Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 AĞUSTOS 2001 PAZARTESİ
HABERLERIN DEVAMI
Keyfi gözaltı iddiası
Kiiçükarmiitlu'da
polis ablııkıısı
İstanbul Haber Servisi - F tipi cezaevlerine karşı
Küçükarmutlu'da sürdürülen ölüm orucu
eylemi nedeniyle polisin bölgeyi ablukaya
aldığt, giriş ve çıkışlarda keyfi gözaltüar
uyguladıği öne sürülerek îstanbul Emniyet
Müdürlüğü'nün kendisini de bağlayan yasalara
uyması istendi.
Küçükannutlu'da yapılan basm açıklamasında,
"Direniş e\lerini ziyaret etmek isteyen
ziyaretçiler keyfi bir şeküde alıkonulmakta,
tehdit edilmekte, cllcrindeki karanfilkre ve
güllere el konulmaktadır" denildi.
Küçükarmutlu'ya giriş ve çıkışlann çok sayıda
poiis ve panzerle kontrol ediimesi ve
ziyaretçilere gözaltı, tehdit gibi uygulamalarda
bulunulması protesto edildi. Yapılan
açıklamada, eylemcilere refakat edenlerin
mahalle çevresindeki sokak ve caddelerde
kaçınlmaya çalışıldığı ifade edilerek
"Refakatçilerden Hüseyin AJctepe gözai&na
aiınarak kaba dayağa maruz kalmış ve DGM
tarafindan ruruklanmıştır. Yönetmenliği Reis
Çelik "irı yaptığı 'Hoşçakal Yann' isimii filmin
gösterimi de engellenmeye çahşılmıştır'* deniidi.
2 Ağustos günü Küçükarmutlu'dan belediye
otobüsü ile aynlan Doğan Çefik ve Mehmet
Kocalar'ın. otobüs içinde gözaltına alındığı
belirtildiği açıklamada. "Bu abiuka ve
uygulamalar karariılığunızı daha da
artürmaktan, direnişimizi daha da
büyütmekten başka bir işe yaramayacakür''
denildi.
Adalet Bakanlığı'ndan açıklama
Bu arada Adalet Bakanhğı "Kocaefi ve Bolu F
tipi cezaevierine naklediien hükümlü ve
tutukiulann our kıncı bir şeküde arandığu
arama sırasında dövüldüğü, ölüm
orucundaküere Bl vhamini verilmediğj''yle
ilgilı haber üzerine yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada. naklediien hükümlü ve
tutuklulann cezavine alınışı sırasında gerekli
arama ve tıbbi muayenelerin yapıldığı belirtildi.
Hiç kimseye kötü muamele yapılmadığının
kaydedildiği açıklamada, "Cezaevleriııde ölüm
orucunda buiunan hükümlü ve tutukiulara tuz,
şeker, su ve meyve suyu gibi besin maddeleri üe
Bl vitaınini de verilmektedir" denildi.
Mavi Akım projesi
Devgenü bugün
Boğaz'dangeçiyor
tstanbui Haber Servfai - Mavi Akım Projesi
kapsamında Rusya-Türkiye arasında denize
boru döşeyecek olan Saipem 7000 adlı dev
inşaat gemisi, çevreci örgütlerin ve sivil
toplum kuruluşlannın, petrol taşımacıhğuun
Boğazlar'da yaratacağı tehlikelere dikkat
çekmek için yaptığı eylemlere karşın bugün
Îstanbul Boğazı'ndan geçecek. Boğaz, sabah
saat 10.00'dan itibaren çift yönlü olarak deniz
trafiğine kapatılacak. Kamuoyunda,
Boğazlar'dan tehlikeli madde taşımacıhğına
karşı oluşan muhalefete karşın projeler
uygulanmaya başladı. Çevreci örgütler,
tehlikeli maddelerin tankerlerle taşınmasının
da boru hatlan ile taşınmasının da
Boğazlar'daki kaza riskini arttıracağına dikkat
çekerek boru hattının tehlikeyi ortadan
kaldırmayacağını. Doğu Akdeniz'e
kaydıracağını belirttiler.
1250 km'Iİk boru döşenecek
Italya'nın Palermo Limanı'ndan 20 gün önce
hareket ederek Türkiye'ye ulaşan Saipem 7000
gemisi, Mavi Akım projesi kapsamında,
Rusya'nın Bregovaya kasabasından Samsun'a
doğalgaz boru hattını yardımcı gemilerle
birlikte döşeyecek. Toplam 1250 kilometrelik
boru hattını denizin 2 bin 150 metre
derinliğine döşeyecek olan Saipem 7000, boru
döşenmesi sırasında ilk kez " J-LAY"
teknolojisini kullanacak. Denizde 3 bin metre
derinliğe kadar boru döşeme kapasitesi
buiunan geminin, Boğaz köprülerinin altından
geçebilmesi için vinçleri ve kuleleri de ilk kez
yatay duruma getirildi.
Beyaz saray anılarını yazacak
Clinton enpahahyazar
NEW YORK (AA) - Eski ABD
Başkanı Bffl dmton'ın, Beyaz
Saray yıllannı anlatacağı kitabı
için 12-15 milyon dolar arasında
avans alacağı bildirildi. Bu ücretin,
kitap dünyasında, romanlar
dışında bir rekor teşkil ettiği ifade
ediliyor. Clinton'a yakın
kaynaklardan edinilen haberlere göre, Clinton
ile yayınevi yöneticileri gelecek haftalarda bir
araya gelereîc kitabın ücretiyle ilgili konulann
pazarhğını yapacaklar. Bu işlemlerin, 3
Eylül'de kutlanacak 'çahşma bayramı'na kadar
bitirilmesi ve Clinton'm yazacağı kitabın hangi
yayınevi tarafindan basılacağının kesinlik
kazanması bekleniyor. Clinton'm kitabını
basmak isteyen yaymevleri arasında, 'Simon &
Schuster', 'Random House', 'Hyperion', 'AOL-
Tımc VVarner Book Dhision* ve 'Penguin
Putnam' bulunuyor. Clinton'a kitabı için tam
olarak kaç para verileceği kesinlik
kazanmamakla birlikte, yaym dünyasınm önde
gelen isimlerinden biri, tüm dünyadaki yayın
haklan dahil olursa Clinton'a 12 milyon dolar
ödenmesinin makul olacağmı" söyledi.
Erdoğan'a diyet borcu
MİYASEİLKNUR
Yenilikçi hareketin liderligine soyunan Recep
Tayyip Erdoğan, 22 Temmuz'da Eyüp'te katıldı-
ğı bir sünnet düğününde yaptığı konuşmada
"Hallan imkânlannı hortumlatmayacak bir yö-
netime ihtiyaç var" diye açıklama yapmıştı. Bu
konuşmadan sonra büyüteç altına ahnan yenilik-
çi hareketin finansörlerinin, belediye kaynakla-
nnı hortumladıklan iddia edilen müteahhıtler ol-
duğu ortaya çıktı.
Tayyip Erdoğan önderliğindekı yenilikçi hare-
kete destek veren yeşil sermayenın, Erdoğan'ın
Îstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu
dönemde triİyonluk ihaleler alan müteahhitler ol-
duğu görüldü. Yenilikçi harekete destek veren
müteahhit şirketlerin başında Kalyon İnşaat, De-
mars, Albayraklar, Mımko ve üyeİerinin üçte iki-
sini belediye müteahhıtlennin oluşturduğu MÜ-
StAD gelıyor.
Albayraklar ve Kalyon Grubu
Yenilikçi - gelenekçı aynşmasından önce RP
ve FP'nin fınansörleri arasında yer alan, ancak
Erdoğan'ın yenilikçi hareketin başına geçmesiy-
le bu hareketı destekleyen Albayraklar ve Kalyon
Grubu, Îstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden en
fazla iş alan şırketler arasında başı çekıyor. Met-
ro'dan taşımaya, konuttan altyapıya kadar her
ihalede Albayraklar Grubu'nu görmek mümkün.
Recep Tayyip Erdoğan'ın îstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı olmasından önce küçük bir şir-
ketler grubu olan Albayraklar, tstanbui Büyük-
şehir Belediyesi'nden aldığı trilyonluk ışlerle hız-
la büyüdü.
Albayraklar AŞ'nin ortaklanndan Kazun Al-
bayrak'ın eşi Sibel Albayrak, aynı anda 6 bele-
diye ıştirakinde yönetim kurulu üyesi olarak gö-
rev yaptı.
Içişleri Bakanlığf run yaptığı teftişler sonucu
Albayraklar'a venlen usulsüz ihaleler bir bir or-
taya çıkanlırken Albayraklar'dan sonra göze ba-
tan bir diğer şirket de Kalyon Grubu oldu.
İSKİ ihaleleri .
ISKl'de yapılan ıhalelerin Vadi, Hamle, Biat,
Mimko, Han ve Kalyon şirketleri arasında pay-
laştınldığı müfettış raporlannca da belgelendı.
Kalyon İnşaat, 24.03.1997 tarihıne kadar ko-
lektif bir şirketken bu tarihten sonra tür değiştı-
rerek anonim şirket statüsüne geçti.
Karadenızlı bır aıle şırketi olan ve Hasan, Ce-
maL Ömer Faruk, Hahık ve Mehmet Kalyon-
cu'nun ortaklığında Gaziantep ve Ankara'da fa-
aliyet gösteren KalyonGrubu, Tayyip Erdoğan'ın
îstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmasın-
dan sonra İSKİ, IGDAŞ, KIPTAŞ gibi belediye
iştiraklerinin açtığı ihalelere davet usulüyle çağ-
n aldı ve tnlyonluk ihaleler bu şırkete venldi.
Içişleri Bakanlığı müfertişlerince yapılan incele-
mede Kalyon Inşaat'a verilen ihalelerde usulsüz-
lük tespit edildi.
Gençlerdenprotesto Bir gnıp genç, haftalardır Laila üzerinden ya-
pılan sosyal patlama tartjşmalannı protesto et-
ti. Ortaköy Laila önünde toplanan yaklaşık30
kişttik grup adına açıklama yapan Sibel Ayten, sorunun basit bir eğlence sorunu olmadığııu vurgu-
layarak "Son MGK gündeminde de yer aİan bu konu bilinçli şekilde çarpralmaktadır. Türkiye'de-
kii smıflar arasmdaki uçurumu, bir avııç zengin çocuğunun eğlenirken harcadtğı para mı yaratmış-
Qr? Yoksa yıllardır sağ iktidariann uyguladığı neoliberal politikalar mı" dedL "Sonın Laila değil,
sistem sorunu" yazüı dövizler taşıyan grup, "IMF değil, üretenler yönetsin", "Bu düzen değişmeli.
değjşecek" sloganlan atta. Gençler, açıkiamanın ardından dağıldılar. (ZAFER ÜÇÜNCÜ)
Laila vakın takibe ahndı
• Baştarafı 1. Sayfada
melerinde adisyon düzenlenmemesinin
vergi kayıp ve kaçağına neden olduğu be-
lirtilerek tanımlanan işyerlerinde adisyon
kullanımının bu tarihten itibaren zorunlu
olduğu vurgulandı. Ancak self servis esası-
na göre işletilen lokanta ve kafeter>
;
alar, yal-
nızca çay, kahve ve meşrubat satımı yapan
kahvehaneler. çayocağı ve çay bahçeleri, ba-
sit usulde vergilendirilen hizmet işletmeleri
ile tom boncuk veya özel kredi kartıyla izle-
nilen hizmetlerin verildiği tatil köyü, otel gi-
bi konaklama işletmeleri ise adisyon kullan-
ma yükümlülüğünün dışında tutuldu.
Bu arada Maliye, diğer bir tebliğiyle eği-
time katkı payı alınmayacak kişi ve işlem-
leri açıkladı. Buna göre, yabancı devletle-
rin Türkiye'deki diplomatik temsilcilikleri,
konsolosluklan ve bunlann diplomatik
mensuplan ile uluslararası anlaşmalar ge-
reğince vergi muafiyeti tanman uluslarara-
sı kuruluşlann temsilcilikleri bazı işlemler-
de eğitime katkı payı ödeme yükümlülü-
ğünden muaf tutulacak. Motorlu taşıtlann
kayıt ve tescili ile devir işlemleri, iç hat uçak
biletleri. cep telefonu aboneliği, tapu işlem-
lerinden alınan eğitime katkı payı, söz
konusu kişilerden alınmayacak.
Diğer şirketler gibi îstanbul dışında faaliyet
göstermesine ve kolektif şirket statüsünde olma-
sına rağmen bütün büyük ihalelere davet usulüy-
le çağnlan Kalyon Inşaafa 1994 yıltnda İSKl'nin
açtığı Ömerli-Çamlıca boru ısale hattı usulsüz
olarak verildi.
Raporlarla belgelendi
Aynı yıl Başak Konutlan için Halkalı-tkitelli
arası çelik boru isale hattının önceki işin devamı
gibi düşünülerek yönetim kurulu karanyla >-üz-
de 30 kapsamında yapımına karar verildiği tçiş-
leri Bakanlığı müfettişlerinın raporunda da yer al-
dı. Raporda Kalyon tnşaat'ın aldığı işlerle ilgili
olarak saptanan usulsüzlükler şöyle sıralanıyor:
"07.09.1994 günü yönetim kurulu karan üe
ihalekomisyonununkaran doğndtusundayapH
uuna karar verilen Ömerli-Çambca çelik boru
isale harb inşaaü işine 12 adet fırnıa davetedilmiş-
tir. Davet edilen bu firmalar da genel müdür ta-
rafindan seçilmişlerdir. Teknik ve liyakatlaruun
neler olduğu ihale ön karannda belirtümemiştir.
Böyle olunca da Kyakaü otanayan fırmalaruı çağ-
nlrnası gibi bir durumla karşılaşılabüinmektedir.
Burada önemli bir husus var. O da işin yü/de 30
armnlmasıdır. Ancak yüzde 30 artnnlarak iha-
leyi alan Kalyon şirketine verilen bu işin ayn bir
ihale olduğu görülmektedir. Nitekim 11.04.1996
günü yönetim kurulu karannda yüzde 30 kapsa-
mındadeğerlendirüen iş, Halkalı-İkiteUi isale hat-
ûdır. İş aröşındaa, ihaleedilen işin sözleşme ve ke-
şifteki öngörülemeyen artşlan anlamak la-
zundır. Yani işin adı aynıdır, halbuki burada
ayn bir ad amnda yeni bir ihale söz konusu
olmafaydL Çünkü yapdanyüzde30aroş kap-
samında değerlendirilen Başak Konutla-
n'na su taşryan Halkab-İkitelli isale hattıdır.
İSKİ thale Y'önetmeliği'nde iş artısını düzen-
leyen bir hüküm bulunmamaktadır. \ önet-
meliğin kesin teminatı düzenleyen 26. mad-
desinde sadece ihale bedeline göre artan iş
oranlannda ahnmaa gereken kesin teminat-
tan bahsedilmektedir. İş arüşı şartnameler-
de belirtilse dahi burada a\ nı işin artışı de-
gü, veni bir işin arüş gibi değerlendirilerek
yüzde 30 arnşa sokulması söz konusudur."
En fazla indirim Kalyon inşaat'a
ISKl'nın 1997 yılında da Terkos-tkıtellı
ıçme suyu ısale hattı ınşaatı da 1.45 tnlyon
keşif bedelıyle Kalyon Inşaat'a ihale edil-
di. Bu ihaledeki usulsüzlükler de müfettış
raporlannda şöyle yer alıyor:
"Terkos-İkiteUi içme suyu isale harb inşa-
aü Kalyon İnşaat'a en fazla indirim teklifet-
tiği için ihale edilmiştir. İşin keşif bedeli 1.45
trüyondur. l ygun bedel böyle tespit edilmiş-
tir. Halbuki bu iş de inşaat işi olmasına rağ-
men biraz önce değindiğimiz bina tamiraü
işînde olduğu gibi teküflerin ortalamalan
ahnmanuştır. Yani ihale komisvonu ve yöne-
tim kurulu uygun bedeli bulurken kendile-
rini son derece serbest addetmektedüier.
Hiçbir kurala bağlanmak yanhsı değiller.
İhaleyedavetedilen fırma, seçimleri yine hiç-
bir gerekçe gösterilmeden genel müdürce
yapdmıştır''
Kalyon Insaat'ın İSKİ ve lGDAS'tan al-
dığı trilyonluk ihale serisi KİPTAŞ'ın konut
yapım ihalesinde de sürdü. Ikitelli Başak
Konutlan 4. etap 8. bölgede konut yapım ışı
alan Kalyon İnşaat'a KIPTAŞ tarafindan 1
trilyon 988 milyar TL ödeme yapıldı. Yap-
tığı konutlann 194.5 milyar lıralık altyapı
ışini de alan Kalyon İnşaat'a, aynca lkıtel-
li 2. etap 5. bölgede 693 milyar. 2. etap 6.
bölgede ıse 1 tnlyon 6687 milyar lıra tuta-
nnda konut yapım işi verildi
PartiH firmalar kayırıldı
Erdoğan'ı Siırt'e götürüp otobüsün üstü-
ne çıkararak mahkûmıyetine yol açacak o
ünlü şıin okumasına vesile olan Zeki Erge-
zende yenilikçi hareketi destekleyen millet-• • u u u ı vi'iıııifkVyi uaivitv.il uv^vv.r^ıc \v.ı
îstanbul II Jandarma Komutanı Hoş, Konya 'ya gönderildi
v
ekiien arasında yer aidı zekı Erg
kardeşı Osman Ergezen e ait Demars Inşa-
i n %rmw
w T2s*m/m ı n M ^ İ7-s\*/«/•* a4rw*A **/• sw rw4-sm-m*A s* a t
^ Erdoğan döneminde îstanbul Büyük-
neyazBenfln Komutıuuıuı atantuANKAR\ (Cumhumet
Bürosu) - Yüksek Askeri Şû-
ra (YAŞ). "Beyaz Benziıı"
operasyonunu yürüten Tuğge-
neral Engin Hoş'un görev ye-
rini de değiştırdi. Tuğgeneral
Hoş, Îstanbul Jandarma Böl-
ge Komutanlığı'-
ndan Konya Jandar-
ma Bölge Komutan-
lığı'na atandı.
YAŞ toplantısm-
da, Beyaz Enerji '~~
operasyonu sırasında tartış-
malann içerisine çekilmek is-
tenen Jandarma Genel Komu-
tanhğı'nda da önemli değişik-
likler gerçekleştirildi.
Başbakan Yardımcısı Me-
sut Yılmaz ile Jandarma ara-
sında yaşanan tartışma sıra-
sında adı gündeme gelen ve
28 Şubat sürecinde dönemin
Başbakanı Necmettin Erba-
kana yönelik sert çıkışı ile ta-
mnan Jandarma Genel Komu-
tanlığı Harekât Başkanı Tüm-
• Y4Ş, Beyaz Enerji ve&ğer operasyonlar
sonsuıda tarüşmalann içerisine çekilmek istenen
Jandarma Genel Komııtanlığı'nda önemli görev
değişikliklerigerçekleştirdi
general Osman Özbek, önce-
ki görevi olan Kayseri Jandar-
ma Genel Komutanlığı'na
atandı. Konya'ya atanan Îs-
tanbul II Jandarma Komutanı
Engin Hoş. Beyaz Benzin
operasyonunda trilyonluk
yolsuzluğu ortaya çıkarmıştı.
Hoş. yurtdışından "'hekzan,
toluen ve white sprite" adlı
kimyevi maddeleri paravan
şirketler aracılığıyla ithal ede-
rek akaryakıta kanştıran ve
piyasaya süren Ahmet Çeken
ve grubunu açığa çı-
karmıştı.
Operasyon kapsa-
mında Petrol Işleri
Genel Müdürü Müj-
datBalimile 13 ku-
rum görevlisi gözaltına alın-
mıştı.
Kurum görevlilerinin litre
başına 10 dolar rüşvet alarak
300-400 bin ton kimyevi mad-
deye usulsüz ithalat izni ver-
dikleri öne sürülmüştü.
Atina depremi kalplerini sarstı
• Baştarafı 1. Sayfada
rak çalışıyordu. Iki genç, arama çalışmalanmn
ardından birbirleri ile ilişkilerini koparmadı.
Yaklaşık iki yıl süren ve zaman içinde alevlenen
iki genç arasmdaki aşk, önümüzdeki aylar için-
de imza ile noktalanacak ve iki genç Atina'da ev-
lenecek. Yunanistan'da yayımlanan "Espresso"
adlı gazetenin haberine göre Izmirli genç Vey-
sel Kotan, evlilik sonrasında Türkiye'ye dönmek
yerine Atina'da kabnak istiyor. Habere göre Ati-
na depremi sonrasında kurulan Yunan arama
kurtarma ekibi "EKAM" bünyesinde çalışabi-
leceğini dile geriren Kotan, bu çerçevede insan-
lara faydalı olmaya devam edebileceğine inanı-
yor. Atina depremi sırasında teknik ekipte me-
kanisyen olarak görev yapan Veysel Kotan'ın
Yunanlı sevgüisi, aslında sinema ile ilgileniyor.
Bazı filmlerde rol alan Lopi Düvekçi'nin evlen-
dikten sonra mesleğine devam edip etmeyeceği
bilinmiyor. İki ülkede yaşanan deprem felaket-
leri önce halklar arasında büyük bir yakınlaşma-
ya neden olmuş. ardından başta Dışişleri Baka-
nı Cem ve Papandreu'nun girişimleri ile siya-
setçiler de bu yakınlaşmaya destek veren poli-
tikalar izlemeye başlamışlardı. 17 Ağustos Göl-
cük ve 7 Eylül Atina depremlerinin ardından
Türkiye ile Yunanistan arasında hemen hiçbir
siyasi ya da diplomatik kriz meydana gelmedi.
şırketlerden bin.
iGDAŞ'ın doğalgaz şebeke ınsaatlannı
partilı firmalara fahış fiyatlara \ erdiğu da-
ha önce başında yer alrnıştı. Partıye yakın
şirketler, iGDAŞ'tan fahiş fıyatla aldığı iş-
leri yan fiyata başka şirketlere yaptırarak
aradakı parayı cebe atıyordu. Bu şirketlerin
başında da Zeki Ergezen'in kardeşı Osman
Ergezen'e ait Demars İnşaat gelıyordu.
Cazetecllere dava açıldı
Ankara'da kurulu fırma olmasına karşın
Îstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin açftğı
ihalelere giren Demars, İGDAŞ'ın Avcılar
bölgesı şebeke inşaatını 312 milyara alıp işi
133 milyar lıraya Erşan inşaat ile Azim İn-
şaat'a taşeron sözleşmesiyle devretmişti.
Demars inşaat bu iddialan gündeme ge-
tiren eski CHP11 Başkanı Mehmet Bölükile
bu konuyu haber yapan gazeteciler hakkın-
da Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkeme-
si'nde tazminat davası açmış, ancak mah-
keme tazminat talebini reddetmişti.
Osman Ergezen"in Demars şırketi, Kal-
yon inşaat gibi sadece İGDAŞ'tan değil tS-
Kl ve KİPTAŞ'tan da trilyonluk ihaleler al-
rnayadevarnetti. KlPTAŞ'ınlkitellı'deyap-
urdığıBaşakKonutlan'nın lObölgedekiiş-
leri 1 trilyon 258 milyon bedelli Demars In-
şaafa verildi.
Demars üzennden Îstanbul Büyükşehır
Belediyesi ile çıkar ılişkisine giren Sıırt Mıl-
letvekili Zeki Ergezen, şımdı yenilikçi ha-
rekete destek venyor.
Yenilikçi hareket, çalışmalanna başladı-
ğmda ilk destek MÜSİAD'dan geldı. MÜ-
SlAD Başkanı AK Bayramoğhı, üyeleriyle
yaptığı toplantıdan yenilikçilerin desteklen-
mesi kararının çıktığını geçen günlerde
açıkladı. MÜSlAD üye listesine göz atıldı-
ğında üyelerin büyük bir kısmının belediye
müteahitlerinden oluştuğu görülüyor.
G U N D E M MLSTAFA BALBAY
B Baştarafı 1. Sayfada
Yelkenlerdevşirmeyse, rüzgâr ne kadar güçlü olur-
sa olsun, bunu enerjiye çevirmek zordur. Zira devşi-
rilen her yelkenin kendine göre ayn kullanım biçimi
vardır, rüzgâra göre değişiklik gösteren özellikleri var-
dır. Siz, uluslararası sulara çıkma hakkı bile elde et-
seniz, önce rüzgâr-yelken-rota bağlantısını sağla-
manız gerekir.
Türkiye tipi siyasette, biraz rüzgâr çıkınca hemen
yola çıkılır, "yelken arkadan gelsin" denir.
Tayyipçilerin Afyon'dan afyon yutmuş gibi aynl-
malannın başlıca nedeni bu! Afyon toplantısındaki
kaynamadan yüzeye çıkan kaymağı özetleyebiliriz:
1 - Partinin omurgasını bu hareketin geleneği oldu-
ğu üzere, tarikatlar oluşturacak. Süleymancıların
temsilcisi olduğunu iddia eden Ahmet Denizol-
gun'un ANAP yönetiminde, kardeşi Mehmet Deni-
zolgun'un da Tayyip'in kuruculan arasında yer al-
masına bakılırsa, tarikatlar da geleneklerini degiştir-
meyecekler, her partiden pay alıp, güçlü ve belirle-
yici olma özelliklerini sürdürecekler.
2- Tayyip'in etrafındaki milletvekilleri koro oluştu-
ramayacak, özellikle vitrinde yer alacak kişiler konu-
sunda tartışma çıkacak, bunu belki de istifalar izle-
yecek.
3- Arkadaşlar hâlâ "Türkiye'nin partisini" kurma
kültüründen uzak görünüyorlar. Aradıklan tek şey şu:
Bugünkü rüzgân kullanırken başımızın hukukla-
devletle belaya girmeyecegi bir çizgi tutturmuş gö-
rünmek!
4- Yenilikçilik adı altında ortaya çıktılar ama, söy-
ledikleri yeni bir şey yok. Hatta iç dalaşmaları bile ta-
nıdık. Bu durumda bilinen kişiler yenilikçilik kisvesiy-
le kendilerinin başa güreşeceği özel bir "yeni lig"
kurma sevdasındalar.
Papazı kim bulur?
ANAP kongresınin ıkinci gününde Adıyaman Mil-
letvekili Mahmut Bozkurt'un istifası partinin kong-
reden yıpranarak çıktığının ilk göstergesi. Bozkurt'un
saptaması şu:
"Mesut Yılmaz yıllardır sadece kongre kazanıyor,
başka bir şey kazanamıyor!"
Kongrenin ilk gününde genel başkan adayı Nec-
la Akben'in kullandığı 'mevfa'sözcüğünedelegele-
rin sert tepki göstermesinin başlıca nedeni de özgü-
ven erozyonu. Büyüme ivmesi kazanan bir partide
bu tür sözcüğe gülünür geçilir ama, kafalarda erime
korkusu varsa tersi olur!
Siyasette çizgilerden çok kişiler konuşulduğu için
sahneyi zorlayan öteki aktörlerde de sonbahar ha-
zırlığı var. Son seçimleri bütün sağ partilerden oy ala-
rak kazanan Ankara Anakent Belediye Başkanı Me-
lih Gökçek, taraflardan umduğunu bulamayıncahöt
çekti.
Eski ANAP'lı Gökçek, iyi koku alan siyasetçiler-
den... Ayn bir parti kurmayı düşünebilir. Kurmaz, bir
partiye girerse, seçtiği partiden bir şeyler olacağmı
görmüş demektir!
Tantan'dan ses yok... Bir "beyaz siyaset operas-
yonu" yapar mı? Bunu kendisine sorsak, "arşivlere
bakın, orada her şey yazılı" der. Arşivlerde de kişisel
başanlara dayalı bir siyasi çizgi görünmüyor!
Bütün bu olup bitenleri uzaktan izliyor gibi görü-
nüp büyüteç altına yatıran bir başka kişi de eski Cum-
hurbaşkanı Süleyman Demirel. Son demeci şöyle:
"Benim modam geçmez!"
Tabii bunu Türkçeye şöyle çevirebiliriz:
"Ben her modaya uyanm... Budur herkese uya-
nm..." •• - " " -
Sağda bütün kartlar karılıyor... Bakalım, papazı
kim bulacak?
[email protected]
Silah satışına
kısıtlaıııa kalkıyor
• Baştarafı I. Sayfada
savunma teknoloji fir-
ması Diehl'in açtığı
davayı dikkate aldı.
Diehl firması mühım-
matlarda kullanılan ateş-
leme tertıbatını Türki-
ye'ye ihraç edebilmek
için yaptığı başvurunun
sürüncemede bırakıldı-
ğı, bu yüzden fınnanın
rekabet durumunun teh-
likeye girdiği gerekçe-
siyle dava açmıştı. Baş-
vurulara verilen yanıt-
lardaki gecikmelerın
geçen yıllarda Federal
Güvenlik Konseyi'nde
Türkiye'ye silah satıl-
ması ile ilgili yapılan
başvurulan bloke eden
Dışişleri Bakanhğı'nın
tutumundan kaynaklan-
dığı anlaşılıyor. Gazete-
nin eline geçen bilgılere
göre. açılan dava ve baş-
bakanlık dairesi üstün-
de oluşturulan baskılar
sonucunda, gizli bir top-
lantıda alınan bir karar-
la ateşleme tertibatının
satışına izin çıktı. Bu ka-
rarın ardından Nürn-
berg'deki savunma tek-
nolojısi üreten firmanın
davayı geri çektiği açık-
landı.
Bu arada gecıkmeler
nedeniyle Türkiye'nin
siparişi diğer yabancı
firmalara verdiğı öğre-
nildi. Son gelişmeler en-
düstri çevrelerinde sa-
vunma sanayiindeki re-
kabet konumunun iyi-
leştirmesi açısından
önemli bir sinyal olarak
görülüyor. Bu bağlam-
da Başbakan Gerhard
Schröder ve Sa\unma
Bakanı Rudolph Schar-
ping'in sadece Türkiye
ile ilgili silah satışlann-
da değil. Avrupa reka-
bet koşullanna uyum
sağlamak üzere geçen
ekım aymda yapmış ol-
duklan açıklamaya fe-
deral hükümetin uyaca-
ğı yolundaki taahhüde
dikkat çekilerek silah
ihracatmda şimdiye ka-
dar süren kısıtlayıcı ru-
tumdan \ azgeçileceği
belirtiliyor. Bu çerçeve-
de Alman Silah Ihraca-
tı Yönergesi'nin Avru-
pa rekabet koşullanna
uyum sağlayacak şekil-
de değiştirilmesi gerek-
tiği vurgulamyor.
Kuruluşlardan
tehdit
Önde gelen sanayi ku-
ruluşlanmn sözcüleri,
silah ihracatı koşullan-
nın A\ rupa standartlan-
na göre değiştirilmesin-
de federal hükümetin
desteğini beklediklenni,
bunun gerçekleşmeme-
si halınde konunun yar-
gıya taşmması gibi fark-
lı yollara başvuracakla-
n tehdidinde bulundu-
lar. Federal hükümetin
bu zamana kadar sür-
dürdüğü Türkiye'ye si-
lah satışı konusundaki
kısıtlayıcı politikasın-
dan vazgeçmesinin en
önemli gerekçesi olarak
Ahnan savunma tekno-
lojisi endüstrisinin zarar
görmesi gösteriliyor.
Federal hükümet ge-
çen bahar aylannda da
ABD'nın füze savunma
sisteminin gündeme
gelmesiyle birlikte poli-
tikasmda rota değışıkli-
ği yapmış, Başbakan
Schröder "bu değişimin
Almanya'mn fevkalade
büyük ekonomik çıkar-
lan nedeniyle gerekli ol-
duğu"nu söylemişti.
Almanya da. diğer
Avrupa hükümetleri gi-
bi silahlanmadaki reka-
beti arttıracağmdan
ABD'nin savunma sis-
temine kuşkuyla yak-
laşıyor.