23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS 2001 CUMA HABERLER mİNYADA BUGUN ALİ StRMEN Boş Beklentiler Kendinden olmayanlan, aydınlanmacılan "Batı Kulüpçü" olarak niteleyen, takıyyeci Necmettin Erbakan'ın, nafıle siyasi yaşa- mını sürdürmek için "Batı Ku/übü"nün kapı- sına yüz sürüp, mahkemesine başvurması ne zillettir. Bu başvurunun yapılması zorunlu değildi. Salt Batı Kulüp'ten gelecek icazet ile siya- sete devam etme boş beklentisinin ürünüy- dü. Kurumun daha 1993 yılında verdiği üni- versitede türban yasağını doğru bulan kara- rı bir ipucuydu ama anlamadılar. Avrupa, kendi için çizdiği demokrasi sınır- lannın içine ırkçılığı sokmuyor, çünkü onu yaşadı ve bedelini çok pahalı ödedi. Şeriat- çılığın, ümmet temeline dayalı bir başka tür ırkçılık olduğu arttk bütün dünya tarafından anlaşılmış bulunmaktadır. Bu konu tartışılırken hep bir nokta unutu- luyor. Türkiye'de Refah Partisi ya da selef- leri ile halefleri, serbest seçimlerle iktidara geldiler ve buna kimse ne karıştı, ne de iti- raz etti. Onlar edimleri dolayısıyla kapatıldılar ve bu kararlar da AİHM tarafından onaylandı. Şimdi merakettiğim, Erbakan taifesinin bu duruma ne diyecekleri değil de, onları de- mokrasi adına savunanların neler söyleye- cekleridir. • • • Karara muhalif kalan kimi üyelerin, muha- lefet şerhleri de, Türkiye koşullarını ve olay- ları fazla bilmeyen kişilerin kaleminden çık- mış izlenimini veriyor. "RP'nin, Türkiye'de laik sistemi yıkıp, ye- rine din devleti kurmak için şiddete veya an- ti demokratik yöntemlere başvuracağına dair bir unsur görmeyenler", laik sisteme karşı eylemli bir kalkışma olan ve 38 kişinin diri diri yakılmasıyla sonuçlanan Sıvas katli- amını ve failler ile RP bağlantısını, unutmuş olmaları gariptir. Türkiye'nin Iran ve Afganistan olmayaca- ğını ileri süren içerdeki güçlerin ise, Hizbul- lah olayını görmezden gelmeleri de akıl alır bir davranış değildir. Hizbullah'ın bir bölümünün ortaya çıkarıl- ması bile elde edilen bulgulardan anlaşıldı- ğına göre, yakın bir tehlike olduğunu kanrt- lamıştır. Iran, Humeyni iran'ı olmuşsa eğer, bunun nedeni, tehlikenin çok geç fark edilmiş olma- sıdır. Bu tür olaylarda, belirli bir noktadan son- ra harekete geçmenin bir anlamı da yoktur. Bu saptamayı yaptıktan sonra, tabii ki, Iran'da, Humeyni Hareketi'nin sosyal ne- denleri olduğunu da kabul etmek gerek. Her dinci, şeriatçı akımın ardında, sosyal ve ekonomik neden vardır. ••• AİHM son kararı, kimi boş beklentiler için- de olanların yanlışını bir kez daha göstermiş- tir. Şimdi boş beklentiler, Recep Tayyip Er- doğan Hareketi'ne yönelmiştir. Erdoğan'ın önderliğindeki hareketin, ta- kıyye. yapmadan, demokrasiyi içine sindir- miş, çoğulcu sisteme geçişte olumlu rol oy- nayacak bir kuruluş olmasından sevinç du- yarım. Ama böyle bir umudum olmadığını da söylemek zorundayım. R.T. Erdoğan'ın, kimi yeni sloganlar dışın- da, siyasetinin finans kaynaklarından, yön- temlerine kadar, her şeyi Erbakan ile aynıdır. Hatta diyebiliriz ki, Tayyip Bey'in kişiliği Er- bakan'dan daha katı, bugüne kadar sergile- diği görüşleri daha fanatiktir. Ama varsayalım ki, kendilerine "yenilikçi" diyenler olaylardan ders alıp, daha ılımlı bir yol tutmaya karar verdiler. Bu kararın da uzun süre, uygulamada kalması güçtür. Çünkü güç ekonomik ve sosyal koşullar için- de olan Türkiye'de uç partiler, iktidar olduk- larında sorunlara çözüm getirmekte zorla- nınca, çekirdek kadronun baskısıyla katı fa- natik söylemlere yönelmek zorunda kalıyor- lar. Bunu, "Nereden biliyorsun?" demeyiniz Sevgili Ökurlar, bu yorum, RP iktidara ilk adı- mını attığı zaman da yapılmıştı. Olaylar bu görüşü doğrulamadı mı? 4 PKKTı teslim oldu • DtYARBAKIR (Cumhuriyct Bürosu) - Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesı'nde PKK'ye ait olduğu büdirilen çok sayıda silah ele geçirildi. 4 PKK'li de kendiliğinden teslim oldu. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre Diyarbakır. Hakkâri, Mardın. Şırnak, Tunceli ve Van kırsal alanlannda güvenlik güçlerince yapılan arazi arama faaliyetleri sırasında 4 RPG-7 roketatar, 27 Kalaşnikof. 1 M-16, 2 uzun namlulu silah, 46 tabanca. 15 havan mermisi, 22 RPG-7 roketatar mermisi. 1 geri tepmesiz top mermisi, 42 el bombası ve 30 mayın ele geçirildi. Hakkâri, Şırnak ve Van'da da 4 PKK'li örgütten kaçarak kendiliğinden güvenlik güçlerine teslim oldu. Basına baskı devam ediyor • İstanbul Haber Servisi - Basın Konseyi, temmuz ayında iletişim özgürlüğüne yönelik baskılann sürdüğünü açıkladı. Basın Konseyi, "Temmuz 2001'de Türk Basını" başlıklı raporunda temmuz ayının en önemli olayının, pek çok gazete, televizyon. radyo ve dağıtım şirketinin devletin denetimine geçmesi olduğuna dikkat çekti. Konsey, üç yazann "askeri kuvvetleri tahkir ve tezyif" gerekçesiyle haklannda dava açılmasını ve Günliik Evrensel gazetesinin OHAL bölgesine girişinin yasaklanmasını ayın diğer önemli olaylan arasında saydı. Mesut Yılmaz 'Uçlardaki arayış hüsranla sonuçlanmıştır' diyerek ortağı MHP'yi eleştirdi: Aterkez sağ ANAP'ta toplanacakAYŞESAYIN ANKARA-ANAP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, kongre öncesinde özeleştiri yaparken "kahcı hatası" olmadığını savundu. Yılmaz, partisinin merkez karar yö- netim kurulu üyeliklerinin önemli bir bölûmünü kadınlara ayıracağını açık- larken Tayyip Erdoğan'ın yeni oluşu- muna ANAP'tan değil, eski FP, DYP ve MHP tabanındanoy gidebileceği- ni söyledi.tt Uçlardaki arayış hüsran- la sonuçlanmıştır'' diyerek ad verme- den koalisyon ortağı MHP' yi de eleş- tiren Yılmaz, Türk halkının yeniden merkeze ve ANAP'a yöneleceğini ileri sürdü. Kongre sonrasında, "mo- dern muhafazakâriık" kavramının politikalannın odağı olacağını söyle- yen Yılmaz, genel seçimlerin en faz- la 6 ay geri çekilebileceğini belirtti. Mesut Yılmaz, hafta sonu gerçek- leştirilecek partisinin 7. olağan kong- resi öncesinde, Cumhuriyet'in soru- lannı yazılı olarak yanıtladı. Yılmaz'a yönelttiğimiz sorular ve yanıtlan şöy- le: - Yeniden genel başkan secüdiğiniz takdirde partilikre yepyeni bir gele- cek vaat ediyorsunuz. Kongre sonra- sında ANAP'ın yeni politikasL, yeni söylemi nasıl otacak? - Yaptığımız araştırmalar ışığında toplumdaki yönelimlen dikkate ala- rak "Modern Muhafazakârnk" ola- rak ifade ettiğimiz Türkiye'ye has bir yaklaşımı politikalanrmzın odağına yerleştirmeyi kararlaştırdık. Avrupa Birliği'nin ekonomik, siyasal ve sos- yal kriterlerini bir an önce yerine ge- rirmek de parri olarakbirbaşka önem- li politikamızdır. MKYK üyeliği için genel başkan kontenjanının önemli bölûmünü kadınlanmıza ayırmaya karar verdim. Böylece, kadınlanmız parti yönetiminde daha etkin görev alma imkânı elde edeceklerdir. - Ekonomiden sorumlu Devlet Ba- kanı Kemal Derviş'i partinize davet etmeyi düşünüyor musunuz? - Derviş'i şuan hasta ekonomimi- zi ameliyat eden bir doktor olarak gö- rüyoruz. Ameliyat sırasında doktorun dikkati başka şeylerle meşgul edil- mez. Ameliyat sonrasında ise oturu- lur, konuşulur. Derviş'in ekonomi an- layışı ANAP'uı yaklaşımlanna para- lel gözükmektedir. - Kongre öncesinde rakiplerinizin eleştirilerinin başuıda, genel başkan secilmenizden bu yana ANAP'ın oy kaybetmesigeüyor. Sizce ANAP'uı kii- çülmesinde, 28 Şubat sürecinin dışın- da, hangi etkenler rol oynadı? - Türk siyaseti 10 yıldır sürekli bir parçalanmaya, savrulmaya, daralma- ya maruz kalmıştır. Bu süreçte sade- ce ANAP değil, merkezdeki bütün partilerküçülmüş, tercihler uçlarayö- nelmiştir. Bu yöneliş hüsranla sonuç- lanmıştır. Bu partilerin ülkenin hiçbir sorununu çözemediği gibi, yeni ve ciddi sorunlara da yol açtıklan görül- müştür. Türk halkı yeniden merkeze yönelmektedir. Siyasette toparlanma- nın adresi de ANAP olacaktır. - Kongreöncesindepartilibakanla- nn istifalaruu. bir bakan aracılığıyla almanız. yine rakiplerinizin size dö- nük ekştirilerinden biri. Buna niçin gerek duydunuz ? - Kongre öncesi bakanlann istifala- nnı sunması, ANAP'ta eskiden beri uyguladığımız bir yöntemdir. Bu uy- gulamanın amacı. bakanlann nüfuz- lannı kullanarak kongreyi etkileme çahşmalannın önünü kesmektir. Za- ten sunulan istifalan toplamak için aracıya ihtiyaç yoktur. -' DGM Savcısı Talat Şalk: Görüşümü kararlanma hiç yansıtmadım Beyaz Enerjfde sîyasi düşünınediın KEŞAN (AA) -Devlet Güven- lik Mahkemesi (DGM) Savcısı Talat Şalk. Cumhuriyet savcıla- nnın ve hâkimlerin bir siyasi gö- rüşünün olduğunu, ancak bu gö- rüşlerini görevlerini yaparken yansıtmadıklannı ve tarafsız kal- dıklannı belirterek "Beyaz Ener- ji soruşturmasında siyasi bir dü- şünceyle hareket etmedim" de- di. Tatilini geçirmek amacıyla Keşan'a bağlı Erikli beldesinde bulunan Şalk'a, Edirne Barosu Başkanı Rrtat Çulha ile Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Başka- nı Hayati Bingöl tarafından. yol- suzluklarla mücadelede göster- diği başanlı çalışmalanndan do- layı birer şilt verdi. Erikli Işçimen Otel Resta- urant'taki törende konuşan Sav- cı Şalk. herhangi bir konuda ya- pılan tahkikat sonucunda, bir suçlu görülüyor ise onu görmek ve göstermek zorunda oldukla- rını ifade ederek şöyle konuştu: "Bu, bir siyasi şahsiyet de, çok üst seviyede bir bürokrat da ola- bilir. Beru bütün hayaüm boyun- ca tarafsız hereket ettim. Beyaz Enerjisoruşturmasındasiyasi bir düşüncey le hareket etmedim." Keskin ve 7 arkadaşına 12yıl hapis istemi İstanbul Haber Servisi- İs- tanbul Cumhuriyet Başsav- cılığı, "Devletin askeri, em- niyet ve muhafaza güçlerini tahkir ve tezyif etttikleri" id- diasıyla Insan Haklan Der- neği (IHD) İstanbul Şube Başkanı Eren Keskin'in de aralannda bulunduğu 7 siya- si parti ve sendika yönetici- si hakkında, 2 ile 12 yıl ara- sında hapis cezası istemiyle dava açtı. Başsavcılık tarafından ha- zırlanan iddianamede, sa- nıklar İHD İstanbul Şube Başkanı Eren Keskin, ODP istanbul 11 Başkanı Vahit Genç, Demokrasi ve Barışın Partisi İstanbul 11 Başkanı Mustafa Aytaş, HADEP İs- tanbul II Başkanı Doğan Er- baş, EMEP İstanbul 11 Baş- kanı Kamil Tekin Sürek ve KESK Eğitim Sekreteri tb- rahim Kudiş'in, bazı kamu görevlileri hakkında hazu-la- dıklan suç duyurusu dilek- çesini 20 Aralık 2000 tari- hinde savcılığa verdikleri anlatıldı. Operasyonlar eleştirildi Cezaevlerinde sürdürülen operasyonlann eleştirildiği- nin belirtildiği iddianame- de, suç duyurusu dilekçesi- nin içeriğinde, "Devletin as- keri, emniyet ve muhafaza güçlerini tahkir ve tezyif et- mek" suçunun işlendiği id- dia ediliyor. iddianamede tüm sanıklann 2 ile 12'şer yıl arasında ağır hapis ceza- sına çarptınhnası isteniyor. Davanuı görülmesine önümüzdeki günlerde istan- bul 2. Ağır Ceza Mahkeme- si'nde başlanacak. tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN IFtlRA /ınyoKuiL muımmi Gürkan haberikorkuttuİZMİR(Cumhuri\et Ege Bürosu) - Bodrum Türk- bükü'nde denize daİan feshedilen Halkçı Parti Ge- nel Başkanı Aydın Güven Gürkan'ın, vurgun yiye- rek yaşamını yitirdiğine ilişkin asılsız söylentiler gerilim yarattı. Gürkan, tatil yaptığı Bodrum'da iki, üç saat denizde kalınca yakın çevresinin kaygılan- dığını, söylentilerin bu yolla oluştuğunu belirtti. Her sabah olduğu gibi dalmak için açılan Aydın Güven Gürkan'ın denizden dönüşünün gecikrnesi üzerine eşi Serap Aksoy telaşlandı. Jandarma haber- dar edilirken Gürkan'ın vurgun yediği ve öldüğü ha- beri yayıldı. Haber, gazetemizde ve siyasi çevreler- de bomba etkisi yaratırken ANKA Ajansı da saat 12. 38'de "Aydın Güven Gürkan yaşamınıyitirdT anon- su geçti. ANKA'nın anonsu bilgisayar ekranına yan- sırken gazetemize Gürkan'ın yaşadığı haberi geldi. Bodrum Kaymakamı Cumhur Güven Taşbaşı, Gürkan'ın denizden dönüşünün biraz gecikmesi üzerine eşi Serap Aksoy Gürkan'ın telaşa kapılarak jandarma yetkililerini aradığını belirtti. Haberler üzerine görüştüğümüz Gürkan, son derece sağlıklı olduğunu söyledi. SlWIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR 451 suç duyurusu yapıldı 'fsim y li işkenceye yanıtyok EMtNEKAPLAN ANKARA - Eski TBMMlnsanHakla- n Komisyonu Başka- nı Sema Pişkinsüt hakkında işkence mağdurlannın isim- lerini vermediği ge- rekçesiyle fezleke hazırlamrken komis- yonun doğrudan isim bildirerek 44 cumhu- riyet savcılığına yap- tığı 451 suç duyuru- sundan yalmzca 69'una yanıt geldi. Yanıtı gelen dosyala- nn büyük çoğunluğu hakkında takipsizlik ve görevsizlik kararı verildiği, yalruzca bir dava açıldığı bildiril- di. TBMM Insan Haklan Komisyo- nu'nun cezaevi ve tu- tukevlerinde yaptığı incelemeler sonu- cunda hazırladığı ra- porlarda yer alan iş- kence mağdurlannm isimlerinin savcılara verilmemesi, eski komisyon başkanı Sema Pişkinsüt ile Adalet Bakanı Hik- met Sami Türk ara- sında sert tartışmala- nn yaşanmasına ne- den oldu. 451 kişi suçlandı Sema Pişkinsüt hakkında, işkence görenmahkûm ve tu- tuklulann isimlerini savcılara vermediği için "suçun takibaü- nıönlediği'' gerekçe- siyle dokunulmazlı- ğımnkaldırılması is- temiyle Ankara Cumhuriyet Başsav- cı Vekili Bekir Sel- çuk tarafından fezle- ke hazırlandı. Cum- huriyet savcüan, ko- misyonun yeni baş- kanı Hüseyin Akgül döneminde de ko- misyondan raporlar- da geçen mahkûm isimlerinin adlannı istemeye devam etti. Bu yönde komis- yona 50 kadarbaşvu- ru yapılırken komis- yonun doğrudan isim bildirerek yaptığı suç duyurulannm yüzde 87'sine yanıt bile ve- rilmedi. Komisyon, Pişkinsüt dönemin- den başlayarak ço- ğunlukla cezaevi ve tutukevinde bulunan ve işkence gördüğü- nü belirten 451 kişi adına isim de bildire- rek 44 cumhuriyet savcılığına suç duyu- rusunda bulundu. 382 \ anıtsız suç duyurusu var Bu suç duyurula- rından 382'sine bu- güne kadar yanıt bile verilmezken yalmz- ca 17 cumhuriyet savcılığından 69 ya- nıt geldi. 115 suç du- yurusuyla birinci sı- rada yer alan İstanbul Cumhuriyet Savcılı- ğı, işkence savlanna ilişkin işlem başlatı- lıp başlatılmadığı ya da sonucunun ne ol- duğuna ilişkin ko- misyona bir tek yanıt göndermedi. Yalruzca bir dava açıldı Savcıhklardan ge- len 69 bilgi notuna göre ise, 43 dosya hakkında delil yeter- sizliğinden takipsiz- lik. 12 dosya hakkın- da da görevsizlik ka- rarı verildi. 7 dosya hakkında soruşturma başlatıldı, 6 dosya ise zamanaşımmdan düştü. 451 suç duyu- rusu üzerine ise yal- ruzca bir dava açıldı. oralcalislar@yahoo.com Çıplakayaklannı MunzurÇayı'nauzat- mış karpuz yiyen bir sanşın kadın fotoğ- naft gazetenin orta sayfasında. Avrupa Biriiği Türkiye Temsilcisi Karen Fogg, 2. Munzur Doğave Kültür Festivali'nde ya- şananlara tanık oluyor. Tanık olmak bir yana aramalara, yol kesmelere, saatler- ce bekletmelere muhatap oluyor. Adada yağmur yağıyordu. Yağmurda iki yabancı çift evin öniinde durdular. On- lan ıslanmasınlar diye içeriye davet ettik. Aramızda kısa bir sohbet geçti. Bremen yakınlannda Almanya-Hollanda sınınn- da bir kentte oturduklannı söylediler. Gü- lümseyerek, "Fhziandlıya" dediler. Friz- landhlarya da Frizler, Ingilizceye yakın bir dil konuşan Germen kökenli bir ulus. Frizler üzerine Almanya'da hoş öykü- leranlatılır. Konuklanmız Frizlandlıyız de- yince, "Hikâyelerinizin birkısmını biliyo- rum" dedim. Frizland adalan Hollan- da'dan Danirnarkaya kadar uzanan ince uzun bir zincir gibidir. Hollanda'da Friz- ce resmi dil olarak kabul edilir. Friz ada- lanndaki bütün ilkokullarda Frizce oku- tulur. Karen Fogg'un Tunceli Fotoğrafı ••• Karen Fogg, sanınm Frizland'ı iyi bilir. Tunceli'de oturup karpuz yerken belki de Frizleri düşünmüştür. Çünkü Tuncelilile- ri düşünmeye kalksa işin içinden çıka- maz. Bu yörenin insanlan da Türkçeden farklı bir anadile sahipler, tıpkı Frizler gi- bi. Ama bu farklılık bu yörede hep bir sı- kıntı ve güvensizlik olarak algılandı. Frizler, Frizland'da festival yapıyoriar mı bilmiyorum. Karen Fogg biliyordur. Orada acaba askerler. özel timler, polis- ler 50 kilometrelik bir mesafede 5-6 kez yol kesertermi? Dünyanın dört biryanın- dan bölgelerini görmeye gelmiş insanla- ra geldiklerine pişman edecek uygula- malar yapılır mı? ••• Karen Fogg'un Tunceli'ye gitmesine bazılan kızmışlardır. Bu kadın da nereden çıktı, sicil memuru gibi her yerde bitiyor diyebiliıier. Avrupa'dan gelen hertürden uyanya karşı duyariıklan olanlar, tepki gösterenler oluyor. Karen Fogg'un o fo- toğrafına da bakıp benzer bir tepki gös- terecekleri muhakkak. Karen Fogg, Tunceli'deyken Avrupa Insan Haklan Mahkemesi, Refah Parti- si'nin kapatılmasıyla ilgili bir karar verdi. Bu karar, Anayasa Mahkemesi'nin verdi- ği kapatma karannı haklı buluyordu. Ga- zetelerimizin manşetleri, daha önce Av- rupa'ya tepki gösteren bazı yazarlar, "Bak artık Avrupa'yla bile takıyye yapa- mıyorsun" diyerek memnuniyetlerini di- le getirdiler, Erbakan'la inceden alay et- tiler. ••• Türkiye'nin Avrupa Birliği ile olan iliş- kileri kalıcı ve geleceğe yönelik bir ilişki. Bu ilişki içinde oradan gelen etkiler, biri- lerini memnun edip, başka birilerini kız- dırabilir. Zaman zaman da tersi olabilir. Erbakan ve arkadaşları eskiden diğer partileri "6atıcılık"\a suçlarlardı. Gel za- man git zaman Batı'dan gelen demokra- si ve özgürlük eğilimine ihtiyaç hissetti- lerve eski "Batıcı" suçlamasını terk edip Batılı değerlere vurgu yapmaya başladı- lar. Bu kez de başka birileri Batı'dan ge- len demokrasi egiliminden hoşlanmayın- ca Erbakan benzeri tepkiler gösterdiler. Son mahkeme karanyla yeniden roller değişti Milli Görüşçüler kızgın, onların karşrtlan ise memnundu. • • • Karen Fogg'un çıplak ayaklannı Mun- zur'a uzatarak karpuz yemesi artık dün- yanın ve Türkiye'nin gerçeği. Biz nasıl Frizland dahil Avrupa'nın dört bir yanın- da toplantılara, festivallere katılıyorsak onlar da buralarda katılacaklar. Üstelik fikir ve eleştirilerini söyleyecekler. Beğe- nen beğenecek, beğenmeyen beğen- meyecek. Burada, alışılmadık olan ve değişme- si gereken asıl gerçek Tunceli'de ortaya çıkan manzaradır. Bir kentten bir kente giderken devlet güçleri, bu süreç içinde defalarca yol kesip, yurttaşı canından bezdiremeyecek. Güvenlik güçleri, gös- terilere kızıp, tıpkı göstericilerin yönte- miyle sokaklaradökülüp slogan atmaya- cak. Böyle yapıldığı zaman da bunu ya- pan güvenlik güçleri eleştirilecek. ••• Frizland neresi, Tunceli neresi. Ancak Adada Tunceli üzerine bir yazı yazmaya giriştiğimde karşımda Frizlandlı Avrupa- lılar dikiliyorsa, bu dünyanın gerçeği de- ğişiyor demektir. Refah Partisi'nin kapa- tılmasını artıkAvrupa'da yargıçlar denet- leyip, insan haklan açısından karar vere- biliyorsa dünyanın gerçeği değişiyor de- mektir. Türkiye'yi yönetenler de, bizler de ar- tık farklı bir dünyada yaşıyoruz. Bu dün- yada haksızlık bitti mi, tabii ki bitmedi. Ancak haksızlıklara karşı çıkabilmek için dünyada yalnız değiliz, Avrupa'da yalnız değiliz. • • • Karen Fogg'un Munzur fotoğrafı, bu dünyada gelişen yeni ilişkilerin ye yeni anlayışlann da fotoğrafı sayılabilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle