Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 EYLÜL 2002 ÇARŞAMBA
8 HABERLERIN DEVAMI
**
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
U Baştarafı 1. Sayfada
demi?
Medya sabırsız. Recep Bey'in ipini çekti. Aday
(mılletvekili-başbakan) olamayacak. Adaylığı si-
lınirse parti başsız mı kalacak? Birinci parti ko-
numuna gelirse AKP'nin başbakan adayı kim ola-
cak?
Şu senaryo neden işlerlik kazanmasın: RTE a-
day olmayabilir, ama "sade birpartili" olarak ge-
nel başkanlık görevini sürdürebilir.
Ne zamana kadar? Bir olanağını bulup ara se-
çimlerle milletvekili ve hemen sonra başbakan-
/k koltuğuna oturuncaya kadar!
AKP'Iİ kurmayların kimilerinin kafalarından ge-
çirdiği böylesi bir plan (ya da senaryo) işleyecek
olursa.. halkımız seçim meydanlarında:
(Recep Bey'le partideki çevresinin saptayaca-
ğı) geçici saydıkiarı bir başbakan adayı ile.. sü-
rekli görevde kalacak yakın geleceğin başbaka-
nı genel başkanın (Recep Bey'in) el ele tırtuşup
birbirlerinin kollannı havaya kaldırarak kalabalık-
lan selamladıklarını saptayan manzaralar izleye-
cek, demektir.
örneğin Vecdi Gönül başbakan adayı gösteri-
lirse bir "emanetçi" diye tanımlanacak. Ne ki Ab-
dullah Gül başbakan adayı konumuna gelir ve-
yagetirilirse "kalıcı genel başkan" o\as\\\ğm\ güç-
lendiren yorumlar, haberler, Recep Bey'i rahat-
sız etmeyecek mi?
• • •
Recep Bey gerçekleri yansıtan her türden en-
geli aşarak bugünkü noktayagelmiş. Hatta AKP'-
den "partimiz" diye söz etmiyor, kimi zamanlar
"partim" diyordu. Gizledigi "ideallerini" gerçek-
leştirmenin yolu açılmış, tam bu noktada koltu-
ğu başkalanna kaptıracağı varsayılabilir mi?
Recep Bey'in genel başkanlığı sürdürme ola-
sılığı başka türlü değerlendirilebilir mi?
Parti kimin elındeyse ıktidar onun elindedir.
Bizde parti genel başkanlarının başbakan olma
geleneğı demokratik yaşama hangi nedenle yer-
leşti? Genel başkanın hem partiyi hem de baş-
bakanlık gücünü elinde tutması için.
Recep Bey'in aday olamayacağı kesinleşirse
AKP'nin yelkenlerini dolduran tepki oylan artar mı
artmaz mı? Kamuoyu araştırmacılan "birmiktar
oyun dışarıya kaçması" olasılığına değiniyoriar.
Ancak çok ciddi bir tepki oyu topariama şansın-
dan" da söz ediyorlar.
Ya anketlerin güvenılır ismi Tarhan Erdem ne
dıyor: AKP oylarının ne kadar etkileneceğini söy-
leyebilmek için "ölçmek lazım".
• • •
3 Kasım'la ilgili içeriği zengin, ama kaygı veri-
ci irdelemelere dıkkat:
3 Kasım'ı gerçekleştirme tartışmalan sürerken
yeni bir seçim olasılığı yavaş yavaş gündeme ge-
liyor.
Şayet söyledikleri seçimi erteleme manevrası
değilse; Mesut Yılmaz, 4 Kasım'da çıkması ola-
sı tablodan umutsuz. Karamsar.
Yüzde 20 dolayında oy alan bir partinin Mec-
lis'in yüzde 70'ıne sahip olabileceğini söylüyor.
Böyle bir sonucun "meşnıiyet tartışmasını" gün-
deme getıreceğini öne sürüyor.
Yüzde 20 veya dolayında oyla gelen, ancak
seçmenin yüzde 80'ini dışlayan bir iktidar.. de-
mokratik ülkelerde görülebilen ve sindirilecek bir
iktidar olabilir mi? Birinci doğru!
Yılmaz barajın yüzde 5'lere inmesinden sonra-
ki olasılıklara değinmiyor:
Yüzde 5'le AKP, CHP, MHP, DYP, ANAP, (HA-
DEP) DEHAP, DSP, SP, YTP ve hatta (araştırma-
ların yüzde 5'in üzerinde oy alacağını savladığı)
Genç Parti.. Meclis'te temsıl edilecek 10 parti
olacak.
Üç partili bir koalisyonla siyasal istikran zarzor
sağladık. 10 partiden oluşan TBMM'de neler ola-
bileceğinin hesabını yapmak gerekiyor. Ikinci
doğru!
• • •
Cumhurbaşkanı Sezer Bakû-Ceyhan boru
hattının temel atma törenine gitmeden önce
YTP'nin yüzde 5 girişimini şu tek cümleyle de-
ğerlendirdi:
"Barajı düşürme girişimlerinin amacı seçimi er-
teletmektir."
Üçüncü, son gelişmeleri özetleyen gerçekçi
doğru!
Boruhatb
istikrar getîrecek
• Baştarafı 1. Sayfada
nndan elde edilecek
petrolûn dünya pazar-
lanna taşınmasını sağ-
layacak olan boru hat-
tının 2.9 milyar dolara
malolacağının hesap-
landığını belirtti.
Bakû'dan başlayıp
Tiflis üzerinden Cey-
han terminaline bağla-
nacakolan 1730 kilo-
metre uzunluğundaki
boru hattının, yılda 50
milyon ton petrol taşı-
ma kapasitesine sahip
olacağını ve 2005 yılı
başlannda hizmete gi-
receğini kaydeden
Cumhurbaşkanı Sezer
şöyle konuştu: "Ha-
zar havzası ülkeleri-
nin petrol ve doğal-
gaz kaynaklarının
uluslararası pazarla-
ra en ekonomik ve en
güvenli yollardan ta-
şınmasını sağlayacak
olan Doğu-Batı ener-
ji koridorunun bel-
kemiğini Bakû-Tif-
lis-Ceyhan ham pet-
rol boru hattı tasarı-
sı oluşturmaktadır.
Bu nedenle, Bakû-
Tiflis-Ceyhan boru
hattının yapımına
başlanmasıyla Doğu-
Batı enerji koridoru-
nun yaşama geçiril-
mesi yönünde çok
önemli bir adım atı-
lacaktır."
Sezer, bu boru hattı-
nın yapımına başlan-
masıyla kazanılan iv-
menin gelecek dönem-
de Bakû-Tiflis-Erzu-
rum doğalgaz boru
hattı ve Hazar geçişli
doğalgaz boru hattı gi-
bi tasanlann yaşama
geçirilmesiyle sürdü-
röleceğine inandıkla-
nnı söyledi.
Sezer, Bakü'de
Azerbaycan Cumhur-
başkanı Haydar Ali-
yev ile Gürcistan
Cumhurbaşkanı Edu-
ard Şevarnadze ile
bir araya geldi. Sezer,
Bakû-Tiflis-Ceyhan
boru hattının Türkiye,
Azerbaycan ve Gür-
cistan halklanna oldu-
ğu kadar, tüm Kafkas-
ya'ya gönenç ve istik-
rar getirmesini diledi.
Azerbaycan ziyareti
sırasında Cumhur-
başkanı Sezer'e Dev-
let Bakanı Reşat Doğ-
ru ile Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Ze-
ki Çakan eşlik ediyor.
Kültürel çeşitlilik, banşın garantisi
ZEYNEP ORAL
Istanbul Bildirgesi bir umut mu?
Istanbul, birkaç günlük sınavdan
başanyla çıktı. UNESCO Kültür
Bakanlan 3. Yuvarlak Masa Top-
lantısı, dün akşam sona ererken Çı-
rağan Sarayı'nda olmalıydınız.
112 ülkenin kültür bakanlan ve üst
düzey temsilcilerinin, ev sahibi ül-
keyi, Türkiye Kültür Bakanlığf nı
tekrar tekrar kutlamalannı görsey-
dinız. övgü dolu sözlerini duysay-
dınız, siz de benim gibi çok keyif-
lenirdiniz... (Dünkü yazımda 109
ülke demiştim, sonradan üç ülke
temsilcisi daha katıldı.)
tşleyen bir süreç
tki yoğun mu yoğun çalışma gü-
nünün sonunda, tüm katılımcılann
uzlaşmasıyla kabul edilen sonuç
bildirgesi, artık bundan böyle "Is-
tanbul Bildirgesi" adım taşıyacak.
Ancak hemen belirteyim "Istan-
bul Bildirgesi" yalnızca bir niyet
beyanı. Önümüzdeki hatta uzman-
lar. hukukçular, temsilciler, Pa-
ris'te toplanıp bu bildırgeyi bir söz-
leşme taslağına dönüşrürecekler...
Ancak UNESCO'nun önerdiği bu
sözleşmeye ılişkin son karan vere-
cek olan yine hükümetler...
Özetle, iki gündür İstanbul"da
gerçekleşen çalışma, uzun sürecin
başlangıcı, ilk adımlan... Ancak
önemli olan bu sürecin işlemeye
başlamış ohnası. Artık durdurmak,
geriye çevirmek olanaksız!
"Istanbul Bildirgesi" her şey-
den önce kültürel çeşitliliğın son-
suz bir zenginlik olduğunu. somut
olmayan kültür miraslannın birey
ve toplumlann kimliğini belirledi-
ğini. devamlılığı sağladığım vur-
guluyor. Ama aynı zamanda kültü-
rün yaşayan, sürekli yeniden yara-
tılan bir olgu olduğuna; somut olan
ve somut olmayan kültür mirasla-
nnın arasındaki bağlantıya. bu iki-
sinin etkileşiminden yeni dinamik-
ler doğduğuna dikkatleri çekiyor.
Anlamlı korunıa
Kültür mirasının korunmasında
ve gelecek kuşaklara geçirilmesin-
de. Istanbul Bildirgesi, tüm aktör-
leri, tüm taraflan katılımcı olarak
görüyor ve hükümetlen bu DE-
MOKRATlK KATILIMI kolaylaş-
tıncı adımlar atmaya çağınyor. Da-
ha doğrusu bunu sağlamak "hü-
kümetlerin görevidir" diyor.
Ancak hemen belirtmeliyim, bu-
rada söz konusu olan anlamlı ko-
nımacılıktır. Somut olmayan kül-
tür mırası derken sık sık gelenek-
lerden söz edildi. Anak korunacak
olan geleneğin. elbet Birleşmiş
Milletler'in ilkelerine, çağdaş ev-
rensel değerlere, insan haklanna
saygılı olanından söz ediyoruz.
Yoksa örneğin Sudan'da kızlann
sünnet edilmesi ya da ülkemizde-
ki gibı aile meclisi karanyla namus
cinayetine hoşgörüyle bakmak gi-
bi geleneklerden söz etmiyoruz.
Küreselleşmenin farklı
yûzleri
Küreselleşme. kültür miraslannı
tehdit ederken, yitirilmesine ve
yeknesakhğa yol açarken yeni tek-
nikler, yeni iletişım ağlanyla koru-
macılığa hizmet de edebiîir. Dina-
mik ilişkiler yerleştirebilir. Bu iliş-
kilerden yeni kültürler doğabilir.
Bütün insanlığa ait ortak değerle-
ri yücelten referanslar sağlayabi-
lir, hoşgörüyü ve dayanışmayı yü-
celterek farklılığa, çeşitliliğe du-
yulan saygıyı destekleyebilir, "öte-
kini" anlamamızı sağlayabilir.
Istanbul Bildirgesi, kültürel çe-
şitliliği, sürdürülebilir kalkınma-
nın ve banşın garantisi olarak gö-
rüyor.
Işte bütün bu yukanda söyledik-
lerimi hayata geçirmek için bir an
önce eyleme geçme çağnsı yapı-
yordu 112 ülkenin kültür bakanı.
Bu eylem planında devlet ve si-
vil toplum kuruluşlannın işbirli-
ğinden, korumacıhk için mali fon
oluşturmaya birçok adım öngörü-
lüyor. Egitim sistemlerinin, kültü-
rel çeşitliliğe açık olması, koruma-
cılığa dahil edilmesi öngörülüyor.
Her ülkenin medyası işbirliğine
çağnlıyor... Evet uzun bir yolun he-
nüz başuıdayız. Ulusal ve uluslara-
rası mekanizmalar, Istanbul Bildir-
gesi'nin bir umut olup olamayaca-
ğını bize ve gelecek kuşaklara gös-
terecek.
Görkemli sanatçının üzerineperde inmez
Kültür Senisi - 15 Eylül ak-
şamı, amansız hastalıga yenik
düşerek yaşama veda eden Türk
tiyatro ve sinema dünyasının us-
ta oyuncusu Şükran Güngör
dün saat 10.30'da, Kenter Tiyat-
rosunda düzenlenen törenle son
yolculuğuna uğurlandı.
Haluk Kurdoğlu. Yaşar Ke-
mal, Selim İleri, Şakir Eczacı-
başı, Levent Kırca, Ferhan
Şensoy. Genco Erkal. Erol Kes-
kin, Haldun Dormen, Korhan
Abay, Ali Poyrazoğlu, Metin
Serezli, Nevra Serezli, Zeki
Alasya, Çolpan tlhan, Eşref
Kolçak, Savaş Dinçel, Mustafa
Alabora, Müjdat Gezen, Rut-
kay Aziz, Erdal Özyağcılar,
Derya Baykal, Erol Evgin, Ay-
şegül Aldinç, Füsun Demirel,
Nejat Uygur, Gazanfer Özcan,
Mehmet Ali Alabora, Atilla
Dorsay, Doğan Hızlan, tsmet
Sezgin, Vüksel Valova. Erdal
Inönü, Ufuk Urasın ve arala-
nnda sanat ve politika camiası-
nın ünlü isimlerinin yanı sıra on-
larca hayranının da bulunduğu
topluluk şükran, sevgi ve saygı-
lannı sunmak üzere hazır bulun-
du. Düzenlenen törende, söz
alan Güngör'ün 38 yıllık sahne
ve hayat arkadaşı YUdız Kenter
ile eski kültür bakanlanndan Ta-
lat S. Halman. Adalet Ağaoğlu
ve Can Kıraç, Türkiye'nin sanat
ve kültür alanında sahip olduğu,
yeri doldurulamaz değerlerden
biri olan Şükran Güngör'ü duy-
gu dolu sözlerle andı. Halman,
"Şükran sana. Millet sana
hayran. Erdemli, incelikli, de-
rinlikli insan. Varlığınla, sana-
tınla hep bir ütopyanın peşin-
de oldun. Pek az fani. basma-
kalıp yığınların arasında bir
birey olarak ayakta kalabili-
yor" sözleriyle duygulannı ifa-
de ederken Adalet Ağaoğlu da,
Kenter Tiyatrosunun kurulu-
şundan beri yanında olduğu dos-
tuna, sanatının büyüklüğüne
olan hayralığım dile getirdi. Son
olarak mikrofona gelen Can Kı-
raç, Güngör'ün tiyatarocu kim-
liğine duyduğu saygıyı ve kendi-
sine olan sevgisini "Daha yeni
bir yolun başındasın, ama biz
seni şimdiden özlediğimizi his-
sediyoruz" sözleriyle ifade etti.
Tören sonunda Güngör'ün se-
venleri; dostlanna. hocalanna,
bir tiyatro duayenine son görev-
lerini yerine getirmek adına, ta-
butun çevresinı tavaf ettikten
sonra sessiz bir hüzünle salon-
dan aynldılar. Güngör'ün naaşı,
Bebek Camisi'nde kılınan cena-
ze namazının ardından alkışlar
arasında, defnedilmek üzere
Bodrum'a doğru yola çıktı.
Bir kisi öldü
Ege'de
selin
faturası
ağır
İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Ege
Bölgesi'nde etkili olan
sağanak yağış
Muğlanın Yatağan
ilçesinde bir kişinin
sele kapılıp ölmesine
yol açtı. Kuşadası
Belediye Başkanı Fuat
Akdoğan, Kuşadası
için bir "afet
kararnamesi"
hazırlanmasını istedi. 6
gemi Kuşadası
limanına gelirken
turistler yollann kapalı
olması nedeniyle Efes'i
ziyarete gidemediler.
llçede toplam zarann 8
trilyona yaklaştığı ifade
edildi. Ege bir süredir
etkisini sürdüren yağış
sırasında Yatağan 'ın
Bağyaka Köyü
yakınındaki Ortaçay
Deresi'ni geçmeye
çahşan 62 yaşındaki
Haül Maşat sel
sulanna kapılarak
hayatmı kaybetti.
Yağışın özellikle şehir
merkezinde etkili
olduğu Kuşadasf nda
dün gün boyunca
sokaklan ve işyerlerini
kaplayan çamur
tabakasuıın çevre
ilçelerden gelen
araçlann yardunıyla
temizlenmesine
çalışıldı. llçede ana su
hatlanndaki patlamalar
nedeniyle kentin büyük
bölümüne su
verilemedi.
İşşiz
babanın
çaresizliği
tstanbul Haber Servisi
- Omurilik kanserine
yakalanan 4 yaşındaki
oğlu A.Ş'nin ameliyatı
içinengeç 10 gün
içinde 30 milyar lira
bubnası gerektiğini
belirten işsiz baba
Hasan Şahin,
hayu-sever yurttaşlardan
yardım istedi. Hasan
Şahin, "Eğer bu parayı
bulamazsa oğlunu
kaybedebileceklerini"s
öyledi. Henüz 4
aylıkken omurilik
kanserine yakalanan
çocuğu için şimdiye dek
aralannda yerel
yöneticiler, siyasetçiler
ve işadamlannın da
bulunduğu çok sayıda
kişiden yardım
istediğini ancak
çocuğunu ameliyat
ettirebilecek miktarda
yardım alamadığını
ifade eden Hasan Şahin,
yardım etmek isteyen
yurttaşlann
u
atakanca99@botmail
.com" adresiyle
kendilerine
ulaşabileceklerini
belirtti.
Mugja'da Höre' cinayeti
ÖZCAN ÖZGÜR
MUĞLA-Urfahge-
lin alan Durmuş ailesi,
gelinleri Hatice'nin ba-
şını açıp pantolon, etek
giydirince dünürlerinin
silahlı saldınsuıa uğra-
dı. Hatice'nin ağabey-
lerinin baskınında da-
mat Abdurrahman
Durmuş (30) olay ye-
rinde can verdi. Gelin
Hatice ve kayınvalidesı
Sultan yoğun bakımda
yaşam mücadelesı ve-
riyor.
Olay. Ortaca'nın
akıncı köyünde meyda-
na geldi.Geçen yıl evle-
nen Abdurrahman, eşi
Hatice'nin başını açtı
ve pantolon, etek giy-
dirmeye başladı. Bunu
haber alan Gümüştaş
ailesi, aıle meclisini
toplayarak kızlan ve
damatlannın ölümüne
karar verdi. Karann ar-
dından Antalya'dan Or-
taca'ya gelen baba Ab-
durrahman Gümüş-
taş (59) ve üç oğlu,
Durmuş ailesininAkın-
cı köyündeki evine si-
lahlı baskın düzenledi.
Baskında damat Ab-
durrahman Durmuş, al-
dığı kurşun yaralan ile
olay yerinde can verdi.
BUYUK KAYBIMIZ
Kandıra eşrafından merhume Makbule ve merhum Emin UYGUNER'in oğulları, merhume
Şükriye TEKİN ve merhum Adnan UYGUNER'in ağabeyleri. Ünsal ÖZMEN'in ailesi ve Nur-Sacit
BAŞGUT'un enişteleri, Melike-Mümin KARACAKAYA'nın dayıları, Meltem ve Müge'nin dayıdedeleri
Mehtap UYGUNER, Mehveş-Atilla COŞKUN, Merih-Sabri ERGÜNEY'in
eşsiz babaları, Gözde-KadirTANYERİ, Ozan COŞKUN, Muzaffer Borga DİNÇLER,
Ela-Ece-Alp ERGÜNEY'in çok sevgili dedeleri, Alaz TANYERİ'nin büyükdedesi
Meserret UYGUNER'in biricik eşi,
1945 Mülkiye Mezunu, edebiyat dostu, eleştirmen
MUZAFFER UYGUNER
16 Eylül 2002 tarihinde sonsuzluğa göç etmiştir. Aziz naaşı 17 Eylül 2002
tarihinde çok sevdiği Burhaniye'de toprağa verilmiştir.
Işıklar içinde yaşasın.
AİLESİ
YTP 'yefaiz suçlaması
Türker:Doğalgaz
fiyatını ben bile
bümiyorum
ISTANBUL (AA)
- Devlet Bakanı Ma-
sum Türker, doğal-
gazda kendisinin bile
fiyatlan bilmediğini
belirterek, "Parla-
mentoda kapalı oru-
rum yapıldı. Gizli
oturum istendi.
Kinıse bilmiyor. bi-
zinı Hazine de bilmi-
yor. Yalnız Enerji
Bakanı ve enerjide
sınırlı grup biliyor"
dedi.
Ekonomi Muhabir-
leri Derneği (EMD)
Istanbul Şubesi'nce
dün düzenlenen soh-
bet toplantısına katı-
lan Türker, piyasada-
ki dalgalanmalara de-
ğinerek YTP'yi eleş-
tirdi. "Seçim barajı-
nın yüzde 5'e indiril-
mesi" tartışmalanyla
ilgili açıklamalarda
bulunan Türker, "3
günde önerge verilir
mi? 3 gündür bir
partinin genel sekre-
teri 'Bugün verdik,
vereceğiz' diyor. 3
gündür faiz bu yüz-
den yükseliyor, dü-
şüyor. O da mı biri-
leriyle anlaşmalı?
Sormak lazım, ben
soruyorum..." diye
konuştu.
"Sizlere soruyo-
rum, 2 yıl öncesine
kadar şu yıldan iti-
baren elektrik açığı
var denmiyor muy-
du? Ne oldu birden
bire elektrik fazlası
geldi" diye konuşan
Türker, Enerji Ba-
kanlığı'nı eleştirerek,
"Bu ülke bir gecede
enerjisiz kalırsa ne
yapacağız?" diye
sordu. Türker şunlan
söyledi: "O halde
kendi kaynakları-
mızla çahşan ener-
jiye de ihtiyaç var.
Nasıl faiz dışı fazla
var bütçede. ben de
diyorum ki kendi
kaynaklarımıza gö-
re arz fazlası ne ka-
dar? tnsanlar he-
saplanna geldiği za-
man 'Aman elektrik
eksiği var' demişler,
garantiler vermişiz.
Onu için Türkiye'de
enerji nıaliyetleri
yüksek. Şimdi dü-
şük maliyetli elekt-
rik üretilecek, elekt-
rik arz fazlası duru-
nıuna geliyor. De-
gerlendirmelerde
tutarlı olmak la-
zım."
Türker, bir gazete-
cinin "Sizden önce
görev yapan Sayın
Xemal Derviş'in,
"Piyasalann satın
alabü'eceği bir hükü-
met nıodeli" sözünü
nasıl değerlendiriyor-
sunuz sorusu üzerine
ise şunlan kaydetti:
"Piyasalann satın
alabilecegi bir akti-
viteden söz etme-
mek lazınu». Finans,
reel değerler üzerine
kurulmuştur. Piya-
salann satın alabile-
ceği bir hükümet de-
diğiniz zaman, bana
göre yanlıştır. Çün-
kü hükümetlerin fi-
yatı olmaz. Hükü-
metler ülkesine hiz-
met etmek için Jku-
rulur. Piyasalann,
ancak güvenebilece-
ği hükümetten bah-
sedilebilir."
Toplantıda hazır
bulunan DlSK Genel
Başkanı Süleyman
Çelebi'nin, kendisine
hitaben, "IMF'yi
övüyorsunuz" sözle-
ri_ üzerine Türker,
"Övmedim, öcü de-
ğil dedim" karşılığı-
nı verdi. Çelebi'nin,
"IMF'siz günlerin
hazırlığı ne zaman
olacak'* sorusuna,
Türker, "IMF'siz
günleri hayal etmek,
bana göre Türkiye
Cumhuriyeti'ndeki
her vatandaşın, her
yöneticinin hayaü-
dir" diye yanıtladı.
50 yıllık arkadaşımız,
ağabeyimiz, zarif insan, Türk
edebiyatının değerli emekçisi,
araştırmacı-yazar
MUZAFFER
UYGUNER'İ
kaybettik. Acımız büyük.
O, bizim ve okurlannın
gönlünde hep yaşayacak.
Ailesine ve dostlanna
başsağlığı dileriz.
NEZ.AHET - AHMET TEVTİK KÜFLÜ
ve
BÎLGİYAYINEVİÇALIŞANLARI