Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25 HAZİRAN 2003 ÇARŞAMBA HABERLER Manşeti ve turnikeyi bilmediği gerekçesiyle beden eğitimi dersinden geçemeyen öğrencinin ailesi öğretmeni suçluyor Şampiyon atlet 'bedenden kaldı Lise son sınıföğrcncisi Funda Aşıkoğlu. atietizmde 800,1500 ve 3 bin metrede şampiyonhıklar elde etmişti. (AA) BOLU (AA) -Atietizmde 800, 1500 ve 3 bın metrede şampiyonluklar elde eden li- se son sınıf öğrenci- si Funda Aşıkoğlu, beden eğitimi dersin- den sınıfta kaldı. Şampiyon atletın an- ne ve babası, Beden Eğitimi Öğretmeni BekirÇelik'isuçlar- ken öğretmen Çelik suçlamalara "Bır öğrenci atle- tizmde başanh diye ben onu ge- çirmekzorunda değüim. Fun- da çok iyi bir atletolabilir. An- cak voleybolda manşet yap- mayı, basketbolda turnike at- mayı bilmiyorsa, benim onu geçirmem söz konusu olamaz" diye yanıt verdı. Kisisel vaklasım' Atletizm milli takımı spor- cusu \ e Funda'nın annesı Gül- şen Aşıkoğlu, kızının cimnas- tik, voleybol, tenis ve atletizm sporlannı yaptığını ve Anka- ra Yahya Kemal Beyath Lise- si son sınıfında öğrenci oldu- ğunu belırterek "3 yıldır An- kara'da800,1500ve3 bin met- rede şampiyonluklan oian kı- zım beden eğitimi dersinden sınıfta kaldı" dedı. Beden eği- timi dersı öğretmeninin kişi- sel yaklaşımı yüzünden kızı- nın sınıfta kaldiğını iddia eden anne Aşıkoğlu, şunları söyle- di: "Ben de beden eğitimi öğ- retmeniyim. Bir öğretmen ki- şiselsorunlannı öğrenche v an- sıtmaz. Kızım 28 Haziran'da okul takımıyla büiikte Dünya Liseler Atletizm Şampiyona- g'na kanlacak. Bohı-Aladag'da başlayan atletizm dağ koşu kampından sonra Atletizm Av- rupa Dağ Koşusu şampiyona- sına katılacağım. Annesi, ba- bası ve kendisi de sporcu olan bir öğrencinin beden eğitimi dersinden sınıfta kalmasının yorumunu kamuoyuna bırakı- yorum." Funda'nın babası Gazi Aşı- koğlu ise kendisinın de milli maratoncu olduğunu belirte- rek "Kızım ÎSF Dünya Şam- piyonasrnda İstanbul'da ya- nşacak. Bu yanşma öneesin- de kızımın ve İtaha'da yanşa- cakolan eşimin morali bozuk" dedi. Baba Aşıkoğlu, bu sene üniversiteye hazırlanan kızının geleceği ile oynandığını da sözlerine ekledi. Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın Mardin'deki eğitim biriminde gönüllü öğretmenler çocuklan eğitiyor Bilgisayarlatanıştılar AVRUPA'DAN GURAY OZ • TEGVnin Mardin'de açtığı eğitim biriminde 7-16 yaş grubu arası çocuklar bilgisayar, el sanatlan, yabancı dil, drama alanlannda kendilerini geliştirecek. Birimde eğitim gören 14 yaşındaki Serhat Kaya, kendileri için "ikinci bir okul" açıldığını, bundan mutlu olduklannı belirterek "Hayatımda ilk defa bilgisayan burada gördüm" dedi. ESRAAÇIKGÖZ Türkıye Eğitim Gönüllüleri Vakfi (TEGV), eğitim olanaklannın sınırlı olduğu illerde açtığı öğrenim birimlerine bir yenisini daha ekledi. Pfizer îlaçlan'nın yardımıyla yaptınlan TEGV'in Mardin-Savur Öğrenim Birimi törenle açıldı. 500 çocuk kapasiteli öğrenim birimi ile 7-16 yaş grubundaki çocuklara bilgisayar. el sanatlan, yabancı dil, drama gibi eğitimler verilecek. Öğrenim biriminin açılış töreninde konuşan Cengiz Solakoğlu, bugünkü eğitimin ıçerik yönünden eksik, teknolojik açıdan ise yetersiz olduğunu belırterek "Bu durum ülkenin geleceğini düşünen herkes için kaygı vericidir. Eğitimin bu sorununu sadece de\ letin kısıtlı olanaklanna bırakamayız" dedı. Solakoğlu, mıllı eğıtıme alternatıf olmadıklanna dikkat çekerek amaçlannın devlete yardım etmek olduğunu söyledi. Pfizer tlaçlan Genel Müdür Yardımcısı Alp Sevindik de tesis yetersızliklennı eğitimin önündekı engel olmaktan çıkarmak için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini söyledi. Mardin Valisi Temel Koçaklar ise çocuklann Atatürk ilke ve inkilaplan doğrultusunda yetiştirilebilmesi için eğitim sorunlannın çözülmesi gerektiğini belirterek "Eğitim gönüMIerinin birimleri laik, çağdaş düşünen bireyler yetiştirme görevini çok iyi yerinegetiriyor" dedi. 52 gönüllü çalışıyor 285 çocugun eğitim aldığı öğrenim birimi sayesinde Savurlu çocuklann pek çoğu bilgisayarla tanışma firsatı buldular. Mardin Savur Öğrenim Birimi Sorumlusu Gülşen Kaya, birimde 32 gönüllünün çalıştığına dikkat çekerek şunlan söyledi: "Gönüllülerin çoğu öğretmen, lise mezunlan da var. Savur'un toplam nüftısu 7 bin 800, ancak 6 bin 226 öğrenci ve 176 öğretmen bulunuyor. Bu nedenle böyle bir merkezin açılmasına çok ihtiyacunız vann. Halk bize çok destek oluyor." 12 yaşındaki Sibel Oğuz da "Okulda fen derslerimiz boş geçti, çünkü öğretmeninüz yoktu. Buranın yardımıyla fen bügisini öğrendik. Burada dersler bile zevkli geçiyor. Oğretmenlerimiz bize çok iyi davTamyorlar. Satrancu bilgisayan ilk defa burada öğrendim" diye konuşarak duygulannı ifade etti. 14 yaşındaki Serhat Kaya da kendileri için "ikinci bir okul" açıldığı için mutlu olduklannı belirterek "Hayaümda ilk defa bilgisayan burada gördüm, şinıdi kulianmayı öğrenh! orum" dedı. Bınmde gönüllü olarak çalışan Tahir Doğruyol, aynı zamanda Mardin'de öğretmenlik yaptığını belirterek şöyle konuştu: 'Biz iyi bir eğitim göremedik. en azuıdan bfcden sonrakiler görsün Lstedim ve buna yardımcı olabilmek için memleketime döndüm." istanbul'un incisini 3 vılda 300 bin kisi aezdi Almanlar ve İtalyanlar Kız Kulesi'ne bayılıyor Hamoğlu Holding tarafından restorc cdilerek 3 yıl önce işlctnıcye açılan tarihi Kız Kıılesi'ni. bugüne kadar yaklaşık 300 bin kişi gczdi. Rız Kııksi İşletme Müdürlüğü'nün verdiği bügiye göre, İstanbul'un gözde mekânlanndan biri olan Kız Kulesi'ni 3 yılda gezcnlerin yüzde 4()'ını yabancı turistler oluştururken tarihi yapı cn çok Alman. İtalyan ve İspanyollann ilgisini çekiyor. Kız Kulcsi'nin İşletme Müdiirü Hakan Yükscl. mistik bir havası olan tarihi yapının yerli ve yahancı ziyaretçileri büyükHİiğini söyledi. Eskiden bazı işadamlannın akşam yenıeği için uçakla yıırtdışına gittiklerini kaydeden Yüksel, "İs>içre'den 3 kişilik bir aile, sadece akşam yenıeği için Kız Kulesi'ne geldi. Kız Kulesi'ni James Borıd filminde görmüşler" diye konuştu. Kız Kulesi'ne ulaşım için. gündiizlcri İ skiidar sahili ve Ortaköy'dcn tekne seferleri düzenleniyor. İ'sküdar seferleri saat 12.00'de başlayıp saat 19.00'a kadar sürcrkcn Ortaköy'den de tarihi mekâna 13.00,17.00 vc 19.00 saatlerinde olmak üzere 3 sefer düzenleniyor. (Fotoğraf: AA) 108 engelli öğrenciyle yapılan araştırmaya göre ilköğretimden sonra da okuyacaklar Görme engelliler eğitim ışığı istiyor tSTANBUL (AA) - Ankara 'da görme engelli 108 öğrenci üzerinde yapılan araştırmada, bu çocuklann büyük çoğunluğunun okumaya devam etmek istediği belirlendi. Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Yüksekokulu'ndan 4 öğrencı, Doç. Dr. VeK Duyan'ın danışmanlığında. görme engellilerin eğitim aldığı 2 ılköğretim okulunda, "Görme engelli çocuklann sosyo- demografik özellikleri, aile ve sosyal utşkileri, sosyal destek alma durumlan" konulu araştırma yaptı. Büyük bo'lümü 2 yaşından önce görme özürlü olan çocuklann çoğunluğu. ilköğretimden sonra da okumaya devam etmek istediğini bildirdi. Okulu sevdiğini ve isteyerek gittiğini belirten bu çocuklann yansı ise okulda sosyal hizmet uzmanı istihdam edilmemesı gibi bazı sorunlarla karşılaştıklannı kaydetti. Araştırma aynca. çoğunun babası işçi, annesi de ev kadını olan görme engelli çocuklann, sosyal hayata katılım konusunda sorunlan bulunduğunu ortaya koydu. Sonuçlan değerlendiren Doç. Dr. Duyan, bu çocuklann kendileri ve çevreleriyle banşık olması için, okul ders programlannın eğıtsel faaliyetleri teşvik edici tarzda olması ve sosyal hayata aktif katılımlanmn sağlanması gerektiğini söyledi. Yapılacak yasal düzenlemelerle engelli çocuklann eğitim olanaklanndan en etkin şekilde yararlanmalannın sağlanmasının önemine işaret eden Doç. Dr. Duyan. "Genel anlamda özürlülere hizmet veren kunım ve kuruluşlann etkinliğj artardmah. Sosyal hizmetler, özürlülük alanmda daha fazla yoğunlaşmalı. Özürlü bireyler ve ailelerine yönelik çabşmalar artDnlmahdır" dedi. 30 yıllık çalışma sonunda beyaz tavus kuşu üretti Diplomasız genetikçizoru başardı BURSA(AA)-Bursa'nın Ka- racabey İlçesi yakınlannda kuş cenneti oluşturan Mustafa Bfl- gjç. ortaokul mezunu olmasına rağmen bir genetikçi gibi uğra- şarak genelIikJe yeşil ve mavi renkleriyle bilinen tavus kuşu- nun. nadir görülen beyaz türü- nü üretmeyi başardı. Uluabat Gölü kıyısındaki 20 dönümlük araziyi cennete çevi- ren ve ömrünü doğa korumacı- hğına adayan Bilgiç, oluşturdu- ğu tt cennet''te50'yi aşkın kuş tü- rü bulunduğunu, ancak bunlann arasında kendisi için ayn bir ye- ri olan tavus kuşlannı çok sev- diğini ifade etti. Bilgiç, şu anda da "gelin gflM" beyaz tavus ku- şu üretmenin mutluluğunu ya- şadığını kaydetti. Kuşlann tüm özelliklerini bi- len Bilgiç, beyaz tavus kuşunu çok zahmetli bir sürecin ardın- dan elde edebildiğini anlatarak şöyle konuştu: "1974 yılında cennetimi ohışturduğunıda, ye- şfl renkli bir tavus kuşunda be- yaz bir tüy fark ettim. Yakm ta- Idbe aldığun o kuştan aldığun yavrulan, çapraz yöntemle çift- İeştirdim. Bu iş, düe kolay 30 y>- nmıaldL" Uludağ Üniversitesi Veteri- ner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. NBüfer Aytuğ, beyaz renkli tavus kuşu üretimini ger- çekleştirmenin, zahmetli bir ça- lışma sonunda mümkün olabi- Ieceğini söyledi. Aytuğ. "Bunu ortaokul mezunu birinin başar- ması ilginç" dedi. Beyaz tavus kuşu iireten Bilgiç, çifdiğini ziyaret edenkrin şaşkmhğuu gizJevemediğini söyiedi (Fotoğraf: AA) Demokrasi Niyetine Şu sıralarda tartışma dışı bırakılmasında yarar görülen kavramlardan biri demokrasidir. Demok- rasi denilince sağcısı, solcusu, liberali, muhafaza- kârı, Hıristiyanı, Müslümanı, işçisi, kapitalisti he- pimiz el pençe divan duruyoruz. İyi şeydir demokrasi. Muz gibidir. Muzgibi olmasaydı, bu kadarfarklı insan, bu ka- dar farklı kesim ondan istediği tadı alabilir miydi? ABD Irak'a ne götürdü? Demokrasi! Ne getirdi? Petrol! • • • ABD, dünyanın en demokratik ülkelerinden bi- risidir. Eksikliği çekilen yerlere demokrasi ihraç eder. Avrupa da öyledir. Balkanlar'da şu sıralarda demokrasiden geçilmiyor. Afganistan'a el birliği ile götürdüler. Irak konusunda anlaşamadılar. ABD, Ingiliz kardeşleriyle beraber götürdü. Şimdi Iran'a, Suriye'ye, öteki demokrasi fukaralarına da götü- recekler. İyi şeydir demokrasi, muz gibidir. Demokrasiden kuşku duymayacaksın. Onun ne olduğunu fazla kurcalamayacaksın. Farklı demok- rasi modellerinden söz etmeye de gerek yoktur. Çağımızda tıpkı tarih gibi, demokrasi arayışlannın da sonu gelmiştir. Bir ara "sosyalist demokrasi" diye bir şey tutturdular ya, yürütemediler. Mülki- yeti esas almayan demokrasi olmaz. Geçti gitti böy- le insanlan yoksullukta eşitlemek isteyen saçma- lıklar. Beş parmağın beşi bir mi? Değil! Demokra- si, her parmağın kendisini "özgür" ve ötekilerle "eşit" sandığı düzenin adıdır. İnsan hak ve özgür- lüklerinin kafayı bulduğu, insanın "özgürce"gezip tozduğu, parası kadar konuştuğu muhteşem bir sistemdir. Ama kuşkusuz, zinhar, sümme hâşâ is- teyenin istediğini yaptığı bir rejim sanılmamalıdır demokrasi. Demokraside sınırlar vardır. • • • Kimi aklı evvellere bakarsanız, "ABD kendisi muhtac-ı himmet bir dede"ymiş. Orada demok- rasiden söz etmek için demokrasiye bin takla at- trmak gerekirmiş. Attıracaksın elbette. Afganistan'da eli kolu zincirienip, Küba adasındaki ABD askeri üssü Guantanamo'ya çok özel koşullarda tıkılan yaklaşık 680 savaş esiri "en demokratik" koşul- larda yaşamaya devam ediyor. 40 değişik ülkeden Taleban teröristi bunlar. 150'si Suudi, 83'ü Yemen- li, 50'den fazlası Pakistan vatandaşı. Kanadalı, in- giliz, Avustralyalı, Isveçli Talebanların arasında bir Türk bile var. Bunlardan 18'i geçen günlerde inti- harateşebbüsetti. Birkısmı ikinci, üçüncü kezde- nedi, ama ölmeyi başaramadılar. Tutukevinin ko- mutanı Yüzbaşı Warren Neary ölme özgürlüğü bi- le tanımamakta, yaşama hakkına duyduğu sevgi ve saygıyı sık sık dile getirmektedir. Amerika'da, Ingiltere'de kimileri kalkmışlar, "Bush bizi kandırdı, Blair bizi aldattı, yalanla savaşa sürdü" diyoriarmış. Ciddiye alınacak yanı var mı bu laflann Allah aşkına. Jetonu geç düşen bu ar- kadaşların bir cevher gibi parlayan ferasetlerin- den kuşkulanmakta haklı değil miyiz? Hiç belli de- ğildi Bush'un, Blair'in yalan söylediği, he mi? • • • Demokrasi muz gibidir. İnsanın parası kadar ko- nuştuğu mükemmel düzenin adıdır. Insanlann ada- let önünde eşit, bazılannın daha eşit olduğu sis- temdir. örneğin uluslararası yeni düzeni öğren- mekte geciken, "ulus devlet", "bağımsızlık" gi- bi eski kavramlarda direnen ve savaşmaya kalkı- şan diktatörleri artık uluslararası mahkemeler sa- vaş suçlusu olarak yargılayabiliyor. Tabii bu türden mahkemelerden de "hastadır", "deli raporu var" gibi bilinen yollaıia kurtulmak mümkündür. Ama kos- koca ABD, böyle yollara başvuracak değildir. BM Güvenlik Konseyi karanylayargıdan muaf tutulmuş- turo. Geçen günlerde boyuna bosuna bakmayan Bel- çika, anlı şanlı generalimiz Frank hakkında dava açmaya kalktı da aslanımız, şahinimiz Rums- feld'den ağzının payını aldı. ABD askerieri yargı- lanmayacaklardır. Onlann yaptıklan yanlarına kâr kalacaktır. Yeni düzen böyledir. Birde kalkıp bun- ca zahmetlerte dünyamızın ücra köşelerine de- mokrasi götürenleri yargılayacak değiliz herhal- de. Yargılanacak olanlar direnenlerdir. Onlan yargılamaya bile gerek yoktur ya, neyse... e-posta:guray.oz ı cumhuriyet.com.tr UFO Müzesi 2 Temmuz'da hareket ediyor Uzaylılar 2 ay boyunca Türkiye'yi gezecek tstanbul Haber Ser- visi-Dünyanın ilk "Ge- zici UFÖ Müzesi", 2 Temmuz'da Istan- bul'dan hareket ederek 2 ay boyunca Türki- ye'yi gezecek. S'inusUFOUzayBı- limleri Araştırma Mer- kezi'nin organize etti- ği etkinlikle dünya dı- şı zeki yaşam olgusu- nun eski çağlardan gü- nümüze kadar olan bil- gi ve bulgulannı, yazı- lı ve görsel malzemey- le, fotoğraflar, belge- Ier, analiz raporlan. vi- deo görüntüleri, maket- ler ve canlandırmalar- la Türk halkının bilgi- sıne sunulması amaç- lanıyor. 55II dolasacak "Dünya UFO Günü" olan 2 Temmuz'da ts- tanbul Fatih Sultan Mehmet Köprüsü gişe- lerinden hareket ede- cek "Gezki UFO Mü- zesi", 2 ay boyunca ara- lannda Izmit, Bursa, Manısa. Afyon, K.on- ya, Kahramanmaraş, Ağn'nın da bulundugu 55 il ve ilçeyi gezecek. Merkezin Başkanı Haktan Akdoğaa özel olarak dızayn edlmiş bırTIRıUFOMizesi halıne getirdıklenn a n - latarak ''HedefknLz, dünya dışı zeki yasam- la Ugili bilimsel bUp -%'e bulgulan, Türkiye'nln her köşesindeki insaz)- larla, onlann ayakaı~ı- na kadar giderek }sry- laşmak E\~rensel olçetc- te olan bu proje, Tirld- ye'nin dünvada tavtEİ- masma önemH bir ka#- kıda bulunacak" cedsi. Bir dığer amaçlaanım da e\Tensel bu lcülurBe Türk insanını tanıjtıır- mak olduğunu iîacLe eden Akdoğan, etknİLİc turizm sezonunda ısır- çekleşeceği için TÛİCD- ye'nin taıutımına kütiür turizmi bağlamud^ önemli bır katkıda lunacağını söyledi.