Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 EKİM 2004 SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
EVET / HAYIR
OKTAY AKBAL
'Adam' Arıyorum!
Arşimet, elinde lamba sokak
sokak dolaşıyormuş. Sormuşlar:
"Afear/yorsun?"Yanıtını herkes bi-
lir "Adam arıyorum."
Biz de anyoruz! Yıllardır anyoruz!
Hee şimdilerde bu arayış iyice hız-
landı. Yok yok yok! Adam k/tlığına
kıran mı girmiş? Oysa binlerce, on
binıerceokumuşyazmış, en iyi öğ-
renımlerden geçmiş insanımız var.
Ama birtürlü bir araya gelemiyor-
lar!.
Oysa ötekiler öyle değil. Bir bü-
tün olmuşlar. Kafalarındaki amaca
vannak ıçin, içlerinden birini öne çı-
karmışlar. Herdediği birbuyruk, her
dediği bir yasa!.. Kim o kişi? Daha
düne dek kimsenin adını duyma-
dığı, hiçbiriş yapmamış, ortaya bir
eser, birbaşan, bir meslek üstün-
lüğü koymamış, ama milyonlar pe-
şinde, binlerce okumuş yazmış
emnnde!..
Ismail Cem'le Deniz Baykal bir
araya gelmiş, Cumhunyet Halk Par-
tisi'nde birleşme karan almışlar...
Ne iyi etmişler! Bir güzel örnek...
Düne kadar karşıt cephelerde ol-
mak, ayn ayrı partiler kurmak. bir-
birlerini kınamak, kırmak... Bunun
çıkar yol olmadığını artık hepimiz
anlamalıyız. Bakın 2007'de cum-
hurbaşkanı seçimi var. Daha önce
ya da sonra bir genel seçim, belki
cumhurbaşkanını bu Meclisseçe-
cek? Kimi seçecek? Tayyip Erdo-
ğan'ı.'.. Siz AKP lidenni, Atatürk
cumhuriyetinin, laik cumhuriyetin
cumhurbaşkanlığına yakıştırıyor
musunuz? Oyleyse sorun yok, de-
ğilse!.. Değilse. aklımızı başımıza
toplayahm, bir Cumhuriyet, Ata-
türk devrimciliği cephesinde bir
araya gelelim!
Deniz Baykal şöyledir böytedir
ama adam gibi adamdır. Kusurla-
n var, kimin yok! Hani nerde şu ana
kadar ortaya çıkarabildiğimiz bir
insan, bir adam, bir lider?.. Daha
beklemeye vakit yok! Daha iyisini,
daha güçlüsünü seçmeye!.. Yok
işte. adam yok, başka adam yok!..
Tek çare Baykal'ın çevresinde, sağ-
duyuyu, aklı, ulusalcılığı savunan
bir 'adam'm yanında, yer almak..
Bunu DSP için de söylüyorum,
SHP için de söylüyorum. İP için
de söylüyorum. Atatürk, insan hak-
ları, eşitlik, uygarlık çizgisindeki
tüm partilere, siyasetçilere, aydın-
lara. yazarlara, sanatçılara sesle-
niyorum: Bir araya gelin.önümüz-
deki cumhurbaşkanlığı seçimini
düşünün, zaman azaldı, akıl, sağ-
duyu ne gerektiriyorsa onu yap-
mak zorundasınız. Bu görevi yeri-
ne getirmek borcunuz...
Çok bekledik, Mümtaz Soy-
şal'ın partisinden, Yekta Güngör
Özden'in partisinden, Doğu Pe-
rinçek'in partisinden, Atatürkçü
Düşünce Derneği'nden. Çağdaş
Yaşamı Destekleme Demeği'nden,
sendikalardan, meslek derneklerin-
den, nerden olursa olsun, her yer-
den, bekledik bir adam, birçok
adam çıkmasını. Toplumu peşin-
den sürükleyebilecek, bir umut ola-
bilecek, parti çekişmelerini aşabi-
lecek, yeni bir Bülent Ecevit ola-
bilecek bir 'adam'm ortaya çıkma-
sını... Yok yok yok!.. Yine de bir
CHP var, yine de yine de, bir De-
niz Baykal var...
Ben bir yazarım, bir gazeteci-
yim. Altmış yıldır yazar dururum.
Atatürk devriminin yaşatılması için
uğraş veririm... Irtica canavarının,
şeriatçı akımın Türkiye'yi bir ahta-
pot gıbi sarmasını önlemenin tek
çaresini büyük bir devrim gücü-
nün yaratılmasında görüyorum...
Ismail Cem'e teşekkür ederim.
Deniz Baykal'a da... 'Adam'hkla-
rını kanıtladılar... Şimdi öteki
'adam 'lar da adamlıklannı göster-
sinler. Atatürk cephesinde buluş-
sunlar. Türkiye'nin bir şeriat ba-
taklığında boğulmasına göz göre
göre seyirci kalmasınlar...
Olgunluk, Hamlık, İlkellik...
Kişilerdeki hamlık ya da ilkelliğin yansımalan ve uzantılan,
olumsuzluklar içerse de smırlı kalabilır. Buna karşm
kurumlardaki ya da güç ve yetki odaklanndaki hamlık ya da
ilkelliğin uzantılarıysa yaygın toplumsal kişisel zarar ya da
sıkıntılara açıktır.
Prof. Dr. Kemal ÖNEN
K
ıştsel, kurumsal ve yöne-
timsel her kesımde düze-
nın, evrim ve gelişmenın
oluşturulması ve yürütül-
mesinde, olumlu ve olumsuz etkenler
olarak olgunluk. hamlık ve ilkellik fark-
lı boyutlarda ve yoğurdukJarda olarak
sık sık gözlenır.
Olgunluk bir beyinsel düşünsel ça-
ba, aşama ve de nıtelıktir(kalıtedır). Bd-
gı/bılim, birikimle birlikte çağdaşlık
ve rasyonelliği içerir. Aynca füdrsel'mo-
ral düriistlük ve çağdaş etik değerlere
uyum \e saygıyla da örtüşür. Ister bı-
lim adamı. isterdevlet adamı, ister fel-
sefeci ya da din adamı olsun fark etmez.
Hepsinde de müşterek payda, yukan-
da bazılan beUrlenen nıteliklerin fark-
lı ölçülerde bulunmasıdır. Duygusailık,
tek yanlılık ya da dınsel Tıkırsel tutu-
culuğa, hurafeye prim verilmez.
Gözler ve beyinsel güçler ıleriye dö-
nuktür. Kökünde geçmiş (mazı) olsa da
asıl ağırlıklı yönü gelecektır (atıdır).
Bıldıkleri yanında bilmediklerinin de
bilincindedir. Olgun kışi. alçakgönül-
lü ve de hoşgörülüdür. Pek de kolay
bir iş değıldir olgunlaşmak. Olgunlu-
ğa enşmekte eğitım, bilim, deneyım
çok önemlıyse de yeterlı olmayabilir.
Nice eğıtimli hamlann yanında bazen
yeterlı egitım almamış, fakat olgun kı-
şilere de rastlanabılir.
Kuşkusuz olgun kışılikte de aileden
ve ortamdan alınan görgü ve girdiler
önemli bir yer tutar.
Hamlık ve ham kışilik ya da davra-
nışsa çağdaş düşün, bilim ve bilgıden
yoksunluk ya da yetersızlık ve yüzey-
sellik içerir. Böylece bu eksıklikler ya
da yoksunluğun tetıklediği hoyratlık, ki-
bır ve kusurlar sıntır. Çok kez bunun
farkında olmazlar. Adeta gözü kapalı
olarak dayatıcı ya da inatçı da\Tanışla-
ra açıktırlar. Sözde doğruculuk peşın-
de görünürken bilemedıginin ya da ya-
nılgılannın biJincınde olmayabılırler.
Görüş ya da düşüncelennı savunur-
larken kabadayılık gösterilen de yapa-
bilır ve gereksiz şekilde dayatmacı da
olabilırler. Ham ldşide megaİomanyak-
laşım az değildir, şarlatanlık da bazen
buna yandaşlık eder. Pohpohlanmadan
hazzederler. beğenilmeye bayılırlar. Di-
lımızde zaman zaman söylenen, 'Ham
ervah' ya da 'Ham sofiı' deyımlen bo-
şuna değildir.
ilkellik ıse hamlıktan da öte cehalet-
le birlikte gıden yargılar. yaşam uygu-
lamalan içeren bir ruhsal eğıtimsel dav-
ramş ve yapıdır. Çok kez saplantılara
açıktır. Böylece dogmatık hatta fana-
tik da\Tanışlar görmek şaşırtıcı değil-
dir bu tiplerde. Duygusal (dınsel, ıde-
olojik) yıkıcı ve öldürücü eylemlere ve
terorizme açık ya da eğılırnlidirler.
Kişilerdeki hamlık ya da ilkelliğin
yansımalan ve uzantılan, olumsuzluk-
lar içerse de sınırlı kalabilır. Buna kar-
şın kurumlardaki ya da güç ve yetki
odaklanndaki hamlık ya da ilkelliğin
uzantılanysa yaygın toplumsal kişisel
zarar ya da sıkıntılara açıktır.
Çağdaş etik değerleri ve kültürü be-
nimsemek; onun bir kısım sapkınlıkla-
nna primvermek değildir. Böylece çağ-
daşlaşma da bır sosyal toplumsal olgun-
luk aşamasıdır. Moral-erikdeğerler ola-
rak ıyi, güzel ve doğru. esasen insani he-
deftir ve ne sadece Ban'ya ne de Doğu'ya
ne sadece Islama, Musevilik ya da Hı-
nstıyanlığa özgüdür. Etikanlayışı sade-
ce tesettürle, zinayla, dinı kural ve an-
layışla sınırlamak ya da bunlara indir-
gemek çok dar bir bakış açısıdır. Aklın
ve beyinsel gelişmenın çalıştığı ortam-
lar, kişiler ve toplumlarda bütün bunla-
nn idraki de olgunluğa endekslidir.
Gerek tarihte gerekse günümüzdekı
gözlemler, toplumsal sıkıntılar ve ça-
tışmalarda. facialann bu kısmında da
olgunlukhamhkilkellik çelişkisinin
rolünü ortaya çıkarmıyor mu?
Olgunluk aşamasına erişmiş yöneti-
cinin tüm bu bakımlardan hem halka
tabi, hem aynca rehber olması gerekir.
Bazen 'halka karşı, halkiçin' ilkesi öne
çıkar.
Olgunlaşma ve buna yönelme her
kurum, her toplum kesimi için özlem
ve hedef olmak gerekir çağdaş yaşam
ve dünyada. Eğitim ve öğretimın, sıya-
set, hukuk devlet yönetiminin özetle
her kesimde bu hedeften sapmaması top-
lumsal gelişme ve de mutluluğun en
önemlı öğesı değil mi?
"Ne câhfledir,ne malfledir/Berânuhı-
luk kemâl üedir."
Normal misiniz?
Dr. Erdoğan AYDOGAN Xöm-psikiyatr
K
endınizı aşağıda konuşurken bir amaca
söylenenlerle kontrol edin. varabıliyorsanız, düşünüş balomından
Karan siz verinız lütfen. anlamlı isenız, dikkatınızde azalma.
hatemoglü
endınizı aşağıda
söylenenlerle kontrol edin.
. Karan siz veriniz lütfen.
Herkes bır dığeri hakkında
yanılabilir.
Şahsınız, çevreniz, zamanınız,
vücudunuz ve hastalıklannız
hakkında tam bır bilgiye
sahıpsenız; bır olayı kendı ruh
benlığınizde mal etme
niteliğini sağlayan görme.
duyma, tatma, koklama ve
dokunma duyulannızla ve iç
organlannızın hıssedilışınde
azalma, artma yoksa;
aşın çoğalma, bozulma yoksa,
geçmişte olan olay ve ruhsal
yıkımlann hatırlanması, saptanması,
tanrnması ve korunması tam ise;
azalma, kaybolma, artma ve bozulma
yoksa, bırçok tasanm arasındaki
ilintiyi saptama niteliğinde azalma,
çoğalma, bozulma yoksa;
aldıseliminız (muhakemeniz) yerinde
ise. yanı doğruyu yanlıştan ayırma
yeteneğiniz tam ıse. neşenizde,
kederinizde, hiddetinizde, korku ve
sevgilerinizde fazla aşınlık veya
azalma bulunmazsa. herhangi bir
anda olaylar karşısındakı
davTanışınızda azahna, artma ve
bozukluk yoksa; kendı kendinıze
hissettiklerinizın. kültür ve dininizın.
ahlakınızın, çocukken anne-baba ve
öğretmenler tarafından verilen.
şuuraltına yerleşmiş yasaklannızın
yarattığı kişiliğinız, günlük
yaşantınızda birbirüıi tutmayan
alışılmamış fikirler ve da\Tanışlar
yaratmıyorsa; aile ve toplum
kurallanna elinizden geldiğince
uyuyorsanız, hiç korkmayın
normalsiniz demektir. Böyle insan
V3i mı bilinmiyor... Ama olabiliriz.
ŞİMDİ
ÇORLUORION5
ALIŞVERIŞ MERKEZİ'MOE
rfJMMVet (MIRÖ2 TOPTAN) Sanonyofcj 18 Osmonbey let: (0212) 22S 62^00"
SUADİYE: Bağddt Codciesi Tei: (0212] 369 00 49
PENDİK OUTLîT: Dumonkaya Outlet Center Tel: (0216) 473 52 55
İKİTELLİ OUTIET: Turgut Özal C«J. No: 153 Tel: (0212) 549 40 56
İZMİT OUTIET CENTER: Tel: (0262) 335 57 35
KONYA MT REAL: No: 45/46 Te(: (0332) 265 19 80
KONYA MASERA: Tel: (0332) 241 61 15
ÇORLU OBION: Tel (0282) 673 26 64
ZONGULDAK: Gazipaşa Caa. No: 77 Te): (0372) 252 17 97
9İRT: Güres Cad No: 121 Tel: (0484) 224 00 43
ERZURUM: PEK YAKINDA.
ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ'NDEN
DUYURU
2004 - ÖSYS EK YERLEŞTİRME
1. 2004 Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sonuçlarına göre 2004 - 2005 öğretim yılı için
yükseköğretim programlarına ek yerleştirme işlemleri Öğrenci Seçme ve Yerleştirme
Merkezi'nce (ÖSYM) yapılacaktır.
2. 2004 - ÖSYS yükseköğretim programları ek yerleştirme kontenjanlarına başvurabil-
mek için (a) 2004-ÖSS'ye başvurmuş olmak, (b) lisans (Tablo-4) ve meslek yüksekokul-
ları (Tablo-3A, Tablo-3B) programlan için 2004-ÖSYS'de, başvurulan önlisans ve açıköğ-
retim programları için öngörülen ÖSS puan türünde 160.000 veya daha fazla ÖSS pu-
anına; başvurulan lisans programlan için ise öngörülen puan türünde 185.000 veya daha
fazla ÖSS puanına sahip olmak, (c) 2004-ÖSYS merkezi yerleştirme sonunda açıköğre-
timin kontenjansız programları dışında hiçbir yükseköğretim programına yerleşmemiş ol-
mak, (d) ek yerleştirmede Tablo-4, Tablo-3A ve Tablo-3B'den tercih edilen yükseköğre-
tim programının 2004-ÖSYS merkezi yerleştirme sonunda oluşan en küçük puanına eşit
veya daha yüksek bir Y-ÖSS puanına sahip olmak gerekmektedir.
3. 2004-ÖSYS'de sadece sınavsız geçiş için başvuran adaylardan açıköğretimin kon-
tenjansız programları hariç bir yükseköğretim programına yerleşmemiş olanlar, 2004-
ÖSYS ek yerieştirmeye aynı zamanda başvuracaklar ve tercihlerini aynı Ek Yerleştirme
Başvurma Formu üzerinde göstereceklerdir. Bu adayların kendi alanlarında tercih edebi-
lecekleri programlar sadece Tablo-3A'da yer almaktadır.
4. Tablo-3A, Tablo-3B, Tablo-4 ve ek yerleştirme kurallarına ilişkin bilgiler 2004-ÖSYS
Ek Yerleştirme Kılavuzu'nda yer alacaktır.
5. Lise mezunları ek yerleştirme için Tablo-3A'da yer alan önlisans programlarını da
tercihleri arasında gösterebilecekler ve ilgili yasa gereğince meslek lisesi mezunlarına
öncelik tanınmak koşulu ile yerleştirilebileceklerdir.
6. 2004 yılında özel yetenek sınavı ile öğrenci alan yükseköğretim programlarına kesin
kayıt yaptırmış olanlar da 2004-ÖSYS ek yerieştirmeye başvurabilirler.
7. Yükseköğretim programları ek yerleştirme kontenjanlarına başvumnak isteyen aday-
lar, 4.000.000 (dört milyon) TL. karşılığında 2004-ÖSYS Yükseköğretim Programlarına
Ek Yerleştirme Kılavuzu ve Başvurma Formu'nu 4-8 Ekim 2004 tarihlerinde ÖSYM Sınav
Merkezi Yöneticiliği'nden alacaklardır. Adaylar, kılavuzda belirtilen esaslara uygun olarak
dolduracakları Başvurma Formu ile 8.000.000 (sekiz milyon) TL.'lik ek yerleştirme ücreti-
nin ilgili bankaya yatırıldığını gösteren banka dekontunu bu süre içinde ÖSYM Sınav
Merkezi Yöneticiliği'ne teslim edeceklerdir. Adayların bu ücreti yatırmak için bankaya sa-
dece T.C. Kimlik numaralarını vermeleri yeterli olacaktır. Posta ile Merkezimize gönderi-
len Başvurma Formları işleme alınmayacaktır.
8. 2004-2005 öğretim yılında ek yerleştirme kontenjanlarına merkezi yerleştirme işlem-
leri, 2004-ÖSS Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzu, 2004-ÖSYS Yükseköğretim Programları
ve Kontenjanları Kılavuzu ile 2004-ÖSYS Yükseköğretim Programlarına Ek Yerleştirme
Kılavuzu'nda belirtilen esaslara göre yapılacaktır,
ÖSYM BAŞKANLIĞI
Basın: 42664
PENCERE
Ne TÜP Başbakan
Bu Talat?..
Pazarakşamı 'Haber Türk' televizyonunda KKTC
Başbakanı Talat'ı izlemek felaketine maruz kaldım;
ilginç bir yayındı doğrusu...
Başbakan Talat, karşısındaki gazetecilerin
sorulanna yanıt veriyordu..
Sonuçta TV ekranında seyrettiğim bu kişi, iyi
kötii birdevletin 'Başbakanı' değil miydi?..
Evet..
Bir seçime girmiş, sandıktan çıkmış, halkın bir
bölümünü temsil ediyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Devleti'nin anayasası var..
Hükümeti var..
Cumhurbaşkanı var..
Başbakanı var..
Bayrağı var..
Başbakan da bu devletten maaş alıyor..
Değil mi?.. :
•
Aralarında Cumhuriyet'in Kıbrıs temsilcisi
arkadaşımız Reşat Akar'ın da bulunduğu
gazeteciler. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetı
Başbakanı'na çeşitli sorular yönelttikçe, verilen
yanıtlar karşısında şaşırmaya başladım, kendi
kendime sordum:
- Bu kişi gerçekten Başbakan mı?..
Çünkü adam kendi devletine karşıt ve karşı!..
Diyor ki;
- Bu dünyada yalnız bir tek devletin tanıdığı bir
deylet olmaz!..
Üstelik bunu söylerken gülüyor.
Çok rahat gülümsüyor..
Doğrusu KKTC (Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti)
zorbirkonumdadır.
KKTC'yi Türkiye'den gayn bir devlet tanımamıştır;
bunun da çeşitli nedenleh vardır.
Ancak KKTC Başbakanı Talat'ın özel konumu
bundan ayrı bir konu...
•
Bir insan bir devlete neden Başbakan olur?..
Fiyaka için mi?..
Koltuğa oturmak için mi?..
Maaş almak için mi?..
Resmi arabaya binmek için mi?..
TV'lerde boy göstermek için mi?..
Başbakanı olduğu devletin köküne kibrit suyu
ekmek için mi?..
Bizimki Başbakanı olduğu devlete inanm/yor,
böyle bir devletin varlığını küçümsüyor; tüm
konuşmasında Kuzey Kıbrıs Türk Devleti'nin işinin
bittiğini vurgulayan birsöylemi benimsedi...
•
Ancak televizyonda izlediğim kadarıyla, KKTC
Başbakanı Talat'ın niyeti daha da kötü...
Gazeteciler soruyoriar:
- önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde
adaylığınızı koyacak mısınız?..
Hazretin niyeti var!
Kemküm ediyor, ama, ister misiniz Denktaş'ın
yerine Cumhurbaşkanı olsun!..
Yeni bir politikanın belirlediği devlet modeli
karşısındayız..
Hem devletini tasfiye etmek yolunda siyaset
yapacaksın, hem devletin başına geçeceksin...
Siyaset biliminde böylesi şimdiye dek ne görüldü,
ne de işitildi!..
KONFERANS
Prof. Dr. EROL MANtSALI
•Türkiye'de Siyasette ve Iktısatta Ulusalhk"
6 Ekım Çarşamba. saat 18.00-20.00
Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryum
www.yhdhaber.com
Yurttaşlık Hareketi Derneği
şirtetlBf için izsi pragnınlar
itHBRL - KlTS - FCE irsgramlan
Bttv-Wf togiliıcs
EöHim Kalitemizden
Yıldır
H'K Odün Vermedik
GLISH CENTRE
• ıijni •«••«
1 20M MJ9I