Katalog

SAYFA CUMHUFJİYET 23 HAZİRAN 2004 ÇARŞAMBA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Oanakkale Izmir Manisa Aydın Denizlı Zonguldatc QfAçık Y Y Y Y PB Y PB PB Y 21 27 25 24 30 30 33 31 21 Sinop Y 24 Adana Y 27 Samsun Y 24 Mersin Y 28 Trabzon _Y 21 Diyarbakır Y 36 Giresun Y 22 Şanlıurfa Y 36 PB 33Ankara Y 24 Mardın Eskişehir Y 14 Siırt PB 30 Konya Y 22 Hakkâri PB 28 Sıvas Y 23 Van PB 25 Antalya PB 29 Kars Y 19 Butun bolgelenmız parçalı çok bulutlu, Mar- mara, Karadenız, Kuzey ve Iç Ege, Iç Anadolu. goller yores, Doğu Akde- nız. Doğu Anadolu'nun kuzey ve batısı ıte Guney- doğu Anadolu'nun baiısı sağanak ve gok guriıltu- lu sağanak yağışlı geçe- cek Havasıcaklığı;ıçke- sımlende hıssedılır dere- cede olmak uzere tum yurtta azalacak DIS MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 2ü 17 21 17 20 19 24 28 Münih Y 26 Zürih Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y PB B PB B B PB PB 24 27 32 25 27 24 28 21 Y 25 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y B PB Y B Y Y A 18 38 21 36 32 30 26 35 B 33 Parçalı bulutlu SiSlı , Bulutlu k Çok bulutlu Yağmuriu bKartı G U N C E L CÜ1NEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Dışişle-ri Bakanımız Gül'e gelince, haberleri ya- lanlarken yalanlarnadı. Kuzey Irak'ta olanbitenleri "çokyakından takip ettiğimizj" söylüyor. Sonra7 ötesini berisini, hükümet olarak ne yaptığımızı, ne düşündüğümüzü soranlara bıra- kıyorve Kuzey Irak'la ilgili -değişikbirgörüşiçer- meyen- bildiğimiz havaları çalıyor. "Kerkük'te oldubittiye izin vermeyeceğimizden" tutun da, Irak'ın kuzeyinde "federatif biryapının bölünm&lere yol açabileceğinden" söz ediyor. Gül, PKK Kongra-Gel'e karşı ABD'nin "görû- nür gelecekte askeri operasyona sıcak bakmadı- ğını" dogrularken; Irak'ın kuzeyindeki dağlarda yerleşik teröristlere karşı ısrarlı operasyon tale- bimizin Vvashıngton üzerinde hiçbir etki yapma- dığını, ABD'nin büyük müttefiki, dostu Türkiye'yi fazla ırgalamadığını doğrulamış oluyor. • • • Kerkük'te Kuzey Irak Kürt aşiretlerinin yarata- cağı bir oldubittiye izin vermemek ne demek? Öteden beri bilinen bir gerçek; Kuzey Irak'a as- keri müdahale. Ama, bu ve Kuzey Irak konusunda ABD Dışiş- leri Bakanlığfndayapılan birtoplantınıntutanak- larını yayımlayan Fikret Bila'nın aktardığı bilgile- re göre; Türkiye'yi Türkler kadar, hatta zaman za- man Türklerden çok daha dikkatle gözleyen, so- nuçlar çıkaran dış kaynaklar böyle düşünmüyor: "(Kerkük'ün resmen Kürt aşiretlerinin egemen- liğine girmesi konusunda) TSK büyük tepki gös- terecektfr. Ama Kerkük'ün Kürt etnik federasyo- nu içinde kalmasını asker önleyecek durumda da değil. Askeri bir operasyon seçenek dışı" (Dış lliş- kiler uzmanı Steven Cook) Dışişleri Bakanı, Kürt federasyonuna Türki- ye'nin karşı olduğunu ve federatif yapının bölün- melere yol açacağını mı söylüyor? Tutanaklara göz atalım: "Ben Dışişleri Bakanı Gül'le VVashington'da gö- rüştüm. Bakan bana, 'Kürtlerin haklarınaAKPve hükümet olarak karşı değiliz. Zaten bir de facto (Kürt) devlet var ve bununla şu ana kadar iyi iliş- kiler içindeyiz. Türkiye'yi işin içine katmadıkça oradaki gelişmeler onlann işi' dedi. Kerkük'ün Kürtlere verilmesine AKP büyük tepki göstermez. Göstereceği tepki (yani göstermelik tepki) aske- rin ve milliyetçi gruplann tepkisini azaltmak için- dir... Türkiye'deki Kürtler Irak'taki Kürtlerin ba- ğımsızlığını destekliyor ve bu desteğe AKP için- de de devam ettiriyorlar." (Eski Dışişleri Uzmanı Henri Barkey) • • • Kimi medyayla birlikte AKP hükümetinin başa- nlı diye yutturmaya çalıştığı Irak ve Kürt sorunuy- la ilgili politikalar da doğrulanmıyor: "Türkiye tehlike algılaması konusunda artık ho- mojen değil; dahası sistemin stratejik düşünme mekanizması zayıf ve gittikçe parçalanıyor... Ben- ce (Başbakan 'ın yakın danışmanı, Kürt kökenli ol- duğunu açıklayan) Cüneyd Zapsu bugün Kürt konusunda en güçlü kişl. Zaman gazetesinde çı- kan mülakatında açıkça Kürt kimliğine ve Kürt milliyetçiliğine olan sempatisini ortaya koyuyor... Kürt meselesine bakışta stratejik biriik artık yok... Hükümetin Irak konusundaki kırmızı çizgileri birer birer yok oldu. Ne hükümetten ne de askerden tepki geldi..." (ABD Milli Savunma Akademisi öğ- retim Üyesi Judith Yapke) • • • Kimilerinin (suskun medya ile siyaset dünyası- nın) elmalarla armutları karıştırdığı, bu hüküme- tin Kuzey Irak ve Irak konulannda da Annan pla- nını koşulsuz kabul ederken yaptığı gibi dışanya yansıttıklarıyla örtüşmeyen politik görüşleri, ola- sı uygulamalan kamuoyundan gizlediği bir kez daha ortaya çıkıyor. Kuşkusuz ABD koşutunda. ^°.*A-~° Sulukar AKP'de bildiri gerilimi Başbakan Erdoğan, 'DEP bildirisi' yayımlayan milletvekillerine 'Bu marka altında istediğin açıklamayı yapamazsın kardeşim' diyerek çıkıştı BÜLENT SARIOĞLU ANKARA -10 ıktidar millet- vekilınin açıkladığı "DEP bil- dirisi" AKP grubunu kanştırdı. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan, bugüne kadar mületveküle- rine dönük en sert konuşmasını dün AKP grubunun basına kapa- lı bölümünde yaptı. Geçen hafta AKP grup toplan- tısının ardından yurtdışına çıkar- ken lOmilletvekılininbildirisiy- le karşılaşan Erdoğan, kızgınlı- ğını dün grup toplantısında orta- ya koydu. Bir ara kabul için grup salonundan aynlan Erdoğan, döndüğünde koltuklan boş gö- rünce "Bu ne rezillik" diye sor- du. Millervekillerinin cep tele- fonuna mesaj çekılerek, toplan- tıya dönmeleri istendi. Edinilen bilgiye göre Erdoğan, Meclis'e devamlıhk ve DEP bildirisi ko- nusunda şunlan söyledi: • Üç tip milletvekili var: Ge- nel kurul ve komisyon çalışma- lannı takip edenler, zaman za- man boy gösterenler ve hiç katıl- mayanlar. Bizi kimse buraya zor- la almadı. 3 Kasım'dan önce çe- şit çeşit referanslar gösterip ara- ya adam koyanlar bir düşünsün. • Buraya iş yapmaya geldiniz. Tatili matili özledim olmaz. Be- nim tatilim yok. Ben çalıştığım sürece siz de çalışacaksınız. Al- dığuuz maaşı hak ettirin. 366 ki- şilik bir grubuz. Toplantı yeter sayısının bulunmaması, çok çiı- kin bir olay. Kendi özel işiniz ol- sa böyle yapmazsınız. • Ben baştan beri söylüyorum; biz bir partinin devamı değiliz. Çeşitli partilerden arkadaşlarla yeni bir parti oluşturduk, yeni il- keler belirledik. Bu ilkelerden sapmak olmaz, yolumuz uzun. • 10 tane efsaneymiş! (DYP Genel Başkan Yardımcısı'nın de- mecini kastederek) Ne efsanesi? "Efendim ben millervekiliyim açıklama yapanm..." Bağımsız- san yaparsın. Bu marka altına, AKP çatısı altına gelrnişsen ya- pamazsın kardeşim. Öyle bildiri mildiri... Benim partimin içinde bir kısmı vatansever, bir kısmı de- ğil ayınmı olamaz. Açıklama ya- pılacaksa grup yapar, ki ben yap- tım. Ben zaten sızın ve milletimi- zin hassasiyetlerini bildiğim için sert bir açıklama yaptım. Açıkla- mayı yaptım, uçağa bindim, arka- sından sizin açıklamanız geldi. Cazetemlzl hedef aldı • Her gün hükümetimize, ba- kanlanmıza sayfa sayfa söven gazetelerde size alkış tutuluyor. Cumhuriyet gazetesi 10 efsane diye manşet atıyor. Bu bildiri sa- dece Cumhuriyetçileri sevindir- di. Bence hepiniz birer efsane olabilirsiniz, ama kimse parti di- siplininin dışına çıkmayacak. • Ben bu bildirinin içeriğini kabul ediyorum. Kaldı ki, o bil- dirinin altına ben de imza ata- nm. Benim bakammın görüşme- siyle ilgili bölüm hariç. Ama yöntem böyle olmaz. Görüşme devletin bilgisi dahilindey- di.Herkes bizim vatandaşımız. Herkesi kucaklayacağımıza söz verdik. Toplumla böyle sözleş- me imzaladık biz. Demokrasi mücadelesini tek başıma da kal- sam sürdûrürüm. Siz nasıl siya- set yapıyorsunuz? • Alınan bilgiye göre, toplan- tıda bildirici milletvekillerinden Vahit Erdem söz alarak, gerek- çelerini anlattı. Erdem'in "Dev- letin çıkarlanna aykın tek bir hareketim olmadı şimdiye ka- dar. Ülkenin toleranslarının aşüdığını düşündüğümüz için o açıklamayı yaptık" yönünde açıklama yaptığı öğrenildi. AKP, Kadıköy'deki 20 dönümlük araziyi konut yapımı için yok edecek Yeşil alan vurgunuHİLAL KÖSE Tanm II Müdürlüğü'ne ait, Kadıköy'deki yeşil alan, AKP hükümeti tarafından konut yapı- rru için satışa çıkanlıyor. 20 dö- nümlük araziyi, daha önce de 4 bin tonluk mısır ithalatı ile gün- deme gelen Maliye Bakanı Ke- mal Unakıtan'ın oğlu Abdul- lah Unakıtan'ın otel yapmak için alacağı öne sürülüyor. Kadıköy'ün en popüler mekâ- m olan Bağdat Caddesi üzerinde bulunan alan, kat karşıhğı özel- leştiriliyor. ÖzelleştirmeYüksek Kurulu tarafından verilen ilanla satışı gerçekleşecek arazi, hükü- metin "Hazine'ye ait bina, arsa ve araziler. özel sektöre kat kar- şılığı verilerek ekonomiye ka- zandırma politikasıyla" yok edilecek. Kadıköy Belediye Baş- kanı Selami Öztürk, arazinin Kadıköylülerin ortak nefes alma mekânı olduğunu ifade ederek "Bu bir cinayet olur. Satışa izin vermeyeceğiz" dedi. Kendileri- ne şu anda herhangi bir resmi ya- zının gelmediğini, uygulamanın gerçekleşmesiyle dava açacakla- nnı dile getiren Öztürk şöyle ko- nuştu: "Kent planı, oraya yapı- lacak konutları kaldırmaz. Bi- ze gelen duyumlara göre satış- la ilgili Özelleştirme Vüksek Kurulu'na ilan verilmiş. Kat karşıhğı ihale edilecek." - Tüccar zlhnlyetr CHP Kadıköy tlçe Başkanı Türer Ercan ise aynı arazinin daha önceki yıllarda da saülmak istendiğini anımsatarak "Kadı- köy halkının tamamı bu özel- leştirmeye karşı" dedi. Araziyi Abdullah Unakıtan'ın alacağı- nın söylendiğini kaydeden Er- can, "Sermaye sahiplerinin yıl- lardır buraya otel yapma pro- jelerinin olduğunu biliyoruz" diye konuştu. Buradan sonra Göztepe'deki Meteoroloji Bölge Müdürlüğü'ne ait yeşil alanın ta- lan edileceğini ifade eden Ercan, şöyle devam etti: "AKP ülkeyi tüccar devlet mantığı ile idare ediyor. Kâr edebilecekleri yer- leri satıyorlar. Kadıköy, arsa fıyatlarının en yüksek olduğu yer şu anda. Bu mekânı da kendi yandaşlanna peşkeş çe- Bağdat Caddesi üzerinde buJunan ve Tanm tl Müdürlüğü'ne ait olan 20 dönümlük araziyi Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın oğlunun otel yapmak için alacağı öne sürüldü. kecekler." Satışı gerçekleştiri- len arazilerin imarlannın beledi- yelerin yetkilerinden çıkanlarak Imar ve Iskân Bakanlığı'na dev- redildiklerini de dile getiren Er- can, AKP Kadıköy Ilçe Örgü- tü'nün söylentilerle ilgili hiçbir görüş bildirmediğini de söyledi. Maliye Bakanlığı'nın Hazi- ne'ye ait arsa ve arazileri özel sektöre kat karşıhğı vererek ekonomiye kazandırmayı plan- dığı alanlar arasmda Kartal'da- ki Set Çimento arazisi de bu- lunuyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN "...Nepimanof'un'Tcagedyası'!.." • Baştarafı Arka Sayfada rek, özgürlüğü öz halkları için isti- yorlardı; 'Müslüman', 'Ulusalcılığa yatkın' Komünistler -bilhassa N. Ne- rimanof- bûtün Şark'ın (Doğu'nun) özgürlüğünü düşünüyorlardı. Onlar pan/Türkist, pan/lslamist olarak rt- ham olundularsa da, bu kavramlara verilen 'gerici' mananın aslı yoktu. Onlar sadece Türk haikları arasmda kardeşliğin, kendilerine özgü yaşa- manın yandaşıydılar." "...A. Beningsen, Lemercier-Quel- quejay ve S. Uyummbişin'in fikrince, 'Ulusalcılığa yatkın' Komünistler, Sosyalizm'e giden 'Rus Yolu' ile 'Do- ğu Yolu'nun farklarını aydınlatarak Sosyalizm'in ilkelerini Müslüman halklann koşullarıyia uzlaştırmaya çalışıyorlardı. Ulusalcılığa yatkın, Türk asıllı Komünistler, sonralan ge- lişmekte olan III. Dünya'nın kurucu- larından sayıldılar. M. Sultan Gali- yefinyazdığına göre, kendilerine ba- zen 'Sağcılar' denilen, 'Ulusalcılığa yatkın' Komünistler, aslında kendile- rini 'Ulusalcı değil Sosyalist olarak' takdim ediyorlardı..." (Hasanof Hasan Azizoğlu, N. Nerimanof'un Milli Dev- letçilik Bakışlan ve Faaliyetleri', s. 17-18, Bakı, 2004) Başka bir deyişle, Asya'daki Türkler zaten 'Cedit Hareketi'y\e 'Aydınlan- ma'ya doğru ilk adımlannı atmış. Çar- lık Istibdatı'na karşı, 'ulusal' ve 'anti/em- peryalist' bir devrimin kapılarına ulaş- mışlardı; 'Sosya//z/D'lerini, besbelli bu esas üzerine kurmak niyetindeydiler: Vahidof ile Sultan Galiyef'ın, Vladimir llyiç ve Trotskiy'le vardıkları ilk anlaş- mada, 'Müslüman' Türk Sosyalistleri- nin, SSCB'de kuracaklan 'tek' devletin adı, Turan Sosyalist Cumhuriyet'' de- ğil miydi? Peki sonra? Sonra Lenin hastalandı, Trotskiy tasfiye edildi; Stalin, Ingiliz- lerle anlaştı (1921): III. Enternasyonal, 'Mazlum Milletler'in hizmetinden çıkıp, Moskova'nın emrine girdi. Aynı ağacın dalları, ama... / A zerbaycan Türklüğünün 'istiklâl ^f\ve hürriyet'e uyanışını, iki isim özetliyor: Mehmet Emin Resûlzâde, 'Müsâvat Partisi' ve Neriman Neri- manof 'Himmet Partisi'; bunlardan il- ki, zamanın 'Kafkas Seddi'n oluşturan devletlerden, 'Azerbaycan Demokra- tik Devleti'nin kurucusudur ki, hüküm- ranlığı iki yıl devam edebilmiş; Nerima- nof yandaşlarınca Ingilizperest' telâk- ki edilmiştir; Neriman Nerimanofa ge- lince, o 'Sovyet Azerbaycanı'nı ancak üç yıl yönetebiliyor; 'Stalinci takımı' o- nun ne 'sağcılığını' bırakmıştır ne de 'burjuvalığını'. Azeri yazar Şâmil ûurbanov, bu iki Azeri büyüğünden bahsettiği yazısını, bugün şöyle bağlıyor: "...Neriman Nerimanof da bizimdir, Mehmet Emin Resûlzâde de bizim- dir; bunlar millet diye adlanan ağacın iki budağıdır, bir milletin iki gözüdür, bunları birbirinden ayırmak ve birini diğerine karşı koymak olmaz!.." (Şa- mil ûurbanov, Neriman Nerimanov, 'ömrünün Son llleri', s. 170. Bakı, 2003, Azerbaycan Neşriyatı) Evet, "karşı karşıya koymak" yakışık almaz da; acaba, her ikisini 'aynı say- mak' mümkün müdür?) DIŞÎŞLERİ: AB'YE ÜYELÎK SÜRECÎNDE BtR ENGEL DAHA KALKTI Türkiye denetimden çıkanldı STRASBOURG (AA) - Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu. demokra- si ve insan haklan alamnda eksik- lik bulunduğu gerekçesiyle 1996 yılından bu yana Türkiye'ye uygu- lanan denetim sürecinin kaldınkna- smı kararlaştırdı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu çok çok önemli bir adımdır. çok önemli sonuçtur. Şu ana kadar verilen emeğin, yapılan mücadelenin olumlu bir neticesidir" dedi. AKPM Genel Kurulu, Belçika- lı parlamenter Luc Van den Bran- de ve Lüksemburglu parlamenter Mady Delvaux-Stehres'in, Tür- kiye üzerindeki denetim sürecinin kaldırılmasını savunan rapor ve buna bağlı karar tasansmı oylaya- rak kabul etti. Raporda, Türki- ye'deki reformlardan övgüyle bah- sedildi ve denetim sürecinden son- rasına ilişkin Türkiye'ye bir dizi tavsiyede bulunuldu. AKPM'nin karan Dışişleri Ba- kanlığı tarafından memnuniyetle karşılandı. Yapılan açıklamada Türkiye'nin AB ile tam üyelik müzaİcerelerine başlaması süre- cindeki bir engelin aşıldığına işa- ret edilerek "Türkiye'nin dene- timden çıkarılması. ülkemizin demokrasi, insan haklan ve hu- kukun üstünlüğü alanlannda Avrupa Konseyi standartlanna uygun biçimde yükümlülükle- rini yerine getirdiği anlamuu ta- şımaktadır" denildi. NATO ZlRVESÎ ÖNCESÎNDE BOMBA MALZEMESÎ ELE GEÇÎRÎLDÎ Istanbul'da 6 çuval amonyum nitrat • Baştarafı 1. Sayfada kullamlabilecek 6 çuval amonyum nitrat (gübre) ele geçirildi. Tuzla Tersaneler mevkiindeki bir evin bahçesinde bomba yapımında kullamlan kimyasal madde bulun- duğu yönünde ihbar alan polis ekipleri, dün akşam saatlerinde Is- tanbul DGM Cumhuriyet Savcıh- ğı'ndan izin alarak baskın düzen- ledi. Söz konusu evin bahçesinde yapılan aramada, bomba yapunın- da kullanılabilecek 6 çuval dolusu amonyum nitrat ele geçirildi. Kim- liği açıklanmayan ev sahibi, ilçe emniyet müdürlüğu ekiplerince gözalhna alınarak polis merkezine götürüldü. Bu kişinin polise verdi- ği ifadede, çiftçilik yaphğmı ve söz konusu gübreleri bahçesinde kul- landığını söylediği öğrenildi. Em- niyet olayla ilgili soruşturmayı de- rinleştirerek sürdürüyor. 15-20 Kasım 2003 tarihlerınde Osmanbey ve Kuledibi'ndeki Sina- goglar ile Levent'teki HSBC Bank Genel Müdürlüğu ve Ingiltere Baş- konsolosluğu'na düzenlenen ve 59 kişinin ölümü ile sonuçlanan saldı- nlarda tahrip gücünün arttınhnası için bombalarda amonyum nitrat kullanılmıştı. Olaylardan sonra ger- çekleştirilen operasyonlarda El-Ka- ide bağlantısı tespit edilerek yaka- lanan kişilerin gösterdikleri yerler- de de çuvallar dolusu amonyum maddesi ele geçirilmişti. Ankara'da 12 gözaltı Bu arada, Ankara'da şeriatçı "Selefı" örgütünün "Tekflr" gru- buna yönelik operasyonda 12 kişi gözaltına almdı. Operasyon kapsa- mında DGM'den çıkanlan kararla 15 ayn evde arama yapıldı. Ismet- paşa ve Etlik'teki evlerde yapılan aramalarda, örgütün eğitim çalış- malannda kullamlan kitaplar ve CD'ler bulunurken grubun Anka- ra sorumlusu olduğu belirtilen S. Ö. de gözaltına almdı. Meclis'te protesto Erdoğan'danyurttaşa provokatör suçkması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adliyeleri kapatıldığı için Meclis'e gelen yurttaşlar, AKP grubuna alınmazken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından da "provokatörlükle" suçlandılar. Adliye binalan kapatıldığı için çe- şitli ilçelerden Ankara'ya gelen yurttaşlar, dün AKP grubuna girmek amacıyla Meclis'te top- landı. AKP grup yönetimi, Meclis Emniyet Amirliği'ne talimat vererek grup toplantısına alınmamalannı sağladı. Polis, milletvekillerine tepki gösteren ve Meclis'i terk etmeyeceklerini belirten topluluk içinden belediye başkanlan ile birkaç temsilcinin salona alınmasına izin verdi. Erdoğan grup toplantısında yurttaşlann tepkisi- ne değinirken, suçlamada bulunmayı yeğledi. Bu karann rasgele ahnmadığını söyleyen Erdo- ğan, "Ankara'ya kadar gelenler, bu işleri si- yasi hesaplar içinde yapmasınlar. Birçok U- çeden cezaevi talebi geliyor. Neden? Cezaevi hareketlilik getirirmiş. Böyle bir şey yok" di- ye konuştu. Erdoğan'ın sözleri üzerine salona alınan temsilcilerden bazılan grubu terk etti. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bunda AKP karşıtı provokatörler var. Kimse oyuna gelmesin. 2 binin altındaki yerlere belediye kunnak, birilerini ihya etnıek demekrir. Bu, resmi yapı altında feodal yapı kunnak de- mektir. Demokrasi feodal yapryı kaldırmaz." AKP grubunu terk eden tepkili yurttaşlar, CHP grubuna katıldı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 140'tan fazla ilçedeki adliyelerin "ta- sarruf" gerekçesiyle kapatıldığına işaret eder- ken "Bankalardan hortumlanan 40 milyar dolan görmezden geleceksin, ilçelerdeki ad- liyeleri kapatarak mı devleti kurtaracaksın" dedi. Halkîrı oyuyla seçilmiş belediye başkanı- na kimsenin provokatör demeye hakkı olmadı- ğını söyleyen CHP lideri Baykal, "Yargı hiz- metini halktan esirgeyemezsiniz" dedi. Erdoğan-. Özgürlüğün sınırı var NATO karşıtlanna da serttepki gösterdi ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, Istanbul'daki NATO doruğu- na karşı eylem yapan muhalif sivil toplum ör- gütlerine ilginç bir değerlendirmeyle tepki gös- terdi. 25-30 yıl önce kendisinin de bu tür ey- lemlerde yer aldığını belirten Erdoğan, "Ama netice aünamayacağını gördük. O zaman 'go home' diyenlerin zihniyeti neyse bunlann zihniyeti de aynı" diye konuştu. Erdoğan, grup toplantısında NATO doruğuna değinirken, Tür- kiye'nin devlet başkanlannın "ziyaretgâhı ha- line geldiğini" söyledi. Doruk karşıtı örgütleri "marjinal gruplar" olarak niteleyen Erdoğan, demokraside özgürlüklerin sınırsız ohnadığım, başka bireyin özgürlüğüne zarar verildiği anda "suç pozisyonunun başlayacağını" söyledi. Sivil toplum örgütlerinin, behrlenen yerlerde eylem yapmalannı isteyen AKP lideri, şunlan söyledi: "Türkiye'nin itibanna gölge düşüre- cek bir olay onlara da bir şey kazandırmaz, Türkiye'ye kaybettirir. Dünya artık büyük bir köy. Herkes birbirine muhtaç. Öyle tri- bünden bağırmakla olmaz. Önce masaya oturacaksın masaya. Masada kaybetmek de olur kazanmak da. Ticarette de böyledir, si- yasette de. Kimse iktidarımızı bu ülkenin menfaatlanna gölge düşürecek bir noktada yorumlamasın. Bizim attığımız adımlara bizi eleştirenlerin hayalleri bile yetişemez." 13 mllyar dolarlık gellr beklentlsl Erdoğan, konuşmasında turizm sektörüne dö- nük tasanlara da değindi. Turizmden 2004'te 13 miryar dolar gelir beklediklerini, turist sayısın- da geçen yda oranla yüzde 53 artış olduğunu belirten Erdoğan, bu nedenle turizmde "arazi tahsisine" büyük önem verdiklerini söyledi. Yaşamı boyımca ilkelerinden ödün vermeyen, denıeğimiz kurucu üyelerinden KUNTER KUNT'u yitirdik. Başımız sağolsun. ÇGD Genel Yönetim Kurulu Not: Saat 11.00 'deTRT Genel Müdürlüğu önünde tören düzenlenecek. Maltepe Camiı'ndeki cenaze namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecektir.