13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10EYLUL2002SAU 10 DIŞHABERLER dishab(a cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Bush'un Saddam Takvimi önümüzdelrakbağlantılı ilginçbır takvım var. 11 Eylül: Yann terör saldınsının 1. yıldönümü. Terör kurbanları ağrtlaria anılacak. Bu duygusal ortamda Usa- ma bin Ladin'in Bağdat ile ilişkilerı hakkında yeni varsayımlar öne sürüle- cek. Daha birkaç gün önce Ladin'in baş "kamikaze'sı Muhammet Atta'nın Bağdat'ta Irak Başkanı Saddam Hü- seyin ile görüştüğu bile öne sürüldü. 12 Eylül: ABD Başkanı George W. Bush BM Genel Kurulu'nda yapacağı geleneksel açış konuşmasında, başta Irak'a askeri harekât olmak üzere Af- ganıstan ile Filistin'deki teröre karşı diplomatik destek arayacak. Konuş- manın ana hatlan ile saldınnın strateji- si hafta sonunda Camp David'de bu- luştuğu tek destekçisi Ingiftere Başba- kanı Tony Blair ile birtikte hazıriandı. Ikı- linin Irak'ta etkın bir sılah denetım sis- teminin kurulmas/ için ("zamanla sınır- lı uyan" anlamında bır diplomatik söz- cük olan) "ültimatom" vereceklerinden söz ediliyor. Kimilerine göre bu süre dört haftayla sınırlı olacak. Ancak ge- rek uluslararası desteğin sağlanması. gerek bölgeye askeri ytğınağın yapılma- sı için dört hafta yeterti olmayacak. 22 Eylül: Almanya seçimleri Bush için önem taşıyor. Başbakan Gerhard Schröder'in, değil askeri harekâta des- tek vermek. Kuveyt'teki birliklerini ge- ri çekecegini açıklaması Bush'u zoriu- yor. ABD Başkanı, Alman seçimlerinin sonucunu bekleyecektir. 4 Ekim: ABD Kongresi 5 Kasım se- çimleri için son oturumunu yapacak. Kongre çoğunluğunun değışiminin söz konusu olduğu bir ortamda Bush'un bir askeri müdahale karan çıkarmak iste- mesinin bir kumar olacağı yorumu ya- pılıyor. Şahinler, Körfez Savaşı'nda Kongre'nin verdiği olurun bugün de geçerli olduğunu, yeni bir olura gerek olmadığını söylüyorlar. 3Kasım:ABD'nin "stratejikortağı", Irak'ın komşusu, Incirlik Üssü'nün bu- lunduğu Türkiye'deki seçim de önem taşıyor. "Irak'a saldında Türkiye'de Başbakan olmayı istediğini" açıklayan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller ile si- yasal örgüsünde Islamiyetin ağırlık ta- şıdığı AKP Genel Başkanı Tayyip Er- doğan'ın yaklaşımı arasındatam 180 derecelik değişken bir seçim sonucu ABD için belirsizlik yaratıyor. 6 Kasım: Afganistan'da, Filistin'de Müslümanlan karşısına alan ABD'nin 5 Aralık'a kadarsürecek Islamiyetin kut- sal ramazan ayında Irak'a saldınya geç- mesi karşısında var olan Müslüman cephenin daha da genişlemesine yol açacaktır. Ayrıca, 24 Kasım'da Ameri- kalılann en çok önem verdikleri, tüm ai- le bireylerinin birarayageldikleri "Şük- ran Günü" de bu döneme rastlıyor. 25 Aralık: 2002 yılı takvimi, Hıris- tiyanlann kutsal Noeli ile noktalanmış oluyor. Bu olgular göz önüne alındı- ğında ABD'nin Irak'a saldınsının 2003'ün başlarına sarkması kaçınıl- maz olacaktır. Bush'un Irak'a saldırı karannın olu- runu bu süre boyunca Kongre'den de, BM'den de geçirmek için yeni çaba- lar göstereceği anlaşılıyor. Kongre, saldırıya olur verse bile Bush'un BM Güvenlik Kurulu'nda zorlanacağı bili- niyor. Bu zorluğu aşmak için Irak'ın kimyasal, biyolojik, nükleer silah ya- pımını yerinde ınceleyecek BM de- netçileri konusunda "uzlaşmaz" izle- nim yaratması, ABD'nin de bu konu- da puan toplayıcı strateji izlemesi ge- rekecek. Birbaşkadeyimle, banşaüç aylık fırsat tanınmış oluyor. ABD'nin petrol-silah sarmalı "Küreselgangster" Bush'un, bü- tün bu yollar denendikten, olasılık- lartüketildikten sonrayine de Irak'a saldın hedefinden geri dönmeyece- ğini, şu anda başlamış olan yığınak ortaya koymaktadır. Acaba Bush ile şahinler Irak'a saldın isteğinde ne- den bu kadar ısrarlılar? Sorun, yal- nızca Irak'taki biyolojik, kimyasal, nükleer silah yapımını engellemek mi? Yoksa... Ortadoğu-Orta Asya haritasına baktığımızda, ABD'nin henüz de- netteyemediği petrol alanlannın ba- şında Irak'ın geldiği görülür. Afganis- tan olayı ile Orta Asya'ya giren ABD, ilk aşamada Saddam'ı devirip ar- dmdan da Irak petrolünü denetlemek istiyor. Saddam, ABD sanayisine gerekli ucuz petrol için bir engeldir. ABD, Saddam'ın devrilmesi sonra- sında, eğer istediği bir kuklayı Bağ- dat'a getirebilirse, Irak petrolünü de denetimi altına almış olacaktır. Bush'un gözlerinin 3-5 yıl sonra iran'a dönmesini söylemek de bir kehanet olmayacaktır. ABD'nin petrol çıkariannı koru- maya yönelik tehdidinin bölgede ya- rattığı cadı kazanın etkisi ile yöre ül- keleri de silahlanmaya önemli para- lar ayınr oldular. Yapılan harcama- lann önemli bölümünün ABD silah patronlannın cebine gittiği, bu girdi- lerin ekonomi çarkını döndürdüğü de unutulmamalıdır. Merkezi Stock- hofcn'de olan Uluslararası Banş Araş- tırma Enstitüsü (UBAE), Körfez Sa- vaşı'ndan bu yana (1991-2001) ta- rihleri arasındabölgedeki silah har- camalannı 612 milyar dolar olarak açıkladı. Üstenin başında Suudi Ara- bistan 207 milyar dolarla geliyor. Onu 89 milyar dolarla Israil. 87 mil- yar dolarla Türkiye izliyor. Oteki ül- keler ise Iran 66, Suriye 46, Kuveyt 36, Mısır 26, Umman 21, Birleşik Arap Emirlikleri 18, Ürdün 7, Yemen 5, Bahreyn ise 3 milyar dolan silah pazannda saçmışlar. Bu oluşumlar, petrol-silah sarmalına dayalı Ame- rikan ekonomisinin bölgeyeyine hu- zur vermeyeceğini açık bir gerçek olarak ortaya koymuyor mu? KUVEYT- SUUOİAHABİSTAN ' ftfff- Hazar bölgesi ve Ortadoğu'da petrol ve askeri vartık î. Savaş provası-yığınak başladı Bush'un, sanki Kongre'den de, BM Güvenlik Kurulu'ndan da Irak'a saldın için "olur" almışçasına hare- ket ettiği gözleniyor. Pentagon'un bölgede bir yandan yığınak yaptığı, öte yandan da bu ülkeye savaş uçak- lan ile bomba yağdırdığı haberleri gittikçe yoğunlaşıyor. Ingiltere çıkışlı haberlere göre, ABD-lngiltere hava birlikleri geçen hafta içinde Irak'a son dört yılın en büyük saldınsını 100 uçakla gerçek- leştirdi. Uçaklar, Suriye sınınna ya- kın yöredeki bazı temel hedefleri bombaladılar. Amacın, ileride yapı- lacak ana saldın öncesinde Irak sa- vunma gücünde, özellıkle radarlann- da gedikler açmakolduğu; bu tür ha- va saldınlannın, aynı amaca yönelik olarak, uçuşa yasak bölgelerde sü- receği bildirildi. Bu uçuşlann saldınyı yapacak pi- lotlar için savaş eğitimi olduğuna da dikkatçekiliyor. Amerikalı, ingiliz pi- lotlannın kuzeyde 36., güneyde 33. enlemlere kadar olan yöreyi artık çok iyi tanıyoriar. Amerika ile İngiliz uçak- lannın 1992'den bu yana 300 bin kadar uçuş gerçeklestirdikleri, bunun 265 binin güneyde, 33 bin kadannın da incirlik çıkışlı olarak kuzeyde ol- duğu açıklandı. Bu savaş uçaklan- nın Irak hava sahasını "patikaya" çevirdikleri de kabul ediliyor. Mart- tan bu yana Kuveyt'e 8 bin, Katar'a 4 bin Amerikalı Oman'a ise 5 bin İn- giliz askerinin gönderildiği, bir sava göre de Türkiye'deki Amerikan as- ker sayısının 7 binden 25 bine yük- seldiği, komando yığınağının baş- ladığı duyuruldu. Pentagon'un doğruladığı bir habe- re göre ilk aşamada iki dev kargo ge- misi kiralandı. Bu gemiler, Hint De- nizi'ndeki Diego Garcia İngiliz deniz üssüne, zırhlı araçlar, helikopterler, uçak motorlan, yedek parçaları ta- şıyor. Pentagon sözcüsü "Bu ikmal gizli bir yığınak değildir" dedikten sonra "saldınnın her an olacağı ya da kesinlikle olacağı anlamına alın- maması gerektiğini" de sözlerine ekledi. Bir başka haberde ise Kuveyt ile Katar'daki üslerde 37 dev depo- nun 115 M-1A1 Abramstanklannın, 60 N-2A2 Bradley savaş araçlan- nın, 100 zırhlı personel taşıyıcıfannın, 25 havan, 20 adet 155 Hovvrtzertop- lan ile doldurulduğu bildirildi. Ame- rika'nın saldınyı çok ani yapacağı öne sürülüyor. ABD'nin gözünü, gö- ğüs göğüse bir kent savaşı korku- tuyor. ABD istihbaratı, Saddam'ın savaşı çölde değil; kentlerde, özel- likle Bağdat'ta, kabullenip daha çok Amerikalı askeri öldürmeye yönelik bir savunma planının peşinde oldu- ğuna inanıyor. Bağdat'ta 5 milyon- luk bir nüfusun variığı, sığınaklar ile çeşitli kaçış-gizlenme yollannın bu- lunuşu, hava saldırısında kentteki ABD askerlerinin yaşamlarınt teWİ- keye sokması Vietnam kompleksli Pentagon'u düşündürüyor. Saddam "ABDile Ingiltere şeytanigüçler ola- rak Irak'a gelebilirler, ancakdönüş- lerinde sırtlannda tabutlannı da taşıyacaklar" diyor. Elmek: [email protected] Fax: 0312. 442 79 90 Amerikalılann beklemediği 11 Eylül, yönetim ve istihbarat için sürpriz değildi aldın geliyorum decüALPERBALLI VVASHINGTON-11 Eylül'de New York ve Washington'a dûzenlenen saldınlar ABD'de çok şeyi değiştir- di. George Bush yönetimindeki Ame- rika, artık daha az özgür, insan hak- lanna daha az saygılı, uluslararası ilişldlerde daha pervasız. Saldınlann ardından Bush bizzat yeni doktrini- ni açıkladı: Amerika, artık provokas- yon beklemeyecek. Terörist eylem ya da savaş tehlikesi belirlendiğinde meş- ruiyet aramaksızın saldıracak. Açıkça. Amerika stratejik ve ekonomik çıkarla- nna aykın gelişmeieri saptadığında bir biçimde talıfını bulup saldınp, çıkarla- nna yönelik tehdidi ortadan kaldıracak. Aİnerikalılar için sürpriz olan 11 Ey- lül saldınsı yönetim ve istihbarat çev- releri için aslında sürpriz değildi. 1993'te Dünya Ticaret Merkezi binalarının bombalanması, Tanzanya ve Kenya'da ABD büyükelçiliklerine yönelik sal- dınlar Amerika'nın Islami terör için yeni bir hedef olmadığınj ortaya koyu- yordu. Gelişmeler de 11 Eylül'de ya- sananlann davul zurna eşliğinde yol- da olduğunu açığa çıkardı. 2001 'in ilk günlerinde başkanlık gö- revini, şaibeli bir seçim sonunda gelen Bush ekibine devretmeye hazırlanan Clinton yönetimi Beyaz Saray'ın yeni ev- sahibine kapsamlı bir El Kaide brifingi verdi. 12 Ekim 2000'de Aden Körfe- zi'nde yakıt almak üzere demirleyen USS Cole savaş gemisine yönelik sal- dında 17 askerini kaybeden ABD, El Kaide'ye karşı bir eylem planı hazırlan- maya başlandı. Planın hazırhklannı Beyaz Saray'daki en üst düzey terörle mücadele yetkilisi RkhardGar- ke yürütüyordu. Clarke çalış- masını 20 Aralık'ta Clinton'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Sandy Beı^er'e sundu. Son bir ayı kalan yönetim yeni yöneti- me "bir savaş" de\Tetmemek için planın uygulanmasını Bush ekibinin inisiyatifine bıraktı. Plan ana hatlanyla 60 ülkeye yayılmış olan El Kaide hücre- İerinin dağırılması için hareke- te geçümesini öngörüyordu. Bu çerçe\ede örgütün fınansal kay- naklan kurutulacak, varlıklan dondurulacaktı. Kuzev ^tttfakı na destefc El Kaide'nin sorun çıkardığı Özbekistan, Filipinler ve Ye- men'e terörle mücadele konu- sunda askeri ve mali yardım ya- pılacaktı. Planda, aynca Afga- nistan'daki Taleban yönetimine karşı savaş yürüten Kuzey Itti- fakı örtülü olarak daha yoğun desteklenecekti. Aslında ABD yönetiminin Taleban'la Ladin'e sığınak sağ- Iamasına karşm çok ciddi bir çatışması yoktu. Öyle ki, eski Dışişleri Bakanı Henry Kissin- ger'üı danışmanı olduğu ve Or- ta Asya doğalgazının Afganis- tan-Pakistan üzerinden Hindis- tan'a oradan da dünya pazar- lanna ulaştınlmasını öngören boru hattı projesinin hder fir- ması UNOCAL Taleban yö- netiminden 3 bakam 1997"de § Washington ve Teksas"ta ağu-- lamış, yetkililerle göriişmelerini sağla- nııştı. Ancak UNOCAL ve Taleban ge- çiş hakkı için Afgan yönetimine öde- necek parada anlaşamayınca ipler kop- muş, Taleban yönetimi, "kaduilarabas- kı yapan, Buda he\ kellerini imha eden gerid Ortaçağrejimi"olarak görülme- ye başlanmıştı. Planda, Kuzey tttifakı'na örtülü des- tek verilirken terör kamplannın imha edilmesi de öngörülüyordu. Yani 11 Ey- lül'den 2 gün sonra ABD Başkanı'nın açıkladığı ve hemen uygulamaya konan plan aslında yaklaşık 10 ay önce hazır- lanmıştı, maliyeti de birkaç yüz milyon dolar olarak belirlenmişti. Ancak daha sonra Bush yönetiminin fîize kalkanı projesi öne çıktı. Bu arada Çin'le uçak krizi patladı, öncelikler de- ğişti, plan rafa kaldınldı. Amerika'da 2001 yazında istihbarat birimleri alarma geçirilmişti. Herkes bü- yük bir saldın bekliyordu, ancak nere- de nasıl olacağını kimse kestiremiyor- du. RichardClarke,5Temmuz200l'de bütün istihbarat birimlerinin temsilcile- rini bir araya toplamış, "Gerçekten gö- riUmeyedeğerşeyler olacakveçokyakın- da olacak" diyerek bütün birimlerden en üst düzeyde önlem almalannı istemiş- ti. 6 Ağustos'ta Teksas'ta bulunan Bush'a CIA tarafindan verilen günlük istihba- rat brifınginde, El Kaide'nin çeşitli ül- kelerdeki cezaevierinde bulunan bazı mensuplannın serbest bırakılmasıru sağ- layabilmek için uçak kaçırma eylemine girişebileceği bildiriliyordu. ,-, • 11 Eylül saldınlannın üzerinden bir yıl geçti. ABD kamuoyu hâlâ "gelen istihbaratın nasıl olup da değerlendirilemediği" sorusunun yanıtını anyor. Fransa'dan Filipinler'e kadar dış ülkelerin yaptığı uyanlann kulak arkası edilmesi bir yana, FBI ve CIA'nm kendi elemanlannın topladığı bilgilerin niçin hasıraltı edildiği konuşuluyor. -tstihbaratzaafrveti" olarak nitelenen gelişmelere geçmeden önce Amerikan hükümetlerinin komünizme karşı Isla- mı bir silah olarak kullandıklarını anım- saönak gerekiyor. 1980"lerde eski Sov- yetler'in Afganistan'ı işgaline dırenen *mücahitler''i CIA desteklıyordu. Sov- yetler'in çekihnesinin ardından CIA bi- rimleri getirdikleri, Stinger fuzelerini, tanklan, silahlan bölgede mücahitlere bı- raktılar. Amerika, Sovyet işgali sırasın- da mücahitlere 3 milyar dolardan fazla yardım yapmıştı. Frankestayn yaratılıyor ABD basınına göre, sonradan Pakis- tan'ın Başbakanı olan Benazir Butto,bir görüşmelerinde Baba George Bush'a "Ftankenştaynyaratıyorsuııuz'' uyansın- da bulundu. Bu uyan kulak arkası edil- di. Afganistan'da savaşın sona ermesi- nin ardından mücahitlerin bazılan yine CIA'nın sağladığı pasaportlarla ABD'ye gelerek New York, Brooklyn'deki Is- lamcı bir göçmen merkezinin çevresin- de gruplaşmaya başladılar. Amerikan polisinin iüc ıskalaması bunlardan Seyit ABD"nin deretyanıtı üzerine Sudan, La- dın'i kovdu. Önceleri başan olarak ni- telenen bu girişim daha sonra kimi is- tihbaratçılar tarafindan hata olarak nite- lendirildi. Çokiyıbildiğıcoğraryaya(Af- ganistan) gittikten sonra Ladin, çeşith ül- kelerde faaliyet gösteren Islamcı terör ör- gütleri için çekim merkezi oluşturdu. El Kaide'nin en güçlü kollanndan Ebu Seyyaf ın faaliyet gösterdigi Filipin- ler'de 1995 yılında yapılan bir soruştur- ma 1993 yılında gerçekleştirilen ilk DTM saldınsının planlayıcılanndan Remzi YusuTun, yine aynı örgütün militanla- nndan Abdülhâkim Murat'la birlikte Pasifık Okyanusu üzerinde kaçınlacak bir Amerikan yolcu uçağımn CIA'nın Virginya-Langley'de bulunan karargâhı- na ya da nükleer bir tesise inrihar dalışı yapmasmı planladıklarmı ortaya çıkar- dı. Filipin makamlan bu bilgiyi ABD'de- ki muhataplanna bildirdi. Amerikan ma- kamlannın ne yaptıklan meçhul. ABD'de basın, Kongre ve 11 Eylül mağdurlannı çileden çıkaran gelişme ise "Phoenisbilginotu'' olarak nitelenen ve Arizona'da görevli bir FBI ajanının 11 Eylül saldınlanndan 3 ay önce hazır- fganlarŞah Mesud'u andı Afganistan'da, eski Kuzev tttifala komutanı Ahmet Şah Mesud'un öldürülüşünün birinci yıldönümü dolayısıyla anma törenleri düzenlendL Kâbü'de yapılan törenlere. Afganistan Savıınnıa Bakanı Kasım Fehim. eski Cumhurbaşkanı Burhaneddin Rabbani'nin yanı sıra ISAF Komutanı Tümgeneral Hilmi Akm Zortu da kabkh. Fehim, "Afganistan'ı Rus işgaUnden ve Nasır'ın evinde yapılan arama sırasın- da ortaya çıkü. Evde bulunan Ernpire Sta- te ve tkiz Kuleler'in fotoğraflan, kroki- leri dikkat çekmedi, bomba ürerim plan- lan 1993 yılmdaki ilk Dünya Ticaret Merkezi saldınsına kadar tercümeedil- medi. Nasır ve Mahmut Ebuhaljm ın "Kör Imam" olarak bilinen Şeyh Ömer Abdulrahman' ın müntlen olduklannm ortaya çıkması uzun sürmedi. Kör Imam, Mısır Devlet Başkanı EnvwSedatsuikas- tına kanşmıştı, ancak 1980'lerde müca- hitlere ulaşmak için CIA tarafindan köp- rü olarak görülüyor ve korunuyordu. Enver Sedat suikastının planlayıcıla- nndan biri ise doktor Eyman Zevahiri idi. 1990'lann başında ABD'dekı terör- le mücadele birimleri Usame bin Ladin üzerinde yoğunlaşmaya başladılar. "Üs" anlamına gelen El Kaide'yi kuran La- din, örgütünü Sudan'dan yönetiyordu. Bin Ladln'l klmse Istemlyor ABD Dışişleri Bakanhğı Sudan hükü- metine baskı yaparak Ladin'i kovması- nı istedi. Sudan, Ladin'i Suudi Arabis- tan'a ıade ermeyi önerdi, Riyad yöneti- mi "ülkedekipopülaritesi çokyüksek,Su- udi Arabistan'ı kanşürabilir'' gerekçe- siyle ıstemedi. Sudan, bu kez Ladin'i Amerikalılara teklif etti. Amerikalılardan da aynı karşılığı al- dı. Clinton döneminin yetldlileri Ladin'i istememe gerekçeleri olarak "hakkmda yargıya sunulacak kapsamlı bir dosya hazuianmaımş olmasını" göstenyorlar,. terorizmden kurtarmak için tam 23 yıl mücadele veren Şah Mesud'un, geçen yıl 9 Eylül günü saat 1230'da gazeteci kıhğına giren teröristier tarafindan hunharca öldüriildüğünü" söyledi. Fehim. "Onu örnek alalun ve bir daha savaş çıkmasına izin venneyelinı'' diye konuştu. Fehim, ABD öndertiğindeki koalisvon güçlerine tam destek verdiklerini de söyiedL (Fotoğraf: AP) ladığı ve "sumenalü edildiği'' anlaşılan bir raporun ortaya çıkanhnası oldu. 11 yıldır FBI'uı Phoenix-Arizona'daki bü- rosunda terörle mücadele biriminde gö- rev yapan Kenneth \MlBams, Washing- ton ve New York'ta El Kaide'yle ilgili soruşturma yapan birimlere 5 Temmuz 200l'de gönderdiği raporunda, Arizo- na'daki bir grup öğrencinin kuşkulu fa- aliyetlerini anlatırken, "söz konusu öğ- rencnerin eyaletteki bir uçuş okuluna ka- yıtyapünnklanm, Bin Ladm'in eleman- lan olabilecek bu öğrencilerin shil hava- cıhksektörüne pilotyada ara elenıan ola- rak sızmaya çahşabileceklerini, bu ko- nuda ülke geneHnde bir çahsma yapdma- sı gerektiğini'' saMindu. Raporun nerede takıldığı açıklanma- dı, ancak FBI direktörü, raporun 11 Ey- lül'den önce kendisine ulaştınknadığı- nı açıkladı. FBI ve CIA yöneticileri, is- tihbarat skandallan tartışması yaşanır- ken, "El Kaide'nin ABD'ye karşı bir sal- dm planladığmdan kuşku duymadıkla- nai", ancak saldınyı sürekli ABD dışm- daki büyükelçilikler, üsler gibi hedefle- re yönelik beklediklerüıi, bu konuda da daha çok Uzakdoğu Asya üzerinde yo- ğunlaştıklannı açıkladılar. Olası hedeflerden biri Italya'mn Ce- nova kentinde yapılan G-8 zirvesi gö- rülüyordu. Olağanüstü önlemler alın- dı, zirve herhangi bir saldın ohnaksı- zın atlahldı. Haziran ayında Türkiye'de- ki bütün ABD elçilikleri ve üsleri için en üst düzeydeki uyan olan delta alar- mı verildi. Zekeriya Musavi, 33 yaşın-t ı daki Fas doğumlu Fransa vatandaşı Oklahoma'daki uçuş okulundan Min- nesota'daki Pan Am uçuş okuluna ka- yıt yapnrdığuıda şüpheli ve agresif ta- vırlanyla dikkat çekti. Boeing 747 si- mulatörlerinde eğitim almak istediği- ni söyledi, havadaki manevTalar üze- rinde yoğunlaşmak istedi, kalkış iniş- ler konusunda değil. Fransa uyardi: Musavi El Kaide mllltanı olablllr Uçuş eğitmenlerinden biri Musavi 'yi ihbar etti. vize süresi dohnuştu, göçmen bürosu tarafindan 17 Ağustos'ta tutuk- lanarak cezaevine kondu. Fransızlar Mu- savi'yi gözaltına aldıklannı bildiren Amerikalı güvenlik birimlerine Musa- vı'nin El Kaide militanı olduğundan şüphelendiklerini, Afganistan'a giderek Ladin'in kamplannda eğitim aldığını bildirdiler. Minesota'daki FBI ofısi, Mu- savi'nin evinde ve bilgisayannda ince- leme izni istedi, ancak alamadı. Musa- vi hakkındaki terör soruşturması 11 Ey- lül saldınlannın ardından yapıldığında artık çok geçti. CIA, 2000 Ocak ayında Tevfik Bin Atas (kod adı Halad) adlı bir dönem Af- ganistan'da da savaşan mücahitten haber- dar oldu. Halad USS Cole saldınsının ko- ordinatörüydü. tstihbarat birimleri, El Kaide'nin 11 Eylül saldınlannı planla- yıp yaşama geçirmeyi kararlaştırdığı toplantının Aralık 1999'da Malezya'da yapıldığnıa inanıyor. Aynı dönemde Ma- lezya'da bulunanlardan biri Fahadd Ku- so idi. Kuso da USS Cole sal- dınsını gerçekleştiren ekipte yer ahyordu. Diğer iki kişi ise Halid el Midhar ve Navaz el Hazmi idi. Son iki kişi Penta- gon'a çakılan Amerikan Air- lines'uı uçuş listesinde yer alı- yordu, ancak daha dramatik olanı El Midhar CIA'nın izle- me hstesindeydi. Kuala Lumpur'daki toplan- tıya kahldıklannı belirlediği 2 Suudi vatandaşı için CIA 21 Ağustos 2001 'de göçmen bü- rosunu (INS) uyardı. INS'den gelen yanıtta Midhar'ın zaten ABD'de olduğu. kalacağı ad- res olarak da Nevv York Mar- riott Otel'i bildirdiği iletildi. Uçaklar cakıldıktan sonra buldular CIAdan FBI'ya El Hazmi ve Midhar'ı bulması için yazı gitti, ancak FBI. Midhar'ı an- cak uçaklar kuleye cakıldıktan sonra havacılık idaresinden ge- len yolcu listesinde görebildi. 26 Şubat 1993, Amerika'nın kendi topraklannda Islamcı terörle tanıştığı tarih olarak anılıyor. fkiz kulelerin oto- parkına park edilen minibüs- te bulunan bombanın patla- ması sonucu 6 kişi öldü. yüz- lerce kişi yaralandı. Saldmya kanşrıklan belirlenenler ağır hapis cezalanna çarptınldı- lar, bombayı yapan ve yerleş- tiren kişi olarak aranan Rem- zi Yusuf Pakistan'da yakalan- dı. 23 Ocak 1995'te ABD'ye iade edilen Yusuf keşif için götürüldüğü Nevv York'ta ken- disine kuleleri göstererek "Bakhâlâ ayaktalar" diyen FBI ajanı- na, "Biraz daha param okaydı, olma- v-acaklardı" yamtun verdi. El Kaide'nin yanm kalan bir işi var- dı. ABD Başkanı'na, saldınlardan 1 ay önce verilen brifingde El Kaide'nin uçak kaçırma girişiminde bulunabile- ceği yolundaki değerlendırmeler ya- pıldığmm ortaya çıkmasınnı ardından Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleezza Rice, "kimsenin terörist- lerin uçaklan kaçmp birini Dünya Ti- caretMerkezi'ne diğerini de Pentagon'a intihar sakünsı düzenlemek için kulla- nacaklannı tahmin edebfleceğini sanma- dığmı" söyledi. 9 Eylül'de onaya sunuldu Rice kısmen haklıydı, kimse Dünya Ticaret Merkezi'ni tahmin edememişti, ama Pentagon'u tahmin edenler vardı. Ulusal Güvenlik Konseyi için Eylül 1999'da hazırlanan, diğer devlet kurum- lan gibi Kongre kütüphanesine de gön- derilen "terörün sosyolojisi ve psikoloji- si" başlıklı bir raporda aynen şu ifade yer alıyor: "El Kaide'ye bağta intihar bombacı- lan (C-4) patlavicdarla donaülmış bir uçağı Pentogan'a, CIA karargâhuıa ya da Beyaz Saray'a intihar salduisı yap- makta kullanabuirler." Clinton yöneri- minde hazırlanan rapor 4 Eylül'de raf- tan indirildi, 9 Eylül'de Bush'un onayı- na sunuldu. Ancak Bush planı onayla- madan 11 Eylül'de El Kaide tarihin en büyük terör eylemini gerçekleştirdi. <
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle