28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30TEMMUZ2002SALI O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.goru8@cumhur1yet.com.tr EVET/HAYIR OKTAY AKBAL BIP 28 Şubat Daha mı? "Atatürkçü Partiyi Kurmanın Sırası Geldi"... Bu, bır kıtap adı... Son zamanlarda sağduyu sahibi yurttaşların sık sık söyledikleri, bekledik- leri birlstek, birözlem... Prof. Dr. Slna Akşin kitabına: "Atatürkçûler zor durumdadır" dlye başlamışl.. Türkiye zor durumda deseydl belki daha iyi bir saptamada bulunabılırdi. Sık sık içıne düş- tügümüz bir durum bu! Slvll yöneticiler; çekiş- meler, kavgalar, çekememezlikler, anlayışsızlık- lar, çıkarcılıklar, daha beterı birtakım dış baskı- larla ülkemizi çıkmazlara getirip gotinp bırakı- yorlar... Açlık sınırı halkın yansından çoğunu kapsa- mış! Blrçok bakımdan dünyanın en gerl ülkele- ri arasına düşmüşüz! ABD'ler, AB'ler her Işlmi- ze kanşıyor! En önemllsl de yanlış blrsavaşa itll- me korkusu günün bir gerçeği... Bir sürü siya- sal parti, bir sürü lider!.. Sendlkalar, federasyon- lar.. işçi sınıfı blryana Itılmış! Konuşanlara, kur- tarıcı olmaya kalkışanlara Ise klmsenln güvenl yok... Hep böyle olmadı mı? 27 Mayıs'a böyle bir umutsuz kargaşada gitmedlk mi? 12 Mart, 12 Eylül, daha sonra 28 Şubat... Hepsi sözüm ona, seçlm yoluyla işbaşına gelmiş partilerin, llder- lerln çeklşmesl, anlaşamaması yüzünden yaşan- madı mı? Uzun yıllardır güven veren bir hükü- met bile kuramıyoruz! AB konusunda görüş blr- llglne varamıyoruz! Kimlmlz umudunu Amerl- ka'nın yolladığı bir IMF görevllslne bağlamış, kimlmlz de yeterslz birtakım polltika heveslile- rlne!.. Bütün bu karmaşa içinde gerçekten Mutta- fa Kemal Atatürk'ün düşüncelerinl savunacak yenl bir slyasal oluşumu ne zamandır beklerlz. Adlar anıldı; Mümtaz Soytal, Yekta Oüngör özden, Vural Savas, o bu, berlkl... Bir de ne gördük, Mümtaz Bey ve arkadaşları bir yanda, Yekta Bey ve arkadaşlan bir başka yanda!.. Ata- türkçü olarak blllnen ötekl partller, klşller de dar- madagınık! Irtlca tehlikesi kalktı mı? Hayırl Fethullahçılar- dan hesap soruldu mu? Tayylp Efendl'nln ada- let önündeki dosyalan temlze çıktı mı? Erba- kan'ın, Tayylp'ln yenlden aday olup olmaya- cakları konusunda bir keslnllge vanldı mı? Araş- tırmalar, soruşturmalar. Tayylp partisine Iktldar görülüyorl En az yüzde ylrml oy! Tek başına ik- tidar!.. Atatürk'ü, Atatürkçülüğü, yolu kapatmış inek glbl gören blrl! Başbakan Ecevtt söylemedi ml? Tayylp ka- fasının eninde sonunda ülkeyl yenl bir 28 Şu- bat'a götürecegınl?.. Genelkurmay Başkanı, "28 Şubat'lar hiçblr zaman bltmez" demedl ml?Nasılolurda Atatürk devrimlnlnyolundayü- rudüklerinı söyleyen klşller bu görünür tehllke- ye aldırış etmeden Atatürk llkelerinl korumak Için ayn ayn gruplaroluşturur? llkseçlmde hep- slnin yaya kalacagını şimdiden söylemek o ka- dar güç mü? Prof. Slna Akşin: "Atatürkçü sosyallst bağla- şıklığı zorunludur. Sol güçblrilğının temel taş- lanndan blrl. Bugün Türkiye, güçblrliğlnden so- lu iktidara getirmesini beklemektedir. Çünkü sağ her bakımdan Iflas etmlş, ülkeyl bataklığa sûrüklemiştlr" diyor. Sınav Şampiyonu Olmayan Gençler îçin... IVfUStafa G A Z A L C I EgU-Der Genel Başkanı, CHP PM Üyesi E rkenseçimtarnşma- lannın yaşandığı sı- cak yaz günlerinde yaklaşık I.5miJyon gencimizin kaüldığı üniversite sınav ının sonuçlan, 18 Temmuz 2002 tarihinde açık- landı. Sonuçlar bir ıkı gün ko- nuşuldu, sonra unutulup gitti. Birçok öğrencı için beslenen umutlar, harcanan trilyonlarca lira da boşa gitti. Üstelik yüz binlerce gence başanstz dam- gası vurularak... Her yıl olduğu gibi bu yıl da kamuoyuna sınavın şampiyon- lan tanıtıldı. Birinci, ikincı, üçün- cü gelenler, televızyonlarda na- sıl dereceye girdiklerini anlattı- lar. Kimilerinin ana ve babalan da konuştu. Ailecek dereceye girenier araya alınarak resimler çektirildi, Yeni atanan Milli Egi- tim Bakanı Sayın Necdet Tekin de bu tanıtım ve ödüllendirme kampanyasına katıldı. Bakan, sınavda en başanlı 20 genci An- kara'ya çagırdıgını, onlara ba- şanlanndan dolayı bilgisayar ar- mağan edecegini, ama bilgisa- yarian olabilir düşüncesiyle be- deli karşılıgı çek verecegini açık- ladı. Şampiyonlar böyle ödüllen- dirilirken yaklaşık bir milyon genç de umduğunu bulamama- nın üzünfüsünü yaşadı. Boynu- nu büktü. Gözyaşı döktü. Sınavla ortaya çıkan eğitim sisteminin bozuklugu, sınav sis- teminin adaletsizliği üzerinde ise pek duran olmadı. Oysa ünl- verstte sınav sonuçlan bir kez daha gösterdi ki eğltim slstenü- tnizbozuktur. SmavsfatemJ ada- letsizdir. Ekylddlr. Onur tana- dır. Fmat ve oianak eşftflginden uzakbr. Suıava glren vatdâşık 1.5 milyon gendn neredeyseüçte M- rl (yûzde30.5) 105 puanm aton- da alarak daha Uk başta elen- mlştlr. Yûzde 41.5'i iae 120'nln altmda puan almıştır. DOrtydhk fakültelere gfaecek ögrend ıaj> » yabuzca 177 btndJr. Bir başka deyişle, bir buçuk milyon gen- cin 177 bini bir üniversiteye gi- rebilecektir. Tercihler yapılıp yerleşince görülecektir ki öğ- rencilerin birçogu sevmedigi, istemediği, yetenegi olmayan bir bölüme girecektır. Sırf üni- versiteyi okumak, boşta kalma- mak için. Genç; karşılaşacagı harç parası, kalacak yer, eğitim harcamalannı karşılayarak bin- bir güçlükle okulu bitirse bile iş bulup bulamayacagı belirsizdir. Bu sınavda 9 btnln Ozertnde gendn sıflr abnası da düşündü- rflcUdttr. Bu gençler hangi ko- şullarda liseyi bitirmiştir? So- ran, bilen var mı? tncelense bun- lann çogunun ögretmen, ders araç gerecinin eksik oldugu okul- larda okuduğu ortaya çıkacak- ür. Ama hiçbir televizyon, gaze- te çalışanı bunlara ne düşündü- gunü, hangi duygular içinde ol- dugunu sormayacaktır. Bu yıl da geçen yıllar gibi sı- navda en başanlı illerle en ba- şansız illere bakıldıgında sbte- min çarpıkhgı, flrsat ve oianak eşitiigtnin ohnadıgı kolayca an- laşılacaknr. Antalya, Ankara, Izmir gibi Orta ve Batı Anadolu'daki en başanlı iller, Hakkâri, Şırnak, Ardahan gibi Dogu Anadolu'da- ki en başansız iller. Ortaögretim- de gençler değişik düzeylerde yetistirilmektedir. Fen liselerin- de, Anadolu liselerinde, gelişrniş kent liselerinde gençler daha iyi olanaklarla eğitilirken doguda- ki okullarda ögretmen, donanım eksüdigi yüzünden gençlerin ye- terince eğitilemedigini herkes biliyor. Sonuçta 76çeşitü»ededetişlk ortamlardavedfmlfgençieriay- nı smavda aynı toruJarla defter- lendrmek eşftük dejfldlr. Ttra tentne bu onlara yapuan ada- , hakndıkdr. Üniversite sınav sonuçlannın ortaya koydugu bir gerçek de Hik»miwff parah ğ M t g i i l filtelilmln fizelteftlıilmesinln çözttm ofaunayacagıdır. TBMM komis- yonlannda görüşülen YÛK'Un hazırladıgı üniversiteieri paralı yapan tasanrun yanlışlıgını uma- nz kimi çevreler anlamıştır. Ül- kemizde paralı egitim, paralı üniversite hiçbir eğitim sorunu- nu çözmediği gibi, var olan fir- sat ve oianak eşitsizligini daha da arttıracaktır. Geçen yıllarda oldugu gibi bu yıl da üniversite sınavlannda paralı, özel liseler devlet okullanndan daha başa- nlı olamamıştır. Büyük özveri- lerle milyarlarca lira harcaya- rak özel okullarda çocuklannı okutanlar bir kez daha umduk- lannı bulamamışlardır. Çozüm, bfitçeden eğltlnıe da- ha çok pay ayırarak e{Hfanln nl- tetiginl bfltfln devletokuDannda yttkaeltmektlr. 16. MDH EğMm Şûran dogroltufunda ortaöğre- dmde daha fazla geclkmeden kfiklfl degl»ikllkkr yapmaknr. Egttlm dstemimizlezbercfltkten kurtararak gençJeri programa dayah iae, meılege yönlendlr- mektfr. Gelecek yıllarda yüz bin- lerce gence ve aileye aynı acıyı birdaha yaşatmamak için önlem- ler almalıyız. Her alanda oldu- gu gibi egitim alanında da bir- kaç şampiyon 65 milyonluk bir ülkeyi kurtarmaz. Üstelik onla- nn çogu da üniversiteyi bitir- diklerinden sonra çeşitli neden- lerden yurtdısına gitmektedir. Gençlerin yetenekleri dogrultu- sunda iyi bir egitimdcn geçüme- yip onlan başansız damgasıyla sokağa atan toplum bunun be- delini er geç öder. Üniversitelerimizde Yabancı Dil Bölümlerinin Durumu. Doç. Dr. Thtrsa^^MUTLVSıvasCumhuriyetÜntversitesiFen-Edebiyat Fakultest Fransız Dili ve Edebiyatı ZEYTtNBURNU SULH HUKUK MAHKEIVffiSİ'NDEN İLANEN TEBLİGAT HÜKÜM ÖZETÎ Esas No. 2002-800 Karar No: 2002/803 Hâkim: Kemal Güzel 20998 Kâtip: Nuran Ta$kıran Zeytinburnu Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilen 2002800 Esas. 2002/803 Karar sayılı 27.6.2002 tarihli karar ıle Esin Akçiçek vesayet altına alınarak kendısine ablası, anne-baba bır öz ablası Hatice Akçıç«k vası tayin edilmıştır. Bu husus ilan olunur. 27.6.2002. Basın: 44480 • • SYM, sınav f "X dizgesinde (sis- I I teminde) yaptı- V ^ gı bir degişik- likle, 1999yılındanitiba- ren genel üniversite gi- riş sınavı dışında, yalnız dil bölümleri için aynca yabancı dil üniversiteye giriş sınavı düzenlemek- tedir. Son üçyılda genel üni- versite giriş sınavına, her yıl bir buçuk milyon ci- vannda ögrenci katıldıgı halde, yabancı dil üni- versiteye giriş sınavına 1999 ve 2000 yıllannda dokuz bin ve 2001 yılın- da ise yirmi dokuz bin civannda ögrenci katıl- mıştır. 1999 ve 2000 yıl- lannda yabancı dil üni- versite giriş sınavına ka- tılan dokuz bin civannda- ki ögrencılerden ancak üç bin civannda ögrenci, 2001 yılında ise sekiz bin civannda ögrenci üniver- siteye giriş koşulu olan 120 ve üstü puanı alabil- 2O.YılKonseri ^W*. miştir. Yabancı dil üni- versite giriş sınavına ka- tılmak için genel üniver- site giriş sınavına katıl- mak zorunludur. Üniver- sitelerimizin bir dil bölü- münde okumak isteyen lise mezunu bir ögrenci, önce genel üniversite gi- riş sınavına katılacak ve sözelden en az 120 puan alacak (120'nin altında bir puan alırsa, yabancı dil sorulannın tamamını dogru yanıtlasa dahi dil puanı degerlendirilmez), sonra üniversite yabancı dil giriş sınavına katıla- cak ve KPDS sınavı ni- teliğındeki düzeyi olduk- ça yüksek 100 dil soru- sundan, alan ve okul du- rumuna göre en az 70 ila 89 soruyu dogru yanıt- layarak ancak üniversi- teye giriş koşulu olan 120 ve üstü dil puanı aJabile- cektir. Üniversiteye yabancı dil giriş sınavının çok zor olması ve ÖSYM ayn yaptıgı bu sınav için ge- nel üniversiteye giriş sı- navından daha yüksek bir harç alması -bir kısım ög- renci, maddi yönünü de düşünmektedir- nedeniy- le bu sınava baş vuran ögrenci sayısı çok az ol- maktadır. Aynca 120 ve üstü dil puanı alabilen çok az sa- yıdaki ögrencilerden bir bölümü,2001yılındaki- lerin çoğunluğu başka puan türlerine (SOZ, EA)göre de üniversiteye yerleşme haklan olduk- lanndan, öncelikle bu pu- an türlerine göre uygun buldukları bölümleri (Hukuk, Iktisat, Siyasal, Türkçe Ogretmenligi vs.) tercüı etmekte ve çogun- lukla da buralara yerleş- mektedirler. Orta ögretimde Fran- sızca ve Almanca dersle- ri artık okutulmadıgı ya da yok denecek düzey- lere düşrügü için üniver- site yabancı dil giriş sı- navına katılan ögrenci- lerin tamamınayakını In- gilizce'den girmekteler ve 120 ve üstü dil puanı alabilen az sayıdaki ög- renci de (3.000 civannda) altyapılan oldugu için öncelikle Ingilizce bö- lümlerini yeglemektedir- ler. tngilizce dışındaki yabancı dil bölümlerine ya hiç ya da çok az ög- renci baş vurabilmekte- dir. öbürbölümler için tek aşamalı, dil bölümleri için ise iki aşamalı sınav yap- mak ögrenciler arasında eşitsizlik yaratmaktadır. Bu eşitsizligin gideril- mesi ve ögrenci akışı du- ran Fransızca, Almanca, Rusça, Farsça, Arapça gi- bi dil bölümlerine sözel ya da eşit agırlık puanla- ıma göre ögrenci alın- ması bazı üniversitelerin Rektörlükleri (Cumhuri- yet, Atatürk, Selçuk) ta- rafından YÖK'ten isten- miş,fâkatYÖKYürütme Kurulu 3OOcak 2001 ta- rihli karan ile gerekçe- siz olarak ve dil bölüm- lerinin çoguna ögrenci akışının durdugunu bile- rek bu istemi reddetmiş- tir. UNESCO'nun 2001 yılım Avrupa Dilleri Yı- lı ilan ettigi ve Avrupa Birligi'ne girme çabala- n içinde oldugumuz bir zamanda, Avrupa Birli- gi'nin motoru durumun- daki iki ülkenin, Alman- ya ve Fransa'nın dil ve kültürlerinin okutuldugu bölümlerin kapatılması- nı akıl almıyor. Çözümönerileri tngilizce dışındaki ya- bancı dil bölümleri için: 1) ögrenciler arasında eşitsizlik yaratan ve Ana- dolu'daki bir ögrencüıin artık dil bölümünde oku- masıru olanaksız kılan bu üniversite yabancı dil gi- riş sınavının kaldınlma- sı, 1999 yılından önceki gibi yabancı dil sorulan- nın genel üniversite giriş sınavına dahil edilerek, dil bölümlerine ögrenci akışının tekrar saglanma- sı. 2) 2002-2003 ögretim yıh için yeni bir karar alı- narak, 120 ve üstü dil pu- anı alan yeterli sayıda ög- renci olmadıgı için kon- tenjanlan boş kalan dil bölümlerine (Fransızca, Almanca, Rusça, Çinçe, Farsça, Arapça vs.) ön kayıtla ya da sözel, ya da eşit agırlık puanına göre ögrenci alınmasının sag- lanması... Bütün dil bölümlerin- de hazırlık sınıfı vardır, bu konumda alınacak ög- rencilere bölüm dersle- rini izleyebilecek dil bil- gisi ve becerileri hazırlık sınıftnda kazandınlacak- tır. Böylece 2002-2003 ögretim yılında 4000- 5000 yeni ögrenciye üni- versitelerimizde okuma olanagı saglanacaktır. 3) EgerYÖK, ögrenci- ler arasında eşitsizlige yol açan mevcut sınav dizgesinde (sısteminde) ısrar edecekse, Sözel'de 120 barajı korunsun, ya- bancı dil puanında 120 aranmasın, en yüksek pu- andan en düşük puana dogru bir sıralama yapı- larak 1999 yılından beri kontenjanlan boş kalan dil bölümlerinin konten- janlan doldurulsun; bü- tün bu dil bölümlerinin altyapılan çok saglam, yeterli ögretim üyesi, araç-gereç ve dil labora- tuvarlan mevcuttur. 1536 yılında Kanunl SultanSüleyman'ınFran- sızlara tanıdıgı kapitü- lasyonlarla başlayan, 1839 Tanzimat Fermanı ile süren ve Ulu önder Atatürk'ün kurdugu Cumhuriyet ile pekişen Batılılaşma hareketinin temel taşı durumundaki Batı dillerininve kültür- lerinin okutuldugu bö- lümleri kapatmak hem devlet politikası hem de ülke ve dünya gerçekle- ri ile bagdaşmamaktadır. (1) Puanlamo, değer- lendirme ve tercih du- rumlan ile ilgili bilgiler ÖSYM hlavuzlarından, Sıvas 'taki özel dershane ve Milli Eğitim Rehber- likbürolanndan alınmif- tır. (D.N.) Turizme Yüklemeler, Çıkarmalar 17 Ağustos Cumartesi Saat : 19.00 Harbiye Açık Hava Tiyatrosu Bil£i için: 253 36 36 OrhanTEZ A slında, çogumuz biliriz ya, ben yine de söylemeden başlamamayım söze: Tu- rizm sezonunun açılışı, hareketle- nişi, beklentisi mart sonlannda başlar, turizmi kucaklayacak olan yerleşim yerlerinde. Dükkânlar, alışveriş merkezleri cam, kapı, çerçeve yeni bir yüzle, yeni umutlar taşıyarak degiştiri- lir, yenilenir, yeni sezona hazırla- nır. Dahası, atılan mallar, verilen hizmetler o yılın, deyim yerindey- se, modasını da taşımalıdır. örne- ğin, bir bakarsanız, bir yıl halı mo- dadır, bir başka yıl tavuk döner. Turizmin akışına, turistin ulusal kimligine, yerliye, yabancıya gö- re degisir, degjstirilir birçok şey. De- gişmeyen tek şey ise, nedense, hiç- bir zaman turizm beklentilerinin gerçekleşmemesidir. Yani, kabaca, ceplere yeterince nakit girmeme- sidir. Hep aglanılır, durulur... Bu yıl da farklı değil. Sezonun yansına geldigimiz şu günlerde, işler iyi gitmemektedir ve birileri suçlanılmayabaşlanmıştırbile. El- bette kolay degil, turizmcılik iyim- ser bir bakışla yılın yansında ge- çerli bir meslektir, sonraki günler- de yılın geri kalanuıda birikimler- den yenecektir. Ama nedense, ınşaatlar bu yer- leşim bölgelerinde de durak nedir bilmez; dükkân, mağaza kiralan her geçen yıl dövizlerle, üstelik gide- rek artan rakamlarla belirlenmeye deyam edilir; turizme yönelik ye- ni işletmelerin planlan yapılır vb. Kısaca, hem yakınılır, hem de bo- şa kürek sallanmaz! Yalnız, belki de en önemlisi, pay- laşım dengesi hızla bozulmakta; paylann bir kısmı bir yerlerden bir yere dogru hızla akmakta ve turizm gelirleri yüksekse bile bazılannın payı büyürken bazılanın payı hız- la azalmaktadır. burada, kimin hoş- nut oldugu, kimin olmadıgı açık- ça belli olmasına karşın, biline- mez, çözülemez bir sorunmuşça- sına turizme yeni yüklemeler, çı- karmalar yapılmaktadır. Hadi di- yelim, sorun başka yerde aranmak- tadır. Oysa, turistlergelmeye devam et- mektedir! Cumhuriyef //f çy&n Fivt (SVICRE HASTANESI ORUÇ ÇAKMAKLI Sanat AlOlyosi RESİM SERGISI BİLET SATIŞ NOKTALARI Biikırkoy ArKadaş Kılapcvı (OL't?) b4i' 12 /! Boyofılu Mc-lropul Mu^ık (tKia) L'49 4'J 16 Kadıkdy Seyhan Mii7ık (O;'I6) 414 73 64 Şışlı Sağlam Oplık (0212) 234 35 71 S.ıng.fi Ekujlııvı lnşaal (0216)fi?1fl509 Kuls Sokak No 12 KuMlbt-Beyoâlu' Tel 0212 292 59 91 e-mall: oruccaKmaKlKghotmail com KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 2002'300 Vasi Mahkememizce verilen 28.05.2002 tanh ve 2002/300-481 E.K. sayılı karan ile ömer ve Ayşe oglu 1982 d.lu Kemal Engin Karaman rahatsızlıgı sebebiyle 4721 s.TMK'nin 405. maddesi geregince vesayet altına alınarak TMK'nin 419. maddesi gereğince annesi Ayşe Karaman'ın velayeti altın konulmuştur. Keyfiyet ilan olunı. 27.06.2002 Basın: 46626 PENCERE Seçlm Gepçeklepl Örtmsslnl.. 500 büyük sanayi kuruluşumuzun hal-l pür me- lâli gazetelerde sergileniyor... Argo deyişle ayvayı yemişlz!.. özelllkle 'yemişlz' dlyorum, çünkü Ister devletin olsun, Isterözelln, büyük sanayi kuruluşlannın yaz- gısı ülkeyi ilgilendlrir... 4 klşilik bir sıradan allenln temel Ihtlyaçlan için yapması gereken harcama tutan 1 mllyar llranın üs- tüne tırmanmış... Açlık sınırı 334 milyon liraya yükselmiş.. 2001 ytlında borç durumu neydi?.. Iç borç 84 mllyar doları aşmıştı... Dış borç 115 mllyar doları aşmıştı... Iklslnin toplamı ulusal gellrl aştı... Borç toplamı 2002'nln mayıs ayında 204 mliyar dolara yükseldl... Klşl başına gellr 2.219 dolar.. Borç 2.918.. Yukarıdakl sayılar bir Ikl günlük gazeteden gözucuyla devşlrllmlş sade suya rakamlar... Büyük laf etmenln anlamı, allamellğln de sonu yok; herkes biliyor kl Türkiye IMF programını uy- guluyor; belirll aralıkla IMF müfettlşlerl gellyorlar, yönetlml denetliyorlar, yapılanlan begenlrlarse bir borç dlllmlnl daha -son dönemde 1.1 mllyar do- lar- kendi deylşlerfyle 'serbest bırakıyoıiar'!.. Llderlere sorsan: - IMF'nln güdümünden çıkamaz mıyız?.. Felaket olurl.. - Daha ne kadar sürecek?.. 2003 şimdiden bağlandıl.. Üçay sonra seçlm var... Seçlme katılan tüm partilerin ekonomik prog- ramlarının tek adı var: IMF programı!.. Ama plyasada slyasal partlden geçllmiyor... Ellnl sallasan elllsl, saçını sallasan telllsl kadar çok lider ve llder adayı ortalıkta dolanıyor... Dlyellm seçlm yapıldı, medyada 'kibus senar- yosu' denenolasılıkgerçekleştl... Tayylp Erdogan tek başına hükümetlnl kurdu.. Başbakan oldu, koltuğa oturdu.. Neyapacak?.. Hlçl.. Ya uzun süre muhalefette kalmanın ya da hlç de- nenmemlş olmanın yarattıgı sanal havayla seçlm sandıgından önde çıkacak partilerin llderlerl hiçbir şey yapamayacaklannı ve halka hiçbir şey vereme- yecekleıinl bllmlyoıiarmı?,. Bal glbl blllyoriar... Ellerlnde bunalımın faturasını halka ödetmeden dügümleri açacak ve sorunlan çözecek bir slhlrll degnek yoktur; ama, bu gerçeği dlle getlremezler... Bir kez daha yazmıştım; bir gün bir gerçekçl ll- der halka dönüp dlyecek kl: - Slze hiçbir şey vaat etmiyomm, alınteıi dök- meden kalkınma olmaz; falzle borçla yaşamak, Avnıpa'nıngellp blzlkurtaracağına Inanmak, an- cak gerl zekâlılann maıifetldlr... Nerdeo llder?.. • Seçlm sath-ı malllne kayıyoruz... Yoklamalar yapılıyor, yorumlar yayımlanıyor, da- ha şimdiden sözüm ona halkın nabzı tutuluyor, ço- Qu tezgâhtarlıktan gayrı bir şey değil... En dogru lafı Süleyman Bey etmiş, seçlm so- nuçlanndan korkanlara demiş kl: "• Seçlm sonucunu kendlmlze göre saptamak Içln halk mı Ithal edellm?.." Vallahl dogru!,. Seçmenl Ithal edemeylz.. Ama partı Ithal etsek.. Yada llder Ithal etsek.. Hlç fena olmaz!.. Zaten Cllnton Türklye'ye gel- mlşken hazır fırsatı kaçırdık... Ot, ,L VEFAT Çalışma arkadaşımız MAHMUT YAVRU* 29 Temmuz 2002 Pazartesi günü kaybettik. Merhuma Tann'dan rahmet, yakınlarına ve dostlanna başsağlığı dileriz. DÜZELTME SERVİSİ VEFAT Çok değerfi çalışma arkadaşımız MAHMUT YAVRUyu kaybetmiş olmanın büyük üzüntüsü içindeyiz. Merhuma Tann'dan rahmet, yakınlanna ve dostlanna başsağlığı dileriz. CUMHURİYET ÇALIŞANLARI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle