Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 EYLÜL 2003 ÇARŞAMBA HABERLER Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in sözlerine kızan sendikalar hükümeti 'adil olmamakla' suçladı Gök kubbeyi paylaşakn• Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, toplu görüşme sürecinde uzlaşmacı bir tavır takındıklanıu, toplumsal gerginlik üretecek politikalar izlemedikleriııi ve sanal taleplerde bulunmadıklannı belirtirken, hükümetin bunu anlamadığıru söyledi. ANKARA (ANKA) - Kamu-Sen Genei Başkanı Bircan Akyıkiız, Ada- let Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Ce- mil Çiçek ın "onlar bizden gök kub- beyifctiyor"sözlerine tepki gösterdi. Akyıldız, "Biz gök kubbeyi istemiyo- ruz.Sadeceo gök kubbeyi adil veeşit paylaşmak jstiyoruz" dedi. Türkıye Kamu-Sen basınla daya- nışma yemeği verdi. Yemekte konu- şan Akyıldız, toplu görüşme sürecin- de uzlaşmacı bir tavir takındıklanm ve toplumsal gerginlik üretecek politi- kalar izlemediklerini belirtirken, hü- kümetin bunu anlamadığını söyledi. Meslek odalarından KESK'e destek însanca bir yaşam istiyoruz lstanbulHaberServisi-Meslek odalannm îstanbul'da- ki şube başkanlan, Kamu Emekçileri Sendikalan Kon- federasyonu'nun (KESK) toplu görüşme sürecindeki ey- lemlerine destek verdi. Odalar adına açıklama yapan îs- tanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gencay Gürsoy, hor- tumlanan bankalara, rantiyecilere para buİmakta sıkıntı çekilmezken sıra emekçilere geldığinde ekonomik du- rumun kötülüğünden söz edildiğini belirtti. Gürsoy. Unkapanı'ndaki KESK Genel Merkezi önün- de yaptığı açıklamada, "Ülkemizeve halkınııza karşı açıt- nuş bu büyük saldırrya karşı ancak topyekûn bir müca- deJe ik karşı durabileceğimizüı farkmdayız" dedı. 12 meslek odasının imzası bulunan açıklamada, AKP hükümetinin kamu çalışanlannın ekonomik ve sosyal ihtiyaçlanna karşı hiçbir sorumluluk duymadığı belirhl- di. KESK Genel Başkanı Sami E>ren de, Adalet Baka- nı Cemil Çiçek'in, "Memuriar gökkubbeyi istiyoriar" şeklindeki sözlerini anımsatarak, "Biz gökkubbeyi iste- medik, insanca yaşam şartlan istedik 2004 bütçesi kamu- nun yaranna düzenlenmezse 1 Ekûn'de Ankara'da ola- cagız. Emekçikrin talepleri yerine getirttmezse, memur- iar gökkubbeyi hükümetin başuıa \Tkacakur" dedi. Toplu görüşmeden sorumlu Devlet Bakan Mehmet AB Şahinın görüş- melerin ardından yaptığı açıklamada, memurlara venlecek her artışm sos- yal harcamalarda kısmtıya neden ola- cağı yönündekı sözlerini üzüntüyle karşıladıklannı ifade eden Akyıldız, uzlaştırma kurulu kararlarmın uygu- lanması halinde bunun bütçeye yü- künün 1.3 katrilyon olduğunu söyle- di. Akyıldız, Şahin'in bu açıklamala- nyla toplum kesimlerini karşı karşı- ya getirmek istediğini saMmarak, "Büt- çeye gelen 13 katrilyonla kaç okul kaç sağhk ocağı yapacaksuuz. Kaç öğret- mene, sağhkçıya öğretmene iş bula- caksme?" diye sordu. Akyıldız, bu 1.3 kartilyonluk artışın bütçede sadece yüzde 0.80"lik bir artışa neden oldu- ğunu belirterek. bu açıklamalarla ka- muoyunun yanılhlmaya çalışıldığını kaydetti. Akyıldız, Adalet Bakanı Cemil Çi- çek'in Bakanlar Kurulu toplantısının ardından sarfettiği "sendikalar biz- den gök kubbeyi istiyor*' yönündeki sözlenne de tepki gösterdi. Bu sözle- ri üzünfüyie karşıladıklannı belirten Akyıldız, "Biz gök kubbeyiistemiyo- ruz. Sadece o gök kubbeyi adil ve eşit paylaşmakistiyoruz. Hükümetinse adil ohnadığmı düşünüyoruz" dedi. Zam turu başhyor Akyıldız, toplu görüşmelerin an- laşmızlıkla sonuçlanmasmm ardın- dan başta Başbakan ve bakanlardan rande\Ti talebinde bulunduklannı söy- ledi. Akyıldız, "Yapacağmıızziyaret- lerie sorunlanmıa aktaracagE" dedi. Akyıldız aynca, yerel seçimleri kas- tederek, hükümetin önünde zor sınav- lar bulunduğunu kaydetti. Akyıldız, KESK'le ortak hareket edilip edilemeyeceği sorulan üzerine de. "Biz KESK'le hareket edflmesn- de güven olgusunun ohısmadtğma ina- nryoruz. Ancak KESK'le bûüktetik komısunda hareket tarzj olursa gÖ- rüşürüz" dedi. BASIN TOPLANTISIYLA AÇIKLADI Baykam CHP genel başkan adayı oldıı • Deniz Baykal ile kişisel bir mücadeleye girmek istemediğini söyleyen Bedri Baykam, başkan seçilmesi halinde hedefinin solda birliği gerçekleştirmek olduğunu söyledi. İstanbul Haber Servi- si-CHPeski Parti Mec- lisi (PM) üyesi ressam Bedri Baykam, CHP'nin 30. Olağan Büyük Kong- resi'nde genel başkan- lığa aday olduğunu açık- ladı. Baykam, başkan se- çilmesi halinde hedefi- nin "solda birliği gerçek- leştirerek,gericflerinyiik- seüşini önkmek" oldu- ğunu söyledi. Taksim Hill Otel'de basın toplantısı düzen- leyen Baykam, CHP Ge- nel Başkanhğı'mn ya- şammda isteyebileceği ve üstlenebileceği en yüksek, saygın ve zor görev olduğunu belirtti. Baykam, başkanlık ya- nşında CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal ile ki- şisel bir mücadeleye gir- mek istemediğini, önü- ne daha üretken bir par- ti yönetimi, demokratik, saydam, katılımcı bir parti yapısı ve hızla bü- yüyen bir CHP modeli- ni koyduğunu belirtti. Aday olmasının ge- rekçesinuı, solda birli- ği sağlayarak Türki- ye'nın laik cumhuriyet yörüngesinden çıkarma- ya çalışan genci güçle- re karşı demokratik bir set çekmek olduğunun altını çizen Baykam, 12 Eylül ve çeşitli inatlaş- malar yüzünden bölün- müş olan solun topar- lanması gerektiğini vur- guladı. Baykam, "Biz artık CHP'yi, 12 Ejiûl öncesi solun güçlü kale- si durumundaki haline getirmeye mecburuz. Birleşmiş bir soL, Türld- ye'de yüzde 45 ile birin- ci parti olur. Çıtayı yüz- de 45'e koyuyorum. CHP'nin hak ettiği bu- dur" diye konuştu. Basın mensuplannın sorulannı da yamtlayan Baykam, seçilme şansı konusunda bir tahminde bulunmanm doğru ol- madığmı belirtti. Bay- kam, "Ben partililere 'Baykalcı olmayın, Bay- kamcı olun' demiyonım. Bir model öneriyorum. HerCHP'nninbûnaka- rar verecekbağmisa ira- deye sahip olduğuna ina- mvorum" dedi. SULTANBEYLI BELEDlYE BAŞKANI Şantajparasının kaynağt incelemede İstanbul Haber Servisi - Sultanbeylı Belediye Baş- kanı Yahya Karakaya'ya bir kasetle şantaj yaptığı ileri sürülen ABYakup Tta- ranoğhı'nun otomobüinin kurşunlanmasına ilişkin soruşturma sürüyor. Sul- tanbeyli Cumhuriyet Sav- cılığı. Belediye Başkanı Karakaya'mn ifadesi alın- mak üzere savcılığa geti- rilmesi için polise talünat verdi. Soruşturmada, Ka- rakaya'mn şantaj karşılığı olarak verdiği iddia edilen 60miryarliranınkamukay- naklanndan aktanlıp ak- tanlmadığı da araştınyor. Ümraniye'de işadaını AK VakupTuranoğhj'nunara- cının kurşunlanması ola- yını araştıran Organize Suçlar Şubesi ekipleri. işa- damının evindeyapüğı ara- mada Karakaya'ya ait giz- li kamera görüntülerinin bulunduğubir kaset ele ge- çirdi. Sultanbeyli Beledi- ye Başkanı'ndan şantajla 60 miryar lira aldığı ileri sü- rülen Turanoğlu rutukla- nırken olaya kanştığı ileri sürülen Karakaya'nın özel kalem müdürii Abdullah NevfriGürcü hakkında da gıyabı tutuklama karan ve- rildi. Saadet Partili Karaka- ya'nın kendisinden yardım istemek için başvuruda bu- lunan kadınlan kendisine ait villaya götürerek bura- da cinsel ilişkiye girdiği ve Karakaya'nın özel ka- lem müdürü Gürücü ile arkadaşı Turanoğlu'nun yaşananlan gizli kameray- la kaydettiği ve bu görün- tüleri kullanarak Karaka- ya'dan toplam 60 milyar lira aldığı iddia edildi. Sultanbeyb' Cumhuriyet SavcısıMuhsinÖzdeş, Ka- rakaya'nın savcılığa geti- rilmesi için polise talimat yazdı. Karakaya ise yaptı- ğı yazıh açıklamada, "ba- suıdaki haberlerin asılsız olduğunu'1 öne sürdü. SP Genel Merkezi'nden ya- pılan açıklamada da olay- la ilgili bir araştırma heyeti kurulduğu kaydedildi. İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN * m »# # » » »* KADROLAŞMA Demirel görevden alındı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu)- Halk Banka- sı'na 14 yıldır sanat da- nışmanlığı yapan tbrahim Demirel, bir yazıyla göre- vinden alındı. Yazıda, ban- kanın yenıden yapılanma çalışması içerisindeoldu- ğu için Demirel' in görevi- ne son verildiği belirtüdi. Demirel de Halkbank Genel Müdürü TevfikBU- gin ve Kamu Bankalan Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın'a bir mektup gönderdi. Demi- rel'in mektubunda şunlar yer aldı: "Görevden ahn- mamın nedeni,yetersizol- mamdan mı kaynaklan- maktadır,yoksa aknan ka- rar siyasi mklir? Bankaya yapöğım hizmetlerin kar- şıhğmda aldığım ücretin nekadarolduğunu araşür- manızı isterim. 14 yıktır yapnğun sözleşmede yer alan maddelerin tümünü kusursuzolarakyerinege- tirmeme rağmen işimeson verihnesinin nedenini bil- mem endoğal haldamdDf 3 Kasım 2001 öncesinde parti programında ne yazdılarsa, şimdi 'tam tersini' savunuyorlar AKP 4 kent suçımır1 da ııııuttııOKTAYEKtVCİ Kaçak yapılaşma ve hukuk dışı kullanımlar yüzünden "ağaçlan kaunayan*' orman arazilerinin satışı için Cumhur- başkanı'nm yetkilerini kısıtla- mayı planlayan AKP kurmay- lan, 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde ilan ettikleri "parti programmı" bile tümüyle "unutmuş" göriinüyorlar. Eğer yasama gündemlerini "parti programına" göre oluş- tursalardı, başta 2-B arazile- rindekiler olmak üzere, yasala- ra aykın ne kadar imar uygu- laması varsa, "kente karşı suç" kabul edilerek, "önceJüde* bun- lann yargılanması ve önlenme- si yönünde hukuksal düzenle- meler yapmalan gerekecekti... Örneğin, Orman Bakanı Os- man Pepe'nin ikide bir TV ek- ranlanndan hava fotoğraflan- nı gösterdiği; "orraanlan yok eden kentieşme" bölgeleri için, "Eldm-2002"de yayımlanan AKP Programında aynen şun- lar yazılıydı: "Sağhksız ve çir- kin şehirleşmenin önüne geçile- cek; doğal ve tarihi dokuyu bo- zan yapılaşma engeüenecek- tir.J' Bu gibi "çevre düşmanı" ka- çak yapılaşmalar hakkında iz- lenecek politıkanm da şimdiki gibi "affetmek ve tapu pazarla- mak" şeklinde olmayacağı, ay- nı programın "Kentieşmeve Ko- nut" başlıldı bölümünde şöyle açddanmıştı: "Kentseldeğerle- rin koruıunası. çe\re hakkmın güvenceye alınması amacıyla, kente karşı suç tanırmyla Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) ayn bir fasıl düzenknecektir»." Ne var ki bu sözlerle de seçim kazanan AKP Kurmaylan, özel- likle istanbul ve Akdeniz Böl- gesi'nde artık en önemli "kent- sel değer" sayılan ve yeşil alan gereksinmesi ile toprak, su ve hava temizliği için eşsiz önem taşıyan ormanlık alanlann ya- sadışı oiarak "işgalveimhaedil- mesmi'' parti programlarmdaki 78'lüer haUarını istiyor 781ikr Dayanısma ve Araşûrma Derneği üyeleri Ankara Yüksel Caddesi'nde yapnldan basın açıklamasryia 12 Eylül 1980 askeıîdarbesi ile kaybeftiklerihaklannı geri istedi. "Yurttaşhk haklarunızı istiyoruz" yazılı dövizJer taşryan 78'lüer acıklamanuı ardmdan olaysız bir şekilde dagıldı. OFotoğraf: AA) gibi "kent suçu" saymak yeri- ne, tam tersıne "aklamak veta- puya bağtamak" istiyoriar... Programa aykın yasalar AKP hükümeti ve milletve- killerinin, 3 Kasım seçimlerin- den bu yana TBMM karanna dönüştürüp yürürlüğe soktuk- lan imar ve çe\Te alanındaki yeni yasalar da aym anlayışın ürünü. Örneğin, 3.07.2003'te kabul edilen "Maliye Bakann- ğı Kararnamesinde DegişikHk*' yasasıyla, üzerinde yapı bulu- nan Hazine arazilerinin "işgaK cilere saüşına" öncelik veril- mek üzere belediyelere devri öngörülüyor. Oysa belediyele- rin asıl yasal görevleri, bu gibi kamu alanlanndaki kaçak ya- pılan önlemek ve hatta yık- maktır. AKP'nin yeni yasası ise açık- ça bir "imar affi" öngörürken, yerel yönetimleri de "kente kar- şı suçtanpara kazanmaya" zor- luyor... Benzer şekilde, 25.07. 2003 günü "geceyansı'' TBMM'den geçen ve "Turizmi Teşvik Ya- sasmda Değişiklik'' yapılan ye- ni düzenleme de özellikleplan- lama ve imar yetkilerinde yeni bir kargaşa başlatmaya aday görünüyor. , Hükümetin tercihine göre kentsel yerleşmelerin yaru sıra çok sayıdabelediyeyi de içere- bilecek kadar büyük doğa ko- ruma alarüannda "her ölçekte- ki" planlama ve imar kararla- rmı "merkeziyönetim" belirle- yebilecek... GLOBALPOLİTİKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU Tayland Usulii Boşanma (*) Asya krizinın allak bulak ettiği Tayland'ı, Başba- kan Chuan'ın krizden sonra uygulamaya koydu- ğu IMF reçeteleri yangın yerine çevirdi. Iflas ve yenilenme 2000 yılında toplumsal muhalefet yükseliyor, mali skandallar toplumu sarsıyor, siyasiler hızla prestij kaybediyordu. Milyarder işadamı Thaksin Şinatvara'nın, emekliye aynlarak kurduğu Thai Rak Thai (Taylandlıyı, Taylandlı sever) partisi bu or- tamda hızla güçlenmeye başladı. Trıaksin, IMF politikalannın çok sert ve acımasız olduğunu, ül- ke ekonomisinin güçlendirilmesi gerektiğini savu- nuyordu. Chase Manhattan, Tayland sorumlusu Korn Chtikavanij e göre artık "Thaksin'den baş- kaseçenekkalmamıştr (Times ofAsia 06/11/2000). Thaksin 6 Ocak 2001 'de genel seçimleri büyük bir başarıyla kazandı. Thaksin'in zaferinde tabii ki muazzam serveti- nin bir rolü olmuştu, ama esas neden köylüye ve yoksula yaptığı vaatler, IMF karşıtı söylemi ve Tay- land iş çevrelerinden aldığı destekti. Tayland iş çevrelerınin büyük bir kısmı, Thaksin'i, Tayland şirketlerinin yabancı sermayeye yok pahasına satlmasını engellemeye, IMF dayatmalı yeni if- las yasasını değiştirmeye ve kamu fonlanyla bir variık yönetim masası kurarak şirketlere yar- dım etmeye söz verdiği için desteklediler. (Peter Symonds, WSWS.com, 11/01/2001) Thaksin, seçimden sonra basına verdiği deme- cinde "IMF çok sert davrandı. Yaptığı çok yan- lıştı, programı değiştirmek için görüşeceğiz" (IPS, 11/01/2001) dedı, arkasından da IMF reçe- tesinden kopan yeni bir programı uygulamaya koy- du. Yeni programı IMF kuşkuyla karşıladı, ülkeyi yan- gın yerine çeviren eski programı övmeye devam etti (Consultation document PIN No 01/90, 16/08/2001). ABD mali sermayesinin yayın organ- lanndan Far Eastern Economic Review'deThak- sin'in programına şiddetle saldırdı (31 /12/2001). An- cak Morgan Stanley DW Asya ekonomisti Dani- al Lian'a göre "Thaksin'i eleştirenlerin tüm fe- laket senaryolanna rağmen Tayland ekonomi- si geçen 22 ayda elle tutulur devrevi gelişme ve yapısal ryileşme sergilemişti" (Global Eco- nomic Forum, 29/10/2002) Yeni ekonomik program Thaksin in yeni ekonomik programmı anlatan 20 Kasım 2001 Tokyo Imperial Oteli konuşmasına (www.thaigov.go.th/news/speech/thak- sin/sp20nov01.htm) bakınca, programın iki hatta sahip olduğu görülüyor. Birincisi dış dünya ile iliş- kileri (kopartmadan) yeniden düzenlemek. Ikinci- si "yatırımlara uygun istikrarlı bir toplumsal platform yaratmak amacıyla ülkedeki sosyo ekonomik fartdan kapatmaya öncelik vermek"... "Aynca, bu platform ülkede daha büyük bir iç ekonomik canlılık yaratmalı, ki bu da neticede halk ve hükümet için yeni gelir yaratabilisin." "Bu nedenle hükümet ikili bir hat izlemeye ka- rar vermiştir." "Tabii ki bir taraftan yeni yaban- cı sermayeyi çekmeye devam edeceğiz, ama kendimizi güçlendirmeyi ve kendi ayaklanmız üzerinde durmayi gerekli görüyoruz." "Önce ulu- sal sanayimizi güçlendirecek, (geleceğimizi-E.Y) ülkemizin kaynaklan üzerinde inşa edeceğiz. Bu çabalar temelde yoksulluğu azattma prog- ramlanyla birlikte ilerlemek zorundadır." "Re- kabet gücümüzün arttınlması için yoksullann ekonomik kapasitelerinin arttınlması gerekti- ğine inanıyoruz. Bu her aşamada ekonomiye katkıda bulunacaktr..." Thaksin, konuşmasına devamla, bu amaçla yoksullara mikro kredi dağı- tabilmek için, "Köy fonlan, halk bankası, reel sek- torü güçlendirecek yatınm fonlan (Venture Ca- pital) kurduklannı" anlattı. Bu uygulamalann, yoksulluk çemberini kırmayı amaçladığını vurguladıktan sonra Thaksin, "Bir köy bir ürün' programıyla yerel bilgi ve becerile- ri güçlendırmeye başladıklannı.. bunun için köy- lere gereken teknik yardımı yapmaya başladıkla- nnı" vurguluyor... özetle, Thaksin ulusal sanayi ve kırsal üretimi, üretim becerilerini ve yetenek- lerini destekleyen bir program uyguladıklannı anlatıyor. IMF'ye yönelik eleştirilere "Kuzey Kore mi ola- cağız" gibisinden gerzek cevaplar verenler haklı olsaydı, bu "popülist" program ülke ekonomisini çökertmeli ve dışa kapatmalıydı. Ama aksi oldu: Tayland'ın dış ticaret kapasitesi arttı: Morgan Stanley DW ekonomistlerine göre, programın ilk ikı yılında ihracat ve toplam dış ticaretin GSMH'ye oranı, 1999-2000 dönemine göre sırasıyla yüzde 51'den yüzde 53'e ve yüzde 117.5'den yüzde 127.1 'e yükseldi. Yabancı sermaye girişi ilk 27 ay- da, özellikle Çin'den gelen rekabetin etkisiyle ge- riledi, ancak kimi Japon ve diğer ülkelerin otomo- tiv şirketlerinin A&G yatınmlannı Tayland'a kaydır- malannın gösterdiği gibi niteliğinde önemli bir iyi- leşme oldu. (Global Economic Forum, 01 /07/2003) Morgan Stanley'ın ekonomistlerinden Lian Thak- sin'ın programı için "Bu bir siyasi tercih. Thak- sin'in bu ulusalcı duruşundan dolayı kimseden özür dilemesi gerekmediğini düşünüyoruz. Ulu- sal ekonomi ve iş faaliyetinin hangi oranlarda ka- mu-özel, yerli-yabancı mülkiyete dayanacağı- na karar vermek her hükümetin hakkıdır" (abç). (*) Bu yazının birinci kısmı pazartesi günü yayımlandı. Hafta sonu yapılacak YTP'de ilk büyük kongre hazırfağı ANKARA (Cumhu- riyetBürosu)-Yeni Tür- kiye Partisi (YTP), bu hafta sonu ilk büyük kongresini gerçekleşti- recek. YTP lideri Isma- il Cem, partisinin sos- yal demokrasi - demok- ratik solun öncülüğünü yapacağını söyledi. ' YTP'nin21EyIülPa- zar günü Selim Sırn Tarcan Spor Salonu"nda gerçekleştireceği 1. Olağan Büyük Kong- resi'ne 784 delege ka- tılacak. Cem'in tek ge- nel başkan adayı ola- rak girmesi beklenen kongrede delegeler; ge- nel başkan, 50 kişilik PM ve 9 kişilik merkez disiplin kurulunu belir- leyecek. PM'nin geçen hafta yapılan toplantı- sında belirlenen 7 il baş- kanı, kongre gününe ka- dar PM listesi üzerinde çahşmalannı sürdüre- cek. Cem'in kongrede daha önce önerdiği *ye- reiseçimlerdeişbirn^i'' modeline değinmesi bekleniyor.