19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 3 EYLUL 2001 PAZAR CUMHURİYET SAYFA EGİTİM İTÜ Rektörü Sağlamer, üniversitelerin kendi ayaklan üzerinde durması gerektiğini vurguladı Tek çözümmali özerklik DE\ LET DOĞRl YOLDA- Sağtamer, 'Devlet ûni- vershekri çökertmek tsthorsa doğnı yoktahr' dedl • ITÜ Rektörü, 'Devlete rağmen üniversiteleri ayakta tutmak için elimizden geleni yapıyoruz' dedi. Sağlamer, üniversitelerin içinde bulımduğu mali krizin çözümünün şeffaf bir sistemden geçtiğini söyleyerek 'Öğrenciden alınan harçlar bizim mali kaynağımız olmalı. Fakat merkez bunu alıyor ve bize gıdım gıdım veriyor' dedi. SELEN BAYCAN İTÜ Rektörü Prof. Dr Gülsün Sağlamer. u Devlet üniversiteleri çökertmek istiyorsa, doğru yoldadır. Ama biz devlete rağmen devlet ünhersitelerini ayakta tutmak için elinüzden geleni yapmaya çalışıyoruz" dedi.Üniversitelerin kaynak yetersızliğınden yakındıkJannı ve buııda da haklı olduklarını vurgulayan Prof. Dr. Sağlamer, şunları söyledi "Gelişmiş ülkelerde öğrenci maliyeti 5-6 bin dolardan başlıyor, 25 bin dolara kadar çüayor. Türkiye'de 1992'de öğrenci başına 2500 dolara çıkan bütçe, bugün bin dolar civannda. BatTda en önemli kaynak, araştırma- geuştirmeye gidiyor. Oğretim görevlisi maaşlan bizim 3-5- 10 katımız. Dolayısryla bütçeleri çok büyük. Oğretim elemanlan daha yüksek maaşlar alsın isteriz ama kendimizi Türkiye'nin bütünlüğünden de soyutlay amayız. Devletten sürekli para istemek, yakınmak yerine çözüm üretmeye çalışmahyız." Su, elektnk vb faturalan o zamana kadar ödenemediyse GENÇ BAKIS Oğretmenlere çağrı». FtGEN ATALAY Sevgilı öğretmenler; ezbere, bilgi aktanmına dayalı, öğretmen merkezli sistemden vazgeçmenın zamanı gelmedi mi artık? Bıliyoruz; koşullar, ders programlan ve ders kitaplan, "ezbersiz eğnTm" sıstemıne uygun değıl. Ama gene biliyoruz ki iş sizde bitiyor. Siz bu eğitımin önemine inanırsanız, öğrencilerinizi ezberden kurtanr, onlan "düşünen, sorgıüayan, irdeleyen. ahtakb, toplumsal soruıüara duyarh, grup cahşmasuubikn,cevresryler>iileti^m kurabilen, öğrenmeyi Öğrennûş, bilgisini sürekli yenileyebilen bireyler'' olarak yetiştırebilirsiniz. Tınaz Titiz'ın başkanı olduğu Beyaz Nokta Vakfu "ezbersiz eğftan" projesini yıüardır yaygtnlaştırmaya çahşıyor. Ama uygulayan okui sayısı çok değil. Uludağ Ünıversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. " Şermin Külahoğhı. Öğretmen dergisine yazdığı "Ezbersiz Eğirim-Aktif Oğrenme Niçin Uygutanmıyor?" başhkh yazısmda şöyle diyor: "Bu öğrenme biçimi, öğrenciyi ezberdljktcn kurtarma, bügiyi nerede ve nasd bulacağını ve geiiştireceğini öğretmefcte, karşılaşüğı yaşamsal durumlara sistematik yaklaşım becerisi ve tüm hayaunda uygıdayacağı davranış biçjmi kazandırmaktadır. O halde niçin uygulamıyoruz? Aktif eğitim neden hâlâ suuflanmıza girmiş değil? Bu konudald gözlemler, aşağıdaki türden engellerin etkisini gösterjnektedir: 1- Oğretmenlerin direnci: Öğretmen merkezli Idasik eğiümk yetişmiş ve hep bunu uygulanuş olan öğretmenterin, öğrenciyi merkeze alan yönde bir değişikliğe hazur olmayışlan önemli bir engel olarak ortaya çıkıyor. 2- Eğhim programlannın \apısı: Bilgüerin, birbirinden ve yaşamdan kopuk \e inşkisiz hakleki farklı dersler ve konular halinde dondurulmuş olarak verilraesi, aktif etkikşimli yaklaşımın, yaşamsaihk, bütünsellik ve dinamiklik ilkelerine uygun düşmüyor. 3- Eğitim sistemimize hâkün olan başan anlayışuun değişmesl test çÖzücülük, sınav başancıbğı yerine, neyi, niçin ve nasıl öğrcneceğini bilen ve sürekli öğrencisine sahip insan yetiştirme anlayışuun benimsennıesi gerekiyor. Öğretmen merkezü yerine Öğrenci merkezü, ezberlemeci yerine gerekçekndirici, bilgi aktanmı yapmak yerine entegre edilnüş, sistematik bilgi kazandınct eğitimin önemini ve gereğini kavrayan oğretmenlerin sayısı arttıkça, suuflannuz aktif eğitimin yaşandığu yaşanıhr öğrenme ortamlan haiine gelecekrir. Umutiuyuz.'* 2001-2002 DÖNEMİ Doğuşda TCye döndü Eğitim Servisi - Doğuş Üniversitesi "Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durum ve dolardaki dalgalanma" gerekçesiyle 2001-2002 oğretim yıh ücretlerini Türk Lirası'na sabıtledi. Buna göre Doğuş Ümversitesi'nin yeni oğretim yılı ücretleri şöyle: Hazırlık sımfı ve Ingilizce eğitim yapan lisans bölûmleri: 9 milyar lira, Türkçe eğitim yapan lisans bölûmleri: 7.5 milyar lira, önlisans programları da 6 milyar 750 milyon lira. Öğrenciler, sınav sorulannın çalındığını iddia ediyor 'Okuma hakkımız engellenemez' Anadolu Üniversitesi Yabancı Düler Yüksekokulu'nda 20 Temmuz'da gerçekkştirilen "1. aşama seviye tespit sınavTna katilan öğrenciler, sorulann daha önce başkalan tarafindan ele geçirildiğini öne sürdüler. Okul yöneticilerinden Bahar Cantürk'e şikâyette bulunan öğrenciler, suıav ın iptal edümesini istediler. Cantürk, öğrencikrin iddialannın asılsız olduğunu sövledi Daha sonra Rektör Prof. Engin Ataç'la görüşmek üzere rektöriük binasına kadar yürüyen öğrenciler,*Okuma hakkımız engettenemez", "Yasadışı uygulama istemnoruz" diye bağırdüar. Ataç da sorulann dışanya sızmasının olanaksız olduğunu benrterek "Sına> ancak mahkeme karanyla iptal edikbilir. Konunun üzerine eğileceğiz" dedi (CAN HAC1OĞLU) her yıl aralık ayında ödendiğini hatırlatan İTÜ Rektörü, bu faturalann şimdiye kadar sorun olmadığını, borçlannın, daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da aralık aymda ödeneceğini düşündüğünü belirtti. 'Slstem şeffaflaşmah' Prof. Sağlamer, üniversitelerin kendi ayaklan üzennde durmalannı sağlayacak bir düzen oluşturulması gerektiğini vurgulayarak yükseköğretımin yeniden yapılandırılarak üniversitelere mali özerklik tanınmasmm önemini anlattı. Prof. Sağlamer, şöyle devam etti: "Umvershelerin kendi kaynaklarmı üretmesi ve özel sektör gibi bunu rüketmesine izin verilmesi lazun. 100 ayn kutuda para var, bir kutudan diğerine aktaramıyorsunuz. Öğrenciden harç alıyorsunuz. Bunun özkaynağunz olması lazun, olmuyor. Merkez ahyor, gıdım gıdım veriyor. Mali özerklik zorunlu. Sistemlerin şeffaflaşması lazun" Ar-Ce. Türklye'nin geleceğl Eğitim ve öğretimin kaliteli olmasının, bilim ve teknolojinin gelişmesine bağlı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Sağlamer, Türkıye'nin geleceğinin, araştırma-geliştirme çalışmalanna verilen öneme bağlı olduguoun altım çızdı.. En büyük sorun Işslzlllt Türkıye'nin en büyük sorununun işsizlik olduğunu vurgulayan Rektör Prof. Dr. Sağlamer, İTÜ mezunlannın yurtdışma gitme eğiliminde olduklanna dikkat çekti. Prof. Sağlamer, "lyi yetişmiş gençler yurtdışma gitmek istiyor. Giden bu insan kaynaklannı kim geri getirecek?" dıye sordu.İTLJ rektörü, gençlerin iyi bir yaşam ve iyi bir meslek beklentisi içinde olduklarını, bunun için üniversite diplomasınm gerekli olmadığını, ABD ve Almanya'da olduğu gibi meslek yüksekokullanrun yaygınlaştınlması gerektiğini söyledi. BÜ Rektörü Tansal eğitime aynlan paym her sene düştüğünü söyledi Fatura ödeyecek para yok Eğitim Servisi - Boğazıçı Üni\ ersıtesi Rektörü Prof. Dr. Sabih Tansal, yeni oğretim yılında eski sorunlann çözülmemesi sonucunda birçok eğitim faaliyetinin aksayabileceğini, su ve elektrik kesintilerinin yaşanabileceğıni söyledi. Devlerin bu yıl için kendilerinden bütçelerini yanya indirmelerini istediğini belirten Prof. Tansal, "Bütçede aroş yok, ama elektrik, su fıyatlan aldı başını gidijor. Her şeye bir >ılda geçen seneye oranla yüzde 100'üu üzerinde zam yapıkk. Buna karşüık ödeneğimizi yanya indirmemiz istenijor" dedi. Krlz, eğltlml de etkller Gerek vakıf gerekse devlet olmak üzere krizden tüm üniversitelerin zarar gördüğünü vurgulayan Prof. Tansal, krizin atlatılamamasının, eğıtımdekı kalıteyı de etkıleyeceğının altını çızdı. Ümversıtelerde yaşanan en önemli sorunun oğretim üyesi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Sabıh Tansal şunlan söyledi "Bir profesörün maaşı ortalama bin dolardan 500'e düşmüş durumda. Devlet, doktorah, yabancı dil bilen, sürekli üreten bir oğretim üyesine ev kirası kadar maaş veriyor. Bu durumda kaliteli genç oğretim üyelerini Fürk enformasyon alanında Türkiyc'nin kaliteli elemanlan işsiz ve hepsi dışanya kaçıyor." Eğitim için Amerika'ya gıden bir öğrencinın bir yılda harcadığı paranın 850 milyon dolar olduğunu vurgulayan Rektör Tansal, "Türkive'de ise eğitime aynlan para her geçen • Prof. Dr. Sabih Tansal, yeni oğretim yılında, eski sorunlann çözülememesi nedeniyle aksamalar olabileceğini söyleyerek 'Ödeneğimizi yanya indinnek istiyorlar' şeklinde konuştu. Tansal, aynca kaliteli oğretim üyelerini çekmenin her geçen gün zorlaştığından yakındı. ünhersitelerine çekmek her geçen gün zoıiaşıyor. Gençler artık bu mesleğe sıcak baknuyor. Tüm devlet üniversitelerinin en büyük sıkuıtisL, gençlerin bu mesleği yapmak istememesL Gelen, altı ay. bilemediniz bir sene dayamyor. Özellikle de yıl daha da düşürülüyor" dedi. Yaşanan sorunlann çözümü içm üniversitelere yeterli bütçe sağlanması gerektiğini belirten Prof Tansal şunlan söyledı: "Yükün bir kısmını da öğrenci almahdır. Harçlann artürüması bir başka çözüm olabilir. Ödeyebilecek öğrenciler, bu paralan ödemelL Çünkü bugünkü sistemde aldığı eğitimin bedelini ödeyebilecek durumdaki öğrenci de bedava okuyor." 'Üniversitelerin önü açılmalı' Dünyanın her yerinde üniversitelerin finansman sıkmtısı çektiğini anlatan Prof. Dr. Sabih Tansal, üniversitelerin kendi kaynaklarmı yaratmak zorunda olduğunun altını çizdı. Prof. Tansal şöyle konuştu: "Cniversitelerin kendi kaynaklannı vararnıalan ve gereken ghişimcinkte bulunmalan için önlerinin açünıası gerekiyor. Ama her gün yeni bir genelgev le yeni bir değişildik yapüıyor. Gelecek dönemde elektrik ve su faturalannı ödeyecek paramız yok. Devlet bize ek ödenek vermeli. Yükseköğretimde eğitimin kaütesini yükseltmek için düzenlemeler viakit kaybetmeden yapılmahdır.'* PAZAR ORHAN BURSA1J Uygarca Ayakta Kalmak Yağmur yağıyor, uçağa yetişeceğim, ortada araba yok, sağa sola boşuna el sallayıp duruyo- rum. Bıraz ötemde bir ses, abi nereye, diye so- ruyor. Dönüp bakıyomm. mınik kaptı-kaçtısının içinde oturan bir adarn Havaalanına, diyorum. Götureyim, bulamazsın şırndı taksı, diyor. Niye olmasın! Küçük bavulumla vanına sıkışıyorum. - Seni tann göndeıaı >jaııı »a. [ - Abı, rısk ışte, tann senın ışini görerek günlük nskımı çıkartmamı sağlıyor. - Demek hayatımızın her adımını tann idare ediyor, öyle mi? - Kader, her şey aiı;.r ,/a yazılı.. Tann her şeyi bilir.. Gelecekte heı şey bellidir. Kuran'da her şey yazılıdır. Atom bombasının bulunacağı, bu arabalar, keşfeditecek her şey.. - Hay Allah, o zaman bunca bilim adamı bo- şuna mı çabalıyor. - Yok abi, onlararayacak bulacaklar; Kuran'da her şey yazılıdır, iyi okusalar görecekler. - Sen okudun mu? - Yok abi nerede, âlim hocalar söylüyor... Her neyse, konuşmayı buraya olduğu gibi aktarma- nın anlamı yok. Yürüyen minik ekmek teknesiy- le havaalanına doğru yol alırken dinlemeye grt- tiği hocalan, onların dediklerini nakledip durdu, ılkokulu bitirmış Ragıp usta. • • • " ' , Ragıp usta gibi belkı de milyonlarca insanın nesnel "bilgikaynağı", Kuran'ın yorumculan, ho- calardı. Türkiye'nin yaşadığı 9O'lı yıllan, TV'lerin paylaşamadığı hocaları duşunün. Hepsi birer Af- ganlı Taleban değil miydi? Bütün mahallelerde birer ikişer hızla yayılıyorlar ve toplumun referans bilgi kaynağı ağı oluşuyordu, Sadece bilgi kaynağı mı? Mahkemesi, yargı- sı, savcısı, doktoru vb.. kendi içinde ekonomi-' siyle de bütünleşik bir sosyal hayat oluştu mu^ oluşmadı mı ülkemizde? Yani, kısmen bir şeriat yaşamı ve yonetimı? > 28 Şubat, bu hayata tepeden darbe vurdu.' Aşağı doğru da çözülme başladı.. Bugun kısmen, Medenı Yasa'nın yanında bu ilişkiler sürüyor. 1990'lardakı tartışmaları anımsayın. Yanıbaşı- mızdaki "solcu" arkadaşlanmızda bile Türki-; ye'de "çok hukukluluk" düşunceleri filizlenmiş- tı! Bunlan neden anımsadım? Afganistan'da, "mollalar şûrası"n\n toplanıp- kararlar aldığı haberini duyduk. Taleban yöneti- minin dayandığı temeldı bu. Her bir molla, ken- di bölgesının "bılgı referansı"yd\. Aşıretler, mol- lalar ve köktendincılığin üssü bir ülke!... Mollabaşı Erbakan'ı anımsadınız mı? Başba-' kanlık'ta yaptığı mollalar, hocalar, şıhlar, şeyhler.. davetlerinı? Hoca, şimdi de tutarlı davranıyor ve Afganis- tan'daki ızdüşümlerini kolluyor Afganistan, her köktendincinin, şeriatçının, dayanacağı bir kale olarak varlığını sürdürmelidir! ••• Din kurumu, sosyolojık bir olgu olarak toplum-1 ların bilimsel, kültürel, teknik gelişimine ayak uy-1 durabildiği sürece, "uygarca" ayakta kalabilir. ( Ayak uyduramazsa, vahşıleşmek, ilkelleşmek' zorundadır. Işte, yaşadığımız gerçeğin kısa bir özeti! , Toplumlar bugünkü refah ve düzeylerini, zer-! re kadar dine, dini yönetime borçlu değillerdir. Tersine, dinin siyasal iktidarı devrildikten son-, radır ki toplumların önu açılmıştır. Dünya işlerinın üstünden, ancak dünya işleri yönetimi gelebilir. Ekonomi, sanat, edebiyat, bilim ve teknoloji.. bütün bunlann yönetımini ancak "reel dünya" gerçekleştırebilir. Bu nedenle, dinin iktidar iste-'. ğinin hiçbir geçeıii nedeni yoktur. Din iktidarian, bir zamanlar, hadi diyelim "toplumsal gerek ve sommluluklannt" tamamlayalı yüzyıllar olmuştur.- Dünkü "Cumhuriyet Bilim Teknik"te, Hıris- tiyan bilim adamının "yeni bir tann kavramı ara- y/ş/"nı okudunuz mu? Onların bu "bilimsel" çabalan, Hıristiyanlığın gelecekte de variığının garantisidir. Islami ulemanın boyle bir çabası var mı? Islam dininde, çağımıza, toplumlann bugün u-' laştıklan bilgi, yaşam vb düzeyini dikkate alan ye-' ni yorumlar, en ileri toplum olarak Türkiye'de1 başlayabilir ancak. O yorumcular vartar da, neredeler? ' obursali(â cumhuriyet.com.tr Bilgi'denyeni programlar* Eğitim Servisi- Istanbul Bilgi Üniversitesi 2001- 2002 akademik yılında Hukuk ve Kültürel Incelemeler alanlannda iki yeni yüksek lisans programı başlatıyor. lletişim Fakültesi bünyesinde açılan "Kühürel Incelemeler Yüksek Lisans Progranıı" Sosyolojı. Tarih, Siyaset Bilimi, lletişim Incelemeleri. Edebiyat Kuramlan, Film ve Televızyon Incelemelen alanlanndaki dersleri kapsıyor. Programın akademik kadrosunda Murat Belge ile Mete Tunçay'ın yanı sıra Aydm Uğur da koordınatör olarak yer alıyor. "Hukuk Yüksek Lisans Programı" ise "İnsan Haklan" ve "Ekonomi Hukuku" konulannı kapsıyor. Üniversite aynca Sinema-TV, Uluslararası İlişkiler, Avrupa Etütleri ve Görsel lletişim Tasanmı bölümlerinde yüksek lisans programlan düzenleniyor. Bu programlar için soö başvurular 30 Eylül'de sona erecek. Ayrıntılı bilgi için: (0212)293 50 10
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle