Katalog

26 EYLÜL 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER DoğuPerinçek yarpyohmda • Jstanbul Haber Servisi - İP Genel Başkanı Doğu Perinçek. milletvekili adaylığı başvurusunun kabul edilmemesı istemıyle Yüksek Seçim Kurulu'na <TSK) başvuran Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu hakkında, idari ve cezai soruşturma yûrütülmesi için başvuruda bulunacakJannı bıldirdi. Perinçek, partisinın Istanbul tl Merkezi"nde düzenledıği basın toplantısında. " Kanadoğlu. kendısinin de hukuka aykın olduğunu bıidığı bır girişimde bulunarak yetkisinı kötüye kullanmış. suç işlemiştir" dedi. Poistepekötü muamele cezası • İstanbul Haber Servisi - Istanbul'da 6.5 yıl önce gözaltına alınan yasadışı örgüt üyelerine "kötü muamelede bulunduklan" iddiasıyla yargılanan 7 polisten 5"i, davada "zamanaşımj"nın dolmasına 1 gün kala, 1 yıl 2'şeray ağır hapis ve 3 ay I5'er gün memuriyetten men cezasına çarptınldı. Istanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, mahkeme. olay tarihinde Istanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli olan Başkomiser Bayram Ali Kartal. Komiser Sedat Selim Ay, Komiser Yusuf Öz, Nafız Aktaş ve Sönmez Alp'e,TCK'nin2431. maddesi uyannca 1 yıl 2'şer ay ağır hapis ve 3 ay 15'er gün memuriyetten men cezası verdi. Mahkeme heyetı aynca, sanıklann bu cezalannın paraya çevrilmemesini ve ertelenmemesini de oyçokluğuyla hükme bağladı. İFden Isnail'e pnotesto • İstanbul Haber Servisi - Işçi Partıli (İP) bir grup, Israıl'in Filistın Devlet Başkanı Yaser Arafat'ın karargâhını kuşatmasını, dün bu ülkenin İstanbul Başkonsolosluğu önünde protesto erti. Grup adtna açıklama yapan tP Başkanlık Kurulu üyesi Tayfun Tabakoğlu. Tüıkiye'nin, Arafat'ın karargâhındaki kuşatmanın kaldınlması ıçin acil girişimlerde bulunması aerektiâını söyledi. YTFnin Hazine yardmı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek Seçim Kurulu (YSK), YTP'nin Hazine yardımından yararlanma isteğini yeniden değerlendirmeye alırken, bu yardımı Mehmetçik Vakfı'na bağışlamak isteyen BBP'ye, kurula bu tür damşmada bulunulamayacağı yamtını verdi. Gümrük kapılannda 2 Ekim'de başlayacak oy verme işlemi için ise 6 gümrük kapıstnda kullamlacak oy pusulalannın basımı tamamlandı. Telefon ve internet kanahyla propagandaya yaptırımı düzenleyen herhangi bir mevzuat olmaması nedeniyle, YSK'nüı bu tür yayınlara karşı yaptınm uygulama konusunda sıkıntı yaşadığı öğrenildi. Ecemiş'ten YSK'ye yazı •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - îçişleri Bakam Muzaffer Ecemiş, Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) yazı göndererek Türkiye'nin doğusundaki ülerde oy verme saatlerinin erkene almmasını istedi. SP seçim karşıtlanna desteğini açıkladı, ANAP milletvekillerini serbest bıraktı Küskürüer vazgeçmediANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP, YTP ve SP, küs- kün milletvekillerinin desteği- ni de alarak seçimlerin ertelen- mesi için açık mücadeleye baş- ladı. ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yrf- maz. "Seçim tarihinin yeniden gözdengeçirihneagündeınege- lebilir, bundan çekmmemekge- rekn-" diyerek seçim erteletme cephesine destek verdi. SP Baş- kanlık Divanı da seçim karan- m ortadan kaldıracak ginşimle- re "kurunısal desteğini" dün resmen açıkladı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şefkat Çe- tin ise seçimlerin ertelenmesi- nin toplumsal tepkiye neden olacağını, "sstemin" buna izin vermeyeceğini söyledi. Seçimin ertelenmesini hedef- leyen milletvekillerine ANAP lideri Yümaz'dan açık destek geldi. Birtelevizyon kanalında sorulan yanıtlayan Yılmaz, se- çimlerin ertelenmesı girişimi- ne destek vermek konusunda Erteleme Isteyenlerin 40'ımn dokunulmazlık dosyası var, »™»™__ , . _ .ffiC ' Vekfflerin yargı korkıısu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Seçimin ertelenmesı ve seçim yasalannda değişiklik yapılması için Meclis'in olağanüstü toplantıya çağnlmasmı isteyen 121 milletvekilinden 40'ı hakkında dokunulmazlık dosyası olduğuna dikkat çekildi. Seçimin ertelenmesı için imza veren milletvekillerinden. haklannda dosya bulunan ve yeniden seçilememeleri durumunda yargı önüne çıkacak olanlar şöyle: BağimSIZİar: Ali Gören, Mustafa Bayram. DYP: Salih Sümer, Nurettin Atik, Mustafa Eren. DSP: Ömer Üstünkol. SP: Ali Oğuz, Latif Öztek, Musa Demirci, Zeki Çelik, Nezir Aydın, Lütfi Yalman, Fehim Adak, Cevat Ayhan, Mehmet Batuk, Rıza Ulucak, Mustafa Geçer. Bahri Zengin, Mehmet Bekaroğlu, Sacit Günbey, Niyazi Yanmaz, Mustafa Kamalak, Fethullah Erbaş, Mukadder Başeğmez, Hüsamettin Korkuata. ANAP: Mustafa Düz, Erkan Kemaloğlu, Sebgetullah Seydaoğlu, Aydın Ayaydın, Celal Esin, Levent Mıstıkoğlu, Burhan Kara. YTP: Halit Dikmen, Sancar Sayın, Hadi Dilekçi, Bekir Gündoğan, Tunay Dikmen, Gönül Saray Alphan, Eyüp Doğanlar, Bûlent Ersin Gök. grup karan almayacaklaruıı ve milletvekillerini serbest bıra- kacaklannı söyledi. Seçim ta- rihi konusunda şimdiye kadar en net tavrı partisinin aldığını söyleyen Yıhnaz, seçim takvi- mi ile AB takviminin çahştığı- m savundu. Temsil sorununun çözülmesi için Seçim Yasa- sı'nda değişiklik yapılması ge- rektiğini belirten Yılmaz, bu değişikliğe çok daha önceden destek verdiklerini söyledi. Bu degişikliği sağlama olanağının ortaya çıktığını dile getiren Yıl- maz, "Seçim tarihinin yeniden gözden geçnümesi gündemege- lebflir. Bundan cekinmemek ge- rekü-" dedi. Seçimlerin ertelenmesine ku- rumsal destek verip vermeye- cekleri yönündeki soru üzerine de Yılmaz, şöyle konuştu: "Biz hâlâ yeterü çoğunhığun sağla- ıupsağfanmadığından emin de- ğüiz. Grup karan almayı dü- şünmüyonız. Parti olarak tav- nnuzı befirterken bütün faktör- leri gözönünde rutmak zorun- dayız. Biz daha bu noktaya gd- medik. Biraz daha bu getişme- lere bakaeağız ondan sonrapar- ti oiarak tavnmra beirleyeceğE." 'Önemli olan ErbakarT SP Başkanlık Divanı da küs- künlere öncülük ettiğini dün resmen açıkladı. Divanın kara- nnı açıklayan genel başkan yar- dımcısı Mehmet Bekaroğlu. "Erbakan SP için son derece önemli bir insandır. Kimse 3 Kasım'ı bir flahi keiam olarak kabul ermesin. Bu tarih taroşı- hrsa taşiar yağardiye kabul edfl- mesin. Oy kaybına da çokakhr- mıyoruz. Kaç tane oy akfak, ni- çmakfck.bu bizmıiçinçokönem- fi değüdn*" yanıtmı verdi. Muharrem Kayhan. Siyasetçiler popiüizmi bayrak yapmasın. Tuncay özllhan: Seçmen sözünde durmayan siyasetçi istemiyor. zafer Çağlayan: Karmaşanın temelinde kişisel menfaat yatmakta. Tanıl Küçük: 2003'tenendişeliyiz. Siyasi istikrar şaürt. Rahmi Koç: Baraj düşerse 6 partili koalisyon gelir. Sakıp Sabanci: Zikzaklar istikrarsızlık getirir. Siyasi gelişmeleri değerlendiren işadamlan politikacılan sert bir dille uyardı: Tarih sizi asla affetmezEkononü Servisi - Iş dünyasında dün birbiri ardına düzenlenen toplantılarda işadamlan siyaset arenasında kaygıyla izlenenjgelişmeleri sert bir üslupla eleş- tirdi. TUSlAD Yüksek Istişare Konse- yi Başkanı Muharrem Kayhan. politi- kacdara "Pbpüfizmi bayrak vapmayın, otanayacak dualara amin demeye nıiDe- ti zoıiamavnT çağnsında bulundu. TÜSlAD Yüksek îstişare Konseyi'nm (YÎK) Rahmi M. Koç Müzesi'nde dün gerçekleştirilen yılın ikinci olağan top- lantısında konuşan Kayhan, temel sorun- lann ve çözümlerinin seçim propagan- dası ugruna istismar edilmesi durumun- da Türkiye'nin sıkıntılarmın aşılama- yacak ölçüde büyüyeceğine de dikkat çekti. Kayhan, polirikacılara "tarihsi- ziaslaaffetmez" uyansınıyaph.Tüm par- tilerin seçim propagandalannı yüksek so- rumluluk bilinci ile geçirmesini isteyen Kayhan, "Sryaserin zaten düşük sevre- den itibarmı daha da dûşürmemek için imkânsG vaaüerle ortaya çıkmamabn gerekiyor'' dedi. TÜStAD Başkam Tuncav Özflhan, seçmenin arhk sözünde durmayan siya- setçi istemediğini söyledi. Ekonomide kınlganlığın sürdüğüne dikkat çeken Özılhan. "Muhtemellrakoperasyonuvc dünya ekonomisinde meydana gelebfle- cek negatif gelişmeler ele abndığmda ekoDomikprogramdarögönilendencid- disapmalar gÜDdemegetebflecektir'' de- di. Siyasi yaşamı düzenleyen reform- lar konusunda küçük bir adım bile atı- "zikzaklar Lsrikrarsızhğı getirir'' sözle- riyle eleştirdı. Sabancı, ıstikrarsız or- tam nedeniyle güven kaybı yaşandığı- nı, yatınm yapılamadığun ve işsizlerin arttığını söyledi. Koç Holdıng Yönetim Kurulu Başka- nı Rahmi Koç, seçirn barajının aşağı düşürülmesi halınde 3 parti yerine 6 partüi koalisyonun olabileceğini söyle- • TÜSÎAD Yüksek îstişare Konseyi toplantısında konuşan Özilhan, ekonomide kınlganlığın sürdüğüne dikkat çekti. ISO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük ekonomiye ilişkin tüm göstergeler birlikte incelendiğinde büyümenin kalıcı olmadığının görüldüğünü söyledi. Çağlayan, ASO Meclis Toplantısı'nda, milletvekillerinin birkaç ay daha fazla maaş almak için seçimi erteletmek istediklerini belirtti. lamadığını vurgulayan Özilhan, "Süya- si sistemi içinçokönetnB bir koaunun Id- şisel çıkar uğruna verilen mücadeielere konuobnasmıanuetiniyoruz.Buneden-- le konunun tartişdmasnım seçim sonra- smakahnasmın daha uygun obcağna dfi- şünüyoruz" şeklinde konuştu. Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı ise seçim erte- letme ve barajı düşürme girişimlerini di. Koç, koalisyon oimayacak şekilde se- çim kanunu ve partiler yasasım değiş- tirmek gerektiğıni, bunun yapılamadı- ğını söyledi. TÜSlAD YÎK toplantısı öncesi basın mensuplannm seçim erte- leme çalışmalanna ilişkin sorularuıı ya- nıtlayan Koç, Meclis'in bu konuda ka- rar verdiğini anımsatarak "Yüce Mec- Hs'in verdiği karar hepimizin üstünde- dir.Ne kararverecekferseona boyun eğ- mekten başka çareyoktur" diye konuş- tu. Koç, seçim erteleme çahşrnalannın piyasalan nasıl etkilediğı yönündeki bir soru üzerine ise, kararsızlığm sadece bugüne özgü olmadığını belırterek bun- dan evvel de kararsızlann piyasayı et- kilediğini ifade etti. Ankara Sanayi Odası (ASO) Başka- nı Zafer Çağlayan. seçimleri erteletme girişimlerinın temelinde ülke çıkarla- nndan çok kişisel menfaatlann yattığı- nı söyledi. ASO'nun eylül ayı Meclis Toplantısı'nda konuşan Çağlayan, "Tür- Idye, birkaç ay daha fazla miuerveküi maaşı almak için seçimi erteletmeye ça- bşan ya da miDerveküi seçflemezse baş- ka yapacak bir işj ohnayan kişüerie yö- netiieinez, yönetilmemeudir" dedi. tstanbul Sanayi Odası (ISO) Yönetim Kurulu Başkanı TanılKüçük, gerekli ko- şullar yaratıhnaz ise ekonomideki bü- yümenin sürdürülerneyeceğini savundu. ISO eyhıl ayı olağan meclis toplantısın- da konuşan Küçük, üretimde gerçekle- şen arnşınyılın son çeyreğinde ve 2003'te de devam etmesi için siyasette istikrann sağlanması gerektiğini kaydetti. IRMIKI AYDIN ENGİN [email protected] OooooooL. Yığılmış ki ne biçim. Önceki gün dönüp, gazeteye uğrayıp bıraz çene çaJıp eve getoiğimden rtibaren gece yansını çok (ama çok) geçeye kadar elektronik postada birikmiş mektuplarla boğuştum. Kimi kısa. Ya bir hatayı düzel- tıyor, ya bir soru soruyor, ya bir konu öneriyor. Kimi uzun. Iki üç Tırmık boyu. Ya birTırmık'a yanrt veriyor, ora- da yazılanlan çürütmeye çalışı- yor, ya Tırmık'ta değinilmeyen bir konuyu ele alıp ardından ek- liyor: - Almanya'da şarap şurup ge- vezeliğiyapacağına bunlanyaz- sana! Çok kişisel olanları, çok abuk sabuk olanları, çok "uzman işi" olanları, çok küfredenleri, hak etmediğim kadar çok övgü dü- zenleri ayıklayıp Tırmık okuru- nu ilgilendireceginı sandıklarımı kümelere ayırıp toptan yanıtla- yayım bari... • • • Önce Nesin Vakfı üstüne. Ekranda tamı tamına 152 e- mektup var. Hemen hepsi Ne- sin Vakfı'na ilişkin bir "rapor- E-Mektup Yığını Arasında... mektup" yollayan Ali Nesin'e nasıl yardımcı olabileceklerini sormakta. Buyrun, Aziz Nesin'in pişirdi- ği o harikulade çorbaya bir tu- tam tuzla katılmak ısteyenlerin para yatırabileceği banka he- sapları: Yapı Kredi Bankası Çatalca Şubesi:288 10 30154/9. Iş Bankası Parmakkapı Şu- besi:1042 5510 65. Vakıfbank, Çatalca Şubesi: 237 417 71 57 Zıraat Bankası Çatalca Şube- si: 130 30440/624.1. Bankalar böylesine hayırlı bir katkı için bile havale parası ala- bilirler. Ali Nesin, katkılann pos- ta çeki hesabına yapılması ha- linde havale gideri alınmayaca- ğını haber veriyor. Nesin Vak- fı'nın posta çeki hesabı da şöy- le: 1640009. Nesin Vakfı'nın Çatalca'daki yuvasının bahçesinde koşuşan çocuklara katkınızı salt para yar- dımı ile sınırlamak istemiyorsa- nız Ali Nesin'e e-posta ile de ula- şabilirsiniz: anesin(Qturk.net. Nesin Vakfı'ndan -şimdilik- bu kadar. ••• Solda bir seçim ittifakı kurul- masının suya düşmesinde gaze- te olarak Cumhuriyet'in, gaze- teci olarak benim de payım bu- lunduğunu belirtip mektup dö- şenenler de epey büyük bir kü- me oluşturuyor. Cumhuriyet'in solda birliği sağlamak gibi bir ödevi olabile- ceğini sanmıyorum. Bir günlük gazeteye böyle bir "misyon" yüklemeyi en azından ben an- layamam. Keza solda ittifak kur- mak gazetelere ve gazetecilere kaldıysa partilere, parti yöneti- cilerine ne gerek var? Dahası: Cumhuriyet, sosyal demokrasinin bütün kanatların- dan, sosyalist soldan, sosyal demokrasiden daha farklı bir si- yasal yörüngede yürümeyi yeğ- leyen Kemalist hareket ve grup- lara kadar çok geniş bir okur yelpazesinesesleniyor. Cumhu- riyet'i olsa olsa tek bir partiye ağırlık venrse eleştirmek gerekir. Benim gözlediğim kadanyla böy- le bir yönelim de bu gazetede yok. "Gazeteci"ye gelince... Gel de ünlü fıkrayı anımsama: Bir bankanın önünde manga- lını kurup kestane satan Mişon'a, arkadaşı Salamon gelip borç is- temiş. Mişon suratını ekşitmiş: - Iki gözüm Salamon, demış. Sana yardım etmek elbet ister- dim. Lakin banka ile anlaşmamız var. O kestane satmayacak, ben de borç para vermeyeceğim. Sen en iyisigit banka ile konuş... Aynı hesap. Politikacı partisini yönetsin: politika yapan; ıktkjara gelirse ül- keyı yönetsin; muhalefette kalır- sa iktıdarın yanlışlarına karşı çı- kıp doğrusunu desteklesin. Se- çimler öncesi ittifak kurmak ge- rekiyorsa, görüşsün, tartışsın it- tifakı kotarsın. Gazetecı ise olup brteni sap- tırmadan, çarpıtmadan okur- lara iletsın; olup bitenı aklının erdığı, dilinin döndüğü, kale- minin elverdiğı ölçüde yorum- lasın, değerlendirsin, okurun kendi özgür yargısını üret- mesine hızmet etsin. ••• Gelen e-mektup yığını içinde (tek tek saydım) tam 31 tane "panel davetı" var. Bu köşede üç kez yazdım. Bu dördüncüsü: Başka mes- lektaşlarımı bilmem ve karış- mam. Ama ben panel adı veri- len o tuhaf toplantılara katılmı- yorum. Panellerin yaranna inan- mıyorum. Bir masanın arkasın- da sıralanmış bır yönetici, dört konuşmacıdan oluşan tabloya bakan panel yorgunu izleyicile- rin "Ulan daha ikisikonuştu. Pa- nelyönetmeni olacakheıifde la- fı birinden alıp ötekine venrken en az bir on dakıka konuşuyor. Yandık ki ne yandık" diyen ba- kışlarına dolaysız tanık oldum. Adamdan sayıp panele çağı- ranlara teşekkurler. Ama bir kez daha belirtmeliyim, hiçbir pane- le katılmıyorum. bundan sonra da katılmaya nıyetim yok... • • • Şimdi de CHP-Derviş nikâhın- dan nasıl bir bebek doğacağını tartışan e-mektuplaragelelim... ...Diyeceğım, ama gel- meyelim... Baksanıza yerimız kalmadı.. POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Sabıkalı Adaylar... Sabah erken kalktım. Bahçeden çıktım. Hava pınl pınldı... Gazeteleri okumaya başladım sonra... Haberler siyasi ağırlıklrydı... Deniz Baykal. başbakanlık koltuğuna oturmaya hazırlandığından çok rahattı... Eh, CHP tek başına iktidara gelirse 1 milyon işsize iş bulacaktı!.. Peki Recep Tayyip Erdoğan ile Necmetfn Erba- kan ne olacaktı? Türkiye'nin yetiştırdiği iki demokrasi kahramanı- nı savunan şövafyeler televizyon ekranlannda boy göstermeye başlamışlardı... Bir zamanlar 'Susurluk Çetesi'ni savunan bayan yine ahkâm kesiyordu: "Bu bir demokrasi ayıbıdır!" Içimden bır şeyler koptu!.. Bulanık ırmaklar, mavisini yrtirmtş denizter, acınm ço- ğalan fotoğraflan, sırtından vurulmuş bir delikanlının çığlığı yüreğimdeki derinliklerden çıkıp tüm bede- nimi sardı!.. Birden başımı gözyüzüne çevirdim!.. Güneş kaybolmuştu... Giderek grileşen gökyüzüne bakarken yıllar önce- sinegittim... Vızıldayan bir kurşun, kahpece hazırianmış bir tu- zak Abdi ipekçi'nin, Necdet Güçlü'nün, Doğan Öz'ün, Orhan yaı^uz'un mezarlan üzerinde kırmızı ka- ranfilleri büyütüyordu... Şimşek çaktı, gök gürledi!.. Yağmur yağmaya başladı!.. Genç ölülerimız yıllar sonra kısık gözleriyle mavisi çalınmış denizlerde, bulanık ırmaklarda, canilere meydan okuyordu... Evden çıktım, gazeteye geldim!.. Bu kez bir sesle irkildim: "Bana milliyetçiler adam öldürüyor dedirtemezsi- niz!" Terasa çıktım... O yuz yıllık ahşap bınaya baktım... Hava yeniden açmıştı... Telefon çaldı, bir dostum anyordu: "Bugünkü (dünkü) yazını okudum. Yazında sözet- tiğin Cezmi Ersöz, Cezmi Baskın olacaktı. Birde se- naryonun çok kötü olduğunu yazmışsın, sana katıl- mıyorum..." Utandım!.. Nasıl kanştırmıştım Cezmi Ersöz'le Cezmi Baskın'ı? Yoksa yaşlanıyor muydum? Recep Tayyip Erdoğan "camilerikışla, kubbelerimiğ- fer, minareleri süngü" olarak gördüğü yıllar, Hizbul- lah milrtanlan nerede saklanıyordu? Camilerde!.. Ne Erdoğan'ın ne de Erbakan'ın ağzından Hizbul- lah adlı kanlı çeteter için tek bireleştiri duydunuz mu? Terastan yuz yıllık yalnızlığın içindeki ahşap binaya bakarken yıllar önceye gittim... Tarsus'taöğretmen Mustafa Özkan 9 Ekim 1997"de sokak ortasında başına isabet eden tek kurşunla öl- dürülmüştü... Bir gün sonra öğretmen Oktay Bulun önce silah- la yaralandı, can çekişirken başı bıçakla kesildi... Ozkan ve Bulun, demokrat bir eğitim emekçisiydi!.. Bugünlerde 'demokrasi kahramanı' geçinenlerin gazeteleri, bu ıki cinayetin 'namus meselesinden' iş- lendiğini yazacak kadar alçaktılar!.. Her iki öğretmeni de Hızbullah öldürmüştü... Güpegündüz, Tarsus'un en işleksemtinde!.. 1997 yılında laık demokratik Cumhuriyet'in valile- ri, kaymakamlan, emniyet müdürleri Tarsus ve IçeTde- ki Hizbullah adlı yasadışı terör örgütünü kabul etmi- yorlardı... Televizyonda bir açıkoturumda o tarihte RP'Iİ şim- di AKP'li olan milletvekiline sormuştum: "Niçin dinci terörörgütlehne karşı çıkmıyorsunuz?" Yanıtı şu olmuştu: "Müslüman terönst olamaz!" Ardından bır soru daha yöneltmiştım: "Hizbullah, camileri örgütevi gibi kullanıyor, silah- lan buralarda saklıyor..." Yanıt: "Ispat edin!" • • • Siyasi partilerin milletvekili aday listeleri bugün ke- sinlik kazanıyor. Adaylann dörtte biri sabıkalı!.. Jet Fadıl da Siirt'ten bağımsız aday. Fadıl 13-14 bin oy alırsa dokunulmazlık zırhını gi- yecek, elini kolunu sallaya sallaya Türkıye'ye dönüp Meclis lojmanlanna yerieşecek. Oh, ne âlâ memleket!... Grileşen gökyüzünün altındayım... Hüznün şarkısını dınliyorum... Yaşamı delip geçen o dipsiz avuntularia avunan bir toplum, şimdilerde Recep Tayyip Erdoğan'ı bır kur- tancı olarak görüyor!.. Onu bir demokrasi anıtı olarak karşımıza diken zibidilere gelince!.. Zibıdilere de en güzel yanıtı llhan Selçuk veriyor "Biz Türkiye 'de tarihi tersine çevirdik, laikliğe kar- şı savaşımı demokrasi sayan çarpıkrejimde şallakmal- lakolduk... Binmişiz bir alamete Gidiyoruz kıyamete..." hikmet.cetinkayaCacumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 Hikmet ÇETINK AYA 68den 78e Sancılı Yıllar Kuşatılmış Soka-klar € Ü n i Z i ı A Y • n C ı L ı ıC II Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 11 72 \