Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 TEMMUZ 2004 CUMARTE fflZLANDIRILMIS KATLIAM DIIVYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Katliamı Gördünüz Ya Failleri?.. 'Htzlandırılmış kat/iam"d\, dünkü Cumhuri- /e:'in manşeti. Hepimiz katliamın hemen sonrasını televiz- yoı ekranlarından gördük. Gece Karanlığında, devrilmiş vagonlardan ce- setJer çıkarılıyor, yaralılar toplanmaya çalışılıyor- du Ölümle randevulaşmış yolcuların bir bölümü son anda kurtulmuşlardı. Ama Azrail şu andatam sayılan da bilinmeyen bir kısım yolcuyu yakala- mıştı. Onlar, ölümle randevularının akıbetinden kur- tulamamışlardı. Her şeyin böyle olacağı biliniyordu. Bilinme- yen sadece hangi gün ve hangi saatte meyda- na geleceğiydi. Uzmanlar hızlı trenin ölümcül bir yalan oldu- ğunu söytemişlerdi, bıkmadan usanmadan. YıldızTeknik Üniversitesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Erel, b u altyapı ve raylar üzerinde hız- lı tren olmayacağını açıkça söylemişti. İTÜ öğ- retim üyesi Haluk Gerçek, aynı gerçeği dilege- tirmişti. Aydın Erel yaz aylarında bu facianın olacağı- nı belirtmiş, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldınm'ın da bulunduğu bir konferansta, "Ben bu trene binmem, sevdiklerimi de bindirmem" demişti. Bu altyapı ve raylar üzerinde hız yapılamaya- cağı, herkesin hatta Kasımpaşa Imam Hatip Li- sesi mezunu bir kişinin bile anlayabileceği birger- çekti. • • • Ama yetküiler aldırmıyorlardı. Bakan Binali Yıkiırım, "Yeni sloganımız, 'Hız- lı tren gelir hiç de geç kalmaz' olacak" diyordu. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, bilimin veaklın uyanlarına karşı "Kimsenin key- fi için tren durduramam; hızlı trenin hiçbir teh- likesı yok. 180 km. hıza bile dayanır" yanıtını veriyordu. 4 Haziran günü, Ankara Garı'ndan yeşil işaret feneriyle start veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Buadım Türkiye'nin medeniyetya- rışında nerede olduğunu herkese gösterecek" demişti. Gösterdi de... Türkiye'nin medeniyet yarışında nerede oldu- ğunu da, Türkiye'yi yönetenlerin vatandaşların can güvenliklerine ne kadarsaygı duyduklarını da, fiyaka uğruna insan canının nasıl hiçe sayıl- dığını da bize açıklıkla gösterdi bu olay. Türkiye'nin insanının nasıl mezbahaya giden koyun gibi ölüme tıpış tıpış gönderildiğini, hızlı tren adı verilen katliam hepimize ve bütün dün- yaya gösterdi. *•• Bir kaza değildir söz konusu olan, taammü- den işlenmiş bir cinayet karşısındayız. Bu cinayetin faillerini görüyor musunuz? lyi bakın onlar gazete sayfalannda, TV ekran- lannda boy gösteriyorlar, hâlâ da yazgımıza hük- mediyorlar. Aslında 22 Haziran'dan sonra bir an bile göz- lerine uyku girmemesi gerekirdi, ama onlar al- dırmıyorlar. Taammüden cinayetin failleri, şimdi ortaya bir ikisözdesorumluatıparkalannasığınacaklarve cinayetler cinayetleri, katiam katliamı izleyecek. Eğer siz asli failleri görüp, teşhis edip, gere- ğini yapamaz iseniz her şey eskisi gibi sürüp gi- decek, insanlarımız mezbahaya giden koyunlar gibi ölüme yürümeyi sürdürecekler. Evet! Yeter artık! Görün katliamın sorumlula- rını! Karşınızda dururuyorlar. Kimler mi onlar? El insaf!.. BCP 2. yıluıı tamamladı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bağımsız Cumhuriyet Partisi (BCP) 2. yıluıı tamamladı. BCP Genel Başkanı Mümtaz Soysal. "Cumhuriyetin tehlikede olduğunu" vurgularken " Son yılların çürüyüş ve yıkılış görüntüsünden ürken ve bu gidişi engelleme çabalannın zayıflığından edişe duyan herkesi en tutarlı, gerçekçi programa sahip partilerüıin bütünlüğüne katılmaya" çağırdı. BCP'nin en tutarlı ve kapsamlı programa sahıp olduğunu kaydeden Soysal, "Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu cumhuriyet tehlikededir. Yalnız laiklik ve demokratiklik açısından değil siyasal ve ekonomik bağımsızlık, sosyal yapı ve kültürel sağlamhk, devrimci atılım ve özgürlükçü geleceğe güven açısından da" dedi. Esin'i uğurladık • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Samsun yakınlannda geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Anadolu Ajansı (AA) parlamento muhabiri Esin Oztürk ile eşi Hilal ve oğulian Ülgen Öztürk dün Maltepe Camıi'nde kılınan öğle namazından sonra Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi. Öztürk ailesi için dün AA Genel Müdürlüğü önünde tören düzenlendi. AA Genel Müdürü Hilmi Bengi, "Esin. başandan başanya koşan, süreklı çahşmayı ilke edinmiş, mesleğini hızlı yaşamayı seven bir arkadaşımızdı" dedi. R sınav 29 Ağustos'ta • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu - Milli Eğıtün Bakanlığı (MEB), Açıköğretim Lisesinde öğrenim gören ve mezun olabılmesı için gereklı krediyi tamamlayamayan öğrencilere ek bir sınav olanağı tanıdı. Sınav 29 Ağustos 2004 «tarihinde l^il merkezinde gerçe^leştirilecek. yaşanan facia nedeniyle siyasiler başta Ulaştırma Bakanı olmak üzere hükümeti istifaya çağırd »rumhılaryamlansınANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Istanbul-Ankara sefennı yapan hız- landınlmış trenin raydan çıkma- =*• sı> la meydana gelen kazanın ar- dından iktidara tepkı yağdı. Mu- haJefetpartilen, "şo\ uğruna faci- ya neden olan" Ulaştırma Bakanı Bi- nali Yıldınm'ın istıfasını istedi. Kaza bölgesınde dün sabah ince- lemelerde bulunan CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal. arama- kurtarma ça- lışmalanna katılan askerlerle görüştük- ten sonra Pamukova Devlet Hastane- si 'nde yaralılan zıyaret ettı. Baykal daha sonra kazayla ilgilı gözaltı- na alınan tren görevhleriyle gö- ruşmek üzere Pamukova îlçe Jandarma Komutanlıgı 'na gıt- ti ancak görüşemedı. "Gö- riişmenin sakuıcalı olabile- ceğini düşünnıüş olabi- Llaştırma Bakanı Yıldınm, en fazla lirfer" dıyen Baykal, tepki çeken isimlerin başuıda geldL "Ama biz, Van Emniyet • Dünyanın her yerinde hızlı trenlerin teknolojik altyapıyla donatıldığına dikkat çeken Baykal. "Fakat burada hiçbirisi yok. Bunlann ortaya çıkması lazım. Buna kaza demek de doğru değil. Masa başında kararlaştınp başlattıklan için bu kaza olmuşsa, bunun sorumlulan her yönden ele alınmalı ve hesabını vermeli" dedi. Müdürlüğü'nübasıperoinkaçakçüığından sunuz, İstanbul'dan Ankaraya 5 saatte gı- dersinız" diyorsunuz, önemli olan 5 saatte gi- dilmesi değil. güvenli \olcuiuktiuT Dünyanın her yerinde hızlı trenlenn tek- nolojik altyapıyla donatıldığına dikkat çeken Baykal "Fakat burada hiçbirisi yok. 36 va- tandaşın canıyla bu kadar kolay oynanma- sına hiçbir hukuk müsaade etnıez. Buna ka- za demek de doğru değil. Masa başuıda ka- rarlaşünp başlattıklan için bu kaza olmuş- sa. bunun sorumlulan her yönden ele alın- malı ve hesabını vermelT dedi Hızlı trenle ilgilı karan alanlar ortada do- laşırken makınıstlerin gözaltına ahnarak suçlu muamelesi yapıldığını belirten Bay- kai şöyle devam etti "Büyük sorumlular or- tutuklanmış olan oğlumı almaya çaJışan es- ki miuetvekfli değüiz'' dıye konuştu. Hızlı tren konusunda belirlenmiş standartlann ne ol- duğunun bjlinmesı gerektığıni \tırgulayan Baykal. şunlan söyledi: "Dünyada hızlı tren kazalan genelde çar- pışma, hemzemin geçitte problem olup ara- ca çarpma veya trene sabotaj şekiinde olur. Tren yolcuiuğu dünyanın en güvenli yolcu- luğudur. Burada kısa süre önce sefere baş- layan trenin kusuru var nu bunun araşnnl- maa gerekhor. Hızh tren uyguiaması eski hat- lardan yapıhyor. vagonlar eski. tren eski bu- nun hızİandınlmasını sağlajan asgari müda- haleler var. Ondan sonra hızlı tren" dhor- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, tren fadasuun olduğu yerde incelemelerde bulunarak bilgi aldı. (Fotoğraflar: AA) Sivil toplum kuruluşlan, bilimi reddeden politikalann kıyıma neden olduğunu vurguladı ^Raydan çıkanAKP okhı'tstanbul Haber Senisi - Sivil toplum kuruluşlan ve bazı siyası partilerin söz- cüleri, AKP hükümetini istifaya çağır- dı. -Ra\dan çıkanın AKP poöökalan" olduğu belirtilerek. sorumluluğu bulu- nan herkesten hesap sorulması istendı. DISK Genel Başkanı Süleyman Çele- bL bu facianın ne olarak adlandınlması gerektiğinin uzun süre tartışılacağına dikkat çekerek. "Bu birkaza mıdır, yok- sa ihmaün ortaya çıkardığı bir toplu kı- yun mıdır"diye sordu. Celebı."Ya- pılacaksoruşturma.olavin a> dınla- tümasına yardımcı olacak ve hiç kimsenin aİdında soru işareti bırak- mayacakbiçimdeyürütülmelL Ola\, birihmal üriinü ise kusuru ve sorum- lu olanlar, her kinı oluıiarsa olsun- lar adalet önünde hesap \ermeli" dedi. Kitle clnayeti' Istanbul Barosu Başkanlığı da olayın kaza değil kitle cinayeti olduğunu belırt- ti. Başkanlık tarafindan yapılan yazılı açıklamada. "BilebilegeHyorum denflen kazada klarenin kusunınunyokluğu üze- rine açıklamalar yapddı. Öla> r yerinde açıklama \apan shasiler, tüm uvanlara karşın haüa bu trene binmeyeteşvik eden Başbakan ve diğer sorumlular, kendi so- rumluluklannı sorgulama\a lüvvdigörün- müvorlar. Gerekli teknik incelemeleri yapürmadaa, örüem almadan insan ca- nmı bir şey olmaz' diyerek inatla. siya- si prim için seferleri durdurmayanlann, hiç değilse bu sefer olayı göstermetik so- ruşturmalaıia geçiştirmemelerini istiyo- ruz" görüşüne yer venldı. Istanbul Kadın Kuruluşlan Bırliğı Baş- Şişli AKP îlçe Binası önünde Istanbul Halkevleri adma yapılan açıklamada ise "Bu kaza ile raydan çıkan \alnızca tren değil, AKP poüitikalandır. ÂKP kuklası TCDDyönetiminin \e Tanıp Erdoğan"m gizleme çabalan bu gerçeğin üzerini ört- meyeyeönevecek" görüşüne yer verildi. Tüm Belediye v e Yerel Yönetım Hiz- metleri Emekçileri Sendıkası (Tüm Bel- Sen) Genel Merkez Yönetım Kurulu ta- rafindan yapılan yazılı açıklamada. ka- • "Olay kaza değil kitle cinayeti" diyen îstanbul Barosıf ndan yapılan açıkJamada, "Olay yerinde açıklama yapan siyasiler, tüm uyanlara karşın halkı bu trene binmeye teşvik eden Başbakan ve diğer sorumlular, kendi sorumluluklannı sorgulamaya niyetli görünmüyorlar" denildi. kanı Nazan Moroğlu, "Başta l laştırma Bakanı Binali Yıldınm ohnak üzere tüm AKP hükümeti istifa etmeli. Herkesi, Ulaşürma Bakanlığı'nın sitesine bu ko- nuda elektronik posta yollama\ a çagın- yorum'' dedi. Cumhuriyet Kadınlan Derneği Is- tanbul Şube Başkanı Ayşegül Şahin de "Bu katliamın ve kanın üzerine otura- nıazlar. Liaşürma Bakanı derhal istifa etmeli'" dedi. zanın, "AKP'nin siyasal popüliznı adma, bilimi reddeden, insan ha\aünı ve hak- laruu hiçe sayan, çağdışı anla>ışuun acı bir sonucu olduğu'" belirtildi. Rapora gölge düştü Birleşik Metal İş Sendikası tarafindan yapılan yazılı açıklamada da "Kaza, te- sadüf değiL l laştırma Bakanlıgı'nın so- rumsuzluğu ve.AKP'nin kimsenin sözü- ne kulak asmaksızın gerçekleştirdiği ic- raatlann sonuçianndan biridir" denildi. Türk Mühendıs ve Mimar Odalan Bir- liğı (TMMOB) Inşaat Mühendislen Oda- sı Başkanı Taner Yüzgeç, 36 kişinin ya- şamını yıtırdığı kazanın ardından TCDD yetkililerinin delilleri yok etmek için ça- baladıklannı. bunun da resnıi rapora şım- diden gölge düşürdüğünü söyiedi. Tüketıcı Haklan Deraeği Genel Baş- kanı Turhan Çakar, olayın bir kaza de- ğil katliam olduğunu belırterek ko- nuyla ilgilı cumhuriyet savcılannı göreve çağırdı. TNLMOBye bağlı Jeoloji Mü- hendisleri Odası tarafindan yapı- lan açıklamada, "Daha dün bir doğa olayı olan depremi Takdır-i ılahi' olarak değeriendiren zihni- \ et, bugün kaza için çok rahat a> nı \ur- dumdu>mazlıkla Allah'tan geldf di- yebilmiştir. Yani 1999 depreminde >i- tirdiğimiz 40 bin insanımızın sorumlu- lan ile bugün vitirdiklerimizin sorum- lulan ajmdır. AB'ye girmek uğruna Airbus rüşveti verenler, ülkemizi nük- Ieer lobilere peşkeş çekenler, çokça öy- kündükleri AB ülkelerinde bu tür ka- zalarda siyasilerin yapnklaruu da yap- mah ve istifa etmelidirler'' denildi. tadan ka\~bolur, iş uygulamacıya kahr. İşin onun bunun sırtına Mkümasına, örtbas edil mesine müsaade etmejeceğiz, 36 insanum an haklannı savunacağız.1 " "Hızlandırünuş katliam"]a ilgili olarai bazı siyasi parti lideri ve yöneticilerinir açıklamalan şöyle: otobüs Işietmesl değil .\esrin \as (ANAP Genel Başkanı): Bü- yük şovlarla hayata geçırilen hızlı tren ma- cerası fiyaskoyla sonuçlandı. Bir şov uğru- na faciaya neden olan hükümetin ve özel- lıkle başta hükümetin Ulaştırma Bakanı Yıldınm"ın derhal istifa etmesi gerekir. Hü- kümetin kadrolaşma uğruna teknik bilgi- lerden yoksun, dene>imsiz v e konuyla uzak- tan yakından ilgilen olmayan kişileri iş ba- şına getirmekle bu facialara zemin hazırla- dığı apaçık ortadadır. Buralann belediye otobüs tşletmesi olmadığmı Savın Başba- kan acaba kaç kışı daha kazayakurban ve- rildıkten sonra öğrenecektir. MehmetAğar (DYP Genel Başkanı): Bu kaza, bağıra ba- ğıra geliyorum, diye diye gel- miştir. Tüm akıl ve bilgi sahip- lerinin ikazlanna rağmen gel- miştir. Tren yolunda hiçbü- dü- zeltme yapılmadan. sadece emrederek trenin hızlandın- lamayacağını ıdrak edemeyen- lerin inadı sonucunda geliniş- tir. Gerek Ulaştırma Bakam, gerek TCDD Genel Müdürü defalarca uyanlmıştır. Kaza, ehliyetsiz kişilere önemli kad- rolann emanet edılmesi yü- zünden yaşandı. Raydan çı- kan tren değildir, raydan çı- kan bu zıhniyettir. Savcılar el koymalı MuratKarayalçın (SHP Ge- nel Başkanı): Bilime saygı göstermeyen düşüncenin ik- tidannda bu gibi kazalara ha- zırlıklı olmalıyız. Bu cinaye- tin sorumlulan hakkında ge- reğinin yapılması için savcılar duruma derhal el koymalıdır. Bu kazanın siyası ve teknik sorumlulan gözaltına alına- rak yurtdışı yasağı konulma- lı ve tahkikat kısa sürede biti- rilmelidir. Bu seferin Yakup Kadri Karaosmanoğlu adıyla değil Binali Yıldınm adıyla anılması da, daha yerinde olur. Popülizmln sonucu Tuncer Bakırhan (DEHAP Genel Başkanı): Türkiye'de altyapı sorunlan çözülmeden popülist politikalarla topluma sözde sunulan hizmet, bir fa- cia olarak geri dönmüş ve he- pimızi yasa boğmuştur. Bu ka- dar ayıpta sorumluluk sahibi olan başta Ulaştırma Bakam olmak üzere tüm yetkilileri is- tifaya davet ediyorum. Ha>TİKozanoğlu (ÖDP Ge- nel Başkanı): Bu katliamın so- rumlulan çok açık bir biçım- de hızlı tren sistemine kararve- renlerdir. Hızlı tren seferleri he- men durdurulmalı, göz göre göre gelen bu katliamın so- rumlulan derhal görevlerin- den istifa etmeli, yargılama sürecinin önü açılmalıdır. MHP Genel Başkanı Deviet Bahçeli: Gerekli teknik dona- nım ve alrv'apı oluşturulmak- sızm 'hızh tren' uygulaması- na geçen hükümetin, kaza ik birlikte sergiledığı acizlik ise milletimizin derin hafızasında- kı yerini koruyacaktır. Bütün gece boyu süren ölü-yaralı sa- yısındaİd çelişkilı açıklama- lan milletimizin infialini art- tırmış, elem ve ıstırabını bü- yütmüştür. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Demiryolu Işçileri Sendikası'nın yö- neticileri aylardır kamuoyunu ve gaze- teleri uyaran açıklamalar yapıyorlardı. Basın toplantısı düzenliyoriar, gazete ve TV baber merkezlerine fakslar çekiyor- lardı. Demiryollarında izlenen siyaseti eleştiriyorlar, uzman olmayan kışilerin partizanlık nedeniyle sonjmlu yeriere ge- tirildiklerini söylüyorlardı. Aynı uyanyı bi- lim insanlannın yaptığını şimdi daha iyi öğrenmiş bulunuyoruz. Bu işle ilgili olan kişiler ve kurumlar önce hükümeti, son- ra da basını, yani bizleri uyanyorlardı. Hükümetin bu uyanlara tepkisi tam anlamıyla bir felaket. Anlamsız göste- rilerle, bu eleştirileri görmezden geldi- ler, bastırdılar. "Bir şey olmaz" sözcük- leri bize özgü bir tümce mi, yoksa Do- ğulu olmanın kaçınılmaz bir tanımlama- sı mı? AKP, hükümete geldiğinden bu yana pragmatik bir iç ve dış politika sergiliyor. Bu politika büyük ölçüde ba- şanlı da oluyor. Şanslannın da bu prag- matizme destek verdiğini söyleyebilı- Peki, Bizim Hatamız Yok mu? riz. Ancak bilim ve teknoloji, pragma- tizmi kaldırmaz. "Bir şey olmaz"\ kal- dırmaz. Tren kazası, AKP'nin aklını başına getirir mı? Getirmek zorunda. AKP'nin bilime ve teknolojiye "boş veren" tav- rı nedeniyle bedeli çok ağır bir fatura ödedik. Bu faturanın önemli bir kısmı- nı da AKP ödemek zorunda. Bunun bir hesabı, muhasebesı olmalı. Toplum olarak bunu izleyip, gözleyip bekleye- ceğiz. AKP'nin ödeyeceği faturanın da öte- sinde, bu "Yaptım oldu" siyasetınin masaya yatırılması daha önemli. Çün- kü bazı konular var ki doğrudan insan yaşamını ılgilendiriyor. Hızlı tren, uçak- lar, denizyollan gibi konular ihmale ve pragmatızme gelmez. AKR umarız bu başımıza gelen büyük felaketten ders çıkarır ve yeni felaketlerin önüne ge- çebilmek için "Bir şey olmaz" anlayı- şını terk eder. • • • AKP, gelen felaketı görmeyerek, al- dıımayarak büyük bir hata yaptı. Bu- nun hesabını vermek zorunda. Pekı, biz gazetecilerın bu felaketin meyda- na gelmesinde bir sorumluluğu yok mu? Olay sonrası gazetelerı okuyo- rum, "Biz uyarmıştık" dıyenler çoğun- lukta Gazeteterin çeşıtli sayfalannda ba- zı küçük haberlerın yer aldığı bir ger- çek. Bu yayınların yeterii olduğunu söy- leyebılirmiyiz? Ben olayı ilkduyduğum anda önüme gelen çeşıtli faks metin- lerini anımsadım. Kendi kendime bir özeleştiri yapma gereğinı duydum. AKP'yi eleştirelim. Birdaha böyle bir felaketin meydana gelmemesı için eleş- tirilerrmizi acımasızlıkla sürdürelim. Bu olay, toplumsal bilınç oluşturmak ıçın bırfırsata dönüşturülebilır. Dönüşebilır mi? Bu kazayı duyunca hatırladığımız bir başka konu ise depreme karşı alın- masıgerekenönlemler. 17 Ağustos fe- laketinden yeterince ders çıkarabıldik mi? Hâlâ kentte, depreme karşı ciddi hiçbir önlem alınmış değil. Bu kentin bir kısmının tamamen boşaltılması, birçok hasariı binanın yıkılması ve yeni yerle- şim yerlerinin açılması başanldı mı? Ta- bii ki başanlmadı, bu konuyu günde- megetıren bılim insanlannada yeterin- ce kulak verilmıyor. Biz yaşadıklanmız- dan ne yazık ki ders çıkaramıyoruz. Bu konuda da basında yetennce zorlayı- cı bir tutum gösterebilıyor muyuz? Basın olarak özeleştiri yapmamız ge- reken birçok konudan söz edebiliriz. Fa- kat büyük felaketler döneminde kendi yaptıklarımızı, kendi geçmışımizi daha ciddı gözden geçırmekte yarar var Ben kendi adıma bu konuda daha duyarlı davranmadığımı düşünüyorum, öze- leştiri yapma ihtiyacı hıssedıyorum. Ga- zeteci meslektaşlarımın, yayın yönet- menlerınin de bu anlayışla geçmişi bir değerlendırmelerini öneriyorum. Dıyebilirsiniz ki gazeteciler ne zaman özeleştiri yaptılar ki bu kez yapsınlar! Doğru, ancak son dönemde "ombuds- man"lık müessesesinin oluşmasıyla, küçük küçük de olsa bir özeleştiri an- layışı gelişmeye başladı. Gelin bu kez de kendi eksiklerimizi ve duyarsızlıkla- rımızı masaya yatıralım. Uzun lafın kısası, geleneksel özen- sizliğimiz, tehlıkeler karşısındaki kayıt- sızlığımız ortak bir millı özelliğimiz ola- rak büyük felaketlere kapı aralıyor. Bu- rada biz gazetecilerın de sorumluluk- lan olduğunu unutmayalım. Bu büyük felaket hepimizin canın acıttı. Bu acıyı, belki de şimdi yeni acı- ları önlemek için bir ders olarak önü- müze koyabiliriz...