19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27ARALIK2002CUMA CUMHURİYET SAYFA [email protected] 11 Ankara ve Washington, Irak harekâtında işbirliği konusunda uzlaştı. Aynntılar masada ABD üe anlaşmatamamSERKAN DEMtRTAŞ / SERTAÇ EŞ ANKARA - Türkiye ve ABD arasmda Irak harekâtına ilişkin uzun süredir yürütülen görüş- melerde büyük oranda uzlaşmaya vanldı. ABD'nin Irak harekâtı sırasında ve sonrasın- da "uzun süreH lojistik üs" olarak kullanmak is- tediği Türkiye'ye, büyük çoğunluğu Irak top- raklannda olmak üzere en çok 80 bin asker göndereceği öğrenildı. Türkiye'nin, Irak'ın ge- leceğı ve Kuzey Irak'ın statüsü konulanndaki kaygılannı gideren ABD, bölgedekı Kürt grup- lanyla Ankara arasında "çaöşma" çıkmaması içintaraflar arasındabiruzlaşı sağladı. ABD'nin Türkiye'den asker istemediği, ancak Türki- • Türk topraklanna en fazla 80 bin ABD askeri konuşlanacak. Türkiye, ABD'nin harekât sırasında ve sonrasında "uzun süreli lojistik üssü" olurken Kuzey Irak'a ilişkin "kırmızı çizgilerini" kabul ettirdi. ABD. Türkiye'ye. Kuzey Irak'ta istemediği ülke askerlerinin bulunmayacağı güvencesini verdi. ye'nın karar alması durumunda ne kadar asker sağlayabileceğini sorduğu öğrenildi. Kuzey Irak'ta Türk ve Amerikan askerinden başka ül- ke askerinin bulunmaması yönünde kazanım- lar elde eden Ankara, bugünkü MGK toplantı- sının ardından yılbaşına kadar Washington'a yanıt vermeyi planlıyor. ABD ile üzerinde uz- laşı sağlanan konular satır başlanyla şöyle: • Kuzey Irak'ta bağımsız Kürt devleti ku- rulmayacak. Irak'ın yönerim şekli halkm ka- ranyla belirlenecek. • Federal bir yapı olursa. Türkmenler de KDP ve KYB statüsüne sahip olacak. Kfirtlcre ağır silah verümhor • ABD, Kürtleri ağır sılahlarla donatmayacak. Kuzey Irak'ta PKKKADEK korunmayacak. • Türkiye, Kuzey Irak'a girme karan veril- ROBERTSON: NATO destek verecek Dış Haberier Servisi - NATO Genel Sekreteri George Robertson. ABD'nin Irak politikasını savundu ve olası bir savaşın tekyanlı olmayacağını söyledi. tngiliz yayın kuruluşu BBC'ye konuşan Robertson, NATO'ya üye ülkelerin Irak'la olası savaş durumunda ABD'ye gereken yardımı sağlaması gerektiğinı behrtti. Robertson, George Bush yönetiminin, Irak'ı silahsızlandırma sürecinde Birleşmiş Milletler'in kurallanna bağlı kaldığını savundu. Robertson, silah denetleme sürecınin çökmesi ya da BM'nin Irak'a saldınya onay vermesi durumunda, NATO üyelerinin ABD'ye gereken her türlü yardımı yapma konusunda "ahlaki vükümlülüğü" olduğunu öne sürdü Robertson. Bush'un Irak konusunda BM'yi by- pass ederek savaş açacağı konusundaki iddialann hatırlatılması üzerine, ABD'nin yalnız hareket etmeyeceğini söyledi. Robertson, ABD'nin böyle bir operasyon için başka ülkelerin hava sahasına ve üslenne ıhtiyaç duyacağına dikkat çekti. OPERASYONA HAZIRLIK - Irak operasyonu için askeri hazııiıklara hız veren ABD. Türkiye'nin de aralannda olduğu birçok ülkenin desteğüıi yanına almak istiyor. ABD'nin Irak harekâtında "uzun süreli lojistik üs" olarak kullanmak istediği Türkiye'ye. büyük çoğunluğu Irak topraklannda olmak üzere en çok 80 bin asker göndermek istiyor. mesi durumunda 1926 Türkiye-Irak anlaşma- sında sınır ötesi olarak tanımlanan 75 kılomet- relik bölgeye konuşlanacak. Bu bölgeye Musul da dahil. Türkiye, Kürt gruplan ve ABD ile va- nlan uzlaşıya göre bölgede "geçici ve istikrar sağtayKi" olarak bulunacak. Türkiye'nin Kuzey Irak'taki varhğı, bölgedeki güçler ve ABD ile yapılacak düzenlemeye uygun olacak. • Ingiliz askerleri Türk topraklannda ve Kuzey Irak'ta konuşlandınlacak. Kuzey Irak'ta hangi ülkelenn ne kadar birlik bulunduraca- ğı da Türkiye ile yapılacak damşmalarla be- lirlenecek. Kuzey Irak'ta taraflar arasında ça- tışma çıkmaması için ABD, Türkiye ve Kürt gruplannı uzlaştıracak. • ABD'nin istediği üsler ve liman- lar kullanıma açılacak. Deniz yoluyla getırilecek teçhizat, Mersin ve tsken- derun limanlanna boşaltılacak. Incır- lik'in yanı sıra Dıyarbakır Hava Üssü, Malatya'Erhaç Üssü, Muş ve Batman havaalanlanndan ABD yararlanabile- cek. Dıyarbakır'a uydu haberleşme sis- temının yerleştinlmesi ve bu üssün ABD'nın kuzeyden hava harekâtında merkezi olması bekleniyor. Türkiye, ha- va sahasını ABD'ye açmış olacak. • Türkiye, harekât sırasuıda en faz- la 80 bin Amerikan askerinin toprak- lannı kullanmasına izin verecek. An- cak Türkiye, bu askerlerin harekâttan çok kısa bir süre önce konuşlandınl- masını ve büyük bölümünün hemen Irak'a geçırilmesini istiyor. Türki- ye'de kalacak kara birliklerinin mer- kezi olarak Silopi-Şırnak hathnın kul- lanılması öngörülüyor. • ABD, Türkiye 'den harekâta katıl- ması için asker ıstemedi, ancak Tür- kiye'nin ne kadar askerle katılabile- ceğini sordu. • ABD'nin kuzeyden Irak'a gir- mesınin ardından tarık ve top gibi ağır silahlann sevkıyatınm da demiryo- luyla yapılması bekleniyor. Mersin Limanı'ndan Bağdat'a kadar demir- yoluyla bağlantı sağlama olanağı var. • ABD'nin harekât sırasında Türki- ye'ye vereceğı güvenlik garantıleri kap- samında, Irak'ın olası fîize saldınsına karşı birtür füze kalkanı yerleştirilecek. • Irak'ta rejımin yıkılmasının ardın- dan yaşanacak süreçte Türkiye de etkin rol alacak ve Kuzey Irak'ın statüsüne iliş- kin kararlarda söz sahibi olacak. • Türkiye'nin ABD ile pazarlığın- da en tartışmalı konuyu yasallık so- runu oluşturuyor. Türkiye, harekât için BM karannda ısrarh. ABD ise BM karannın koşul olarak görülmemesi gerektiği görüşünde. Harekâtın NA- TO karan çerçevesinde yapılması gö- rüşü Ankara'da sıcak karşılanmıyor. • ABD Türkiye ile yapılan görüş- melerde "hemen" yanıt verilmesini, hemen olmazsa da yılbaşına kadar bir karar çıkmasını istedı. Grossman ve Taylor, tazminatlan görüşmek için geldi. Türkiye maliyetini çıkardı: 28 milyar dolar Washington'la para konuşulacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye ve ABD, Irak'a olası bir ha- rekâtın ekonomik boyutunu görüşme- yi sürdürüyor. Türkiye'nin, önerilen 3-5 milyar dolarlık paketi yeterli bul- maması üzerine ikı üst düzey yetkili- sini Ankara'ya gönderen Washington yönetimi, Ankara'nın kaygılannı gider- meye çalışacak. Türkiye ise olası bir savaşın Türk ekonomısıne 28 milyar do- larlık bir zararvereceğini belirtirken taz- minat düzenlemesinin IMF ya da Dün- yaBankasıaracılığıyladeğıl, ABDHa- zinesi'nce yapılmasını istiyor. ABD Dışişlen Bakan Yardımcısı Marc Grossman ve Hazine Bakanlığı Müsteşan John Taylor, bugün Anka- ra'da temaslarda bulunacaklar. Gross- man ve Taylor'un ekonomiden sonım- lu Devlet Bakanı AB Babacan ve Dı- şişlen Bakanlığı yetkılilen ile bir ara- yagelmelen bekleniyor. Grossman'ın aralık ayı başındaki ziyareti sırasuıda Hazine Müsteşan FaikOztrak ile yap- tığı görüşmenin devamı niteliğindekı temasta, Türkiye'nin ekonomik zarar- lannın aynntılandınlması bekleniyor. ABD Dışişlen Bakanı Coün Po- weü"ın, Dışişlen Bakanı Yaşar Ya- kış'la bugün bir telefon görüşmesi yaptığı öğrenildi. Edinilen bilgıye göre Powell-Yakış görüşmesinde. Taylor ile Grossman'rn Ankara'ya yapacak- lan ziyarete ilişkin görüş alışvenşin- de bulunuldu. Dışişlen Bakanlığı'ndan yapılan yazüı açıklamada, "Irak'ayö- neKk olası bir harekâtın Türkiye'ye yansımalan ve bu konudaki endişele- rimiz. bundan önce gerçekleştirilen te- maslarda ABD tarafına iletilmiştir. ABD tarafinın bu konuya ilişkin du- yarühğımıza öncelik vermeleri ve ko- nunun ekonomikboyutunu ele alacak bir heyet olarak görüşmelerde bulun- mak üzere ûJkemize getaneleri mem- nuniyet vericidH-" denildı. Türkiye, savaşa girmesi durumunda yapacağı askeri harcamalar dışındaki genel zararlann toplamını 28 milyar do- lar olarak hesapladı. ABD Savunma Ba- kan Yardımcısı Paul\Volfowitz'in öner- dıği 3-5 milyar dolarlık kısa vadelı yar- dımnı yeterli olmadığını yinelemesi beklenen Ankara, olası bir harekât sı- rasında "daradüşmesidurumunda" ya- şama geçirilecek birmekanizma kurul- masını istiyor. Türkiye'de ekonomik sorunlann kaynağında "güven" prob- lemının yattığı belirtilırken, bu soru- nun giderilmesi için ABD'nin başta yahnmcılan olmak üzere olanaklan- nı harekete geçırmesi bekleniyor. An- kara, tunzm kayıplan, petrol fiyatla- nnın yükselmesı ve faiz oranlannın artmasını en cıddi zararlar olarak gö- rüyor. Türkiye'nin ABD ile temasla- nnda 28 milyar dolarlık tazmınat iste- meyeceği, zararlanm yeterince karşı- layabilecek mekanizmanın oluşturul- masını gündeme getireceği öğrenildi. Talabani, AKP ve CHP liderleriyle görüştü Baykal: Türkiye güç bir döneme giriyor 'Federasyon için anlaştık. Türkiye 'nin bu karara kanşma hakkıyok' KDP, 'Kürdistany dan vazgeçmiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel Başka- nı Deniz Baykal, Kürdıstan Yurtseverler Birliği (KYB) lideri Celal Talabani ile gö- rüşmesının ardından. "Tür- kiye, güç bir dönemin içine doğru gntvor" dedi. KYB lideri Talabani, Sad- dam muhalıflerinin Lond- ra konferansının ardından geldıği Ankara'da temasla- nnı AKP lideri RecepTay- yip Erdoğan ve CHP lide- ri Baykal ile sürdürdü. Er- doğan ve Talabani, yakla- şık yanm saat görüşürken gazetecilere açıklama yap- madılar. KYB lideri, Erdo- ğan'ın ardından CHP Ge- nel Merkezi'ne geçerek Baykal'ı zıyaret etti. Bay- kal, Talabani ile yanm sa- at süren görüşmesinin ardın- dan gazetecilerin sorulan- m yanıtlarken KYB lideri Irak konusunda tt son olay- larm fotoğrafim çektikleri- ni" söyledi. Baykal. fotoğ- rafin ne olduğunun sorul- ması üzerine, "MGK'deko- nu ele alındıktan sonra hep beraber göreceğiz'' yanıtı- nı verdi. Baykal, "Endişe- li mismiz" sorusuna da "Ta- bii: rahat, ferah hissetmek için bir neden yok. Güç bir döneme giriliyor. Önemli olan güçiükleri en doğru bi- çimde göğüslemek. Lma- nm bunu başannz" karşı- lığını verdi. AYHANŞİMŞEK AIVKARA - Irak Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) Ankara temsilcisi Sefin Diza>i "Muhaüf gruplar olarak Saddam sonrası Irakta federarjf bir y önetim için anlaşük. Türkiye'nin bu karara kanşma haida yok" dedı. Ankara'nm Türkmenleri gözeten "etnik değü, coğrafi temelde federasyon"a yeşil ışık yakmasını değerlendiren Dizayi, "Buna Türldj'c değQ Irak halkı karar verecek. Etnik ya da coğrafi temele dayanması gibi koşullann anlanu yok. Kuzey Irak her zaman Kürtlerin çoğunhıkta olduğu bir bölge olmuştur. Burası tarihseL kültürel ve hukuksal olarak Kürdistan'dır" diye konuştu. Cumhunyet'in sorularuu yanıtlayan Sefin Dizayi, KDP lideri Barzamocakayıbaşmda Ankara'jTa geüyor. Mesut Barzani'nin federasyon konusunda uzlaştıklan Londra Konferansı çerçevesinde görüşmelerde bulunmak üzere ocak ayı başında Ankara'ya geleceğini söyledi. Irak'ın kuzeyınde "bağnnsız bir Kürt devietbti" savaş nedeni sayacağuu daha önce bildiren Ankara, Saddam Hüseyin sonrası Irak'ta federal yapının bağımsız bir Kürt devletinin kurulmasıyla sonuçlanacağı kaygısını taşıyor. Ancak Kürt gruplann ABD ve tngiltere'den federasyon konusunda destek bulması ve muhalif guplann federatif yönetim üzerinde uzlaşmasının ardından, Türkiye de Türkmenlerin gözetilmesi koşuluyla "coğrafi temelde federasyona" yeşi] ışık yaktı. KDP'den gelen açıklamalar ise Ankara açısmdan zorluklan ortaya koyuyor. Türkiye'nin güvenlik gereksinimleri nedeniyle Irak'ın kuzeyine olası bir müdahalesini değerlendiren Dizayi, Türkiye ya da herhangi bir başka ülkenin tek yanh müdahaiesine karşı olduklannı kaydetti. Dizayi, "PKK ya da göçmenkr gibi konular tek yanh bir müdahale için gerekçe olamaz" görüşünü belirtti. KDP temsilcisi, "ffiz Türkmenleri hiçbir zaman azmhk olarak görmedik. Londra Konferansı sonuçlannda da Türkmenkrden azmhk oiarak söz edilmiyor" dedi. BIÇAK SIRTI EROL MANtSALI Irak'tan Sonra Sıra Kimde? Soğuk savaş sonrasında AB ve ABD'nin Türkiye politıkalarında önemli değışmeler olmuştur. Bu de- ğışmeler, Türkiye'nin de "kendi iç ve dış dengeleri- ni değiştirmesinı gerektiren" özellıkler gösteriyor- du. Ancak Türkiye bu değışımi yapamamıştır. Bu durum, Özalcı politikalann doğal birsonucu idi. Ancak, Özalcı politikalann öncesinde altyapısı ha- zırlanmaktaydı. Işin ilginç yanı, soğuk savaş döne- minde soğuk savaşın "ara bölgedekı Türkiye üze- rinde yarattığı etkıler", soğuk savaş sonrası için olumsuz koşullann altyapısını hazıriadı. Şöyle ki; 1)12 Mart ve 12 Eylul darbelen ABD'nin (ve Batı büyük sermayesınin) sonuçları ıdi. 2) 24 Ocak 1980 ile başlatılan ve 12 Eylül sonra- sının hazırladığı altyapı ile 1983 ertesınde devam et- tirilen özalcılık, Türkiye'nin Batı kapitalızmıne tek yanh bağlanmasının "iç unsuıiannı" oluşturmuştur. 3) Içerde, Batı buyük sermayesinin denetimine sokulacak olan, "gayri millı büyük sermaye" devlet kaynakları kullanılarak öne çıkarılmıştır. 4) Soğuk savaş sona ererken "aynen uzaydaki uydu kenetlenmesi gibi", iç sermaye dış odaklara (çokuluslu şırketlere) kenetlenmeye başlanmıştır. Bu kenetienme, iç sermayenin gayri millı hale gelmesi- nı başlatmıştır demek belki de daha doğru olur. 5) Yerli büyük sermayenin 80'li yıllann sonundan itibaren uluslararası sermaye çevrelerine ve Ç.U.Ş.'ye organık bir bıçımde bağlanmalan küreselleşmenın "en güzel" örneğıni ortaya koymuştur. 6) Türkiye, aynen Osmanlı'nın son döneminde ol- duğu gıbı Avrupa'ya (Batı'ya) tek taraflı bağlanma- ya başlanmıştır. Soğuk savaş sonrası ABD ve Avrupa'nın dünya üzenndekı yeni emperyal hesaplan, "bugün Türki- ye'yi bir kınlma noktasına getırmış bulunuyor". Yeni hesaplar ve Türkiye ABD için Türkiye şimdılık Irak'a, Iran'a, Suriye'ye karşı kullanılacak bir "vasıtadır". Son 12 yıldır, yani soğuk savaş sonrasında Türkiye'nin Irak'la arasısis- tematik olarak açıldı. Sonra da Irak'a karşı kullanıl- maya çalışıldı. Irak'tan sonra sırada Iran var. Iran Azerıleri kullanılarak orası da Irak gibi bölünmeye ça- lışılacak. Dağılmış bir Irak ve Iran'ın ardından sıra Türki- ye'ye gelecek. Türkiye'nin bölünmesi için silahlı mü- dahale gerekmeyecek. Bu süreç 1989'da başlatıldı; 1995'te AB'ye tek taraflı bağlandı. Şimdı sıra Türki- ye'yı kapıda oyalayarak yavaş yavaş çözmek ve da- ğıtmakta. Delillenni şöyle görebiliriz; 1) Avrupa Parlamentosu'ndan 1992'den beri, ya- ni Maastrıcht'ten sonra çıkan kararlara bakın; - Kıbns'ı ve Ege'yı vereceksın, - Ermenilere soykırım yaptım diyeceksin, - Fener Patrikhanesi'ni Vatikanlaştıracaksın, - Güneydoğu'ya özerklik vereceksin, - Ordunu AB ordusuna yavaş yavaş bağlayacak- sın. 2) ABD eyalet meclıslerinde Ermeni konusunda ge- çen kararlara bakalım; Halen Kongre'de "bekleme- ye alınan" tasanya bakalım. Avrupa Parlamento- su'nun karan ile aynı çizgıdedir. 3) AB'nin, Aralık 1999'da Türkıye'yı "bazı serma- ye çevrelerinin önerisi ile" göstermelik aday yap- ması ve diğer 12 adaydan ayırarak "farklı bir statü- ye doğru" götürmesi de yeni polıtıkaların bir sonu- cudur. GüntherVerheugen'in Katimerinı (Atina) gazete- sinde çıkan (21 Aralık 2002) açıklamasında olduğu gibi; "Bugün konuşulan Türkiye'nin AB'ye alınma- sıdeğildır, Türkiye'nin adaylıkkoşullandır". Kısaca- sı Tüfkıye, ödün alınmak ve tek taraflı bağlı hale ge- tirilmek için aday yapılmıştır. Daha Aralık 1999'da Ver- heugen bu gerçeğı, Bruksel'dekı basın toplantısın- da ıtiraf etmiş ve "Merak etmeyın, biz Türkiye'yi AB'ye almak için hiçbir taahhütte bulunmadık, sa- dece aday yaptık" demiştir. Verheugen'in Aralık 1999'da, doruk sonrasında söyledıği bu sözlen zaten AB, o tarihten bugüne ka- dar Türkiye'ye uyguladığı polıtika ile açık bir biçim- de ispatlamıştır. Aynen benim Cumhuriyet'te geçen yıl yazdığım, "Bekleme Odasında Iğfal" adını uygun bulduğum yazımda anlattığım gıbı. Bugün tartışılan Irak ve Kıbns konuları ABD ve Avrupa'nın soğuk savaş sonrasındaki yeni Türkiye polıtıkalannın kılometre taşlandır. - ABD, sıranın ileride Türkiye'ye de geleceği ope- rasyonlardizısinı 1991 'de Körfez Krizi ile başlatmış- tır; bu aylardasenaryonun ikinci perdesi sahneye kon- maktadır. - AB ise Türkiye Cumhuriyeti'ni, Osmanlı'nın son dönemıne taşımak istemektedir. Türkiye AB hima- yesi altına yavaş yavaş alınmaktadır. Inanmayanlar, Attilâ llhan'ın son kıtabı "Allahın Süngüleri"r\\n ba- şındaki belgelere göz atabılirler. Çarpıcı benzerlıkleri daha iyı görebilmek için... wvvw.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Cün boyu toplantılar sürdü alarmı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - ABD'nin olası Irak operasyonu, hü- kümetı alarm düzeyine geçirdi. Başbakanlık'ta art arda en üst düzeyde toplantılar yapılarak sa- vaşa ilişkin altematiflere göre değişecek hazırlık- lar ele alındı. Hükümet; BM Güvenlik Konse- yi'nin Irak konusunda ka- rar almasımn beklenme- sini, Türkiye'nin de ba- nş olanaklannı sonuna kadar zorlamasını karar- laştırdı. Başbakan Yar- dımcısı Ertuğrul Yalçın- bayn-, Türkıye'nin hiçbir baskıyla hareket etmeye- ceğini. anayasal koşullar neyi gerektiriyorsa onu yapacaklannı vurguladı. Ilk toplantı, Başbakan- lık'ta Başbakan Abdul- lah Gül'ün başkanlığın- da, Dışişleri Bakam Ya- şar Yakış. Başbakanhk Müsteşan Fikret Üçcan ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Uğur Ziyal'in kahlımıyla yapıldı. De- ğerlendırme toplantısı- nın ardından Gül, Çan- kaya Köşkü'ne çıkarak Cumhurbaşkanı Ahmet N'ecdet Sezer ile bu- ara- ya geldi. Akşam saaderin- de Başbakanlık'ta yeni bir toplantı daha yapıldı. Gül'ün, MGK üyesi ba- kanlanyla yaptığı toplan- tı MGK'ye hazırlık top- lantısı olarak açıklandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle