Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURtYET 21 EYLÜL2001 CUMVS
SAVAŞ KORKUSU
THE*«S*TIMES.• îngiltere ileABDfarkh bir askeri ve diplomatik strateji belirleyecek
10yü sürecek çatışmaDış Haberier Servia - îngiltere ve
ABD'nin tamamen farklı bir
askeri ve diplomatik strateji
belirleyerek teröre karşı 10 yıl
sürecek bir savaş hazırhğında
olduklan bildinldi. The Times
gazetesinde dün yayımlanan
habere göre, Washington ve
Londra'nın, Usame bin Ladin'in
yakalanması amacıyla
Afganistan'a karşı kısa ve yoğun
bir askeri harekâtı destekleme
düşiincesinden vazgeçtikleri ifade
ediliyor. Bir yetkili ise The
Times'a verdiğı demeçte,
"Dünyadaki terorizm ağının
çökertümesi, tanklarta ve askeri
biıiiklerle yürütülecek bir kara
harekânna göre daha etkiH
olacakor" dedi. Savunma
THEGUARDIAN
Bıısh'un
tarzıçok
yapay
ABD Başkanı'nın konuşmasına
yönelık bir eleştiri de Ingiliz
Guardian gazetesinin editoryal
köşesınden geldi. Yazıyı kaleme
alan John Sutherland daha çok
Bush'un konuşurken yaptığı
hatalara değınıyor ve "Bush
henüz düşmanlanna karşı savaşa
girmedi Ancak dik karşj çoktan
savaş açtT diyor. Bush'un
konuşma tarzının banal ve yapay
olduğunu iddia eden Sutherland,
18Eylül'de"haçhseferP
sözcüklerini kullanmasını da
şanssızca yapılmış bir açıklama
olarak niteliyor. Saldınlardan iki
gün sonra 13 Eylül'de
teröristlerden hesap sorulacağına
dair söz verirken Bush'un
"Şeytaıun dünyasını yıkacağız''
dedığını hatırlatan Sutherland, bu
ve benzeri cümlelerin, başkanın
hitap şeklinin köktenci
olduğunun kanıtını
oluşrurduğunu savunuyor. Bir
konuşmasında da "Binalan
yıkmış otabilirler, ancak
kalplerinüz çeükten" diyen
Bush'a şöyle bir espriyle karşıhk
veriyor: "Bu bir tarihi dönemleri
kanşürma sorunu, daha doğrusu
anakronizm. Modern ordular
silahlannı üretmek için artık çelik
kullanmıyoriar. Başkanın, ABD
halkının kalpierinin uranyumla
dolu olduğunu söylemesi
gerekirdi.''
Bush'un, Hitier'in de
Bismarck'ın "kan ve demir"
ikilemesinden esinlenerek
kullandığı "Kaiplerimiz çelik gibi
sertohnaJT ifadesını kelıme
haznesinin derinliklerinden
çıkararak kullandığını savunan
Sutherland, "Düşmanlan
korkuyor mu bümiyorum, ama
başkanın sözteri beni
korkutuyor'' diyor. Ve ABD'nin
43'üncü başkanının, kelimeler
karşısında yenik düştûğünü
söyîüyor.
çevreleri, tanklann ve birliklerin
tek sıra dizildiği eski savaş
taktiklerinin artık "eski
doktrinler'' haline geldiğini
belirterek günümüzde asgari
silahla donatılan küçûk bir grubun,
ABD gibi süper bir güce dahi
meydan okuyabildiğine dikkat
çekiyorlar. 11 Eylül'deki korkunç
terörist saldınlarla sarsılan
ABD'nin de "düşmanı kendi
oyunuyla yenmeyi" ve zayıf
noktalara saldırmayı planladığı
belirtiliyor. Bu çerçevede, askeri
operasyonun, uluslararası
terorizmle mücadelenin sadece bir
bölümü olması ve diplomatik,
ekonomik, siyasi her türlü
uluslararası yöntemin kullamlması
gündemde bulunuyor. ABD'nin 10
yıllık terorizmle mücadele planı
çerçevesinde, askeri operasyonun
sadece kısa bir bölüm olarak
kalması öngörülüyor. Amerikan
halkının "intikam" talebinin
farkında olan Bush yönetiminin,
özel kuvvetlerle kısa dönem bir
askeri operasyon veya hava
harekâtı düzenleyebileceğini,
ancak Bush'un, sonucun başarüı
olacağı garanrisini verecek
güvenilir istihbarat almadan
harekete geçmek istemediği
belirtiliyor. Hedefi ıskaladığı
takdirde Bin Ladin'e Tomahawk
füzesi göndermenin anlamsızlığına
işaret ediliyor. ABD Savunma
Bakanı DonaJd Rumsfdd de CNN
televizyonunda katıldığı bir
programda, bu planın ipuçlannı
verdi. Rumsfeld, "Gdecek 6,8,10,
12 ayı, hatta yüı geçen bir
dönemde, terorizmle mücadeieye
karşı ortaya çıkacak koalisyonun
çabalannı görecekshüz" dedi.
Rumsfeld, "Bu, Amerika için çok
yeni tür bir çanşma, kampanya,
savaş veya çaba. Çok tedbirB
hareket ediyoruz. tstihbarat
topladıkça uygun eylemlere
hazırlanjyoruz ve siyasi, ekonomik,
finansaL askeri, istihbari, her alanı
kuflanıyoruz" diye konuştu. On
yıllık mücadele yaklaşımının,
ABD Başkan Yarduncısı Dick
Cheney ve Dışişleri Bakanı Coün
Fmvell tarafından ortaya atıldığı
belirtiliyor. Washington'daki
yetkililer ise 11 Eylül'deki
saldından sonra ABD'nin Basra
Körfezi'ne askeri yığınakta
bulunmasmın, Usame bin Ladin'in
yakalanması amacıyla
Afganistan'a karşı topyekûn bir
saldın yapılacağı anlamına
gelmemesi gerektiğini
bildiriyorlar. Başta ABD Başkanı
George W. Bush olmak üzere pek
çok Amerikalı yetkili, Amerikan
halkına sabır dilerken terorizme
karşı yürütülecek mücadelenin
*uzun soluklu olacagı" mesajını
veriyorlar. Îngiltere Savunma
Bakanlığı'nın bir sözcüsü ise
"Amerika'ya verdiğimiz desteği
sonuna kadar sürdüreeeğiz. Şu
anda yapacağunjz yardımın nasıl
oiacağı kesinlik kazanmadı,
herhangi bir askeri sevkıyatta
buhınmadık" dedi.
Göze göz mantıgı tûm dûnyayı kör yapar. -Gandhi
TheIndependent
Ingiliz basıru havaya girdiLONDRA (AA) - tngiliz
gazeteleri, ABD'nin 11
Eylül'deki terörist
saldınlara yapması
beklenen misillemeyle
ilgili haberlere geniş yer
vermeye devam ediyor.
Basın, Afganistan'daki
Taliban yönetiminin
uzlaşmaz tutumu
nedeniyle dünyanın her
geçen saat savaşa biraz
daha yaklaştığı görüşünde
birleşiyor. The Guardian
gazetesi, Taliban
yönetiminin banşa giden
yollan tıkayan tutumuna
dikkat çekerken "ABD
uzun bir savaşa
hazuianryor" başlığını
kullandı. Taliban'ın
tutumunun ortaya
çıkmasının ardından ABD
Başkanı George W.
Bush'un aralaruıda F-15
veF-16'lannda
buJunduğu 100'den fazla
savaş uçağını Basra
Körfezi'ne gönderdiğini
belirten gazete, Amerikan
ve tngiliz kaynaklann,
terorizme karşı
mücadelenin kısa
zamanda sonuç
vermeyeceğine de dikkat
çektiklerini hatırlattj.
Savaşın belirgin bir
başlangıç ve bitiş günü de
olmayabileceğine işaret
eden Guardian, bölgeye
gönderilen büyük hava
gücünün yanı sıra,
karadan da özel
kuvvetlerle etkili
olunmasına çalışılacağım
bildirdi. TheDaily
Telegraph gazetesi de
konuya manşetten
yayımladığı îngiltere'de
yapılan bir ankete dikkat
çekerek yer verdi. Gallup
araştırma kurumunun
yaptığı araştırmada, halkın
yüzde 70'inin terörist
eylemlere büyük bir askeri
harekâtla yanıt verihnesini
desteklediğini belirten
gazete, "Ancak olay tam
bir savaşa dönüşürse bu
desteğin niteöği ve oranı da
değişiktiğe ugrayabilir"
dedi. Halkın büyük
bölümünün saldınya
uğrayacak ülkedeki
sivillerin zarar görmesi
fikrinden rahatsız
olacağını kaydeden
gazete, bu harekâta
katılacak Ingiliz
askerlerinin zarar
görmeleri halinde,
harekâta verilen desteğin
de azalacağuu savundu.
Telegraph da ABD'nin
Körfez'e 100 savaş uçağı
gönderdiğine ve dünyanın
savaşa her geçen dakika
bir adım daha yaklaştığına
işaret etti. The
Independent gazetesi ise
ABD'nin savaş uçaklannı
Körfez'e gönderdiğine
dikkat çeken bir başlıkla
çıkarken, bunun Başkan
Bush'un artık mısillemeye
hazır olduğunu
gösterdiğine dikkat çektı.
Gazete, bazı savunma
uzmanlannın harekâtın
hava harekâtıyla smırlı
kahnayacağırîa, karadan
da özel birliklerle
Afganistan'a müdahale
edileceğine dair
görüşlerinin de altını çizdi.
BIRBAKIMA
SERVER TANtLLt
Başkan George W.
Bush'a Açık Mektup
Sayın Başkan,
11 Eylül günü Amerikan halkının uğradığı kor-
kunç terör saldınsının dehşetini ve yol açtığı ka-
yıpların acısını yüreğinde derinliğine duyan insan-
lardan biriyim. Bu acıyı, onlarla, bir de sizin şahsı-
nızda paylaşmak istedim. Dilerim ki, masum in-
sanlara bunlan reva görenler bir an önce yakalan-
sın, adalet huzuruna çıkanlıp hak ettikleri cezala-
ra çarptınlsınlar; ve yine dilerim ki, terör belası, alı-
nacak ciddî önlemlerie, kökünden yok edilsin ve
insanlar, tıpkı vebadan kurtuldukJan gibi, ondan da
kurtulsunlar. Benim bu mektubumda asıl söyle-
mek istediklerim de, işte bu önlemlerie ilgili ola-
caktır.
Sayın Başkan, şu günlerde, başta Usame bin
Lâdin'i ele geçirmek amacıyla, Afganistan dogrul-
tusunda pek ciddi hazırlıklar içinde olduğunuzu te-
levizyonlardan işitiyor, gazetelerden okuyorum.
Ancak konunun burasında, işten anlayanlar, bir-
takım tersliklerin altını çiziyorlar önce, bu men-
hus adamı hava saldınsıyla yok etmek mümkün
değil, deniyor. Bir kara harekâtının ise, bataklığa
saplanmak gibi tehlikeleri var. Ülkeniz, bunu Vlet-
nam'da görmüş, tatmıştır. Aynca, rahmetli baba-
nızın "Körfez harekâtı"n\n olumlu hiçbir şey getir-
mediğini de biliyorsunuz. Demem o ki, dolduruşa
gelip böylesi bir savaşa asla girişmeyiniz.
Aynca savaş, Afganistan'la smırlı da kalmaz, ya-
yılır.
Daha korkuncu, Amerikalı onbinlerce masumun
öcünü alayım derken, onbinlerce başka masu-
mun kanına girmiş olacaksınız. Çünkü, biliyorsu-
nuz savaşlar, aslında şerrin elebaşılannı değil, ma-
sum insanlan ve halklan gidip vuruyor.
Sonra, Usame bin Ladin'in gerçek fail olup ol-
madığı konusundaki kuşkularda sürüp gidiyor, a-
ma bir şey kuşku dışı: Bu korkunç saldın, Ameri-
ka'nın içinde pişirilip kotanlmış durumda. Bence,
bir daha böyle felaketlerie karşılaşmamak için, dı-
şanda temizliğe girişecek yerde önce kendi evini-
zi temizlemelisiniz.
Öte yandan, terörcülerden bir grup soysuzun
Müslüman oluşundan kalkıp, Islam dünyasına kar-
şı topyekûn birsuçlama çıgırı açılmış bulunuyor ki
pek yanlış bir genelleme. Hele sizin, açılacak sa-
vaşı bir "Haçlı seferi" olarak göstermeniz, yanlı-
şın yanlışı. Bir "dinler ve uygarlıklar savaşı'na gft-
miyor insanlık, gitmeyecek de...
Bir terslik de şu: Terörcülüğün kaynağı olarak,
Ortadoğu ve kimi Asya ülkeleri gösterilir öteden
beri. Oysa, terörü asıl besleyen kaynak, bizzat Ba-
tı'nın kendisıdir: Almanya'dır, Belçika'dır, Fran-
sa'dır, Ingiltere'dir; ve bu arada sizin ülkenizdir.
Söyler misiniz lütfen, kim bela etti Usame bin Lâ-
din'le Taliban'ı insanlığın başına? Amerika degil-
sekim?
Sayın Başkan, bütün bu söylediklerimden kal-
karak diyeceğim ki, teröre karşı haklı mücadele-
nizi, silahlara başvurarak değil, dünya çapında bir
örgütlenişe önayak olarak gösteriniz. Hemen her-
kesi yanınızda bulacaksınız ve böylesi bir örgüt-
leniş bu belânın önünü kesebilir.
Ancak, eklemiş de olayım, "önünü kesebilir"
dedim; kökünü kazımak içinse şu yapılmalıdır Te-
rörün kaynağı, başta dünya çapındaki bozuk dü-
zen ve dengesizliklerdir. Adını koyarak söylemek
gerekirse, kapitalizmdir, onun yeni liberalizmidir,
küreselleşme adına, adaletsizliğin ve eşitsızliğin
tohumlannı yeryüzüne taşıyıp yayan onlardır. Bu
çığmn başını da hangi sistem çekmektedir, bunu
size hatırlatmaya gerek var mı?
Son günlerde Afganistan üstüne yazılanlara dik-
kat ediyorum, altı çizilen gerçekler şunlar: 10 yıl-
lık Sovyet işgali ve 13 yıllık iç savaşın ardından, ül-
ke, yokluk ve sefalet içinde; Başkent Kâbil ve Kan-
dehar harabe halinde; ekonomi iflas etmiş durum-
da, tek gelir kaynağı da uyuşturucu. Milyonlarca
insan açlık tehlikesiyle karşı karşıya; ekonomik aft-
yapısı böyleyken, askeri güçle vurulacak altyapı-
sı kesinlikle yok!
Peki nesini vuracaksınız bu ülkenin Sayın Baş-
kan?
Ama bir şeyi yapabilir ve bir yeni çığır açabilir-
siniz: Usame bin Lâdin'i ele geçireceğim diye Hin-
dukuş dağlarında tüketeceğiniz silah ve bomba-
lara harcayacaklarınızla, bu zavallı ülkenin ekono-
mik altyapısını kurmak mümkün. Hiç merak etme-
yin, Usame rezilinin leşini ergeç bir gün önünüze
serecekler. Ama siz sadece bunu hedef belleme-
yin, el uzatın Afgan halkına gelecek adına! Çünkü
bu soylu halk, içerden ve dışardan haketmediği bir
saldırıya uğramıştır. Bir gerçek terör de onlann te-
pesindedir; acılar içinde kıvranıyorlar. Silahla de-
ğil, başka olanaklarla onlann da imdadına koşun.
Yapabilirseniz, bunu yapın!
Saygılanmla Sayın Başkan!..
MOSKOVA TlMES'TAN USAME BÎN LADÎN YORUMU:
Çürümeye terk edikın
PAVEL FELGENHAUER
Dünya medyası bir haftadır, ABD
birliklerinin Usame bin Ladin'in yakalamak
ya da cezalandırmak için Afganistan'a karşı
olası saldın öyküleriyle dolu. ABD ordusu
Afganistan'daki hedeflere yönelik olarak
uzun menzilli füzelerle stratejik bomba
kapasitesine sahip. Bu türden saldınlar Bin
Ladin'in adamlannı öldürebüir ve Taleban'a
ait askeri güçlere zarar verebilir, ancak, ABD
Başkanı George VV. Bush'un vaadettiği
teronzme karşı savaş kazanmak aduıa pek bir
işe yaramaz. ABD ordusu ve özel kuvvetleri,
Afgan kentlerini ve kırsal bölgeleri tarayarak
aranan teröristleri çok daha kolay bulabilirler.
ABD, teorik olarak, hafif silahlarla donanmış
paraşütlü askerlerini Afganistan topraklanna
yerleştu-ebilır. Ancak Afganistan'a komşu
ülkelerdeki hava ve kara üslerinden
yararlanılamadığı takdirde devamiı bir hava
desteğınin sağlanması, olası bir düşman
saldınsında yaralı birliklerin hızlı tahliyesi
imkânsız hale geür. Bu önemli destek
olmadan Afganistan'a karadan birük
göndermekse bir intihardu'. ABD'nin vur-kaç
taktiğiyle Afganistan'a düzenleyeceği bir
saldınnın ardından Rusya'yı, Çeçenistan'a ek
olarak köktendincilere karşı yeni bir
çatışmayla baş başa buakacağına dair
endişeler dile getiriliyor. Soğuk Savaş'ı
anımsayan Rus generaller ise, ABD'nin
hiçbir zaman geri çekilmeyerek Rusya'yı
Orta Asya'dan silmesinden korkuyorlar.
ABD aslında, geniş çapta hava ve kara
harekâtlanna hazırlanıyor, fakat asıl hedef
Kabil değil, Bağdat. Şiddetli bir saldınnın
ardından Saddam'ın devrihnesi mümkün
olabüir. ABD askerleri bu savaşta hayatlannı
kaybedebilir, ancak bugün halk bunun
bedelini ödemeye hazır, hele ki bu çabuk bir
zaferle sonuçlanırsa. Saddam'ın devrilmesi,
yaptınmlann kaldınlmasını ve ABD karşıtı
Islami terörü besleyen en önemli sorunlardan
bırinin -Irak halkının çektiği sıkıntıların-
iyileştirilmesini sağlar. Modern terorizmin
kaynağı Afganistan değil. Bu ülkede sorun
çıkaran gruplan yûksek teknoloji dünyasuıa
itmektense o ülkenin sınırlan içinde bırakmak
daha doğru olabilir. Aslında, Bin Lâdin'i
ömür boyu Afganistan'da yasamaya mahkûm
etmek, yeterince sert bir ceza olabilir.
YUNANİSTAN'DA YAYIMLANAN VÎMA GAZETESİ:
Keıuliııi haklı gösterme
YANNİS PRETESDERS
İnsanlık tarihine baktığımızda, çoğu
savaşlann, bir aptalın başka bir aptala
kendisinin haklı olduğunu göstermek için
çıkardığını görürüz. Savaş çıkıp da binlerce
masum insan öldüğünde ise söz konusu
savaşuı bir hiç yüzünden çıktığını görürüz,
ancak iş işten geçmış olur. Bugünlerde de
buna benzer bir olay yaşıyoruz. Bin 5-6 bin
Amerikalı temizlerse Amenkalılann yalnızca
cenaze törenleri düzenleyip taziyet
mektuplan ahnakla yetineceğini sandı.
Amerikalılar ise dünya çapında "temizük
operasyonuna" başlayabileceklerine ve
kimsenin buna tepki göstermeyeceğine
inanıyor. Çıkan net sonuç, Amerikan gizli
istihbarat servislerinin büyük bir başansızlığa
ugradıklandır. Amerikan vatandaşlan, gizli
servislerinin reklamı yapüsın diye şimdiye
kadar milyonlarca dolarhk vergi ödediler. Söz
konusu gizli istihbarat servisleri ise saldmlar
sonrası ne olup bittiğini anlayamadıklan gibi
olaylar sona erdiğinde tam bir panik yaşıyor.
Saldınlan kimın yaptığını halen bulmuş
değiller. Şunu beürtmek istiyorum, ABD gizh'
istihbarat servisleri, Yunan TV kanallannı
izlemedikleri için birçok bilgiyi kaçuıyorlar.
Yunan TV kanallannı izlemiş olsalardı daha
geçen salı günü Bin Ladhı adını duyanlann,
Bin Ladin hakkında her türlü bilgiyi
verdiklerini göreceklerdi. Hatta Afganistan
ile Pakistan'ı ayıramayan "uzmanlardan"
muhtemel savaş senaryolan hakkında önenüi
bilgiler alabileceklerdi. Hatta ikiz kulelerin
ABD Dışişleri Bakanhğı'nın gaflan
sonucunda saldınya uğradığını da öğrenmiş
olacaklardı. Aynca, emperyalizmin düşmanı
olan Yunanlı bir gazeteciden, ABD Savunma
Bakanlığı'nın Afganistan'a "denizden
yapacağı cıkarma" konusunda sunulan özel
bir haberi de duymuş olacaklardı. Bütün
bunlan görüp duyduktan sonra geçmişte W.
Churchifl'ın "Dünyanın iki üikesinde gjzli
istihbarat servisleri hiçbir şey yapamaz. Biri
Çin'dir, çünkü Çin'de hiç kimse ağzmı
açamaz. Diğer bir ülke de Yiunanistan'dır,
çünkü Yunanistan'da herkes her konuda
konuşur" şekündeki sözlerinde ne kadar
haklı olduğunu anlamış olacaklardı.
Bu olaylardan sonra galiba bu iki ülkeye
ABD'yi de ilave edebihriz..
MAVİ DEMİZ TATtL
EVLERI
Türkiye'nin cennet köşesi, mavi bayrak ödülü,
Marmaris Turunç Koyu'nda denize sıfir, yüzme
havuzu, havuz bar, sabah ve akşam zengin açık
büfe, her cumartesi havuzbaşı barbekıi parti,
tüm pide ve pizza çeşitleri, odalarda müstakil
elektrikli şofben, klima, müzik, telefon
0-2 yaş ücretsiz, aynı odada üçüncü kişi %50
indirimli
İki Kişilik Odada
1 KIşl 7 Cece 8 Cün
150.000.000.-TL
Rezerv»syon
Tel. 0 252.476 71 90-91
Fax 0 252 476 70 07
www hotelmavıdenız com
A.Ü. Fen Fakültesi'nden aldığım
çıkış belgesini kaybettim. Hükümsüzdür.
NÎHAL SABUNCU