Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10EYLUL2002SAU
10 DIŞHABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Bush'un Saddam Takvimi
önümüzdelrakbağlantılı ilginçbır
takvım var.
11 Eylül: Yann terör saldınsının 1.
yıldönümü. Terör kurbanları ağrtlaria
anılacak. Bu duygusal ortamda Usa-
ma bin Ladin'in Bağdat ile ilişkilerı
hakkında yeni varsayımlar öne sürüle-
cek. Daha birkaç gün önce Ladin'in
baş "kamikaze'sı Muhammet Atta'nın
Bağdat'ta Irak Başkanı Saddam Hü-
seyin ile görüştüğu bile öne sürüldü.
12 Eylül: ABD Başkanı George W.
Bush BM Genel Kurulu'nda yapacağı
geleneksel açış konuşmasında, başta
Irak'a askeri harekât olmak üzere Af-
ganıstan ile Filistin'deki teröre karşı
diplomatik destek arayacak. Konuş-
manın ana hatlan ile saldınnın strateji-
si hafta sonunda Camp David'de bu-
luştuğu tek destekçisi Ingiftere Başba-
kanı Tony Blair ile birtikte hazıriandı. Ikı-
linin Irak'ta etkın bir sılah denetım sis-
teminin kurulmas/ için ("zamanla sınır-
lı uyan" anlamında bır diplomatik söz-
cük olan) "ültimatom" vereceklerinden
söz ediliyor. Kimilerine göre bu süre
dört haftayla sınırlı olacak. Ancak ge-
rek uluslararası desteğin sağlanması.
gerek bölgeye askeri ytğınağın yapılma-
sı için dört hafta yeterti olmayacak.
22 Eylül: Almanya seçimleri Bush
için önem taşıyor. Başbakan Gerhard
Schröder'in, değil askeri harekâta des-
tek vermek. Kuveyt'teki birliklerini ge-
ri çekecegini açıklaması Bush'u zoriu-
yor. ABD Başkanı, Alman seçimlerinin
sonucunu bekleyecektir.
4 Ekim: ABD Kongresi 5 Kasım se-
çimleri için son oturumunu yapacak.
Kongre çoğunluğunun değışiminin söz
konusu olduğu bir ortamda Bush'un bir
askeri müdahale karan çıkarmak iste-
mesinin bir kumar olacağı yorumu ya-
pılıyor. Şahinler, Körfez Savaşı'nda
Kongre'nin verdiği olurun bugün de
geçerli olduğunu, yeni bir olura gerek
olmadığını söylüyorlar.
3Kasım:ABD'nin "stratejikortağı",
Irak'ın komşusu, Incirlik Üssü'nün bu-
lunduğu Türkiye'deki seçim de önem
taşıyor. "Irak'a saldında Türkiye'de
Başbakan olmayı istediğini" açıklayan
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ile si-
yasal örgüsünde Islamiyetin ağırlık ta-
şıdığı AKP Genel Başkanı Tayyip Er-
doğan'ın yaklaşımı arasındatam 180
derecelik değişken bir seçim sonucu
ABD için belirsizlik yaratıyor.
6 Kasım: Afganistan'da, Filistin'de
Müslümanlan karşısına alan ABD'nin 5
Aralık'a kadarsürecek Islamiyetin kut-
sal ramazan ayında Irak'a saldınya geç-
mesi karşısında var olan Müslüman
cephenin daha da genişlemesine yol
açacaktır. Ayrıca, 24 Kasım'da Ameri-
kalılann en çok önem verdikleri, tüm ai-
le bireylerinin birarayageldikleri "Şük-
ran Günü" de bu döneme rastlıyor.
25 Aralık: 2002 yılı takvimi, Hıris-
tiyanlann kutsal Noeli ile noktalanmış
oluyor. Bu olgular göz önüne alındı-
ğında ABD'nin Irak'a saldınsının
2003'ün başlarına sarkması kaçınıl-
maz olacaktır.
Bush'un Irak'a saldırı karannın olu-
runu bu süre boyunca Kongre'den de,
BM'den de geçirmek için yeni çaba-
lar göstereceği anlaşılıyor. Kongre,
saldırıya olur verse bile Bush'un BM
Güvenlik Kurulu'nda zorlanacağı bili-
niyor. Bu zorluğu aşmak için Irak'ın
kimyasal, biyolojik, nükleer silah ya-
pımını yerinde ınceleyecek BM de-
netçileri konusunda "uzlaşmaz" izle-
nim yaratması, ABD'nin de bu konu-
da puan toplayıcı strateji izlemesi ge-
rekecek. Birbaşkadeyimle, banşaüç
aylık fırsat tanınmış oluyor.
ABD'nin petrol-silah sarmalı
"Küreselgangster" Bush'un, bü-
tün bu yollar denendikten, olasılık-
lartüketildikten sonrayine de Irak'a
saldın hedefinden geri dönmeyece-
ğini, şu anda başlamış olan yığınak
ortaya koymaktadır. Acaba Bush ile
şahinler Irak'a saldın isteğinde ne-
den bu kadar ısrarlılar? Sorun, yal-
nızca Irak'taki biyolojik, kimyasal,
nükleer silah yapımını engellemek
mi? Yoksa...
Ortadoğu-Orta Asya haritasına
baktığımızda, ABD'nin henüz de-
netteyemediği petrol alanlannın ba-
şında Irak'ın geldiği görülür. Afganis-
tan olayı ile Orta Asya'ya giren ABD,
ilk aşamada Saddam'ı devirip ar-
dmdan da Irak petrolünü denetlemek
istiyor. Saddam, ABD sanayisine
gerekli ucuz petrol için bir engeldir.
ABD, Saddam'ın devrilmesi sonra-
sında, eğer istediği bir kuklayı Bağ-
dat'a getirebilirse, Irak petrolünü de
denetimi altına almış olacaktır.
Bush'un gözlerinin 3-5 yıl sonra
iran'a dönmesini söylemek de bir
kehanet olmayacaktır.
ABD'nin petrol çıkariannı koru-
maya yönelik tehdidinin bölgede ya-
rattığı cadı kazanın etkisi ile yöre ül-
keleri de silahlanmaya önemli para-
lar ayınr oldular. Yapılan harcama-
lann önemli bölümünün ABD silah
patronlannın cebine gittiği, bu girdi-
lerin ekonomi çarkını döndürdüğü de
unutulmamalıdır. Merkezi Stock-
hofcn'de olan Uluslararası Banş Araş-
tırma Enstitüsü (UBAE), Körfez Sa-
vaşı'ndan bu yana (1991-2001) ta-
rihleri arasındabölgedeki silah har-
camalannı 612 milyar dolar olarak
açıkladı. Üstenin başında Suudi Ara-
bistan 207 milyar dolarla geliyor.
Onu 89 milyar dolarla Israil. 87 mil-
yar dolarla Türkiye izliyor. Oteki ül-
keler ise Iran 66, Suriye 46, Kuveyt
36, Mısır 26, Umman 21, Birleşik
Arap Emirlikleri 18, Ürdün 7, Yemen
5, Bahreyn ise 3 milyar dolan silah
pazannda saçmışlar. Bu oluşumlar,
petrol-silah sarmalına dayalı Ame-
rikan ekonomisinin bölgeyeyine hu-
zur vermeyeceğini açık bir gerçek
olarak ortaya koymuyor mu?
KUVEYT-
SUUOİAHABİSTAN
' ftfff-
Hazar bölgesi ve Ortadoğu'da petrol ve askeri vartık
î.
Savaş provası-yığınak başladı
Bush'un, sanki Kongre'den de,
BM Güvenlik Kurulu'ndan da Irak'a
saldın için "olur" almışçasına hare-
ket ettiği gözleniyor. Pentagon'un
bölgede bir yandan yığınak yaptığı,
öte yandan da bu ülkeye savaş uçak-
lan ile bomba yağdırdığı haberleri
gittikçe yoğunlaşıyor.
Ingiltere çıkışlı haberlere göre,
ABD-lngiltere hava birlikleri geçen
hafta içinde Irak'a son dört yılın en
büyük saldınsını 100 uçakla gerçek-
leştirdi. Uçaklar, Suriye sınınna ya-
kın yöredeki bazı temel hedefleri
bombaladılar. Amacın, ileride yapı-
lacak ana saldın öncesinde Irak sa-
vunma gücünde, özellıkle radarlann-
da gedikler açmakolduğu; bu tür ha-
va saldınlannın, aynı amaca yönelik
olarak, uçuşa yasak bölgelerde sü-
receği bildirildi.
Bu uçuşlann saldınyı yapacak pi-
lotlar için savaş eğitimi olduğuna da
dikkatçekiliyor. Amerikalı, ingiliz pi-
lotlannın kuzeyde 36., güneyde 33.
enlemlere kadar olan yöreyi artık çok
iyi tanıyoriar. Amerika ile İngiliz uçak-
lannın 1992'den bu yana 300 bin
kadar uçuş gerçeklestirdikleri, bunun
265 binin güneyde, 33 bin kadannın
da incirlik çıkışlı olarak kuzeyde ol-
duğu açıklandı. Bu savaş uçaklan-
nın Irak hava sahasını "patikaya"
çevirdikleri de kabul ediliyor. Mart-
tan bu yana Kuveyt'e 8 bin, Katar'a
4 bin Amerikalı Oman'a ise 5 bin İn-
giliz askerinin gönderildiği, bir sava
göre de Türkiye'deki Amerikan as-
ker sayısının 7 binden 25 bine yük-
seldiği, komando yığınağının baş-
ladığı duyuruldu.
Pentagon'un doğruladığı bir habe-
re göre ilk aşamada iki dev kargo ge-
misi kiralandı. Bu gemiler, Hint De-
nizi'ndeki Diego Garcia İngiliz deniz
üssüne, zırhlı araçlar, helikopterler,
uçak motorlan, yedek parçaları ta-
şıyor. Pentagon sözcüsü "Bu ikmal
gizli bir yığınak değildir" dedikten
sonra "saldınnın her an olacağı ya
da kesinlikle olacağı anlamına alın-
maması gerektiğini" de sözlerine
ekledi. Bir başka haberde ise Kuveyt
ile Katar'daki üslerde 37 dev depo-
nun 115 M-1A1 Abramstanklannın,
60 N-2A2 Bradley savaş araçlan-
nın, 100 zırhlı personel taşıyıcıfannın,
25 havan, 20 adet 155 Hovvrtzertop-
lan ile doldurulduğu bildirildi. Ame-
rika'nın saldınyı çok ani yapacağı
öne sürülüyor. ABD'nin gözünü, gö-
ğüs göğüse bir kent savaşı korku-
tuyor. ABD istihbaratı, Saddam'ın
savaşı çölde değil; kentlerde, özel-
likle Bağdat'ta, kabullenip daha çok
Amerikalı askeri öldürmeye yönelik
bir savunma planının peşinde oldu-
ğuna inanıyor. Bağdat'ta 5 milyon-
luk bir nüfusun variığı, sığınaklar ile
çeşitli kaçış-gizlenme yollannın bu-
lunuşu, hava saldırısında kentteki
ABD askerlerinin yaşamlarınt teWİ-
keye sokması Vietnam kompleksli
Pentagon'u düşündürüyor. Saddam
"ABDile Ingiltere şeytanigüçler ola-
rak Irak'a gelebilirler, ancakdönüş-
lerinde sırtlannda tabutlannı da
taşıyacaklar" diyor.
Elmek: oacar@superonline.com Fax: 0312. 442 79 90
Amerikalılann beklemediği 11 Eylül, yönetim ve istihbarat için sürpriz değildi
aldın geliyorum decüALPERBALLI
VVASHINGTON-11 Eylül'de New
York ve Washington'a dûzenlenen
saldınlar ABD'de çok şeyi değiştir-
di. George Bush yönetimindeki Ame-
rika, artık daha az özgür, insan hak-
lanna daha az saygılı, uluslararası
ilişldlerde daha pervasız. Saldınlann
ardından Bush bizzat yeni doktrini-
ni açıkladı: Amerika, artık provokas-
yon beklemeyecek. Terörist eylem ya
da savaş tehlikesi belirlendiğinde meş-
ruiyet aramaksızın saldıracak. Açıkça.
Amerika stratejik ve ekonomik çıkarla-
nna aykın gelişmeieri saptadığında bir
biçimde talıfını bulup saldınp, çıkarla-
nna yönelik tehdidi ortadan kaldıracak.
Aİnerikalılar için sürpriz olan 11 Ey-
lül saldınsı yönetim ve istihbarat çev-
releri için aslında sürpriz değildi. 1993'te
Dünya Ticaret Merkezi binalarının
bombalanması, Tanzanya ve Kenya'da
ABD büyükelçiliklerine yönelik sal-
dınlar Amerika'nın Islami terör için
yeni bir hedef olmadığınj ortaya koyu-
yordu. Gelişmeler de 11 Eylül'de ya-
sananlann davul zurna eşliğinde yol-
da olduğunu açığa çıkardı.
2001 'in ilk günlerinde başkanlık gö-
revini, şaibeli bir seçim sonunda gelen
Bush ekibine devretmeye hazırlanan
Clinton yönetimi Beyaz Saray'ın yeni ev-
sahibine kapsamlı bir El Kaide brifingi
verdi. 12 Ekim 2000'de Aden Körfe-
zi'nde yakıt almak üzere demirleyen
USS Cole savaş gemisine yönelik sal-
dında 17 askerini kaybeden ABD, El
Kaide'ye karşı bir eylem planı hazırlan-
maya başlandı.
Planın hazırhklannı Beyaz
Saray'daki en üst düzey terörle
mücadele yetkilisi RkhardGar-
ke yürütüyordu. Clarke çalış-
masını 20 Aralık'ta Clinton'ın
Ulusal Güvenlik Danışmanı
Sandy Beı^er'e sundu. Son bir
ayı kalan yönetim yeni yöneti-
me "bir savaş" de\Tetmemek
için planın uygulanmasını Bush
ekibinin inisiyatifine bıraktı.
Plan ana hatlanyla 60 ülkeye
yayılmış olan El Kaide hücre-
İerinin dağırılması için hareke-
te geçümesini öngörüyordu. Bu
çerçe\ede örgütün fınansal kay-
naklan kurutulacak, varlıklan
dondurulacaktı.
Kuzev ^tttfakı na destefc
El Kaide'nin sorun çıkardığı
Özbekistan, Filipinler ve Ye-
men'e terörle mücadele konu-
sunda askeri ve mali yardım ya-
pılacaktı. Planda, aynca Afga-
nistan'daki Taleban yönetimine
karşı savaş yürüten Kuzey Itti-
fakı örtülü olarak daha yoğun
desteklenecekti.
Aslında ABD yönetiminin
Taleban'la Ladin'e sığınak sağ-
Iamasına karşm çok ciddi bir
çatışması yoktu. Öyle ki, eski
Dışişleri Bakanı Henry Kissin-
ger'üı danışmanı olduğu ve Or-
ta Asya doğalgazının Afganis-
tan-Pakistan üzerinden Hindis-
tan'a oradan da dünya pazar-
lanna ulaştınlmasını öngören
boru hattı projesinin hder fir-
ması UNOCAL Taleban yö-
netiminden 3 bakam 1997"de §
Washington ve Teksas"ta ağu--
lamış, yetkililerle göriişmelerini sağla-
nııştı. Ancak UNOCAL ve Taleban ge-
çiş hakkı için Afgan yönetimine öde-
necek parada anlaşamayınca ipler kop-
muş, Taleban yönetimi, "kaduilarabas-
kı yapan, Buda he\ kellerini imha eden
gerid Ortaçağrejimi"olarak görülme-
ye başlanmıştı.
Planda, Kuzey tttifakı'na örtülü des-
tek verilirken terör kamplannın imha
edilmesi de öngörülüyordu. Yani 11 Ey-
lül'den 2 gün sonra ABD Başkanı'nın
açıkladığı ve hemen uygulamaya konan
plan aslında yaklaşık 10 ay önce hazır-
lanmıştı, maliyeti de birkaç yüz milyon
dolar olarak belirlenmişti.
Ancak daha sonra Bush yönetiminin
fîize kalkanı projesi öne çıktı. Bu arada
Çin'le uçak krizi patladı, öncelikler de-
ğişti, plan rafa kaldınldı.
Amerika'da 2001 yazında istihbarat
birimleri alarma geçirilmişti. Herkes bü-
yük bir saldın bekliyordu, ancak nere-
de nasıl olacağını kimse kestiremiyor-
du. RichardClarke,5Temmuz200l'de
bütün istihbarat birimlerinin temsilcile-
rini bir araya toplamış, "Gerçekten gö-
riUmeyedeğerşeyler olacakveçokyakın-
da olacak" diyerek bütün birimlerden
en üst düzeyde önlem almalannı istemiş-
ti. 6 Ağustos'ta Teksas'ta bulunan Bush'a
CIA tarafindan verilen günlük istihba-
rat brifınginde, El Kaide'nin çeşitli ül-
kelerdeki cezaevierinde bulunan bazı
mensuplannın serbest bırakılmasıru sağ-
layabilmek için uçak kaçırma eylemine
girişebileceği bildiriliyordu. ,-,
• 11 Eylül saldınlannın üzerinden bir yıl geçti. ABD
kamuoyu hâlâ "gelen istihbaratın nasıl olup da
değerlendirilemediği" sorusunun yanıtını anyor. Fransa'dan
Filipinler'e kadar dış ülkelerin yaptığı uyanlann kulak arkası
edilmesi bir yana, FBI ve CIA'nm kendi elemanlannın
topladığı bilgilerin niçin hasıraltı edildiği konuşuluyor.
-tstihbaratzaafrveti" olarak nitelenen
gelişmelere geçmeden önce Amerikan
hükümetlerinin komünizme karşı Isla-
mı bir silah olarak kullandıklarını anım-
saönak gerekiyor. 1980"lerde eski Sov-
yetler'in Afganistan'ı işgaline dırenen
*mücahitler''i CIA desteklıyordu. Sov-
yetler'in çekihnesinin ardından CIA bi-
rimleri getirdikleri, Stinger fuzelerini,
tanklan, silahlan bölgede mücahitlere bı-
raktılar. Amerika, Sovyet işgali sırasın-
da mücahitlere 3 milyar dolardan fazla
yardım yapmıştı.
Frankestayn yaratılıyor
ABD basınına göre, sonradan Pakis-
tan'ın Başbakanı olan Benazir Butto,bir
görüşmelerinde Baba George Bush'a
"Ftankenştaynyaratıyorsuııuz'' uyansın-
da bulundu. Bu uyan kulak arkası edil-
di. Afganistan'da savaşın sona ermesi-
nin ardından mücahitlerin bazılan yine
CIA'nın sağladığı pasaportlarla ABD'ye
gelerek New York, Brooklyn'deki Is-
lamcı bir göçmen merkezinin çevresin-
de gruplaşmaya başladılar. Amerikan
polisinin iüc ıskalaması bunlardan Seyit
ABD"nin deretyanıtı üzerine Sudan, La-
dın'i kovdu. Önceleri başan olarak ni-
telenen bu girişim daha sonra kimi is-
tihbaratçılar tarafindan hata olarak nite-
lendirildi. Çokiyıbildiğıcoğraryaya(Af-
ganistan) gittikten sonra Ladin, çeşith ül-
kelerde faaliyet gösteren Islamcı terör ör-
gütleri için çekim merkezi oluşturdu.
El Kaide'nin en güçlü kollanndan Ebu
Seyyaf ın faaliyet gösterdigi Filipin-
ler'de 1995 yılında yapılan bir soruştur-
ma 1993 yılında gerçekleştirilen ilk DTM
saldınsının planlayıcılanndan Remzi
YusuTun, yine aynı örgütün militanla-
nndan Abdülhâkim Murat'la birlikte
Pasifık Okyanusu üzerinde kaçınlacak
bir Amerikan yolcu uçağımn CIA'nın
Virginya-Langley'de bulunan karargâhı-
na ya da nükleer bir tesise inrihar dalışı
yapmasmı planladıklarmı ortaya çıkar-
dı. Filipin makamlan bu bilgiyi ABD'de-
ki muhataplanna bildirdi. Amerikan ma-
kamlannın ne yaptıklan meçhul.
ABD'de basın, Kongre ve 11 Eylül
mağdurlannı çileden çıkaran gelişme
ise "Phoenisbilginotu'' olarak nitelenen
ve Arizona'da görevli bir FBI ajanının
11 Eylül saldınlanndan 3 ay önce hazır-
fganlarŞah Mesud'u andı
Afganistan'da, eski Kuzev tttifala komutanı
Ahmet Şah Mesud'un öldürülüşünün birinci
yıldönümü dolayısıyla anma törenleri
düzenlendL Kâbü'de yapılan törenlere.
Afganistan Savıınnıa Bakanı Kasım Fehim.
eski Cumhurbaşkanı Burhaneddin
Rabbani'nin yanı sıra ISAF Komutanı
Tümgeneral Hilmi Akm Zortu da kabkh.
Fehim, "Afganistan'ı Rus işgaUnden ve
Nasır'ın evinde yapılan arama sırasın-
da ortaya çıkü. Evde bulunan Ernpire Sta-
te ve tkiz Kuleler'in fotoğraflan, kroki-
leri dikkat çekmedi, bomba ürerim plan-
lan 1993 yılmdaki ilk Dünya Ticaret
Merkezi saldınsına kadar tercümeedil-
medi. Nasır ve Mahmut Ebuhaljm ın
"Kör Imam" olarak bilinen Şeyh Ömer
Abdulrahman' ın müntlen olduklannm
ortaya çıkması uzun sürmedi. Kör Imam,
Mısır Devlet Başkanı EnvwSedatsuikas-
tına kanşmıştı, ancak 1980'lerde müca-
hitlere ulaşmak için CIA tarafindan köp-
rü olarak görülüyor ve korunuyordu.
Enver Sedat suikastının planlayıcıla-
nndan biri ise doktor Eyman Zevahiri
idi. 1990'lann başında ABD'dekı terör-
le mücadele birimleri Usame bin Ladin
üzerinde yoğunlaşmaya başladılar. "Üs"
anlamına gelen El Kaide'yi kuran La-
din, örgütünü Sudan'dan yönetiyordu.
Bin Ladln'l klmse Istemlyor
ABD Dışişleri Bakanhğı Sudan hükü-
metine baskı yaparak Ladin'i kovması-
nı istedi. Sudan, Ladin'i Suudi Arabis-
tan'a ıade ermeyi önerdi, Riyad yöneti-
mi "ülkedekipopülaritesi çokyüksek,Su-
udi Arabistan'ı kanşürabilir'' gerekçe-
siyle ıstemedi. Sudan, bu kez Ladin'i
Amerikalılara teklif etti.
Amerikalılardan da aynı karşılığı al-
dı. Clinton döneminin yetldlileri Ladin'i
istememe gerekçeleri olarak "hakkmda
yargıya sunulacak kapsamlı bir dosya
hazuianmaımş olmasını" göstenyorlar,.
terorizmden kurtarmak için tam 23 yıl
mücadele veren Şah Mesud'un, geçen yıl 9
Eylül günü saat 1230'da gazeteci kıhğına giren
teröristier tarafindan hunharca
öldüriildüğünü" söyledi. Fehim. "Onu örnek
alalun ve bir daha savaş çıkmasına izin
venneyelinı'' diye konuştu. Fehim, ABD
öndertiğindeki koalisvon güçlerine tam destek
verdiklerini de söyiedL (Fotoğraf: AP)
ladığı ve "sumenalü edildiği'' anlaşılan
bir raporun ortaya çıkanhnası oldu. 11
yıldır FBI'uı Phoenix-Arizona'daki bü-
rosunda terörle mücadele biriminde gö-
rev yapan Kenneth \MlBams, Washing-
ton ve New York'ta El Kaide'yle ilgili
soruşturma yapan birimlere 5 Temmuz
200l'de gönderdiği raporunda, Arizo-
na'daki bir grup öğrencinin kuşkulu fa-
aliyetlerini anlatırken, "söz konusu öğ-
rencnerin eyaletteki bir uçuş okuluna ka-
yıtyapünnklanm, Bin Ladm'in eleman-
lan olabilecek bu öğrencilerin shil hava-
cıhksektörüne pilotyada ara elenıan ola-
rak sızmaya çahşabileceklerini, bu ko-
nuda ülke geneHnde bir çahsma yapdma-
sı gerektiğini'' saMindu.
Raporun nerede takıldığı açıklanma-
dı, ancak FBI direktörü, raporun 11 Ey-
lül'den önce kendisine ulaştınknadığı-
nı açıkladı. FBI ve CIA yöneticileri, is-
tihbarat skandallan tartışması yaşanır-
ken, "El Kaide'nin ABD'ye karşı bir sal-
dm planladığmdan kuşku duymadıkla-
nai", ancak saldınyı sürekli ABD dışm-
daki büyükelçilikler, üsler gibi hedefle-
re yönelik beklediklerüıi, bu konuda da
daha çok Uzakdoğu Asya üzerinde yo-
ğunlaştıklannı açıkladılar.
Olası hedeflerden biri Italya'mn Ce-
nova kentinde yapılan G-8 zirvesi gö-
rülüyordu. Olağanüstü önlemler alın-
dı, zirve herhangi bir saldın ohnaksı-
zın atlahldı. Haziran ayında Türkiye'de-
ki bütün ABD elçilikleri ve üsleri için
en üst düzeydeki uyan olan delta alar-
mı verildi. Zekeriya Musavi, 33 yaşın-t ı
daki Fas doğumlu Fransa vatandaşı
Oklahoma'daki uçuş okulundan Min-
nesota'daki Pan Am uçuş okuluna ka-
yıt yapnrdığuıda şüpheli ve agresif ta-
vırlanyla dikkat çekti. Boeing 747 si-
mulatörlerinde eğitim almak istediği-
ni söyledi, havadaki manevTalar üze-
rinde yoğunlaşmak istedi, kalkış iniş-
ler konusunda değil.
Fransa uyardi: Musavi El
Kaide mllltanı olablllr
Uçuş eğitmenlerinden biri Musavi 'yi
ihbar etti. vize süresi dohnuştu, göçmen
bürosu tarafindan 17 Ağustos'ta tutuk-
lanarak cezaevine kondu. Fransızlar Mu-
savi'yi gözaltına aldıklannı bildiren
Amerikalı güvenlik birimlerine Musa-
vı'nin El Kaide militanı olduğundan
şüphelendiklerini, Afganistan'a giderek
Ladin'in kamplannda eğitim aldığını
bildirdiler. Minesota'daki FBI ofısi, Mu-
savi'nin evinde ve bilgisayannda ince-
leme izni istedi, ancak alamadı. Musa-
vi hakkındaki terör soruşturması 11 Ey-
lül saldınlannın ardından yapıldığında
artık çok geçti.
CIA, 2000 Ocak ayında Tevfik Bin
Atas (kod adı Halad) adlı bir dönem Af-
ganistan'da da savaşan mücahitten haber-
dar oldu. Halad USS Cole saldınsının ko-
ordinatörüydü. tstihbarat birimleri, El
Kaide'nin 11 Eylül saldınlannı planla-
yıp yaşama geçirmeyi kararlaştırdığı
toplantının Aralık 1999'da Malezya'da
yapıldığnıa inanıyor. Aynı dönemde Ma-
lezya'da bulunanlardan biri Fahadd Ku-
so idi. Kuso da USS Cole sal-
dınsını gerçekleştiren ekipte
yer ahyordu. Diğer iki kişi ise
Halid el Midhar ve Navaz el
Hazmi idi. Son iki kişi Penta-
gon'a çakılan Amerikan Air-
lines'uı uçuş listesinde yer alı-
yordu, ancak daha dramatik
olanı El Midhar CIA'nın izle-
me hstesindeydi.
Kuala Lumpur'daki toplan-
tıya kahldıklannı belirlediği 2
Suudi vatandaşı için CIA 21
Ağustos 2001 'de göçmen bü-
rosunu (INS) uyardı. INS'den
gelen yanıtta Midhar'ın zaten
ABD'de olduğu. kalacağı ad-
res olarak da Nevv York Mar-
riott Otel'i bildirdiği iletildi.
Uçaklar cakıldıktan
sonra buldular
CIAdan FBI'ya El Hazmi
ve Midhar'ı bulması için yazı
gitti, ancak FBI. Midhar'ı an-
cak uçaklar kuleye cakıldıktan
sonra havacılık idaresinden ge-
len yolcu listesinde görebildi.
26 Şubat 1993, Amerika'nın
kendi topraklannda Islamcı
terörle tanıştığı tarih olarak
anılıyor. fkiz kulelerin oto-
parkına park edilen minibüs-
te bulunan bombanın patla-
ması sonucu 6 kişi öldü. yüz-
lerce kişi yaralandı. Saldmya
kanşrıklan belirlenenler ağır
hapis cezalanna çarptınldı-
lar, bombayı yapan ve yerleş-
tiren kişi olarak aranan Rem-
zi Yusuf Pakistan'da yakalan-
dı. 23 Ocak 1995'te ABD'ye
iade edilen Yusuf keşif için
götürüldüğü Nevv York'ta ken-
disine kuleleri göstererek
"Bakhâlâ ayaktalar" diyen FBI ajanı-
na, "Biraz daha param okaydı, olma-
v-acaklardı" yamtun verdi.
El Kaide'nin yanm kalan bir işi var-
dı. ABD Başkanı'na, saldınlardan 1 ay
önce verilen brifingde El Kaide'nin
uçak kaçırma girişiminde bulunabile-
ceği yolundaki değerlendırmeler ya-
pıldığmm ortaya çıkmasınnı ardından
Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı
Condoleezza Rice, "kimsenin terörist-
lerin uçaklan kaçmp birini Dünya Ti-
caretMerkezi'ne diğerini de Pentagon'a
intihar sakünsı düzenlemek için kulla-
nacaklannı tahmin edebfleceğini sanma-
dığmı" söyledi.
9 Eylül'de onaya sunuldu
Rice kısmen haklıydı, kimse Dünya
Ticaret Merkezi'ni tahmin edememişti,
ama Pentagon'u tahmin edenler vardı.
Ulusal Güvenlik Konseyi için Eylül
1999'da hazırlanan, diğer devlet kurum-
lan gibi Kongre kütüphanesine de gön-
derilen "terörün sosyolojisi ve psikoloji-
si" başlıklı bir raporda aynen şu ifade
yer alıyor:
"El Kaide'ye bağta intihar bombacı-
lan (C-4) patlavicdarla donaülmış bir
uçağı Pentogan'a, CIA karargâhuıa ya
da Beyaz Saray'a intihar salduisı yap-
makta kullanabuirler." Clinton yöneri-
minde hazırlanan rapor 4 Eylül'de raf-
tan indirildi, 9 Eylül'de Bush'un onayı-
na sunuldu. Ancak Bush planı onayla-
madan 11 Eylül'de El Kaide tarihin en
büyük terör eylemini gerçekleştirdi. <