Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18ŞUBAT2003SALI
8 HABERLERÎN DEVAMI
TURKİYE
Istanbul
Edi'ne
Kocaelı
Canakkale
Izmir
Manisa
A/oın
Derizli
K
B
K
K
Y
Y
Y
Y
3
2
4
3
9
7
9
6
Sinop K 4 Adana Y 11
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
K
K
K
K
K
K
K
4
6
5
1
1
-2
-2
K 4 Antalya Y 13 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkân
Van
Y
K
K
K
K
K
K
13
3
4
1
3
0
1
f^\ Parçalı bulutlu
Butun bolgeler çok
bulutlu, Trakya dışında
tum yurt yağışlı geçe-
cek. Yağışlar Akde-
nız'de etkılı olmak üze-
ne kıyı Ege ve Akdenız
kıyılannda yağmur, dı-
ğer yerierde karia karı-
şık yağmur ve kar şek-
lınde o4acak. Hava sı-
caklığt batıdan başla-
mak üzere tüm yurtta
azalacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
-5
-2
4
5
0
1
1
-2
Berlin PB -3 Moskova K -3
Budapeşte PB -1 Aşkabat
Madrid PB 6 Astana
Viyana
PB
PB-16
Belgrad
PB -1 Taşkent K
PB -3 Bakû
Sofya PB -2 Bişkek'
Roma 9 Tiflis K -8
At/na Y 11 Karıire B 21
Münıh PB 0 Zürih PB -2 Şam
Taşkent
•Tahran
h Çok bulutlu Yağmurtu Kariı Sulu kar > Gok gurultulü
GUNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Tûrkiye'nin savaş zararlarını yeterince karşılama-
yan Amenka'dan sadece yazılı güvence isteme-
si mi, yoksa ABD'yle yapılan görüşmelerde he-
sapsız kitapsız Kasımpaşalı üslubu mu neden ol-
du? Elbette oldu:
Başkan Bush'layaptığıgörüşmede RTE; "Irak'te-
kidiktatöriükrejiminin değişmesinden yana" oldu-
ğumuzun attını çizerek söyledi.
Amerika bu sözleri "AKPhükümeti'işbirtiğine yat-
kın" diye algıladı.
Sonra, Amerika ile al gülüm ver gülüm dönemi
başladı. Başbakan, "askerbulundurma tezkeresinin
bayramdan hemen sonra TBMM'ye gönderileceği-
m" açıklayarak 18 Şubat'ı benimsediğıni gösterdi.
Ne ki; Dışişlerı Bakan Yardımcısı Marc Gross-
man, tam da zirve sırasında bu verilere -kimi kapa-
lı konuşmalara dayanarak- Ankara'nın 18 Şubat ta-
rihı için "söz verdiğini" söyledi.
Bununla yetinmedi: "ABD ile Türkiye arasındaki
müzakereler bitti" dedi ve ekledi:
"Türk hükümetinin (18 Şubat için) karar vermesi
gerekiyor ve sıra TBMM'de".
Oysa Başbakan Gül ise; dün Irak konusundaki
AB zirvesine katılmak üzere hareketinden önce
Başbakanlık'taki son zirvede "bazı görvşlerimizle
kaygılarırnızın" saptandığını, "bu noktalarda muta-
bakata vanlmadan TBMM'yi ikna etmenin zor ola-
cağını" söyledikten sonra:
Grossman'aaykırı konuştu: "Bugün (dün) bukay-
gılanmızı tekrarABD'ye iletiriz, ona göre bizde ge-
reğini yaparız" dedi.
Amerika görüşmelerin sona erdiğini açıklarken,
Başbakan Gül'ün güvence ve rakamsal açıdan kay-
gılarımızın sürdüğünü söylemesi, restleşmenin son
halkası. 18 Şubat'ı unut gitsin. Anlaşmazlık, uyuş-
mazlık dorukta!
Soru: Şimdt ne olacak?
• • •
Kuzeyden cephe konusu uzlaşmaya bağlanmaz-
sa; -bu kez ağırlıklı ve yerleşik düzende- TSK'nin
Kuzey Irak'a yerieşmesi yenı bir sorun yaratabilir
mi?
Ya da Kuzey Irak'a geçiş olanağı tanımadığımız
Amerika, Kuzey Irak'a giren Türkiye'ye karşı -önce
ve sonra- vaziyet alır mı?
Şurası kesin; Tûrkiye'nin ulusal yararları açısın-
dan TSK'nin Kuzey Irak'a girmesi büyük önem ta-
şıyor.
Şu birkaç gün içinde ABD ile önce ekonomik
alanda güvence sonra tezkere diye özetlenecek bir
uzlaşma sağlanamazsa, olası gelişmeler; yeni ve
değişik olaylara gebe.
• • •
18 Şubat'ta asker bulundurma tezkeresi TBM-
M'den geçmezse; ABD'nin -Akdeniz'de dolaşan
asker yüklü gemilerin rotasını Basra'ya çevinmeyi
içeren- (B) planını işleteceğini duyumsatan açıkla-
malan yeni bir haber değil. Bir zamandır biliniyor.
Ekonomik pazarlıklar istenmeyen bir noktaya va-
rır, geJişmeler siyasal bir kimlik kazanırsa dört ola-
sılık gündeme girecek: (1)- Yakın müttefik Türkiye
ile ABD ilişkileri elbette kopmayacak, Amerika üs-
lerimizi, limanlanmızı kullanacak. (2)- Beyaz Saray
AKP hükümetini, "verdiği sözlerde durmayarak
uzun süre oyalayan, yalnız bırakan bir iktidar" diye
anımsayacak. (3)- ABD savaşta kısa sürede başa-
rı kazanamaz, fazla kayıplar verirse, Türkiye deste-
ğini çeken stratejik ortak damgasını yiyecek. (4)-1-
rak'ın geleceğinde söz sahibi olamayacak!
ABD, Körfez Savaşı'nda sütten ağzı yanan Tûr-
kiye'nin yoğurdu üfleyerek yemesini ne anlıyor ne
de anlamak istiyor.
Uzlaşma umudu kalmadı mı? 18 Şubat gelir ge-
çer. Bakarsınız; birkaç gün gecikmeyle şu türlü bu
türlü, elbette içeriği tartışmaya açık, "onayını sağ-
lamak için AKP grubunun önüne atılıverilecekyazı-
lı güvence" sağlanabilir ve rotalar yine iskende-
run'a çevrilebilir.
Uzlaşma olmazsa?.. Türkiye 1970'lerde yıllarca
ABD'nin ekonomik ve askersel ambargosunu ya-
şadı. Ayakta kaldı, büyüdü.
Elle gelen düğün bayram!
Türk askerini
engellemeyin
• Baştarafı 1. Sayfada
kiye'nin Irak savaşıyla
ilgili çekincelerinin bir
kez daha altı çizilerek
Kürt liderlere anlatıla-
cağını ifade ettiler. Top-
lantıda, 199 l'deki Kör-
fez Savaşı'nda Kuzey I-
rak'ta doğan boşluktan
PKK'nin büyük güç
kazandığı, ancak bu kez
otorite boşluğuna izin
verilmeyeceği vurgula-
nacak. Kuzey Irak'ta
Türk askerini isteme-
yen Kürt liderlerden de
bu ısrarlanndan vaz-
geçmeleri istenecek.
Türkmenler, Kuzey
Irak'taki siyasi grupla-
nn bir araya geldiği
toplantıya ikinci kez
katildılar.
Üs, liman ve hava-
alanlannda moderni-
zasyona izin verihne-
sinden sonra Diyarba-
kır daki 2. Taktik Hava
Kuvvet Komutanlı-
ğı 'nda önceki gün baş-
layan hareketlilik sürü-
yor Önceki gün 5 ABD
uçağının indiği 2. Tak-
tik İCuvvet Komutanlı-
ğı 'na dün 2 uçak daha
geldi.
TBMM'nin verdiği
izin çerçevesinde, aske-
ri üs ve limanlarda ge-
rekli yenileştirme, ge-
liştirme, inşaat ve tevsi
çalışmalan sürerken,
Incirlik Üssü'nde,
"President Day" kut-
lamalan nedeniyle zo-
runlu personel dışında-
kilerin Lzin yaptıklan
bildirildi.
AKP Hükümeti'nin
ABD kullanımına aç-
maya karar verdiği
TCDD îskenderun Li-
manı, olası Irak sava-
şında oluşacak göç dal-
galanna karşı BM yar-
dımının sevk merkezi
olacak. Yardımın sev-
kinden sorumlu kişi ise
Hatay vali yardımcüa-
nndan Mehmet Ünlfi
olacak. Ünlü, kurula-
cak Yardım Toplama
Merkezi'nin de başkan-
lığını yapacak ve sevk
süresince Antakya yeri-
ne TCDD Iskenderun
Limaru'nda görev ya-
pacak. Iskenderun Li-
manı'na gelecek mülte-
ci yardımlan işletme
içerisindeki demiryo-
luyla mülteci kamplan-
na sevk edilecek.
NATO krizi Robertson'ın 'kelimelerle oynayarak' sunduğu öneriyle aşıldı
Ankara'nın istediği olduDış Haberler Servisi - "NA-
TO tarihinin en büyük krizi"
olarak nitelenen ve olası Irak sa-
vaşmda Tûrkiye'nin korunması-
na destek verilmesi üzerine yaşa-
nan anlaşmazlık, NATO Genel
Sekreteri George Robertson'ın
"kelimelerle ojnayarak" sun-
duğu son öneriyle çözüldü. Tür-
kiye'nin savunmasıyla ilgili ola-
rak NATO, ABD'nin ilk önerisi
olan 5. madde ya da Tûrkiye'nin
talep ettiği 4. maddenin yürürlü-
ğe sokulması konusundaki ce-
kinceleri "savunma" vurgusu-
nun ön plana çıktığı bir formül
üzerinden "aştı".
tttifak'ın "durumu kurta-
ran" bir anlaşmayı gerçekleştir-
diği ve tartışmalara gerekçe oluş-
ruran sorunun çözümünü Birleş-
miş Milletler'e (BM) havale et-
tiği yorumlan yapıhyor.
15 saatllk pazarlık
Önceki sabah başlayan ve dün
günün ilk saatlerine kadar kesin-
tilerle 13 saat boyunca devam e-
den NATO Savunma PlanJama
Komitesi (DPC) toplantısında
NATO Genel Sekreteri George
Robertson, Kuzey Atlantik Ant-
laşması 'nin 4. maddesinin yürür-
lüğe sokulmasına itiraz eden ve
uzlaşma formülleri üzerinde du-
ran Belçika'yı ikna etmek için
bir dizi öneri sundu. Robert-
son'ın gece geç saatlerde "keli-
meler üzerinde oynayarak" ge-
tirdiği son önerinin Belçika tara-
findan kabul edildiği ve Ittifak'ın
uzlaşmaya vardığı bildirildi.
Belçika, Irak konusunda BM
ve NATO hukuku üzerinde dura-
rak Irak'a yönelik olası bir aske-
ri müdahale karan için BM'ye
öncelik verilmesini istiyordu.
Brüksel hükümeti, Türkiye'ye
verilecek desteğin, NATO'nun I-
rak savaşında taraf olarak algı-
lanmasına yol açmaması gerek-
tığini savunuyordu. Başlangıçta
Fransa ve Almanya ile birlikte
davranan Belçikalı yetkililer, ön-
ceki gün başlayan DPC toplantı-
Iannda "çok yalnız kaldıkları-
nı" ancak son çıkan karann ken-
dileri için "tatmin edici" oldu-
ğunu belirtiyorlar.
Robertson: Büyük ba$arı
NATO Genel Sekreteri Robert-
son da, toplantıda olası bir Irak
savaşında Tûrkiye'nin savunma-
sına ilişkin vanlan uzlaşmayı
"büyük başan" olarak nitelen-
dirdi.
Tehdit altındaki Türkiye'yi sa-
vunmak için alınan önlemlerin
caydıncı nitelikli olduğunu be-
lirten Robertson, NATO mütte-
fiklerinin dayanışma içinde ol-
duklannın kanıtlandığını anJattı.
Robertson, Tûrkiye'nin savun-
masına ilişkin askeri planlama ve
hazırlıklann süratle başlatılaca-
ğını, askeri kanada bu talünatın
verildiğini söyledi.
5 ülkeden ortak açıklama
DPC karanmn. BM Güvenlik
Konseyinin 1441 sayılı karanna
destek nitelikli olduğunu belir-
ten Robertson, Irak'a yönehk bir
saldınmn degil, tehdit altındaki
Tûrkiye'nin savunmasının söz
konusu olduğunu vurguladı. Ro-
bertson. Fransa'nmbulunmadığı
bir ortamda karar verilmesinin,
Paris'in bu karar ile mutabık ol-
madığı anlamına gelmediğini de
sözlerine ekledi. Robertson'ın
açıklamasının ardından bugüne
kadar karara karşı çıkan Fransa,
Almanya ve Belçika"nın ortak
açıklaması geldi.
Basına dağıtılan yazılı açıkla-
mada, 3 ülkenin, "Türkiye da-
hil tüm NATO müttefiiderine"
karşı yükümlülüklerini yerine
gerirmekte kararlı olduğu belir-
tildi ve ABD ile ilişkılere bağlı-
lıklan vurgulandı. Hedefin, BM
Güvenlik Konseyi'nin 1441 sayı-
lı karan çerçevesinde Irak'ın kit-
le imha silahlanndan anndınl-
ması olduğu görüşünün altını çi-
zen 3 ülke, "güç kullanmanın
son seçenek olduğunu" belirte-
rek "1441 sayılı karann gerir-
diği tüm olanaklann henüz ta-
mamen değerlendirilmediği-
ni" kaydetti.
Irak'ın BM silah denetçileriy-
le derhal, eksiksiz ve koşulsuz bir
işbirliği yapması gereği üzerinde
durulan açıklamada, şu ifadeler
yerbuldu: "Tûrkiye'nin,Kuzey
Atlantik Antlaşması'nın 4.
maddesini harekete geçirmesi
üzerine, arzu eden tüm üye ül-
keler, Tûrkiye'nin endişelerini
gidermeye yönelik katkılarda
bulunabilirler. NATO'nun as-
keri kanadı içinde bulunan Bel-
çika ve Almanya, Genel Sekre-
ter'in önerisi üzerine, Türki-
ye'ye destek amacıyla alınacak
önlemler ve yapılacak planlara
ilişkin olarak askeri makatn-
lardan görüş istenmesi kararı-
nı onayladılar. Askeri makam-
Iar tarafından getirilecek öne-
rilerin uygulamaya sokulması,
yeni bir karar gerektirecektir."
Açıklamada, "NATO'nun bir
karannın,Almanya, Belçika ve
Fransa'nın, BM Güvenlik Kon-
seyi'nin 1441 sayılı karan çer-
çevesinde hareket etmelerini
engellemeyeceği" de belırtıldi.
Karar
metninde
ne var?
Açıklanan karar metninde,
tüm müttefiklerin,
Tûrkiye'nin savunması
için, NATO Antlaşması
çizgisinde,
yükümlülüklerini yerine
getireceklerini teyit
ettikleri belirtildi. Kararda,
Kuzey Atlantik
Antlaşması'nın birinci
maddesine arıfta
bulunuldu. Bu maddede şu
ifadeler yer buluyor:
"Taraflar, BM Yasası'nda
ortaya konduğu üzere,
karışmış olabilecekleri
herhangi bir uluslararası
anlaşmazlığı, uluslararası
barış, güvenlik ve adaleti
tehlikeye sokmadan,
banşçıİ yollarla çözmeyi
ve uluslararası
ilişldlerinde BM'nin
amaçlanna aykırı olacak
şekilde güç kullanımı ya
da tehdidinden sakınmayı
taahhüt etmektedirler."
NATO Savunma Planlama
Komitesi (DPC) karannda,
tttifak'ın askeri
otoritelerinden,
Türkiye 'nin'savunmasına
ilişkin çeşitli planlan
hazırlamalan ve bu konuda
komiteyi bilgilendirmeleri
istendi. Söz konusu
hazırlık ve planlar
listesinde, erken uyan
uçaklan AWACS'lann
Türkiye'ye lojistik destek
sağlaması, hava savunma
sıstemJerinin harekete
geçirilmesi ve
değerlendirihnesi,
kimyasal ve biyolojik kitle
imha silahlanna karşı
korunma yöntemlerinde
NATO katkılan yer aldı.
Kararda, NATO Avrupa
Kuvvetleri Komutanı'na
(SACEUR), bu görevler
çerçevesinde üye ülkelerin
ulusal askeri makamlanyla
doğrudan temas kurma izni
verildi. DPC karannda,
BM'nin Irak krizine banşçı
çözüm arayışlanna destek
verildiği ve alman karann
sadece Tûrkiye'nin
savunmasına ilişkin olduğu
vurgulandı.
Baü basını NATO kararım yorumladı
Dış Haberler Servisi - NATO'-
nun Türkiye'ye destek sağlayan
karan, Batı basınuıda değişık bi-
çunlerde yorumlandı.
ABD'nin etkili gazetelerinden
The NewYorkTimes'ta Richarda
Bernstein ve Steven R.VVeisman
imzalanyla yer alan haberde, NA-
TO'nunTürkiye'ye destek sağlan-
ması konusunda vardığı uzlaşma-
nın, tttifak içinde rahatlama sağ-
ladığı belirtildi.
ABD'nin NATO nezdindeki bü-
yükelçisi Nicholas Burns'ün,
"ABD'nin, Türkiye'nin sa\Ti-
nulmasına ilişkin anlaşmaya va-
rılmasından çok nıemnun oldu-
ğu" sözlerine yer verilen yazıda,
ABD yönetiminin, NATO'dange-
lecek yardımın, olası savaşa karşı
var olan geniş kamuoyu muhale-
fetı karşısında. Türk hükümetıne
destek sağlayacağını umdugu yo-
rumu da yer aldı. Bazı NATO yet-
kilılennin, Fransa'yı "çıkmaz"ı
oluşturan temel engel olarak gör-
dükleri ıfade edilen yazıda, NATO
karannın, Fransa'nın üyesi olma-
dığı Planlama Komitesi'nde aluı-
ması yoluna gıdilmesıyle, "Tür-
kiye'nin ihtiyacı olan şeye izin
verilmesinin çok kısa bir zaman
aldığı" belirtildi. Yazıda, NA-
TO'nun bu hamlesine ragmen
Tûrkiye'nin Irak'a karşı olası sa-
vaşa desteği konusunda zorluklar
olduğunun ışaretlerinin devam et-
tiğine dikkat çekildi.
Tûrkiye'nin bugün, "ABD bir-
liklerinin ülkevi saldırı üssü ola-
rak kullanmalarına izin veril-
mesini" oylayacağı anımsatılan
yazıda, Türk yetkilılerin, ABD'li
yetkililerin ekonomik yardım ko-
nusundaki önenleri karşısında
açıkça mutsuz olduklan vurgula-
nırken oylamayı erteleyebilecek-
lerinin işaretlerini verdikleri de
kaydedildi. îngiliz The Fınancial
Times gazetesi, Ittifak'ta yaşanan
knzin çözümüne ilişkin olarak bir
NATO yetkilisinin, "Bir bakıma,
geç de olsa. kaygı duyulan konu-
lar açısından 'durumu kurtaran'
bir uzlaşmaydı" dediğıni aktardı.
tngiltere'nin bir başka önemli
gazetesi The Guardian'da Ian
Black imzasıyla yer alan haberde
ise NATO karannın AB açısından
değerlendirmesi yapıldı.
EYLEMLER GERÎ ADIM ATTIRDI
Straw:Savaşzor olacak
LONDRA (AA) - îngilte-
re Dışişleri Bakanı Jack S-
traw, halk desteği ohnaksı-
zın Irak'a karşı bir savaşın
çok zor olacağını söyledi.
Irak'a karşı olası bir sava-
şı yüz binlerce kişınin cu-
martesi günü Londra'da yü-
rüyüş yaparakprotesto etme-
si üzerine BBC'ye bir açık-
lama yapan Straw, "Yûrü-
yüş çok, çok büyük bir gös-
teriydi, muhtemelen Lond-
ra'daki yakın demokrasi
tarihimizde gördüklerimi-
zin en büyüğüydü. Kamu-
oyunun görüşlerini dikka-
te almalıjız" dedi.
Halkın önemli bir bölümü-
nün askeri harekâta karşı ol-
ması halinde tngiltere'nin
savaşa gidip gidemeyeceği-
nin sorulması üzerine Straw,
"Bu koşullarda bu gerçek-
ten çok zor olacaktır" diye
konuştu.
NATO'DA 4. MADDE UZLAŞMASI
Ankara memnun oldu
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Türkiye, NA-
TO'da 4. maddeyle ilgili va-
nlan uzlaşmayı memnuni-
yetle karşıîadı. Dışişleri Ba-
kanlığı'ndan dün akşam sa-
atlerinde yapılan yazılı açık-
lamada, "Savunma Planla-
ma Komitesi'nin söz ko-
nusu karan, ittifak daya-
nışmasının ve birliğin ül-
kemize destek verilmesi
bağlamında teyiden orta-
ya konulması bakımından
önemlidir" denildi. Bu ara-
da, Patriot fiizelerinin 20-30
gün içindeTürkiye'ye ulaşa-
cağı kaydedildi. AVVACS ve
Parriotlann konuşlandınla-
caklan bölgelerse Türk as-
keri yetkililer tarafindan be-
lirlenecek. Bu arada, Türki-
ye'de Patriot füzelerini kul-
lanabilen personel olmadı-
ğından bu personel NA-
TO'dan sağlanacak.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
bütçesini ABDdenetimindeki IMF ile bağlama ça-
balarında sonuç alamadı. Askerler, planlan doğ-
rultusunda Irak sınırında yığınak yapmaya devam
etti...
Bütün bunlann gölgesinde önceki akşam Baş-
bakanlık'ta Irak zirvesi yapıldı. Zirveye Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet Sezer'i temsilen Başda-
nışman Tacan lldem, Genelkurmay Başkanı Or-
general Hilmi Özkök, Başbakan Abdullah Gül ile
ilgili bakan ve bürokratlar katıldı. Devletin üç
önemli ayağının bir araya geldiği zirve zemininde
taraflann birbirine verdiği mesajları aktaralım:
Çankaya'dan hükümete: BM Güvenlik Konse-
yi'nin ikinci bir karan olmadan operasyon yapılır-
sa bu, ABD saldırısı olur. Buna Türkiye'nin des-
tek vermesi düşünülemez. İkinci karar alınırsa, o
zaman da karann içerığine ve uluslararası oydaş-
maya bakılır. Hükümet, 18 Şubat tarihini telaffuz
ederek ABD yönetiminin baskısını arttırmış oldu.
Türkiye, ulusal çıkarlarına bakar, ona göre hare-
ket eder, kimsenin yanında yer alma zorunluluğu
hissetmez!
Genelkurmay'dan hükümete: En kötü karar
kararsızlıktır. Biz her olasılığı hesaplayarak plan-
lar yapıyoruz. Bu planlar bizim öngördüğümüz
çerçevede yürüyor. Ancak hükümetin Türk aske-
rinin K. Irak'a girmesini ve Türkiye'de yabancı as-
ker bulunmasına izin verilmesini öngören tezke-
reyi 18 Şubat'ta Meclis'ten geçireceğini açıklama-
sı doğal olarak bizi de bağladı ve bu çerçevede
adımlar atmaya hazırlandık. Türkiye, kendi gü-
venliğiyle ilgili bağımsız hareketini sürdürür, ama
stratejik bir müttefik olarak ABD ile anlaşmazlık-
ların olduğu bir ortam işimize gelmez.
AKP içindeki denge
Hükümetten Çankaya ve Genelkurmay'a:
Haklısınız. Ancak ABD bize, uğrayacağımız zarar-
lar karşısında nasıl hareket edeceğini tam olarak
açıklamıyor. Biz her şeyin yazılı olmasını ve yüz-
de 100 güvenceye bağlanmasını istiyoruz. ABD
buna yanaşmıyor, önce tezkereyi geçir, sonra
bunlara bakarız diyor. Bu koşullarda biz Meclis
grubumuzu ikna edemeyiz. Kaldı ki, seçim bölge-
sine giden milletvekilleri yoğun bir baskı ile kar-
şılaştılar. Bu hava biraz dağılsın, ondan sonra da-
ha rahat hareket edebileceğimizi sanıyoruz.
Erdoğan'dan Güf'e (Başbakanlık'taki zirveden
sonra Dışişleri Konutu'nda yapılan AKP içi zirve-
de): Iki aydır Amerikalılarla değişik ortamlarda gö-
rüşüyoruz. Bunlara ters düşen bir durumda ola-
mayız. Ne yapın edin uzlaşma yolu arayın. Ben de
kamuoyu önünde kendimi bağladım, ABD ile ha-
reket edeceğiz, dedim.
Gül'den Erdoğan'a: Devletin içindeki denge-
lerle dışarıdaki temaslarda ortaya çıkanlar tam
olarak örtüşmüyor AKP hükümeti olarak alaca-
ğımız karar devletin tüm organlarıyla belli bir or-
taklığı gerektiriyor. ABD ile ortak hareket edece-
ğimizi ben de söyledim. O zaman çok yoğun bir
baskı vardı. ABD, sözlerini yazıya dökmek istemi-
yor. Ekonominin içinde bulunduğu durum da par-
lak değil.
Arınç'tan hükümete: AKP grubunun büyük
bölümü bu koşullarda tezkereye evet demez. Sa-
kın ola getirmeye kalkmayın. Kendimizi anlatabi-
leceğimiz bir durum olmadan yeni adım atmayın!
ABD'den hükümete: Güney'de Katar ve Ku-
veyt üzerinden tüm planlan yaptık. Batı'da Ürdün
üzerinden Ingiltere ile yapacaklarımızı planladık.
Birtek kuzey hattı kaldı. Üs ve limanlarla ilgili ka-
ran geç aldığınız için 200-250 milyon dolarlık ya-
tırımı yüzde 60-70 azalttık. Şimdi de geciktirirse-
niz, Türkiye'siz plan yaparız, ama bu bize pahalı-
ya patlar. Size de pahalıya patlar. Bunu, şu aşa-
mada göze almak istemiyoruz. 50 yıllık stratejik
ortaklığımızın önemli bir dönüm noktasındayız.
Çok büyük bölümünü doğrulatarak aktardığı-
mız bu mesajlardaki düğümlerin çözümü için ar-
tı eksi bir haftalık süre görünüyor!
ankcum@ttnet.net.tr
Newsweek'in iddiası
Türkiye Irak'a
kendisi girecek
Dış Haberler Servi-
si - Türkiye'nin 80 bin
kişilik askeri birliğini,
ABD komutası olmak-
sızın Irak'a sokmak is-
tediği bildirildi. News-
week dergisine göre,
Ankara bu yolla Ku-
zey'den Irak'a girecek
olan ABD kuvvetleri-
ne izin verme konu-
sundaki pazarlıkta da-
ha yüksek bir karşılık
elde etmek istiyor. Ha-
berde şu değerlendir-
meler yer aldı:
"ABD ile ilk görüş-
melerdeAnkara, Irak
sınınndan 24 km. içe-
ri girerek bir tampon
bölge oluşturmak is-
tiyordu. Türk tarafı
bu şekilde, mülteci
akınını durduracağı-
nı savundu. Ancak
bugün, Türkiye, 60-
80 bin kişilik askeri
birliğini sınırdan
225-273 km. içeriye
sokarak burada bir
'stratejik konum' elde
etmek istiyor. Bu
Türk birliklerinin
Bağdat yolunun yan-
sına kadar gelmesi
demek ve bu birlikler
ABD komutasında ol-
mayacak." Haberde
Türk kaynaklara daya-
nılarak Ankara'nın
yalnızca ABD ve Türk
birlikleri arasında ko-
ordinasyon sağlanma-
sını kabul ettiği aktan-
lıyor. Iraklı Kürtlerin,
Türkiye'nin buplanın-
dan, Kürt liderlerinha-
berinin olmadığı belır-
tiliyor. Kürtlerin baş-
langıçta önerilen daha
dar bir tampon bölge
fikrini dahi reddettik-
lerinin hatırlatıldığı
haberde, KDP'nin
ABD temsilcisinin şu
sözlerine yer veriliyor:
"Onlara söyledik:
Amerikan birlikleri
kurtancı olarak gele-
cek. Ancak Türk bir-
likleri saldırgan kab-
ul edilecektir."