Katalog

13 «EYLÜL 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 yotoali çâanf... £2 J MM ı-ı—a MBNMMŞMrf Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97Etekbronik posta: denasom©cumhuriyetcom.tr - Ecevft'e göre IMF'nin kucağındaymışız... "Bu krizi en sonunda Ahlak Masası cözecek!" Alman hesabı Türkiye'deki AJman yatınmlanndan Metro Gross Market, b u yılki kuruluş yıldönümünü müşterilerine yönelik büyük bir etkinlikle kutlamaya hazırlanıyor... Birkaç milyon marklık bir piyango ya da benzeri bir kampanya söz konusu... Kutlama kampanyasının parası Almanlar'dan çıkacak sanmayın... Parayı, Metro'ya ürün satan yerti şirketlerden toplamaya çalışıyoriar... Şirket başına 1000 mark... Metro'ya mal satmışsınız, alacağınız paradan 1000 mark kesinti yapıp "kutlama fonu"na aktarmayı teklif ediyorlar... Kabul etmezseniz hafrf bir tehdit söz konusu; çünkü sizden mal almayı yeniden değerlendirecekler... Türkiye'de ekonomik kriz var; iyice daralan pazarda yerli üreticinin sırona bir de kendi hesabını ayn ödemekle ünlü Almanlar binmeye çalışıyor... N ew York'ta Dünya Ticaret Merkezi'nin ikiz kulelerine çarpan, VVashington'da Savunma Bakanlığı'nın binası Pentagon'un üzerine ça- kılan yolcu uçaklarıyla Amerika Birieşik Dev- letleri, dünya tarihinin en büyük terör eylemini yaşa- dı... Hollyyvood senaristlerinin bile aklına gelmeyen bir planla gökten ölüm yağdı, dünyanın gö2ü önünde binlerce insan yaşamını yitirdi... Başlangıçta böylesi bir eylemin ancak ileri teknoloji kullanılarak ve en az 100 milyon dolarlık bir harcamayla gerçekleştirilebi- leceği söylendi... Sonra, New York'un hemen kuzeyindeki Boston Havaalanı'ndan kalkan ve iç hat seferi yapan uçakla- nn üç-beş kişiük bıçaklı korsanlarca eş zamanlı ola- rak kaçırıidığının ilk ipuçlan bulundu... Hollyvvood, "11 Eylül Kâbusu"nun filmini yapacak- tır ama gelin bir senaryo da biz yazalım... Eylemi ger- çekleştiren örgüt, uluslararası bir terör örgütü ya da Amerika'nın yetiştirdiği psikopatlann oluşturduğu bir grup olabilir... Niteliği önemli değil... önemli olan böy- Senaryolesi bir eylemi nasıl gerçekleştirebilecekleri... öncelikle beyni iyice yıkanmış bir grup insana ge- reksinim var... Ancak bu insanlar hem zeki hem de at- letik bir vücuda sahip olmalı... Bundan sonrasında bi- raz zaman gerekiyor... Adamları biryandan yakın dö- vüş teknikleriyle eğitiyorsunuz, bir yandan da pilot eğitiminden geçiriyorsunuz... Her iki eğıtimi de dün- yanın herhangi bir ülkesinde almak olası... Ama bu eği- timlerin en iyi verildiği yer Amerika... Amerika'da pa- rayı bastırdıktan sonra bir insanı, hem başlı başına bir silah haline getirebilirsiniz hem de iyi bir pilot yapabi- lirsiniz... Filmin ikinci yarısında önünuze bir harita aç- tıktan sonra uçak şirketlerinin iç hat seferlerine bakı- yorsunuz... Saldıracağınız yere yakın bir havaalanını ve bu havaalanından yapılan uzun mesafeli seferleri -uçağın yakıtını patlayıcı olarak kullanmak için- belir- ledikten sonra adamlarınıza birinci sınıf koltuklardan bilet alıp eyleme geçiyorsunuz... Uçağa bıçak ya da silah sokmak gerekmiyor... Her uçakta en öndeki kol- tuklarda oturan işadamı görüntüsündeki adamlarınız- dan ikisi, tuvalete gitmek için yerlerinden kalktıklan an kokpite dalıp birkaç saniye içinde kaptan pilotun ve yardımcısının yere kaçınlma sinyali vermesine fırsat bı- rakmadan boyunlannı kırarak uçağın kumandasını ele alıyor... Korsan pilot, uçağı sarsarak hostes veyolcu- lann yerlerinde kalmasını sağladıktan sonra hedefe yö- nelip intihar saidırısını gerçekleştiriyor... Ardından ey- lem sırası öteki uçakları ele geçiren adamlarınıza ge- liyor ve film inanılmaz felaket görüntüleriyle bitiyor... Amerika'da gerçeğe dönüşen bu senaryonun çok daha basiti bizim şeriatçılann aklına gelmişti... Alman- ya'nın beslediği dinci bir örgüt, birkaç yıl önce 10 Ka- sım'daki tören sırasında pırpır bir uçakla Anıtkabir'in üstüne çakılacaktı... Türkiye'nin engellediği bu eylem keşke Hollywood filmi otsaydı da Amerikalılar uyansaydı! ŞESSÎZ SEDASIZ (!) NVRÎKVRTCEBE Antalya'da elektrik kesme ihbarnamesi Vatandaş, Antalya'da oturuyor... Apartmanın girişinde, bir görevlinin elindeki kâğıtlan bükerek elektrik pa- nosundaki sayaçlann yanına kimse- nin göremeyeceği şekilde yerleştirdi- ğini görüyor... Ne olduğunu sorunca TEDAŞ hesa- bına çalışan birtaşeron şirketin "Elekt- rikTüketim Borcuna Bağlı Kesme İh- barnamesi" getirdiğini öğreniyor... Laf olsun diye elektrik borcu olup ol- madığını soruyor... Birbankadan elekt- rik faturalannı otomatik ödemeye bağ- ladığı halde görevli, borçlu olduğunu söylüyor... Ihbarnameyi alıp banka şubesine gidiyor... Banka müdürü, kesme ihbar- namesine ait döneme faturanın öden- diğini hesabtndan ödendiğini belge- liyor... Aynı döneme ait olmasına karşılık ödenen faturadaki elektrik bedeli ile kesme ihbarnamesindeki bedel birbi- rini tutmadığı için TEDAŞ'a gidiyor... Ihbarnamedeki farkın taşeron şirketin koyduğu gecikme zammından kay- naklandığını öğreniyor... Vatandaş, TEDAŞ'tan elektrik bor-, cu bulunmadığına ilişkin bir belge al- [ dıktan sonra işin aslını kurcalıyor: TEDAŞ, elektrik faturasını öde-' meyen abonelere ihbar yazısı yazıp gönderme işini bir şirkete vermiş... Şir- ket ihbarname başına ücret alıyor- muş... Fakat şirket, faturaların son ödeme gününden bir-iki gün önce TE- DAŞ'ın bilgisayanna girip, ödenmemiş faturalar listesini çıkanyor ve son öde- me gününün hemen ertesinde bunla- n abonelere gönderiyormuş ki böyle- ce TEDAŞ'tan yüklüce bir para çıkı- yormuş! Anayasa Değişiyor, Din Dersi Değişmiyor ALİ BALKIZ* Anayasanın 37. maddesinin değiştirilmesiyle ilgili paket, yaz boyu tartışıldıktan sonra 17 Eylül günü Meclis'te ele alına- cak. Partilerarası Uzlaşma Ko- misyonu'nun bu değişiklikler üzerinde anlaştığı, anlaşabi- leceği anlaşılıyor. Anayasalar değişir,' yasala't'" değişir, çünkü hayat değişir. Değişmeyen hiçbir şey yok- tur. Ancak bu değişikliklerin kimin için ve ne içirv olduğu da bir o kadar önemlidir. Söz konusu paketi TÜSİ- AD'ın, iş çevrelerinin; AB'nin, ABD'nin, Meclis'teki partile- rin, MGK'nin özellikle istediği görülüyor. 12 Eylül hukuku- nun, kimi yasaklayıcı, zorlayı- cı, ayrımcı maddeleri ayıklana- caksa, demek ki bu çevreler de yaşamın karşısında artık dura- mıyor demektir. Ancak yaşamın can alıcı bi- çimde dayattığı anayasanın bir 24. maddesi var ki, bu tar- tışmalann özenle dışındatutu- luyor. Bilindiği üzere bu mad- de, din derslerini zorunlu ha- le getiren maddedir. 12 Eylül generalleri; 12 Ey- lül öncesi yaşanan olaylan; ye- terince Müslüman olmadığı- mız. çocuklarımıza Islamiyeti yeternce öğretemediğimiz- den kaynaklandığı düşünce- sinde oldukları için, öncelikle askeri cezaevlerindeki tutuk- lu ve hükümlülere dualar ez- berletmekle işe başlamışlar; sonra da anayasaya hüküm koyarak ortaöğretim okulla- rında okuyan herkese, istis- nasız zorunlu din dersi koy- muşladı. Bu uygulama 20 yıl- dır devam ediyor. Ama 12 Ey- lül öroesinin olaylan daha da beternden sürüyor. Bir dini seçmek, onu öğren- mek, gereklerini yerine getir- mek son derece özneldir. Çağ- daş, cemokrat, laikülkelerde, devle:; yurttaşlarına ne dini bir telkirde bulunur, ne bunun eği- timin verir, ne de bu konuda bir ktruş harcar. Olsa olsa ala- nı yasalarla düzenler. Hıristi- yanlain çokça yaşadığı bir ül- kede hiçbir papaz kalkıp da "Aslırda Yahudilerin ibadetye- rikilise olmalı" gibi cahilce bir laf etnez. Veya bir Vatikan yö- neticsi "Katolikler Katoiikis- tan diye bir devlet kurmak is- tiyorar" demez. Derse güler- ler. A/rupa bu işi 200 yıl önce- sinden aydınlanma devrimiy- le çoktan aşmıştır. Biz beceremedik. Bunun sancısını çekiyoruz, Yurttaşlarımızdan, onların çeşitliliğinden, bu zenginlik- ten korkuyoruz. Korktuğumuz için de ken- dimizce önlemler alıyoruz. 25 milyon Alevi toplumunun, "blr'o kadar Sünni demokrat kesimin çocuklannazoria Ha- nefıliği öğretiyoruz. Dualan ez- berleyemedi ise namazı usu- lüne göre kılamadı ise düşük notla cezalandırıyoruz. Tan- n'yı kendince kavrayan, onun- la ilişkilerini kendince düzen- leyen bu gençlere bir başka anlayışı dayatıyor, onları dev- şiriyoruz. Başarabiüyor mu- yuz, o da kuşkulu... Bu duru- mu Hacıbektaş etkinlikleri sı- rasında, Başbakan'a anımsat- tığımızda ise sert tepkisiyle karşılaşıyoruz. Yetinmiyor Sa- yın Ecevit, TRT'ye talimat ve- riyor ve bu sene ilk kez TRT, bu etkinliklerin naklen yayını sı- rasında sansür uyguluyor, Ale- vi temsilcilerinin konuşmaları yayımlanmıyor, Bahçeli'nin peşinde yayla yayla dolaşan TRTnin kameralan Hacıbek- taş'a gelince karanyor. Aynı TRT, her ramazan ayı geldiğinde bir camiye canlı ya- yınla bağlanacak denli abartı- lı davranırken muharrem ayı geldiğinde hiç anımsamıyor bile. Oysa Diyanet Işleri Baş- kanlığı'nın olduğu gibi TRT'nin de bütçesi Alevilerin de verdi- ği vergilerden oluşan genel bütçeden aynlıyor. Zorunlu din dersleri, şu ana- yasa değişikliği paketi gün- demdeyken, okullar henüz açıl- mışken ortadan kaldınlmalıdır. Alevi çocuklannın boyunlanna geçirilmiş bu değirmen taşı ağıriığına son verilmelidir. Din dersleri; dinlertarihi, din sos- yolojisi, din kardeşliği, Tann ve yurt sevgisi, insan sevgisi bağlamında yeniden düzen- lenmeli ve seçmeli hale geti- rilmelidir. Çocuklarımız iyi din- dar değil, iyi yurttaşlar olarak yetiştirilmelidir. Bu, laikliğin de insan haklarının da bir gereği- dir. TÜSİAD, AB, ABD böyle is- tiyor diye değil, 25 milyon Ale- vi toplumu da bunu istiyor di- ye, bu değişiklik yapılmalıdır. Meclis biraz da halkının öz- lemlerine yanıt vermelidir. •kPir Sultan Abdal Kültür Der- neği Genel Başkanı. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK [email protected] •mt•H Ç l Z G l L t K KÂMİL MASARACI BULUT BEBEK NURAY ÇİFTÇÎ [email protected] TARtHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 13 Eylül Fethiye Çalış Plajı'nda denize sıfır, canlı müzik. Cumhuriyet okurlarına tanıtım amacıyla ekim sonuna kadar. Y.P. 11.000.000 - O.K. 8.000.000 Can Motel - Fethiye Tel: 0252 622 12 07 somA, ADI FUZtLERE V£RİLEN PERSUING 186O'7X BuCÜfiJ, AMEB.İKAL/ Â&Z£ SÜVASİ suSAvt OCABJK s/rieptK GÖREVİNİ Y£KİNE 6£TİBM£ L£RE /G4£f/ ÇAIBPtŞAM PeeCHfMG, İZLBrEN YILLAR- PA PA 8/RÇOK AtCTfF HAGE/<Âm4 Y£K ALMtÇTt'. KÜSA KUŞAr/MAS/, FİU'PMLeG AYAteLAA/M4S{, M£K- SAISAÇt, £fJ ÖNEMLtL£- RİYDİ. BÜ SOA/l/A/CUScf, ONUM £M OEM£f(MLl &£</- 44 A G£Ç O£ NC£ Al/KltP/t'YA Y£KL£ÇrİGfC£At NÜKLEOl Ü£ M AOl İ •VH6 AgP. «fift- BEYKOZ 1. ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1999/463 Meral Metin tarafından Sinan Metin aleyhine açılan gaiplik davasının yapılan duruşması sırasında verilen ara karan gereğince, Davacı tarafından Beykoz ilçesi, Gümüşsuyu Mahallesi, Cilt No: 0007, Aile Sıra No: 150'de nüfiısa kayıtlı bulunan eşi Sinan Metin'in 1994 yılından beri kaybolduğundan bahisle eşinden haber alınamadığını ileri sürerek gaıpliğıne karar verilmesini talep etmiş olmakla, ilgüi Sinan Metin'in hayat ve mematından haberdar olanlann mahkememizin yukanda dosya numarası yazılı bulunan davaya 3 aylık sü- resi içerisinde müracaatlan hususu ilanen tebliğ olunur. 05.07.2001 Basın: 50637 DUZ ÇİZGt UMtT ZİLELt Dünya Terorizm Nedir AnladıL Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacakL 11 Eylül'de bilinen tarih bitti... O günden itibaren, neler getireceği, ne türden bir düzenin egemen ola- cağı bilinemeyen yeni bir sayfa açıldı.. ancak bilinen bir gerçek var; İkinci Dünya Savaşı'nda Churchill'in Ingiliz halkına söylediği o ünlü cümledeki gibi: - Yeni düzen, görünür gelecekte insanlığa yal- nızca kan ve gözyaşı vaat ediyor!.. Tarihin en büyük terör saldırısında seçilen hedefle- re bakın: 1 - World Trade Center: Amerikalılann büyük gu- rur duyduğu, dünya ekonomisine' yön veren, New York'un özgürlük heykeliyle birlikte en önemli simge- sini oluşturan ikiz kuleler. Diğer bir deyişle ABD eko- nomisinin görkemli simgesi. 2- Perrtagon: Amerikan Savunma Bakanlığı ile Ge- nelkurmay Başkanlığı'nı banndıran ünlü beşgen bi- na. Amerikan askeri üstünlüğünün bir numaralı sim- gesi. 3- Caprtol HiH: ABD'nin demokrasi simgesi. 4- Dışişleri Bakanlığı: Yeni Dünya Düzeni'nin pat- ronu ABD'nin küresel yönetiminin en önemli merkez- lerinden biri. Dikkat ederseniz her biri, ABD'nin "süper güç" imajında yaşamsal öneme sahip hedefier arasında bir tek Beyaz Saray yok. Alman haberlere göre aslında vardı, ancak terör bu hedefı vuramadı... Vuramadı ama, inanılmaz bir başanyla gerçekleş- tirdiği saldınlarla terör, ABD'nin hiçbir şekilde deline- mez denilen zırhını paramparça etti!.. Dünyayı tek ba- şına yönetmeye soyunan süper güç küçük düştü. Müthiş bir prestij kaybına uğradı... Çok daha önem- lisi; uygar geçinen birçok ülkenin çok uzun yıllar bü- yük bir ikiyüzlülükle besleyip desteklediği terörün sı- rası geldiğinde herkesi, her hedefi gözünü kırpmadan vurabileceği kanıtlandı... • • • Yaşamsal soru şu: Bundan sonra ne olacak?.. Öncelikle; dünyanın dört bir yanında binlerce teori üretilecek. Uretilmeye başlandı bile... Usame bin La- din ya da Ortadoğu'da at oynatan radikal Islamcı te- rör örgütlerinden, geçmişi karanlık birçok ülkeye ka- dar tüm şüpheliler mercek altına alındı. Ancak bura- da sorulması gereken şu: Ortadoğu'nun eli kanlı terör örgütleri ya da Usame bin Ladin, bu kadar uzun süreli ve böyiesine organi- ze bir eylemi gerçekleştirecek düzeye sahip mi? Yanıt şüpheli. Akla en yakın ihtimal eylemin çoku- luslu olduğu ve içeriden önemli düzeyde yardım al- dığı yönünde. Çünkü teröristlerin Amerikan hava sis- teminden, hedefleri nereden ve nasıl vuracaklanna dek her ince detayı çok iyi bildikleri görülüyor... Ancak tüm tartışmalar, ortaya atılan olasılıklar ABD'nin en kısa zamanda zaten kafasında var olan hedeflere intikam saldınsında bulunmasını engelleme- yecek!.. Süper güç, hem içine düştüğü travmadan kur- tulmak, hem kendi insanına güven duygusunu yeni- den kazandırmak, hem de zarannı kâra çevirmek için gücünü dünyaya gösterme yolunu seçecek... Ve kimse bu güç gösterisine karşı çıkamayacak!.. ••• Türkiye'ye gelince... Ülkemizin, yeniden tasartanacak ve görünür gele- cekte çok sert olacağı anlaşılan "Yeni Dünya Düze- n/"nde önemli bir rol oynayacağı kesin. Çünkü Türki- ye, hedefteki coğrafyanın tam göbeğinde yer alıyor!.. ABD, ağır yara aldığı bu olaydan azami istifade etme- ye yönelik projeleri birbiri ardına sahneye koyacak. Bü- yük olasılıkla Ortadoğu haritası yeniden biçimlendi- rilecek. Türkiye ise ABD'nin yeni planlarında kilit ül- kelerden biri olacak. Dünyanın önüne açılan yeni dönemde artık ne ya- zık ki büyük balık küçük balığı hiçbir kurala bağlı kal- maksızın yutabilecek!.. Bir diğer deyişle, artık kurt kuzuyu afiyetle yiyebilecek!.. Türkiye, gözü kara inti- kam senaryolarında yer almaktan kesinlikle kaçın- malı, ancak dünyanın ortak olarak aldığı kararlara ka- tılmalıdır. Tabii, bir de bu iğrenç saldırının dünyaya verdiği çok net bir mesaj var: - Artık hiç kimse "Benim teröristim iyidir" diye- meyecek!.. Türkiye, yıllardan beri bunu dünyaya, özellikle de teröristi "direnişçi" olarak selamlayan Batı ülkeleri- ne bir türiü anlatamamıştı... Artık kesinlikle anladılar!.. E-posta: [email protected] B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 1 2 3 SOLDA.NSAĞA: 1/ Jüpiter ge- -ı zegenine ve- rilen bir başka ^ ad.2/Kimliği 3 belirleneme- 4 yen uzay ci- simlerine ve- rilen ad... Is- karta mal. 3/ Bir meyve... Bir toplulu- ğun önderi. 4/ Alanya ilçesinin es- kiadı...Radyumele- 1 mentinin simgesi. 5/ 2 Şaşma belirten bir 3 ünlem... Sakağı da 4 denilen ölümcül bir 5 hayvan hastalığı. 6/ 6 "Hayır" anlammda -, kullanılan söz... Rus „ yapımı bir savaş uça- g ğı tipi... Lütesyum elementinin simgesi. II "Ulvi Cemal —": Bes- tecimiz... Kimi bitkilerden sızan ve katılaşarak sanmtırak bir cisim durumuna gelen bir çeşit şe- kerli özsu. 8/ Yapmacıklı davranış... Sancağı, yel- keni ya da sereni direkten aşağı alma. 9/ Cinsel çekicilik. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Beğenilmediğinde geri verilmek koşuluyla alı- nan eşya. 2/ Batma, sönme... Bir tuzla ürününün satıldığı bölgeler. 3/ "Türkân —": Sinema oyun- cumuz... Güreşte bir oyun. 4/ ABD'nin Florida eyaletinde, turizm merkezi olan bir kent. 5/ Ma- den eşya üzerine vurulan bir cins cila... "Kadın- lar, kızlar" anlamındaeski sözcük. 6/Arjantin'in plaka işareti... Fizikte kullanılan bir güç birimi... Radyum elementinin simgesi. 7/ Soyaçekim... Tümleşik devrelerin temelini oluşturan küçük levha. 8/ Istanbul'un eski adlanndan biri. 9/ Ge- mi zincirinin dolaşmasmı önlemek için kullanı- lan düzen.