Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 ARALIK 2002 CUMA
DIZI
Peyam-ı Sabah gazetesindeki sert yazılanyla Kurtuluş Savaşı'na karşı mücadele etti
liKemal'inhazinsonu
Basmı
Mivase İlknur
A li Kemal,
/W Mustafa
2. M. Kemal'e ve
milli mücadeleye
karşı en saldırgan
tutumu alan gazete-
ciydi. Damat Ferit
kabinesinde nazır
olarakda görev yap-
tı. Peyam ve Sabah
gazetelerinin birleşmesi sonucu adı-
nı Peyam-ı Sabah olarak değiştiren
gazeteden Mustafa Kemal'e ve diğer
komutanlara şu sözlerle saldırıyordu:
•'_.Yalancı miDiyet davusı şer-i şeri-
fe aykmdn-_"
"...ldamLİdam!..İdam!..Mustafa
Kemal cezasnu bulacakL"
"—Mustafa Kemal'in maskaralüda-
"_Büyük Millet MecBsi küçük he-
riflerin' esiri olmuşrur_."
u
~Ankara ileri gelenlerinin zihniye-
tiyte ancak Iran veTüran'a gidebiliriz.
Edirne, tzmir ve İstanbui'un hürriye-
tine yetişemeyiz-."
Gazeteci ÖrhanKaraveB, "Tanıdı-
ğnı Nâzım Hikmet" adlı kitabında Ali
Kemal'in "tzmir ve tstanbul'un kur-
tuluşunu göremeyiz" dediği tarihe (26
Ağustos 1922) dıkkat çekerek şöyle
diyor: "OrtağâErmeniokhığuiçinAr-
tin Kemal adıyla da anılan, Milli
Mücadele ve Mustafa Kemal düş-
manı, vatan haini Ali Kemal'in son
berzesine dikkat ediniz: 26 Ağustos
1922! Evet, sabah karanhğuıda Türk
toplannın gümbürtüsüyle başlayan
'Büyük Taaruz'un tarihi bu.
Gazetesinin başmakale' sütunun-
da ve her köşesinde durup dinlenme-
den zehrini döken bu Ali Kemal, tz-
mir'in kurtuhışu üzerine yüz seksen
derece dönüş \
>
aparak bakın ne diyor
sonyazfimda: 'Izrnırkurtuldu. Türk'ün
bayramıdırbu. (Mustafa Kemal Paşa
ve arkadaşlanyla) gayelerimız zaten
bir idi! Halen de birdir!'-''
(Peyamı Sabah, 10 Eylül 1922)
Ali Kemal, Beyoğlu'nda traş olur-
ken tutuklandı ve Ankara'ya doğru
yola çıkanldı. Izmifte Nurettin Pa-
şa'nm gafletiyle halk tarafuıdan linç
edilerek bir ağaca asıldı.
Nâzım'ın dlzelerlyle
Nâzun Hikmet, Ali Kemal'in öykü-
sünü 'Memleketimden tnsan Manza-
ralan'nda şu dizelerle anlatıyor:
W Ali Kemal, Mustafa Kemal'e ve Kurtuluş Savaşı'na karşı en
saldırgan tutumu takınan gazeteciydi. Peyam-ı Sabah
gazetesinden "Mustafa Kemal cezasını bulacak, Büyük Millet
Meclisi küçük heriflerin esiri olmuştur" gibi sözlerle saldınyordu.
W Ali Kemal, Beyoğlu'nda traş olurken tutuklandı ve
Ankara'ya doğru yola çıkanldı. Izmit'te Nurettin Paşa'nın
gafletiyle halk tarafuıdan linç edilerek bir ağaca asıldı.
inçedilereköldüriildü
1
' 869 doğumlu olan AH Kemal
gazeteci, yazar ve siyaset ada-
mıydı. Çocukluğu ve gençli-
ği I. Meşrutiyet sonrası Istanbul'da
geçen Ali Kemal, yaşadığı dönemin
fikri ve siyasi dalgalanmalanndan
büyük ölçüde etkilenirken diğer
yandan ailesinin aşıladığı aşın sal-
tanat yanlısı fikirlerini ölümüne
kadar sürdürdü.
Paris Siyasal Bilgiler Yükseko-
kulu mezunu olan Ali Kemal, Jön
Türkler arasına katıbruştı. II.Meş-
rutiyet'in (1908) ilanından sonra
Istanbul'a dönen ve başyazan ol-
duğu îkdam'da Ittihat ve Terakki'ye
yönelik sert eleştirileri yayımlanan
Ali Kemal, 31 Mart olaylannın için-
de yer aldı ve sonrasmda yeniden
Avrupa'ya kaçtı.
31 Mart vakası öncesi dönem-
lerde, Padişah içinjurnalcilik yap-
tığı Yıldız Sarayı arşivlerinden çı-
kan belgelerden anlaşıldı. 1919yı-
lında Damat Ferit Paşa kabinesin-
de önce Maarif sonra da Dahiliye
nazın oldu.
Nazırlıktan aynldüctan sonra Pe-
yam-ı Sabah gazetesinde ittihatçı-
hğın devamı olarak gördüğu Kuva-
yı Milliye ve Kurtuluş Savaşı'na
karşı mücadele etti. Ortağırun Er-
meni olması nedeniyle "Artin Ke-
mal" lakabıyla da anılan Ali Kemal,
Wilson Prensipleri Cemiyeti'nin
kuruculanndandı.
Amerikan mandasını isteyen ce-
miyet üyelerine karşın Ali Kemal
önce Ingilizlere sonra da Fransız-
lara meyletti. Istanbul hükümetin-
den Kuvayı Milliye'nin kökünü ka-
zımasını isteyen Ali Kemal'e gö-
re, Yunanistan'a karşı savaşmak
çılgınca bir teşebbüstür.
Kurtuluş Savaşı sırasında Kuva-
yı Milliye ve Mustafa Kemal aley-
hine yazdığı ajitatif yazılan
TBMM'nin tepkisini çekti.
îstanbul Hükümeti ile Heyet-i
Temsiliye arasında Amasya'da ilk
temas sağlandığında Heyeti Tem-
siliye tarafuıdan talep edilenlerin
başmda Ali Kemal"in Milli Mü-
cadele aleyhindeki yazılanna son
verdirilmesi ve tutuklanması is-
tendi.
Ali Kemal, Kuvayı Milliye'nin
emperyalist ülkelere karşı başan
kazanması üzerine yüz seksen de-
rece dönüş yapar. tzmir işgalden
kurtulunca 11 Eylül 1920 tarihin-
de "Kuvayı MflKyecflerk zaten ga-
yeter biridi ve birdir" diye yazmak
zorunda kalan Ali Kemal, 23 Ni-
san 1920'de faaliyete geçen
TBMM'nin aldığı bir kararla Da-
mat Ferit ile birlikte vatana ihanet-
le suçlananlar arasında yer aldı.
Ankara tstıklal Mahkemesi sava-
şın sonlanna doğru Ali Kemal'i
idam cezasına çarptırdı. Savaşın
kazanılmasından sonra Istanbul'da
tutuklandı, yargılanmak üzere An-
kara'ya götürülürken 1922 yılmda
tzmit'te linç edilerek öldüriildü.
Kartallı Kazım
köprünün orda bir ağacı gösterdi
Tatar yüzlü adama
"-Şu köprünün dibindeki ağaç yok
mu?
Art ayaklan üstüne kalkmış
hayvana benzeyen ağaç?
Şu, soldaki,
koskocaman
Bak.
Dallan köprüyü aşan.
O dallara astılar ölüsünü Ali Ke-
mal'in.
Istanbul'dan kaldınldı herif
güpegündüz
berber'den
Beyoğlu'nda traş olurken.
338'de..."
"-Kimbu Ali Kemal?''
"•Cazete muharriri,
îngiliz'den para alır.
Adamıydı Halife'nin.
Gözlüklü
şişman.
Kan damlardı kaleminden
fakat murdar
fakat pis bir kan.
Gün olur daha derin
daha geniş yara açar
kaleminin düşmanhğı
mavzerin düşmanlığından."
-tzmit bizde miydi o zaman?"
"-Yeni girmistik.
Ingihzler tstanbul'daydı daha.
Ali Kemal'i çalıp getirdiler tngi-
üz'in mavi gözünden."
tepede
Saray Meydanı'nda hükümet ko-
nağı var
kolordu dairesi,
oraya götürdüler.
Konaguı önü meydan sokaklar adam
almıyor.
Kaynıyor kannca gıbi Izmit halkı.
Fakat öfkeli fakat merhametsiz.
"-Koştum aşağrya.
Ben iskeleye inmeden
çıkarmışlar Ali Kemal'i motordan.
Şurda
Ath bir adım. Etrafinı polislerle su-
baylar almış. Kireç gibi yüzü. Sanşın.
Birden ahali başladı bağırmaya:
'Kahrol Artin Kemal'-"
Sövlevde Ali Kemal
Mustafa Kemal'in "BüyükSöy1ev"in-
de Ali Kemal'in adı pek çok kez geçi-
yor. Dahiliye Nazırlığı döneminde 23
Haziran 1919'da yayınladıgı genelge
ile Mustafa Kemal'e karşı halkı kışbr-
tarak destek bulmasını ve isteklerinin
yerine getirilmesini önlemekisteyen Ali
Kemal, SaitMoDa'nın Ingilizlere geç-
'Bizinereye
götürüyorlar'
a
f ok güzel, çok âlâ bu yalancı uya-
nış...Bundan sonra gelen Kuvayı
Milliye; düşmanların karşısuıda eli
urulur, vatan onlann keyiflerine göre
taksime terkedilir. bakınız sevgili yeşil Iz-
mir'imizin haline, buna can dayanmaz.
Hal, maalesef meydandadır ki, kimse bun-
lara bir şey yapmağa kadir olamadı. Bunlar
ise ne surette olursa olsun herşeyi yaptılar,
vaziyete yeniden hakim oldular.
Dün nasıl Ahnan askeri diktatörlüğünü
ahnakla bugün çöküntüye uğramışsak, şim-
di de Rus Bolşevikliğine can atmakla yann
dünya sahifesinden tamamen silinmek isti-
yoruz. Düşünce birliğimiz için de bizi en zi-
yade tutan dini hilafet iken, Bolşeviklikle her
şeyden evvel bunlan ayaklar alnna alarak de-
lice, iftidane çiğnemek emelindeyiz. Karşı-
mızda, başımızda bulunduğundan ise yine
haberimiz yok.
Şimdi bunun, bu sevgi kuvvetinin karşı-
sına bir dönme Kabakçının Kuvayı Milliye-
si ve sahtekâr Bolşevildik propagandası ile
ne dereceye kadar çıkabiliriz bilmem.
Bümiyorlarki, tngiltere tehdide gelmez. Ve
biz bunuyapmakla kendimizi büsbütünmah-
vederiz. Hayır, bunu anlamıyoruz. Bilakis Kır-
mızı ordu. Yeşil ordu gibi değişik maskara-
lıklar, iğrenç hokkabazhklarla onu güya
amana düşürecek, ocakla anlaşmaya mec-
bur edeceğiz.
Hilafetın Türklerde kalması ve tstanbul'un
hilafet merkezi olmak üzere kahnası en bi-
rinci ve mukaddes emelimizi teşkil etmek-
tedir. Buna nail olabihnek için tngiltere,
Fransa, Italya'nın yardımına muhtacız.
Hafiz İsmail
(Alemdar gazetea- 5 Mart 1920)
tiği şiireli bilgilerde de "sathk biri"
olarak tanımlanıyor. Bilindiği gibi Sa-
it Molla'nrn Ingıliz ajanı olduğu bel-
gelerle kanıtlanmıştı. Milli Mücadale
karşıtı yazarlardan Refı Cevat ile Re-
fık Halid ise 150'likler listesine ahna-
rak sürgüne gönderildi. Refık Halid,
1938'de çıkan afla yurda geri döndü ve
yazarlığa devam etti. Işgal dönemin-
de bağımsızlık mücadelesine canı pa-
hasına destek veren gazete ve gazete-
cilerde vardı. Yunan askerleri tarafuı-
dan öldürülen Hasan Tahsin'in Hu-
kuk-u Beşer'inin yanında "Yeni
Gün","tzmir'e Doğru", "Hâkimiyet-
i Miffiye".
tt
Anadohı","Doğru Söz"
ve Anadolu'da çıkan birçok gazete
mücadelenin yanında yer aldı. tsmi bu-
gün saygıyla anılan o dönemin vatan-
sever gazetecilen arasında ise Osman
Nevres, Mustafa Necati Bey, Hüseyin
Vasıf Çınar , ^'unus Nadi, Haydar
Rüşdü'yü unutmak mümkün mü?
Yarın: Kuvayı Milliye'ye
saldırılar
istikbal
D
14 Kasım 1928 tarihli Karagöz. Atatürk'ün
gazetecüerie yapöğı görüşmeler ve okul zryaretlerL.
üşmanlanmız ınsaflıdırlar. güven
vericidirler. Baki dosüuğu
unutmazlar. Mütarekeden sonra
da devlet için bir hayat temın etmeleri
ku\r
vetle mümkündü. Ancak o devlet,
millet düşmanlan, bizi yine rahat
bırakmadılar. Isimlerini değiştirdiler. Ve
Milli Teşkilat namı altında yine ortaya
atıldılar. Mütarekeden sonra Itilafa
düşmanlık beslediler. Ve dahildeki
vatandaşlanmıza, dindaşlanmıza
saldırmaktan geri kalmadılar.
Işte son saatleri yaklaştı. Bu günlerde ne
olacaksa olacak. Son kararlar verilmek
üzeredir. Yangından ne kurtanlırsa
memleket için kârdır. Kurtanhnası
mümkün olan şeyleri kaybetmek gaye
değilse bir akıÜı siyaset takip etmeğe
mecburuz. Mütareke şartlannı tamamen
icra edip hiç değilse iyi niyet
göstermemiz gerekir.
Fakat bütün bunlar KUVAYI MlLLtYE
denilen maskaralık ortadan kalkmadan
kabil olmaz.
(Alemdar gazetesinde isimsiz yazt-
23 Mart 1920)
Afla dönüp
yazarlığa
devam etti
-T%eük Halit Karay, 1988 de
mf Istanbul "da doğdu. Mekteb-i
JL m. Sultani'yi ve Mekteb-i
Hukuk'u yanda buakıp Maliye'de
katip olarak çalışmaya başladı.
19O8'de katipliği bırakarak Servet-i
Fünun ve Tercüman-ı Hakikat'te
çalışmaya başladı. Bu arada
kendisine ait Son Havadis adıyla
bir gazete çıkaran Karay. bunu
ancak 15 ay yaşatabildi. Fecr-i Ati
topluluğuna katıldı. Kalem adlı
mizah dergisinde "Kirpi
rı
müstear
adıyla yazılar yazdı.
Gazeteci Ahmet Samim'in
Ittihatçılar tarafından öldürülmesi
nedeniyle Ittihatçriara karşı
köşesinde mücadele başlattı.
1913 'te Mahmut Şevket Paşa'nın
katlinden sonra Sinop'a sürüldü.
Damat Ferit Paşa ile dostluğu
sayesinde mütarekeden sonra
Hürriyet ve Itilaf Fırkası'na katıldı.
Damat Ferit tarafından Posta ve
Telgraf Umum Müdürlüğü'ne
atandı(1919).
1922de Beyrufa kaçtş
Kurtuluş Savaşı sırasında Alemdar
Gazetesi'nde "Kirpi", "Aydede" ve
kendi imzasıyla Kuvayı Milliye
Haraketi'ne saldıran yazılar
yazmaya başladı. Izmir'in
işgalinden sonra Kuvayı Milliye
Hareketi ile îstanbul Hükümeti
arasında yaşanan telgraf krizinde
Istanbul Hükümeti'ni tuttu.
Istanbulun işgalden kurtuluşundan
sonra 9 Kasım I922'de Beyrut'a
kaçtı. 150'likler listesine alınması
ve ihracının istenmesi üzerine
Suriye uyruğuna geçti. Af
kanunuyla I938'de yurda dönerek
yazarlığına devam etti.
Bugünün
süngüleri
....Bir zaman Rumeli'de
(Süngü)ler, (Top)lar çıkaran
Ittihat ve Terakki şimdi de
Anadolu'da (Izmir'e Doğru)lar,
(Müdafai Milliye)ler çıkanyor.
Süngü, Top ne derdi? Bugün
"İzmir'e Doğru", "Müdafai
MflBye" ne derse onu derdi:
Küfür, iftira, meydan okuma. harp
ve hile teranesi... On senedir
Ittihat ve Terakki zihniyetinde
hiçbir fark hasıl olmamış, Ittihat
ve Terakki medeniliğe, insanlığa,
akıl ve izana doğru bir adım bile
aşmamış...Efendiler! (Süngü) ve
(Top) Rumeli'ye hayır
getirmemişti, korkuyoruz ki aynı
tezvirler. aydın meydan
okuyucular ve aynı aptallıklarla
dolu bugünkü (Izmir'e Doğru)lar,
(Müdafai Milliye )ler de sevgili
Anadolu'muza felaketler
getinnesin!
Reflk Halit (Alemdar gazetesi)
TarihAnzavur isminikaydedecektir
K
'endilerine haksız yere Kuvayı Milliye adım
veren, senelerden beri kanlı pençeleri altında
inlettikleri zavallı milletin sakin adını bu son
cinayet isteklerinin tatminine alet etmekten de
çekinmeyenlere karşı bütün milletin birleşik sinesinden
kopan lanet ve nefret sesine en yiğitçe tercüman
olanlann başmda hiç şüphesiz tarih. Ahmet Anzavur
ismini kaydedecektir. Padişahına sadakatinden,
milletine aşın bağlılığından başka hiçbir hisle
mütehassıs olmayan ve sırf padişah, dini ve milleti
uğrunda her türlü fedekârlıklan yapan ve tabii bütün bu
gayeler için çalışanlar gibi mahiyetleri bilinen gazeteler
ve muhaliflerin ayıpladığı ve sövdüğü Ahmet Anzavur
Bey, gayrı milli ku^'etlere karşı savaşı genişletmiş ve
mühim başanlar kazanmıştır.
Refı Cevat (Alemdargazetesi-22 Mart 1920)
BİRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Bir Yılın Sonunda...
Bu yazımız bir yıl sonu yazısı.
Okurların, bütün bir yıl boyunca, çokça rastla-
dıkları konulardan bir an için sıyrılıp sözü edebi-
yata, şiire getirsek nasıl olur?
Ancak, öteki konulan yoksamadan yapacağız bu-
nu. Nasıl yoksayabiliriz ki? Her şeyden önce sa-
vaş sınırlanmızın yanı başmda patladı patlayacak
halde. Işin içine biz de bulaşmış durumdayız şim-
diden.
Kimse lafı gargaraya getırmesin: Irak'ın bölün-
mezlığini savunup dışında kalabilirdik olan bitenin.
Zaten ABD ve Ingiltere dışında kimse bölünmeden
yana değıl. Hep birlık olup, ABD bölgenin dışında
tutulabilirdi. Dış politika, bu çizgide ve dünya ça-
pında örgütlenebilirdi. Bize yakışan da o olurdu.
Ama nerede o bağımsız irade?
Dolann arkasından sürükleniyoruz, yazık!
Konuya yeni yılda tekrar gelmek üzere, okuria-
nma, Erol Manisalı nın, Gundoğan Yayınları'ndan
çıkan Düşünceler adlı kıtabını okumalarını önere-
ceğim. Yazar, Türkiye'nin elealınmayan "esasso-
rvnlarından" başlayarak, Attilâllhan'lanelertar-
tıştığını anlatıyor. Bir "farklı" kıtap!
Bir de bugün'ü, geçmiş ve gelecekle, nesri de
şiirle harmanlayan Sunay Akın'ın -tadına doyul-
maz- eseri: Onlar Hep Oradaydı. Çınar Yayınla-
n'ndan!
•
Şiir antolojilerine bir yenisi katıldıDünden Bu-
güne TürkŞiiri. Evrensel Yayınlan'nda çıkan bu beş
ciltlik eseri, Asım Bezirci ve Kemal Özer hazır-
lamışlar. İlk cilt "halk ş/;ri"ne, ikincisi "divan şi-
in"ne, son üç cilt de, 1900'den 2000'e "yenişiir"e
aynlmış. Ekte de bir CD.
Usta işı örnekler ve açıklamalar...
Kutlanacak bir çalışma!
Yaşar Miraç'ın şiirıni sever misıniz?
Belki derin derin ılerleyen bir ırmak değil, ama
şınl şırıl akan bir deredir yazdıkları. Biri ötekine
yeğlenemez, ikisi de güzeldir ve şiirimizin zengin-
likleri arasındadır. Bilim Sanat Galerisi'nden çıkan
1001 Şiir, baskısı, seçimı ve içerığiyle, Yaşar Mi-
raç'la yeni bir bağlılık kurmanızı sağlayacak.
Onu daha çok seveceksiniz...
•
Turgay Fişekçi'yı size tanıtmaya gerek var mı?
Gazetemızde haftalık yazılannı zevkle okudu-
ğumuz yazar, önde gelen şairlerimiz arasında da.
Daha önce çıkan üç şiir kitabı, Yitik Bahar, Dip Sev-
gi, Sevgi Bağlan, pek beğenildi ve ödüller de al-
dı.
Esin perilerinin bu yılki armağanı, Kumral Gök-
kuşağı.
Sözü ona getirmeden söylemeliyiz de: Fişekçi,
Türk şiirinde "başka"lığını ispatlamış bir şair ola-
rak, günumüz şiiri üstüne eleştiri hakkını kendin-
de buluyor ve o konudaki görüşü de genellikle
olumsuz.
Onun, 6 Kasım günlü gazetemizde çıkan Günü-
müz Şiiri adlı yazısını okumuş olmalısınız. Fişekçi
orada, genç şairleri -birkaç pırıltı dışında- yerden
yere vuruyordu. Bana göre de haklıydı.
Günümüzün genç şairleri özeleştirilerini yapma-
lı ve deıienip toparlanmalılar.
Şiir ciddi bir iştir!
Kumral Gökkuşağı, şairin sevgi dünyasından
damrtılmış şiirler. Derin bir bağlılık ve çarpıcı ım-
gelerte yürüyor kitap. Aşka yazılmış en güzel ne-
şidelerden biridir bu eser.
Sevgilinin gözlerine, ellerine, alnına, boynuna, di-
line, sesine, ayaklarına, kokusuna, bir şair ancak
bu denli içten seslenebilırdi:
Bir dil var sende dılımi bağlayan
Bir dil var bende dilini çözecek
Ama şairin sevgilisi de, "bilinmedik bir dünya-
dan" gelmiş gibidır:
Başım dönüyor yokluğundan
Bakıla bakıla eskitilmiş dünyada
Hiç görmediğımsin
Ve özleyişin o yakıcı sorusu:
Yokluğun söylüyor varlığını
Göller boyu gidilen gözlerinden
Gelinmez mi geri?
Kitabı kapadığımda, "Oh, dünya varmış" de-
dim ve Fuzulî'nin o ünlü dizesi geldi aklıma:
Aşk imiş her ne var âlemde
Turgay Fişekçi'yı, aşka yazdıklanndan dolayı
kutlamalıyız...
* ı t a p 1 a r ı
Dimitri Kantemir
0SMANLI IMPARATORLUĞU'NUN
YÜKSELİŞ VE ÇÖKÜŞ TARlHl
2 CİLT
5.BASKI
Yazann. Latınce olarak yazdığı Osmanlı Tarihi. Ingılızce,
Fransızca, Italyanca. Almanca \e Romenceye çevrilmış,
A\Tupa bilım çevTelennden genış ılgı görmüştûr.
Cıltlenn sonuna yazann ekledıgi genış açıklamalarla
degen bn- kat daha artan bu yapıt. ûnlü Hammer
Tarihı'ne de öncülük etmış ve Osmanh tanhıyle ilgıli
pek çok önemli noktayı bılimsel yönden ortaya koymuştur.
Pazarlama A Ş Turkocağı Cad. No 39 41
Dil Derneği'nin Türkçe Sözlük'ünü,
Yazım Kılavuzu'nu kullanmak
hem Türkçe'ye, hem derneğe katkıdır.
Bilgi için: 0312-425 83 60