Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 AĞUSTOS 2001 PAZARTESİ
HABERLER
Yurtdışına
çıkamadı
• KAYSERİ(AA)-
Çahştığı Ziraat Bankası
Bünyan Şubesi'nden 200
milyar lirayı zimmetine
geçirerek kayıplara
kanşan banka memuru
Hayri Karaman.
yurtdışına çıkmak
isterken Atatürk
Havalimanı'nda
yakalandı. Karaman'ın,
Kocaeli Emniyet
Müdürlüğü'nden
pasaport çıkarttığı tespit
edildi. Bünyan'a getirilen
Karaman'ın pişman
olduğunu söylediği ve
zimmetine geçirdiği
paralarla Sanoğlan
ilçesinde bir mobilya
mağazasına ortak
olduğunu itiraf ettiği
. bildirildi.
DYP-ANAP
kavgası
• DİYAKBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu) -
Mardin'in Dargeçit
ilçesine bağlı Kılavuz
beldesinin DYP'H
belediye başkanı Mustafa
Bulut, ANAP il
örgütûnün şikâyeti
üzerine 12 personeli ile
birlikte gözaltına alındı.
Bulut'un gözaltına
aündığı 6 aylık sürede
sadece 1 belediye
personeli kaldığı için
belediyenin hizmetleri
uzun süre askıya
alınırken başkan Mustafa
Bulut, 8 Şubat'tan bu
yana yargılandığı
mahkemece önceki gün
tahliye edildi. Bulut'un
gözaltında olduğu sürede
belediye binasına kilit
vuruldu.
Fuhuş
operasyomı
• ISTANBUL(AA)-
Beyoğlu ve Aksaray'da
dûzenlenen
operasyonlarda para
karşıhğı erkeklerle
ilişkiye girdiği
gerekçesiyle, aralannda
HIV virüsü taşıdığı
belirlenen bir üniversite
öğrencisinin de
bulunduğu 32 yabancı
uyruklu kadın yakalandı.
Aksaray'da yapılan
operasyonda yakalanan
Ukrayna uyruklu Natalia
Dilova'nm (19) Zührevi
Hastalıklar
Hastanesi'nde yapılan
sağhk kontrolü
sonucunda ise HIV
virüsü taşıdığı tespit
edildi.
32 kilo esrar
SAMSUN(AA)-
Samsun'da dûzenlenen
operasyonlarda toplam
32 kilo esrar maddesi ele
geçirildi. Bir ihban
değerlendiren Emniyet
Müdürlüğü Kaçakçılık
ve Organize Suçlarla
Mücadele Şube
Müdürlüğü ekiplerinin
Samsun merkez ve
Ayvacık ilçesine bağlı
Örencik köyünde
düzenlediği
operasyonlarda toplam
32 kilo esrar maddesi ele
geçirildi. Olayla ilgili
olarak Mustafa A.,
Sezgin K. ve llhan A.'nın
gözaltına alındığı ve
soruşturmanın
sürdürüldüğü bildirildi.
MKYK ve MDK seçimlerinin gerçekleştirildiği kongrede en büyük sürprizi Ali Er yaptı
Yönetimi Ydmaz belirlediANKARA(Cumhuri>«t Bü-
rosu)-ANAP 7. OlağanBüyük
Kongresi'nin ikinci gününde
yeni merkez karar ve yönetim
kurulu (MKYK) ile merkez di-
siplin kurulu (MDK) belirlen-
di. Yılmaz'ın 10 kişilik kon-
tenjanı dışında. hazırladığı 50
kişilik anahtar liste çıkardığı
seçimde, en büyük sürprizi lçel
Milletvekili Ali Er yaptı. Er,
listeyi delerek MKYK'ye gi-
rerken daha önceki kongrede
genel başkan kontenjanından
seçilen, Yılmaz'ın "sağ kohı"
olarak adlandınlan tstanbul
Milletvekili Cavit Kavak,
• Delegeden 916 oy alan Turizm Bakanı Erkan Mumcu, en yüksek oyla seçilen
MKYKüyesi olurken Yılmaz'ın "sağ kolu" olarak adlandınlan îstanbul Milletvekili
Cavit Kavak, MKYK'ye giremedi.
MKYK'ye giremedi. Delege-
den 916 oy alan Turizm Baka-
nı Erkan Mumcu, en yüksek
oyla seçilen MKYK üyesi ol-
du. ANAP lideri Yılmaz, 10 ki-
şilik kontenjanından 5'ini ka-
dınlardan yana kullanarak
MKYK'ye girmelerini sağla-
dı. Süleymancılann önderi ola-
rak bilinen eski FP ve DYP'li
AhmetArifDenizolgun da kon-
tenjandan MKYK'ye girdi.
Yılmaz'ın kongre öncesinde
"Anahtar tisteyi dekürmeyece-
ğurT demesine karşın seçim
sonucunda lçel Milletvekili Ali
Er ve eski MKYK üyesi Feyzi
İşbaşaran listeyi delmeyi ba-
şardı. Cavit Kavak' ın yanı sıra
anahtar listede bulunan Emre
Kocaoğlu. Birkan ErdaL Ab-
dülbaki Erdoğmuş. ÖtnerEr-
taş. İlker Tuncay, Vahit Bin-
göl, delegenin "barajınT aşa-
madı.
ANAP kongresi sonucunda
MKYK'ye girenler ve delege-
lerden aldıklan oylar şöyle:
Erkan Mumcu (916), Rüştü
Kazun Yücelen (862), Ahat
Andican (823). Yılmaz Kara-
koyunlu (819), Zeki Çakan
(804). tbrahim Özsay (798).
YaşarOkuyan (772). Nejat Ar-
seven (768), Salih Yıidınm
(750), Cumhur Ersümer
(744), Sefer Koçak (737), Ali
Doğan (735), Mustafa Taşar
(730),CengjzAtankaya (723).
ANKARA NOTLARI
Anadolırnun
Sesini Duyan
Var ım?
HİKMETÇETİNKAyA
Mesut Yılmaz. yeniden ANAP Genel Başkanlı-
ğı'naseçıldi...
Bu bir sürpriz değildi!..
Şimdi, başkentin siyasi kulislerinde sorulan şu:
"ANAP olas bir erken seçimde yüzde onlukbarajı
nasıl aşacak?"
921 oyla yeniden genel başkan seçilen Mesut Yıl-
maz, en yakın rakibi Lütfuüah Kayalar'a 761 oy fark
yaparken Anadolu'dan gelen delegelerparti tabanm-
daki dalgalanmanın ileride nelere yol açacağını çok
iyı biliyOrlardı...
ANAP'ın etkın olduğu Karadeniz ve Ege'de yük-
selen çığhklara kulaklannı kapatanlar, sanınm parti-
lerinin kan yitirdiğinin bilincindeydiler...
Örneğin, ANAP'ın büyük kongresinden bir gün
önce Izmir'de yaklaşık 40 bin üreticinin katıldığı mi-
ting Türkiye'de geleceğe ilişkin ipuçlan veriyordu...
Peki lzmir'de Gündoğdu Meydanı'nı dolduran 40
bin üretici, hangi siyasi partiye oy vermişti 1999 se-
çimlerinde?
Ağırlıklı olarak merkez sağ partilere!..
O gün mitinge gelme yürekliliğini gösteren iki DYP
milletvekili UlukSöytemez ile KamerGenç, pet şişe
yağmuru altında, ıslıklanarak alanı terk etmek zo-
rundakaldılar...
Mitingde ne bir ANAP ne de DSP ve MHP millet-
vekilleri vardı. Hatta CHP lideri DenizBaykal sabah
saatlerinde TARİŞ birlik başkanlanyla göriişmesine
karşın Izmir'den erken aynlarak alana gelmedi...
Tütün, pamuk, üzüm, incir ve zeytin üreticileri Ege
il, ilçe, kasaba ve köylerinden akın akın Izmir'e iner-
lerken Dünya Bankası'nın istemiyle el konulan Ta-
rişbank'ı geri istiyorlardı...
Yine Karadeniz'de Sinop'tan Rize'ye dek findık,
çay, tütün üreticileri hükümeti protesto için ayağa
kalkıyorlardı...
Çorlu'dan gelen bir ANAP'lı delege anlattı. Trak-
ya'da KOBl'ler Bulgaristan'a taşınmışh. Binlerce iş-
siz çaresizdi. Ayçiçeği üreticileri perişandı...
ANAP'lı delege şöyle dedi:
"Oyumu Mesut Yılmaz için kuuandım. Ancak,
ANAP bu koşullarda ne yapar bUemem."
Dedim ki:
"Olası bir genel seçimde barajı aşar mı?" . .
Yanıt:
"Hiç sanmıyorum!"
tzmirli bir delege:
"İzmir'de sanayi durdu. Somtmuzne olacak bilmi-
yorumJ1
'
Evet... Mesut Yılmaz yeniden genel başkan seçil-
di...
Yılmaz, kongrede yaptığı konuşmada "değişjm-
den" söz etti, aydınhk ve karanhk yollan anlattı...
Çukurovaüan Karadeniz'e, Ege'den Trakya'ya dek
tüm Türkiye'de sanayici, esnaf, üretici. memur, işçi
kan ağlıyor...
Mesut Yılmaz da diğer siyasi liderler gibi bu ger-
çeği çok iyi biliyor...
Halkın siyasete değil, siyasetçiye güveni kalma-
mış...
Ordu'dan gelen bir delege şöyle diyordu:
"İşimizçokzor. Buzoriukseçim yasasıvcsiyasipar-
tiler yasası yeniden düzenknerekatlanlır, örneğin ba-
raj yüzde beşe indirilir!"
Yüksel Yalova (703), Miraç
Akdoğan (701). Ekrem Pakde-
mirli (698). SelçukPehlivanoğ-
lu (690). İbrahim Çebi (680),
Bülent Akarcah (678), Oltan
Sungurlu (678), Işın Çelebi
(670), Adil Aşınm (662). Tur-
gut Yılmaz (633), Sühan Öz-
kan (629), Abdullah Akarsu
(619). Sefer Ekşi (609). Musa
Oztürk (604), Mehmet Çakar
(600), Mehmet Keçecfler (594),
Abdülkadir Baş (587), Ediz
Hun(585). ŞamilAynm(580),
Ali Kemal Başaraıi (566), Ali
Er (564). Hasan Özyer (555),
EdipSaiterGaydalı(550),Tur-
han Tayan (545). Enis
Sülün (524) ve Fevzi
İşbaşaran (458).
Kontenjandan
MKYK'ye girenler:
Ergun Özbudun
(910), Nesrin Nas
(876), Işüay Saygm
(868). Ahmet DenizoL-
gun (838). PınarTü-
renç(826),KenanSön-
mez(811),BeraaTür-
kili (766). Emin Kul
(736), Aydın Yardımcı
(733)veMakbukYa-
şar(718).
ANAP Merkez Di-
sıplin Kurulu (MDK)
da Abdullah Tenekeci,
Tuncay Karahancı,
Ahmet Özdemir, Ber-
rin Tezgen,Flgen Yıkb-
nm, Salih Ergun, Meh-
met kayhan ÖnüL
Menşure Yavuz, Zü-
beyde Sağsen, Gül Er-
can, Orhan Şahin, Ay-
şe Hakyemez, Ozger
Aygar'dan oluştu.Kongrede yaptığı konuşma ile şimşekleri üzerine çeken Akben, l lkü Güney ile de tartışn.
Bozkurt, Mesut Yılmaz'ı suçlayarak partiden aynldı
ANAP'ta kongre istifasıANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz. yeni siyasi oluşumlann ve
*yol aynmı' tartışmalannın yaşan-
dığı kongrenin ikinci gününde 'is-
tifa' sürprizi ile karşılaşn. Genel
merkezin hazırladığı MKYK liste-
sinden rahatsız olduğu belirrilen
Adıyaman Milletvekili Mahmut
Bozkurt, Yılmaz' ı, "Kongre kaza-
nn*, ama seçim kazanamaz" diye
suçlayarak partisinden istifa etti.
ANAP 7. Olağan Büyük Kong-
resi'nin parti organlanna seçimle-
rin yapıldığı dünkü bölümünde,
önceki gün genel başkanhğa seçi-
len Yılmaz, MKYK üyeliği se-
çimleri için sabah saatlerinde
kongre salonuna geldi. Yılmaz'ın
salondan aynlmasından bir süre
sonra ise genel merkezin hazırla-
dığı anahtar listeye tepkili olduğu
belirtilen Adıyaman Milletvekili
Mahmut Bozkurt, gazetecilere
ANAP'tan istifa ettiğini açıkladı.
"Ydmaz kongre kazanır, ama se-
çim kazanamaz" diyen Bozkurt,
"yeni oluşumculara katüıp katü-
mavacağma" ilişkin bir soru üze-
rine de, "Hayır, ama kendime ya-
km gördüğüm bir parti olursa dü-
şünürüm'" karşılığını verdi. Genel
başkanlık yanşını kaybeden Ejiip
Aşık v e VehbiDinçerleroy kullan-
maya gelmezken Lütfullah Kaya-
lar ise sandıklann kapanmasına 45
dakika kala geldiği kongre salo-
nunda parti yönetimi için oy kul-
landı. Oy kullanmadan önce ga-
zetecilerin sorulannı yanıtlayan
Kayalar. Yılmaz'ın "Yozgat'ta
AX\P'ı 6.parti haline getirdiğme"
ilişkin eleştirilenni yadırgadığını
söyledi.Parti yönetim organlanna
aday olmayan Güneş Taner, Kam-
ran tnan, Mehmet Ali İrtemçelik
ise kongre salonuna hiç gelmeyen
milletvekilleri oldu.
Ulusalgüvenliksendromu
AYŞESAYIN
ANKARA - ANAP
Genel Başkanı Mesut
Yümaz" ın "ulusal güven-
lik sendromu^nu tartış-
maya açtığı kongrenin
yapıldığı ASKİ Spor Sa-
lonu'nda tam anlamıyla
"güvenük sendromu"' ya-
şandı. Yaklaşık 4 bin po-
lisin görev yaptığı kong-
rede, güvelik önlemleri
salonun 2 kilometre uza-
ğmdan başladı.
Yılmaz'ın "ezid'' oy
üstünlüğüyle yeniden ge-
nel başkanlığa seçildiği
ANAP'ın, 7. Olağan Bü-
yük Kongresi'nde, asıl
heyecanmerkez kararyö-
netim kurulu ve merkez
disiplin kurulu seçimleri-
nin yapıldığı dünkü bö-
lümde yaşandı.
Genel başkan adayla-
nnın. "potitiksöylemleri"'
ile etkilemeye çahşüğı
ANAP delegesi, dünkü
seçimlerde "promosyon
bombardımanına" tutul-
du. Kongrenin dünkü bö-
lümünden notlar şöyle:
• Oyiama başladığın-
da salon adetapanayırye-
rine dönüştü. Partililer,
MKYK üyeliği için des-
teklediği adaylann san-
dık numaralannın ve
isimlerinin yer aldığı dö-
viz ve pankartlan taşıdı.
• Kongre, yankesici-
ler için de bulunmaz fir-
sat oluşturdu. Partililerin
parasmı çalmak isteyen
4 yankesici suçüstü ya-
kalanırken 2 sabıkalı
yankesici de gözaltına
alındı.
• ANAP kuruculann-
dan Şadi Pehüvanoğ-
hı'nun yeğeni, Genel
Başkan Yardımcısı Sel-
çuk PehlivaBoghı'nun da
kuzeni olan gazeteci Pı-
nar Türenc'in MKYK-
'ye girmesi farklı yorum-
lara neden oldu. Tü-
renç'in gazeteci eşi Tufan
Türenc'in de son CHP
kongresinde, daha sonra
istifa etmesine karşınpar-
ti meclisine seçildiğini
anımsayanlar. "Tûrenç
ailesi bölündü" diye esp-
ri yaptüar.
• Yılmaz-'ın listesine
kesvn gireceğini umarak
aday olanlardan düş kı-
nklığına uğrayanlar da
vardı. Anahtar listede yer
alacağına kesin gözüyle
bakan Aydın Ayaydm, ol-
madığını öğrenince aday-
lıktan çekildi.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
MesutYılmaz, 12 Eylül'de Kenan
Evren tarafından ortaya atılan ve da-
ha sonra da katılaşarak süren bir
kavramı tartışmaya açtı. Bu kavram
"ulusal güvenlik" adı verilen ve Tür-
kiye'de her şeye yön veren çok
önemli bir kavram. Kenan Evren,
1982 Anayasası'nı "yaratma" hazır-
lığı içindeyken dönemin Anayasa
Mahkemesi üyelerine yaptığı konuş-
mada "Her şey ulusal güvenlik için"
demiş ve ekonomik kalkınmayı, de-
mokrasiyi bundan geriye koymuştu.
Bu anlayış, 20 yıl boyunca Türki-
ye'nin temel politikalanna yön verdi.
Kürt sorunu ve siyasi Islamın yükse-
lişi, bu güvenlik stratejisinin daha da
pekişmesini ve toplumsal olarak da
destek bulmasını sağladı. Toplum,
bir güvenlik sendromu içine itildi.
"Eğer gereken önlemleri almazsak
vatan elden gidiyor" sloganı en çok
prim yapan siyaset haline geldi.
MHP'yi iktidara böyle bir ruh hali ta-
şıdı.
Askerin toplum içinde en güveni-
Ulusal Güvenlik Kavramı
lir kuruluş haline gelmesinin arkasın-
da da "güvenlik korkusu" büyük rol
oynuyordu. Bu "güvenlikihtiyacı"gi-
derek kendi ekonomisini yarattı. Tür-
kiye, parasmı savunmaya, ekonomi-
sini güvenliğe yatırdı. Bir 15 yıl bu
şekilde idare ettik. Güneydoğu'daki
"düşükyoğunluklu savaş" bu strate-
jiye önemli bir meşruiyet zemini ha-
zırladı.
•••
Mesut Yılmaz'ınşimdi çok şikâyet
ettiği bu durum, aslında bir sürecin
kaçınılmazsonuydu. 12 Eylül Anaya-
sası bütün kurum ve kurallanyla
ayakta dururken ve ülkenin en
önemli geliri Güneydoğu'daki "sava-
şa" akarken başka bir şey beklene-
bilir miydi? Bu sürecin hemen deva-
mı olarak gündeme gelen 28 Şubat
dönemi de "ulusal güvenlik" anlayı-
şının devamı için gereken zemini ha-
zırladı.
Artık bir yönüyle olan oldu ve Tür-
kiye bir "güvenlik devleti" haline dö-
nüştü. Ancak, "güvenlik devleti"ne
psikolojik desteği sağlayan önemli
nedenler ortadan kalktı. Güneydo-
ğu'daki şiddet ortamı büyük ölçüde
sona erdi. Siyasi Islam, kendi hata-
lan nedeniyle iktidar seçeneği olma
şansını yitirdi.
Daha da önemlisi, "güvenlik dev-
leti" kavramına en çok gerekçe gös-
terilen temel nedenlerden birisi olan
komünizm tehlikesi ortadan kalktı.
Ancak bu arada olan Türkiye'ye ol-
du. Parasmı silaha ve güvenliğe ya-
tıran bu ülke, arkasında 12 Eylülcü
despot devlet sistemiyle tam anla-
mıyla iflas etti.
•••
Mesut Yılmaz, despotik devlet ge-
leneğinin içinde yetişen bir parti lide-
ri. Bu nedenle onun bu alanda söy-
ledikleri, kafalarda sorulara yol açı-
yor. Ancak bu alanda yeni bir lider ve
yeni bir söylem de oluşturulamadığı
için, Mesut Yılmaz'ın söylediklerini
önemsemek durumundayız. Aynca
söyledikleri artık bir gerçeğin itirafı.
Türkiye, Batı standartlarını yaka-
lamak isteyen bir ülke. Ancak, "ulu-
sal güvenlik" kavramıyla iktidarı elin-
de tutan güçler, Batı ölçülerine ulaş-
mayla kendi iktidarları arasında bir
zıtlık görüyorlar. Çünkü Kopenhag
kriterlerini benimsemiş bir ülkede
Adalet Bakanı, işkenceyle mücade-
le eden bir milletvekili hakkında so-
ruşturma açmaya kalkamaz. Kalkar-
sa o Adalet Bakanlığı yapamaz. Ko-
penhag ölçütleri bu ülkeye egemen
olsa, cezaevlerinde 19 Aralık ope-
rasyonu gibi bir operasyonu yapan
güvenlik komutanı ve içişleri Bakanı
görevde kalamaz.
• * •
Kopenhag kriterieri egemen olsa
ne Mesut Yımaz ne de bugün parti-
lerinin başında bulunan liderlerin
ömür boyu liderlik garantisi olur.
Çünkü Seçim Yasası ve Siyasi Par-
tiler Yasası yürürlükte olamaz. So-
nuç olarak, "ulusal güvenlik" send-
romu Türkiye'nin kılcal damarlanna
kadar sinmiş, kendi iktidar elitini ya-
ratmış, kendi ekonomisini oluştur-
muş önemli bir altyapıya dayanıyor..
• • •
Bütün bu engellere rağmen "ulu-
sal güvenlik" tartışmasmm açılması
önemli ve kaçınılmaz. Çünkü Türki-
ye büyük bir açmaz içinde çıkış yo-
lu arıyor. Mesut Yılmaz'ın şimdi itiraf
ettiği gerçek, bu gerçeğin farkında
olanlar tarafından yıllardır dile getiri-
liyor. Türkiye ya Batı'ya yönelip Batı
ölçütlerini benimseyecek, ya da Su-
riye, Irak gibi Baas rejimlerinin ben-
zeri bir sistemin içine çekilecek.
Bu tartışma önemli, sürdürelim.
Zaten biz istesek de istemesek de,
artık bu tartışma kaçınılmaz hale gel-
di.
2000'LÎ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Küresel Etkileşim ve
Çocuklanımız...
ilköğretim çağındaki çocuklarımız cep telefonla-
rıyla mesajlaşıyor.
Çocuklanmızın ve gençlerimizin internet kullanımı-
nın büyük bölümü 'chat'leşme.
Ergenler kimlik arayışlarını markalı giyim ve fast-
food beslenmeyle sürdürüyor.
Çocuklar 'dolar' biriktiriyor, birbirierine bununla
övünüyorlar.
Gençlerin hayalini 'yurtdışına gitmek' süslüyor.
Küresel etkileşim çocuklarımızı eğitiyor.
Çoktandır çocukların yönelişlerini aileler etkılemı-
yor.
Tersine, çocuklar ailelerini etkiliyor ve 'çocuk güç
odaklı a/7e'ler oluşuyor.
Aileler, ekonomik olanaklarını zorlayarak 'Ingilizce
eğitim yapan kolejler'e çocuk göndermek için yarı-
şıyor.
Aileler, çocuklarının isteklerini yerıne getirmeyi
'onu sevmek' olarak kabul ediyor.
Gençler altlarındaki son model arabalarla kentle-
rin içinde yanşıyor ve aileler bununla gurur duyuyor.
'Gençlerin artık bunlara hakkı olduğu' ortak bir
onay görüyor.
Küresel etkileşim aileleri de yönlendıriyor.
Ama küreselleşmenin şampiyonu olan ülkelerde
durum böyle değıl.
Orada çocuklara 'doğal olmaları' öneriliyor, genç-
lere de 'hak ederek kazandıklanyla yaşamalan' uy-
gun görülüyor. Çünkü böyle davranmanın çocukla-
nn ve gençlerin kişiliklerini güçlendirdiği, karakterle-
rini sağlamlaştırdığı, doğru kimlikler kazandırdığı bi-
liniyor.
Son yıllarda Amerika'da ve Avrupa'dakı çocuk ve
genç eğilimleri üzerindeki değerlendirmeler 'yeni et-
kileşimlehn yetişen kuşaklan dayanıksız, kolaycı, ha-
zırcı o/maya ittiğini; zengin olma isteğinin de özgü-
venli, onurlu ve yapıcı olmaktan üstün tutulmaya
yönlendirdiğini' belirterek eleştirel bir tutum göste-
riyor.
Onlar bu durumdan yakınıyor, ama biz henüz bir
şeylerin ayrımına varamıyoruz.
Biz, küreselleşmenin azgelişmiş kültür üzerindeki
etkilerini yaşıyoruz.
Azgelişmiş kültürümüz, ağanın sünnet düğünün-
de ortaya çıkıyor. Saçılan dolahann utanç verici cüm-
büşü, sünnet çocuğunun olan bitene kaygısız bakı-
şı, çocuğa verilen altın tabanca; para için mi, hatır
için mi oralara gittiği belli olmayan ünlü sanatçılar...
Gelişmiş (denilen) kültürümüz de benzer olguyu
lüks eğlence yerlerinde, gece kulüplerinde, barlar-
da, lüks arabalarla gelip giden zenginlerin 'oğullan'
ile 'kızlan' arasındayaşıyor. Orta sınıfın kızları güzel-
liklerini sergileyerek, orta sınıfın ogulları da bilek gü-
cünü konuşturarak bu sınıfa eklenmeye çalışıyor.
Elbette bu ıkilemin dışında kalan, doğru bir bilinç
kültürünün sahibi olmayı başarmış çocuklarımız da
var. Onların bir bölümü kendisine hayatın doğru yol-
larını sorgulayarak açarken bir bölümü de umutsuz-
luğa kapılmaktan kurtulamıyor. Umutsuzluk kiroi za-
man doğru bir yolun ışığını yakarken kimi zaman da
yanlış bir kıvılcımı ateşliyor.
'Küreselleşmenin etkileşimi'n doğru değerlendir-
meliyiz.
Cep telefonlarını çöpe atmayacağız.
Bilgisayarlarımızı kapatmayacağız.
Ama 'biz onlara hizmet etmeyeceğiz", 'onlar bize
hizmet edecekler', bunu bileceğiz.
Çalışacağız, kazanacağız, hayatımız değerli ve ni-
telikli geçecek. Ama değerlerimizi araba markasın-
da aramayacağız. Arabamız bizimle değer kazana-
cak, biz onunla değil.
Cep telefonunu doğru kullanmayı öğreneceğiz.
Bilgisayan gerektiği biçimde, gereken yerde kul-
lanmayı öğreneceğiz.
Bunları zorla değil, biz öyle istediğimiz için yapa-
cağız.
Insan oimarun değerini, emeğimizin değenni 'ye-
niden' öğreneceğiz.
Birbirimizin değerini, birlikte olmanın değerini, pay-
laşmanın değerini 'yeniden' öğreneceğiz.
Dayanışmanın, yardımlaşmanın değerini 'yeniden
öğreneceğiz.
'Üstün olarak mutlu olacağmı sanma'nın yerinı
'birbirimizi görerek, anlayarak mutlu o/ma'nın alma-
sını sağlayacağız.
Küreselleşmenin insanı yok etmesine izin verme-
yeceğiz.
Küreselleşmenin, insanı mal ve paraya ezdirmek
olmadığını 'yeniden' bileceğiz.
Çokuluslu şirketlerin 'kürese/leşme'sinin nasıl bit
tuzak olduğunu anlayacağız.
Bizim küreselleşmemiz, insanlar arasındakı kar-
deşlik, yakınlaşma ve dayanışma olacak.
Küreselleşmenin para ve mal üstünlüğüne dayal
olmadığını önce biz göreceğiz.
Önce biz göreceğiz ki, çocuklarımıza ve gençleri-
mize de gösterebilelim.
Sonuç nemi olur?..
'Her toplum neyi anyorsa onu bulur'.
e-mail:erdalatak(ı superonline.com
Faks:0212-5139098
Sonuç bîldirgesi:
Sıktntüarıçözecek
tekparüANAP
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - ANAP
7. Olağan Kongre-
si'nin sonuç bildirge-
sinde, bütün denenme-
mişlerin denendiği,
milleti sıkıntılardan
kurtaracak tek partinin
ANAP olduğu savu-
nuldu. Bildirgede,
Türkiye'nin bir yol ay-
nmında olduğu vurgu-
lanırken "Dışa açü-
maktan korkan siyasi
kadrolar ^firse Türki-
ye, bir alt kümeye dü-
şer" denilerek MHP
hedef alındı.
Kongrenin sonuç
bildirgesi Îstanbul
Milletvekili ,\hat An
dican tarafından okun
du.
21. yüzyılın başınd.
Türkiye'nin bir yol ay
rımında olduğu vurgu
lanan bildirgede
"Kendisine güvenmt
yen, dışa açılmakta
korkan ve cesur han
ket edemeyen siyaı
kadroların ülke mı
kadderatuıa hâkim o
ması durumunda kri
lerle boğuşan, her g
çen gün statükonu
batakhğına daha çc
saplanan ve bir alt kı
meje düşmüş bir Tü
idye olur" denildi.