Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 TEMMUZ 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
17
- Rüştü. Barselona'da
ffl huzııHııyrmış.
5 Yedek kuliibesinde
£ herkes kalecUik
1? yapar!
Fatura
Haşim Can Sözer:
"Aylık 60 saat internet
bağlantısı, 15 milyon
liralık şehir içi, 5 milyon
liralık şehirterarası
konuşma gerçekleştiren
bir Telekom abonesiyim.
Yeni uygulamaya göre
aylık yüzde 9, eğer
internete
bağlanmazsam yüzde
57 zamlı fatura ödemek
zorunda kalacağım.
Kısaca bu düzenleme
hem yeni bir
vergilendirme, hem de
onun bunun parasıyia
yurtdışında çocuk
okutan siyasilerin ya da
savaş ihalesi alan
birtakım gazetecilerin
telefon görüşmelerinin
yükünü milletin üstûne
yıkan açık bir
haksızlıktır."
Etektronik posta: ttenizsom@cumhw1yetcom.tr www.denizsoin.cotn Tel: 0,212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Iki CHP milletvekili
AKP"ye geçmiş.
"Dansı Bavkal'ın basına!"
andacı ka/emtıraşlardan biri, bir Uzakdo-
ğu gezisinde dev Japon şirketlerinden bi-
rinin müdürüne "En büyük ihracatınız Ame-
rika'ya. Bu Ingilizce ile bunu nasıl başan-
yorsunuz" diye sormuş. Japon yönetici de "Eğer
malınız kaliteli, fiyatınız ucuz ise ve söz verdiğinizza-
manda malınızı teslim ediyorsanız, hiç ingilizce bil-
meseniz de malınızı satabilirsiniz" demiş.
Bizim kalemtıraş da bu anısından yola çıkarak ve
kaleminin ucunu biraz daha yontarak, Başbakanın
hiç dil bilmemesine rağmen, beden dili sayesinde
dünya lideıierı ile dostça ilişkiler kurup Kıbns ben-
zeri kronik sorunlan çözdüğünü, imkânsız görülen
reformları yaptığını, büyük başanlar kazandığını ve
bütün bunları yaparken, yabancı dil bilmemesini hiç
kompleks yapmadığını, vücutdilini ustaca kuflandı-
ğını yazmış.
Ne hoş bir mantık değıl mi?
Ingilizce bilmeyen Japon, Amerika'ya televizyon,
Bazı Türklerotomobil, bilgisayar satıyor... Ingilizce bilmeyen
Türk, Amerika'ya Kıbrıs'ı, Türkiye'yi satıyor!
Bu vesileyle bizim kalemtıraşın eski iktidar anıla-
rı da depreşmiş ve "Keşke, Tayip Erdoğan'ın baş-
bakanlıgında, Turgut Ozal da cumhurbaşkanı ol-
saydı" demiş...
Doğru valla...
Tayyip Erdoğan ve Turgut özal ikilisi, George W.
Bush'un bile aklına gelmeyen büyük başanlara im-
za atartardı.
Fakat bizim kalemtıraş, yazısında "Ama ne yazık
ki bazı Türkler, ne yeni Türkiye'nin, ne de yeni dün-
yanın dinamikleri konusunda aynı yeteneğe sahıp
değil" diye hayıflanmış...
Doğruya doğru... Mandacının hakkını mandacıya
vereceksin; Türkiye'de "bazı Türkler" ne yazık ki bu
tür yeteneklere sahip değil...
Mandacının fıkır fıkır, "fikir" kaynayan bu yazısını
okuyan Ayşe Meral birkaç satırfa katkıda bulunu-
yor:
"iyi ki mandacının 'bazı Türkler' dediği, yurtsever-
ler var.
Türkiye'de vatanına, ulus devletine sahip çıkan
onurlu insanlar var. Şecaatini arz ederken, stratejik
önemi ve kaynakları ile Türkiye ve KKTC'yi emper-
yalist Batı'ya ucuz hatta yok pahasına, satılık, kali-
teli mal olarak görüyor ama malın zamanında tes-
lim edilememe korkusunu da yaşıyor.
Hiç heveslenmesin geçen yüzyılın başında aynı
emelleri güden emperyalistlerveonlann işbiriikçile-
ri Damat Feritler, Ali Kemal'ler nasıl cevaplannı al-
dıysa, hiç şüphesiz bugün aynı emelleri güdenler ay-
nı cevabı yine alacaklardır. Mandacının da itiraf et-
tiği gibi, hâlâ bu ülke de bazı Türkler var."
Sahit
Çorlu'dan Aysel ve Srtkı
Ergüney: "Başbakan'ın
kızının nikâhına katılan
yabancı devlet
adamlanmn Başbakan'ın
karısı ve kızı ile
tokalaşmamasına,
dahası Yunanistan
Başbakanı'nın L
tokalaşmamak için
sırtını dönmesine,
televizyonlannın canlı
yayınlanndan izleyen
bizler de davetsiz nikâh
şahitleri olduk."
SESSİZ SEDASIZ (!)
AT: ZAMANDA
S
Kartal'a kaymakam emriyle kalite!
Istanbul'da Kartal Kaymakamı
Dursun Ali Şahin'in bazı
işyerlerine gönderdiği yazı
şöyle:
"llçemizde mevcut bir kısım kamu
idareleri ile 13 ilköğretim ve lisenin
ISO 9000:2000 Kalite Yönetim
Belgesi almalan meyanında Mayıs
2004 tarihinden bu yana çalışmalar
sürdürülmektedir. Temmuz 2004 sonu
itibanyla ilçemizde 20'den fazla kamu
idaresi bu belgeyi almış olacaktır.
Tamamen müşteri memnuniyeti ve
kalite yönetimi içeren Hizmet Yeterlilik
Belgesi alınması hususunda
ilçemizde faaliyet sürdüren lokanta,
pastane, fınn ve içkili lokantalann bu
belgelerini Aralık 2004 tanhine kadar
almalan zorunlu tutulmuştur.
Bu meyanda kuruluşunuzdan konu ile
ilgili sorumlu kişinin adı, soyadı,
unvanı ve meslek bilgilerinin 7
Temmuz 2004 tarihine kadar
kaymakamlığımıza bildirilmesini
önemli rica ederim."
Bildiğimiz kadanyla işyerieri için ISO
Hizmet Yeterlilik Belgesi alınmasını
zorunlu kılan yasal bir hüküm söz
konusu değil. Bu belgeyi almak
ancak işyerinin tercihi ile olabilir ve
belgeyi almak için belli bir süre içinde
bir dizi kuralın yerine getirilmesi
gerekır. Bu sürenin sonunda gerekli
inceleme yapılır ve kurallan yerine
getiren işyeri, Hizmet Yeterlilik Belgesi
almaya hak kazanır. Getiremeyen,
kalite belgesi alamaz...
Oysa Kartal Kaymakamlığı,
Kartal 'daki dükkânlara belge
almalannı zorunlu kılmış ve bunun
için bir tek kural getirmiş: Yaklaşık 3-4
milyar lira ödemek!
Böyle kalite ancak kaymakam
emriyle olur!
ÇEDKÖŞESÎ
OKTAY EKİNCİ
Gecekondu Cezası ve
Yasadışı Rant Pazan
KİM KİME DUM DUMA BEHtÇAK behicakaturk.net
Çizerimiz yıllık iznin bir bölümünü kullandığından çizimlerine bir süreliğine ara vermiştir.
Ç t Z G Î L İ K KÂMİL M.ASARAC1 kamilmasaracka mynetcom
Türk Ceza Kanunu'na
(TCK) madde eklenerek "ge-
cekondu yapanlara, göz yu-
manlara ve hizmet görürenlere
ağır hapis cezalarT öngören ta-
san kamuoyunda büyük yankı
uyandırdı.
Üyelerinin önemli bir kesimi
"yasadışı yapılarla" mülkiyet
ilişkisi içinde olan Meclis'de-
kı çoğunluğun, bu tasanya on-
ay venp vermeyeceğini henüz
bilemiyoruz.
Ancak, sonuç ne olursa ol-
sun, kentlerinin çoğu "kaçak
yapılaşma" sarmahyla inle-
mekte olan bir ülkede, sorunu
çözmek için böylesi "radJka]"
önlemlenn yasama
gündemine gelme-
si bile olumlu bir
gelişme olarak gö-
rülmeli...
Ne var ki aynı ön-
lemin gerçekten
"sorunuçözmekte"
yeterlı olup olma-
yacağını tartışmak
gerekiyor...
'Kente karşı suç'
AKPnın genel
seçimler öncesin-
de ilan ettıği "par-
ti programı"nda,
gecekondu ve kaçak yapılaş-
ma konusu "kente karşı suç"
ka\Tamıyla ele alınmışh. Şim-
di ise bu programla koşut sayı-
labilecek ceza maddelerinin
TCK'ye "imar knüliği'' başlı-
ğıyla eklenmesi öneriliyor.
Oysa, yasadışı yapılaşmanın
yarattığı temel sorun "knrülik''
değil, tüm kent halkının ve hat-
ta gelecek kuşaklann sağlıklı
yaşam haklannın "gasp edil-
mesrdir. Bu yapılar "çok gü-
zel" ve hatta "çok temiz" bile
olsalar -ki bu gibi tarumlara gi-
rebilecek örnekler de artık az
değil- imar kurallannı çiğne-
yerek kentin dengelerini ve ya-
şam kaynaklarını gözetmedik-
leri için "tophımsalsuç" unsu-
ru oluyorlar. Dahası, "bina
durdukça" işlenen "kahcı" ve
süreklibirsuç...
Bu nedenle TCK'ye imar ih-
iallerini önlemek için eklene-
bilecek her türlü madde de
"kente karşı suçlar" başlığı al-
tında düzenlenmeli.
Ayncahkh kaçaklar
Artık herkes hemfikir ki,
kente göç edenlerin başlannı
sokmak için yaphklan derme
çatma bannaklardan oluşan
•'gecekondulaşma'' süreci es-
kisi gibi yaygın değil. Birçok
belediye ve valilik, bu gibi ya-
mlaşmaya son yıllarda göz aç-
Bursa'da "hukuk dışı
Tower Plaza..
tırmıyor. Özellikle de başkası-
na ya da kamuya ait arazilerde
ıseler...
Bunlann yerine, aralannda
milyon dolarlık villalann, ola-
ğanüstü lüks iş merkezlerinin,
aynı görkemde apartmanlann
ve hatta ünlü kişilerin yaşadık-
lan "siteterin" bile imar huku-
kuna aykın, ruhsatsız ve yasa-
dışı yöntemlerle kentlen sar-
maladığı bir dönem yaşanıyor.
Aynı binalann çoğalmala-
nndaki ve siyasi kollama altın-
da yaygınlaşmalanndaki temel
neden ise "özgürcepazarlana-
bilmeleri
T
'... Yani, ülkemizde
çok yüksek düzeylerde rantlar
sağlayan bir
"kaçak yapıti-
caren" var ve
bunun sağladı-
ğı ekonomik
ilişkiler "yıkü-
malannT da
engelliyor.
Örneğin,
Bursa'da Os-
mangazi Bde-
diyesi'nın ön-
ceki yıl yıkma-
ya kalkıştığı ve
Uhıdağ etekle-
rinde kente kar-
şı suçun doru-
ğunu oluşturan "yasadışı vifla-
lan* kurtarmak için Bayuıdır-
hk Bakanhğı tutmuş, aynı ala-
nı belediye dışına çıkarmıştı.
Benzer şekilde yine ruhsatsız
ya da ruhsat koşullanna a> kın
inşa edildiği için kullanma izni
alama\an çok sa\ida ticaret
merkezinin, otellerin. lüks ko-
nut sitelerinin açıhş törenlerine
hep bu ülkeyiyöneten üst düzcv
siyasetçiler kaülmryorlar mı?~
lşte bu durum da Türki-
ye'nin başta gelen "imar ger-
çeğj" olduğuna göre, aslında
yasa önünde gecekondudan
farkı olmayan, ancak "ekono-
mik güçteri" nedenıyle siyasi
ka\ırma ortamında gerçekle-
şen "kaçak rant binalannırT
önlenmesi öncelikli hedef ol-
malı.
Bunun için de birkaç yıl ön-
ce îçişleri Bakanlığı'na önerdi-
ğimiz bir yasayı yeniden anun-
satmakta fayda var. Eğer, yasa-
dışı yapılann tapulardakı arsa
kayıtlarına "saûlamaz; bağışla-
namaz; takaayapûamaz-T şer-
hı düşülürse ve böylece kaçak
yapılaşmanın temel nedeni ha-
line gelen "hukuk dışı rant pa-
zan
T1
nın önüne geçilebilirse
belki de hapis cezalanndan bi-
le daha etkıli bir önlem ülkeye
kazandınlmışolur...
Oekincifo cumhurryet.com.tr
HARBl SEMtHPOROY semihporoyCa yahoo.com
HAYAT EPÎK TÎYATROSU MLSTAFA BİLGIN
HAöt HEP &ERABE&
OKUYAUM, ÇOCUKL-AR!
TARİHTE BUGUN MLMTAZ ARIKA\ 14 Temmuz tmnc.mumtaz-arikan.com
Ay sınıfı deniutlb
l J AHIay. -»-
AT/LAY FAC//IS//.
1342'D€ BUGÛfJ, TÛIZK P6WZ KuWETLER.İ'NE 8AS-
Ll ATILAY PEUıZALTI GaMiSİ, ÇAA/AOiALS BOĞA-
Zl AÇtKJ-A&NOA 8ATTI!. SAZI AL£Tİ£Rİ t&NjeOL
/ÇİM DAUŞ yAPAM GEMÎ, AMLAŞILAMtVAN BİR
NEPEMLE 8O M£me OeejMLiiOTE SATMt? VE
HA8E£ ALINAMAMIŞTl. KU&miSAM EKlP-
yoĞUH ÇAUŞMALtei C# SOUüÇ VEE-
EMİŞ,iNBA$l SAOETTİfJ GüeCAAJ £OMU7#SM-
PAK.İ TÜM MüeETTE&r ŞEHİT OLMUÇTV.^
ALMAU ICfiUF>P PİRAAAS/MM GÖZETİMİNOS TİIG.-
/AP/LAA/ ATILAY, -isic'm H/ZMETE
Ş , DENİZ İÇİNOE 3 MİL, ÛSTÜUDe
İSE 2O MİL HIZA ULAŞABİLEA1 GEMİPE, 8ÜWK
TOP VE 6 TVÜPİPO KOVAUI BULüMMAkJPyPI
S Subaı/
TC
KONYA İKİNCİ AİLE MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 2003/29
Karar No: 2003/223
Davacı Hülya Şirin tarafindan davalı Konya ili Kadınhanı ilçesi Atlantı Armutlu Mah. 67 hanede nüfusa kayıtlı aynı yerde
oturur Hamza Şirin aleyhine mahkememize açılan boşanma davasının \apılan yargılamasında davanın kabulü ile Konya ili Ka-
dınhanı ilçesi Atlantı kasabası Armutlu Mah. c: 33. hane: 67'de nüfusa kayıtlı Osman kızı 1967 d.lu davacı Hülya Şirin ile aynı
yerde nüfusa kayıtlı Mustafa oğlu 1969 d.lu davalı Hamza Şirin'in MK.nun 166/1 fıkrası gereğince şiddetli geçimsizlik nedeni
ile boşanmalanna. MK.nun 182. maddesi gereğince taraflann müşterek çocuklan 1987 d.lu Polat Şirin'in velayetinin davacı
anneye bırakılmasma. taraflar aynı yerde ıseler her cumartesi-pazar saat 10.00-16.00 arası dini ve miJli ba)Tamlann 2. günü sa-
at 10.00-16.00 arası. taraflar ayn yerde ıseler 30 Hazıran-31 Temmuz tanhleri arasında, dini ve milli ba\Tamlann, 1. günü saat
16.00'dan 2. günü saat 16.00'ya kadar davacı aıuıeye haber vermek kaydı ile müşterek çocuk ile davalı baba arasında şahsi mü-
nasebet tesısine, davacı tedbir ve iştirak nafakası talep etmediğmddden takdinne yer olmadığına. davacı tarafından yapılan
21.920.000.-TL yargılama giderinın davalıdan alınıp davacıya venlmesine karar verilmiş olup işbu hüküm ö'zetinin davalının
adresi belli olmadığından davalıya ilan tarihinden 7 gün sonra tebliğ edılmış sayılacağı tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olu-
nur.
Basın: 32109
PANO
DENİZ KAVUKÇUOĞLU
'Bir Yaz Gecesi Riiyası'
"Komutan"\n suratına aldığı yumruğun etkisiyle
yere yuvarlanmasının, düğün sunucusunun, "Bu
görkemli düğünün nezih konuklan" cümlesini söy-
lediği "an"a rastlaması gerçekten çok talihsiz bir
rastlantıydı. Sunucunun, hakkını tam anlamıyla ve-
rebilme kaygısıyla "r"yi çoklaştınp yayarak kullandı-
ğı "görkem" e layık olabilmek için tüm konuklar gi-
yinmişler, süslenmişler, takıp takıştırmışlar ve bu özel
gecede kendileri için öngörülen yerlerini almışlardı.
Yumruk sahibi Erdal Bey anlaşılan bu heyecanı kal-
dıramamış, iki aydır gizliden gizliye diş bilediği ast-
subayemeklisi"Kornufan"GündoğanBey'ıbiran-
da karşısında görüverince üzerine saldırmıştı.
"Olay" bir yaz düğünü için en olmayacak yerde,
mutfakta ve yine bir "rastlantı" sonucu televizyon ka-
meralannın önünde gerçekleşmişti. Dolayısıyla mil-
yonlarca televizyon izleyicisi de söz konusu yumruk-
lama sartnesini canlı olarak izleme şansına bu rast-
lantı sayesinde sahip olmuştu. 0 anda mutfakta ne
aradıkları hep bir muamma olarak kalacak kalaba-
lık bir konuk grubu elbirliğiyle kavgacılan ayırmış, ağ-
zından köpüklü küfürler taşan öfkeli Erdal Bey'i dı-
şan çıkarmıştı.
Içerdiği tüm şiddete karşın sözünü ettiğim yum-
ruklaşma "Ikinci Bahar" başlığıyla iki aydır Show
TV'de yayımlanan "trajikomik çöpçatanlık" progra-
mının belki de en masum sahnesiydi. Yanşmacılar-
dan en az biri en nihayet yumruksa yumruk, küfür-
se küfür "kendisi gibi" davranmıştı.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de milyon-
larca insan bu tür "eşleşme", "çiftleşme" yanşma-
lannı büyük bir ilgiyle izliyordu. Yanşma yirmi kadar
yanşmacının bir eve kapatılmalanyla başlıyor. yanş-
macılar izleyicilerin de katılımlarıyla iki ay boyunca
her hafta içlerinden bir ikisini eliyoriar, sonunda bir
kadın ya da bir erkek yarışmanın birincisi oluyordu.
Birinci olan gözüne kestirdiği yanşmacılardan birine
evlilik öneriyor, önerisi kabul edilip de "nikâh" ger-
çekleşirse çift armağanlara boğuluyordu.
"Ikinci Bahar" adından da anlaşılacağı gibi yaşça
geçkinlerin katıldıklan bir yanşmaydı ve izleyenlere
eski ucuz Yeşilçam filmlerini aratmayacak yoğunluk-
ta bayağılıklar sunuyordu. Fitnecilik, dedikoducu-
luk, entrikacılık, düzenbazlık diz boyuydu. "Ikinci
Bahar" tiryakilerinin ilgileri de bu "kihi" alanlarda yo-
ğunlaşıyordu. Kimin kime ne oyunlar oynayacağına
ilişkin meraklan milyonlarca izleyiciyi ekran önüne çi-
viliyordu. Bu trajikomedinin en ilginç yanlanndan bi-
ri de izleyici oylarının genelliklefitneciliği, dedikocu-
luğu, entrikacılığı, düzenbazlığı en iyi beceren yanş-
macılara yönelmesiydi.
Milyonlarca izleyicinin karşısında böyle bir "eşleş-
me", "çiftleşme" yarışmasına katılmak zaten aklı
başında insanlann düşüneceği bir şey değilken hal-
kımız bir adım daha öne gidiyor oylannı içlerindeki
kötülerin en kötüsü için kullanıyordu. Finali yarışma-
cılann en genci olan otuz beş yaşındaki şirret mi şir-
ret bir kadın kazanmış ve yanşmanın daha ilk günün-
de gözüne kestirdiği, defalarca "büyükbir aşkla bağ-
landığım" söylediği ilkokul mezunu darbukacıya ev-
lenme teklif etmiş, fakat reddedilmişti. Altmış gün sü-
ren trajikomedinin en can alıcı yeri bu "hüsran do-
lu" reddedilişti.
Benzer bir "hüsran"ı izleyicilerde yaşamasınlar di-
ye yanşmayı kazanamayan fakat "ikinci bahar mut-
luluğunu" yaşamaya azimli başka bir çift için "biryaz
gecesi rüyası" ambiyansında düğün töreni düzen-
lenmiş, Erdal Bey "Komutan"\ işte bu törende yum-
ruklamıştı. Onlaryumruklaşır, Yakup Bey'le Handan
Hanım muratlanna ererlerken, yarışmanın birincisi
bedbaht genç kadın üzerindeki kuyruğu yerleri sü-
püren beyaz gelinliğiyle çıftleştirme evinin bahçesin-
de bir Fellini fıgürü gibi koşuşturup duruyordu.
Seçkin konuklann katılımıyla gerçekleşen bu ne-
zih düğün şöleni beklentiyle, umutla geçen altmış
günün sonunda aradıklannı bulamayan Nezahat,
Sevtap ve Funda hanımlann üzerlerindeki gece giy-
sileriyle yüzme havuzuna atlayıp serinlemeleriyle son
buldu. Kimi reklam veren kuruluşlartarafından "Ikin-
ci Bahar"\n yılın en başanlı televizyon yapımı seçil-
mesi ise yalnızca bir aynntıydı. Ne diyelim, Tann bi-
zi daha büyük felaketlerden korusun!
(e-posta: dkavukcuoglu " superonline.com)
(Faks:0212-234 68 73)
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
1 2 3
SOLDANSAĞA:
1/ Balhbaba-
gillerden ıtırlı
bir bitki. II
Halk edebi-
yatında uyağa
verilen ad...
Üstü kapalı
ve dört teker- g
lekli bir at
arabası. 3/ Es-
ki Mısır'da
güneş tann- 9
sı... Büyük
kardeş, ağabey...
AlfredHitehcock'un
1
bir fılmi. 4/ Yükse-
2
kokul. 5/ Iki kulplu 3
küfe biçiminde bü- 4
yük sepet. 6/ Başan- 5
sızltk, sonuçsuz- 6
luk... Lantan ele- 7
mentinin simgesi. 7/ 8
Birgöstermesıfatı... 9
Terbiyesiz kimse... Türk resim sanatında önemli
bir grubun ad olarak benimsediği harfin okunu-
şu. 8/ Çemberin çe\Tesinin çapına oranını göste-
ren sayı... Sevilen birinin ölümünden duyulan
üzüntüyü anlatan lirik şiir. 91 Et suyu ve ekrnek-
le yapılan bir yemek... İsrail'in plaka işareti.
YUKARIDAN AŞAĞI\'A:
1/ Hiç evlenmemiş, evlenmekten kaçınan erkek.
2/ "Hile, dümen" anlamında argo sözcük... Is-
kambilde bir renk. 3/ Radyum elementinin sim-
gesi... " — Gündüz": Yazanmız... Kalm bükül-
müş sicim. 47 Çıplak modelden yapılmış insan
resmi. 5/ Manisa yöresinde asma kütüğüne veri-
len ad. 6/Kısırhk, verimsizlik... Bir nota. II Pas-
ta hamuru... " — Kuyruğu": AazNesin'in öykü
kitabı... Adın durum eklerinden biri. 8/Atasözle-
rine dayanan didaktik Çin şiiri... Eski Yunan ve
Roma'da herhangi bir konu üstüne, dönüşümlü al-
tılı ve beşlilerden oluşan şiir. 9/ Ortaoyununda
zurnaya verilen ad... Vilayet.