Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 OCAK 2002 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
sertçrtü
• ANKARA (Cumhuriyet
JBürosu) - Bayındırlık
Bakanlığı 'ndaki
ihalelerdeki
usulsüzlüklerle ilgili açılan
Vurgun operasyonu
davasınra, 136 sanığın
kimlik tespıtinin yapıldığı
ikına günkü oturumunda,
mahkeme başkanı Mehmet
Orhan Karadeniz,
salondakı uğultu
nedeniyle, sanıklara
"Kolay ışkrle uğraşmaya
alışmışsımz, hemen
sıkılıyorsunuz" diyerek
sert çıktı. Davada, sarnklar
da suçlamalan reddederek,
önceki ifadelerini kabul
etmediJer.
SSK'nin prim
yuzsüzJeri
• ANKARA (Cumburiyet
Bürosu) - Sosyal Sigortalar
Kurumu(SSK) 10 milyar
ve daha fazla miktarda
prim borcu bulunan kurum
ve kuruluşlan açıkJadı.
SSK'nin prim alacağı 2.4
katnlyon seviyesine
ulaşırken, kuruma prim
borcu bulunan ftrmalann
başında, 11 trilyon 32
milyar lirayla RAKS
geliyor. Prim borcu
bulunan firmalar arasında,
thlas Holding, Hosta AŞ,
Nergis Teksril de
bulunuyor. SSK'nin prim
alacağının 430 trilyon 876
milyar lirasını belediyeler,
74 trilyon 696 milyar
lirasını da KİTler
oluşturuyor.
Islamcı parti
ifadesi yanlış'
• tstanbul Haber Servisi -
AKP Genel Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan, aralannda
BBC, CNN, Le Monde,
Reuters. AFP gibi basın
yayın organlannın
temsiJcileri ile yaklaşık 2
saat süren bir görüşme
yaptı. Erdoğan. partisi için
bazı yabancı yayın
organlarında "îslamcı
parti" ifadesi kullanıldıgını
belirterek, "Bu ifade,
kesinlikle yanhş. Bir defa
partınin tslamcısı olmaz.
Kişinin de Islamcısı
olmaz" diye konuştu.
IVema ödemeleri
şubatta
• ANKARA (AA)-
"Zorunlu Tasarruf" olarak
bilinen Çalışanlann
Tasarrufa Teşvik Hesabı
kapsamında, şubat ayında
nema ödemesi yapılmasına
ilişkin çalışmalar sürüyor.
2001 yılına ilişkin nema
ödemesinüı şubat ayında
yapılabilmesine yönelik,
Hazine Müsteşarlığı
çalışmalarun
tamamlayarak Yüksek
Planlama Kurulu'na
(YPK) gönderdi.
Akaryakrtta
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Gazyağı, motorin ve
benzin rürlerinde yüzde
1.71 ile yüzde 2.09
arasında değişen
oranlarda indirime
gidildi. Enerjı ve Tabii
Kaynaklar
BakanhğVndan yapılan
açıklamaya göre, dünden
geçerli olmak üzere,
gazyağında yüzde 2.09,
motorinde yüzde 1.80
indirime gidildi.
Kurşunsuz ve normal
benzin fiyatlannda yüzde
1.79, süper benzinde ise
yüzde 1.71 oranında
indirim yapıldı.
DÜZETME
Gazeternizin önceki günkü
sayısırıda '"Sohbetgenelgesi-
ne tepki" başhklı haberde. avu-
kat Fıliz Kalaycı yanlışlıkla
"mâhkumlann sözcüsü" ola-
rak yer almışfir. Konuyu ken-
di müvekkilleri acısından de-
ğerlendiren avukat Kalaycı ve
okurlarımızdan öziir diler,
düzeltiriz.
Yeni sayısı çıktı
polltlka
Kapak: Sıyasal Islam'ın sonu
Sami Selçuk'la söyteşl:
Demokratıkleşme, hemen!
THE WALL STREET JOIMAL: Türkiye IMF'ye bırakılmayacak kadar önemli bir ülke
Tüıkiye katledilmesin• Wall Street Journal,
IMF'nin Arjantin gibi
Türkiye'ye de yıllardır
kötü tavsiyelerde
bulunduğunu yazarken,
Washington Post,
Ankara'nın 'Irak'a
müdahale' konusundaki
katı tavrını
yumuşattığını önü sürdü.
WASHEVGTON(Cumhuri-
yet) - ABD basınında, Türki-
ye'nin Irak politıkasında bir de-
ğişim yaşandığını öne sürerken,
Amerikan finans çevTelerinin
gazetesi Wall Street Journal,
dün yayımladığı başmakalede,
"IMF'ninTürkiye'yi katfetme-
sine izm verflmemesini" istedi.
"EVIF'ninArjantin gibi Tür-
Idye'ye de yülardır kötü tavsi-
yelerde bulunduğunu" ifade
eden Wall StreetJournal, "Tür-
kiye, EVIF'ye bırakılmayacak
kadarönemli bir üJkedir" dıye
yazdı. Gazete, "Başkan
Busn'un,ne pabasmaohırsaol-
sun, Türk ekonomisini ayakta
tutmayıarzuladığuu bu neden-
leIMFnin yeni nakitvarduîim-
da bulunmasının bekİendiğini*'
de duyurdu. "Arjantin'de ya-
şananfaciadan sonra ABD'nin
en hayari müttefiklerinden biri
olan Türkiye'yi neden aynı yo-
lasüriikfemektstediğininsorgu-
lanması gerektiğHH" kaydeden
gazetede, "IMF'nin sağladığı
kredilerakbkça. Türkpotitika-
cüargerçek reformlara daha az
önem vereceklerdir. ABD'nin
stratejik çıkariarı göz önüne
ahndığında Türkiyebunlardan
çok daha iyisine layıkür. \eni
krediAnkara'ya birazdaha za-
man kazandırir fakat refah ge-
tiraıez. Arjantin bunun örne-
ğidir. Eninde sonunda yeni bir
krcdahapadakverecektir.Rus-
D,r
evlet
bakanlan
Kemal Derviş
ve Tunca
Toskay ile
Dışişkri
Bakanı İsmail
Cem'in de
karıldıgı
görüşmede
Ecevit, IMF
Başkanı
KohJer'e
hükümetin
ekononü
alanındald
uygulamaian
hakkında bilgi
verdi. Ecevit
"Ne kadar
keskin
tarüşmalar
oha da yasalar
çıkryor.
Sabretmek
lazım'dedi.
(Fotoğraf:AA)
ya bu açıdan daha iyi bir ör-
nektir. EVIF'yi saf dışıeden, ver-
gi oranlannı indiren Rusya, so-
nundarubleyi kendfliğindenis-
tikrara kavıişrunnuşrur'* şek-
linde yorum yapıldı.
Washington Post gazetesinin
haberinde ise Ankara'nuı önce-
len. ABD'nin Irak'a karşı ola-
sı bir operasyonuna şiddetle
karşı çıktığını ancak şimdi bu
görüşün yumuşadığını ve Baş-
bakan BülentEcevit'in Ameri-
kalı yetkililerle görüşmele-
rinde "Irak'ın toprak bü-
tünlüğü korunmakftr" fık-
nni öne çıkardığı savunul-
du.
New York Tünes ise Ece-
vit'in ABD ziyareti nede-
niyle dün bir Türkiye ilave-
si yayımladı. Üavede, Ece-
vit ve Devlet Bakanı Ke-
malDerviş'in birermakale-
sı de yer aldı.
ABD'nin eski Başkanı
BülGinton döneminin Ulu-
sal Güvenlık Konseyi üye-
si Phil Gordon, VVashing-
ton Tünes gazetesinde ya-
yımlanan yorum yazısında
Kıbns ve Avrupa Güvenlik
ve Savunma Politikası ko-
nulannda sağlanan ilerle-
melerin, Türkiye'nin AB
yolundakı kararlıhğını orta-
ya koyduğunu belirtti.
USA Today gazetesi de,
Başbakan Ecevit'in Ame-
rikalı yetkililere, terorizme
karşı Ankara'nın desteği-
ni yinelediğini yazdı. Ga-
zete, kriz içinde olan Türk
ekonomisinin Afganistan'ın
yeniden yapılandırılması
için maddi desteğe ihtiyacı
olduğunu ifade efri.
IMF Başkanı Kohler ile görüşen Ecevit, istenilen düzenlemelerin yapılacağını söyledi
Maratonu lıızJı kosaıizALPER R4LLI
WASHINGTON - Başbakan Bülent
Ecevh'le görüşen IMF Başkanı Horst
Kohler, hükümetin çok önemli adımlar
attığını ama daha yapılması gereken çok
sayıda reform bulunduğunu belirterek
kamu bankalanyla ilgili düzenleme, ver-
gi reformu, bürokrasinin azaltılması gi-
bi çalışrnalann yapılması gerektiğini söy-
ledi.
Ecevit dün BlairHouse'da yaklaşık ya-
nm saat görüştüğü IMF Başkanı'na hü-
kümetin ekonomi alanındaki uygulama-
lanyla ilgili bilgi verdi. Ecevit, "Ideolo-
jileri farkh3 partinin koalisyonu zordur.
Bu hükümetin alternatifi de yok. Anka-
ra'dan geien haberler sizi tereddüde sü-
rüklemesin. Sabretmek lazım. Ne kadar
keskin tarüşmalar olsa da \ asalarçüayor.
Bu, Türkdemokrasisinin erdemidjr" de-
di. IMF politikalannın sosyal boyutu-
nun eksik olduğunu, IMF'nin sosyal ma-
liyetlerle de ilgilenmesi gerektiğini be-
lirten Ecevit serbest ticaretteki eşitsiz-
liğin gideriknesi gerektiğini vurguladı.
Kohler, Ecevit'e sosyal politikaları
IMF'nin de düşündüğünü belirtirken ser-
best ticaretteki eşitsizlik konusunda Ece-
vit'e hak verdiğini söyledi.
Hükümetin etkileyici bir performans
sergilediğini belirten Kohler'ın, "Bu sü-
reç 100metreyanşı gibi degıL 10 bin met-
remaratonyansıgibi" sözlen üzenne Ece-
vit, "Btz de maratonu 100 metregibi ko-
şuvoruz" dedi.Kohler, Türkhalkının öz-
verih', çahşkan ve dürüst bir toplum ol-
duğunu belirtirken programın Türki-
ye'nin programı olduğunu savundu.
Bankalan sordu
Kohler, kamu bankalannm yeniden
yapılandınlması sürecinin tamamlan-
ması gerektiğini belirtince, Ecevit, "Ya-
savıgeçirdik'' diyerek Derviş'e döndü ve
"Sizineklemekistediğinizbirşey varnu"
diye sordu. Der\ iş de, "fşin yansı ta-
mamlandu d^er yansı konusunda çab-
şıj'oruz'' dedi. Derviş'in toplanhda yal-
nızca bir kez soz aldığı belirtildi. Gö-
rüşmeye, Kemal Deniş'üı yam sıra Dev-
let Bakanı Tunca Toskay, Dışişleri Ba-
kanı İsmail Cem. Türkıye'nin Washing-
ton BüyükelçisıJarukLoğoğhı, Hazine
Müsteşan FaikOztrak, Merkez Banka-
sı Başkanı SüreyvîiSerdengeçti ve Dış Ti-
caret Müsteşan Kürşat Tüzmen ile ba-
zı Dışişleri bürokratlan katıldı.
Devlet Bakanı Kemal Derviş geziden memnun:
Zorluklara karşın hedefitutturduk
WASHINGTON (AA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Bir-
liği (TOBB), Türkiye Sanayici ve Işadamlan Derneği (TÜ-
SIAD) ve Dış Ekonomik Üişkiler Konseyi üyelen, Washing-
ton Monarcs Oteli'ndeki bir resepsiyon düzenlediler.
Resepsiyona devlet bakanlan KemalDervişve TuncaTos-
kay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan. geziye
katılan bazı milleU'ekilleri, IMF'nin eski Türkiye Masası Şe-
fı CarloCottarefli, ABD 'nin eski Ankara Büyükelçisi Mark
Parris, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson ile
Türk-Amerikan Iş Konseyi üyesi çok sayıda işadamı katıl-
dı. Devlet Bakanı Kemal Derviş, gazetecilerle resepsiyon-
da yaptığı sohbette ilk günkütemaslardaki izlenimlerinin olum-
lu olduğunu söyledi. Derviş, Türkiye'ye IMF'den sağlana-
cak yeni kredilere ilişkin bütün önkoşullann yerine getiril-
mediğini, ekonomik programda yer alanlann yerine getiril-
mesi gerektiğini kaydetti. Başbakan Ecevit-IMF Başkam
Kohler görüşmesine de değüıen Derviş, Kohler'in büyüme
için mevcut ekonomik programın sürdürülmesi gerektiğini
söylediğini bildirdi. IMF'den yeni talepler olup olmadığı so-
rusuna ise Derviş, "Mevcutprogramdaki taleplervar. Şuan-
da Türkiye mevcut zorluklara rağmen hedefi tuflurdu. Bu-
nun için olumlu bir hava var" yamtun verdi.
IRMIKIAYDIN ENGÎN aengin(5 doruk.net.tr
Susurluk davasına son nok-
ta hemen hemen kondu. Dev-
let çetesinin "uygulama" ekibi
"tashihikarar" başvurulanndan
da sonuç çıkmazsa, ki epey za-
yrf bir olasılık, mapus damında
birkaç yüz gün geçirecekler.
Kimileri cezalan az buldu. Ki-
mileri simgesel öneminin altını
çiziyor; zoriu bir hukuk marato-
nunun sonunda mahkûmiyet
karannın çıkmasının demokra-
tikleşmede "küçükama büyük
biradım"olduğunu düşünüyor-
lar.
3 Kasım 1996'dan bu yana
beş uzun yıl bitti, altıncıdan gün
alındı.
Bilgisayarımdaki "tırmıklar"
listesine bir göz attım. Şaşır-
dım. Susurluk üstüne doğru-
dan 83, dolaylı değinen 49, top-
lam 132 tırmık yazılmış. Bütün
medyayı tarasak, Susurluk ya-
zılan herhalde bini geçer.
"Çıt karanlık - çıt aydınlık"
günlerini anımsıyor musunuz?
Evlerin pencerelerinin ateşbö-
ceklerine dönüştüğü o coşku ve
öfke günlerini unutmuş olamaz-
smız. Susurluk ayıbına katlan-
mamaya, Susurluk suçunatep-
kisiz kaJmamaya kararlı milyon-
ların, koca bir ay boyunca so-
kaklara döküldüğü, yurttaş bi-
Susurluk'ta Mahkûm Olan Ne?
lincine çocuksu sevinçleri ka-
tık edip "Susma, sustukça sı-
ra sana gelecek" diye haykır-
dığı günleri...
Sonuçta devletin bileşenlerin-
den bıri, yargı, "devlet çete-
s/"ni mahkûm etti. Cezaların
gününetakmayın kafanızı. Hu-
kukun Susurluk'u cezalandır-
ması birdönemeçtir. Devlet adı-
na, devletı savunmak amacıy-
la yola çıkıp devleti savunmak
için hukukun göz ardı edilebi-
leceğini, anayasanın askıya alı-
nabileceğıni, yasaların uygu-
lanmayabileceğini veri kabul
eden bir devlet anlayışı mahkûm
edildi.
Herşeyin iç kararttığı şu gün-
lerde bu, yürek ısıtan "küçük
ama büyük bir adım"d\r.
Bu biiiiir.
•••
Gelelim ikıncisine.
Susurluk "yiğitlerine" mapus
damının yolu göründüğüne, ye-
dikleri hüküm DGM tarafından
kesildiğine, suçlan "çete"oiuş-
tuıma suçu olarak tanımlandı-
ğına göre ve yasalar yurttaşlar
arasında ayrım yapmadığı gibi
hükümlü yurttaşlar arasında da
ayrım yapamayacağından bir
F tipi" hapıshanede konuk
edilmelerı kaçınılmaz.
Yani ölüm orucuna filan giriş-
medikteri takdirdeAdalet Baka-
nı'nın birbirierini haftada ancak
beş saat görebileceklenni açık-
ladığı tek ve üç kişilik hücre-
odalarda yatacaklar. F tipi ha-
pishanelerin koşullarını düzen-
leyen "mevzuata" göre gardi-
yanlarla göz temaslan bile müm-
kün olmayacak. Içeride kala-
cakları günler (kimi 700 küsur,
kimi 400 küsurgün) boyunca tek
kişilik hücrelerde kalıyorlarsa
mutlak, üç kişilikJerde kalıyor-
larsa mutlaka yakın bir yalıtılmış-
lık cehenneminde yaşayacak-
lar.
Gün boyu F tipi hapishane
yönetiminin uygun gördüğü rad-
yolardan, uygun görülen prog-
ramlan dinleyecekler. Örneğin
türkü seviyorlarsa arabesk şar-
kılar, arabesk seviyorlarsa pop
müzik parçaları dinleyecekler
ve itiraz edemeyecekler. Oku-
yacakları gazeteleri cezaevi yö-
netiminin uygun bulduğu ga-
zetelerden seçecekler.
Durun daha bitmedi...
Bu adamlar "Bize emirveril-
di, biz de uyguladık" diye dü-
şünüyorlar. Birbaşbakanın ken-
dilerini "Vatan için kurşun sıkan
da, kurşun yiyen de..." diye
başlayan bir cümle ile kutsadı-
ğını unutmuş olamazlar.
Kendilerine emir verenlerin
bu gün dokunulmazlık zırhının
ardınasığınmışTBMM koridor-
lannda kostaklanarak yürüdü-
ğünü biliyorlar. Kostaklanarak
yürüyenlerden en etkilisinin,
TBMM Soruşturma Komisyo-
nu'na gelip, "Burada ben ifa-
de vereceksem, bir cumhur-
başkant, üç başbakan, beş al-
tı generalin de benimle birlik-
te buraya çağrılması gerekir"
dediğini, o andan itibaren de
Soruşturma Komisyonu'nun
"işinin bittiğini" ise asla unut-
muyoriar.
Böylesine güven dolu koşul-
lardan sonra şimdi mahkûm
edilmeleri onlann haklı isyan-
larına yol açar ve bu son dere-
ce ınsani, son derece anlaşıla-
bilir bir tepki olur.
Ama anayasa çöpe atılmadık-
ça. Infaz Yasası gözlerimizin içi-
ne baka baka çiğnenmedikçe
bu cezalann uygulanması ge-
rekecek.
Benim sorum da işte tam bu
noktada başlıyor.
Acaba "örgütün teröristle-
ri"ne münasip görülenler, "dev-
letin teröristleri"r\e de münasip
görülecek mi?
Aynm yapılmadığı takdirde,
Susurluk çetesinden hüküm gi-
yip mapus damına tıkıldıkların-
da kendilerine yapılan haksız-
lığı protesto için ellerinde hemen
hemen hiçbirolanakyok. ölüm
orucundan başka!..
"Bizi suç deyip mahkûm et-
tiğinizgörevlereyollayanlarbu-
gün ellerini yıkayıp keyif çatı-
yorlar. Biz ise demirparmaklık-
lar ardındayız ve artık devlet
memunı olma hakkımızda kal-
madı. Bu haksızlığın düzeltil-
mesi için süresiz ölüm orucu-
na başlıyoruz" derlerse ne ola-
cak?
Benim ve benim gibi birkaç
gazeteci için sorun yok. Biz on-
lann F tipi cezaevinde "mutlak
biryalıtılmışlıkkoşullannda" tu-
tulmalarına itiraz edeceğiz; bu-
nun hükümlü yurttaşlara ikinci
birceza anlamına geldığini söy-
leyeceğız; hiç olmazsa "Üçkapı
üç kilit"\n açılmasını önermeye
devam edeceğiz.
POLTIİKA GÜINLÜĞÜ
HtKMET ÇETtNKAYA
SeniÖzlüyopumErgun!..
Üç yıl geçmiş aradan...
Sabahın gümüş ışıklan ahşap binanın üzerin-
den süzülüp camlara vuruyor...
Balkona açılm/ş kapının önünde yıllardır duran
ağaçtan yapılmış saksıyı aradım, ama bulama-
dım...
O saksıda boynu bükük birgül ağacı vardı, şim-
di biryerlere konulmuş, göremedim!..
Aidatılmış ve geçmek bilmeyen ölü saatler ıçin-
degibiyim!..
Seni özledim Ergun Balcı!..
Hem de çok!..
Orta kata indim dün sabab. Senin servisin önün-
den geçtim. Odanda bir masa ve sandalye. Arka-
daşlann serviste çalışıyoriardı...
Her şey senin bıraktığın gibiydi Ergun...
Irem Sağlamer, Özgür Utusoy, Mine Esen
oradaydı Ergun!..
Üçü de senin öğrencindi...
Dış Haberler Servisi'nin önünden geçerken san-
ki gelincikler arasında dolaşıyor gibiydim!..
Birden daldım, şöyle otuz yıl öncesine gittim!..
Ahşap konakta ilk karşılaştığımız günü anımsa-
dım...
Elif Naci, Agop Arat, Bülent Dikmener ve
ben!..
Sirkeci Gan'nda birakşam yemeginde beraber-
dik...
O yıl mı sormuştun bana "Bodrum'a nasılgidi-
lir" diye Ergun?
Ben seni hep uzaktan gemi yelkenine benze-
tirdim...
Sen sakin akan bir su gibiydinL
İçinde hep bestelenmemiş şarkılar vardı, içinde
resimlerden çıkmış çocuklar!..
Senin yazılannı özledim Ergun!..
Çocuksu gülüşünü, dalgınlığını özledim, bile-
sin!..
• • •
Küflü ve ıslak kokulu odalarda kurulan düşle-
rin vardı senin!..
Hüznün ve yalnızlığın resmiydin Ergun!..
Yorumlarını özledim!..
Yedi yıl önce yazdığın "Ortadoğu'nun Oiyalek-
tiği" başhklı yazını okudum dün sabah...
Diyordun ki:
"IsraJI için Kürt devleti, hem Tel Aviv'in en teh-
likeli düşmanı Irak'ın parçalanması anlamına ge-
lecek hem de bu Kürt devleti bölgede Araplan
kontrol edecek bir Amerikan üssü niteliğine sa-
hip olacaktır.
Ama Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti, bağımsız Fi-
listin devietinin biran öncekumlmasınıisteyen ahm-
ların da güçlenmesine yol açacak, Israıl ufak bir
toprak parçasında (Gazze Şeridi ve Eriha) ver-
diği özerklikle Filistinlileri uzun süre oyalama im-
kânınıyitirecektir. TelAviv, Kuzey Irak modelinden
yüreklenen Filistinlilerin biran önce bağımsızlıkis-
temlerini zorta bastırmaya kalkıştığı takdirde ra-
dikal akımlar güçlenecek, Arafat'/a yapılan ba-
nş, temellerinden çökebilecektir.
Ayrıca Irak'ın parçalanması, Türkiye'de radikal
akımlann güçlenmesine ve Ankara'nin Iran'a yak-
laşmasına yol açabilecektir. Israıl böylece, böl-
gede hem Batı'ya hem de Arap ülkelerine açılan
kapısını yitirmiş olacaktır "
Başbakan Bülent Ecevit ABD'de, Ergun!..
Sen yaşıyor olsaydın neler yazardın?
Servisinin önünden geçerken odana baktım...
Sanki, sen sandalyeye oturmuş, ayaklannı ma-
sanın üzenne koymuş, bana sesleniyordun!..
İşte tam o sırada Şükran Soner geçti yanım-
dan ya da ben öyle sandım!..
Gülümsedim!..
Senin odana girdim!..
Biraz dedikodu yaptık, bazı dostlanmızın kulak-
lannı çınlattık!..
Sonra bahçeye çıktım Ergun!..
Unutma, ber şeyölümdür karada ve denizde; fa-
kat daha acımasızdır ınsanın yazgısı!..
Tıpkı karasevdanın yedi kılıcı gibi Ergun!..
• • •
Çelikten dövülmüş bir gökyüzünün altında do-
laşıyorum Ergun!..
Seni çok özlüyorum!..
Onat Kutlar'ın da ölüm yıldönümüydü beş gün
önce...
Gazetenin sayfalannda bir şeyler aradım, bula-
madım. Neyse, Zeynep Oral'ın yazısını okuyun-
ca rahatladım!..
Yaşayıp gidiyoruz işte Ergun!..
Altınla çürümüş kalyonlar gibi, gemi direkleri
gibi, demir mahmuzlar gibi...
Gelgitlerin içinde, eh bildiğin gibi!..
Sen nasılsın, oralarda ne yapıyorsun, yoksa dal-
gın dalgın gökyüzünü mü seyrediyorsun Ergun?
hikmet.cetinkaya(« cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Odalar prensipte anlaştı
KOBFler arası
işbirliğiııe doğru
\VASHINGTON
(AA) - Başbakan Bülent
Ecevit'in ABD ziyareti
çerçevesinde Washing-
ton'da bulunan Türkiye
Odalar ve Borsalar Bir-
liği (TOBB) Başkanı Ri-
fat Hisarcıknoğiu, Tür-
kiye'deki küçük ve orta
ölçekli işletmeler (KO-
Bl) ile Amerikan firma-
lan arasında ekonomik
ve ticari işbirliğinin ge-
liştirümesine yönehk bir
proje için Amerikan Ti-
caret Odalan ile pren-
sip anlaşmasuıa vanldı-
ğını bildirdi.
Hisarcıklıoğlu, Ame-
rikan Ticaret Odaları
Başkanı ThomasDona-
hue'nin. "Türkiye-ABD
tş Ortakhğı Gİrişimi''
adı verilen bu proje çer-
çevesinde nisan ayında
Türkiye'yi ziyaret ede-
ceğini de kaydetti.
Hisarcıklıoğlu şunla-
n söyledi:
"Amerikan Ticaret
Odalan'nın Tayland ve
Singapur'da vapnıış ol-
duklan bir model var.
Biz de aynımodelçerçe-
vesinde,stratejikönenıe
sahip olduğu için Türk
veAmerikanKOBİTeri-
ni bir araya getirmek,
üretimeyönelikkarşıhk-
b işbhüği veortakhkku-
rabümekiçin birprensip
anlaşmasuıa vardık Ni-
san ayında Donahue,
Türkiye'ye gelirken be-
raberindeAmerikakişa-
damlan hevetini degeti-
recek. 400 KOBİ için ön
anlaşmayı yapak."