Katalog

29 ARALIK 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JJJ.O H A r ı FJ W\ I A TJ \\ [email protected] 11 Dünkü eylemlerde 40 ölü Baykal: Adayı kimse gözden çıkaramaz. Erdoğan: Çözümsüzlüğü savunmayız Meclis'te Kıbns atişması Türkiye B açmazlarla karşı karşıya' ll 'Sağır sultanın duyduğunu | anlamıyorlar' ANKARA(Cumhuri>etBürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, AB konusunda hükümeti eleştirenlen "görmezafîyetiiçinde olmakla" suçladı. Erdoğan, 44 Bu ülkede sağır sultanın duyduğunu duymayanlar, anlamayanlar var" dedi. Erdoğan, dün bütçenin tümü üzerindeki göriişmeler sırasında yaptığı konuşmada, özetle şu konulara değindi: Hükümete AB eieştirileri: Türkiye, 41 yıllık AB hedefine ulaşmak konusunda bir altın firsat yakalamış durumdadır. Ulaşuğımız nokta böyle bir noktadır ve bu gerçeği görmemekte ısrar edenlerin iddıalan asılsız ve mesnetsizdir. Türkiye'nin menfaatlerine gölge düşürüldüğu iddiası kesinlikle gerçekle bağdaşmamaktadır. Bu tarihi kararlar en şeffaf haliyle ortadayken, bazı gözlerin gerçekleri görmekte bu kadar zorlanması sadece görme zafiyeti ile açıklanabilir ki, Türk siyaseti geçmişi itibanyle bu manzaraya alışıknr. Kıbns sorunu: Gümrük birliğini 10 yeru üye ülkeye teşmil etme karannm, hiçbir şekilde Güney Kıbns Rum Yönetimi'ni tanıdığımız anlamına gelmediği açıkça ifade edilmiştır. Ancak bu ülkede sağır sultanın duyduğunu dahi duyamayan, anlayamayanlar var. Çözümsüzlük politikalannda ısrar ederek, pasif kalarak, savunma psikolojısıyle hareket ederek adadaki Türk menfaatlennı daha fazla koruyamayız. Türkiye, bu konuda inisiyatif kullanarak cesaretli adımlar atmak ve hep bir adun önde olmak durumundadır. Bu yeni dönemde de dayatmalara asla nza göstermeden, milli menfaatlenmızden asla taviz vermeden, adaya kalıcı banşı getirecek çözüm arayışımızı aktıf biçunde sürdüreceğiz. Önümüzdeki dönemde yine BM çatısı altında adadaki ikı tarafın eşit statüde olacağı ortaklık temelinı esas alan çözüm arayışlanna etkin olarak kahlacagız. ABD ile ilişkiler: 2004 yılının ilk yansı Irak krizi dolayısıyla ortaya çıkan bazı gerginliklerin aşıldığı ve ABDTürkiye ilişkilerinde dinamizmin yeniden yakalandığı bir dönem olmuştur. Sorun olan konular karşılıklı olarak masaya yatınlmış ve açıklığa kavuşturuhnuştur. ABD önderliğindeki koalisyon güçlerince gerçekleştirilen harekâtı izleyen dönem içinde Irak'ta zaman zaman bazı menfur hadiseler cereyan etmiştir. Müttefikimiz olan bir ülkeden azami hassasiyet içinde olmasını beklemek en tabii hakkımızdır. Irak Ha şiddet tırmanıyor DışHaberler ServisiSeçimler yaklaşnkça şiddetin ürmandığı Irak'ta dırenişçilerin dün düzenlediği eylemlerde toplam 40 kışi öldü. kak'ın Tikrit kentinde polis karakoluna düzenlenen saldırıda 13 pohs öldü. Tikrit'teki polis yetkılilennden Binbaşı AB d Tikriti, saldında 13 polisüı öldüğünü, 2 polisüı yaralandığını söyledi. Tikrit'teki hükümet yetkililerinden Arkan Muhammed ıse dırenişçilerin kentin 20 km. güneyindeki bir polis karakoluna saldırdığını belirtti. Tiknt'te daha sonra silahlı kişilerce bir başka polis merkezine düzenlenen saldında 3, Balad'da da 1 polısın öldüğü belirtildi. Başkent Bağdat'ta ise bomba yüklü bir araç, bak Ulusal Muhafızlan'nın üst düzey bir komutanmın Azimiye Mahallesi'ndeki evini hedef aldı. Radıkal Islamcı militanlar, bir Amerikan güvenhk şırketinde çalışan 8 Iraklıyı öldürdüklerini açıkladîlar. Sandı şirketinin 10 elemanının, Kara Sancak Tugayı, Mücahit Ordusu ve Mutassim Bella Tugayı adlı örgütlere üye silahh kişilerce 13 Arahk'ta kaçınldığı sanıhyor. Bağdat'ın Muradiye köyünde bombalı araçla düzenlenen saldında 5 kişinin öldüğü bildirildi. Sağhk yetküileri, saldında ölenlerin sivüler olduğunu kaydettiler. Bakuba'da Irak Ulusal Muhafizlan'nabağlı birdevriye yakınında yola yerleştirilen bombanın patlablması sonucu 4 muhafiz yaralandı. Bağdat'ın güneyindeki Mahmudiye'de, Komünist Parti yetkililerinden Saadi Abdükabbar El Bayati'run kaçınldığı günün ertesinde öldürüldüğü bıldinldi. Samarra'nın güneyindekı tshaki'de bir polis karakoluna saldında 4 polis ve 1 milli muhafız subayı öldürüldü. Hastane kaynaklan, Samarra'da 3 milli muhafiz ile 3 sivilin, bombalı bir aracın havaya uçması sonucunda hayatlarını kaybettiğini kaydetti. Son saldınlarda ölenlerle birhkte dün Irak'ta ölenlerin sayısı 29'a yükseldi. Irak'ta dün düzenlenen iki ayn saldında da 2 Amerikan askeri öldü, 5'i yaralandı. ANKAR\(CumhuriyetBürosu)CHP lıden Deniz Baykal, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, "Türkiye'nin ABüyefiğini Kıbns'tald güney kuzey çaüşmasına feda edemeyiz" sözlennı talıhsiz bir beyan olarak değerlendirdiğinı belirterek, hıçbir Türk hükümetinin KKTC'yi "gözden çıkannaya" hakkı olmadığını belirtti. Baykal, "Buna biz de izin vermeyiz millet de. Kıbns'ı gözden çıkaram halk da gözden çıkanr" dedi. Baykal, bütçe konuşmasının bir bölumünü AB ile ilişkiler ve Kıbns sorununa ayırdı. Türkiye'ye Kıbns sorununun çözümü koşuluyla 3 Ekim 2005 için müzakere tarihi verildiğine dückat çeken Baykal, Türkiye'nin bir açmazla karşı karşıya olduğunu vurguladı. 3 Ekim'e kadar Kıbns sorunu çözülürse sorun olmayacağını, ancak bunun en iyi senaryo olduğunu belirten Baykal, "3 Ekim'e kadar getişme sağtanmazsa, biz var olan Kıbns Rum VÖDetimi'ni Kıbns devieti olarak fiilen tanıma anlamına gelen teşmil uygulayacağız'' dedi. AKP sözcülerinin, Ankâra Anlaşması'nın Rum Kesimi'ne teşmil edilmesinin "tanıma" anlamına gelmediği savunması yaptığına ışaret eden Baykal, "Amabu anlaşmayı imzaladığınızda, Rum Kesimi'nin, Türkiyp'nin Hmanlannı, havaatoni»r»nı kulanareğf )">lamına gefir" dedi. Türkiye seylrcl deflll taraf Başbakan Erdoğan'ın "Türkiye'nin ABüyeügini Kıbns'taki kuzeygüney çaoşmasına feda etnıeyiz" dediğını belirten Baykal. şu görüşlen dıle getirdi: "Türkiye Kıbns'ta güneykuzey mücadelestnin seyirda değfl, tarafidır. Londra, Zürih aıüaşmalanyla sahip olduğu hakiar ve üstlendiği görevler vardır. AB üyeüği uğnına bunlan hiçe savamayız. Üyetik karşıhğında, Kıbns'la ügili bu haklardan \azgeçmemiz engeflenemez. Hiçbir Türk hükümetinin miDete mal obnuş bir Kıbns davasmı gözden çıkannaya hakkı yoktur." Başbakan ve Dışişlen Bakanı'nın 17 Aralık zirvesi karannda kalıcı kısıtlamalar olmadığını söyledikten kısa süre sonra, kısıtlamalann kaldınlması için "nota" girişiminde bulunulmasının bir çelişki olduğunu kaydeden Baykal, "Tabüburadanota AB'ye verilmenüştir. Bu nota kalıcı kısıtianıa oimadığını düşünen Türk hükümetine verilmiştir" dedi. 17 Aralık kararlarında önemlı zaaflar olduğunu belirten Baykal, "Biziın heyecan ve mutiuhık ifade etmemiz. yanlışlan düzeltme konusundaki mücadekve de zarar \erivor" dedi. Rumsfeld ağzından kaçırdı '93 no 'lu uçağı biz düşürdük' DışHaberier Servisi ABD Savunma Bakanı DonaJd Rumsfeld'ın, 11 Eylül saldınlarında Pennsylvania'da düşen 93 numarah yolcu uçagımn vurulduğunu söylemesi, komplo teorisyenlerini ayağa kaldınrken Pentagon, Rumsfeld'in dilinin sürçtüğünü belirten bir düzeltme yaptı. Noel öncesinde Bağdat'taki Amerikan askerlerını ziyaret eden Rumsfeld, buradaki bir konuşmasında, United Airlines'a ait 93 numaralı uçağın Pennsylvania'da "düşürüldüğünü''söyledi. New York'taki ikiz kuleler ve Pentagon'a çarpan uçaklann yam sıra nihai hedefi halen tartışmalı olan 93 numaralı uçağm, terörist saldınlanndan cep telefonlan CHP bderi Baykal'ın konuşmasını Başbakan Erdoğan dikkatle dinkdL (Fotoğraf: AA) Ölüm fetvası Ladin Türkiye'yi tehdtetti DışHaberler ServisiEl Kaide terör örgütünün liden Usame bin Ladin, "Düşmana malzeme sağlayan şirketierin sahiplerini, Rryad'da, Kuveyt'te, Ürdün'de ya da Türkrye'de olsun, ökhirün" tahmah verdi. El Cezire Televizyonu'nda önceki gün yayınlanan ses kaydında, "Irak'ta yapdacak seçimlere katüacak olanlann kafir sajTİacağuu" söyleyen Ladin, örgütün Irak'taki operasyonlar için haftada 200 bin Euro harcadığını ileri sürerek" Müslümanlardan gerekirse bu savaşı maddı olarak desteklemelerini istedi. Müslümanlardan "daha çok intihar saldınsı düzenlemelerini, daha çok mayın döşemelerini, petrol ve tanm tesislerini hedef almalannı" da isteyen Bin Ladin, "Düşmana malzeme sağlayan şirkeüerin sahiplerini, Riyad'da, Kuveyt'te, Ürdün'de ya da Türkrye'de olsun, öldürün" diye konuştu. Bin Ladin ses kaydında, Müslümanlan, Irak'taki Amerikan birliklerine ve hükümetine karşı cihada çağırarak Bin Ladin, Müslümanlann, savaşmadıklan takdirde "büyük günah" iş^eceklenni savundu. KKTC Cumhurbaşkanı, 'bağımsızlık hayal' açıklamasını değerlendirdi Denktaş: Talata yakışmadı tstanbul Haber Servisi Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Başbakan Mehmet AMTalat'ın, "KKTC'ninbağunsızhğmuı hayal olduğu" yönündeki sözlerinin, Talat'a yakışmadığmı belirterek "taühsiz birbeyan" olarak değerlendirdi. Cumhurbaşkanhğı seçimlerinde aday olmayacağrnı yineleyen Denktaş, mücadelesine halkla birlikte devam edeceğini söyledi. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, Kültür Üniversitesi'nde yapılan "17 Arabk sonraaKKTC ve AB" konulu konferansa konuşmacı olarak katıldı. KKTC Başbakanı Talat'ın. "Bağımspiık, Turan ülküsü gibi bir hayuldL Bağımsız KKTC oldu da bugüne kadar ben mi engeUedim" açıklamasına tepki gösteren Denktaş, Talat'ın sözlennı tahhsız bir açıklama olarak nitelendirdi. Kendisiyle sık sık konuştuklannı dile getiren Denktaş, "Umanm o anlamda kuUanmamışar" dedi. Başbakan Talat'ı kastederek cumhurbaşkanhğına herkesin aday olabilecegini ifade eden Denktaş, kendisinin, seçimlerden sonra istişarelerle, sesini yükseltip doğrulan söyleyecegini kaydetti. Kamuoyu yoklamalannda halkın, kendisini cumhurbaşkanlığı koltuğunda görmek istediğini anımsatan Denktaş, bağımsızlık mücadelesine devam edeceğini söyledi. 'Rum trenine atlayamayız' KKTC'ye 40 yıldır haksızlık yapıldığını, demokrasinin yerle bir edildiğini, bunun da bile bile yapıldığını vurgulayan Denktaş, "Bizimle konuşmuyorlar, Türkiye'yle de konuşmuyorlar, konuşuyor gibi yapryorlar. 'Tren gidiyor' diyortar. Bu tren Rum trenidir. Biz bu trene adavamayız" diye konuştu. Mustafa Kemal KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş. Atatürk'ün "Kıbns düşmandmdeyseikmal yoUanmız kapanmış demektir" sözünü anımsatan Denktaş, 103 köyü yakıp yıkan, uluslararası anlaşmalan çiğneyen, eli kanh Rum idaresinin, meşru Kıbns hükümeti olarak tanınmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Kıbns Türklerini azınlık yaparak, adanın "kendi kaderinitayin hakkı'' ile Yunanistan'a katdmasını amaçladıklanm dile getiren Denktaş, şöyle konuştu: "AB, Türkiye'nin üyefiğinigercektenistiyorsa,mahkemedeyargıladıklarıMıloseviç'in kara para aklavıcısı Papadopulos'u ahr karşjsına, 'Türkiye bunlan istiyor' der. Türldye'ye ne \«riyorlar ki karşüığmda peşinen Kıbns isteniyor? 'Ermeni soykınrnını tanıyın, onlara tazminat ödeyin' diyen AB, avnı şeyi yapan Rum yönetimini baştacı ediyor. AB, Türkrve'yi almamak için bir hazirhk içindedir." aracılığıyla haberdar olan yolculann çabasıyla düşürüldüğu açıklanmıştı. Pentagon sözcüsü ise Rumsfeld'in dilinin sürçtüğünü ve bakanın, 93 numaralı uçağın, yolcularla teröristler arasında çıkan mücadele sonucunda düştüğü görüşünü değiştirmediğini söyledi. Buna karşın internette yayın yapan komplo teorisyenleri, uçağm düşürüldüğu, ancak bunun gizlenmeye çalışıldığı ihtimali üzerine tartışmalara girişti. Rumsfeld' in sözlerinin gerçekten bir dil sürçmesi, bir hata veya kamuoyu önünde gerçeklerin itirafi olup olmadıgı yönündeki tartışmalar, WorldNetDaily.com internet sitesinde yer aldı. k ve Kıbns'ı görüşecek N OTAYA DIŞİŞLERİ AÇ1KLAMASI U z M A N SAYISI 60'TAN 400'E ÇIKACAK Armitage geliyor ANKARA (CumhuıiyetBürosu)ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Armitage, Irak ve Kıbns konulannı ele almak üzere ocak ayı başında Türkiye'ye geliyor. ABD yönetiminin "ıtamhlan" arasında görülen ve Dışişleri Bakanı Coün PoweD'm yakın çalışma arkadaşı olan Armitage'ın çantasında Irak ve Kıbns konulan bulunuyor. Ankara temaslanna 3 Ocak'ta başlayacak olan Armitage, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile bir araya gelecek. Armitage için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan da randevu Alep edildiği, Erdoğan'ın programının uygun olması durumunda bu görüşmenin de yapılabüeceği bildirildi. Armitage ile görüşmelerin öncelikli gündem maddesini hak'taki gelişmeler oluşturuyor. tki ülke yetküileri, Irak'ta yaklaşan seçimler öncesi durumu gözden geçirecek. Ankara'nın özelükle Musul saldınsından sonra Irak'ta Türk yurttaşlanmn güvenhği sorunu ile terör örgütü PKK/KONGRAGEL'e karşı hâlâ somut bir mücadeleye başlanmamasından duyduğu rahatsızhğa ABD'nin dikkatine getirmesi bekleniyor. 1 • 'Mutabakat olmadan kayda geçti' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı, AB'nin 17 Aralık karannda yer alan serbest dolaşıma "kahcı" sınrrlama ifadesinin ardından AB Dönem Başkanlığı'na verilen notaya açıklık getirdi. Bakanlık, notayla 17 Aralık karannda "Türkiye'nin mutabık ohnadığı önerilere ioşkin görüşlerin kayıt arana ahndiğuıı" kaydetti. Dışişleri, 17 Aralık 2004 AB doruğu sonuçlannm 23. paragrafinda, AB Komisyonuna, "Korunma tedbirierine temel teşkil etmek üzere daimi olarak elde tutulabikcek hükümkr" şeklınde belirtilen önerilere ilişkin olarak Türkiye tarafından 23 Aralık 2004 günü AB Dönem Başkanlığı'na nota verildiğini açıkladı.gıçıldamada. "17 Aralık Zirvesi sonuçlan AB'nin tek taraflı olarak aldığı kararlardır. Türkiye'nin bu kararlan imzalaması söz konusu değildir. Geçiş süreci ve sııurlamalar konusunda nihai düzenlemeler, zamanı geldiğinde, diğer adaylar için de yapüdığı üzere, ülkemiz ile AB arasında müzakereleri takiben imzalanacak nihai Katıbm Anlaşması'na, mutabakatımız olduğu takdirde yapılabilecektir. Diğer yandan, ülkemiz lehine benzer tedbirlerin benimsenmesi de mümkün olabilecektir. AB içinde temel hukuka aykın yasal ve idari uygulamalara karşı hukuki başvuru yolları da bulunmaktadır" denildi. Süreç Türkiye'yi zorlayacak AYHANŞİMŞEK ANKARA Türkiye, AB ile 3 Ekim 2005'te başlayacak müzakereleri yürütmek için yeni yapılanmaya gidiyor. Türkiye'nin "başmüzakerecisr, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından belirlenecek. AB Genel Sekreterliği'nin (ABGS) "AB Müsteşarhğı'na'' dönüştüriilmesi planlanırken halen 60 olan AB uzmanı sayısının da 400'e çıkanlması hedefleniyor. Türkiye'nin AB ile müzakere sürecınde, 115 bin sayfadan oluşan ve sağlıktan eğitime, tanmdan enerjiye uzanan AB müktesebatını, ulusal mevzuatına j| aktarması gerekiyor. Edinilen bilgilere göre AB Genel Sekreterliği bugüne kadar yürüttüğü çahşmalarda AB müktesebatının (acquis communautaire) ancak 5 bin sayfasını Türkçeye çevirebildi. Müktesebatın çevirisinin olağan bir çeviriden çok farklı olduğunu ve yeni bir hukuk metni yazmaya benzediğini ifade eden yetkihler, bu nedenle yeni bir birimin oluştunıknası gerektiğini kaydediyorlar. Polonya'nın müzakereler sürecinde uyguladığı modeli örnek alan ABGS, çeviri biriminde çahşanlann dörtte birinin dilbilimci, dörtte üçünün de yabancı dil bilgisi olan hukukçulardan oluşmasmı planlıyor. Çeviri biriminin, Türkiye'nin degiştirdiği mevzuatını da Ingilizceye çevirmesi planlamyor. fe.