29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 EYLÜL 2003 ÇARŞAMBA HABERLER YIPRANAN SİNİRLER, ZEDELENEN KULAKLAR Sabah uyanır uyanmaz, çalar saatin sesiyte başlayan güröitü korosu gün boyn. korna sesleri, inşaat çabşmalanndan yayüan gürültüler, insan bağınşlanyla devam ediyor. Özellikle büyük kenüerde gürültüden kurtulmak mümkün değiL. Çıkanlan yönetmeliklerin uygulaıunası ise maliyet engetine takılıvor. Konsantrasyon bozukluğundan sağırlığa kadar çok sayıda rahatsızlığın nedeni aşın ses Gürültü hasta ediyor• Gürültü somnunun kent ölçeğinde çözülmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar, belediyelerin bu konuda üzerlerine düşen görevleri yerine getirmediğinden şikâyetçi. 1983 'te bir gürültü kontrol yönetmeliği çıkanlrrLasına rağmen uygulanmadığını belirten uzmanlara göre, özellikle büyük kentler için acilen bir gürültü haritası çtkanlmalı. EYLEM ÜÇOK Sabah 07.00. Susmak bilmeyen çalar saatin alanruyla güne merhaba dıyorsunuz. Dışandakı trafiğin gürültüsü ise siz uyanmadan başlamış. Sokağa çıkıyorsunuz, korna seslen, inşaat çahşmalanndan yayılan gürültüler ise alışmış olsanız dahı sızi rahatsız ediyor. Ulasmak için saatlennizi harcadığınız işyerinızde ise, bırbırıne seslenni duyurmak için çabalayan ınsanlar, büronun gürültüsüne korna seslen ve araba gürültülen eşlık ediyor. Trafiğin gürültüsü, evinıze döndüğünüzde bile sizi rahat bırakmıyor, uykunuzun en tatlı anında bir araba alarmının sesi ile sabah 'erken' geliyor. tsfenmeyen ses topluluğu îstenmeyen ses topluluğu gürültü, konsantrasyon bozukluğundan sağırlığa kadar çok sayıda psikolojik ve fizyolojik rahatsızlığa neden oluyor. Insanın yaşam kalitesını düşüren ve önemsenmeyen bu sorunun, kent ölçeğinde çözülmesi gerekiyor. Uzmanlar, gürültü sorunuyla belediyelerın mücadele ermesı gerektiğini belırterek, belediyelerın bu konuda üstlerıne düşen görevi yerine getırmediğıni vTirguluyorlar. Istenbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesı'nden Prof. Dr Sevtap Yıhnaz Detnirkak, kent ölçeğinde gürültü hantalannın çıkanlması gerektiğini vurguladı. Gürültü hantalannın çıkanimasının ardından hastane, konut, oditoryum, spor, fuar ve kongre merkezlerinin yapılacağı alanlann beîirlenmesi gerektiğini ifade eden Demirkale, gürültü kontrol yönetmelığıne göre bunlann ımar planlanna alınması gerektiğini kaydetti. Gürültü Kontrol yönetmehğuun 1983 tarihinde hazırlandığını ancak bu güne kadar hıçbır gelişme olmadığını dıle getıren Demirkale. "Yerel yönetim bunu uygulamakla görevfi. Şehrin en üst düzeydeki kurumu olan valilik bunu uygulayacak ancak. valinin elinde para ve yaptmın gücü olmadığı için iş beledryelere düşüyor. Belediyeler ise 1986'dan beri bu konuda hiçbir şey yapmadı. Son dönemde yapdan çahşmalar da seçimler, kriz gibi sorunlar nedenryie uygulanamadL Türkh/e'de gürültü kontrol yÖnetmeHği ise uygulanmıyor" dedi. Paraa olan önem veriyor Beledjyenin gürültü kontrol yönetmelığrne göre gürültü hantalannı hazırlatıp, uygulatoası gerektiğini de anlatan Sevtap Yılmaz Demirkale. gürültü kontrol yönetmehğıntn uygulanmaması nedeniyle insanların zarar gördüğünü söyledı. Çe\Temizde sürekli gürültüye maruz kaldığımızı anımsatan Demirkale, "Eğer maddi durumunuz iyiyse gürültüye önem veriyoruz ve engeDemeye çahşıyoruz. Ancak, ekonomik durumumuz iyi değilse, konut almanın zorluğunu da işin içine katarsak. gürültü konut alını planlannda göz ardı edilen bir konu oluyor" dıye konuştu. >Prof.Dr. Sevtap Yılmaz Demirkale: Yerelyönetimin Gürültü Kontrol yönetmeliğini uygulaması gerekiyor. Ancak 1986'dan beri bu konuda hiçbir şey yapılmadı. KALBEDE ZARAR Sağırlığa yol açabilir • Ortamda/d ses düzeyi artnkça, kızgınhk, saldırganhk, baş ağrısı, beyinde basmç değişiklikleri gibi rahatsızlıklar baş gösteriyor. Gürültü insanda adım adım şu rahatsızlıklara yol açıyor: •30-65 dB arası, konsantre olamama, uykunun bolünmesi, kızgınlık, saldırganlık gıbı belirtiler ortaya çıkanyor. • 65-90 dB arası, kalp atışlan değişıyor, solunum hızlaruyor ve beyindeki basınç azalıyor •80-85 dB arası bir gürültüye sürekli maruz kalan kişının işitme eşiğı yükselıyor, kişinin duymak ve duyurmak için bağırması gerekiyor • 90-120 dBarasında baş ağnsı fizyolojik rahatsızlıklar göriilmeye başhyor • l20dBüstundeiç kulakta bozukluk meydana geliyor. • l40dBüstünde kulak zan patlıyor. Evlerde çift cam, işyerlerinde akustik paravanlar işe yanyor Yakbm ve izolasyon şartînsan sağhğını ve yaşam ka- litesını cıddi olarak tehdit eden gürültüye karşı alınması gere- ken bazı önlemler şöyle sırala- nıyor: • Ağaçlar 30 metreden kı- sa bir duvar oluşturuyorsa gü- rültüyü önlemıyor, o nedenle ağaçlar en az 30 metrelik bir duvar oluşturacak şekılde yapılandınlmah • Konutlarda yalıtım yapıhnalı •Gürültüye dırekt olarak maruz kalan kişi Jculaklık takmalı •Çok gürültü ortamda bulunan kişimn çalışma süresı gürül- tünün derecesine göre ayarlanmalı • ÇevTede gürültü varsa çift cam takılmalı, mümkünse duvar- lann ızolasyonu sağlanmalı • Hiçbin yapılamıyorsa yatak odası yol tarafında olmamah •Gürültü kontrol yönetmeliği uygulanmalı, devlet görevini ye- nne getırerek denetimlenni yapmalı •İşleöneler kendı ıçlennde teknolojilerini insan sağlığına uy- gun olarak yenılemeli. işitme kayıplannın tazminatı işletmele- rin sermayelerinden daha çok olabilir. Ama şu anda yeterince da- Gürültünün durdurulamadığı durumlarda, bazı önlemler va açılamıyor alarak zararı en aza indirgemek mümkün. Özellikle kalabalık işyerlerinde, akustiğin uygun olmaması nedeniyle konuşmalar gürültü halıne geldiğinde, yer değiştirmek bile geçici bir rahatlık sağlayabilir. Trafik de önemli bir gürültü kaynağı. Araç bakımı düzenli ola- rak yapılmalı tşyerferi de risk altuıda Dışandakı gürültünün pencere yalıtımı ıle önlenmesine karşuı işyerindeki buiakım ajanlar gürültü oluşturabiliyor. Gürültü yaratan ajanlar karşılıklı ise gürültü artarken. ortamın akustiğinm uygun olmaması nedeniyle konuşmalar gürültü halıne gelebilıyor. Uzmanlar, işyerinde de bırtakım düzenlemeler yapılarak gürültünün önlenebıleceğıne dikkat çekerek, şu önerilerde bulunuyorlar: • Işyerinin akustiği düzeltılebılir, • işyerlerinde gürültü yaratan ajanlar daha az gürültü çıkaranlarla değiştirilmeli, • Gürültü üreten kaynak bir başka bölüme alınabilir, • Akustik paravanlarla. bölücü elemanlar konulabilir. • Gürültü kaynağı üzerine ses tutucu elemanlar atılabihr, gerekirse bu kaynak hücre içine aluıabilir. •Sürekli gürültü olan ortamlarda çalışanlar yer değiştirmeli. Yer Barbaros Bulvarı Elmadağ Mecidiyeköy Şişli Millet Caddesi Londra Asfaltı Bağdat Caddesi Ataköy Haseki Desibel (dB) 92 89 - 90 85-90 80-85 78 - 80 85 ' 75-85 80 70-80 EGLENMEK GÜZELAMA... Son günlerde, özellikle İstanbuTun Boğaziçi kmlannda ve tatil yörelerinde bulunan büyük eğlence yerlerinin yararüğı 'gürültü kuüliği' basuıda çok yer akh. AVRUPA'DAN GURAY OZ Göz Göpse Kulak Duysa Ister istemez şaşınyor insan bazı haberlerı oku- yunca. Dünya Ticaret örgütü'nün Meksika'nın Can- cun kentindekı toplantısı ile ilgili haberter de öy- leydi. Gazeteler, TV kanalları yeterince haber yapma- salar, programlanna konu etmeselerde Cancun'da bir şeyler olduğu, zengin ve yoksul ülkelerin VVTO'nun bu toplantısında karşı karşıya geldikle- ri, yoksul ülkelenn isteklerınin zenginlertarafından reddedildiği ucundan kıyısından biliniyor artık. Medya, hiç değilse ayırdığı birkaç satırla, birkaç dakikayla zengin ülkelerin, tanm sektörlerini süb- vanse etmekten vazgeçmediklerini, böylelikle yok- sullann hertürlü rekabetşansınıyokettiklerini, on- ları ellerinin tersiyle ittıklerini duyurabildi. Bu hak- lı talebi reddetmekle kalmadı zenginler, aynı zaman- da yoksul ülkelerden iç pazartarını koşulsuz ve ar- dına kadar açmalannı da istediler. • • • Şaşırtıcı olan ise "yoksullann zengin ülkele- rin tanm sektörûnde uyguladıklan sübvansi- yonlann kaldınlması talebi konusunda VVTO'nun arabuluculuk ettiği, ama başaramadığı" yoiun- daki gülünç haberlerin basınımızda yer almasıydı. Yapmayın arkadaşlar! Dünya Ticaret örgütü zengin ülkelerin kurduğu, bıçimlendirdiği, kurallannı koyduğu bir Yeni Dün- ya Düzenı örgütüdür. Bu örgütün zengin ülkelerin istekleri dışında herhangi bir adım atması, yoksul- laria zenginler arasında hakem olması falan söz ko- nusu değildir. Kurallar değişmez, zenginler taviz vermez. Onlann kararlannı değiştirebilmeleri için başka işler yapmak gerekir. Yoksullar arasında birlik ge- rekir, ulusal alanlarda ışbirlikçileri yenebilmek, en azından genletebılmek gerekir. Yoksul uluslar, yok- sul sınıflardan oluşur. Her koşulda ve ne olursa ol- sun savunulması gereken de onlann, o yoksulla- rın, o sınıflann, üretenlerin istekleridir. Üstelikbunlarsolun, sosyalistlenn, komünistle- rin "ideolojik" arzulan falan da değildir. Açlığa, yok- sulluğa karşı, mezhebi ve meşrebı ne olursa olsun gören gözün, duyan kulağın istekleridir. • • • Ama herkes de biliyor, sol olmayınca kulak duy- muyor, göz görmüyor. Sol denilince "serbesf pıyasa ekonomisinin, zen- ginler çetesinin en kurnaz, en cevval savunucula- nndan biri kesilen, Alman Sosyal Demokrat Par- tisi'nin kahramanlan gibi solculardan, Wotfgang Clement gibi Kemal Derviş'lerden söz etmedi- ğimız bellidir herhalde. Çünkü onlar artık merkezde bile değiller. Yeni dünyanın "yeni" partileri,"yeni" politikacı- lan onlar. Yeni yüzyılın vahşi kapitalizmınin takım elbıseli kahramanlan. Neoliberal küreselleşmenin timsari gözyaşlan döken efendileri. Onlann ellerinde kırmızı gülden pankartlarla hak aradıklan dönem çoktan geçip gittı. Eskiden de uta- nırlar, "Bir kusur ettik mi acaba?" der gibi sağa sola bakınıriardı hak ararken, ama şimdi yoksulun hakkını yerken utanmıyoriar. Çok cesur oldular. Içlerindeki bütün dikenleri temizlediler. WT0 top- lantısında yoksullara caka satmalannın nedeni bu- dur. Sol ortadan silindi ve onlann üzerindeki ağır baskı da ortadan kalktı. Acı, ama sol gerçekten de ortalardan silinmiş gi- bidir. Kapının dışında toplanan ve Cancun sokak- lannı istila eden ısyancılar oradalar. Sol ortalarda yok. Sol kendini anyor. Dönüp eski defterlere baksa, aynaya bakıp ken- dini yeniden tanısa, yeni dünyanın doymak bilmez varsıllarına yenilenme neymiş gösterebilir aslında. öyle yapmıyor da, Kızıl Elma'da kurt, Bağdafta bay- rağı devredeceği Islamcı ıdeoloji anyor. Oysa şehrine dönse, kendine dönse, kalbine dönse... Hem kendi kurtulacak, hem umut... e-posta: guray.oz J cumhuriyet.com.tr KIRMIZI BALIK ÇOCUK EVİ 13. YIL BİLİNÇLİ EĞİTİMLE BÜYÜYEN ÇOCUKLAR İÇİN Dr. EROAL ATABEK İLE TOPLANIYORUZ Bostancı : Altıntepe, Menmetçık Sk. 3 0 216/417 16 36-36614 31 13 Eylül 2003 11.00-12.30 Mecidiyeköy : Latılokum Sk. 5 Şişlı 0 212/213 95 88-213 87 40 Tanh : 20 Eylül 2003 11.00 -12.30 İLGİ DUYANLAR ÇAĞRILIDIR. e-mail: kirmizibalik ı superonline.com www.kirmizibalik.com ACI KAYBIMIZ Oğlu Murat Köyden ve gelini Sezin Köyden'in sevgili babalan ve Ayşe Köyden'in değerli eşi, ailemizin büyüğü RAMAZAN KÖYDEN Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz naaşı 17 Eylül 2003 günü Hacı Bayram Camii'nde kılınacak öğle namazını takiben Karşıyaka Mezarljğı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle