22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SfFA CUMHURİYET 2 MAYIS 2004 PAZAR HABERLER »ÜNYADABUGUN A StRMEN lahraman'ın Öliimii îevgili, ^ocukluğum ve erken gençliğimin ilk yıllannda, Atürk heykel ve büstleri dışında, ben heykelleri •firtlerde, fotoğraflarda gördüm. Jlkemiz geneli gibi, yaşamımın geçtiği Istanbul <d heykel açısından yoksul bir kentti. 'alnızca, ortaokul yıllannda gittiğim Arkeoloji Mü- .Z6i'nde gönülebilirdi Atatürk dışında heykel. teykel ile ilk tanışmam, yirmilı yaşlanmda yurt- «dıında oldu. 964 yazında, müze kent Roransa'da Mediciler'in mzannda Michelangelo'nun bitmemiş yontulan keşısında donup kaldığımı hatıriıyorum. Coca blok mermer içinden sağ kolu yukan kalk- m>, sol eli aşağıda arkaya doğru bükülmüş, ileri dğru hamle yapar gibi duran adam, sanki o taş pg-çasından kurtulup canlanmaya çalışıyor gibiy- di. teykel konusunda aldığım ilkders oldu bu. ) günden sonra bu sanata başka gözle bakma- yabaşladım ve her fırsat bulduğumda büyük us- taann eserierini görmeye çalıştım. Paris gibi bir kentte bu çok kolaydı. Rodin, Maillol, Antoine Bourdelle birbiıieriyle ayıı çağda yaşamış olan büyük ustalann eserlen yanızmeydanlarda, parklardadeğil, her birinin adı- nı aşıyan, genelde de eski atölyelerindeki müze- lemde sergileniyordu. Son zamanlarda bunlara bir deBrancusi'nin Baubourg'un hemenyanındaya- pılan atölyesine benzetilmiş olan müzesi eklendi. • • • Paris'te öğrenci olduğum sırada, o kentte ölen Giacometti'nin retrospektifini deizlemekolanağı- nı buldum sekiz yıl önce; unutulmaz bir şölendi. Hele hele bir ara, Giacometti ile sürrealizmin ça- tısı altında biriikte bulunmuş olan Max Emest'in ret-ospektıfini de iki üç gün sonra görmek çok se- vindirici olmuştu. Çok ayıp ama, ben eşsiz sanatçılanmızdan, Kuz- gun Acar'ın ilk eserierini de yine Paris'te Mehmet Ulusoy'un evindeki masklarda görmüştüm. Son yıllarda Türkiye, hele hele Istanbul, artık önemli bir kültür kenti olma yolunda. Ama, heykel bakımından hâlâ yoksul ve halkın bu alana ilgisi zayıf. Aydın Cumalf nın evinde, ölümünden önce ta- nışmak mutluluğuna eriştiğim, büyük ustamız Züh- tü Müridoğlu'nu hâlâ kaç kişi tanır, kaç kişi o gü- zelım yapıtlannı görmüştür ki? Bırak onu bir yana, Istanbul'da bile, hâlâ heykel- ler kınlıyor. Akademi'nin yanındaki parkın bir açık yontu müzesine dönüştürülmesi henüz başanlmış değil. Anımsarsın, Tophane'deki Iş ve Işçi Bulma Ku- rumu'nun önündeki parkta bulunan işçi heykeli kı- nlmıştı. Bu salt, işçi düşmanlığı ve komünizm kor- kusunun mu eseriydi, yoksa aynı zamanda yontu- ya duyulan tedirginliğin de mi, ne dersin? Yetmişli yıllann ortalannda, Güldal Duyar'ın, Ka- raköy'deki "Güzel Istanbul" heykelini, müstehcen bulanlann büyük tepkisinden bunalanlar, bu eseri oradan kaldırmak zorunda kalmışlard!. •••• Güldal Duyar, bu konuya çok üzülmüştü ve ne zaman açılsa, kapatmayı, hiç konuşmamayı yeğ- lerdi. Ama, kentin önemli bir köşesindeki güzel eseri- nin kaldınlmasının bir sanatçıda nasıl bir travma yarattığını düşünebilirsin Sevgili. Kısacası, bizde heykeltıraş olmak, zordur, hatta zorun ötesinde bir kahraman yüregi ister. İki hafta önce yitirdiğimiz değerii heykeltıraşımız, Güldal Duyar bunlardan biriydi. Alçakgönüllü, işinin ustası bir sanatçıydı. Erken yitirdiğimiz Güldal Duyar ile güzel anlan- mız, hoş sohbetlerimiz oldu. Cenazesinegidemedim, üniversrtedeerteleyeme- yeceğim, önemli bir toplantım vardı. Ama sonra bir tek Cumhuriyet'te çıkan kısa ha- berin dışında, böylesine önemli birsanatçı için hiç yayın yapılmamış olması beni çok şaşırttı. Belki de yapıldı da gözüm rahatsız olduğu için fark edeme- dim. Marifetin, iltifatatabi olduğunu meselleştirmiş bir ülkede, hiç de iltifat görmeyen bir alanda nice ma- rifeti karşılıksız göstermiş olan bu önemli insanın sessiz sedasız göçmesi, onun değil bizim ayıbımız- dı. Güldal Hoca çapında b>ir sanatçı başka bir yer- de yaşamış olsaydı, kim bilir ardından neler neler yazılırdı. O ise sürdürülmesi kahramanlık isteyen bir işi, ka- sılmadan, böbürlenmeden, hiç ses çıkamnadan yü- rekli ve usta biçimde sürdürdü. "Nur içinde yatsın! Ve de bizleri affetsin!" Tabip Odası seçimleri Izmirli hekimler bugün sandık başında İZMÎR (Cumhuriyet EgeBûiDsu)-îzmirli he- kimler, yeni yönetimle- rini behrİemek için bugün sandıkbaşınagidiyor. Iz- mir Tabip Odası seçim- lerine halen yönetimde olan Demokratik Katı- hmcı Hekimler ile He- kitn Güçbirliği katılıyor. Izmır Tabip Odası' nın genel kurulu dün Oıiıan Süren Toplantı Salo- nu'nda yapıldı. îzmir Ta- bip Odası Başkanı Fatih Sürenkök. 2 yıllık dö- nem içinde pek çok şey yaşadîklannı belirterek "1 Mart tezkere sürecini birtikıe yaşadık. Türki- ye bugün Irak batağmın içinde değDse, o 1 Mart yiirÜMİşünün sayesinde oldu'" diye konuştu. Çeşıtli parti ve oda temsücilerinin de katüdı- ğı kurulda Demokratik Katılımcı Hekimler yö- netim kurulu adayı Zeki Gûl. sağlıkta kamusal alanın çökertüdiği bir dö- neme girildiğine dikkat çekti. Hekim Güçbirliği baş- kan adayı RıtşenAydm da IMF' nin dayatmalan so- nucu önlerine konan Ka- mu Yönetimi Temel Ka- nunu'nun iş güvencele- rini ellerinden alacağını, çalışma koşullannı olum- suz etkileyeceğini vur- guladı. Hükümetin tabip odalannı kendine bağlı kurumlara dönüştürme çabasına değinen Aydın, sağlık alanındakj düzel- menin 224 sayılı Sosya- lizasyon Yasası ile müm- kün olacağını kaydetti. STK'ler terörle mücadele adı altında yapılan insan haklan ihlallerini incelemeye aldı TerörbaskıyakılıfolduÖZGÜRERBAŞ 11 Eylül saldınlannın ardın- dan tüm dünyada terörle müca- dele adı altında ınsan haklan ihlallerinin arttığını belirten uluslararası insan haklan ku- ruluşlan, saldınlann 3. yıldö- nümünde bir rapor hazırlayarak BM'ye sunmaya hazırlanıyor. Çahşmanm Türkiye ayağını ise tnsan Haklan Derneğı (IHD) yürütecek. Uluslararası İnsan Haklan Federasyonu (FIDH), Uluslara- rası Af Orgütü, Dünya Işkence Karşıtlan'nın da aralannda bu- lunduğu 12 STK, BM'ye su- nacaklan raporda tüm dünya- nuı terörle mücadele yasalan- nı ve uygulamalannı inceleye- Sinan Aygün: ABD ozur diledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, ABD Konsolosluğu'nun kötü muameleye maruz kalan ve vızelen iptal edilerek ABD'ye alınmayan 3 işadamından özür dilediğini bildirdi. Aygün, yapüğı yazılı açıklamada, ABD'ye giden sakıncalılar listesindeki isim benzerliği nedeniyle gözaltında tutularak geri gönderilen 3 işadamının "iade-i ıtibar" istemlerinin, ABD nezdinde yankı bulduğunu belirtti. Aygün, girişımJen sonucu dün ABD Konsolosu Laura Doğu ile göriişen işadamlanna, olayın rutin güvenlik tedbiri olduğu ve hatanın düzeltilmesi için girişimlerde bulunulacağının belirtildigini kaydetti. rek insan haklan ihlallerine dik- kat çekecekler. STK'ler daha önce de BM'ye terörle müca- dele önlemlerinin insan hakla- nna etkisini izlemek üzere ulus- lararası mekanizma oluşturma çağnsında bulunmuşlardı. Bu mekanizmanm oluşturuhnası çalışmalan sürerken hazırlana- cak raporun konuya daha da belirgınlik kazandırmasını amaçlayan STK'ler, tüm dün- yada ınsan haklan ihlallerinin kınanması için çalışıyor. ÎHD'nin de üyesi olduğu ve 140 ülkede faaliyet yürüten FIDH'nin Genel Başkanı Sıdı- ki Kaba larafından hazırlanan çağn metninde, STK'lerın BM'ye sunduklan ortak dekla- rasyon anımsatılarak "Terörle mücadeie adı altmda insan hak- lan iblalkri giderek artmakta- dır. Bunlara dikkat çeküebil- mesi ve uluslararası kuruluşla- nn etkm hale getirflebflmesi için bu çahşmayı yürütüyoruz* 1 de- nildi. Çağn metninde özetle şu ifa- delere yer verildı: "11EVİÜ12001 öncesiveson- rasmda temdinsan haklan esas- lannı ihlal eden, özeUikk soruş- turmalarda kabul edilen cezai sistemkr, gözalülar, yargüan- malar. ifade ve dernek kurma özgürtüğü konulanna iUşkin bü- tün mevzuat ve uygulamalann derienmesine çahşümaktadır. Bu tür bir çahşmanın 5 kıtada terörle mücadeie adı alanda her gün işlenmekte olan insan hak- lan ihlallerinin kınanması için okhıkçafaydah obcağı görüşün- deviz." Korsakoff hastası Önder 0, herşeyi 'unuttu' ama devlet unutmuyor ALPERTURGIT Hafızasını yıtirdiği için tahliye edilen 34 yaşındakı hükümlü Necati Önder, Adlı Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan alınan 3 tane "sürekli hastahk" raponına karşın "Pöstravmatik stres bozukluğu" tanısıyla 2 yıl tedavi gördüğü Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'nin verdiği karar doğrultusunda yeniden Sincan F tipi Cezaevi'ne göndenldi. Necati Önder'ın 80 yaşındaki babası Süüü Önder, cezaevmden oğlunun tabutunu almak istemediğini belirterek. u Ben bir kez Necaü'min ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ — tabutunu alacak oldunı. • Ailesi, akıl hastanesınde tedavi görmesine ve Korsakoff Sendromu'na vakalanmasinayaKaianmasına karşın tekrar cezaevine gönderilen Önder'in hayatından endışe ediyor. ellerime_. Şimdi hasta olmasına karşın tekrar cezaevinde ve ben bir kez daha bu acrya dayanamam" dedi. "Hayata Dönüş Operasyonu" sonrasında Ceyhan Cezaevi'nden Sincan F tipi Cezaevi'ne sevk edilen Necati Önder, ölüm orucu 6. ekip üyesi olarak başladığı eylem sonrasında Wernicke Korsakoff Sendromu'na yakalandı. Önder, Ocak 2002 tarihinde 1leri derecede beslenme yetersizliğr tanısıyla serbest bırakıldı ve _ _ _ _ _ _ ^ ^ _ ailesinin yardımıyla dışanda tedavi görmeye başladı. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastahklan Hastanesi'nde teda\i gören Önder, güvenlik güçleri tarafindan "canh bomba" iddiasıyla aranmaya başladı. Önder, Adli Tıp Kurumu'nun kararlan, tstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nin testleri ve Osmaniye Devlet Hastanesi'nden ahnan yüzde 60'lık iş göremez raponına karşılık Bakırköy Ruh ve Sinir Hastahklan Hastanesi'nin "diğerlerinden farklı karanyla" tutuklanarak tekrar cezaevine konuldu. Osmaniye'de oturan baba Süllü Önder, "10 çocuğumdan ikisi cezaevinde™ Necati dışardavken sürekli Bakırköy Akıl Hastanesi nevroz bölümünde yato. Günde 5 v^eya 6 kez nöbet geçiriyordu. Kafasuu duvarlara vuruyordu. Oğlum bizim yanımızdayken büe kendine bakamı\T)rdu. Şimdi cezaevinde tek başuıa ne yapar. Oğlumu bir an önce Adli Tıp Kurumu'na sevketsinkrf dedi. 68'lilerin sergisi Ankara 'da 68 Kuşağı dönemi mücadelesinde yer alan şair-ressam Ahmet Nergiz'in tt 68'hnin Özlemleri'' adlı resint sergisi, Ankarah sanatseverlerle buluşacak. Tara Sanat Galerisi'nde 19 Mayıs-27 Mayıs tarihleri arasında devam edecek olan şergL e> lül a\inda da İzmir'de açılacak. 68'ulerBûüği Vakn'nca Emek Ödülü'ne layık görülen "Dağlara Adını Verdi Che Gue\ara" adh eserin de yer akuğı sergide, toplam 56 resim bulunuyor. 68'liler Birliği Vakfı ve Cumhuriyet Kitap Kulübü düzenliyor Bağmısızhk Haftası başladı Istanbul Haber Servisi - 68'liler Birliği Vakfi ile Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün (CKK) ortaklaşa dü- zenlediği Bağımsızlık Haftası baş- ladı. 68'liler Birliği Vakfi Başkanı Gökalp Eren, Bağımsızlık Hafta- sı'nm toplumdaki bağımsızlık bi- hnci ve antiemperya- list dunışun gelişme- si için düzenlendiğini söyledi. Etkinhkler,dünak- şamsaatl9.00'daTak- sim'deki CKK'de DÎSK Genel Başkam Sülevman Çeiebi'nin lem Şen. Küba Büyükelçisi IVfigıı- d Lamazares ve Sönmez Targan. "BağımsızlıkNedir'' konusunu tar- tışacaklar. Diğeretküıüklerdenbazüan şöy- le: - 3 Mayıs saat 19.30'da, CKK'de • Bağımsızlık Haftası, Deniz Gezmiş ve arkadaşlannın anısma, 1-6 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. 68'liler Birliği Vakfı Başkanı Gökalp Eren, Bağımsızlık Haftası'nı toplumdaki bağımsızlık bilinci ve antiemperyalist duruşun gelişmesi için düzenlediklerini söyledi. açılış konuşmasıyla başladı. Kutlamalar kapsamında bugün de saat 11.30'da, Karacaahmet Sul- tan Dergâhı'nda Cemal Şener ve Sönmez Targan, "Tam Bağımsc Türkrye" konusunu ele alacaklar. CKK'de saat 14.30'da Jose Marti Küba Dostluk Derneği Başkanı Öz- Demirtaş Cejtun un "60'h yıDa- rmögretnldeıi>Ttirdikterimiz'' ko- nulu söyleşi gerçekleştirilecek. - 4 Mayıs't saat 15.00'te, CKK'de gazetemiz yazan Ataol Behramoğ- lu okurlanyla bir araya gelecek, ki- taplannı imzalayacak. Saat 18.00'de, yine CKK'de Ruhi Su Korosu din- leti sunacak. - 5 Mayıs'ta saat 19.00'da gaze- temiz Yönetim Kurulu Başkanı Alev Coşkun, CKK'de u G«ndik Devmmelerinin ÖzeDUderi" konu- lu bir konferans verecek. - 6 Mayıs günü saat 12.30'da Dol- mabahçe'de kitlesel basın açıklaması yapı- lacak. Saat 14.30'da, Beyoğlu Yeşilçam Si- neması'nda "Hoşça- kal Yann" fılmi üc- retsiz olarak gösterile- cek. Saat 19.00'da, CKK'de Gökalp Eren, Cüneyt Akahn. Öner Yağcı, Mus- tafa Ğürkan ve Turan Feyizoğ- lu'nun konuşmacı olarak katılaca- ğı bir panel düzenlenecek. - 7 Mayıs'ta gazetemizin kuru- luş yıldönümü kutlaması, Cağa- loğlu'nda saat 12.00'de gerçekle- şecek. Cemil Çiçek Rize'de • RİZE(AA)-Rıze Barosu'nca Dedeman Otel'de düzenlenen, "'Bilirkişılik Uygulaması ve Problemleri" konulu panelde konuşan Adalet Bakanı Cemıl Çiçek. "Bır problemi çözmek için evvela. o problemin varlığını kabul etmek lazım" dedi. Son birkaç yıl içensinde, Türkıye'nin değişik yerlerinde hukukla ilgıli toplantılann sıklıkla yapıldığını dile getıren Çiçek, "Yargı konusu ülkenin gündemine oturdu, ınşallah uzun süre de gündemden çıkmaz. Mülkün temelı olarak, adaleti kabul ettık. Ama bu temel ilkenin gereğini, gerekli hassasıyeti ve katkıyı yapmadığımızı açık yüreklilikle tespit etmemiz lazım" dedi. SHP'den istifalara tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Genel Başkan Yardımcısı llhan Göğüş, "Planlı bir şekilde yapılan istifalann partılennı yıpratmayacağını" söyledi. Göğüş, yaptığı yazılı açıklamada, SHP'de sistemli bır çözülmenin yaşandığı görüntüsü verilmek adına her gün birkaç kişiyle sınırlı istifalar yaşandığını ifade etti. Göğüş, "Partimize üye olmanın ötesinde bir katkılan olmayanlann, partimize eleştiride bulunmalan doğnı bir tavır değil" dedi. Zeytindarda seçim iptal editt • BERGAMA(AA)- Izmir'in Bergama ilçesine bağlı Zeytindağ Beldesi Belediye Başkanlığı seçimi, Yüksek Seçim Kurulu tarafindan iptal edildi. AKP Bergama îlçe Başkanı Alı Yazıcı, DSP'li adayın 5 oy farkla seçimleri kazanmasının ardından, AKP'nin, Yüksek Seçim Kurulu'na itiraz ettiğini bildirdi. Yazıcı, itirazın ardından yapılan incelemede, 28 Mart'ta 5 oy farkla seçimi kazanan DSP adayı Nuri Çiftçi'ye oy atan 2 kişinin askerde olduğu, 3 kişinin de seçimden önce öldüğü tespit edildiğini kaydetti. Yazıcı bu gelişme üzerine, YSK'den kendilerine ulaşan resmi yazıyla Zeytindağ Belediye Başkanlığı seçiminin iptal edildiğini ve seçimin 6 Haziran günü yeniden yapılacağının bildirildiğıni ifade etti. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan, Milli Görüş geleneğinden ge- len, dini referansları güçlü olan bir siyasetçi. Bu yönüyle baktığımızda siyasi Islamcı diye tarif edilebilecek bir temele sahip. Ancak bir başka somutgerçekvarki, Milli Görüş'ün geleneksel lideri Necmettin Erba- kan'ın siyasi kumandasından ve siyasi çizgisinden aynldı. Ona isyan ederekyeni bir siyasi hareket oluş- turdu. Şu anda Türkiye'de aynı gele- nekten gelen insanlann önderiik et- tiği iki parti bulunuyor. Saadet Par- tisi (SP) ve Adalet ve Kalkınma Par- tisi (AKP). Bu iki parti birbirinin ay- nı mı? SP'ye yakınlığıyla bilinen Milli Gazete'yi okuduğumuzda, AKP'yi onlar kendi çizgilerinin dı- şında bir düzen partisi olarak gör- düklerini söylüyorlar. Kıbns, AB gi- bi birçok temel konuda da zaten farklı siyasetleri savunuyorlar. Milli Gazete'nin kadın yazarlann- dan Mine Alpay Gün, AKP'yi Ja- koben bir düzen partisi olmakla 'Erdoğanizm' Bir İslami Modernleşme mi? suçluyor ve şunları söylüyor: "SP zihniyetli bir kadının AKP teşkilat- lannda yer bulması gittikçe güçleş- tiriliyor. Başörtüsünü büyük bağ- lamış, pardösüsünü çıkarmamış kadınlar, AKP'nin alt katlarında bi- le kabul edilmiyor. Jakoben anla- yışın baskı olarak yorumlannı de- vam ettirmekte oldukça heveskâr görünen AKP iktidan, kamusal ala- nın tüm kapılarını Islamcı kadınla- nn yüzüne kapamayı marifet bildi. Kendisine meşruiyet sağlayabil- mek için belki de kraldan çok kral- cı oldu. Yasaklan ustaca uyguladı." Mine Alpay Gün, AKP'nin siyasi çizgisini Erdoğanizm olarak tanım- larken, AKP'nin Kemalizmi halkla banştırdığını iddia ediyor: "AKP'de bir evrim denirse buna, kadınlar örtülerini küçültüp mendil boyut- lanna indirdiler. Kemalizmin halk- la barışması Erdoğanizm sayesin- de gerçekleşmekte. Eski Islamcı- lar tarafindan değerierin çözülme- si, halka daha inandırıcı gelmekte. Bu birrüzgâr ve geçecek." (Birgün gazetesi) Saadet Partisi'nin dayandığı si- yasi hareket, AKP'yi bir düzen par- tisi olarak görüyor. Toplumun AKP'ye yönelmesini ise geçici bir heves olarak değerlendiriyor. Mine Alpay Gün'ün değerlendirmesinin en ilginç noktası AKP'nin Jakobe- nizmle uzlaştığı yönünde. Bu neden- le de başörtüsü konusunu terk et- tiğini düşünüyor. • • • AKP gerçekten Islamcı modemist bir parti mi? Islamcı modernist bir parti olabilir mi? Bazı çevreler ise AKP'yi, "takıyye" yapan tehlikeli bir şeriat partisi olarak görüyor. Bu nedenle toplumun bir kesiminde AKP konusunda ciddi endişeler bulunuyor. Nitekim son meslek okulları tartışmaları sırasında AKP'nin imam hatip okullannı ye- niden canlandırmak amacıyla böy- le bir yola başvurduğu düşünülü- yor. AKP, gerçekten takıyye mi yapı- yor? örneğin başörtüsü konusunu veya başka kritik konuları günde- me getirmeyerek bunlardan vaz- geçmiyor, ama bunları hayata ge- çirmek için uygun zaman mı kollu- yor? AKP, siyasi Islamcılığın pusu- ya yatmış partisi mi? Türkiye'de en azından bir kesimin böyle endişe- leri olduğu muhakkak. Bir başka kesim ise AKP'yi IMF'nin, ABD'nin ve Dünya Bankası'nın taşeronu ola- rak görüyor. "llımlı Islam" modeli- nin de bu amaçla ortaya atıldığına inanıyor. Bazı sosyalist çevreler de Saadet Partililer gibi AKP'nin dü- zen partisi olduğunu düşünüyor. Batı'nın sömürü düzeninin devamı için "ılımlı lslam"\n temsilcisi ola- rak AKP'yi seçtiğini belirtiyor. Gerçek hangisi? SP'lilerin kaybet- menin verdiği duygusallıkla böyle birtahlil yaptığı söylense de, sonuç olarak geleneksel siyasi Islamcı ha- reketin AKP'yi beğenmediği orta- da. AKP'yi yozlaşmış bir "liberal" parti olarak ele alıyorlar. Tayyip Er- doğan, "Milli Görüş ceketini çıkar- dım" derken kandırmacaya mı baş- vuruyor, yoksa bir tarihsel farklılı- ğa mı işaret ediyor? AKP'nin ne olup ne olmadığını ciddi olarak tartışmaya ihtiyacımız var. Bu tartışmayı yaparken önyar- gılardan, geleneksel kamplaşma- lardan bağımsız düşünmek müm- kün mü? Tabii daha da önemlisi, AKP'nin bundan sonra ne olacağı? Islamcı kesim içinde AKP konu- sunda değişik düşünceler bulunu- yor. Modernist çevrelerde de AKP'ye yaklaşımlar farklılaşıyor. Dünyada AKP'yi merakla izliyor. AKP üzerine tartışacak o kadar çok şey var ki! Bu konuda objektif ol- mak da kolay değil. Hele Türki- ye'nin bugünkü ortamında...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle