22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 3 HAZİRAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURtYET SAYFA NATO ÎSTANBUL DORUGU 2004 ABD, BOP'la enerji kaynaklannı denetlemeyi ve bölgeyi çokuluslu şirketlere açmayı hedefliyor Biravuçpetnoliçia..Prof. DK Sinan Sönmez(Atılım Üniversitesi Öğretim Üyesi):Amerika, biryandan hâkim olmayıplanladığı yörelerdeki doğal kaynaklan emniyete almak, diğeryandan IMF ve Dünya Bankası 'nın desteğiyle serbestleşmepolitikalannı uygulayarak ilgili ekonomileri çokuluslu ABD şirketlerine açmayı hedeflemektedir. Ortadaki Büyük Oyun: BOP Hazırlayan: Işık Kansu-Sertaç £ş Mete Göknel (EskiBOTAŞ GenelMüdürü): Enerji kaynaklannın Atlantikpiyasasına ulaştırılmasında en ekonomikyol, Türkiye geçişli rotalardır. Türkiye olmadan, projenin başarıh olması veya tamamlanabilmesi mümkün değildir Türkiye, 'olmazsa olmaz' konumu nedeniyle, G-8 toplantısına davet edilmiştir. Siyasi-ekonomik coğrafya değişiyor A tılım Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Sinan Sönmez, Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP), ekonomik anlamda ABD'nın geniş bir coğrafyada kaynakJara ulaşma tasanmı olduğunu belirtti. ABD ekonomisindeki sıkıntılara değinen Sönmez, BOP'un bir anJamda silah üreticileri, petrol devleri ve finansal şirketler koalısyonun bir eseri olduğunu dile getırerek "ABD, bir yandan hâkiın olmayı planladığı yörelerdeki doğal kaynaklan emniyeie ahnak, diğer yandan LMF ve Dünya Bankası'nın desteğiyle serbestleşme politikalannı uygulayarak ilgili ekonomileri çokuluslu ABD şirketlerine açmayı hedeflemektedir" görüşünü savundu. Sönmez, BOP'un ekonomik hedeflerine ilişkın şu yorumJan yaptı: BOP, geniş bir coğrafyada kaynaklara ulaşma çabasıdır: A BD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in / l danışmanlığını da yapan Prof. Barnett, dünyayı iki / l bölgeye ayırmaktadır: llkı, küreselJeşmiş ve işleyen bölge, yani küresel düzene entegre olmuş bölgeler. îkincisi ise; entegre olmamış, terorizme açık veya çatlak veya gri bölgeler. Eski Yugoslavya, Kafkaslar, Hazar Denizi'nden Afganistan ve Pakistan'a uzanan Orta Asya, Ortadoğu, Afrika'da Büyük Göller yöresi ve Amerika kıtasında And Dağları bölgesi, gri bölgelere örnek olarak verilmektedir. Ilgınç olan nokta, iki bölgeyi birbirine yapıştıran, bu nedenle de aynı zamanda fay hattı üzerinde yer alan bir dizi ülkenin bulunmasıdır. Örneğin, Latin Amerika'da Brezılya, Meksika; Asya'da Endonezya, Güney Kore; Avrupa ve Yakındoğu'da Ukrayna'dan başlayan, Türkiye ve Azerbaycan, Kuzey Afrika'da Mağrip ülkelen ve Mısır'ı kapsayan bir kuşak var. Fas'tan Çin Halk Cumhuriyeti sınırlanna, Kafkaslar'dan Kuzey Afhka'ya kadar uzanan BOP, Bush'un ulusal güvenlik danışmanı Condoleezza Rice'ın açıkça vurguladığı üzere "siyasi ve ekonomik coğrafyayı değiştinneyi amaçhyor." BOP, petrol üreten ülkeleri ABD'ye daha fazia ve uygun şartla petrol satmaya ikna yöntemidir: A BD Ulusal Enerji Politikası Geliştirme /\ Grubu'nun, 17 Mayıs 2001'de yayımlanan ÂİL. raporda, ABD'nin yabancı petrole bağımlılik oranuun 2001 'de yüzde 52 iken, 2020"de yüzde 66 olacağı öngörülmüştür. Toplam tüketimin artmasına bağlı olarak ABD'nin 2020"de mevcut duruma göre ıthaiatını yüzde 60 arttırması söz konusu olacakür. Bunun anlamı, günlük 10.4 müyon varillik ithaJatın 16.7 milyon varile ulaşmasıdır. Bu nedenle, petrol ihraç eden ülkelen üretimlerini arttırmaya ve ABD'ye daha fazla petrol satmaya ikna etmek gerekli görülmektedır. Bu doğrultuda dünya enerji rezervierinin üçte ikisine sahip olan Körfez ülkelerinin ve özellikle Suudi Arabistan'ın ABD şirketlennin modernizasyon çahşmalannı sağlamalan için ikna edilmesi gereklidir. Aynca, ABD petrol ithalat kaynaklannın bölgesel olarak çeşitlendirilmesi de gereklidir. Bu doğrultuda ABD şirketleriyle işbirliği yapılarak Hazar yöresi (özellikle Azerbaycan, Kazakistan), Sahra Altı Afrika (Angola, Nijerya) ve Latin Amerika'dan (Kolombiya, Meksika, Venezüella) ithalatın arttırılması önerilmektedır. Dikkat edilecek olursa bu yöreler beklenen istikrara sahip gözükmemektedir ve hükümetler değil, fakat yöre halklan genelde ABD karşıtıdır. Bu durumda sürekli askeri güç bulundurmanın yanında yöredeki ülkelerin siyasal ve ekonomik olarak yeniden yapılandınlmalan gerekli gözükmektedir. Bu yeniden yapılandırma, yeni bir Pax Americana'ya uygun olarak tasarlanmaktadır. BOP, silah üreticileri, petrol devleri ve finansal şirketler koalisyonunun eserldlr ~T\ etrol başta olmak üzere doğal kaynaklan yakından A - ' denetleme stratejisi ve politikalan, çokuluslu petrol A. şirketleri ve ABD yönetimi arasındaki ilişkilerin ele alınmasını gerektirmektedir. Mevcut durumda 4 büyük şirket uluslararası piyasaya hâkimdir. Bunlar; îngiltere kökenli British Petroleum- Amocco ve Royal Dutch/ Shell ile ABD kökenli Exxon-Mobil ve Texaco- Chevron'dur. Anglo-sakson kökenli petrol devlerinin çıkarlan ABD ve îngiltere'nin tavnnda dikkate alınması gerekli etkenlerdir. 70 ve 80'li yıllarda ABD'nin ulusal çıkan silah üreticisi büyük şirketler, petrol şirketleri ile finansal şirketler arasında yapılan bir işbirliğine dayanmıştır. Yani silah satıcılan-petrol satıcılan koalisyonu yapılmış, finansal şirketler de bu koalisyonda yer bulmuşlardır. BOP, ABD ekonomisindeki sıkıntılara çare arayışıdır: ı990'larda Amerikan "New Age"inin (Yeni Çağ) peygamberleri, dünya çapında yeni bir genişleme daİgasının izlerini yakalamışlardı. Dahası, hızlı büyümenin ve sıfır enflasyonun damgasım vurduğu uyıımlu bir kapitalizmin doğuşunu müjdeliyorlardı. "New Age"in taçlandınlmasını çözebilmek için ABD büyüme hızıru (1991 - 2000) uzun vadedekı sonuçlar ile karşılaştırmak gerek. 50 yıllık süreç dikkate alındığında, son 10 yıllık kesıtte büyüme hızında bir yavaşlama olduğu gözlenmektedır. 90'h yıllarda ABD ekonomisinde kriz yaşanmaması, hatta yavaşlamanın belirmemesi, devresel hareketlerin ortadan kaldınldığı ve uzun vadeli yeni bir büyüme sürecine girildiği kanısına yol açmıştır. Oysaki, 1961-94 ile 1995-2000 kesıtlerinin karşılaştınlması bu tanının doğru olmadığını göstermektedir. Sonuçta; ABD'de sibernetik bir "New Age"e girilmemiş olsa da, Projede Tiirkiyenin ayrı önemi var' E 1 skı BOTAŞ Genel Müdürü Mete Göknel, BOP'u •"ABD'nin rakiplerinin petrol kaynaklannı kontrol etmeye" yönelen bir tasanm olduğuna işaret ederek ABD'nin, çeşitli boru hatlan nedeniyle bir enerji köprüsü haline gelen Türkiye'yi BOP'ta ayn bir yere oturttuğunu belirtti. Göknel. BOP'un bölgedeki enerji kaynaklanna dönük yanına ve Türkiye'ye bu konuda verilmek istenen role ilişkin şu değerlendırmeleri yaptı: BOP, ABD'nin rakiplerinin petrol kaynaklannı kontrol etmeye yönellktir: D ünya hâkımiyeti için AvTasya'yı, AvTasya hâkımiyeti için de Büyük Ortadoğu"yu kontrol etmenın zorunluluğunu hisseden ABD, bu yolda stratejik bir madde olan petrol ve ona ulaşım yollan üzerinde egemenlik tesis ederek, rakipleri karşısında stratejik üstünlük sağlamayı amaçlarriaktadır. Böylece, petrol ve doğalgaz rezervleri olmayan veya kısıtlı olan kendisine Takip ekonomuer" durumundaki AB ülkeleri, Japonya, Çın ve Avrasya Birligi ülkelerinin ekonomik büyümelerini kontrol altına alabilecek, Euro veya başka 2020 yıhnda yabancı petrole bağımlılik oranuun yüzde 66 olacağı öngörülen ABD enerji kaynaklannı egemenliği altuıa ahnak istemektedir. ekonominin çarklannı altüst eden finansal sermayenin ön plana çıktığı bir döneme girildiği açıktır. Yani finansal öğenin hâkim olduğu bir sermaye birikımi rejimine geçilmiştir. 2000'de borsa kriziyle karşılaşan ABD ekonomisinin özelliği dev boyutlara ulaşan bütçe açığı ve dış ticaret açığıdır. 1990Tarda borçlanma sanayiyi ayakta tutmuştur. Bush yönetimi altında savaş harcamalan ve büyük şirketlere yapılan transferlere paralel olarak vergi indirirnleri bütçede önemli açıklann oluşmasına yol açmıştır. Düşük değerli dolar pohtikası ile ithalat patlamış ve dış ticaret açığı büyük boyutlara ulaşmıştır. ABD yönetimi ekonominin finansmanını yabancı sermaye girişi ile sağlamaktadır. ABD ekonomisi, halen küresel düzeydeki büyümenin motoru durumundadır, ancak sorunludur. Üretken sektörlerde kârlılığın düşmesi karşısında, düşük faiz- düşük değerli dolar politikası şirketlerin kârlıhğını arttırma çabası olarak yorumlanmalıdır. Ekonomideki çifte açıklann yol açtığı fınansman ihtiyacının dışandan sağlandığı dikkate alındığında belirli bir rizikonun olduğu görülmektedir. ABD, saldırgan tavnyla bir yandan hâkim olmayı planladığı yörelerdeki doğal kaynaklan emniyete almak, diğer yandan IMF ve Dünya Bankası'nın desteğiyle serbestleşme politikalannı uygulayarak ilgili ekonomileri çokuluslu ABD şirketlerine açmayı hedeflemektedir. bir para biriminin dünya ticaretine hâkim olmasmı önleyecek ve esasen altın olarak karşılığı tam olmayan, sadece ABD'nin baskı ve askeri gücü ile ayakta durabilen ABD Dolan dünya ticaretine hâkim olabilecektir. Irak harekâtının en önemli nedeninin de. Irak'ın OPEC üyesi olarak Kasım 2000'den itibaren petrolünü Euro'yu referans alarak satmayı kararlaştuTnası ve diğer OPEC ülkelerine de bu hususta çağn yapması olduğu unutulmamalıdır. Dünya kullanılabilir petrol rezervlerinin yüzde 68'i ve doğalgaz kaynaklannın yüzde 41 'i Ortadoğu'dadır. Son on yılda saptanan rezervlerin ise yüzde 90'ı yine bu bölgededir. 2020 yülanna gelindiğinde, bu bölgenin dünya petrol talebinın yüzde 40'uıı karşılayacağı öngörülmektedir. Ancak, ABD'nin enerji kaynaklan ve sevk yollannı kontrol etmek istemesinin nedeni, kendi petrol ihtiyacını karşılamak veya dünyayı birlikte yönetmeyi planladıklan "uluslarüstü şirkeüerin" petrol ticaretini sürdürmelerini güvence altına almak değildir. ABD; ihtiyacının büyük bir bölümünü çok verimli kendi kaynaklanndan, geri kalan ihtiyacının önemli bir bölümünü Meksika, Venezüella ve Kuzey Denizi'nden (Norveç) karşılamakta, sadece küçük bir bölümünü Ortadoğu ülkelerinden almaktadır. Dolayısıyla, bölgeyi denetim altma ahnak istemesinde, kendi ihtiyacını garanti altuıa ahnak amacıyla ilgili hesaplar olmasıyla birlikte, esas amaç, dünya üzerindeki rakiplerinin çok büyük ölçüde bu kaynaklara bağımlı ohnasıdır. ABD'nin rakipleri üzerinde ekonomik baskı kurabilmesi için, sadece Ortadoğu'daki petrol ve gaz kaynaklannı denetim altında bulundurması yeterli olmamaktadır. Komşu bölgelerde bulunan enerji kaynaklannın, erişim ve sevk yollannın da kontrolü gerekmektedir. Bu stratejiler. ABD'yi Ortadoğu coğrafyasuun yarunda, stratejik önem taşıyan diğer yalun bölgelerin de kontrol altına alınması gerçeğini ortaya çıkarmaktadır. BOP'ta bir enerji köprüsü olması nedeniyle Türkiye'nln ABD açısından ayrı bir yeri bulunuyor fğ Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, üzerinde / kurulduğu Anadolu, coğrafı konumu nedeniyle, _Z. asırlardır Doğu ile Batı arasında köprü görevini görmüştür. Petrol ve doğalgaz genelde üretim ve tüketim bölgeleri arasuıda boru hatlan ile ilişkıiendırilmektedir. Mesafe ve coğrafi yapı şartlan, bu ilişkılendirmevi bazen boru hatlan ve kütle taşıma birleşimiyle ohnasmı zaruri kıhnaktadır. Petrol, genelde boru hatlan ile pazar oluşmasına uygun deniz kıyılaruıa sevk edilmekte ve buradan nihai pazarlara tankerler ile ulaşıhnaktadır. Doğalgaz ise; pazara boru hatlan ile sevk edilmekte, çok özel hallerde, basınçlandınlmış veya sıvılaştınlmış olarak özel tankerler ile pazara ulaştınlmaktadır. Jeopolitik konumu itibanyla, Batı ile Doğu arasında doğal bir enerji köprüsü oluşturan Türkiye, dünyanın küreselleşme ve entegrasyona doğru yöneldiği bu dönemde, arasında dil, din birliğı ve kültürel yakınlaşmanın olduğu Türk cumhuriyetleri ile doğal olarak, enerji projelennde birliktelik içindedir. Enerji kaynaklanndaki ve bu kaynaklann uluslararası pazarlara çıkanlmasındaki kısıtlar. bu kavnaklann optimal kullanımını zaruri kılmaktadır. Orta Asya bağımsız Türk dev letleri içerisinde Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan petrol ve doğalgaz kaynaklan zengin ülkelerdir. Azerbaycan ve Kazakistan belirlenmiş büyük petrol rezervlerine. Türkmenistan ise doğalgaz rezervlerine sahiptır. Rusya Federasyonu'nun Batı Ural bölgesinde üretilen hampetrolün en kısa ve önemli çıkış noktası da Karadeniz Novorossiysk Limanı'dır. Ancak, Istanbul ve Çanakkale boğazlanndaki gerek iç trafik gerekse coğrafi kısıtlar, bu petrolün uluslararası piyasaya çıkışını zorlamakta ve Türkiye üzerinden Ege Denizi veya Akdeniz'e çıkacak transit boru hattı projeleri üzerinde çalışılmaktadır. Yine. Kazakistan Üstyurt platosu petrol sahalannın ve Türkmenistan Nebitdağı yataklannın uluslararası pazarlara direkt çıkışı yoktur. Bu enerji kaynaklannuı da, Atlantik piyasasına ulaştmhnasında en ekonomik yol, Türkiye geçişli rotalardır. Türkiye, mevcut Irak-Türkiye petrol boru hattının dışında, tesis edihnekte olan Bakû- Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı; Iran (dolayh olarak Türkmenistan) doğalgazını Ankara'ya getiren ve ana hat itibanyla Batı'da Bulgaristan sınınna bağlayan doğalgaz boru hattı; Azerbaycan, Mısır, Irak, Suriye doğalgazuıı Türkiye ana hattına ve yine dolayh olarak batı hattına bağlanmasına imkân verecek boru hattı projeleri üzerinde çalışmaktadır. Tüm bu enerji kaynaklanna geçiş veya sevk yolu durumunda olan Türkiye, gerekmiktar, gerekse stratejik yönlerden önemli enerji kaynaklannın geçiş yolu olma konumundadır. Bu durum "Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ülkeleri Projesi" içine. "petrol alanlanmn ve petrol taşıma yoHannın kontrolü" amacına uygun olarak Türkiye'nin de katılımını zorunlu kılmaktadır. Türkiye olmadan, projenin başanlı olması veya tamamlanabilmesi mümkün değildir. Türkiye'nin konumu, proje kapsamı içüıdeki bölgelerde, petrol ve doğalgaz kaynaklanna sahip herhangi bir ülkeden çok daha stratejik önemi haizdir. O nedenledir ki, projenin odağında olan Türkiye, "obnazsa olmaz" konumu nedeniyle, yıllardır sadece basın haberlerinde izlediği G-8 toplantısına davet edilmiştir. Ancak, bu önemi algılayamayan mevcut iktidar, şartlı gidebileceği ve tezlerini diretebileceği bir konumu idrakten uzak, kendi standardında olmayan ülkeler ile bir tutularak yapılan karşılama törenlerini kabullenmiş ve gerekh tavn dahi sergileyememiştir. Yarın BOP'un stratejik cozumlemesi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle