Katalog

•_ V AŞAM Cumhuriy* SPOI aHzıhahn(5\ahoo cortı Futbolda Tehlike Çanları Cumhuriyet Spor Eki, son 2 haf- tadır futbolun 'öteki' yüzüne ışık tut- maya çalışıyor. Sakın ola kitakım ku- ruo liglere katılacağımızı sanmayın. Ana mılyon dolarlann memur maaşı, trilyonların da emekli ikramiyesi gıbı rfade edıldiği futbol piyasasında Cum- hurıyet'ten başka hiçbir yayın organı, "BJ değirmenin suyu nereden geli- yor" dıye merak etrniyor. "Alalım, ya- pa'ım, harcayalım" edebiyatını sevi- yoruz toplumca. lyı giJzel de Carew'e, Song'a, Alex'e verilen bu mini servet- leri kim ödeyecek? Kulüpler mi? Zor! Kasagirdileri belli. TVgeliri, maç bileti, reklam. pazarlama, ancak 2, bi- lemediniz 3 futbolcuya ödenen astro- nomik rakamı karşılar. Gerisı, uzun yıl- lara yayılan borç olarak bilançoya ış- lenır. Ondan sonra da öde ödeyebi- lırsen. Be/kı trıbün zengini Fenerbah- çe bu borç batağının altından kalkar ama Galatasaray, Beşiktaş, Trabzon, Dıyarbakır, Denizli ve diğerleri. uçuru- mun en kenannda. Yann öbürgun 'harç bittıyapı paydos' diye beyaz bayra- ğı çekerterse şaşırmayalım. "Büyük camia, kent takımı, taraftar birer Ye- ni TürkLırası verse Real Madrid'i sol- lanz" türünde kandırmacalara da inan- mayalım ve Newsweek'ın sayfalar ayırdığı futbol ıncelemesınin ekonomi uzmanlarımız Doç.Kutlu Merih ve Tuğrul Akşar tarafından güncelleştı- rilmiş halinı hep birlikte okuyalım. Bu ıncelemeye çiceği burnundafederas- yon başkanı Dr. Levent Bıçakcı da bir göz atsa iyi olur. Belki harcama çılgınlığınayenı birformül uydururda Galatsaray'sız. Beşıktaş'sız, Trabzon' suz kalmayız. Yen gelmişken, sayın Bı- çakcı'dan, 3. ligde asgari ücrete for- ma giyen gençlere sahip çıkması ge- rektiğini de hatırlatıyoaız. Eğer 'Ulu- sal Takım Başkanı' (Ay-yıldızlı ekibin onun döneminde şöyle ya da böyle çağ atladığını kabul ediyoruz) Haluk Ulusoy, vitrine verdiği önemin yirmi- de birini 2., 3. lige gösterseydı bu ka- dareleştirilmezdi.Ama o, karnıaç fut- bolcuya sahip çıkacağına, parayı öde- meyen kulüp başkanlan ile 'haşır-ne- şir'o\du. Sonuçta da sistemin adam- ları Ulusoy'u bır işaretle koltuğundan ediverdıler. Spor Eki'nin 37. sayısında yine birbirinden keyifli yazılar var. Alanya- lı bisiklet tutkunu Feyzi Açıkalın ın Fransa Turu ile ilgili değerlendirmesi ve Lance Armstrong yazısı keyifli. Basketbol sayfasındaki Erman Kun- ter röportajı, voleybol sayfasındaki Selcan Teoman söyleşisi bu sporia- ra gönül verenlerin merakla okuyaca- ğı çalışmalar. Abdülkadir Yücel- man'ın nostalji köşesini ise satır sa- tır okuyun. Yurtsever sporcu Erdal Poyrazoğlu'nun mektubu tüylerinizi diken diken edecek. Yenıden görüşene dek esen kalın. AÇIK KÖŞE Sevgılı Cumhuriyet Spor eki; Ben yıllardan beri Cumhuriyet okuruyum. Ve bununla gurur duyuyorum. Ne var ki, uzun yıllar eksikliğini duyduğumuz böyle bir derginin yayın hayatına yeniden kazandınlması beni son derece sevindirdi. Son dönemlerde özellikle spor basınında yaşanan düzeysizlik ben ve eminim ki benim gibi binlerce sporseveri derinden üzmekteydi. Derginizi her hafta elime aldığımda her sayfada farkınızı görmek mümkün. YineCumhuriyet'e yakışanı yaptığınız için hepinizi tebrik ediyorum. Melahat Güleryüz Spor eki çalışanlarına; Çalışmalarınızda hepinize başarılar dilerken son zamanlarda gördüğüm bir şeyı de aktarmak istıyorum. Yaklaşık son 5-6 sayıdan beri birazfazla futbol ağırlıklı birdergi görünümü çizdiğinizi belirtmek istiyorum. Cumhuriyet'e yakışanın diğer branşlara da yer vermek olduğunu hatıriatınm. Özellikle hentbol. eskrim gibi sporların neredeyse sayfalarınızda hiç yer almadığını üzülerek gözlemlediğimi belirtiyorum. Aydın Kaynak 28 TEMMUZ 2004 F.Bahçe, Beşiktaş ve G.Saray ünlü yıldızları renklerine bağlamak istemişti jki yüz, iki gerçek yazılmaz sarsın alı bo/unun birekiple MRE TİLEV şte ıki yüz. Ve bizim ders ireken ikı gerçek. Transfer- maz, tartışılmaz, boş yere edilmez, yapılır. Parayı ba- takımını tanıtarak, ülke fut- ;ı yerini göstererek ve dev Bu ıki transferin gerçekleş- KLUIVERT Manşetlerde 'Kluivert Beşiktaş'ta'. Zor dedim yine... Fenerbahçe ismi geçtiğinde Şampiyonlar Ligi nedeniyle oiabilirliğini düşünmedim değil. Ama Türkiye, futbolda her ne kadar ılk 10 ülke arasında yer alsa da lig yapısı itibanyla çekiciliği olmayan bir ülke. Bu yüzden gelen oyuncu temkinli, gelmeye aday oyuncu ise sorunlu... Barca takımında vatandaşı ile yaşadığı sorunlar onu daha önce koparabilirdi. Ama geçen sezon Rona/dinho'nun yokluğunda attığı goller ve kritik anlardaki çıkışlan Rijkaard ile aralarındaki buz dağlannı bir süre için görülmez kıldı. Bu yıl için ise kopuş kaçınılmazdı. Kafa toplannda çok başanlı. 1.9O'ı aşan boyu \\e son derece etkili. Adam geçmede çok becerikli değil. Ama son vuruşlar harika. Sırtı kateye dönük, çapraz, karşıdan, yerden, havadan hatta Mars'tan bile isabetli son vuruşlan var. Gol şansı ve becerisi çok yüksek .28 yaşında. Ajax kültürü ile yetişti. Yan top adamı. Bu atakJarda çok verimli. O zaman Nevvcastle doğru tercih... ingiliz futbolunda Hakan Şükür çok iş yapar demiştim... Ama gitmedi. iddia ediyorum Kluivert çok başanlj olacak. Ulusal takımda beklenen şanslan bulamadı. Ama Saksağanlar (Nevvcastle lakabı) onun çıkış noktası olabilir. Robson ve Shearer gibi isimter destek olduğu takdirde StJames Park onun attığı goller ile sarsılacaktır. meme nedenlerinden bırı Avrupa Futbol Şam- pıyonası'nda yer almayan bır Türk Ulusal Takı- mı'dır. Kazanılacak değerfer futbolun arayışta- kı kımliklenni ülkemıze çekebilırdi. Şimdı dü- şünme zamanı. Futbolda kayıplar tek maçla ol- muyor. Futbolda kayıp, bır ülkenin her nokta- sında yankı buluyor. Bunu anlayabilirsek zaten başan kaçınılmaz. Yoksa daha çok balon man- şetler okuruz...Bakarsınız Maradona haftaya futbola başlar ve transfer olur. Kimbilir?.. RİVALDO Manşetlerde 'Rivaldo Galatasaray'da' şaşkıntm. Olamaz diye düşünüyorum. Galatasaray'ın yaşadığı parasal sıkıntıdan değil, yapıdan, anlayıştan, Brezilyalı yıldızın yaklaşımından. Brezilya futbolunun bu en önemli yüzü kendini yeniden tanımlayacak, anlatacak ve kanrtlayacak bir yer bulmalıydı. Bu yer son dönemde yaşadığı başanlar üzerinden 4 yıl geçmiş bir Galatasaray mı, yoksa 2004 Avrupa Şampiyonu olmuş ülkenin en gözde ekibi Olympiakos mu olurdu? (Bu ekip de şu an büyük maddi sıkıntı yaşıyor.) Elbette Yunanistan oldu. Çünkü.Yunan ligi bu yı! çok izlenecek. Borsa bu ligde tavan yapacak, oynayan bir Rivaldo'da buradan sıçrama gerçekleştirebilecek. Uzun fufeler. Hızlı ve çabuk haraket. Her noktadan sert, bitirici vuruş. Futbolda pis çalım tabir edilen rakibin belini kıran nitelikde sıyrılışlar. Mükemmel beceri. Son saniyeJere kadar takımını galibiyete zoriayan bir beden. RivaJdo anlatılmaz izlenir-di... (di) burada önemli. Son dönemde onu göremedik. Sonbaharda daiından kopan yaprak gibi savruldu. Barca ağacından düşerken her ne kadar ben daha yeşilim, sıram gelmedi desede... Boşluğa bırakıldı. Milan kâbusu. Değişik ülkelerde arayış. Ve 32 yaş. Şimdi Yunan ligi. 1999 yılında FIFA tarafından yılın futbolcusu ödülüne layık ;, görülen bu isim 5 yıl içinde yaşadığı talihsizlikler ile futboi arenasında erimişti. Şimdi yeniden doğuş zamanı.... BritanyaAçık Tumuvasıtambirklasik olfsahasında 133 yıl ÎSMET AKTEKÎN (iaktekin@ttnet.nett) ünyanın ilk ve belki de en eski resmi açık (open) tumuvası olan '777e British Open' günümüzden 133 yıl önce Ingiltere'de oynanmıştı. Bu ünlü tumuvanın 133.'sü ise 15-18 temmuz tarihleri arasında Iskoçya'nın Troom kentindeki Royal Troom Golf Kulübü'nde yapıidı. Dört gün süren bu turnuvayı yaklaşık'350 bin kişi canlı olarak izledi ve 75'ten fazla ülkede TV'den yayınlandı. Bu tumuvanın reklam, yayın ve tüm sponsorfuk gelirlerinin, organizasyonu gerçekleştiren The Royal and Ancient Golf Club of St. Andrevv'a getirisi yaklaşık 30 milyon dolar civannda. 2004 The British Open şampiyonu da 2003te olduğu gibi (Ben Curtis) yine bir sürpnz oyuncunun (rookie player) zaferi ile bitti. Bu isim de Tod Hamilton'dı. Golf dünyasında adı hemen hemen hiç bilinmeyen lllinois'li Tod Hamilton, Oklahoma , Üniversitesi'ni bitirdikten sonra ' bir türfü Amerika'da profesyonel golf oynama şansı bulamamış ve golf yaşamına yıllarca Asian Tour'da devam etmişti. Sonunda 2003 yılında US PGA'e (United States Professional Golfers Association) sekizinci kez müraccat ederek gerekli yanşmalara gîrdi ve son olarak Amerika'da PGA Tur'da oynama şansını elde etti. Arkasından 2003 yılı Honda Classics tumuvasında birinci olması Tod Hamilton'a 38 yaşında doğrudan British Open'da oynama hakkını getirdi. Sonrasindaysa çok zoriu dört günlük bır major tumuvasında ünlü golfçü Güney Afrikalı Ernie Els'i play-off da yenerek The British Open'ın şampiyonu oldu. Bu şampiyonluk Tod Hamitton'ı dünya sıralamasında 40 basamak birden yükselterek 16. sıraya oturttu ve Royai Troom'da British Open'ı kazanan 6. Amerikalı ünvanını yakaladı. Turnuva sonrası kendisiyle yapılan röpörtajda şampiyonluğu nasıl kazandığı sorusuna verdiği yanıt "Dört günlük tumuva süresince yalnız iki defa kum engeline (bunker) girmem şampiyonluğu getirdi sanınm" oldu. Tumuva skoru ise şöyle: I.Tod Hamilton (-10) 2.Emie Els (-10) 3.Phil Mickelson (-9) Dünyanın en iyi golfçülerinden birisi ve en çok kazanan sporcusu Tîger VVoods ise -3 lük bir skorfa ancak 9. olabildi. işte sporda iyi oynayan kazansın I sözünün en farklı ömeğini gotfte t > görüyoruz. Tenis ve diğer sporlarda ünlü birşampiyon neredeyse kendi kategorisine bazı ayncalıklann dışında ambargo koyabiliyor. (Bjon Borg, Pete Sampras, Michael Schumacher gibi) Golfteyse bu o kadar geçerii değil. Aynı British Open gerçeği gibi. Kanıma göre golfün diğer sporiardan farklılığı da bu olsa gerek. SAYI 37