19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 NİSAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 17 Erdoğan: "Rıunlar kaybetti!" Mni etinde kalan böyle derî Elektronik posta: denizsomecumhimyetcom.tr www.denizsofn.com Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212^12 44 97 - Rumlann "hayır" demesine yabancı yatınmcılar tepki gösteımiş... "Ne yani şimdi Rumlaria vatmavacaklar mı!" Mûjde Kocaeli'nin Körfez ilçeshde, Milli Eğrtim Müdürü ve Cumhuriyet Savcsı'nın da izlediği 23 Nisar kırtJamalarında Petkim llköğretim Okulı'ndan iki stajyer bayan öğretmenin türbaila görev yapmış olması ifçede büyük sevirvç ve takdirle karştlandı! Kocaeli Valiliğı'nden yapılan açıklamada bunun gelecek yılki kutJanalarda erkek öğretmenlerin sankla görev yapacağının bir müjdesi olduğu bildirildi! K ıbns'taki referandumdan sonra Rumlann Türkleri ellerinin tersiyle itmesine rağmen hâlâ Rumlara kapılanmaya devam eden ve ı 1 hakarete varan üslupları ile Rauf Oenktaş'ı ıstifaya çağıran kalemşorlara bir katkımız olsun... Doç. Dr. Metin Ayışığı'nın 1994 yılında yaptığı "Refi Cevad Ulunay'ın Milli Mücadele Devri Maka- leleri" başlıklı çalışması bugünle dünü çok güzel kay- naştırıyor: "Hasta olan vücudumuzu iyileştirecek olan doktor, Anglosakson ırkıdır, Ingiltere'dir... Türklerin kendi güçleri ile adam olmalanna imkân yok, yatağımıza se- rilmeden önce bir kere daha ellerimizi Ingiltere'ye uzatalım." "Başımıza gelen bu Yunan harekâtı ve istilalan Ana- dolu'daki bu serseriler yüzündendir. Bizi bu duruma düşürenlere sebep olanlara lanet olsun... Mustafa Kemal, Ali Fuat gibi dört baldın çıplağın yaptığı de- lilik gibi memleketin tamamen mahvolmasına göz • • Dunden buguneyummak doğru olmaz. Kimseye acımıyorsanız bari millete acıyınız." "Mustafa Kemal tarihte bir isim bırakacaktır. Ama cani bir isim bırakacaktır. Bu haydut çetelerine had- lerini bildirmek şarttır." "Bu toprağın hakiki evladı vardır ki, vatan aşkı ile yanarlar. Bunu düvel-i galibe bilmelidirler. Ve bugün bu evlad-ı vatan yalnız yaşamak hakkını bahşetmek, onlan kıyamete kadar kazanmak için en büyük fırsat- tır. Bunu diğer devletler takdir eyledikten sonra Ingil- tere elbette ve elbette takdir edecektir." "Görüyoruz ki Yunanistan bu suretle pek azzaman zarfında Mustafa Kemal kuvvetleri denilen çapulcu- lan tamamen tenkil edecektir... Kuvayı Milliye serger- delerine bu hakikati anlatmak imkân haricinde görü- nüyor... Harb-i umumiden kurtulurkurtulmaz Anado- lu'ya Kuvayı Milliye musallat oldu, bulaştığı yerferi kan ve ateşe boğdu... Eyvah ne yer, ne yar kaldı fer- yatlanyla dövünmemek istiyorsak, insafı elden bırak- mamaklığımız icap eder. Intibah. Biraz intibah (uya- nış)." "Elde hamiyet ve vatanpervertik gibi sermayesi bu gibi ağızlarda laf ebeliğinden ibaret olan vesait-i iğ- faliye vardı. Zavallı efkâr-ı umumiye bu heriflerin ne olduklannı ne bilsin." "Seyyar cambaz kumpanyalarını andıran Mustafa Kemal ve refikası, çadırlarını bağlar, çemberierini, merdivenlerini, kıskaçlannı toparlar, hayvanlarının sır- tına yükletirler ve hokkabazlıklannı ibraz etmek üze- re başka diyara gider." "Kuvayı Milliye dolabının artık dönecek hali kalma- mıştır... Damat Ferit Paşa hazretlerinin kalplerde mevcut olan mevki-i bülendleri, asırlar sonra tarih sahifelerinde parlasın." Polis Tekirdağ Emniyet Müdürtüğü'nün polis örgütünün kuruluş yıldönümü kutlama programından: "Emniyet Müdüriüğü önünde kurban kesimi. Öğle namazını müteakip mevlit." Nerede Ayşe Meral: "Irak'ta her gün onlarca çocuk ve sivil öldürülüyor. Nerede savaş karşrtlan, barrş komisyonculan, demokrasi ithalatçılan. Efendilerine toz konduramıyorlari" SESSİZSEDASIZ (!) Kent ormancılığında yeni yaklaşım Istanbul Üniversitesi Orman Fakül- tesi'nden Dr. Uçkun Geray: "Orman Genel Müdüriüğü birtanıtım kitapçığı yayınmlamış; 'Ormancılığı- mızda Yeni Yaklaşım: Kent Ormancılı- ğı' adında. Adı konulmaksızın ilk ör- neklerini ormancılık örgütlerinin verdi- ği bir ormancılık türü, bilim ve uygula- ma dünyasında 1960'lardan beri işle- niyor. Yeni bir bilgi birikimi ile üzerine yürünmesi gereken bir uğraş alanı. Or- man Bakanı kitabın önsözünde, 'Kent ormanları kurulurken doğal dokunun korunması, ekolojik dengenin muhafa- zaedilmesi, hertürlü flora faunanın ko- aınması esas alınmalı ve altyapı korun- malıdır' demiş. Ne güzel! Tıpkı bir kent ormanı niteliği taşıyan ömerli içme suyu havzasında talan düzeninde yapılmakta olan Formula 1 tesislen gibi... Bakan aynca 'Bu kitapçık kent ormanı ve ormancılığının ilke ve prensiplerini açıklamak için çıkarılmış ancak her şey kitapçığa yazılmamıştır' demiş. Bunlann farkın- da olmalan da güzel. Ancak tam bu sı- rada Ankara'da I. Ulusal Kent Orman- alığı Kongresi yapılıyordu. \yi niyetli, katılımı geniş ve yeni önerilerin konu- şulduğu bir kongre. Fakat Orman Ba- kanlığı'nın ve Orman Genel Müdürlü- ğü'nün bir tek sorumlusu ortada yok- tu. Kent ormancılığının yeni yaklaşımı bu olsa gerek: Organ reddi gibi bilgi- nin reddi." Yüksek Yerilim Hatfa Kıbns'ı içgüvey bile almadılar Elimizde... Şey yani evde kaldı Kıbns! erdincırtku • yahoo.com ÇED KOŞESI OKTAY EKİNCİ Antalyalılara 'Ambargo'... KİM KtME DUM DUMA BEHÎÇAK behicak ı turk.net Yeni belediye başkanlannın "icraatiarHida" da yenilikler olması doğal... Halkın yöne- timi degiştirme yönündeki tercihi oniara bu hakkı veri- yor... Ne var ki daha ilk günler- den gözlediğimiz bazı "deği- şilvtutunılarT toplumsal bek- lentilerle açıklamak da pek mümkün değil... Hatta, arala- nnda "halkın çıkarlanna ay- km" davranışlar bile var... Esenyurt'ta 'kültürsüzlük' Örneğin. Istanbul'un Trak- ya bölgesindeki Esenyurt'un yönetiminı Dr. Gürbüz Ça- pan'dan devTalan yeni başkan Necmettin Kadıoğlu. ilk iş olarak aynı be- lediyedeki "kültür ve sa- nat hizmetleri- ni" durdur- du... O kadar ki adına "Beledi- ye Evi" denilen kamu hizmet binasını adeta bir "uygarnk ve yaraöcılık meıitezrkılan resim, fotoğ- raf, seramik, tiyatro, el sa- natlan vb. kurslannı bile' değil, "Hberal ve çağdaş" bir kişilikle tanınıyor... Göreve gelir gelmez, çok sa- tışlı bir ulusal gazeterun birin- ci sayfasındaki; "moderneşüıe piyano çalarken" çekilmış fo- toğrafını gördüğümde; u Uma- nm kenti de bu romantizm içindeyönetin." demıştım. Ne var ki daha ilk icraatın- da. romantizm bir yana, "in- sana ve emeğe saygj" açısın- dan da ne denilebileceğini bu- lamadığım bir tutum takın- dı... Önceki Başkan Dr. Be- klr Kumbul'un sürdürdüğü ve herkesin imrendiğı çok özel bir "kent kültürü" pro- jesi olarak gerçekleşen "Aile Tarihleri" dergisinin seçim- den önce basılmış son sayısı- nı "dağrtma- etti... Acaba, Esenyurtlular, bir bakıma ülkeye örnek bir "çağdaşlığm" sona ermesi için mi AKP'li başkana oy vermişlerdi?.. Şu anda bir referandum ya- pılsa, bu sorunun "hayır" şeklinde çıkacağından emı- nim. Çünkü halk hiçbir za- man, kendisini "aydınlatma- yı" amaçlayan bir hizmetin karşısında olamaz... Ya, Menderes Türel? Benzer bir tutum, inanılır gibi değil ama AntaKada da gözleniyor... "Inanılır gibi değü" diyo- rum; çünkü burası "Antal- ya"... Yani tarihten gelen bi- rikimleriyle de her açıdan bir kültür ve sanat merkezi... Böylesi çok özel bir kimli- ği adeta unuturcasına davra- nan yeni Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Menderes Türel de kamuoyunda dinci falan Böylece, bir yıldır her iki ayda bir 15 bin baskıyla halka parasız sunu- lan ve şimdi "ambargo" al- tındaki 7. sayı- sıyla birlikte 60 kadar aile- nin kendi ta- rihJerini ken- di leri yazarak yayımladıkla- n; "Geçmişten 7. sayının kapagL.. Gelecege An- talyahlar" dergisi, kent hal- kından "saklannuş" oldu... AKP'li liberal başkanın bu tavnndaki gerekçesi ilginç, a- ma sadece o kadar... Türel diyor ki: "Tarihi geç- miş dergni dağıtü dedirt- menı; Bekir Kumbul'un im- zası>la icraat yapü da dedirt- mem.»" Oysa. 7. sayı mart ayında basılmış ve zaten bu bir "ha- ber dergjsi" de değil... Kaldı kı. "Helal olsun başkana, ken- dinden önceki güzel bir hiz- metin hakkuu verdL" dedirt- se hem Antalya'ya hem de o piyanolu resmine daha çok yakışmaz mıydı? Şimdi Antalyalılar, depo- larda çüriiyen "aile tarihleri" için ne düşünürler bilemem... Ancak böylesi tutumlar, bu çağda artık ne Antalya"ya ne de Türkiye'nin başka bir ken- tineyakışıyor... ÇÎZGİLİK KÂMİL MÂSARACI kamilmasaraci • mynet.com TT HARBl SEMIH POROY semihporoyfoyahoo.com HAYAT EPÎK TÎ\ATROSU MUSTAFA HERGÜN ORTAL/4MA . 3 İS^'MİZ "IŞ KAZALAKL" TLE HAYATLARINI KAYBEDÎYOR- MU5 ! OekinciV; cumhuriyet.com.tr Türkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın yayınladtğı günlük Bizim cazete Ülke sooınlanna ilışkinraporlanyla,araştırmalanyla, köşe yazılanyta, tarafaz habertenyle sıvıl toplumlann gazetesi. Düzenlı okumak ıçın abone olun. Tel: 0.212.51108 75 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 28 \isan ıcıcıc.mumtaz-arikan.com MUSSOLİNİ'N/N SONU... YA SAVA$/HfH AVfttJPA'b/l SONA EBME- SİNB 8İRHAÇ 3Û K, CO**O SÖ'LÛ YAKINLAKtHOA imLVAN PA&r/'zANLA CA YAKAL/VJÜIO^/f. BKreSİ SÛAJ 8£t-MON7£ DÜLER. (28 HİSAH) BÎK SÛW SC*JHA,CE- SETL£Kl M'LAHO'&I 6ET-/'ftİLEJZ£K I l BİR GARAJI/V BACKONUMA &A$ AŞ4- f Ğl AS/LA&a* r£SH/'# BDİL"tffrr-. «ES/MDE, SOLDAfi İKİNCİ MUŞ- SOLİHİ, ÜÇJİNCÜ İS£ CJ-ARA PtTACÇİ'DİK. PANO DENIZ KAVUKÇUOGLU Şimdi Ne Olacak? Güney Kıbrıs'ta sandıkiardan çıkan "hayır" oyları Annan Planı'nın reddedilmesi yönünde yoğun çaba harcayan Rum liderlerden çok KKTC'deki ve Türki- ye'deki çözüm karşıtlarını sevindirdi. Şimdi onlar elle- rine yeni bir koz geçmiş olmasının verdiği coşkuyla her gün insanlann kafasını kanştıracak yeni yorumlar üre- tryorlar, yeni istekler ileri sürüyorlar. Bunu da ürettikJe- ri o yorumlann, ileri sürdükleri isteklerin bir karşılık bul- mayacağını bilerek yapıyorlar. Kendilerince en "çarpı- cı", en "etkili"talep Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nin bir an önce tanınması. "Madem Rumlarplana hayırde- diler, öyleyse Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika Birie- şik Devletleri, KKTC'yi derhal tanımalı!" diyorlar Gü- ney Kıbns'ta sandıklanndan çıkan "hayır" oyları hiç kuşkusuz, "Rumlar birleşmeyi, Türklerlebiraradaya- şamayı istemiyorlar" biçiminde yorumlanabilir. Fakat Rumlann bu eğilimlerini yansıtan halkoylaması sonuç- lan Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nin tanınması yolu- nu açabilir mi? Yanlış anlaşılmaya meydan vermemek için hemen belirteyim, Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nin ulusla- rarası toplum tarafından, dünya devletleri tarafından ta- nınmasını, bağımsız bir devlet olarak vartığını sürdür- mesini ben de istiyorum, ne var ki bu isteğimin gerçek ile örtüşmediğini de göoiyorum. Gerçekle örtüşmeyen taleplerinse kafa kanştırmaktan öteye kimseye bir ya- ran olmuyor. Aynca Kıbns Türklerinin yüzde 65 çoğun- luğunun bağımsız bir Kıbns Türk devleti için değil, bir- leşik bir Kıbns Cumhuriyeti için "evet" dediğini de unut- mamak gerekiyor. • • • Biz istesek de istemesek de ortada 16Ağustos 1960 tarihinde kurulmuş, kuruluşundan sekiz gün sonra da Birieşmiş Milletler'e üye olmuş, bağımsız bir Kıbns Cumhuriyeti var. Bu devletin kuruluşu Yunanistan ve Ingiltere'nin yani sıra Türkiye'nin de altına imzasını koy- duğu Zürih ve Londra antlaşmalan ile gerçekleşmiş. Uluslararası toplum tarafından Kıbns'taki Rum ve Türi< toplumlannı temsil ettiği kabul edilen bu devlet 1 Ma- yıs 2004 günü Avrupa Birliği'ne üye oluyor. Avrupa Bir- liği'ne üye olmak için olağanüstü çabalar harcayan, uyum yasalan çıkartan, kendisinden istenen hemen her ödünü veren Türkiye Cumhuriyeti, resmı ağızla "Kıb- ns Rum Kesimi" diye söz ettiği K/bns Cumhuriyeti'ni 1 Mayıs 2004 tarihi itibanyla tanımak zorunda kalacak. Çünkü bir ülkenin eşdeğerii bir üye olarak katılmak is- teminde bulunduğu bir devletler topluluğunun üyele- rinden birini "tanımıyonım" diyerek dışlaması ulusla- rarası genel-geçer kurallara uygun düşmüyor. Kıbrıs Cumhuriyeti bugünkü nüfus yapısıyla bir "Rum" devleti olmakla birlikte 1974 müdahalesinden sonra ortaya çıkan çift kesimlilik gerçeğine karşın Kıb- ns Türklerini temsil savından hukuken vazgeçmemiş. Uygulamalar da bunu gösteriyor. ömeğin, Kıbns Cum- huriyeti'nin tedavüldeki banknotlan Rumca, Ingilizce ve Türkçe olmak üzere üç dilli. Emeklilik kasası güney- de ya da kuzeyde yaşadığına bakmadan emeklilik ya- şı gelmiş Türklere ödeme yapıyor. Kıbns Cumhuriyeti yasalanna göre "vatandaşlıktan çıkartılmak" mümkün olmadığından Kıbns kökenli her Türk vatandaş olarak kabul ediliyor ve kendisine isteği üzerine Kıbns Cum- huriyeti kimliği ve pasaportu veriliyor. Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti yurttaşı olan binlerce Türk aynı zamanda Kıbns Cumhuriyeti kimliği taşıyor ve sayılan her geçen gün artıyor. Dolayısıyla onlar da 1 Mayıs 2004 tarihin- den rtibaren Avrupa Birliği ülkelerinde serbest dolaşım hakkına sahip olacaklar. 1974 Temmuz'unda Türk silahlıKuvvetleri'ninada- ya müdahalesinin Türkiye'nin "garantör devlet" sta- tüsünden kaynaklanan haklı gerekçelerini, Kuzey Kıb- ns Türk Cumhuriyeti'nin kurulduğu 15 Kasım 1983 ta- rihine kadar olan gelişmeler ve sonrasını da biliyoruz. KKTC'nin Türkiye'den başka hiçbir devlet tarafından tanınmamasını, Kıbns Türklerinin ekonomik ve sos- yal yaşamlarını daraltan, onlan dış dünyadan soyut- layan ambargoyu haksız bir uygulama, adaletsiz bir yaptırım olarak görüyoruz. Fakat bu bılip görclükleri- miz Kıbns Türk toplumuna ilişkin en uç talepleri ileri sürerek yapılabileceklerin de önünü kesmenin birge- rekçesı olmamalı, diye düşünüyoruz. Bu tartışmayı sürdürecek, "Şimdi ne olacak" sorusuna yanıt bul- maya çalışacağız. (Faks:0212-234 68 73) (e-posta: dkavukcuoglu ı superonline.com) 1 2 3 4 5 6 B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: l/"Kusursuz, püriizsüz" anlamında argo söz- 3 cük... Çem- berin çevresi- nin çapına 5 oranını gös- 6 teren sayı. II -, Beş on evli küçük köy... 8 Birdernekya 9 da kuruluşun üyelerinin buluşma- sı için aynlmış yer. 3/ Kastamonu'nun Pınarbaşı ilçesinde ünlü bir kanyon... Tanntanımaz. 4/ II- 5 kel benlik... Korun- 6 mak için bir yere bı- rakılaneşya. 5/Kah- 8 ramanmaraş'ın bir 9 ilçesi... Borusesi. 6/îspanyollann sevinç ünlemi... "Hayrijye" ve "HajTâbâd" adlı mesnevileriyle tanınmış XVII. yüzyıl divan şairi. 7/ Mikroskop camı... Havabasınçlıbirtürpetrol lambası. 8/Or- ta Amerika'da büyük bir uygarlık kurmuş olan es- ki halk. 9/Bir ülkede, kentte ya da semtte oturan- lann tümü... Bir tartı birimi. YUKARIDAN AŞAĞIY4: 1/ "Şık, gösterişli, süslü"' anlamında argo söz- cük... Eski dilde su. 2/"Tann'nınkullan'" demek ise de dilimizde "pek bol" anlamında kullanılan sözcük. 3/Parlak kırmızı renkte bir süs taşı... Os- manlı devletinin Müslüman olmayan uyruklan- na verilen ad. 4/Polonya halkından olan kimse... Ticaret eşyası. 5/Tuzlanmış ve deri tuluma bastı- nlmış peynir... Lityum elementinin simgesi. 6/ ttalya'nın en uzun ırmağı... Bir pamuk cinsi. II Yaşamsal sıvı... Çalışma odası, yazıhane. 8/Çok güçlü bir heyecan yaratmaya yönelik edebiyat üs- lubu ya da türü. 9/Bildirmeyazısı;mesaj... "Türk- çem benim — bayrağım" (F.H. Daglarca).
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle