksuz yargılanan ve önceki gün Bağcılar'da uğradığı silahlı saldında yaralanan CemalNajır'ın felç olduğu öğrenildi. Tedavisi sü- ren Nayır, bundan sonraki yaşamını saldınyı az- mettirmekle suçladığı Örfi Çetinkaya gibi teker- lekli sandalyede sürdürmek zorunda kalacak. Istanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Örfi Çetinkaya ile "teşekkül oluşturarak eroin imal ve ihraç etmek" iddiasıyla tutuksuz yargılanan Na- yu-, önceki gün TEM Otoyolu'nun Mahmutbey Köprüsü mevkiinde otomobili içinde silahlı sal- dınya uğradı. Zırh delici mermilerin yaraladığı Nayır, hastanede polise verdiği ifadede salduı sı- rasında Çetrnkaya'nın bacanagı Talip Dogan ile avu- katı Ergün Gökler'in ateş eden kişinin yarunda bu- lunduğunu ileri sürdü. Çetinkaya ile Nayu'uı ara- sı muhbirlik suçlamasıyla bozulmuştu. Çetinka- ya, Nayır için "Sarnroak yemedim ki ağzım kok- sun ama CemaJ'in ağzı kokuyor" demişti. Emniyet 'Bayram için İran'a ekip gitmedi' ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Ramazan £r. Van Emnıyeti'ne baskuı düzenleyen eski milletvekıli Musta/a Bayram'ın yurtiçinde güvenlik güçleri, 181 ülkede de Interpol tarafından arandığını bildirdi. Sözcü Er, Bayram'ın bulunduğu tahmin edilen Iran'a herhangi bir ekip gönderilmediğini kaydetti.Ramazan Er, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde düzenlediği haftalık bilgilendirme toplantısında, Ahnanya, Bulgaristan ve Suriye ile yapılan uluslararası görüşmelerde ele ahnan konulan anlattı.Ramazan Er, 28- 29 Eylül tarihlerinde Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ve Amerika Birleşik Devletleri Uyuşturucuyla Mücadele Teşkilatı'nın "Eroin, Kimyasaflar ve Kara Para Aklama Uhıslararaa Toplanüsı'' düzenleyeceğini söyledi. Er, bir gazetecinin, AB'nin genişlemeden sorumlu üyesi Verheugen'in Türkiye'de sistematik işkence bulunmadığ^na dair açıklamasını arumsatması üzerine, "Türkrye'de sistematik işkence yok, münferit uygulamalar söz konusu, bunlarla ilgili de gerekli inceleme anında yapüıyDr'' dedi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Mahkemeden Davet ve İstifa Yalanı Bundan birkaç ay önce; evimin posta kutusu- na bırakılmış bir mahkeme celbi buldum. Istan- bul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden, 24 Eylül saat 11.30'da, tanık olarak bir duruşmaya davet ediliyordum. Davet edilmesine davet ediliyor- dum ama; bu mahkemede ele alınan ya da alı- nacak olan konu hakkında, hiçbir fikrim yoktu. "Davacı" tarafın mı tanığıydım, yoksa "davalı" tarafın mı tanığıydım, bilemiyordum. Aynca, ta- rafları da bilmiyordum. Avukat bir arkadaşa rica ertim ve giderek bak- tı. Ne davalıy/ tanıyordum, ne davacıyı. Daha doğrusu, her iki tarafı da anımsamıyordum. Mahkemenin konusu hakkında bir fikir sahibi ol- muştum. Fakat bana ne gibi bir konuda başvu- rulacağını anlamam mümkün olmamıştı. Zaten gidip benim için dosyaya bakan arkadaşa, han- gi tarafın tanığı olduğumu sormayı da unutmuş- tum. Dosyaya bakan arkadaşım, bunun ikinci da- vet olduğunu ve eğer bu kez de katılmazsam, bazı sorunlar çıkabileceğini söyledi. Doğrusu, "kamu hizmetine" pek rneraklı olduğum için, duruşmaya gitmek niyetindeydim. Fakat, git- mem "gerektiği" söylendiği zaman, gitmemeye karar verdim ve "Bakalım ne yapabilirler, ellerin- den geleni geri bırakmasınlar" dedim... • • • Bu "mahkemenin" kâtibi, konuyla ilgili en ufak bir bilgi vermek zorunluluğunu duymadan, "Şu gün, şu tarihte gel..." diye emredecek; daha doğrusu, mahkemenin sayın hâkiminin emrini "tebliğ edecek" ve ben de koşa koşa gidece- ğim... Gitmedim işte ve gitmeyeceğim. Taraflann avukatlan, duruşma günü saptanır- ken, defterlerine bakacaklar ve her ikisine de uygun olabilecek bir gün ve saat saptayacaklar. Fakat davet ettikleri tanık (her kimın tanığı ise), onlann belirledikleri bir tarihte hazır ve nazır ola- cak... "Bu adamın işi gücü var mı" diye düşünme- yecekler. "Müsait mi" diye düşünmek, akıllann- dan bile geçmeyecek... Emredecekler ve siz ko- şa koşa gideceksiniz... Gitmedim işte. Her şey bır yana; sizi tanık olarak yazdıran ki- şinin, nezaketen bir telefon etmesi ve "Şu, şu, şu konuda davam var, gelip bildiklerinizi anlatır mısınız" diye sorması gerekmez mi? Adını bile anımsamadığım kişilerin duruşmasına neden gi- deyim? • • • Dosyaya bakan avukat arkadaş, "Hocam bu kez de gitmezseniz, sizi polisle gönderebilirler" dedi. Gitmedim işte... Beni polisle göndersinler bakalım. Onlar "efendi", bizler "parya" mıyız? Emret- tiklerı anda; nedenini, nasılını sormadan işlerimi- zi bırakıp emirlerine mi uyacağız? Ve eğer emir- lerine uymazsak, polis refakatinde mi gönderile- ceğiz?.. Polis refakatinde göndersinler beni. Başka türiü göndermeleri mümkün olmayacak. Eğer bir vatandaşın, "Tanıklık yapmak ya da yapmak istememe" hakkı yoksa, nası\ olur da "vatandaşlık haklanndan" söz edebiliriz? Nere- de yaşıyoruz? • • • Sayın Kemal Alemdaroğlu ile ilgili olarak ay- lardan beri tek satır kaleme almadığımı bilirsiniz. Zaten, düşene vurmak bize yakışrnaz. Ancak öyle şeyler yaşıyoruz ki; insan isyan ediyor ve "budala" yerine konulmak istenmesine karşı çı- kıyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın, görevden alınma önerisi onaylandığının açıklanmasından bir gün sonra, Istanbul Üniversitesi Senatosu'nun top- landığını ve oybirliğiyle istifa ettiğini radyo ve te- levizyonlardan duyduk ve gazetelerden okuduk. Böylesine utanmazca yalan söylenmesi ve hal- kın kandırılmak istenmesi, duyulmuş işitilmiş değildir. Bu adamlar; acaba yalandan dolandan ne zaman vazgeçecekler? Böyle "şatafatlı pa- lavralann" ardından ne zaman sıynlıp insan içine çıkacaklar? Üniversite senatoları, üç tür üyeden oluşur. Bunlardan birincisi, fakülte dekanlan; ikincisi, yönetmelikleri Resmi Gazete'de yayımlanmış olan enstitülerin müdürleri ve üçüncüsü, (asla tüm öğretim üyelerini temsil etmeyen) fakütte kurullannın seçtiği senatörterdir. Enstitü müdür- leri (ki IÜ Senatosu'nda, neredeyse fakülte sayı- sı kadar enstitü müdürü vardır ve bir bölümünün hali yürekler acısıdır...) ve fakülte dekanlan, se- natonun doğal üyeleridir. Enstitü müdürlüğü ya da dekanlıktan istifa etmedikleri sürece, senato- dan da istifa etmiş olamazlar. Bunlann görevlerini (epey ballı böreklidir) bı- raktıklarına dair bir işaret olmadığına göre, IÜ Senatosu'nun oybirtiğiyle istifa ettiği, "kocaman bir yalandır"'... Aynı şey dekanlardan oluşan yö- netim kurulu için de söz konusudur. Hep aynı numara. Ya Atatürkçütüğün, ya laik- liğin, ya bayrağın ya da yalanın-dolanın ardına sığınacaklar... Tek devlet, tek millet, tek dil, tek bayrak... Sanki biz, başka bir şey istiyoruz. Yük vagonu raydan çıktı • İstanbul Haber Servisi - Kadıköy'de, Gaziantep-Haydarpaşa seferini yapanToros Ekspresi'ninyük vagonu raydan çıkarak devrildi. Bu sırada yük vagonunun önündeki vagon da raydan çıkarak hasar gördü. Olayda yaralanan olmazken tren seferleri karşılıklı durduruldu. Opel Vectra 4.500.000.000 TL indirimle 36 milyar 38 milyon TL* * Vectra 1.6 Comfort için tavsiye edilen kampanya dahil anahtar teslim satış fiyatıdır. İ I 4 ^— -*---