01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 HAZİRAN 2003 CUMA DİZİ Birieşmiş Milletier gönüllüsü olarak Afrika'ya giden Keçecioğju,20yıl boyunca tüm Afrika ülkelerini gezdi, toplamlöOBM büyükelçiliğinde çaJıştL, Afrika'da ailesinin malvarlığından ve uluslararası kuruluşlardan edindiği paralarla 9 hastane ve 2 okul yaptırdı BM'nin Fildişi Cumhuriyeti Büyükelçisi Melek Keçecioğlu, hayatını 'kara kıta'ya adadı Benim dinim sevgidir• Melek Keçecioğlu, yaptığı yardımlar sonucunda Afrika'daki Ani Bini kabilesinin ilk beyaz kraliçesi seçildi ve Birieşmiş Milletier (BM) tarafından büyükelçilik nişanına layık görüldü. • Zengin bir aileden gelen ve servetinin büyük kısmını yardım faaliyetlerine ayıran Keçecioğlu, "Fakir insanlar iyidir, zengin insanlann karakteri bozuktur, çünkü para insanlan bozar" diyor. tPEK YEZDANİ -1- Melek Keçecioğlu. 20 yıl önce "Benim dininı sevgkür" diyerek yo- Ia çıktı, 52 Afrika ülkesinde 160 Birieşmiş Milletier büytkelçiliğin- de çalıştı, Afrika'dakı Ani Bini ka- bilesinin ılk beyaz kraliçesi seçildi ve Birieşmiş Milletier (BM) tarafin- dan büyükelçilik nişanına layık gö- rüldü. BM'nin Fildişi Cumhuriyeti Bü- yükelçisi olan Keçecioğlu, 20 yıl- dır aralıksız bır şekilde Afrika'da- ki açlara ve AlDS'li çocuklara yar- dım için çalışıyor, ailesınden ken- disine kalan serveti Afrıkahlara yar- dım için harcıyor. Istanbul'un Şişli ilçesı Nişantaşı semtinde doğan, Notre Dame de Sion'da okuyan Melek Keçecioğ- lu 'nun hikâyesi. 1973'teTürkiye'den aynhp CenevTe'ye gitmesiyle baş- hyor. Burada eczacılık ve siyasal bilgi- ler okuyan Keçecioğlu, daha sonra bir İsviçreliyle evleniyor ve şu an- da ikisi de doktor olan iki çocuğu oluyor. 1982 'de eşini kaybeden Me- lek Hanım. bir daha hiç evlenmiyor. "Yeniden evlenmesi durumundaiev- liliğin yardım faaliyetlerine engel olacağûu düşünen" Keçecioğlu, da- ha sonra kendıni ınsanhğa ve öksüz- lere yardıma adıyor. Fakir İnsanlar lyidlr Zengin bir aileden gelen ve ser- vetinin büyük kısmını yardım faali- yetlerine harcayan Keçecioğlu, "Fa- kir insanlariyidir,zengin insanlann karakteri bozuktur, çünkü para in- sanlan bozar" diyor. Türkiye'den 20 yıl önce gittiği Afrika'nın 52 ülkesinde çahşan Keçedoğhı, dünyada 2005 yılına dek 35 milyon kişinin AIDS'ten ölece- ğine dikkat çekerek, "Dünyanın en güzel şeyi aşkor, ama Afrika'da aşk bile AIDS yüzünden bitmiş durumda" diyor. aynldıktan bir yıl sonra babasını kaybeden Melek Hanım, babasın- dan kendisine kalan mirası alıp Af- rika'da hastaneler yaptınyor. 9 hastane. 2 okul vaptırdı Birieşmiş Milletier gönüllüsü ola- rak Afrika'ya giden Keçecioğlu, 20 yıl boyunca tüm Afrika ülkelerini geziyor, toplam 160 BM büvükel- çiliğinde çalışıyor, Afrika'da ailesi- nin malvarhğından ve uluslararası kuruluşlardan edindiği paralarla 9 hastane ve 2 okul yaptınyor. Keçecioğlu'na 10 yıl önce BM tarafından büyükelçilik onuru veri- liyor. Afrika'nın çeşitli ülkelerinde kabilelere sağlık, çiftçılik ve genel kültür gibi konularda eğitim veren Keçecioğlu. aynca hastanelere öğ- retmen göndererek AIDS "li çocuk- ların okul öğreniminden ayn kalma- masını sağlıyor. 4 mllyonun kraliçesi Keçecioğlu, yaptığı yardmılar ve insanlarla kurduğu iyi ilişkiler so- nucunda Fildişi Cumhuriyeti'nın en büyük kabilelerinden 4 milyon- luk Ani Bini Kabilesi'nin ilk beyaz kraliçesi seçilıyor. Keçecioğlu, her- Mısır Opera-Balesi Bingöllü ve Afrikalı küçüMer için lOHaziran 'da AKM'de Çocuklar için dans edeceklerIstanbul Haber Servisi - Bingöl depreminden za- rar gören ailelerin çocuklan ile Afrika'daki AIDS öksüzlen yaranna 10 Haziran'da MısırOpera ve Ba- lesi, Birieşmiş Milletier (BM) himayesinde AKM'de bir gösteri düzenliyor. BM HTV< AIDS Danışmanı Y. Mehmet Kontaş, Türkiye'de Sağlık Bakanhğı rakamlarına göre 1515 bildırilmiş AIDS vakası ol- duğuna dikkat çekerek "AncakTürkiye'deartişbu hızla giderse bu sayıya 2010 yıhna kadar 9 bin yeni vaka eklenebilir" dedi. Gösteriyle ılgili dün Eresin Oteli 'nde düzenlenen toplantıya Birieşmiş Milletier'inAfiTka'daki AIDS'le mücadele programını yürüten BM iyi Niyet ve Fil- dişi Cumhuriyeti Büyükelçisi Meiek KeçecioğJu. Mısır'ın tstanbul Başkonsolosu AshrafA. Seoud \ e BM HIV; AIDS Danışmanı Y. Mehmet Kontaş ka- tıldı. Keçecioğlu, AIDS'inAfhka'daenbaşta gelen ölüm nedeni olduğunu beürterek bu hastalığın savaşlar- dan 10 kez daha fazla insanın yok olmasına yol aç- tığını belirtti. BM raporuna göre şu anda 30 milyo- nu aşkın Afrikalının AIDS hastalığına yakalandı- ğını anlatan Keçecioğlu. "Taşıvıcı çocuklann yüz- de 90'ının virüsü henüz anne karnından aldıkian • AIDS'in pençesüıde kıvranan Afrikalı çocuklar ile Bingöl depreminden zarar gören ailelerin çocuklan için düzenlenen organizasyon, Birieşmiş Milletier'in himayesinde gerçekleşecek. düşünülürseAfrika krtasında insan dnsininyenilen- nıemesi riskinin büyüklüğü anlaşılır" dedi. Her gün 20 bin kişıye AIDS bulaştıgını vel 1 saniyede bir çocuğun AIDS'ten öldüğünü ifade eden Keçe- cioğlu, "Biriiktehareketegeçerekihtfyacıolanlann acılaruu gidenneyi, sınır, renk, ırk ve din aynmlan- na bakmaksızın yüzlerinden silinmiş tebessümü on- lara geri \ermeyi başarabiliriz*" dıye konuştu. Türkiye de risk altında BM HIV/AIDS Danışmanı Y. Mehmet Kontaş ise dünyada bu hastalıktan etkilenenlerin sayısının 42 milyona ulaştığını, bunun 3.2 milyonunu çocuk- lann oluşturduğunu söyledı. Kontaş, Türkiye'de şu anda AlDS'li hasta sayısının çok ciddi boyut- larda olmasa bile yüksek nüflıs, yeterli koruma ol- maması ve gelen turist sayısının fazlalığı gibi ne- denlerden dolayı virüsün yayılması için ciddi bir potansiyel taşıdığını vurguladı. Mısır'ın Istanbul Başkcnsolosu Ashraf A. Seoud da grubun göste- risinin çok iyi olan Mısır-Türk ilişkilerinin kuvvet- lenmesine katkı sağlayacağına inandığını söyledi. kesin çıplak olduğu kabilede herke- sin yardunına koşuyor ancak bir tek "sojTinmavı" kabul etmiyor. Kabi- lede 2 milyon AlDS'li olduğunu belirten Keçecioğlu. bu nedenle ön- celikle bir AIDS hastanesi yaptır- dığını söylüyor. Kabiledekilerin kendisini "kar- deşleri, anneleri gibi" gördüklerini anlatan Keçecioğlu, kabilede adının "Annaçiyennoko" olduğunu söylü- yor. Bu, Ani Bini dilüıde "Allah'ın hediyesi" anlamma geliyor. Keçecioğlu, Afrika'da bulunduğu süre zarfında Afrika gerçeğine ve oldukça dramatik olaylara tanık olu- yor. Afrika'da AIDS hastalığının "inanılmaz boyutlara ulaşügını" ve çoğu ülkede nüfusun yarısının AlDS'li olduğunu belirten Keçeci- oğlu, AIDS'in Afrika'dan sonra Rusya ve Çin'de de koşar adtm bir hızla yayıldığına dikkat çekiyor. Dünyada 2005 yılına dek 35 milyon kişinin AIDS'ten öleceğinin altını çizen Keçecioğlu, "Dünyanın en güzel şeyi aşktır, ancak Afrika'da aşk bile AIDS yüzünden bifnıiş du- rumda" diyor. 2 milyon Afrikalı haftada bir kez yemek yiyor Afrika'da iki milyon insanın haf- tada ancak bir öğün yemek yiye- bildiğine. dünyanın bu duruma se- yirci kaldığına dikkat çeken Keçe- cioğlu, bazı yerlerde yanm kilo pi- nnci 30 kişinin paylaştığını anlatı- yor. Keçecıoğlu'nun Fildişi Cum- huriyeti'ndeki günleri sabahın 04.00'ünde başhyor. Her sabah 04.00 'te kalkan Melek Hanım, 12.00'ye kadar çalışıyor, daha sonra 6 korumasıyla birlikte yardun projeleri olan yerlere gide- rek denetleme yapıyor. Kadınlar çalısıyor. erkekler ask yapıyor Afrika'mn çoğu ülkesinde kadın- lann çalışhğını, erkeklerin ise "otur- duğunu" anlatan Keçecioğlu, U Ü- kel kabik hayatında bir erkek 7 ka- dınlabileevlenebiliyor' 1 diyor. Kız- lann 9-10 yaşmdan itibaren evlen- dirildiğı, insan hayatının hiçbir öne- minin ve değerinin olmadığı Afri- ka ülkelerinde, doğumlar değil, ölümler kutlanıyor. En güzel bay- ramlar cenazelerde yaşanıyor. ne- deni ise ölen kişinin "acı ve felaket- lerie dolu bu dünyadan kurtulduğu- na inanılmasr. Keçecıoğlu'nun ikisi de İsviç- re'de doktor olan oğullan da Afri- ka'daki çocuklara yardun kampan- yalarına katılmış. Melek Hanım oğullarını Afrika'ya getirterek ço- cuklara aşı yaptırtmış. Bir Doğu Afrika ülkesi olan Burkina Faso'da bir kabilede bir gün hamile bir kadın doğum ya- pıyor, ancak kan kokusunu duya- rak aniden ortaya çıkan bir piton yılanı Melek Hanım'ın gözleri- nin önünde bebeği yutuyor. Me- lek Hanım, u Bu korkunç olayı ha- yatım boyunca unutanıam. Bu olaydan sonra oraya bir kadın do- ğum hastanesi yaptırmaya karar verdim" diyor. Hastaneyi yaptırmaya söz ver- diğini ancak daha sonra para bu- lamadığını anlatan Keçecioğlu, "Büyükannem bana çok büyük bir pırlanta taşh \üzük vermiştL Ben de nıadem paramız yok, o za- nıan bu yüzüğü satanm dedinı, bes yıl önce yüzüğü 500 bin dola- ra New York'ta bir müzeye sattık ve o parayla hastaneyi yaptırdnn'" dıye konuşuyor. SÜRECEK BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ Türban Karmaşası Son günlerde, Milliyet gazetesinde, Sayın Tar- han Erdem'in öncülüğünde yapılmış bir anketin sonuçları yayımlandıkça, türban daha datartışılırol- dü; ve uzun süreceğe de benzer... Kimse de yakın bir çözüm beklemesin!.. Niçin mi? • Başta şundan ki, "türban"\a "başörtüsü" birbiri- ne karıştırıldı. Başörtüsü, köylerimizde-kentlerimiz- de, eskilere uzanan ve hiçbir ideolojik anlam da ta- şımayan birsosyal alışkanlık, birâdet. Türbanın ise, biçimi de kökenı de farklı. Biçimi malum, bir ünifor- ma olup çıkmış. Ama asıl önemlisi, türban, bir çey- rek yüzyıllık olgu: Ortaya çıkışı, bir dinci gericiliğin, siyasal Islamm (Mısır'da Müslüman Kardeşler, iran'da Mollalarhareketi)yükselişi ileörtüşüyor. Böylece, kö- kü dışarda; ya da aynı dönemde bizde de palazla- nan gericiliğin dışardan "ithal" ettiği bir meta. Türbanı tartışırken bu "tarihsel bağlam"önemli. Onu, bu tarihsel ve gerici kökünden soyutlarsa- nız, ortada sadece görüntüler kalır ve onları yorum- lamak da eğilimlere göre değişir; ama öz de kaybo- lur. Doğaldır ki, türbanın sorun olup çıkışında, başka etkiler de işin içine girdi: Başta, toplumu sarsıp du- ran iktisadî bunalım ve çaresızliklerin insanlan gö- türdüğü metafizik aranışlar; gitgide yozlaşan eğitim ve kültür sığlığı; Imam Hatip okullarını kızlara da ya- yarak, örtünme sorununu yaygınlaştırma; belli bir dü- zeyin altındaki ailelerde babanın, hele hele kocanın dayatması; son 20-25 yılda, okulların sayısını aşa- cak miktara ulaşmış camılerin, tarikatçı hareketle- nişlerin de yardımıyla ülkeye sardırılmış "muhafa- zakâr atmosfer"in etkisı önemli. Farklı görünme merakını da ekleyiniz bunlara. Dahası, türban bir "meta" olarak, kapitalist pa- zarın sipariş listesinde. Aynca, politıkacı için de "rant"\ var. Türban, işte bütün bunlann yumağı! öyle olduğu için de karmaşık. Her türban takan, laik düzen karşıtı değil elbette, ama o yolda eylem sürdürenler ağırtıkta. Ne derse- nız deyiniz, bir yerde "siyasal Islamm simgesi" tür- ban. Zaten o hale getirilmeseydi, bugüne değin çok- tan çözülmüş olurdu. Türbanı, "modernleşmenin bir simgesi" olarak sunmak ise, düpedüz bir kandırmaca değilse, en azın- dan bir saptırmadır. Hayır! Türkiye'de kadın, yürüyen çağ vetoplum- la beraber, kendi kıyafet devrimini de yapmıştın Ka- fasının içi gibi dışı da açık, özgür bir kadındır o! Laik Türkiyo'nin Islama asıl katkısı budur! Bu, sadece bir biçim, ya da bir gardrop değişik- liği de değildir altında, Türk toplumunun çagdaş dün- yada -hemen her alanda- gerçekleştirdiğı devnmci sentez yatmaktadır. Türban ise, işte bu senteze kar- şı gınşilmış -ve yıllardır süren- genel saldınnın bır par- çasıdır; gerici anlamda da olsa bir simgedir kuşku- suz. Çözüm de, işte bu bütünün içinde gizli. Kadını erkeğe, özelliklede kocaya bağımlı olmak- tan kurtarmak için ona iktisadî özgürlüğünü sağla- mak, bu arada laik bireğitimle donatmak pek önem- lidir. Ama bunu yaparken, demokratik sabn elden bırakmadan, başta okula ve üniversiteye yönelmiş türban saldırısına karşı da dikkatli olmak gerekiyor. Bu söylediklerimizin dışında, isteyen türbanıyla do- laşmakta elbette serbesttir. Nıtekim öyle de oluyor... Türkiye'de Yüksek Mahkemeler işin ciddiliğini far- ketmişlerdir. Avrupa'da da, özellikle s/nıfa türbanıy- la girmek isteyen öğretmenlere karşı verilmiş örnek kararlar vardır; hepsi de, türbana bir simge olarak bakıyor ve öğrencilerı dınsel telkinden korumak is- tiyorlar. özellikle Fransa, türbana karşı tavnnı daha da sert dıle getirmektedir. Içişleri Bakanı, geçenlerde, "Fransa'da cumhuriyetçi (laik) değeriere aykın bir Islamiyet olamaz" diye haykırdı ki, dikkat çekicidir. Avrupa kapılarında bekleşirken önemlidır bunla- n bilmek! Olurolmaz inatlaşmalarla, ınançlannızasaygıtop- layamazsınız. Avrupa'da böyledir, Türkiye'de de... Sezep'den iki yasaya onay • A.NK4R4 (Cumhurhet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. astsubayların nasıp, terfî. kıdem, özlük haklannda değişiklik öngören yasa ile son depremler ile doğal afetlerde zarar görenlerin mağdunyetııün bir an önce giderilmesine ilişkin düzenlemeler getiren yasayı onayladı. AİHM tazmînatçısma af • ANK.\R\ (ANK\) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. süreklı hastalıklan nedeniyle iki mahkûmun cezasını kaldırdı. Cezası kaldınlan mahkumlardan Sıtkı Keçeci. DHKP-C üyesi olduğu gerekçesiyle 1993 te gözaltında işkence gördüğü iddiasıyla AİHM'de Türkiye'yi 15 büı Euro tazminat ödemeye mahkûm ettirmişti. Reformda görüş ayrılığı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Tanm Kredi Kooperatifleri Merkez Birliğı'nin (TTKKMB) "yeniden yapılandınlması"na ilişkin birlik yönetimi ile genel müdürü arasında görüş aynlığı olduğu ortaya çıktı. TTKKMB'nin 26. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen törende konuşan Genel Müdür Ya\-uz Selim Köşger. "yeniden yapılandırma"yı "'hayat memat meselesi" olarak değerlendirirken, Yönetim Kurulu başkanvekili Ahmet Kılınç, kurum kültürü almamış üst yöneticilerle "yeniden yapılandırma" yapılamayacağını söyledi Sattuk, Yakacık Esînti Kıpevi'nde • Haber Merkezi - Sanatçı Rahmi Saltuk. 5- 6 Haziran günleri arasında düzenlenecek Ankara Sanat Tiyatrosu'nun 40. Kuruluş Yıldönümü törenlerine, "organizasyonla ilgili kendisinin müdahale edemediği bazı aksaklıklar nedeniyle" katılamayacağını açıkladı Saltuk, 6 ve 13 Haziran Cuma günleri Yakacık Esinti Kırevi'nde dostlanyla buluşacağını belirtti. AvTintılı bilgi, "0 216 452 41 58" No.'lu telefondan alınabılir. Singapun SARS listesinden çıktı • Haber Merkezi - Dünya Sağlık Örgütü (WH0) Smgapur'u SARS listesinden çıkardı WH0 Bulaşıcı Hastalıklar Idari Müdürü Dr. David Hevmann, Sıngapur'un SARS hastahğına karşı mücadelesinin ömek olduğunu belirterek. "Bu basan SARS'ın her yerde kontrol altına alınabileceği hususunda umut veriyor" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle