18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20»4 CLKMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishabc cumhuriyet.com.tr 11 PeKa^pn'açarfan uçağı kaçıran beş korsan ellerini kollannı sallavarak güvenök kontroUerinden geçti. Moked, Almihdar, Hancur ve Alhazmi kardeşlerin görüntülcri CVN'de yayımlandL (AP) HL^a korsanlan 11 Eylül'de, dedektörlerin alarm vermesine ve kontrollere karşm uçağa bindiler Göz göre göre geçtiler...E>iHaberier Servisi - ABD'de 11 EyliZOOl 'de gerçekJeşen terör saJ- d ı n l m u scruştıran bağımsız ko- m i s ^ n i n rapon dün açıklanırken VVasington'dakj Savunma Bakanlı- ğı (F> fitagon)birasım çarpan uçak- ta t>>uınan hava korsanlannın gü- venlı lamerasına kaydedilen gö- rüntien de yaymlandı. Raonın açıklanmasına saatler ka- la. V^stıngton'dakı Dules Havaala- nı'ncı ^ekılen gjrüntülenn ilk kez televTVonlarda yaymüanmasiyla 11 Eylilsaldınlanniakı güvenlik zaafı aç ık<? gözler önine senldı. Güenlik kameralanndakı görün- tülere ilk önce mavi \e beyaz göm- lekli «ti hava korsanı çarıtalannı x- ray aAşıiından ge;inrken görülüyor. • 11 Eylül Washington'daki Dules Havaalanı'na gelen beş hava korsanının güvenlik kameralan tarafından çekilen görüntüleri yayımlandı. Korsanlar kontrolden geçerlerken metal dedektörlerinin ötmesine karşın görevliler yaptıklan aramalarda bir şey bulamadılar. 11 Eylül 2001 sabahı Washington Dules Havaalanı "ndakı güvenlik ka- merasının kaydettığı görüntülerde, Washıngton'dan kalktıktan sonra Pentagon 'a düşürülen Amerikan ha- vayollan uçağını kaçıran 5 hava kor- sanı güvenlik denetımınden geçiri- lıyor. Vıdeo kaydında, Macid Moked, Halid Almihdar. Hani Hancur ile Navaf ve Salim Alhazmi kardeşle- rin havaalanındaki kontrol noktası- na gelişlen görülüyor. Kontrol nok- tasına ilk gelen korsanlardan Mo- ked ve Almidhar, özel güvenlık ka- pısından geçerken manyetik kapı ötüyor. Bunun üzenne Almidhar ka- pıdan bir kez daha geçinliyor ve alet alarm vermeyince içeri girmesine izin veriliyor. Moked, kapıdan ikin- ci kez geçerken de alet sinyal verin- ce bu kez üzen bir görevli tarafin- dan metal dedektörüyle aranıyor. Çantasında patiayıcı arandı Metal dedektörünü iki kez öttü- ren Navaf ise kardeşi Salim ile bir- likte özel bir bölüme alınıyor; ikı kardeşin biletlenne bakılırken Na- vaf ın çantasında patiayıcı aranıyor. Sadece, uçağı kullanan hava korsa- nı Hani Hancur geçerken metal de- dektörlen sinyal vermıyor. Sonuç olarak. hava korsarüanndan dördü metal dedektörlerinin alarm vermesine yol açmış olsa da güven- lik görevlilen adamlann üzerinde ya da çantalannda bir şey bulamıyor ve uçağa binmelenne izin veriyorlar. 11 Eylül saldınlannı araştıran uz- manlar. hava korsardannın uçaklan üzerlerinde ya da bagajlanndaki ma- ket bıçaklanyla kaçırdıkJannı belir- lemiştı. Amerikan Havayollan'nın 77 uçuş numaralı uçağının Pentagon'a çarp- ması sonucu uçaktaki 64 kişiyle bir- likte binada bulunanlann 125'i öl- müştü. CNN televizyonu görüntüleri ya- yımladıktan sonra. Pentagon"da gö- revli eşi Shelfcy MarshaD'ı saldın- da kaybeden Don MarshaO ile tele- fon bağlantısı kurdu. Marshall, "Adamlar ellerini kollannı sallaya sallaya, rahatça ve soğukkanlılıkla içeri giriyoriar. Bunu bu kadar k o layca yapabilmiş olabilmeleri kor- kunçbirşey"dedi. ± 1 EYLÜL'Ü SORUŞTURAN KOMİSYON RAPORUNU AÇIKLADI Yine istihbarat suçlu• rC<misyonun rapomnda, istihbarat birimleri arasında bilgi payl2?ımında görülen zayıflık ve kurumsal hatalar, saldınlann meycarıa gelmesindeki en önemii etken olarak nitelendirildi. Dış laberler Servisi- ABD'de 11 Eylül 2001'de, New York ve Was- hingtoı'da düzenlenen saldınlan so- ruşturm komısyonun dün açıklanan raponnda, istihbarat servısleri eleş- tirilirfen Başkan Gteorge Bush ve eski Eaşkan BiU CHntoıTa doğnı- dan sı.çlamalar >öneltilmedi. Irak savaşııa ılişkın soruşrurmalarda da istihbarat servisleri suçlanmışh. 20 a; dır 11 Eylül saldınlannı araş- tıran ve 5 Demokrat Partı ve 5 Cum- huriye:çi Parti üyesinden oluşan 10 kışılik komısyon dün raporunu açık- ladı. 600 sayfalık raporda, hava kor- sanlannın istihbarat kurumlannda- kı hatalar ve eşgüdüm eksiklikle- rinden yararlandıkJan belırtildi. CIA ve FBPa yoğun eieştiri Rapor. eleştirilerinı Merkezi Ha- beralma Örgütü (CIA) ve Federal Soruşturma Bürosu (FBI) üzerinde yoğunlaştırdı. Siyası ve yasal ne- denlerden ötürü istihbarat birimleri arasında bılgi paylaşımında görü- AVUSTRALYA'DA DA ADRES AYNI Ehj Haberler Servisi - ABD ve tngiltere'yle birlikte Iraka saldıran Avuaralya"da dün açıklanan bir rapor, savaş öncesi istihbaratının hatalı olduğunu ortaya koydu. Eski istihbarat şefi PhilKp Flood tarafindan hazırlanan raporda. Avustralya istıhbarat şervislerinin Irak'a saldınnın gerekçesi olarak sunulan kitle imha silahlanyla ılgili topladığı ya da kullandığı istihbaratın "zayrf, betirsiz ve yetersiz'' bilgilere dayandrnldığı belirtildi. Ancak raporda, hükümetin istihbarat servislerine, kitle imha silahlanna ilişkin bilgılerin abartılması yönünde baskı yapılmadığı belirtildi. len zayıflık ve denn kurumsal hata- lar saldınlann meydana gelmesin- deki en önemii etken olarak nitelen- dınldi. Raporda FBI ve CIA'nın ça- lışmalanndakı hatalara ve koordi- nasyon eksikliklerine dıkkat çekil- di. FBI'ın, ajanlannın teröristlerin uçak kaçınp bunlan sılah olarak kul- lanma hazırlığı içinde olabilecekle- ri yönündeki uyanlannı göz ardı et- tıği belirtildi. Bilgi toplama kurum- iannda reform çağnsı yapan rapor- da, kabine düzeyındekı bir istihba- rat şefinin, CIA, FBI ve diğer ser- vislerin sorumluğunu üstlenmesi önerildi. Clinton ve Bush dönemin- de. saldınlara ilişkin ipucu sağlaya- bilecek en az 10 fırsatın kaçınldığı belirtilen rapora göre, iki yönetim de El Kaide tehdidini önlemek için ye- terince çalışmadı. Raporda, "Bush ve CKnton El Kaide'yi ciddrye aldrv- sa da örgütü durdurmaya yetecek kadar çaba harcanmadT denildi. Ancak raporda. ^saldınlann önle- nebfleceği'' sonucuna vanlmadı. Aynca, Irak'uı 11 Eylül'le bağlan- tısı bulunmadığı. Saddam Hüseyin yönetimi ile El Kaide'nin saldınla- n birlikte planladıklan yönünde bir kanıt ohnadığı vurgulandı. Dün ülkesine dönen De La Cnız'un ailesi sevinç göz yaşlan döktü. (AP) Füipinler'demutiu son Dış Haberler Servisi - Irak'ta bu ay başında rehine alınan ve hükümetin askerlerini çekmesi üzerine serbest bırakılan FilipinJi rehine Angek) de La Cruz, dün ülkesine döndü. Ülkesınde büyük bir sevinçle karşılanan Filipinlı rehine "S"e Irak'a ne de bir başka Arap ülkesine bir daha asla gftmeyeceğini" söyledi. 3 Kenyalı, 3 Hint ve bir Mısırlı şofbrü rehin alan "Kara Bayrak Taşı\ T anlar" örgütü, şofÖrlerin bağlı olduğu Kuveyt şirketinin Irak'tan çekilmemesi halinde rehineleri öldürecekleri tehdıdınde bulundu. Şirket, rehinelerin kurtanlması için elinden geleni yapacağını bildirdi. Irak'ın Kerkük kentinde, Türkmeneli Parrisi Başkanı Burhan Muhammed Reşit'in evine. yoldan geçen bir otomobilden ateş açıldı. 3 kurşun yarası alan Reşit'in, hayati tehlikesi bulunmadığı belirtildi. Irak Türkmen Cephesi'nin Musul bürosu da son üç günde 2 kez silahlı saldınya uğradı. Türkmen Cephesi üyesi Yunus Muhammed de önceki gün öldürülmüştü. Irak'ın batısındaki Ramadi kentinde çıkan çatışmada da 25 direnişçi öldürüldü. AJbv-rLİ-/ Eğitim Kurumları ÖSS 2004 BAŞARIMIZ * %100 ÖZEL İSTANBUL AR - EL Y.D.A LİSE 2004 ÖSS BASARI % SAYISAL AĞIRUKU PUAN TÜRÜNDE : % 100 YABANCI DİL AĞIRUKU PUAN TÜRÜNDE : % 100 EŞİT AĞIRLIKLJ PUAN TÜRÜNDE : % 100 ÖZEL İSTANBUL AR - EL LİSESİ 2004 ÖSS BASARI % SAYISAL AĞIRUKU PUAN TÜRÜNDE : % 100 YABANCI DİL AĞIRUKU PUAN TÜRÜNDE : % 100 EŞİT AĞIRUKU PUAN TÜRÜNDE :% 99 SOZEL AĞIRUKU PUAN TÜRÜNDE : % 100 öğrencilerimizi, tüm öğretmen ve yöneticilerimizi kutluyoruz. AR-EL Okulları Okul Aüe Birliği - * AR-EL EĞİTİM KURUMLARI *» «• *,—fcV "A '. AMurtCad. 34530. Y«*osr»- Tet(212)550*S3O(P6«H(2t2)63035O5(4Hat)F*s (212)55077*2 URL VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI "Rektör Hocamız" Sayın Prof. Dr. Dr. hc. ÖNDER ÖÖZTUNALIyıkaybettik. Son yolculuğuna uğurlarken her zaman saygı ve sevgiyle anacağız. Acı kayıplarından dolayı, Istanbul Küttür Universitesi Mütevelli Heyeti'ne, üniversite öğretim üyelerine, çalışanlarına ve öğrencilerine, eğitim ve bilim camiasına ve ac/lı ailesine başsağlığı dileriz. ES EĞİTİM DANIŞMANLIK EMİNE - AYŞE GÜMÜŞ MERSİN 3. ASLtYE HUOJK MAHKEMESİ'NDEN Esas No. 2003 696 Da\acı Canse\er Össo\ \ekili Av Erol Kıntoğlu tarafından da\alı Nazmı\e Uzun \e Dunye lste>ın aleyhıne açılan menı mudahale da\asının vapılıp bıtırılen duruşması sonunda, Mahke- memızin 07.06.2004 tanhlı karan ile davacı>a aıt Mersin Kıremıthane Mahallesı'nde kam 95 ada. 16 parsel sayıh ta^ınmazın uzman fen elemanı raporunda A harfı ile gösterılen 17.14 m2'hk bölümunden davalı \azmı>e Uzun'un B harfı ile gostenlen 18.35 m2'lık bölümünden davalı Dün\e Islevın'ın mudahalesının menıne. davacının vaptığı 384.000.000 lira >argılama gıdenmn \e 300 000 000 lira ücretı \ekaletm da\alıdan alınarak davacı>a venlmesıne, kararve- nlmii olup da\aiılar Nazmıye Uzun'a Dun\e Isteyın'e karar teblığının ılanen yapılmasına. ışbu ılan tanhınden ~ gün sonra teblığ edılmış savılarak 15 günlük tem\ız hakkının bulunmasına, bu sure ıçerısınde temyız edılmedığı takdırde temyız etmemış savılacağına karar venleceğı ve ka- rann kesınleşeceğı karar lebliğı verıne kaım olmak ıtsere ılanen teblığ olunur Basın- 31215 KİĞIASLİYE HUKUK 1VL4HKEMESİ'NDEN DossaNo 2004 32 E Tapunun Bıngol ılı. Kığı ılçesı. Topraklık Koyu, köyönü mevkıı. 105 ada. 3 parselde Paşa Yaşın adına kavıtlı tarla ^asfındakı 3500 00 m2 \-uzolcumlu ga\Timenkulün tamamı DSİ Genel Mûdürlu- ğü tarafından toplam 14 350 000 000.-TL bedel karjılıgında kamulaştırma ışlemıne tabı tutulmuş olup. taraflar arasında kamulaştııma bedelı hususunda anlaşmava vanlamadığından DSİ tarafından 4650 savılı vasa uyarınca kamulaştırma bedelının tespıtı \e taşınmazın DSİ adına tapuya tescılıne karar venlmesı ıçın mahkememıze da\a açılmış olup. duruşması 3 8 2004 gününe bırakılmıştır 4650 sa\ılı >asa ile değışık 2942 savılı vasanın 10 maddesı u\annca ılan olunur Basın 33543 BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Fakirlik, Özelleştipme ve fki Türkiye... - Işin garibi Türkiye, fakiriiğinden ve geriliğinden degil, içerdeki "iki Türkiye'nin aralannda çatışma- sından" dolayı sorunlaria karşı karşıya kalıyor. - Içimizdeki iki Türkiye'den "azıntıkta ama fiilen gücü elinde tutanı" ABD ve AB'nin bölge ve dün- ya üzerindeki planlannın bir maşası olmaya razı. Aynı zamanda tek yanlı bağlanmayı da kabulleni- yor. Batı içine almıyorsa arka bahçesi olurum, di- yor. - Diğer büyük Türkiye'ye, yani esas Türkiye'ye, halka göz açtırmıyor, nefes aldırtmıyor. Ülkeyi ya- bancılarla birlikte siyasi ve iktisadı denetimine al- mak için zorluyor. - En kârlı ve kamusal ışlevi olan kuruluşlar önce zayıflatılıp çökertiliyor. Sonra da bir yerli ortak ara- cılığı ile Batı'nın dev tekellerine teslim ediliyor. - Süt Endüstrisi Kurumu'ndan TÜPRAŞ'a, Te- kel'den THY'ye kadar düzen böyle çalışıyor. Şim- di de Devlet Demiryollan, Ayasofya gibi müzeler ve orman arazilerinin özelleştirilmesi gündemde. Özelleştirme emperyalizmin hizmetinde... özelleştirme "küreseldeğil, yerel (ve nispi)" bir kavramdır. Türkiye'deki özelleştirme ile Fransa'da- ki özelleştirme birbirlerine hiç benzemez. Fran- sa'da Renault özelleştirildiği zaman Fransa hükü- meti (ve devleti) Renault'nun Fransa dışındakı bü- tün faaliyetlerine destek verir. Renault'nun Fran- sız özel sektörüne geçmesi, bu şirketin kamusal (ve ulusal) kimliğini değiştirmez. Renault, Fransa'nın işvereninin ve işçisinin dün- ya üzerindeki gelirterini geliştirir. Bir ortak işletme olan AirİDus'un kamuda veya özelde olması arasında hemen hemen hiç fark yoktur. Çünkü Batı kapitalizminde "şirketler ve devletler dış çıkartan için birlikte çalışıyorlar". - Ve en önemli nokta; ABD, Avrupa firmalan "dı- şardan para getirdikleri" için ulusal (ve kamusal} bir kimlik taşırlar. - 1953'te Musaddık'ı ABD ve Ingiliz petrol şir- ketleri kendi hükümetlerine indirtirken, "özelyarar ile kamusalyarar" Batı devletleri için örtüşüyordu. Iran halkı kaybettirilirken ABD ve Ingiltere'nin re- fah düzeyi (ve bölgedekı egemenliği) petrol şirket- leri aracılığı ile büyüyordu. Mikro - makro örtüşmesi... Işin esasında bu yatıyor; "Batı kapitalizminde şir- ket çıkartarı ile kamusal çıkar örtüşüyor". Çünkü dış sömürü var. Batı'nın şirketlerinin tek yanlı fa- aliyetleri sonucu Türkiye, 22 milyar dolar, Mısır ya da Arjantin 50 milyar dolar yıllık ticaret açığı ver- diklerinde, Batı şirketlerinin kazançlan sonucu bu açıklar ortaya çıkıyor. Iş sadece ticarı giderie kal- mıyor, siyasi, askeri, kültürel "avantajlar" da bera- berinde geliyor. Batı kapitalizmi içinde "şirketlerle toplum birlik- te kazanırken", dışarda halk kaybediyor. Bizde SEK, Tekel, TÜPRAŞ, THY örneklerinde olduğu gibi. - özelleştirme, "Ancak Batı kapitalizmi içinde yer alan ve şirketleh dışanyı sömüren ülkeleriçin kâr- lıdır". - Buna karşılık Türkiye gibi ülkelerde özelleştir- me demek, çokuluslu dev şirketlerin ıç piyasaya gelip yerieşmeleri ve tekel oluşturmalan demektir. - On yıl önce Türkiye'de milli gelirin yüzde 2.4'ünü, vergilerin yüzde 8'ini meydana getıren Tekel ürün- leri, yann özelleştirme sonucu 2 yabancı dev şir- ketin denetimi aitına girecektir. Bu denetimler sa- dece iktisadi alanda kalmıyor: Batı'nın devşirket- leri gelip yerleştikleri ülkelerde siyaseti, bürokra- siyi ve güvenliği de egemenlikleri aitına alıyoriar. - Sonuçta ülkeler, göstermelik seçimlerie "yaban- cı şirketler ve devletler tarafından idare edilen mandalar ve arka bahçeler dunımuna düşürülü- yorlar". - özellikle soğuk savaş sonrasında ABD ve AB'nin küresel politikalannda, bu düzenin yerleştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Batı'nın dev şirketlerinin de- netimi attına alınmış bir küresel düzen bu. Içimizdeki iki Türkiye arasındaki çatışma da bu- radan kaynaklanıyor; gayri milli sermaye, Islamcı siyasiler ve etnik ayrımcılann meydana getirdikle- n azınlıktaki Türkiye, "Batı emperyalizminin gönül- lü mandası" olmak istiyor. Buna karşılık büyük ço- ğunluğun oluşturduğu öteki Türkiye, "yan bilinç- li" bir biçimde buna karşı kalıyor. Türkiye şu anda bu sınırda seyrediyor... Lozan'ın yıldönümünde anımsamamız gereki- yor. Yeni kapitülasyonlara engel olmak için... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali GEBZE GUMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 4458 sa\ılı Gümrük Kanunu'nun 128. maddesine istinaden gümrüğümüzce Benz-Man Otomotıv San. ve Tic. Ltd. Şti. adına tescılli 26.07.2002 tarihli IM020080 sayıh Serbest Dolaşıma Gınş Beyanna- mesi ı]e yurdâ geçıci girişı yapılan eşyalann kanuni süresi içinde yurtdışı edildiğıne dair ilgilı çıkış be- yannamelerinın birer örneklerinin ibraz edilmesı, yurtdışı edilememişse söz konusu eşyalann çıkış hükmünde (7) gün içerisinde teslim edilmesi, aksi halde mülga 1918 sayıh yasa hükümleri saklı kal- mak kaydıyla Gümrük Kanunu'nun 238. maddesi uyannca işlem yapılacağı hususunda 30.05. 2003 ta- rihli 28489 sayıh yazımızla yükümlü firmaya tebli- gat çıkanlmış. ancak mezkur yazımız, anılan füma- nın adresinde bulunmadığı şerhi verilmek suretiyle tebliğ edilemeyerek iade edilmiştir. Bu defa. müdürlüğümüzce ilgili merciler nezdinde yapılan araştırma sonucunda firma ortaklan olarak tespit edilen Efkan Balcı, Afımet Ali Yıldız, Cemal Karakulak isimli voikümlü şahıslann adreslerine çı- kanlan muhtelif tarih ve sayıh yazılanmızın da tebli- ği mümkün olmamıştır. Müdürlüğümüzce yapılan tüm araştırrna ve kovuş- turmalardan sonuç ahnamaması ve tebliğe yarar baş- kaca adreslerinin de tespit edilememesi nedeniyle il- gililer hakkında mülga 1918 sayıh yasa (4926 sayıh Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu) hükümlen mahfuz kalmak üzere 4458 sayıh Gümrük Kanunu'nun 238. maddesi uyannca işlem yapılacağı hususu, 7201 sa- yılı Teblıgat Kanunu'nun 28. ve 31. maddeleri uya- nnca tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 33648 Beşıktaş Lisesı dıplomamı kaybettım. Hükümsüzdür. YASEMtN ÖZÇEÜK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle