18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 AĞUSTOS 2001 PAZARTESİ 8 ROPORTAJ ENTERNET Akdeniz 'de turizmin henüz erişemediği kıyıda turizm adına doğa elden gitti;şimdilik tarih kaldı Sallune'denSelinus'a Selenti'denGazipaşa'ya D E N İ Z S O M Güneşin rakı burcuna girmesine bir- kaç saat kalmıştı. Akdeniz'in Gazipaşa kıyısında Selinus antik kentinin yama- cını yurt tutan Fikret Otyam, "ErkeıT dedi. Erken olan. rakıya başlama saati değil tepeye çıkma saatiydi. Antik adıy- la Selinus Potamos Çayf nın Akdeniz'le buluştuğu yerde denize bir dirsek gibi uzanan tepenin zirvesindeki akropole çıkmak için Fikret Baba. biraz daha bek- lememi önerdi. Bana göre güneş inişe geçmiş. kafa- ma şapkayı geçirmiş ve üstelik Roma Imparatoru Trajanus'un göremediği te- peye çıkmayi da kafama koymuştum. Fikret Baba'ya bir daha sordum: - Sen kaç dakikada çıkıyorsun... Hiç duraksamadan yine aynı yanrtı verdi: - 10 dakikada! Zirveye ulaşan merdivenli patika yol yeni yapılmıştı. Antik kentin koruma görevini de üstlenmiş kütüphaneci Mus- tafa'ya baktım. ses etmedi. Filiz Ot- yam'a baktım. itiraz etmedi... O halde. haydi bakahm tepeye... Roma imparatoru Yıl 117... Mevsim yaz... Roma İmpa- ratoru Trajanus, Doğu Akdeniz'de bir seferden dönerken hastalanıyor. felç ge- çiriyor... Donanma en yakın kent Seli- nus'a geliyor... İmparatoru karaya cıka- nyorlar... Bir söylenceye göre hemen kı- yıda bir balıkçının evinde yatınyorlar ve imparator 9 Ağustos 117'de ölüyor... Ce- sedi Selinus'ta yakıp küllerini Roma'ya götürüyorlar ve anısına dikilen bir sütu- nun altına gömüyorlar... Selinus, hasta yatağında da olsa bir imparatoru ağırla- dığı için bir süre Trajanapolis adını alı- yor... 10 dakika çabuk geçiyor da patika yol bitmek bilmiyor... Basamaklann he- men hepsinin yüksekliği aynı gibi. ama herbirinin eni farklı; bazısı bir ayak. ba- zısı birkaç adım... Mustafa, 680 basa- mak saymış... Daha yolun başındayız... Aşağıda yanm kalmış yat limanı inşa- atının fotoğrafını çekmek bahanesiyle durup dinlenmeye çalışmak fayda etmi- yor... Çünkü dokunma duyusuyla yü- kûmlü sandığım deri. her bir gözene- ğinden fiskiye gibi su fışkırtıyor... Hani terin su gibi aktığı söylenir ya. gibisi yok. tepeden tırnağa su akıyor... Taşkı- na dayanamayan bent kapaklanna ben- ziyor kaşlanm; alnımdan akan sel sula- n gözümûn içine doluyor ve kornea ile temasında buharlaşıp gözlük camını ka- patıyor... Şimdi de önümü göremiyo- rum! Kentin bilinen ilk adı Sallune... Son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar. A- sur kayıtlannda Sallune olarak geçen kentin Prindu Kralı Appuaşu'nun ege- menlik sırurlan içinde olduğunu göste- riyor... Asur'un çöküşünden sonra hep- sinin de adı Syennesis olan krallar yö- netiyor Sallune'yi... tsa'dan 175 yıl ön- ce Kommagene Kralı III. Antiochos. kentin yeniden kurulmasını sağlıyor... Ama bütün bunlar. üzerinde biraz daha çalışılması gereken bilgiler... Bugüne dek Gazipaşa'da yüzey araştırmalan dı- şında bir kazı çalışması yapılmamış... Antikçağda ise Selinus. dağlık Kilikya bölgesinin en önemli kentlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor... Bugünkü kent Isa'dan sonraki dönem- de Roma'nın kalıntılan... Ikinci 10 dakikada fotoğraf çekme ba- hanesini bırakıp bir taşm üstüne oturu- yorum... Dilim damağım kurumuş ve yanımda içecek bir damla su yok... Mustafa, yol kenanndaki otlann arasından bir dal ko- panp kabuğunu soyduktan sonra yeme- ğe başlıyor, tt Yohıyanladık" diyor... Kentin surlan önemli ölçüde yıkık, a- ma zirveyi saran kalıntılar görkemini koruyor... Isa'dan 450 yıl kadar sonra saldırılardan korunmak için surun içine Aziz Thekla'ya adanmış bir kilise yapı- hyor... Kalmtılan duruyor... Aşağıda, çay kıyısında kalıntılan duran bir başka yapıya ise şekerhane ya da şükürhane deniyor... Fakat ne şekerle ne de şükür- le ilgisi var... Av köşkü Yapının Selçuklu'daki işlevi şikarha- ne... Yani av-hane... Ortaçağda av köş- kü olarak kullanılan yapının antikçağ- dan kaldığı ve anıtsal formuyla Trajanus için yapılmış bir sanal mezar olduğu sa- nılıyor... Tekrar yola koyulduğumda Mustafa. içinde sigara paketi kadar fotoğraf ma- kinesi, yedek sigara paketi ve el kadar not defterinin olduğu çantayı taşımak is- tiyor... "Yok canınT diyorum... Yıkık bir sur duvannın yanından geçerken Mustafa'nın sesiyle irkiliyorum: - Yolu yarıladık! - Daha önce yanlamamış mıydık. bu kaçıncı yanlama? Moral olsun diye erken yanlatmış... ya uçaktann inemeyeceğine, inşaat bittikten ve tünı cihazlar takıldıktan sonra karar vermişler. Galibabirdağ çıknuş karşılanna; projeyi çizerken yokmuş gibi. Taş toprak bakmadan oturuyorum... Mustafa'ya. tepeye kaç dakikada çıktı- ğını soruyorum... Patikayı bırakıp kes- tirmeden bir yol tutturunca 15 dakikada çıkıyormuş... "Fîkret Baba?" diyorum; gülüyor... O sıra çiğnediğı dallardan ko- panp uzatıyor. - Sakızlak... Mayhoş bir tadı vardır, ağzı sulandınr... Aşı yapıldığında antep- fıstığı olur... Sakızlak, bir şişe soğuk su yerine geçiyor... Tekrar yola koyulurken çantayı Mustafa'ya veriyorum... Üçün- cü on dakikada "Tepede nevar" diye so- rarken bulunduğum yerde kalıp Musta- fa'yı fotoğraf makinesiyle tepeye gön- dermeyi düşünüyorum... Makine oto- matik. bir deklanşöre basacak o kadar... Osmanlfda kentin adı Selenti oluyor... Kurtuluş Savaşı'nda Konya'da çıkan Delibaş isyanında Selentililer Mustafa Kemal Paşa'dan yana duruyor... Selen- ti. bir nahıye iken Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın önerisiyle 21 Ekim 1921 'de il- çe yapılıyor ve Büyük Millet Mecli- si'nin karanyla Gazipaşa adını alıyor... Büyük onur... Dördüncü. beşinci 10 da- kika... Artık saate bakmıyorum... Her duruş. adım atmaktan daha fazla sürü- yor... Sakızlak işe yanyor; su gereksini- mi duymuyorum... Sanki terlemiyorum da... Yoksa vücudumun suyla ilgisi kal- madı mı! Tam "Benden bu kadar" diye- cekken Mustafa "Gekfik" dıyor... Gel- diğimiz, zirvedeki surun dibi ve merdi- venli patika yol bitiyor... Önümüz. ka- yalardan oluşan bir rampa... Mustafa 10 metre kaldığını söylüyor... 10, sihirli bir rakam olsa gerek... Fikret Baba'nın 10 dakikada çıktığı zirveye 10 metre kalmış olması insana güç veriyor... Son bir gay- ret! Yat limanı Gazipaşa Yat Limanı şimdi daha gü- zel görünüyor... Turizmin bugün bile gir- mediği bir yere yat limanı yapma fikri Turgut Özal'a ait... On kiisur yıldır bitirilemeyen. ama Gazipaşa kumsahnın en güzel yerini yok edip bitiren limanın orta yerinde numu- nelik bir yat duruyor... Daha da güzeli havalimanı... Gazipaşa'ya uçaklann inemeyeceğine. inşaat bittikten ve tüm cihazlar takıldıktan sonra karar vermiş- ler... Galiba bir dağ çıkmış karşılanna; projeyi çizerken yokmuş gibi... Hava- alanını kapatıp giderken de ekonomisi tanma dayalı Gazipaşa'nın en güzel top- raklannı yok etmişler... Sonunda zirve- deki akropole geldik... Ne mi var? Bir sarnıç var ve içi boş! Bir de muh- teşem bir Akdeniz manzarası... Inişte. çıkarken göremediklerimi görüyorum... Şu yamaç nekropol. aşağıda hamam, su kemerleri... Ve agoraya gelmeden Fik- ret Baba'nın evi; elinde hortum, bahçe suluyor... - Baba bir su versene! Fikret Otyam'ın Gazipaşa'da keyfı ye- rinde: - Bu merdivenli yol yapıldığından be- ri gelen giden su istemeye başladı... M E H M E T SUCU mehmetracumhuriyet.com.tr Anlam kaymaları Küreselleşme - evrenselleşme. Globalleşme - enternasyonalizm. Bu kelimeler dilbilim açısından birbırı- nin aynı. Ancak kullanım biçimleri üzer- lerine farklı anlamlar yüklüyor. Yeni dün- ya düzeni, küreselleşme ve globalleşme kelimeleri ile sadece ticaretin zenginler lehine küreselleşmesini kast edıyor. Dünya kocaman bir zenginler koyü ha- line geliyor. Güzel insanlar, pahalı giysi- leriyle otomobillerine biniyor, elektroni- ğin son ürünlerini kullanıyor, modern bu- rolarda mutlu çalışıyorlar. Paris'tekı ar- kadaşıyla iş görüşmesini Istanbul'dan te- lekonferansla gerçekleştiriyor. Bankada- ki parası ile New York Borsası'nda oyna- mak için cep telefonunun ikı tuşuna ba- sıyor. Akşam yorgun (!) bir şekilde evine döndüğünde ise stresini (!) atmak için in- ternette biri Fransız, diğeri Japon, ötekı Amerikalı 3 kişiyle briç oynuyor. Sınırlaryok. Pasaportyok. Vızeyok. A- ma üretilen bir ürun de yok. Zaten üreti- mi kimin yaptığı kimin umurunda kı? Bu bıze sunulan küresel ekonomı. Diğer yanda ise o cep telefonu ve oto- mobili üreten birilerı var. Onlann adı yok. Onlann bu dünyada yen de yok. Onlar sa- dece daha çok çalışıp kendılerine sunu- lan ornekler gibi olmak zorundalar. Kısacası globalleşme ve küreselleşme adı altında sözü edilen, yeni bir şey de- ğil. Sadece kapitalizm. Yeni dünya duze- ni, solculann enternasyonalizm ıdealinı almış değil. Sadece bu kelimeye başka bir anlam yüklüyor. Tıpkı bir şirketin his- selerini borsada satmaya karar verdıği zaman "halka açılıyonım" demesı gıbı bir anlam kayması yaşanıyor. (Halka açıldı- ğını öne süren bu şirketlerin satılan his- selerinin yüzde kaçını halkın, yüzde ka- çını büyük sermayenın aldığını hep me- rak ederim.) Haydı bir de başka örnek verelim: Cenova'da küreselleşme karşıtı gösteri yapan antikapitalıst gençler dün- yanın dbrt bir yanından gelmışlerdi. Yanı eylemler enternasyonal bir grup tarafın- dan gerçekleştirilmişti. Sloganları ise "Di- renişi küreselleştir". Değerlerin hem iç içe geçtiğı hem de birbirinden iyice aynştığı bir dönem ya- şıyoruz. Ticaret ve kültur küreselleşırken insanlar yerel coğrafyalanna sıkıştırılmak isteniyor. Batı sadece kendi değerlerinın doğru olduğunu ve bu kalıplara gırmemiz gerektiğini dayatıyor. Yediğıniz yemek- ten giydiğiniz pantolona kadar her şey standartlaşıyor. Tayland'da düzenlenen eğitım doru- ğunda ortaya çıkan tablo, küreselleşme safsatalanna iyi bir yanıt niteliğı taşıyor. Insanlann yüzde 95'inin internetle. yüz- de 42'sinin telefonla, yüzde 53'ünün ise elektrikle bile tanışmadığı bir süreçte dünyanın global bir köy haline geldiğini söylemek sadece safdilHk olur. • • • Mustafa Kemal. genç Türkiye Cum- huriyeti'nin kurulduğu ilk yıllarda Batı de- ğerlenni alıp Batı'ya kullanmıştı. Şimdi ise ekonomık kurtuluşumuz bile Dünya Bankası ve IMF çizgisi arasında sıkıştı. Tıpkı kapitülasyonlar ve Düyun-u Umu- miye gibi. Batılılar kapitülasyonlardan do- ğan alacakları için geçmişte Düyun-u Umumıye'yi kurmuşlardı. Bugün ise Dün- ya Bankası'nın memuru bizim ekonomi- den sorumlu süper bakanımız Kemal Derviş. Bilmiyorum fark var mı? Uygarlık temelıne dayalı yeni bir dün- ya düzeni kurulmaktadır... Batı uygariığının evrensel değerlere sa- hip olduğu iddıası, onu, öteki uygariıklar- la gittikçe daha çok artan bir çatışma or- tamına sokmaktadır. Çünkü Batı için "ev- rensel" olan, diğer uygarlıklar için "em- peryalızmdir" (') Gelın yazıya son noktayı küreselleş- menin neler getirdiğini gösteren birkaç sayı ile koyalırtr. • 17 Afrıka ülkesınde HIV/AIDS'i önle- mek için gerekli temel harcama miktan yılda 1.4 mılyar dolar. Bu miktar, aynı ül- keler borç ertelemesinden yararlansalar dahi uluslararası finans kurumlanna ya- pacaklan borç geri ödemesıne eşrt. (Kay- nak: Dünya Bankası. 2000) • Zambıya'da HIV nedenıyle ortalama yaşam suresı 40 yaşın altına düşüyor. (Kaynak: Dünya Bankası, 2001) • Bolivya yılda 250 milyon dolar borç gen odemek zorunda, bu rakam sağlığa harcananın üç katı. • 1 milyar insan. günde 1 dolardan az parayla yaşıyor. • Petrol şırketı Exxon'un bu yılki net kâ- rı 6.9 milyar dolar. Bu rakam 13 Afrika ül- kesinin toplam borcuna eşit. • Afrika ve Latın Amerika'daki birçok ulkenın borç odemelen devlet harcama- Iannın yuzde 50'sını aşıyor. O Emre Kongar, 21. Yüzyılda Türkiye. Internetten habersiziz TÜBlTAK'ın 68 il ve 165 ilçede yaptırdığı ankette, vatandaşlann yansının intenetten habersiz olduğu ortaya çıktı. 6 bin evde yapılan ankette, vatandaşlann çoğunun internet sözcüğünü iik kez duyduğu belirlendi. Araştırmada, evinde bilgisayar olanlann oranı yüzde 12.3 olarak belirlendi. Evinde bilgisayar olanlann yüzde 84.5'i internetten haberdar olurken yüzde 15'i internet ismini duymuş ancak bilgisi yok, yüzde 0.4'ü ise daha önce bu ismi hiç duymamış. Echelon protestosu İnternet eylemcileri, ABD'nin casusluk sistemi Echelon'u internet üzerinde pro- testo etmeye hazırlanıyor. Echelon, uydu üzerınden her türlu ha- berleşmeyi kontrol ve takıp edebilen bir sistem. Bu yöntem sayesinde telefon go- rüşmeleri, fakslar ve elektronik postalar takip ediliyor. Şimdiye kadar hiçbir ülke Echelon'u kullandığını kabul etmedi, fa- kat pek çok gazetecı başta Amerika ol- mak üzere pek çok ülkenın bu sistemi kullandığını öne surdü. Echelon, kendisine verilen anahtar ke- limeleri kullanarak mesajlan takip edıyor. Eylemciler, 21 Eylül'de Echelon'u mesaj bombardımanına tutmayı planlıyor. Ey- lemciler o gün, içinde terorizm ve bom- ba gibi sakıncalı sözcükler geçen binler- ce mesaj gönderecek. Bu anahtar keli- meleri izlemeye programlanan sıstemin aşın yük altında kalması amaçlanıyor. Echelon sistemini ABD adına Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) yünitüyor. 1952 yılında dönemin Başkanı Harry Truman tarafından kunjlan NSA, tam beş yıl bo- yunca, yani 1957'ye kadar sadece yürüt- tüğü faaliyetleri değil, kendı varlığını bile gizlemeyi başardı. O tarihte varlığı açığa çıkan NSA'nın faaliyetleri ise hâlâ gizlili- ğini koruyor. Merkezı, VVashıngton ile Baltimore arasındaki Ford Meade'de olan NSA, bugun dünyadaki matematik- çıler, muhendısler, şıfre kıncılar ve dilbi- lımcılerın en buyük işvereni konumunda. Burada, dünyanın dört bir yanından ge- len mılyarlarca mesaj deşifre ediliyor, ter- cüme ediliyor ve istihbarat raporu haline dönüştürülüyor. Teknolojinin en son urünlenyle donatılmış olan bu merkezin sadece elektrik faturası yılda 21 milyon dolar tutuyor. Telefon konuşmalannda sadece söz- cüklerden değil, belirli kişilere ait ses bil- gilerinden de yararlanılıyor. 1994 yılında, Brezilya'dakiyağmuror- manlan için bu ülkeye 1.3 milyar dolarlık bir gozetleme sistemi satmaya hazıria- nan Fransız Thomson firmasının telefon görüşmeleri NSA tarafından izlemeye alındı. Firmanın Brezilyalı bazı yetkililere rüş- vet verdıği belirlendi ve ihale NSA'ya ba- kım ve mühendislik hizmetleri sağlayan Amenkan Raytheon şirketine verildi. 1995 yılında Suudi Arabistan'a uçak sat- maya çalışan Airbus firmasının Suudi yetkililerie yaptığı bütun telefon ve faks görüşmeleri NSA tarafından izlendi ve elde edilen bilgiler Amenkan Boeing ve McDonnell Douglas firmalanna aktanldı. Sonuçta 6 milyar dolarlık ihale ABD'ye grtti. Öğrendepta snav sondarna cevaptao Yukandakı şiirin ölçüsü nedir? Cevap: Yaklaşık dokuz santimetredir. (lise 1) Kimlere zekât verilmez? Cevap: Şeytana, fılkokul 5) Demokrasilerde kuvvetler aynlığt kaça aynlır? Cevap: Üçe; kara, deniz, hava kuvvetleri. (orta 3) Mondros'u açıklayıne? Cevap: Mondros kkndr bilmiyom (OrriarV8) Ineğjn midesi kaç bölümdür? Cevap: Iki oda bir salon bir mutfak (ortaokul 1) Servet-i Fünun edebiyatı hangi edebi akımlardan etki- tenmiştir? Cevap: Elektrik akımından (Yaşar/lise 3) Üremeyi açıklayıntz? Cevap: Anne ve babarnn gece yaptığı işe üreme denir (Gülşah/lise 1) CanlHann ortak özellikleri neterdir? Cevap: Yol, su, cami, mezarlık. Orta Asya'dan göçün sebepteri nelerdir? Cevap: Elektrik kesintisi (Gülümser/6) Türkiye'nin geçitterini yazınız? Cevap: Ait geçit, üst geçit. yaya geçidi (Serkan/7) Kanuni Fransa'ya neden kapütitasyon tanımıştır? Cevap: Bir kadına yardım etmek için (Berat/ilkokul) Güneydoğu Anadolu bölgesinde petrol nereterden çıkar- tılır? Cevap: Petrol Raman ve Gazman'dan çıkartılır (Fiiiz/or- taokul 2) Izmir'i kim işgal etti? Cevap: Gazeteci Hasan Tahsin (Banş/orta 3) Aitenin reisi kimdir? Cevap: Anam (Sabri/ilkokul 3) Yapirehberi.net İnşaat mühendisleri ve mimarlann internet üzerinde aradıklan bilgiye daha rahat ulaşabilmeleri amacıyla geçen ay içinde yayın hayatına başlayan Yapirehberi.net, inşaat sektörü ile ilgili 6500'e yakın link ve 300'den fazla ait sayfa içeren dev bir elektronik inşaat kütüphanesi. Içerdiği linklerin ait sayfalannı da göz önünde bulundurursak 100.000 sayfayıaşan her an elinizin altında olan bir inşaat ansiklopedısi olarak da düşünebiliriz Yapirehberi.net'i. Yapirehberi.net, zaman içinde internet üzerinde bir inşaat kütüphanesi olmasının yanı sıra haber, dosya, konuk, makale, ürün-proje tanıtımı köşeleri ile güncelliğini sürekli koruyabilen online bir inşaat dergisi olmayı amaçlıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle