Katalog

CumhuriyeC İmtiyaz Sahibi: CUMHLTRıYET YÂKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmenı: İbrahim Yıldız 9 Yazıişleri Müdürleri: SaKm Alpaslan - Necmi Çetik • SorumluMüdür Mehmet Sucu# Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara lstıhbarat Cengiz Yıldırım # Ekonomi Öz- lem Yiizak • Kültür Eeemen Berköz • Spor Abdülkadir V ücelman # Makaleler Sami Ka- raören • Duzeltme Abdullah Yazıcı • Bıl- gı-Belge EdibeBuğraO Yurt Haberleri Meh- met Faraç • AvrupaTemsılcısı Güray Öz Yaym Kunılu. tlhan Selçuk (Baş- kan), Emre Kongar (Damşman), Orhan Erinç, Hikmet Çetin- kava, Şiikran Soner, İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı. Mtısta- fa Balba>, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balba> Ataturk Bulvan No. 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankarâ Tel: 4195020 C hat). Faks 4195027 •IzmırTemsücısı SerdarKızık, H.Zı>aBlv. 1352S 23Tel 4411220, Faks.4418745 • AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, lnönü Cd 119 S No 1 Katl.Tel. 363 12 11, Faks 363 12 15 Mûessese Müdürır Erol Erkut 0 Koordınator Ahmet Korulsan • Mu- hasebe Bülent \ ener 0 Idare Hüse\in Gürer 0 Satış Fazilet Kuza REKL4M: P.M. Ltd. Şti. • Genel Mudur Gülbin Erduran#Koonjınalör Reha Işıtman # Genel Mudür\rd Se>da Çobajı # Fınansman Müdurii Çetin Erduran Tel 0212 5140" 53 - 513&460-61 Faks 0212 513 84 63 YayimtayaD: Ysnı Gun Haber Ajansı Basm \e Va\ıncılık A Ş Basla: Sabah Ya\ıncılık A Ş TOAocağı Cad 39 41 Cağaloğlu 34134 lsıanbul PK 246 - Sırkecı 344^5 lstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hatı Faks (0 212-1 513 85 95 6AĞUSTOS2002 Imsak:4.12 Güneş-5.57 Ögle 13.17 Ikındı 17 08 Akşam 20 24 Yatsı 22.00 Farenin gen haritası çözüldü • CHICAGO(AA)- Uluslararası bilim adamlanndan kunılu bir grup, farenin gen haritasının yüzde 98'ini çözmeyi başardı. Şimdiye kadar farenin gen haritasıyla ilgılı en büyük çalışmayı gerçekleştiren uzmanlar, laboratuvar hayvanlan üzerinde yapılacak gen araştırmalanyla insanlarda hastalıklann nasıl oluştuğunu saptamaya çalışacak. Farelerle ınsanlann 100 milyon yıl öncesinden aynı gen soyunu paylaştığına ışaret eden uzmanlar, bundan dolayı farenin insanlardaki hastalıklarla ilgili araştırmada önemli rol oynadığını belirtıyor. Yüksek protein diyeti zararlı • CHICAGO (AA) - Kilo vermek isteyenler arasında popüler olan düşük karbonhidrat-yüksek protein dıyetının, böbrek taşı ile kemık kaybı riskıni tırmandırdığı saptandı. Popüler dıyet, kanda asit artmasına neden olan hayvansal gıdalar ile alkalin eksikliği meydana getiren beslenme şekli olarak biliniyor. The American Journal of Kidney Diseases dergisinde yer alan raporda, yüksek oranda protein dıyetinin, kandaki asit oranını yüzde 90 arttırabildığı, vücutta ise karbonhıdrat eksikliği meydana getirdıği belırtildi. Dr. Chıa-Ying Wang, bu diyeti uygulayanlann kilo verebıldiğini, ancak sağlık açısından riske girdiklerinı açıkladı. Türkiye'de 300'ün üstünde dalış merkezi var, ancak bu sektörden yeterli verim alınamıyor Sualtındakihazine çıkanlsınOZANYAYMAN İZMİR - Türkiye sualtı zenginli- ğinden yeterince yararlanamıyor. Tu- rizm çeşitlilığini arttırmanın yolla- nnı arayan Türkiye'de, 300'ün üze- rinde dalış merkezi bulunuyor. Ya- pılan tüm çabalara karşm bu sektör- den yeterli verimin elde edilemeüi- ğıni belirten uzmanlar, ilgili bakan- lıklann daha cesur kararlar alması- nı istiyor. • Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi Müdürü Oğuz Alpözen, Türkiye'nin, denizlerinin altında da çok zengin bir kültürü olduğunu söyledi. Alpözen, "Efes Antik Kenti'ni, Aspendos'u gezer gibi sualtındaki tarihi zenginlikleri turistlerin izlenimine açmalıyız" dedi. Plajlara odaklı turizm anlayışının değişmesi gerektiğinin altuıı çizen uzmanlar, bu noktada, dalış merkez- lerine dikkat çekiyorlar. Turizm böl- gelerinde yer almasına karşın aktif duruma geçirilemeyen sualtı mer- kezlenne canlılık kazandınlması ge- rektiği bildiriliyor. Bunun yanı sıra binlerce yıllık Anadolu kültürünün sadece antik kentler ve buna bağlı ta- rihi eserlerden oluşmadığı, sualtı ba- tıklannın turizme kazandınlmasırun kaçınılmaz olduğu görüşünde bir- leşiliyor. Sualtı Araştırmalan Dernegi'nden Yeşim Öztürk, Türkiye'de 300'ün üzerinde dalış noktası bulunduğunu belirterek, "Turizmin çeşitlendirfl- mesinin yanı sıra sualü sponınun da- ha aktif hale getirilmesi için dabş merkezlerine daha fazla özen göste- rilmelT dedi. Bodrum Sualtı .Arkeoloji Müzesi Müdürü Oğuz Alpözen, Türkiye'nin denizlennin altında da çok zengin bir kültürü olduğunu söyleyerek, "Efes Antik Kenti'ni, Aspendos'u gezer gi- bi sualtındaki tarihi zenginlikleri tu- risfJerin izJenimine açmalıyız. Türki- ye'de bu şeküde çok sayıda kültürel zenginlik sualrında vatryor. Kültür BakanhgYnın konuyla ilgili bir çahş- ması var. Ancak henüztamamlanma- cü. Denizlerimizin altındaki kültürü, yerinde görmek isteyenlere olanak- lar sunulmah" dıye konuştu. Gençlerin seçtiği yıldızlar Amerikah gençlerin seçtiği en beğenilen televizyon, sinema, müzik ve spor yıldızlan, önceki gün Los AngeJes'ta yapılan törenk ödüOendiriklL Tönene. Susan Sarandon. Pamela Anderson. Reese VVTtherspoon, Jennifer Love Hewitt, Mandy Moore, Tobe>' Macguire, Verne Troyer, Thn ADen, Matt Le Blanck. Mathevv Perry, Chris Tucker. Tom Green, Jack ve KeDy Osbourne gibi aktris ve aktörler katakb. Britney Spears, Usher, Ja Rule, Ashanti, Mark Mc Grath ve N'Sync'ten Justin Timberlak'e müzik dünyasından geceye katüan isimlerdi. Gençler en başanb sporcu olarak ise Los Angeles Lakers'ın önlü basketbokusu Kobe Bryant ve buz patencesi Michel Kwan'ı seçtüer. Şariaa Britney Spears ile Austin Povvers fümindeki rolüyle büyük ün kazanan aktör Yerne Troyer'in görüntüsü seyircilerin büyük beğenisini kazandı. Odül töreni, 19 Agustos'ta Amerika'daki FOK TV'de yayımlanacak. (Fotoğraf: REUTERS) BÎLD, TÜRKİYE'Yİ TANITTI Alman gazetesinden turizme büyük övgü BERLtN (AA) - Al- manya'da tirajı en yük- sek gazetelerden bin olan Bild gazetesi, seyahat sayfalannda Türkiye sa- hıllerine övgü yağdırdı. Bu yıl 3 milyon Al- man turistin Türkiye sa- hillennde tatil yaptığını belirten gazete, Çeşme, Kuşadası, Bodrum, Mar- maris, Kaş, Antalya ve Side'yi tanıttı. Gazete, Çeşme'nın sörf ve sağ- lık açısından tatil yap- mak isteyenler için en uygun yer olduğunu be- lirtti ve "Çeşme'nin sa- hiDeri bir hindistance\i- zinin içi kadar beyaz, su- yu da kristal kadar ber- rak" ifadesini kullandı. Kuşadası'nın sahildeki yürüyüş yolunun çok gü- zel olduğunu, buradan Efes gibi antik yerlere ulaşmanın da mümkün olduğunu kaydeden ga- zete, Bodrum'un ise "gûndüzkri sakin oldu- ğunu. ancakgece\Bşamı- nın sabah saat 05.00'e doğru bittiğmi" yazdı. Marmaris yat limanı Bild gazetesi, Marma- ns'm Türkiye'nin en bü- yük yat limanına sahip olduğunu, burada yat ki- ralamanın bir haftalığı- na 1500 Euro'dan başla- dığmı, ancak çok ucuza çeşıtlı deniz araçlannın kiralanmasının da müm- kün olduğunu belırttı. Kaş'uı güzelliğini de an- latan gazete, "burada baokgemileredahnaim- kânuun bulunduğunu". Antalya"dakı çarşılarda ise her türlü el imalatı örtü ve halının görüle- bileceğini yazdı. Sıde'yı turıstler için "mutlaka görülmeve de- ğer bir yer" olarak nite- leyen Alman gazetesi, beldedekı antik eserlere ve alışveriş olanakları- na dikkat çekti. Paranız aynı anda Tümörün etrafındaki doku yapısının gevşemesine neden oluyor Kanser Srcyüzündenyayıhyor DışHaberler Servisi-Bılim adamlan, kanserin vü- cutta nasıl yayıldığını buldular. Glasgow Beatson Enstitüsü'nden bilim adamlan, Src adı verilen bir pro- tein molekülünün tümörün etrafındaki doku yapısı- nın gevşemesine neden olarak, kanserli hücrelerin vü- cutta yayılmasına yol açtığını saptadılar. îngiliz yayın kuruluşu BBC'nin haberine göre bu keşif, kanserin yayılmasını önleyecek yeni ilaçlann geliştirilmesini sağlayabilir. Src, başta bağırsak kan- seri olmak üzere kanserin yayılmasmda rol oynadı- ğı saptanan ilk moleküldü. Ancak bugüne kadar na- sıl çalıştığı bıhnmiyordu. Sağlıklı dokulardakı hücreler, bir iskele görevi gö- ren bir dizi molekülle birbırlerine bağlıdırlar. Kan- serin gelişimı sırasında bu iskele yıkılır ve dokular gevşer. Src'nin bu sırada önemli bir rol oynadığı dü- şünülüyor. Molekül, sağlıklı dokulann esnekliğinin korunmasında önem taşıyor. Ancak kanserin gelişi- mı sırasında aşın çalışmaya başlıyor ve dokunun nor- mal yapısını bozuyor. YAPI KREDİ YATIRIIM FONLARI Bırıkımlerınizi Yapı Kredı Yatırım Fonları* ıle değerlendırirseniz, paranızın dilediğıniz kadarını kolaylıkla nakde çevirebılırsiniz. Paranızın gerıye kalan kısmı da sizin ıçın kazanmaya devam eder. Yapı Kredı Yatırım Fonları'nda paranız diğer yatırımcıların birikimlenyle birlikte büyük bir havuzda toplanarak değerlendınlır. Böylece yatırımlarınız küçük bile olsa büyük bir yatırımın kârına ortak olur. Yapı Kredi Yatırım Fonları'nda paranız hem çok çalışıp kazanır hem kolaylıkJa serbest kalır, cuzdanınızda yerinı alır. = Burası Yapı Kredi = =_ • Yapı Kredı B Tipı ükıt Fon ve dığer yaonm fonları hakkında Yapı Kredı jubeterinden, Tetetel'den ya da Tdewee den aynndlı txlgı alatnlırîınız. YAPI^CKREDi "hizmette sınır yoktur" AL GÖZÜ]\I SETRETLE /IŞIL ÖZGENTÜRK Vallahi Seviniyorumlf Şu insanoğlu ne garip, üç gün ön- ce ülkenın hıçbir geleceğı olmadığı- nı düşünüp kızıma ve onun yaşında- ki her genç insana yurtdışına çıkma- lannı, orada bir yaşam kurmalannı söylüyordum, şimdi tümüyle fıkrimi değıştırdırn. Bu ülkede hâlâ bır gele- cek var. Ülkenın "büyük imparator- hıkgenkri" hiç beklenmedik zaman- larda beklenmedik işler yapıp ben da- hil pek çok insanı şaşırtmaya devam edıyor. Düşünün benım torunurn hayatın- da hiçbir zaman idam neymiş, bunu bilmeyecek. Çok değil anneanne- sinın kırk yü evvel yaşadığı o bü- yük travmayı hiçbir zaman yaşa- mayacak. Geçenlerde bir çalışma nedeniyle çocukluğumun travma- lannı gözden geçiriyordum ve bü- tün canlılığıyla o korkunç günü ve gördüklerimi anımsadım. O zamanlar ilkokul beşınci sı- nıftaydım. Siyah önlüklerimız ve beyaz yakalanmız vardı. Güneşli bir bahar sabahı bizi okulun bah- çesinde sıraya dizdıler ve öğretme- nimiz şöyle dedi: "Az sonra göreceğiniz şeyler si- ze hayaünız bcnıınca yol göstere- cek. Bövlece rvi yoldan asla sap- may^caksmız ve hi birervatandaş ola- caksnuz,Ba hayaunızmen büyükder- siolacak!" Ve uygun adımlarla yola koyulduk. Heyecan içındeydik. En büyük hayat dersimizi almaya gidiyorduk. Epey- ce gittikten sonra Gaziantep'in ünlü Atatürk heykelinin bulunduğu mey- dana geldik. Meydan hemen her okul- dan gehniş siyah önlüklü ve beyaz yakalı çocuklarla, gencecik anneler- le, gencecik babalarla, çok yaşlı tey- zelerle, çok yaşlı amcalarla doluydu ve herkes hipnotize edümiş gibi mey- danın tam orta yerine kuruhnuş dara- ğacına bakıyordu. Bız de bakmaya başladık. Hayaomızın en büyük der- sinı almaya gehmştik. Önce cellat darağacımn tahta ıske- lesine çıktı, ardındanjandarmalar el- leri arkadan bağlı bir adamı sürükle- yerek iskeleye çıkardılar ve gene kol- lanndan tutup iskelenın üstündekı tah- ta iskemlenin üstüne adeta bir külçe halinde bu^ktılar. Cellat adamın boy- nuna geçireceği ıhneğın sağlamlığı- nı kontrol etti ve onay almak için mey- danda toplanan kalabalığa gösterdi. Li Kalabalık başını eğip onu sessizce onayladı; daha sonra cellat ilmeği ada- mın kafasından geçirdi ve aynı anda adamın altındaki iskemleyi çekti. Adam havada sallandı, ihnek ada- mın boyunun kasmaya başladı, a\ıu anda adam altına etti, sonra dıli dışa- n çıktı ve öldü. Bütün bunlan izlerken dokuz yaşım- daydım ve o anda tek istedığım koşa- rak eve gidip yatağın içine kıvnknak- tı. Uyumak istiyordum, bütün gör- düklenmin korkunç bir rüya olması- nı istiyordum. O günden bana ger- çekten iyi bir hayat dersi kaldı Yaşa- mım boyunca ölüm cezasına karşı ol- dum ve canım ne zaman sıkılsa hemen uyumayı öğrendim. Ölümün yansı uyku, hayatı kâbusa çe\iren pek çok şeyi usulca unutturan bir anne gibi beni her zaman sardı. Evet, seviniyorum; benim torunum asla böyle bir travmayı yaşamayacak. Günlerce darağacında sallanan bir ölümün görüntüsüyle yaşamayacak. Torunum şanslı, en yakın, en güzel dostlannın bir mayıs sabahı aslıdığı- nı da görmeyecak, yaşamayacak. O masum ölümlerin ardından kah- rohna>ı- acak. Kendini suçlamaya- cak. Torunum belkı bir çatışmada cephede ölebılir, bir ınanç uğruna kenidıni yakabilir, ama asla düı dı- şanda ipin ucunda sallanan bir ölü görmeyecek. Sevinsin kerata, şanslı! Travmalar biryana. dört gündür ülkede yaşanan kâbusun nasıl an- sızın sona erdiği de kafamı kurca- layıp duruyor. Yazımm başmda da söyledım, ülkenin "büvükimpara- torhıkgenleri'' iş başuıda. Bazıla- nnızın benim bu gen tutkuma gül- düğünü, hatta dalga geçtığıni bili- yorum, ama yaşarmn gerçek hari- tası ne yazık ki, bu genler sayesinde belirleniyor. Düşünün bu topraklarda yaşayan insanlarm atalan jöizyıllar boyunca pek çok devlet kurup yönet- mişler. O genler nereye gitti? Son an- da, pek çok çıkmazda aklımızın an- sızın başımıza gelmesini nasıl açıklı- yorsunuz? O ya da bu, doğrusu şu ıdamın ka- ra kâbusu şu ülkenin üstünden kalkh ya. sevının! Dansı diğer bütün kâbus- lannbaşına! seyreyteisil((« )yahoo.com